Şimdi Ara

yerçekimi ivmesi

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
9
Cevap
0
Favori
659
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Selamun aleykum

    Yerçekimi ivmesi 1 birimde 0.98 civarında. Temel olarak yerçekimi ivmesini güneşin çekiminden ayrı olarak düşünmek mumkun mu?

    Yani sırf dünyaya ait olan bir çekim mi? Kaynağı sadece dünya çekirdeği midir?
    Alternatifi olabilir mi?

    Güneşin çekim kuvvetinin de mevcut olduğunu kabul edersek dünyanın bu çekimin etkisinde olmadığını kabul etmemiz halinde bu çekimin değeri ne kadar olabilir?

    Yeryuzundeki cisimler bu haldeyken halen çekime tabi kalabilir mi?

    Saygılar...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >



  • Sayma sayılar sistemimizde başlangıç olarak dünyayı kabul edersek çekimimizi güneşe yonelttiğimizi kabul edelim. Güneş 1 birim uzağımızdaki çekim gucunuz olarak biz 0.98 birimlik çekimle anlam kazanalım.

    Çekimin ozu gozdeki ışığın mutlek ışıksızlık da denen çekiç gucune kapılıp mevt etmesi. Toplam olarak biz göz kusuru ile gormemekteyiz. Eğer gorseydik hiç bir cismi olduğu yerde goremezdik. Devamlı dalgalar halinde gok cisimleri gorurduk. Bu açıdan yerçekiminin ilk hali gozdeki ışığın kusurunu gidermektir. Burada bir nuans var çekim gucunun okunuşu ile yazılışı gibi bir fark. Biz gorduğumuz alanı kusursuz görüyoruz ama onu aynı zamanlı olarak onu bir şeyi doldururken gormuyoruz.

    Bu ne demek. Biz kusursuz gorurken aynı zamanlı olarak o cismin bulunması gereken yeri de biliyoruz ama orayı gormuyoruz.

    Buradan ortaya çıkan sonuçta biz sabit olarak bulunduğu yeri görüyoruz ve ayrıca bulunması gereken yeri biliyoruz. Bu açıdan bizim iki goruşumuz arasında mevcut bir boşluk oluşuyor. Bu boşluk gozun kor noktasına kaçıyor. Yani biz gorduğumuzu bildiğimiz halde bu karanlık bize sanki dikiz aynasından goruluyor.

    Bu nedenle biz aslında kainattan uzaklaşıyor olduğumuzu anlıyoruz. Bizden uzaklaşan bir şey bize nasıl çekim gücü uygulayabilir.

    Gozun bu yanılgısını biz buyuyen kainat olarak algılasak da aslında biz arabamıza binmiş ve uzaklaşıyorken bu nasıl olacaktır. Bu açıdan kainattaki bir cismin bize uyguladığı çekim uzaklaşmamamız için olmalıdır.

    Güneş bize çekim uygulamıyor biz güneşten kaçarken bizi bu çekimin dışına çıkarmıyor. Temel olarak çekimin ozu bu olmalıdır. Bakışımızın dikiz aynası gibi olması da ayrı Bi durum.

    Optik olarak gozun ağ tabakasına goruntu ters düşer. Bu açıdan biz goruntuyu sonradan duzleştiririz. Demek ki gozumuzun onundeki şey aslında ağ tabakasının goruntusu olarak terstir. Bu çekim olayını açıklarken bunu duz olması için ışık hızına ihtiyacımız var. Ancak her goruntu halen ters biz ışık hızıyla gormuyor muyuz?

    Hayır biz zamanın her daim gerisindeyiz ve kainat her daim ters olarak asılı duruyor ve aslında bir aynanın kestiği bir ufukta asıl olanı değil yukarıdaki aynadaki goruntuyu gösteriyor.

    Temelde bize çekim uygulayan şey bu goruntu olamaz. O zaman bize çekim uygulayan kainatın aslında aşağıda aynanın kendisine tutulduğu bölgede olması lazım.

    Temel olarak bizim dünya merkezli olarak sanki dikiz aynasına bakmaktan başka bir şey yapmadığımız anlaşılmakta iken göz merceğinin kainatı ikiye kestiğini sanal ve orjinal iki goruntu gorduğunu anlıyoruz.

    Bize aynanın içindeki bir alanın çekim uygulaması çekim uygulaması mumkun mudur?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • HADO77 kullanıcısına yanıt
    yer cekimi(gravity) den bahsediyorsaniz, yer cekimi ivmesi sadece dunyaya aittir ve bu deger belirli bir aralik icinde sabittir. Yer cekimi ivmesinde ayin veya gunesin etkisi olmaz. Ancak gunes ve ay'in cekimi dunya uzerindeki cisimleri etkiler.burada ayin cekimi gunesin cekiminden cok cok daha fazladir. fakat ayin cekimi bile yer cekimi karsisinda cok kucuk kalip etkisiz olarak kabul edebilirsiniz. Bu cekimler yer cekimine ters etki gosterir. Hatta ay gelgitlere neden olan kaynaktir.

    Ancak is atmosfer disina cikinca yani uzay bosluguna gelince degisiyor. guclu cekimi olanlar kendisine nazaran zayif cekimi olanlari etrafinda topluyor.
  • Jeopol kullanıcısına yanıt
    İlgi ve bilgilendirme için teşekkürler.

    Dediğinize katılıyorum ancak aradığım cevap başkaydı.

    Biz ayna seyrediyoruz ve goruntumuz aynanın üzerinde oluşuyor. Fakat zamanımız güneşe ve kainata göre hep bitmiş olduğundan bizim için oluşan şey aynanın içinden aynanın yuzeyine hareket oluyor. Anlatamıyorum ancak aynanın içinden yuzeyine giden adama çekim uygulayan ne?

    Bu ne kadar gerçek olabilir?

    Kainatın tamamı goruntu ve banttan yayın biz nasıl naklen oluyoruz? Buna karar verecek izleyici kitlesi nerede?

    Saygılarımla...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Çekim gucunun önemi dunyaiçin değil.

    Şöyle duşununbir ayna var ve bu ayna sırlı olduğu için goruntu oluşsun.

    Şimdi arkasındaki sırrı kaldırın basit bir cam parçası oldu.

    Şimdi aya astronot gönderin ve bu astronotun neden yere basamadığını söyleyin?
    Cevap yerçekimi. Aslında değil görüntüyü oluşturan sırrı bir miktar kaldırın ve astronotun aynaya batmasını sağlayın. Şimdi biz dünyada aynanın sırrı olmadan camın en dibine batmış olalım.

    Dikkat edilirse bize çekin uygulanmıyorbiz bu onermede sırsız bir aynaya batıyoruz.

    Nasa esasen sırlı olmayan ama aynada olmayan bir yüzey arıyor dersek yanlış soylememiş oluruz zannediyorum.

    Amaç düşünce ufku alternatif samimiyet ve saygı. Belki uzaya çıkamadan vefat edecek neslimizin uyelerine saygı duruşu ve onurlandırma isteği...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Aynanın içi yok görüntü var..Isık bize her degisimi gösteriyor biraz gecde olsa görebiliyoruz.Gerceğin cok kısa bir zamancık gecmisini seyrediyoruz..Tabi bu zamancık seyrettigimiz mesafe ile dogru orantılı olarak artıyor..Mesela bir yıldızın 10 milyon yıl onceki haline bakıyoruz uzaklık azaldıginda örnegin günesin 8 dakika onceki haline..Cok karmakarısık bir anlatım tarzın var pek anlamamakla birlikte daha sade olmanı öneririm..Yercekimi ivmesi icinse evrendeki tüm ivmelenmeleri kafandan at..Sadece degisimi düsün..Hemen ardından eylemsizlik prensibini düsün O halde şu sözün dogrulugunu düsün; Eğer değisim varsa yapılan bir iş eylem degisiyorsa ortada bir kuvvet vardır kuvvet varsa ivmede vardır..Yani değistiren sey ivmedir...a ve b sehirleri arasında sabit hızlı olarak düz bir yolda gidiyorsun..Eger ben kalkıp bu yolun ucundan tutup devamlı sabit bir sekilde segistirsem sen o arabanın icinde yalpaladıgıni farkedeceksin..Bunun tek acıklaması eylemsizlikdir..sen hangi eylemi yapıyorsan bir degisken sana tabi oldugu anda aynı eylemi yapmak istersin...Simdi asıl olaya gelirsek benim yolu degistirdigimi bilmeyen bir gözlemci icin ben yolu degistirsemse degistirmesemde sen a sehrinden b sehrine giden bir aracsın...Ancak o senin yalpaladıgını görecek bu gözlemci icin o yalpalama merkezcil ivmedir..Yani o gözlemci daha benim ne yaptıgımı görmeden sırf araba yalpalıyor diye benim uyguladıgım kuvveti biliyor..Cunki ona göre hicbir eylem kuvvet olmadan degismez..Yalpalamak ona gore bir degisimdir ve ordada bir kuvvet olmalıdır..Aynı mantıgı dünya icin düsün dünyanın merkezi etrafında dönerken merkeze göre dünyanın hızı bizim merkeze göre hızımızdır..Dünyayı kaldır altımızdan biz artık bir nokta etrafında dönen bir insan olarak yolumuz aynı yukardaki mantık gibi hep degismekde dolayısıyla ice dogru bir kuvvet olusmakta..Bu kuvvetle birlikte olusan ivme yercekimi ivmesidir..Ancak bize sadece merkezcil ivme etki etmez birde ortada newtonun evrensel kütle cekimi var..Günes bize cekim uygular bu cekimden dolayı olusan bir ivme daha var iste bu ivme ile dünya dönerken olusan ivmenin vektörel toplamı ye kimi ivmesini verir....

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • İlginiz için teşekkürler.

    Kendi tezim. Kainat bir banttan yayındır ve biz her zaman bitmiş bir zamanı seyrederiz. Bu açıdan bizim zamanımız tv karşısında geçen bir zaman gibidir. Bu açıdan zamanın tanımı kainata göre yapılamaz.

    Ben dünyayı yani maddeyi gozlerimle gorurum ve gozlerimi açtığımda aynalardan oluşmuş bir kainatı seyrettiğimi anlıyorum.

    Ve diyorum ki nasıl ki banttan yayın ekranın yuzeyinde ise ben de yuzeye yapışığım.

    Sırlı bir ayna içinde sırra doğru hareket etmek sırsız bir yuzeyin bana çekim uyguladığını sırsız yuzeye ilerlemek sırlı yuzeyin bana çekim uyguladığını söyler. Cam akışkanlığı olan bir madde. Bu açıdan özel bir madde.

    Devamlı aşağıya akar. Bu açıdan akan yapı benim zamanım olsun. Şu halde ben sırlı bir aynanın içinde benimle birlikte akan bir cam yuzeyin içinde hareket ediyorum.

    Kainata yani sırra ilerledikçe beni sırsız yuzey yani dünya çekiyor diyorum dünyaya ilerkedikçe sırlı yüzey çekiyor diyorum. Bu sırada da aynayla birlikte akıyorum.

    Burada ivme yani hareket ben hareket etmeden de var. Kuvveti uygulayan aynanın durumu. Aşağı doğru durursa aşağı havada tavana doğru bakarsa aşağısı akış yonu.

    Bu açıdan ben sırsız yuzeye yani dünyaya ilerledikçe aslında camın içerisinden ilerlerken sırsız yuzeyin zamanında akarak bir çatlak gibi ilerlediğimde bana karşı güç uygulayanın aynanın zaman ve mekanı olduğunu anlıyorum. Bu şey benim hareketime engel çıkarıyor ancak çekerek değil harekete bağlı olarak iterek.

    Şimdi camın sırsız yuzeyine çıktığımı kabul edersekakan zamana da tabi olduğumuzdan yani akarak çıkmaya çalıştığımızdan aynadaki çıkış yeriniz ile yuzeye çıktığımız nokta dik bir doğru oluşturmuyor hep aşağı duşuyoruz. Bu da ivmemiz oluyor.

    Bu aynayı yuvarlaklaştırırsak zaman ve mekan farkını anlıyoruz. Çıkış yeri ile yuzey arasında bir fark olduğu ve ivmenin cama göre devamlı akan atomlarının hareketi sonucu meydana geldiğini anlıyorum.

    Bu açıdan yuzeye vardığımda yuzeyin beni çektiğini duşunurken aslında yuzeyin beni ittiği bana karşı kuvvet kullandığı camın zamanından çıktığımı farkediyorum.

    Bu açıdan ışığın çekim kuvvetini algısı ile bu çekimden kurtulup serbest alan kazandığı yerdeki çekim kuvveti farklı olmakta ve yerçekimi ışığa göre yuzeyin kendisine uyguladığı kuvvet olarak algılanmakta.

    Maddenin eylemsizliği ve kuvvet ayrıca ivme aynanın sırlı yuzeyi ile sırsız yuzeyi arasındaki hareket esnasında atomların hareketi ile devamlı olarak sağlanmakta. Bu açıdan gözün ışığı çekim merkezi olarak algısı yüzeyin neresi olacağına karar vermesiyle alakalıdır.

    Devamı gelecek.


    Saygılarımla...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    katı cisim sorularım
    11 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • Çok büyük bir hayal dünyanız var ancak o dünyayı somut doğrularla pekiştirmesseniz hep hayal olarak kalırlar..Somut dogrularla hayallerinizi örtüstürmek icin ileri düzeyde matematik bilgisi gerekir..Kurdugunuz hayalin yanlıs oldugunu hickimse size söyleyemez bunu sadece denklemler diferansiyel hesaplar daha dogrusu üst düzey matematik bilgisiyle ancak kendiniz bu cevabı verirsiniz..Hayalinizdeki seyi anlatmayı sözle pek anlatamazsınız anlatsanızda karmasık oldugundan sizden baskası hayalinize vakıf olamaz..Ancak hayalinizi denklemlerle anlatırsanız işte o zaman ne dediginiz anlaşılır..Bunun haricinde hayaliniz kesin bir dogru olsada kanıtlanmadıgı sürece bir varsayım bile olamaz...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yanlış bir kanı uyandırdıysam ozur dilerim.

    Yerçekiminin felsefesi nasıl yapılırsa öyle yapalım.

    Bu kainata kural koyup kabul ettirecek adama elçi derim zaten.

    Kainatın bize optik bir oyun oynadığını ve buna inandığını düşünüyorum.

    Küçük bir bebeği almış yaylı iplerde zıplatıyor başaşağı çevirip popoyu pışpışlıyor.

    Bu zıplayıp hoplayan bebek tek hakim ama daha iki çift kelimeyi yan yana koyup da iki adımı atamadan ebeveyninin elinde en sağlam ve korunaklı şekilde beşiğine kadar taşınıyor.

    Biz buyuz. Çekim nedir denince başaşağı da durduk mekan denince ayağımız yere de basmadı. Ancak karbon kökenli olarak kendimiz gibi karbon kökenli olan bir aynada kendimizle tanıştık ve bize çekim uygulayan şeyi düşünen kimseyi gorduk.

    Amacımız onun hayallerini aynadan taşırmaya çalışmak o kimseyi başka bir dünyanın varlığından haberdar etmek.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi HADO77 -- 8 Temmuz 2015; 23:45:55 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.