Uyanış: Büyük Selçuklu (2020) (3. sayfa)

uzunluğunu bende eleştiriyorum ama senin gibi acımasız bir şekilde yapmıyorum bunu diğer dediklerine hiç girmiyorum bile kurguyu da yalanı da biliyorum güzel kardeşim merak etme.. senin hoşuna gitmemiş olabilir ama benim hoşuma gitti izliyorum sen de izlemezsin olur biter ama ben sana inatlı diziye çamur atma ya da inatla diziyi kötüleme demiyorum.

yukarda yazmışsın bu fevriliğin bence içinde bulunduğun yaş aralığı ile ilgili şimdi ne alaka diyeceksin ama ilerde anlarsın ne demek istediğimi herkes fikrini özgürce beyan edebilir, başkalarıyla aynı fikirde de olmayabilir ama kendi fikrini beyan ederken karşısındaki kişinin fikrine de saygı duymak zorundadır.

5. bölümü yine soluksuz izledim resmen duygudan duyguya geçtim bi sahnede gururlanıp diğer sahnede heyecanlanıyorum en iyi sahnelerden biri bence de Nizamülmülk'ün cenk ettiği sahneydi. Melikşah'ın verdiği ayarlar ve beylik lafları ise ayrı etkileyici.

Hep söylüyorum dizi diğer tarihi diziler gibi değil sadece entrika üzerine kurulu değil. Gerçekten savaş saray ve oba üçgeninde çok hareketli bir şekilde devam ediyor. Diyorum bu bölüm şimdiye kadarkilerin en efsanesiydi ama her yeni bölüm beni ayrı etkiliyor.

Sencer'in meceradan maceraya atlaması ise ayrı bir olay zaten... Gazaliyi bence öldürmeyecek orada Nizamülmülk oku atacağı yeri işaret etti. Oyunculuklarda sanki artık tam olmaya başladı mzüiklerde ve ara şiirsel girizgahlar çok iyi...

dizi biraz kısalıp araya bir kaç kez daha reklam girseler süper olur ihtyaç molası :) Elçin Hatun'un sarayda esir gibi tutulurken nasıl dışarı çıktığını çok anlamlandıramadım yani orası çok mantıklı gelmedi bana bir kişide demedi mi hop kardeşim nere diye birde Sencer'in suya bir işaret atması eğerki Turna hatun tarafından görüldüyse bu biraz ütopik olmuş bunuda 6. bölümde göreceğiz.

Yeni sezonun en iddialı dizilerinden Uyanış Büyük Selçuklu, Pazartesi akşamlarına damga vurmaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta Çukur dizisini totalde birinciliği elde etmesi ile haftalardır süren üstünlüğünü kaybeden TRT1 dizisi, AB ve ABC1 gruplarında ise birincilikler almayı sürdürdü.

Buğra Gülsoy, Leyla Lydia Tuğutlu, Ekin Koç, Sevda Erginci, Mehmet Özgür ve Gürkan Uygun’un başrollerinde yer aldığı dizinin heyecanlı bölümlerine bir yenisi daha eklenecek. 2 Kasım Pazartesi akşamı saat 20.00’de yayınlanacak olan 6. bölüm yine aksiyon dolu geçecek.

“İntikam vakti geldi Sencer” sözleriyle başlayan dizinin bölüm fragmanında, Ekin Koç’un canlandırdığı Ahmet Sencer karakterini yine büyük bir sınav bekliyor. Bizans askerleri ile çevrilen ve kardeşinin intikamını almak için Sencer’e kılıç çekenler aynı zamanda mert de değil…

Ahmet Sencer önce kılıç darbesi ile yaralanıyor ve sonra da uçurumdan aşağıya atılıyor. O onlarda Turna’nın ise yüreğinde büyük bir sızı oluşuyor…

“Ahmet Sencer ölecek mi?” sorusu soruluyor. Ancak ‘başroller ölmez’ diye bir gerçek de var… Sencer, bir şekilde kurtulup, yaşayacaktır… Bu arada Ekin Koç’un da çok iyi bir performans sergilediğini hatırlatalım. Ayrıca oyuncunun geçtiğimiz hafta bir dövüş sahnesinde parmağından yaralandığı da ortaya çıkmıştı.

KAYNAK

6. bölümde merak buyurduğumuz pek çok konu açığa kavuştu. Sencer 'in Gazali'yi bile isteye öldürmeyeceğini bilirdik zaten. Son anda Nizamülmülk'ün yetişmesi ve işaretini zaten 5. bölümün sonunda anlamıştık. Bu bölüm yine bol aksiyonlu geçti. Dizideki favorilerim Sencer, Nizmülmülk ve Melikşah h birde Hasan Sabbah gerçekten bu rolleri oynayan oyuncular hakkını veriyor. 

Sencer yine her bölüm olduğu gibi ayar vemeye devam ediyor. Bu bölümde türk kadınının ne kadar güçlü olduğunu bir kaz daha görmüş olduk. Çok gururlandığım sahneydi dere kenarındaki çenk sahnesi.

Sencer'in batınılerin içine sızmasını Hasan Sabbh'ın öğrenmesi işleri biraz değiştirdi. Hasan Sabbah gerçekten o dönemde her taşın altından çıkan her şeyden haberi olan biriydi bunu biliyorduk.

Hasan Sabbah'ın Hayyam'ın evini yakaması ve sonrasında olanlar ise çok da beklediğim bir sonuç değildi biraz ters köşe oldum ne yapıp edip kutsal emantleri alırlar diye düşündüm ama olmadı.

7. bölüm framanı henüz yayınlanmadı ama Sencer'in nasıl kurtulacağı konusunda şüphelerim var... Daha önce ki bölümlerde bir öngörüm vardı işte şöyle olur böyle olur diyebiliyordum ama Sencer uçurumdan uçtu öyle olmasa Tapar ve Kınık obasının alpleri gelip kurtarır diyeceğim ama valla tıkandım :)

Hangi dizi olursa olsun,kör gözüm parmağıma mantık hataları olmamalı.Tarihi dizilerde ise,en azından tarihi kişiliklere sadık kalınmalı,bu bir belgesel olmasa bile.Sadık kalamıyorsan çekme kardeşim.Bu tarihe ve tarihi kişiliklere saygıdır aynı zamanda.Ve hatta dizide rol alan sanatçılara sanata da saygısızlıktır.

Dramadır, kurgudur nolmuşkine diye, dünyanın çehresini değiştiren bir beyliğin beyi olan Ertuğrul'u,önüne gelen her tuzağa düşüremezsin kardeşim heyecan olsun diye.Bir beyliğin sorumluluğunu taşıyan Ertuğrul'u, malkoçoğlu gibi, düşman sürüsüne tek başına yollayamazsın,o günün koşullarında,ortalık moğol kaynarken, hamile eşini at üstünde Konya'ya göndertemezsin Ertuğrul'a.

Genç arkadaşın bahsettiği gibi, Melikşah öldüğünde 7 yaşında olan Sencer'i nerdeyse orta yaş bir cengaver olarak gösteremezsin seyirciye.

Bu dizileri savunan arkadaşlara hakkaten sormak isterdim,bu kadar saçmaları izlediğinizde,kendinizin aptal yerine konulduğunuz duygusuna kapıldığınız olmuyor mu hiç?Ya da hissetmiyor musunuz hiç?

Dizi yapımcıları,özelde tarihi dizi ya da film yapımcıları,farketmez,tarihe,tarihi kişiliklere,diziye emek veren sanatçılara,sanata ve izleyicilere SAYGILI olmalılar.

Abi ne yazarsam kakalıyorum gidiyor, izleyip duruyorlar işte mantığı ,diziyi uzatmak için olmadık saçmalıklara başvurarak bir senaryo ortaya koymak ahlaksızlıktır.

Yorgos’u Turna hatun’a aşık eden senaristleri ayakta alkışlıyorum, bunlar ilerde Hasan Sabbah’ı da Sencer’in anasına aşık eder.  

7. bölümde bazı sorular yanıt buldu gibi. En büyük soru işareti Sencer'in yaşayıp yaşamayacağı konusuydu. Bu aslında tahmin edilmesi zor değildi ancak internette dönen bazı spekülasyonlar kafalardaki soru işaretini artırdı. İnternette dolaşan haberlerde Sencer'in diziden ayrılacağına dair iddialar söz konusuydu ama biz Sencer'in parmağını kırdığı için bir iki bölüm aktif rol alamayacağını biliyorduk.

Bölümde hep söylediğim gibi oyunculuklar müzikler oturmaya başladı. Bununla birlikte kemik izleyici kadrosu da oluşmaya başladı. Fan hesapları ve forum bölümlerinde Uyanış konusunun aktif olması ve reytingler bunu gösteriyor. Sadece baş roller değil yan rollerde hakkını vererek oynuyor.

Daha önceki yorumlarımda söyledim mi tam hatırlamıyorum ama dizi bazı noktalarda benzerlerinden benim için ayrılıyor. Daha önce sadece sarayda geçen, sadece obada geçen diziler izledik. Uyanış entrika olaylarını minimumda tutarak ilerliyor. Sadece sarayda obada veya cenk meydanında değil hepsinde geçiyor. bu yönünü çok seviyorum.

dizi güzel cidden güzel diriliş ve kuruluş ile karşılaştırılamayacak kadar kaliteli. sevmediğim tek bir şey oldu o da 6. bölümün sonundaki sencer ile yorgos'un savaşı. bu bölümün sonunda sencer ile yorgos tepe'de bire bir savaşıyorlar iken bir anda yorgos'un adamları sencer'i ok atarak sinsice etkisiz hale getirmeye başladılar. ya bırakın yorgos gibi kaliteli bir karakter kardeşini öldüren bir eli de yaralı olan sencer'i bire bir dövüşerek mağlup etsin tek başına devirsin. illa başrol karakteri kusursuz yenilmez dört dörtlük olmak mı zorunda? düşman hep sinsidir alçaktır arkadan vurur gibi gösterilmek zorunda mı? çok tilt oluyorum böyle şeylere. yorgos gibi kalteli bir karakteri böyle biri olarak göstermeselerdi keşke. tek başına sencer'i devirseydi adamın zaten bir eli de yaralı yani bırakın tek başına mağlup etsin neden arkadan vuran sinsi biri gibi gösteriyorsunuz.

Evet bir de bu yön var,moğollar da hıristiyanlar da hepsi sapık anasını satıyım.Hiç sorumluluk sahibi birisi yok,devlet anlayışları yok,sanki sadece sapıklıklarını tatmin için gelmişler Anadoluya.

Diziyi izlerken sizin aklınıza bu tür sorular mı geliyor?Ben izlerken, Melikşah öldüğünde 7 yaşında olması gereken Sencer'in ne ara kazık kadar adam olduğu sorusu aklıma geliyor.

Siz hangi ilkokula gidiyorsunuz?

Allah, din, cihat geçiyor ya onlar çin yeterli bu. Oysa tarihi ne denli çarpıttıkları umurlarında değil. Ulan bari cidden mümin takılsa o dönemki türkler. Eski göçebe şaman Türkleri evliya zannediyor insanımız. Tarihi gerçekçilik 0 dizide 0. Hadi dini geçtim propoganda malzemesi ettiler yalan dolanla hadi göz yumdum olm olayları, karakterleri bari doğru düzgün işleyin. Hadi tamam bunu da geçtim alternatif tarih olarak kabul edelim diziyi tamamı ile sıkış olsun olaylar şuan olduğu gibi. Abicim seyir zevki de yok ki. Üstten üstten konuşan karakterler. Arkaplanda tüm bölüm müzik, sıfır senaryo, kıytırık diyaloglar. Hâlen düşmanlar tam bir mankafa sadece saf kötüler Türkler süper iyi insanlar. 1970de yaşamıyoruz ya. Emeklerine de saygısızlık etmek istemiyorum ama devlet kanalımda bir de abicim bu. Bizim paramızlar bize saygısızlık yapılınıyor. Tamamı ile saçmalık. Sonra gelip Muhteşem Yüzyıl'a laf atıyorlar kafayı yiyorum. Tarihten minimum sapan, teknik açıdan bakacak olursak da ülkede yapılmış en iyi iş olan dizi hedef gösteriliyor. Ne hikmetse kime sorsam "Haremde geçiyormuş Kanniyi kötü gösteriyor (Kanuni 30 senesini istanbulda haremde geçirmiştir) ama izlemedim" cevabını alıyorum. Aman neyse böyle topluma bunlar müstehak.

Ya bende, resmi görevli olan Selçuklu askerleri niye maske takıyor diye düşünüyordum,hani eşkiya meşkiya olsa neyse, tanınmasın diye takar.Resmi güvenlik görevlisi niye maske takar diye kızıp duruyordum senariste.Demek mesele buymuş.Aynı figüranları heryerde kullanmak.

Dizi iyi gidiyor... İlginç hale gelmeye başladı.

18.bölüm tahminlerim.