Başvuru konusu: Milletvekili seçilerek yasama dokunulmazlığı kazanan başvurucunun yargılamada durma kararı verilmesi talebinin reddedilerek yargılamaya devam edilmesi nedeniyle seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının, tahliye talebinin reddedilmesi nedeniyle de kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir. Hüküm: -Seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA OYBİRLİĞİYLE, - Kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA OYBİRLİĞİYLE, - Anayasa'nın 67. maddesinde güvence altına alınan seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE Muammer TOPAL, Yıldız SEFERİNOĞLU, Basri BAĞCI, İrfan FİDAN ve Muhterem İNCE'nin karşıoyları ve OYÇOKLUĞUYLA, - Anayasa'nın 19. maddesinde güvence altına alınan kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE Muammer TOPAL, Yıldız SEFERİNOĞLU, Basri BAĞCI, İrfan FİDAN ve Muhterem İNCE'nin karşıoyları ve OYÇOKLUĞUYLA, - Diğer ihlal iddialarının İNCELENMESİNE GEREK BULUNMADIĞINA OYBİRLİĞİYLE, - Kararın bir örneğinin hak ihlallerinin ortadan kaldırılması için başvurucunun yeniden yargılanmasına başlanması, mahkûmiyet hükmünün infazının durdurulması, ceza infaz kurumundan tahliyesinin sağlanması ve yeniden yapılacak yargılamada durma kararı verilmesi şeklindeki işlemlerin yerine getirilmesi için İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine (E.2021/178) GÖNDERİLMESİNE, ilk derece mahkemesi olan İstanbul 13 ncü ağır ceza mahkemesinin ifa etmesi gereken kararı temyiz makamı olan yargıtay 3 ncü dairesi hukuksuz bir şekilde müdahil oluyor İstanbul 13 ncü ağır ceza mahkemesi bu karara uymamanın verdiği sorumluluktan korktuğu için sadece başkanın imzasıyla (diğer üyeler imzalamıyor korkuyor) dosyayı hukuksuz bir şekilde temyiz makamı olan Yargıtay 3 ncü ceza dairesine göndererek onun müdahil olmasını sağlıyor belli ki özellikle Adalet Bakanı ve iktidar desteğiyle tamamen anayasayı değiştirmek üzere kurgulanmış bir krizdir bu Anayasa Mahkemesi'nin Can Atalay kararı ise tamamen bir bahanedir Anayasa değişikliği için 360 vekili bulabilmek için neler neler yapacaklardır boşuna İyi partili vekilin şirketine 50 milyon dolarlık teşvik verip AKP'ye geçirmiyorlar Can ATALAY'ın bugün milletvekili olması demek o anayasa teklifine muhalefet edecek 1 oy demektir ve o 1 oy'a bile ihtiyaçları var ANAYASA MADDE 153- Anayasa Mahkemesinin kararları kesindir. İptal kararları gerekçesi yazılmadan açıklanamaz. Anayasa Mahkemesi bir kanun veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin tamamını veya bir hükmünü iptal ederken, kanun koyucu gibi hareketle, yeni bir uygulamaya yol açacak biçimde hüküm tesis edemez.(1) Kanun, Cumhurbaşkanlığı kararnamesi veya Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü ya da bunların hükümleri, iptal kararlarının Resmî Gazetede yayımlandığı tarihte yürürlükten kalkar. Gereken hallerde Anayasa Mahkemesi iptal hükmünün yürürlüğe gireceği tarihi ayrıca kararlaştırabilir. Bu tarih, kararın Resmî Gazetede yayımlandığı günden başlayarak bir yılı geçemez.(2) İptal kararının yürürlüğe girişinin ertelendiği durumlarda, Türkiye Büyük Millet Meclisi, iptal kararının ortaya çıkardığı hukuki boşluğu dolduracak kanun (…)(3) teklifini öncelikle görüşüp karara bağlar.(3) İptal kararları geriye yürümez. Anayasa Mahkemesi kararları Resmî Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağlar. < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-A7996B64B -- 11 Kasım 2023; 16:34:5 > |
Yargıtay AYM’nin Can Atalay Kararını Tanımadı (9. sayfa)



-
-
+ 1
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı > -
Gidip o trolle cevap vermişsin. Klavyene yazık.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Bu konu hakında düşüncem ve gözlemlerim şu şekilde.
Mahkeme AYM'nin kararını beğenmesede uygulaması gerektiğini düşünüyorum. ( Bana göre Yargıtay kendi açısından haklı ama AYM kararı yanlış bile olsa bu çıkışı doğru bulmuyorum. SEn kararı uygula sonra çekincelerini belirt şikayetçi olacaksan ol. Meclise bu sorunu çözmesi ve yeni düzenleme yapması için uyar ama sen uygula kriz çıkarma. ) Ayrıca kimi kime şikayet ediyorsun. AYM'yi denetleyecek veya yargılayabilecek bir kurum yok.
AYM nin ayrıca halkın gözünde değerini git gide düşürüyor sanki. Öyle kararlar veriyor ki vatandaş nezlinde nasıl karar bu dedirtiyor.
En bastinden MTV konusunda herkes bütün hukukçular döner bu dediği halde çat diye geçti ! Yaa ödemesek mi acaba diyordu herkes zaten döner diyordu ve geçti kimsede itiraz bile etmedi. ( Zaten edilecek yerde yok. )
Ama en basit HDP'nin kapatılması bile kaç yıl oldu halen gündem bile olmuyor. ( Normalde istese AYM 3 aylık iş. ) Bir gündem olacak gibi oluyor sonra bıçak gibi kesiliyor.
Veya AYM bir gün HDP'nin hazine yardımına bloke koyuyor. Sonra 3-4 ay sonra seçim öncesi vaz geçiyor tekrar parasını veriyor flan.
Bir yasa geliyor bu yasa AYM'den döner heralde diyorum sorunsuz geçiyor. Buda dönmez heralde diyorum çatt dönüyor.
Veya çoğu kişiye göre alenen PKK propagandasını gün geliyor ifade özgürlüğü kapsamına sokuyorlar nasıl işse.
Öngörülebilir veya vatandaş nezlinde Anayasa mahkemesi var dedirtmiyor nedense mahkeme. Yarın öbürgün birden kafası atsa sanki AKP'yi CHP'yi bile kapatabilir gibi geliyor AYM'nin.
Kararlarda hep 7 ye 6 olmadı 8 -5 flan çıkıyor. Nitelikli çoğunluk flan mı aransa nedir AYM kararlanırnda. 3 te 2 gibi...
Not: Yargıtan Can Atalay'a Anayasal düzeni yıkmaktan ceza veriyorum kafasında. Ama AYM milletvekili seçildi serbest bırakın diyor ! Ayrıca Yargıtay ben daha yargılamayı bitirmedim kesin sonuç gelmeden sen benim işime karışıyon flan diyor. Ve anayasal düzeni yıkmaya çalışan birisini serbest bırakamam diyor. Madem her kararı AYM verebiliyor neden mahkemeler var ozaman hepsine Anayasa mahkemesi baksın olsun bitsin. Nede olsa diğer mahkemelerin değeri kıymeti yok o zaman.
Bu mantıkla mesela FETO liderininde kesinleşmiş hapis cezası yok Hatta Karayılan'ın Cemil Bayık'ın PKK'nın dağ kadrosunun flanda onlarda bir partinin listelerinden meclise girse dokunulmazlık mı alacak direkt milletvekili mi olacak dokunulmazlık mı alacak ! Sonuçta emsal karar var Can Atalay olduysa bundan sonra herkes olabilmeli gibi olacak çok değişik işler.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi 0zkanK. -- 12 Kasım 2023; 1:0:20 >
-
Güç elden gidince, yargılanmaya başladıklarında yalvaracaklar anayasa, hukuk diye.
Şimdi güç ellerinde olunca umurlarında değil. Eğer hukuksuzluğu, adaletsizliğe bugün güç sende diye ses çıkarmazsan yarın da gücün, söz sahibi olman elden gidince ağlayamayacaksın
-
Burada yazan zır cahil saray dalkavukları bilsin ki
şu an adalet bakanı olan zat'ın kardeşi
Fetö'nun haberleşme programı olan bylock'u tam 1454 kez kullanmasına rağmen etkinlik pişmanlık kapsamına alınıp, itirafçı denilerek beraat ettirildi...
ve savcılık makamı; Fetö üyeliğinden ceza verilmesini istemesine rağmen...
hadi hayırlı işler...
burada o zır cahil hukuk bilgilerinizle yazmaya devam edin...
Bekli bir gün aynı Can ATALAY kararı gibi, siyasi gücü ve parasıyla Fetö üyeliğinden ceza almayan kişiler için de o mikimmel hukuk bilgilerinizle birkaç kelam edersiniz
dalkavuklar sizi...
serbestiyet
Bakan Bey’in kardeşinin suçu ne? - Serbestiyethttps://serbestiyet.com/featured/bakan-beyin-kardesinin-sucu-ne-135514/
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-A7996B64B -- 13 Kasım 2023; 17:4:28 >
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X