Şimdi Ara

UÇAK VARKEN NEDEN OTOBÜS? (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
58
Cevap
0
Favori
2.328
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
2 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • ben otobüs yolculuğunu daha çok seviyorum acelem falanda yok 1 saatte gideceğime 13 saatte gitmeyi tercih ediyorum ama çok zevkli oluyor başka şehirlerde molaya inmek yolu izlemek falan paradan bir sıkıntımda yok
  • İstanbul'a uçakla gidiş geliş 70-80 lira tutuyor. 1-2 ay evvel alıyorum ama.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ggreyhame -- 23 Ağustos 2017; 14:44:05 >
    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • uçak bileti herzaman daha uygun olmuyor. özellikle bayram ve tatil dönemlerinde çok önceden almazsanız uçak biletleri genelde otobüs bileti fiyatının 2 3 katı olabiliyor.

    otobüs bileti ile aynı fiyata yada daha ucuza denk getirince herkes uçak tercih ediyor zaten.

    ilaveten insanların ağır yükü olabiliyor.

    ek bilgi olarak; kış dönemindede pekçok otobüs firması maliyetine iş yapar hatta bazı otobüsler zarar yazar. yaz döneminde, bayramda tatile para kazanıyor pekçok otobüs firması.

    2+1 otobüslerde bence oldukça rahat. otobüste uyuyabilen biriyseniz tertemiz, rahat yolculuk edebiliyorsunuz. no problem.


    bir akıllı siz değilsiniz yani.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Xreleave -- 23 Ağustos 2017; 15:27:22 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Zig Zag

    uçak varken otobüse binen özellikle uçakta taşınmayacak şeylerden bahseden 30 kilo bavul ve saçma sapan şeyler taşıyan açık ve net söylüyorum ağır çomardır

    bu nasıl kafa len. adam isterse gittiği yere evini taşır kime ne ?

    asıl çomar sizin gibi herkesi low gören ama asıl low kendi olan keko tayfa. malum kitledende daha eziksiniz bana göre.
  • Ya cidden bir akıllı siz misiniz ?

    En basit Samsun 4 kişiyiz gidiş geliş 1.200₺ ediyor. Hadi geçtim. Ben Samsun'un bir ucundayım havalimanı bir ucunda oradan oraya gitmek zaten eziyet. Ha otobüse binmişim ha uçağa.

    Geçen sene arkadaşım ile gittik iki kişi 8'de uçağa bindik 10 olmadan Samsundaydık. Ama köye anca 1'de gidebildik. Otur düşün bakalım.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Xreleave kullanıcısına yanıt
    Hayır, adam haklı ulan sanki İstanbul'da yiyecek kıtlığı var adam otobüse biniyor yanında 5-6 çuval 1 metre boyunda erzak. Bavul. Neyin kafası kardeş bu ?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hocam bizim memleket için söylüyorum mesela havaalanı şehir merkezinde yer alıyor. Burdan ile gitmek 1 buçuk saat sürse havaalanından köye 4 saat mesafe. İkisi birleşince yine 5-6 saatlik zaman tssarrufu olsa da uçak+memleketteki servis ücretiyle otobüsün 1.5-2 katına denk geliyor ücret.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Redbrown kullanıcısına yanıt
    Ultra business mega yemekli Vip uçarsan 450 tl. Normal ekonomik uçup fırsatları takip edersen 70 - 80 TL civarı

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Requiem for a Dream kullanıcısına yanıt
    Sen herkesi ankara istanbul arası mı gidip geliyor sanıyorsun. Bak bakalım türkiyenin bir ucuyla bir ucunun fiyatları nasılmış? Otobüsle 120 lira uçakla 450 lira.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bursadan ankaraya otobusle gitmek ucakla gitmekten daha kisa suruyor desem yeridir

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Su otobuslerdeki klima beni mahvediyor ya,hani cami acabilsem araba gibi 10 saat de giderim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Booker DeWitt kullanıcısına yanıt
    hocam ben de izmirde okuyorum istanbulda yaşıyorum

    iddialı konuşmuyorum ama uçağa binme sayımı çok da küçümseme



    ben de üniliyim kot tişort yetiyor



    1 kışlık 1 yazlık ayakkabı

    mont kapşonlu

    6-7 tane basic t-shirt

    2 tane siyah kot pantolon bütün okul süresince yetiyor.



    yazın da kot yerine 2 tane şort ve yazlıkayakkabı+terlik kullanıyorum





    önemli olan senin hayat tarzın ister ünili ol ister beyaz/mavi yakalı çalışan.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: OCA

    ben açıkçası otobüs yolculuğunu daha çok seviyorum . yanıma aldığım küçük pompiş yastığımı cama yaslayıp kafamıda yastığıma koyuyorum dışarı izliyorum. hele hele yaz kış -40 derece olan mola yerlerinde çay-sigara yapmanın verdiği keyfi hiçbişey veremez.. o molalardaki alışveriş mekanlarından bişeyler almak, kaşarlı gözleme yemek, çay sigara yaparken karşı masadaki annesiyle oturan kızla bakışmak , sonra ayrı ayrı otobüslere binip son bir üzgün bakış atmayı uçakta yapamazsın.. otobüste otururken oturmaktan biyerlerın ağrır sağa sola dönersin ama otobüsteki tek 140 kiloluk dayı senin yanında oturduğu için rahatça oturamazsın, ayıp olur diye bişeyde diyemezsin, sonra otobüsten biri iner ve koltuklardan biri boşalır, hemen oraya oturursun yayıla yayıla, sonra benzin istasyonuna gidersiniz orda iner bi sigara yakarsın ve otobüsteki hiç tanımadığın insanlarla sohbet etmeye başlarsın, bu sıcaklık ve samimiyet hiçbiri uçakta yok, o yüzden otobüs diyorum ben

    sigara virali




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Furkanİpek

    Hayır, adam haklı ulan sanki İstanbul'da yiyecek kıtlığı var adam otobüse biniyor yanında 5-6 çuval 1 metre boyunda erzak. Bavul. Neyin kafası kardeş bu ?

    muhtemelen ergen ve hayatın gerçeklerini tatmamış genç arkadaşlarsınız.

    bahsettiğiniz kesim istanbulun işçi, düşük gelir grubuna sahip kesimi ise, adamlar 1 çuval unu, pirinci, erzağı, sebzeyi bile kar görüyorlar. insanları buna düşkün hale getiren ülke yönetimine bakmak lazım. bunlara ilaveten memleketindne getirdiklerini satarak ev ekonomisine katkı sağlayan pekçokta insan var. misal malatyalılar memleketindne kuru kayısı getirir mahallesine, eşine dostuna hem ikram eder hemde yüklü istek halinde satar. tosyalı, bafralı pirinç satar. bilmem nereli onu satar bunu satar. yani insanlar kendi tüketimleri haricinde ufak ta olsa ticarette yapabiliyorlar bu taşımalarla.

    keza memleketinde salça, konserve, reçel, turşu v.b. yapıp yaşadığı şehre taşıyan pekçok insan var. kurban bayramlarında et taşınması v.b. bunlar olağan şeyler. ve bunların çomarlıkla alakası yok. demekki yaşadığı şehirde bu tür şeyleri yapacak alanı yok, yahut hammadesini uygun fiyata alacak yeri bulamamış yahut yapacak insan bulamamış yahut akrabası ile yapmak kendisine daha uygun gelmiş.

    bir otobüs firmasında ailemizin ortak olduğu otobüsler çalışıyor. şöförleri ve dönemsel değişen muavinleri ile muhattap oluyorum. bahsedilen bu "gıda taşımacılığı" meselesinide otobüs işletmecileri olarak yakınen biliyoruz ve özellikle taşıma esnasından bagaja olan sızmalardan, dökülmelerde ve kokudan en şikayetçi kesim biziz. biz kimseyi hor görmüyoruz, sadece iyice paketlenmemiş yükleri almıyoruz. zira evvel dönemlerde turşu suyu aktığı için leşe dönen bagajlarımız olmuştu. yani asıl yükü çeken sektör bizken size ne arkadaşım insanların yükünden, bagajından. adam isterse, parasını verirse evini taşır tatile, kime ne ?

    asıl mesele bu şekilde memleketinden yük taşıyan insanlardan öte herşeye kulp bulup kendi yaşadığı ve iyi yada kötü bir parçası olduğu toplumu eften püften şeylerle aşağılayarak kendisini sanki pek tamah iş yapıyormuş, sanki ülkenin standardının üzerinde katma değer sağlıyormuş, sanki ülkeye ve ülke refahına gram faydası varmış gibi yüksek gören ergen, üniversite talabesi grup. bu grubun pekçoğu ailesinin gölgesi olmasa nefes alamayacak, bir ekmek parasını kendi gücüyüle kazanamayacak zayıflıkta insanlar. yaşadığınız toplumda herşeyi "çomar" meselesine getirmeyin.

    çomarlık meselesi bu tür hayat alışkanlıklarından, hayat mücadelesinden öte siyasi alışkanlığı ifade eden bir mevzu. insanların taşıdığı gıda yükü, 3 katı para ödemektense otobüse binmesi, ağır valiz taşıması, tatile çok çamaşırla gitmesi gibi meseleleri "çomarlık" olarak yorumlayan sadece aciz ve yaşadığı toplumun gerçeklerini bilmeyen soyut ergenlerdir. adam ister 2 don alır ister 10 don alır, ister 2 kot alır ister 5 kot alır kardeşim insan bu yüzden "çomar" olabilirmi ? bu neyin kafası.

    biraz dışarı çıkında hayatı görün yahu. yarın birgün ailenizin gölgesi olmadan hayata karşı mücadeleye giriştiğinizde herşeye daha farklı bakacaksınız. o memleketinden 1 çuval pirinç getiren adama "ya ihtiyacı var yada kendi yöresinin pirinicin tüketmek istiyor, yada satacaktır en olmadı eşi dostu istemiştir hediye edecektir" gözüyle bakabileceksiniz.

    sosyal ortamlarda, sanal alemlerde "çomar len bunlar" demek sizi üstün bir insan yapmıyor. siyasi fikirlerinizi hayatın her alanına kullanmayın zira saçma oluyor. bende mevcut hükümete muhalif bir insanım ve bu muhalefete en büyük zararı kendini bir cacık sanan, kendini elit sanan, kendini üstün sanan ve karşı tarafı bu şekilde kendince ezikleyen ama bunu yaparken mensup olduğu tarafa kardan çok zarar oluşturan kekolar veriyor.

    haydi uğurlar ola.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Xreleave -- 23 Ağustos 2017; 23:18:14 >




  • Otobüs daha çekilmez gerçekten

    İstanbul dan sivasa bi gidiyoruz ömrümüz yollarda geçiyor

    Teknolojiyi kullanmak lazım bazen

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Furkanİpek

    Hayır, adam haklı ulan sanki İstanbul'da yiyecek kıtlığı var adam otobüse biniyor yanında 5-6 çuval 1 metre boyunda erzak. Bavul. Neyin kafası kardeş bu ?

    O köyün mis gibi tahılları , bakliyatları, ekmeğini , peynirini , sütünü istanbulda nerde bulacaksın

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • flowerhorn kullanıcısına yanıt
    Lafım yok eyvallah bende bu sene köydeki evin önündeki ıhlamurdan bir poşet aldım. Koydum annemde birer poşet patates, biber aldı. Tadı güzel diye. Kimsenin bagaj hakkınıda yemedim. Ama Nissan Navaranın arkasını çuval çuval meyva ile doldurup eve götürmek pek hoş bir davranış değil. Her açıdan



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-3189175C2 -- 23 Ağustos 2017; 23:25:26 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Promayz00


    quote:

    Orijinalden alıntı: OCA

    ben açıkçası otobüs yolculuğunu daha çok seviyorum . yanıma aldığım küçük pompiş yastığımı cama yaslayıp kafamıda yastığıma koyuyorum dışarı izliyorum. hele hele yaz kış -40 derece olan mola yerlerinde çay-sigara yapmanın verdiği keyfi hiçbişey veremez.. o molalardaki alışveriş mekanlarından bişeyler almak, kaşarlı gözleme yemek, çay sigara yaparken karşı masadaki annesiyle oturan kızla bakışmak , sonra ayrı ayrı otobüslere binip son bir üzgün bakış atmayı uçakta yapamazsın.. otobüste otururken oturmaktan biyerlerın ağrır sağa sola dönersin ama otobüsteki tek 140 kiloluk dayı senin yanında oturduğu için rahatça oturamazsın, ayıp olur diye bişeyde diyemezsin, sonra otobüsten biri iner ve koltuklardan biri boşalır, hemen oraya oturursun yayıla yayıla, sonra benzin istasyonuna gidersiniz orda iner bi sigara yakarsın ve otobüsteki hiç tanımadığın insanlarla sohbet etmeye başlarsın, bu sıcaklık ve samimiyet hiçbiri uçakta yok, o yüzden otobüs diyorum ben

    Amma salladın ha Midesi bulanan mı dersin kokudan rahatsız olan mı sesten uyuyamayan mı birde mollalarda annesiyle oturan kızla keşişiyormuş bak şuna bak bu kesiştiğini sanıyor eminim kızda ne bakıyor gerzkalı diye bakıyordur buna.

    Kardeşim merhaba iyi geceler diliyorum. Ben hayatimda ilkkez seni görüyorum sende ilkkez beni görüyorsun. Neden bu kadar saygısız ve aşağılayıcı bir yorum yaptin merak ediyorum gerçekten.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Gecen cuma istanbula bilet aldim 2 gun sonrasi icin.Ucak 120 liraydi ve thy idi.Otobus ise 80 liraydi.Aradaki 40 lira yorgunluk-zaman ve guvenlik farki icin degecek bir fiyat bence.8 saat oturmak sıkıyor beni.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: OCA

    ben açıkçası otobüs yolculuğunu daha çok seviyorum . yanıma aldığım küçük pompiş yastığımı cama yaslayıp kafamıda yastığıma koyuyorum dışarı izliyorum. hele hele yaz kış -40 derece olan mola yerlerinde çay-sigara yapmanın verdiği keyfi hiçbişey veremez.. o molalardaki alışveriş mekanlarından bişeyler almak, kaşarlı gözleme yemek, çay sigara yaparken karşı masadaki annesiyle oturan kızla bakışmak , sonra ayrı ayrı otobüslere binip son bir üzgün bakış atmayı uçakta yapamazsın.. otobüste otururken oturmaktan biyerlerın ağrır sağa sola dönersin ama otobüsteki tek 140 kiloluk dayı senin yanında oturduğu için rahatça oturamazsın, ayıp olur diye bişeyde diyemezsin, sonra otobüsten biri iner ve koltuklardan biri boşalır, hemen oraya oturursun yayıla yayıla, sonra benzin istasyonuna gidersiniz orda iner bi sigara yakarsın ve otobüsteki hiç tanımadığın insanlarla sohbet etmeye başlarsın, bu sıcaklık ve samimiyet hiçbiri uçakta yok, o yüzden otobüs diyorum ben

    Yolculuk yapmayi ozledigimi fark ettim :) bir seyler eklemek istiyorum. Ucaklarda;





    Annemin kizlik soyadinin ikinci harfini soracak kivama gelen teyzeler.

    Bayat kekler, krakerler, nescafeler.

    "Su iccen mi?" Diye soran, son otogara gelince "gecmis olsun" diyen, kolonya dagitan muavin amca samimiyeti olmadigi icin.



    Otobus diyorum.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.