Şimdi Ara

Tanrıya tek bir soru sorma hakkınız olsa (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
147
Cevap
0
Favori
4.043
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Ben eğer Tnrıya bir soru sorma hakkımolsaydı şunu sorardım;

    Bosnada sırplar kadınlara tecavüz ediyorken ve etmişken sen bunu mağdurların zararını nasıl telafi etmeyi düşünüyorsun.?

    Cennet veriyorsan değmez bence...
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Drazy
    Ben eğer Tnrıya bir soru sorma hakkımolsaydı şunu sorardım;
    Bosnada sırplar kadınlara tecavüz ediyorken ve etmişken sen bunu mağdurların zararını nasıl telafi etmeyi düşünüyorsun.?
    Cennet veriyorsan değmez bence...


    diyorsun ama yanılıyorsun!

    @c4 bu arada sorduğum sorular bilimsel akla yatkın sorulardı.. yapıcıydı tamamen. diğerini anlamıyorlarda o bakımdan.
    hele birincisi tam araştırılma konusu!
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Drazy

    Ben eğer Tnrıya bir soru sorma hakkımolsaydı şunu sorardım;

    Bosnada sırplar kadınlara tecavüz ediyorken ve etmişken sen bunu mağdurların zararını nasıl telafi etmeyi düşünüyorsun.?

    Cennet veriyorsan değmez bence...




    peki ben de sana soruyorum, ne yapsaydı?
    gökten melek orduları indirip sırpları kestirsemiydi?

    dünya üzerinde var olduğundan beri zalimler-mazlumlar oldu ve olacaktır. buradan yola çıkarak Allah'ı eleştiremezsiniz. çok basite indirgiyorsunuz olayları. biraz mantıklı düşünülürse, dünya üzerinde olan her olaya ilahi bir müdahale neden yapılmadığı bulunur.

    ama eğer amaç Allah'ı inkar etmeye delil aramaksa orasını bilemem. orası sana kalmış bir şey. bu topic sanırım amcından saparak Allah'ı sorgulama topiğine dönüşüyor. ama insan önce kendini bir sorgulasın.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: Drazy

    Ben eğer Tnrıya bir soru sorma hakkımolsaydı şunu sorardım;

    Bosnada sırplar kadınlara tecavüz ediyorken ve etmişken sen bunu mağdurların zararını nasıl telafi etmeyi düşünüyorsun.?

    Cennet veriyorsan değmez bence...



    eğer kötüyü biliyorsan,iyi olduğu için..
    var olan herşey yoktan altındır.

    hem İŞTE ahiret inancı senin sorduğun soru gibi ,insanı tatmin eden mutlak adaletin olgusu insanı faziletlendirendir.
    evet eğer ölümden sonra herşey bitse idi george bush un yaptıkları yanına kar mı kalacaktı..




  • ben neden varım? niye ben?
  • ....
    .....
    EDIT: Aşağıda @Lacrima'nın da söylediği gibi konu gittikçe sapıyor. En iyisi sorumdan başka birşey kalmaması...
    ....
    ......



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi redstorm -- 10 Nisan 2006; 16:52:22 >
  • quote:

    Orjinalden alıntı: C4
    kimse Allah'ı şahsi kanaatlerine göre ve örnekler vererek tanımlamasın. çünkü yaratıklarına benzemeyen Allah, yaratıklarından verilen örneklerle tanımlanamaz.



    Birincisi bu verdiğim örnek benim şahsi buluşum değildir. Eğer biliyorsanız Risale-i Nur adlı tefsirde geçen bir temsildir.

    İkincisi tefsir kitaplarında ve bir çok alimlerin kitaplarında temsili yöntemine gidilmiştir.

    Hem temsil, bir dürbündür. Aynısı değildir. Aklımızın ulaşamadığı meseleleri yakınlaştırmak için. Çünkü insan bilmediği bir şeyi ancak bildiği şeylerle kıyas ederek anlayabilir.

    Örneğin Peygamber A.S.M. in mahşerde aynı anda ümmetindeki hadsiz kişilerle aynı anda görüşmesini, Bediüzzaman, Güneş misalini kullanarak izah etmiştir. Haşa Peygamber'i (A.S.M.) güneşe benzetmiş değildir...

    Eleştirmeden önce biraz daha dikkatli olalım...


    Saygılar...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mustafa_ogr -- 10 Nisan 2006; 14:10:34 >




  • quote:

    Orjinalden alıntı: mustafa_ogr

    quote:

    Orjinalden alıntı: C4
    kimse Allah'ı şahsi kanaatlerine göre ve örnekler vererek tanımlamasın. çünkü yaratıklarına benzemeyen Allah, yaratıklarından verilen örneklerle tanımlanamaz.



    Birincisi bu verdiğim örnek benim şahsi buluşum değildir. Eğer biliyorsanız Risale-i Nur adlı tefsirde geçen bir temsildir.

    İkincisi tefsir kitaplarında ve bir çok alimlerin kitaplarında temsili yöntemine gidilmiştir.

    Hem temsil, bir dürbündür. Aynısı değildir. Aklımızın ulaşamadığı meseleleri yakınlaştırmak için. Çünkü insan bilmediği bir şeyi ancak bildiği şeylerle kıyas ederek anlayabilir.

    Örneğin Peygamber A.S.M. in mahşerde aynı anda ümmetindeki hadsiz kişilerle aynı anda görüşmesini, Bediüzzaman, Güneş misalini kullanarak izah etmiştir. Haşa Peygamber'i (A.S.M.) güneşe benzetmiş değildir...

    Eleştirmeden önce biraz daha dikkatli olalım...


    Saygılar...

    bakın orada ince bir çizgiye dikkatinizi çekerim. aynı zamanda hadsiz kişiyle görüşmek bir olaydır ve örneklenebilir. bunun gibi hz.Peygamber" cennete Allah'ı apaçık, ayın ondördünü gördüğünüz gibi göreceksiniz" demiştir. bu da bir olaydır ve örnekleme yapmıştır.

    ama sizin bahsettiğiniz bir olay değil, yaratıklarından örnekler vererek Allah'ı tanımlamaktır. takdir edersinizki, ikisi apayrı şeyler. dikkat çekmeye çalıştığım nokta buydu.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: C4
    ama sizin bahsettiğiniz bir olay değil, yaratıklarından örnekler vererek Allah'ı tanımlamaktır. takdir edersinizki, ikisi apayrı şeyler. dikkat çekmeye çalıştığım nokta buydu.


    Öncelikle bu temsili benim şahsi tanımlamam olarak yorumladınız. Ben de hayır bu Risale-i Nur'da geçen bir örnektir dedim.

    Hem ben Allah'ın efalini tarif ediyorum, Zat'ını değil. Dolayısıyle dediğinizi hiç de takdir etmiyorum. Çünkü olmayan bir şeyi bana atfediyorsunuz.


    Ayrıca beni, Allah'ı masnuata benzetmekle suçladınız ki bu hiç de affedilir bir şey değil....



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mustafa_ogr -- 10 Nisan 2006; 14:29:34 >
  • Şimdi en iyisi din kitaplarındaki "tanrı" kavramını işin içine karıştırmayayım. Öyle bir an gelse ve "canlılığı yani hayatı kendisinin yarattığını" söyleyen üstün nitelikleri olan bir varlıkla karşı karşıya gelsem, tereddüt bile etmeden "kendi varoluşunu nasıl açıklayacağını" sorardım. Çünkü bilirim ki karşımda bir varlık varsa bu sonsuzdan beri varolan ve sonsuz güçleri olan bir varlık olamaz.

    "Ben her zaman vardım" açıklamasını kabul etmeyeceğimi çok iyi bildiği için vereceği cevabı çok merak ederdim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi kaotika -- 10 Nisan 2006; 14:34:31 >
  • quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika


    "Ben her zaman vardım" açıklamasını kabul etmeyeceğimi çok iyi bildiği için vereceği cevabı çok merak ederdim.


    peki ya sana "her zaman varolmanın keyfiyetini" keşfettirirse?
  • Bence burda inanç açısından iki çeşit insan grubu var.Birincisi müslüman aileden doğmuş sonradan dinini benimsemiş inançlı insanlar.(ikiye ayrılırlar inanıp yaşayanlar,inanıp yaşamayanlar)
    İkinci grup yine müslüman bir aileden doğmuştur ancak daha sonra fikir ürettikçe inanmamayı seçmiştir.
    İnanıp inanmama meselesini tam olarak tartışamayız böyle insanlar olarak.

    Burda önceleri inançsız olupta sonradan inanmaya başlayan var mı?
  • quote:

    Orjinalden alıntı: mustafa_ogr

    quote:

    Orjinalden alıntı: C4
    ama sizin bahsettiğiniz bir olay değil, yaratıklarından örnekler vererek Allah'ı tanımlamaktır. takdir edersinizki, ikisi apayrı şeyler. dikkat çekmeye çalıştığım nokta buydu.


    Öncelikle bu temsili benim şahsi tanımlamam olarak yorumladınız. Ben de hayır bu Risale-i Nur'da geçen bir örnektir dedim.

    Hem ben Allah'ın efalini tarif ediyorum, Zat'ını değil. Dolayısıyle dediğinizi hiç de takdir etmiyorum. Çünkü olmayan bir şeyi bana atfediyorsunuz.


    Ayrıca beni, Allah'ı masnuata benzetmekle suçladınız ki bu hiç de affedilir bir şey değil....



    peki hocam sizi yanlış anlamışım özür dilerim.




  • Schopenhauer, "Hiçliğin mükemmelliğini ve sessizliğini bozmaya nasıl cesaret ettin?" sorusuna tanrının cevap veremeyeceğini düşündüğünden tanrı olmayı istememekteymiş.

    Ben ne sorardım.."Sen olmasaydın,biz bir yaratıcı yaratır mıydık?"
  • Kimilerinin inanmama sebebi aklındaki sorular.

    1: Ben acı çekiyorum. İki kez kanser ameliyatı oldum. Çok şükür şimdi iyiyim. Allah'a hamdolsun.

    2: Ben acı çekiyorum. Allah insanlara acı çektirmekten hoşlanmıyor olsa gerek. Böyle bir Allah var ise ona inanmamak en iyisi.

    3: Ben doğuştan kör biriyim. Sadece beni yaratan Allah'ın bunu böyle taktir ettiğine inanıyorum. Sabır benim en büyük vazifemdir.

    4: Ben doğuştan kör bir adamım. Lanetler olsun ki ben diğer insanların gördüklerini göremiyorum. Bir Allah olsa idi hiç bir kulunu böyle yargısız infaz etmezdi.

    5: Ben fakir bir adamım, hamallık yaparım. Çok şükür geçinebiliyorum. Allah nefsimi köreltmesin. Bana bir zeytin bir ekmek yetiyor. Hamdolsun.

    6: Bern fakir bir adamım. Lanet olsun. Millet çalıyor çırpıyor paraya para demiyor ben ise sırtımda bu ağırlıkları taşıyorum. Böyle düzen olmaz olsun. Böyle bir düzen düzen olamaz ve böylesi bir düzensizliği Allah yaratamaz. İnanmıyorum ona.

    7. Ben eğitimli bir adamım. Allah'ın varlığına, aklın mantığına, anlamın mantığına inanmaktayım. O insanlara bir şekilde ulaşmaktadır ancak insanlar onu nefisleri ve şeytanın vesveseleri nedeniyle algılayamazlar.

    8. Ben eğitimli bir insanım. Eğitim demek tüm cahilliğin ortadan kalkması demektir. Günümüzde insanlar artık kendi zekalarınca düşünebilme yetisindedirler. Bir Allah varsa bile insanlara akıl vermez. Çünkü insanda zaten akıl vardır. Ne yapıp yapamayacağını bilir insan.


    Bunun gibi pek çok madde sıralanabilir. Özürlüler var bu dünyada. Acı çekenler var. Kanser olanlar var. Yakınları kanser olanlar var. Bir anda ani ölümler ile kaybedilen aileler var. Ancak tüm bunlara rağmen eğer insan tüm bu olmusuz gelişmelerin inancı körelteceği kesin ise neden her insan böylesi negatif durumlarda inancını yitirmiyor? İnanın şu yukarıdaki cevapları insanlardan duyabilirsiniz. Bir anket yapın. Deneyin isterseniz. Üç kez kanser olup inançlı olabilenden tutun ayayğına kıymık battı diye Allah'ı lanetleyenlere kadar pek çok kişiye rastlayabilirsiniz. O zaman burada can alıcı soru şudur: "Bir insanı gerçekten ama gerçekten inançlı veya inançsız yapan nedir? "Mantık" mı "duygu" mu?" Karar sizin.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    Şimdi en iyisi din kitaplarındaki "tanrı" kavramını işin içine karıştırmayayım. Öyle bir an gelse ve "canlılığı yani hayatı kendisinin yarattığını" söyleyen üstün nitelikleri olan bir varlıkla karşı karşıya gelsem, tereddüt bile etmeden "kendi varoluşunu nasıl açıklayacağını" sorardım. Çünkü bilirim ki karşımda bir varlık varsa bu sonsuzdan beri varolan ve sonsuz güçleri olan bir varlık olamaz.



    Yanlış hatırlamıyorsam "Düzen ve Mükemmeliyet" topiğinde evrenin ezeli ve ebedi olduğundan bahsediyordunuz...

    Evren bir varlık değil mi?

    quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    "Ben her zaman vardım" açıklamasını kabul etmeyeceğimi çok iyi bildiği için vereceği cevabı çok merak ederdim.



    Size yapılan açıklamayı kabul etmemeniz fiili durum açısından pekte önemli olmazdı...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Wyatt Earp -- 10 Nisan 2006; 15:07:06 >




  • hepimiz aynı safhalardan geciyoruz ama sonuçlar farklı cıkıyor..

    hepimiz sıfır bilgiyle dünyaya geliyoruz..hayatı yorumlayacak bilgiye sahip oluncaya kadar..aile...cevre....ve arkadaşlarımızın etkileri ile kendi kimligimizi bulma cabasına giriyoruz...

    bir insan nasıl bir aileden dogarsa dogsun nasıl bir cevrede yetişirşe yetişsin...herşeyi bir kenara bırakabiliyor kendi inançları ugruna...

    sonuçta bir yerde kimsenin de önemi kalmıyor..önemli olan herkez için sadece kendisi

    biz varız...niye

    boşuboşuna mı burada bu zamanda bu şekilde yaratıldım...

    ölüm diye bir kavram var...topragın altında parçalacak olmak her insanı öyle yada böyle korkutuyor..

    insan bilmedigi şeyden korkar..din burada bize yardım ediyor.. bizi korkularımızdan kurtarıyor....

    eger dinin istedigi dogrularda yaşarsak yaşamımız anlam kazanacak ve ölüm daha güzel bir dünyaya acılan

    kapı olarak karşımıza cıkacak...




  • quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    Şimdi en iyisi din kitaplarındaki "tanrı" kavramını işin içine karıştırmayayım. Öyle bir an gelse ve "canlılığı yani hayatı kendisinin yarattığını" söyleyen üstün nitelikleri olan bir varlıkla karşı karşıya gelsem, tereddüt bile etmeden "kendi varoluşunu nasıl açıklayacağını" sorardım. Çünkü bilirim ki karşımda bir varlık varsa bu sonsuzdan beri varolan ve sonsuz güçleri olan bir varlık olamaz.

    "Ben her zaman vardım" açıklamasını kabul etmeyeceğimi çok iyi bildiği için vereceği cevabı çok merak ederdim.


    İyi de...

    Madem herşeyi yaratmış, elbette zamanı da o yaratmıştır.

    Allah zamana değil, zaman Allah'a tabidir.

    Dolayısıyle öncesi sonrası yok ki.




  • wyatt earp,
    Çok doğru, evren bir varlık değildir, çevremizdeki cisimleri gösterebiliriz ancak evreni gösteremeyiz çünkü sınırları olmayan birşeyi nasıl gösterelim. Sınırları var olmayan bir şey ancak bir kavram olabilir. Bir varlık olamaz bu nedenle onunla iletişime giremezsiniz, soru soramazsınız, o size soru soramaz. Evrenin sonsuz olması bir kavramdır, zıddı ile varolan bir kavram. Ben insanlara bu düşünceyi anlatmak için mecburen "evren" kelimesini kullanıyorum. Oysa günün birinde kavramlar yerli yerine otursa "evren" diye bir kelime kullanmaya gerek kalmayacak.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi kaotika -- 10 Nisan 2006; 15:27:42 >
  • mustafa ogr,
    Ben zamanı da yaratan bir tanrı ile karşı karşıya gelmekten bahsetmedim ki. Yazımın başında da bunun din kitaplarındaki tanrı olmadığını belirttim. Çünkü benim düşünceme göre zamanın da ötesinde bir varlık olamaz. Bu bir varlık olamaz.
  • 
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.