|
Bildirim
|
Bence alınır aynı paraya 10 Yaş daha yaşlı Şahinden daha kötü olamazya
|
İyi Yönleri : - Araç fiyat/performans aracı. Indigoyu bilemiyorum ama Dizel Indicanın deposu 33 Litrelik. 125 TL 'ye fullenen depo ile şehir içi 570 km, şehir dışı 700 km civarı yol yapılabiliyor klima kapalı iken. Orjinaline göre geniş ebat lastik kullandığım halde. - Parçalar rahat bulunuyor ve pahalı değil. Birçok Avrupa aracın fiyatları seviyelerinde. İnternette arama yaparsanız mutlaka rastlayacağınız Ankara'da bir firma var (reklam olmaması için ismini yazmıyorum). Adresinize kadar gönderiyor parçayı ve yardımcı oluyorlar. İstanbulda da birçok parçacı mevcut, yetkili servislerden de edinebilirsiniz. Karlı olmadığından sanırım; Yan sanayi parça pek yok, genel olarak hepsi orjinal parçalar diyebiliriz. 10.000 bakımı (filtreler, yağ, genel kontrol vb.) sanayide 130-140 TL ve yetkili serviste 200TL 'ye yaptırabilirsiniz. - Klima varsa araçta çok iyi soğuttuğuna emin olabilirsiniz. Klimalısını tercih etmeye çalışın. - HB Indicanını bagajı çok küçük ama arka koltuklar tekli ve ikili yatıp katlanabiliyor. Aracı panelvan gibi kullanabiliyorsunuz. Arka koltuk diz mesafesi iyi. - Şehir içi kullanımı rahat, park etmesi (HB Versiyon) kolay. - Düşük bütçeli kullanıcılar için çok ideal. Ben 2014 Haziranda 12.700 TL 'ye almıştım aracı, 53.000 Km 'de, Klimalı, Turbo Dizel, boyasız. Fiyata bakıldığında bu km 'de klimalı dizel bulmanın imkanı yok. - HB versiyonun kasası Rover'ın City Rover diye adlandırılan modeli. Kasa olsun iç dizayn olsun demode değil bence. Sınıfında örneğin bir Palio'dan eksiği yok diyebilirim. - Güvenlik açısından bir anlam ifade eder mi bilmiyorum ama araç HB araç yaklaşık 1.2 ton ağırlığında, sacı sınıfında ki diğer arabalardan bariz kalın. Abartmıyorum tam 3 kez arkadan vurdular. İlkinde hiç hasar olmadı. Vuranın tamponu aşağı salındı. 2. sinde en yenisinin bir alt kasası Honda Civic 'in ön panjur ve far tırnakları kırıldı, tampon aşağı düştü ve sol çamurluğu yana doğru açıldı. Benimkisinin arka tamponu alttan kırıldı (parça halen üzerinde duruyor yapıştırmadım henüz), tampon biraz formunu kaybetti (eğildi gibi sanki) ve metal plakalık yamuldu. Sonuncusu ise en fazla 1 yaşında olan sedan bir Mercedes'ti. C180 sanıyorum. Işıkta beklerken gelip arkadan yapıştırdı. Bu kez arka taraf dağıldı düşüncesiyle aşağı inip baktığımda gerçekten çok şaşırmıştım. Bir önceki kazamda olanın üzerine hiç hasarım yoktu, değişen birşey olmamıştı. Mercedes'in panjuru kırılmış ve tamponu çatlamıştı. Tata'nın arkası yüksek, sanıyorum etkisi büyük oldu bu kazalarda. Özetle ve tecrübe ile araç sağlam diyebilirim :) - Bakımlı ve iyi kullanılıyorsa piyasada konuşulduğu gibi sürekli arıza yapan bir araç değil. Kötü Yönleri : - Ustalar el atmak istemiyor bu araca. Araç yaygın olmadığı için tanınmıyor. Motor bölümü dar, bir parçaya ulaşmak için başka birkaç parçayı sökmek gerekebiliyor. Tanıdığınız olmalı yada yakınlarınızda yetkili servisi. Aracı tanımayan ustaya elletmeyin zararlı çıkarsınız. Yetkili servise götürün. - Özellikle ön düzen parçalarında uymamazlık yaşanabiliyor (ben yaşadım). Aracım 2009 model makyajlı kasa. Aks kafalarını değiştirecektim. 2009 model makyajlı kasa için olan parçayı satın aldım fakat üzerinden çıkan aks kafaları farklıydı (sanırım 2009 öncesi kullanılan). Parçacıya durumu ilettiğimde uymayan aks kafalarını geri aldı ve yerine yenisini verdi. Aynı durumu fren aksamlarında yaşayabilirsiniz. - İç aksam, plastik kalitesi benzerlerinden düşük. Hatta şuana kadar daha kötüsünü görmedim :) Arabanın sağından solundan bir gıcırtı, yol sesi vs. mutlaka buna benzer sesler eksik olmaz. 120 km üzerine çıktığınızda yol ve rüzgar sesinden yanınızda ki kişi ile birbirinizi duyamayıp bağırarak konuşmak zorunda kalırsınız. Tek başına yolculuk yapıyorsanız da baş ağrısı oluyor. - Şehirler arası yolculuklarda koltuklar yorucu olabiliyor. Eskiden Palio'm vardı. Onun koltukları bundan daha rahattı. Şehir içi günlük kullanımda pek farketmiyor... - Yalıtımın çok kötü olduğundan bahsetmiştim. Bu durum müzik dinliyorsanız buna da yansıyor. Hoparlörlerin tok ve nispeten iyi ses verebilmeleri için kapıların doldurulması gerekiyor. Ben doldurmadım, ses cılız kalıyor. Üzerinde gelen teyp JVC halen duruyorsa iyidir. Elektrik tesisatı zayıf, yüklenmeye gelmez. - Güneşliklerin altlarında ki aynalar kaplamanın içine yerleştirilmiş. Yırtılıyor ve kötü bir görüntü oluyor. Sabit ve kapaklı olsa daha iyiydi. Ön konsol diğer araçlara göre daha alçakta. Herhangi bir arabadan inip buna bindiğinizde garipsiyorsunuz, alışması zaman alıyor. Dikiz aynalarını ayarlama yerlerinde ki plastik körükler kopuyor, içerisini gösteriyor. Görüntü olarak kötü, parçalar kalitesiz. Yenileseniz de durum kısa bir zaman sonra aynı. Arka pandizot sert plastik. Halıfleks ile kaplatılsa fena olmaz. Gürültü yapıyor. - 1.4 motor olduğu için 1.6 ile aynı vergiyi veriyorsunuz sanırım. Ben ilk vergisini ödediğimde şaşırmış yüksek bulmuştum. - 75 Bg TDI Motor hantal ama gidişi düz yolda fena değil. Rampalarda araç dolu ise devri tutturmuş olmanız lazım. Aksi halde rahatlayana kadar 2 vites küçültürsünüz. Sinir bozucu bir durum. Genel olarak agresif kullanıma uygun değil, yolda gördüğünüz herhangi bir araç ile kapışmaya kalkmayın, kesinlikle utandırır. Uzun yolda oturtunca 150-160 basılabiliyor. Ben 170 'i gördüm. - Turbo 2500 devir sonrası devreye giriyor ama girmese de olurdu sanıyorum. Araç ağır, rampalar sıkıntı veriyor bezen. Sakın ola turbosuz versiyonu düşünmeyin. TDI 75 Bg, Normal dizel 50 Bg filan. Yolda ağlayasınız gelebilir. - Frenler bence kötü, durabiliyor ama durduğu ana kadar durmayacakmış gibi bir his veriyor kalbinize :) - Arka koltuklar yatabiliyor olsada normal halinde bagaj dar, biraz daha geniş olaydı iyiydi. 2001 6N2 Polom vardı, o bile bundan genişti! Sonuç olarak : Benim bir önceki aracım 2003 1.6 Vtec Sedan Honda Civic 'ti. Attan inip eşşeğe binmek bu olsa gerek. İlk aracınız olmayacaksa muhtemelen sizde bu duyguyu yaşayacaksınız. İç plastik aksam gerçekten kötü, yalnız dış görünüm fena değil. Önden biraz Corsa'lara benziyor (2002 sonrası). Bakımları ve yakıtı uygun, sık arıza yapmıyor, memnun kalırsınız. Bütçeniz düşük, beklentiniz yüksek değil ve alıp kısa vadede satmayı düşünmüyorsanız gönül rahatlığı ile alabilirsiniz. 2. el kötü deniyor ama neticede ben aldım ve sizde almayı düşünüyorsunuz. Öyleyse alıcısı satıcısı var. Satarken belki biraz bekletebilir, orasıda sizin kısmetiniz artık. Son sahibi olmak diye birşey yok. Piyasası var diye 300 bin km 'ye yaklaşmış 20 yaşında araçlara sıcak bakmıyorsanız zaten fazla bir alternatifiniz yok. Korkulacak bir araç değil, alınabilir. Not : Benim şimdiki aklım olsa Station Wagon olan Indigo'yu tercih ederdim. Yollarda en fazla gördüğüm o ve araba geniş, kullanışlı. Sonra HB geliyor, sonrasında ise Sedan. Sedanı hiç tutulmamış anlayacağınız. SW tercih etmenizi öneririm. Umarım yardımcı olabilmişimdir, sormak istedikleriniz olursa özel mesaj atabilirsiniz. Düzenleme : 11-12 bin liraya 100.000 km lerde dizel bulabilirsiniz. Sizin baktığınız 180.000 km imiş, arada çok fark var. Düşük km tercih edin mutlaka. |
|
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi AhmetD* -- 15 Temmuz 2015; 5:11:53 > |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mkocdemir -- 19 Temmuz 2015; 3:53:43 > |
|
|