Şimdi Ara

Tanrı ver kuralları

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
24
Cevap
1
Favori
745
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Öncelikle müslümanım , fakat verilen düşünme ve sorgulama ile kendi kendime soruguluyorum.
    bir sürü şey var fakat en basiti ve en zoru...

    Bir yaratıcının Tek olması ve bunu sorguladığında sonsuza gitmesi...Hiç bi zaman cevabı bulunmayacak.
    İslama göre Yaratıcı tektir.
    Sorguladığımız da , 1 şeyin bir sebebi olmadan meydana gelmesi akıl almıyor , almadığı gibi sonsuza kadar gidicek.

    -Cevabı bulunmayacak bir soru...



  • Yahu kendi halinde, kendisini ifade etmeye çalışan insanların yüreklerinden bir iki şey kopuyor. Güçleri yettiğince de yazıya döküyorlar bunu. Sen ise kalkıp yazdıkları şeyi bir ağlama olarak yaftalıyorsun, o kimsenin karakterini küçümsüyorsun falan. Kendince sayısız aşağılayıcı teşhis koyuyorsun. Bu yapılanlar atar değil, siniri bozulan birinin "boş yaptığınız yeter artık" demesi atar oluyor sonra da.

    İnsan, ömrünün bazı dönemlerinde yapacak şeyler bulamayabilir, boşluğa düşebilir. Sen de düşmüşsün mesela sonra Allaha sarılarak kalkmışsın. Bazı düşenler de başka şeylere sarılıp kalkıyorlar, kendi kendilerine kalkıyorlar ya da hiç kalkmıyorlar...Olabilir böyle şeyler. Az bi rahat olun. Her boka atlamayın. Amacınız karşıdakinin iyiliğiyse, duygularını paylaşabiliyorsanız paylaşın. Bir fikriniz varsa üstünlük taslamadan, dostane bir üslupla açık seçik söyleyin. Eğer yoksa, taarruza geçip moralini bozmayın kimsenin. Dininizin eli yüzü düzgün kısmı da bunu öğütlemiyor mu zaten?
  • Bir Yaratıcı olmaması ve maddenin sonsuza gitmesi aynı problem. Peki diyeceksin ki iki durum da eşit mi? Yani Yaratıcı'nın sonsuz olması ile maddenin sonsuz olması çıkmazı, aynı eşitlikte bir çıkmaz mı? Elbetteki değil. Çünkü yaşadığımız maddi dünyanın, evrenin, mikyonlarca çeşit canlının, kendiliğinden ve tesadüfen olmayacağını biliyoruz. Yaratıcı' yı inkar etmek, tüm evrenin ve bizim hiçlikten, kendiliğinden ve tesadüfen olması anlamına gelir. Ancak insan aklı, varlığının arkasındaki mühendisliği ve tasarımı idrak edecek zeka kapasitesinde yaratılmıştır. Tasarımı düşünebiliyorsam, varlığını ispatlayabiliyorsam, o zaman şüphesiz Yaratıcı vardır.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: kingman29

    Bir Yaratıcı olmaması ve maddenin sonsuza gitmesi aynı problem. Peki diyeceksin ki iki durum da eşit mi? Yani Yaratıcı'nın sonsuz olması ile maddenin sonsuz olması çıkmazı, aynı eşitlikte bir çıkmaz mı? Elbetteki değil. Çünkü yaşadığımız maddi dünyanın, evrenin, mikyonlarca çeşit canlının, kendiliğinden ve tesadüfen olmayacağını biliyoruz. Yaratıcı' yı inkar etmek, tüm evrenin ve bizim hiçlikten, kendiliğinden ve tesadüfen olması anlamına gelir. Ancak insan aklı, varlığının arkasındaki mühendisliği ve tasarımı idrak edecek zeka kapasitesinde yaratılmıştır. Tasarımı düşünebiliyorsam, varlığını ispatlayabiliyorsam, o zaman şüphesiz Yaratıcı vardır.

    Yaratıcı evet var , fakat sadece doğmamış doğrulmamış yaratılmamış ölümsüz bir yaratıcı tek olması düşündürüyor ve insan zekası almıyacak bunu.




  • Çok güzel bir noktaya değinmişsin. "Akıl" bunu anlamakta yetersiz kalıyor.

    Çünkü akıl sadece ve sadece maddeyle sınırlıdır. Çünkü insan sadece maddeyi his ve duyu organlarıyla hissedebilir. His olmadan akıl ve fikir oluşmaz, düşünce oluşmaz.

    Dolayısıyla buradan aklın sadece maddeyle sınırlı olduğu sonucuna varıyoruz.

    Allah ise madde değildir. Maddeyi yaratan olarak maddenin ötesindedir, maddi bir yönü yoktur. Zira madde bir mahluktur. Yaratıcı mahluk olamaz, kendi yarattığı bir şeyin içinden olamaz.

    Bu yüzden hiçbir zaman anlayamayacağız.

    Fakat anlayabileceğimiz bir nokta var. Bunu da maddeye yani mahluka bakarak yapabiliriz. Ne demiştik? İnsan aklı maddeyle sınırlıdır. Maddeye bakarak onu yaratan birinin varlığından emin olabiliriz. Bunun elbette detaylıca açıklaması vardır fakat konuyu dağıtmaya ve uzatmaya gerek yok. Arzu olursa bu konuyu da konuşabiliriz elbet.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • Kurmali oyuncaklar olur ya, kurarsin ve kendi kendine oynar.
    Dinlere gore, evren kurmali oyuncaktir ve tanri bunu kuran varliktir. Start vermistir ve duzenek kurulmustur. Yine dinlere gore, tanri disindaki her sey kurmali oyuncaktir. Bir kuran olmalidir. Kurmali olmayan oyuncagin kendi kendine hareket etmesi "tesaduf" olarak gorulur ve akil disidir kimilerine gore.
    O sebeple aslinda, tanri her seyi yaratmistir ve kimse tarafindan yaratilmamistir iddiasi ayni anda sunu demektedir:
    - Tanri disinda her varlik bir yaratana muhtactir
    - Tanri haric

    Evrenin nasil olustugunu bilmedigimiz icin buna bir aciklama getiremiyoruz. O sebeple Tanri yaratmistir iddiasini yanlislayacak bir sey yok.
    Ilk canlinin nasil olustugunu da bilmiyoruz. Bu sebeple, canlilarin da tek tek "tanri" tarafindan yaratilmis olabilecegi fikrini yanlislayamiyoruz.

    Mutasyon ve dogal seleksyon mekanizmalari ile periyodik olarak yeni virus ve bakteri turlerinin peyda olmasinin mekanizmasini aciklayabiliyoruz. Her canli turunu Tanri yaratiyorsa, bu yeni mikroorganizmalar nasil "tesadufen" olusuyor sorusunun cevabini dindarlar veremiyorlar. Zaten veremedikleri icin "mikro" ve "makro" ismini verdikleri uydurma bir ayrimla evrimi ikiye ayirip , mikro evrim olabilir diye kabullenip makro evrimi reddediyorlar. ( Aslinda mikroevrim ve makroevrim farki minik olcekli canlilarda olmasi degil, ayni tur icinde varyasyonlarin olusmasina karsilik turler arasi gecisin olusmasina refere ediyor )

    Resme uzaktan bakildiginda, en guclu dini iddialarin; bilimsel arastirmalarin aydinlatamadigi noktalari kendine kaynak sectigini ( evrenin baslangici, canliligin baslangici vs ) , bilim ile ortusen diger iddialarin da "zaten kutsal kitabimizda yaziyordu" argumani ile sekillendigini goruruz. Soyledigin her seyin olculebilir, yanlislanabilir oldugu, tek bir iddianin birden fazla anlaminin olmamasi gerektigi bilimsel ifade dili ile, herhangi bir iddianin herhangi bir anlama gelebilecegi dini metinler arasinda korelasyon kurmanin ya da tartismanin anlamsizligi da bu sebepten ileri geliyor. Cunku dikkat ederseniz, bilimsel kisve ile yorum yapmaya kalkan dinci kimselerin dillerine doladiklari bilimsel teoriler BigBang ile Darwin'in evrim teorisidir. Hic bir dindarin manyetizma teorisi ile ya da yercekimi teorisi ile alip veremedigi yoktur. Bilimin aydinlatamadigi yerden ekmek yer din cunku.

    Uzun uzun yazdim ama sonuc su ki, bilimsel gelisme ile aydinlatilana kadar o gercekler; istediginize inanin. Bilimsel gelismeler ile aydinlatilinca "biz zaten oyle diyorduk" diyeceksiniz nasilsa.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Mephalay -- 6 Şubat 2018; 10:41:32 >
    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Mephalay

    Kurmali oyuncaklar olur ya, kurarsin ve kendi kendine oynar.
    Dinlere gore, evren kurmali oyuncaktir ve tanri bunu kuran varliktir. Start vermistir ve duzenek kurulmustur. Yine dinlere gore, tanri disindaki her sey kurmali oyuncaktir. Bir kuran olmalidir. Kurmali olmayan oyuncagin kendi kendine hareket etmesi "tesaduf" olarak gorulur ve akil disidir kimilerine gore.
    O sebeple aslinda, tanri her seyi yaratmistir ve kimse tarafindan yaratilmamistir iddiasi ayni anda sunu demektedir:
    - Tanri disinda her varlik bir yaratana muhtactir
    - Tanri haric

    Evrenin nasil olustugunu bilmedigimiz icin buna bir aciklama getiremiyoruz. O sebeple Tanri yaratmistir iddiasini yanlislayacak bir sey yok.
    Ilk canlinin nasil olustugunu da bilmiyoruz. Bu sebeple, canlilarin da tek tek "tanri" tarafindan yaratilmis olabilecegi fikrini yanlislayamiyoruz.

    Mutasyon ve dogal seleksyon mekanizmalari ile periyodik olarak yeni virus ve bakteri turlerinin peyda olmasinin mekanizmasini aciklayabiliyoruz. Her canli turunu Tanri yaratiyorsa, bu yeni mikroorganizmalar nasil "tesadufen" olusuyor sorusunun cevabini dindarlar veremiyorlar. Zaten veremedikleri icin "mikro" ve "makro" ismini verdikleri uydurma bir ayrimla evrimi ikiye ayirip , mikro evrim olabilir diye kabullenip makro evrimi reddediyorlar. ( Aslinda mikroevrim ve makroevrim farki minik olcekli canlilarda olmasi degil, ayni tur icinde varyasyonlarin olusmasina karsilik turler arasi gecisin olusmasina refere ediyor )

    Resme uzaktan bakildiginda, en guclu dini iddialarin; bilimsel arastirmalarin aydinlatamadigi noktalari kendine kaynak sectigini ( evrenin baslangici, canliligin baslangici vs ) , bilim ile ortusen diger iddialarin da "zaten kutsal kitabimizda yaziyordu" argumani ile sekillendigini goruruz. Soyledigin her seyin olculebilir, yanlislanabilir oldugu, tek bir iddianin birden fazla anlaminin olmamasi gerektigi bilimsel ifade dili ile, herhangi bir iddianin herhangi bir anlama gelebilecegi dini metinler arasinda korelasyon kurmanin ya da tartismanin anlamsizligi da bu sebepten ileri geliyor. Cunku dikkat ederseniz, bilimsel kisve ile yorum yapmaya kalkan dinci kimselerin dillerine doladiklari bilimsel teoriler BigBang ile Darwin'in evrim teorisidir. Hic bir dindarin manyetizma teorisi ile ya da yercekimi teorisi ile alip veremedigi yoktur. Bilimin aydinlatamadigi yerden ekmek yer din cunku.

    Uzun uzun yazdim ama sonuc su ki, bilimsel gelisme ile aydinlatilana kadar o gercekler; istediginize inanin. Bilimsel gelismeler ile aydinlatilinca "biz zaten oyle diyorduk" diyeceksiniz nasilsa.

    Ooooo meşhur ateistimiz de gelmiş. Yeni tür bakteriler ürüyo demek için gelmiş. Hani nerdeydiniz, ateist yaptığınız, bataklığınıza sürüklediğiniz çocuk ağlarken. O kadar davet ettik. Hiç sesiniz çıkmadı.



    Neymiş efendim yeni tür bakteriler ortaya çıkıyomuş. Yüz kere dedik ama papağan gibi aynı şeyi söylemekten geri kalmıyosunuz. Bakterilerde Dna koruma sistemi yoktur. Siz Dna'sı bozuk canlıyı yeni tür olarak lanse ediyosunuz ancak zaten bu canlıların yapısında Dna değiştirmek var. Neden gripten kurtulamıyoruz? Neden her türlü bakteri ve virüs için aşı üretip bütün hastalıklardan kurtulmuyoruz? Çünkü bunu yapamayız. İnsanlık tarihi boyunca virüs ve bakterilerin değişik türleri oldu ve olmaya da devam edicek. Belki de ilerde tüm insanlığı yok edecek, zombiye dönüştürecek.



    Evrim saçmalıklarıyka beynini yıkadığınız, ateistleştirdiğiniz gençler bunalımlar içerisinde ağlıyo. Neymiş efendim, çamura şimşek düşmüş, bakteri olmuş, insan olmuş. Maymunun kuyruğu düşmüş, burnu uzamış, insana dönüşmüş. Bütün bunlar kendiliğinden olmuş. Bu palavraya siz bile inanmıyosunuz ama savunuculuğunu yapıyosunuz. Çünkü inkar ederseniz inanmak zorunda kalırsınız.



    İşte evrim teorisi saçmalığı da bu yüzden ortaya çıkmıştır. İnkarcılığın dayanılmaz sancılarını hafifletmek için, kendi kendilerini kandırmak için uydurdukları safsatadır.



    Tanrı sonsuz olamaz, o zaman madde sonsuzdur derler. Ama bu sefer bu kadar kompleks canlı nasıl ortaya çıktı sorusu ortaya çıkar. Onu da bastırmak için evrim diye bişey icat ettiler. Milyonlarca çeşit canlının milyarlarcasının bir arada yaşadığı bu ekosistemin kendiliğinden, tesadüfen olduğunu iddia ederler.



    Bana verilmiş aklımla, ben bu ekosistemin kendiliğinden olamıyacağını biliyorsam, Tanrı'nın varlığını da biliyorum demektir. Madde sonsuz olamaz, sonsuz olan Tanrı'dır.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Duzenin mukemmeliyetsizliği argumanı ilahın olmadığını değil var olan ilahın halini veya eder dersek mukemmeliyetten upuzak bu dünyayı ilahi kata değil ilahlık iddiasının sonucuna bağlarız.



    Ne dünya ne de kainatta tertemiz ilaha ve kitaba dair tek bir işaret dahi yoktur denebilir.



    Böyle bir yerde ilahın varlığını aramak suma şerik aramaya benzer ve amaç da budur.



    İlah denen zata şanınca inanamayacak olmamız hali bizim ne olduğumuzu gostermesi bakımından önemli bir tespittir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • kingman29 K kullanıcısına yanıt
    Yahu allahtan korkun size insani bir dertten bahsettik, başladınız hemen "yok efenim bunlar hep dinsizlikten de falan da filan da." Dinliyken sanki hayat fişek gibi miydi? Dinliliği de gördük görüyoruz, bir bok olduğu yok. Abartılı bir hayali arkadaşın oluyor fazladan o kadar. Kimileri saygı duyulası şekillerde yaşıyor, onlara sonuna kadar eywallah, sizin gibi yılışıklar da resmen bir sabır testi oluyor insana.

    Neyse, sonra da bir sürü öğüttür, abilik taslamadır aldı başını gitti, daha neler yaşadığını, kim olduğunu bilmediğiniz birisine. Sizin yerinize utanarak okudum mesela yazılarınızı, çünkü benim sizi anladığımı; sizi anlamama rağmen sizi haksız bulmuş olabileceğimi, ve bunların dinle bir alakası olmaması gibi ihtimalleri hesaba katmaktan tamamen acizsiniz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-73A8A7D1E -- 6 Şubat 2018; 20:11:49 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: fromhellhound

    Öncelikle müslümanım , fakat verilen düşünme ve sorgulama ile kendi kendime soruguluyorum.
    bir sürü şey var fakat en basiti ve en zoru...

    Bir yaratıcının Tek olması ve bunu sorguladığında sonsuza gitmesi...Hiç bi zaman cevabı bulunmayacak.
    İslama göre Yaratıcı tektir.
    Sorguladığımız da , 1 şeyin bir sebebi olmadan meydana gelmesi akıl almıyor , almadığı gibi sonsuza kadar gidicek.

    -Cevabı bulunmayacak bir soru...

    Kardeş ( Tanrı ver kuralları ) ne demek ? Ayrıca sorunuz tam net ve anlaşılır değil

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: gandalff

    Yahu allahtan korkun size insani bir dertten bahsettik, başladınız hemen "yok efenim bunlar hep dinsizlikten de falan da filan da." Dinliyken sanki hayat fişek gibi miydi? Dinliliği de gördük görüyoruz, bir bok olduğu yok. Abartılı bir hayali arkadaşın oluyor fazladan o kadar. Kimileri saygı duyulası şekillerde yaşıyor, onlara sonuna kadar eywallah, sizin gibi yılışıklar da resmen bir sabır testi oluyor insana.

    Neyse, sonra da bir sürü öğüttür, abilik taslamadır aldı başını gitti, daha neler yaşadığını, kim olduğunu bilmediğiniz birisine. Sizin yerinize utanarak okudum mesela yazılarınızı, çünkü benim sizi anladığımı; sizi anlamama rağmen sizi haksız bulmuş olabileceğimi, ve bunların dinle bir alakası olmaması gibi ihtimalleri hesaba katmaktan tamamen acizsiniz.

    Yerimize utanma yav.

    Nasıl biri olduğunu anlamak güç değil. Mesajların herşeyi ortaya koyuyor. Zekanı, ufkunu, vizyonunu, içindekini, içinde olupta göstermeye çekindiğin şeyleri dahi.

    Öğüt vermiyoruz. Sizden üstün olduğumuzu da düşünmüyoruz. Sizde de akıl var, sizde de zeka var. Sizde düşünebiliyorsunuz şüphesiz.

    Mesela ben senin bu sorgulamaların ve fikirlerinin evvelini de bilirim. Çabalarını takdir ediyorum ve birçok görüşüne katılıyorum. Nasıl ve hangi şartlar altında evrilip bu hale geldiğini gayet iyi biliyorum. Bu benim ilk hesabım değildir. Yıllardır buralardayım fakat bu bölümlerde pek aktif olamıyordum. Ülke gündemi bölümünden dolayı sürekli banlandım, malum trollere zaafım var, buda benim eksikliğim, bu yüzden bu hesabı onaylatmadım oralara giremeyeyim diye. Belki yüzlerce mesajını okumuşumdur bu platform altında. Buda zannediyorum senin hakkında birtakım fikirler yürütebilmeme yeterli oluyor.

    Benim sana olan yaklaşımım şuna benzer. Yüzme bilmeyen birinin denize düştüğünü görüp ona can simidini uzatmaya çalışmak, almıyorsa bile hiç değilse ona ulaşabileceği yola ışık tutmaya çalışmak. Buda zannediyorum senin hoşuna gitmiyor.

    Sen, sana göre çırpınmakta olduğuna inandığın birinin çaresine sahip olduğunu düşünsen, ona el uzatmaz mıydın? Onu o halde çaresiz bırakır mıydın? Evet demeyeceğine emin olacak kadar tanıyorum seni



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi TURKISH POWER -- 7 Şubat 2018; 0:51:25 >
    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • TURKISH POWER kullanıcısına yanıt
    E sen allahmışsın direk. Sadece mesajlarını okuduğun insanları kendilerinden bile iyi tanıyorsan. Kendi göremediğimiz yanılgılarımızı görüyorsan falan. Keşke ne olduklarını da belirtebilsen.

    Merhametli bir tanrıymışsın ayrıca, millete can simitleri atıyorsun. Bilge bir tanrısın, dermanımızın sende olduğuna kanaat getirmenden belli.

    Benim hoşuma gitmeyen şey boş muhabbet. Bir yanılgı görüyorsan, belirgin olarak, açık ve net neymiş o şey söylersin. Bu söylediğin şey hem beni ne kadar iyi tanıdığını hem de ne kadar bilge biri olduğunu ispatlayacaksa ispatlar zaten. Ekstradan sen şöylesin ben böyleyim geyiklerine gerek kalmaz. Bu tür basit laflar etmek bedava, herkes diyebilir bunları.

    Mesela bana özel bir şey söyleyebil, özür falan dilemekten gocunmam. Ama çok yüksek ihtimalle bana katabileceğin ahım şahım bir şey yok. Olsaydı bence çoktan söylerdin. Yanılıyorsun, çırpınıyorsun, kendini kandırdığının farkında değilsin gibi anlamsız laflar etmek kolaydır. Şimdiye dek hakkımda yaptığın tespitlere bakıyorum ve boş muhabbet dışında hiçbir şey göremiyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-73A8A7D1E -- 7 Şubat 2018; 3:7:12 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: gandalff

    Yahu allahtan korkun size insani bir dertten bahsettik, başladınız hemen "yok efenim bunlar hep dinsizlikten de falan da filan da." Dinliyken sanki hayat fişek gibi miydi? Dinliliği de gördük görüyoruz, bir bok olduğu yok. Abartılı bir hayali arkadaşın oluyor fazladan o kadar. Kimileri saygı duyulası şekillerde yaşıyor, onlara sonuna kadar eywallah, sizin gibi yılışıklar da resmen bir sabır testi oluyor insana.

    Neyse, sonra da bir sürü öğüttür, abilik taslamadır aldı başını gitti, daha neler yaşadığını, kim olduğunu bilmediğiniz birisine. Sizin yerinize utanarak okudum mesela yazılarınızı, çünkü benim sizi anladığımı; sizi anlamama rağmen sizi haksız bulmuş olabileceğimi, ve bunların dinle bir alakası olmaması gibi ihtimalleri hesaba katmaktan tamamen acizsiniz.

    Bir tek ağlayan ateist sen misin de üstüne alındın? Çocuk ateizm gerçek diye konu açtı, arkasından gözyaşları içinde yazıyorum diyerek hepimiz yok olucaz diye ağlamaya başladı.



    Hepinizin psikolojisi bozuk. Yapcak şey bulamiyorum diye konu açıyosun. Cevap yazan ateiste, ateist olmayana fırça çekiyosun. Neymiş efendim dinler yalanmış, insanları kandırmak için varmış. Allah'ın sopası yok. Böyle şaşırtır insanı.



    Resmem Psikolojik savaş veriyosunuz. Hem de kendi kendinizle. Biz sizi uyarıyoruz, ateizm insanı bataklığa, bunalıma sürükler. Bu dünya, evren, canlılar kendiliğinden olamaz diyoruz. Siz saçma sapan argümanlarla kendi kendinizi kandırıyosunuz.



    Yapacak bişey bulamıyosan insan olmanın anlamı ne? Aslan da avlandıktan sonra yapacak bişey bulamıyo, ağacın altında bütün gün yatıyo. Ateizm seni nasıl bir boşluğa sürüklemiş farkında değilsin. Bir de sağına soluna atar yapıp duruyosun.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • kingman29 K kullanıcısına yanıt
    Yahu kendi halinde, kendisini ifade etmeye çalışan insanların yüreklerinden bir iki şey kopuyor. Güçleri yettiğince de yazıya döküyorlar bunu. Sen ise kalkıp yazdıkları şeyi bir ağlama olarak yaftalıyorsun, o kimsenin karakterini küçümsüyorsun falan. Kendince sayısız aşağılayıcı teşhis koyuyorsun. Bu yapılanlar atar değil, siniri bozulan birinin "boş yaptığınız yeter artık" demesi atar oluyor sonra da.

    İnsan, ömrünün bazı dönemlerinde yapacak şeyler bulamayabilir, boşluğa düşebilir. Sen de düşmüşsün mesela sonra Allaha sarılarak kalkmışsın. Bazı düşenler de başka şeylere sarılıp kalkıyorlar, kendi kendilerine kalkıyorlar ya da hiç kalkmıyorlar...Olabilir böyle şeyler. Az bi rahat olun. Her boka atlamayın. Amacınız karşıdakinin iyiliğiyse, duygularını paylaşabiliyorsanız paylaşın. Bir fikriniz varsa üstünlük taslamadan, dostane bir üslupla açık seçik söyleyin. Eğer yoksa, taarruza geçip moralini bozmayın kimsenin. Dininizin eli yüzü düzgün kısmı da bunu öğütlemiyor mu zaten?

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • kingman29 K kullanıcısına yanıt
    Bir de saygı konusuyla ilgili en çok şikayet eden üye sensin. Ne kadar ironik. Ateistleri düşman edinmişsin takmadığını dile getiriyorsun ama mesajlarında hala saçma sapan nefret var. Bir elinde Kuran bir elinde kuantum fiziği kitabı var güya. Dünya değişiyor yıl hala 1800 sanıyorsunuz. Değişimi bile düzene sokmaya çalışıyorsunuz. 2-4-6-8-11 "ne oluyor ya" oluyor dimi? Dünya değişti de en önemlisi neyler kimler eskidi? Yeni hücreler lazım sonuçta bu düzeni kaldırabilecek çünkü eski sürüm artık tekrarlıyor. İngiltere Osmanlı deyip duruyor :)

    Beyin yıkama durumunu bir dine mensup kişilerin konuşuyor olması da çok komik. Beyin algılamaya başladığından itibaren seçimi olmayan bir şekilde dine itiliyor. Gerçi küçük yaştan eğitim olmasa bu kadar inanan nasıl olurdu? Mantıklı bir seçim. Kişinin burada tartışma ortamında fikirlerinin değişiyor olmasına beyin yıkama demek... Neyse ki inanan-inanmayan tartışmaları böyle bir nefret dolu mesajdan ibaret değil.

    Kol kası yaptığında kolun gelişir güçlenir ama bu bir mutasyon değildir. Evrim örneği de değildir. İlk önce bakış açısı önemli. Tekrardan sıkılıp tekrarı tekrarlamak. Tanrının sonsuzluğunu sorgulamayıp, maddeye canlıya gelince sorgulamak.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: gandalff

    E sen allahmışsın direk. Sadece mesajlarını okuduğun insanları kendilerinden bile iyi tanıyorsan. Kendi göremediğimiz yanılgılarımızı görüyorsan falan. Keşke ne olduklarını da belirtebilsen.

    Merhametli bir tanrıymışsın ayrıca, millete can simitleri atıyorsun. Bilge bir tanrısın, dermanımızın sende olduğuna kanaat getirmenden belli.

    Benim hoşuma gitmeyen şey boş muhabbet. Bir yanılgı görüyorsan, belirgin olarak, açık ve net neymiş o şey söylersin. Bu söylediğin şey hem beni ne kadar iyi tanıdığını hem de ne kadar bilge biri olduğunu ispatlayacaksa ispatlar zaten. Ekstradan sen şöylesin ben böyleyim geyiklerine gerek kalmaz. Bu tür basit laflar etmek bedava, herkes diyebilir bunları.

    Mesela bana özel bir şey söyleyebil, özür falan dilemekten gocunmam. Ama çok yüksek ihtimalle bana katabileceğin ahım şahım bir şey yok. Olsaydı bence çoktan söylerdin. Yanılıyorsun, çırpınıyorsun, kendini kandırdığının farkında değilsin gibi anlamsız laflar etmek kolaydır. Şimdiye dek hakkımda yaptığın tespitlere bakıyorum ve boş muhabbet dışında hiçbir şey göremiyorum.

    Aziz dostum. Öncelikle belirtmek isterim ki maksadım seni ezmeye çalışmak, egomu tatmin etmek veya kafa bulmak değildir. Böyle anlaşıldıysam eğer suç bendedir, kendimi ifade edememişimdir, bundan ötürü özür dilerim. Eğer bu konuşmalarımdan hoşlanmıyorsan ve gerçekten rahatsız oluyorsan buna bir son verebilirim elbet. Benim amacım fikirlerimi yaymaktır, ibadet olarak görüyorum bunu. Bazende insanlara yardımcı olmaktır. Bu seni kızdırabilir. "Ulan sen kim oluyosun ki..." diye düşünebilirsin.

    "Can simidimin" direkt din olduğunu zannediyorsan eğer yanılıyorsun.

    Sen hevesle bişeylerin peşinden gidip sürekli hayal kırıklığına uğrayan, bunun için çabalayan, her hayal kırıklığında umudunu biraz daha kaybeden, en nihayetinde umudunu neredeyse büsbütün kaybedip bir isyan haline bürünen birinin ruh halini yansıtıyorsun. Öncelikle senin umudunu asla kaybetmemen lazım. Umudunu kaybettiğini görüyorum.

    Sana şöyle yap, böyle kafa dağıt, böyle eğlen, kafaya hiçbişeyi takma denildiğinde muhtemelen buna da olumsuz cevap vereceksin. Aradığın şeylerin bu kulvarda olmadığından bahsedeceksin. "Olm çok sığ düşünüyorsunuz lan" diyeceksin. Bütün bunları yaşamış ve bu noktada bir doyuma ulaşmış olman kuvvetle muhtemeldir zira.

    Bende sana diyorum ki, yanlış temel üzerinden ilerlediğin için böyle oluyor.

    Hayatını, düşüncelerini yanlış bir temel üzerinden şekillendirdiğin için böyle oluyor.

    Umudunu kaybediyorsun çünkü emeklerinin boşa gittiğini görüyorsun. Eğer ki emeklerinin karşılığını alsan, tam tersi kendine güvenin artar ve umudunu kaybetmezsin. Emek dediğimde düşünmek, aydınlanmak, gerçeği aramak.

    Yanlış mıyım dostum?

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • TURKISH POWER kullanıcısına yanıt
    Zaten kimse dur şunu ezip egomu sıvazlayayım diye düşünmez ki. Yapılan şeyin o anlama geldiği anlaşılır üsluba bakılarak.

    Üsluba bakılarak, senin muhatap aldığın kişiyi ve kendini kafanda nasıl ölçüp biçtiğin tahmin edilir.

    Egonu frenlemek bence kibarlaşmak değildir. Hatta kibarlaşan çoğu insan kendi kibarlaşmasını beğenerek kendisini daha bir haklı bulur.

    Kim olduğumuzun pek bi önemi yok, "sen de kimsin" falan demem. Hiç ummadık biri bize yığınla ilham verebilir veya en saygın üyeler falan ağır boş yapabilirler. Ne yazılmış ona bakmaya çalışıyorum ben. Canımı sıkan tek nokta kendinden çok emin bir üslupla, karşıdakinin hayatını faydasız bir yargılamaya tabii tutmak.

    Şu an diyorsun ki umutsuzluk yanlış, hayatını yanlış bir temele oturtmuşsun, emeklerin karşılığını almak gerekir falan. Çaba ise gerçeği aramakmış.

    Gerçeği ararken yaptığım yanlış ne? Umutsuzluk niçin hep yanlış? Doğru temel nedir, nasıl olur? Bunları söylemeden, şuyun buyun yanlış demenin kime ne yararı var?

    Şunu mu dememi bekliyorsun: Ha ben gerçeği aramıyordum, artık gerçeği arayacağım, hatırlattığın için sağol hayata umutla bakacağım ve yaşamımı hemen doğru bir temele oturtacağım çok sağol."

    Mesela bence umutsuzluk yanlış değil, hatta bazen çokta faydalı. Kişinin ayaklarını yere bastırıyor, yeni bir biçimde düşündürtüyor, yanılgılarımızı yüzümüze çarpıyor. Benim umutsuzluğum kuruntusal değil. Her zaman beklenmedik güzel şeyler de olabileceğini biliyorum. Ama her şey iyi olacak diye de kıçımdan sallamıyorum, olmayacaksa da olmaz yani. Ve böyle olması bir sorun değil diyorum. Böyle düşünmem de deneyimden kaynaklanıyor, kuruntusal umut ve umutsuzluk beni tatmin etmediği için. Yoksa pekâlâ öyle de düşünebilirdim. Ama düşünmüyorsam, düşünmüyorumdur; ve sen yanlışsın, şöyle şöyle düşün diyerek bir insanın fikri değiştirilmez.

    Güzel çabalar harcarsam bir şekilde, güzel sonuçlar alabilirim, evet... ? O zaman ne yapayım yani güzel çabalar mı harcayayım? Güzel önerilere mi uyayım? Hiç aklıma gelmemişti Allah razı olsun.

    Temel denilen şey artık ne oluyorsa, bir temeli yanlış yapan şey nedir? Acı gelmesi mi? Bunu, inandığı kitapta "hayırsız sandığınız kimi şeyler sizin için daha hayırlıdır" yazan birisi mi söylüyor? Ne yanlış ne doğru, sonuç alana kadar bilemeyiz ki. Tekrar söylüyorum, spesifik olarak yanlış olduğunu düşündüğün bir nokta varsa eğer, o nokta nedir, nedendir genel ifadelere kaçmadan, açık olarak paylaşırsın, ben de teşekkürümü eder, o konu hakkındaki fikrimi sana belirtirim.

    Bir de benim ne gibi bir cevap vereceğimi benim yerime tahmin etmeye çalışmazsan daha güzel olacak.

    İnsanların neyi nasıl düşündüklerine teşhis koymaya kalkarsan, yanılarak insanları kendinden soğutabilirsin veya daha kötüsü, onları yanıltabilirsin. Bırak kesin açıklama getirilemeyen bazı sorunlar da açıklamasız kalsın, kendi yollarını bulsun zamanla. Sonra tüm bu olup bitenlere gülünüp geçilsin.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: gandalff

    Zaten kimse dur şunu ezip egomu sıvazlayayım diye düşünmez ki. Yapılan şeyin o anlama geldiği anlaşılır üsluba bakılarak.

    Üsluba bakılarak, senin muhatap aldığın kişiyi ve kendini kafanda nasıl ölçüp biçtiğin tahmin edilir.

    Egonu frenlemek bence kibarlaşmak değildir. Hatta kibarlaşan çoğu insan kendi kibarlaşmasını beğenerek kendisini daha bir haklı bulur.

    Kim olduğumuzun pek bi önemi yok, "sen de kimsin" falan demem. Hiç ummadık biri bize yığınla ilham verebilir veya en saygın üyeler falan ağır boş yapabilirler. Ne yazılmış ona bakmaya çalışıyorum ben. Canımı sıkan tek nokta kendinden çok emin bir üslupla, karşıdakinin hayatını faydasız bir yargılamaya tabii tutmak.

    Şu an diyorsun ki umutsuzluk yanlış, hayatını yanlış bir temele oturtmuşsun, emeklerin karşılığını almak gerekir falan. Çaba ise gerçeği aramakmış.

    Gerçeği ararken yaptığım yanlış ne? Umutsuzluk niçin hep yanlış? Doğru temel nedir, nasıl olur? Bunları söylemeden, şuyun buyun yanlış demenin kime ne yararı var?

    Şunu mu dememi bekliyorsun: Ha ben gerçeği aramıyordum, artık gerçeği arayacağım, hatırlattığın için sağol hayata umutla bakacağım ve yaşamımı hemen doğru bir temele oturtacağım çok sağol."

    Mesela bence umutsuzluk yanlış değil, hatta bazen çokta faydalı. Kişinin ayaklarını yere bastırıyor, yeni bir biçimde düşündürtüyor, yanılgılarımızı yüzümüze çarpıyor. Benim umutsuzluğum kuruntusal değil. Her zaman beklenmedik güzel şeyler de olabileceğini biliyorum. Ama her şey iyi olacak diye de kıçımdan sallamıyorum, olmayacaksa da olmaz yani. Ve böyle olması bir sorun değil diyorum. Böyle düşünmem de deneyimden kaynaklanıyor, kuruntusal umut ve umutsuzluk beni tatmin etmediği için. Yoksa pekâlâ öyle de düşünebilirdim. Ama düşünmüyorsam, düşünmüyorumdur; ve sen yanlışsın, şöyle şöyle düşün diyerek bir insanın fikri değiştirilmez.

    Güzel çabalar harcarsam bir şekilde, güzel sonuçlar alabilirim, evet... ? O zaman ne yapayım yani güzel çabalar mı harcayayım? Güzel önerilere mi uyayım? Hiç aklıma gelmemişti Allah razı olsun.

    Temel denilen şey artık ne oluyorsa, bir temeli yanlış yapan şey nedir? Acı gelmesi mi? Bunu, inandığı kitapta "hayırsız sandığınız kimi şeyler sizin için daha hayırlıdır" yazan birisi mi söylüyor? Ne yanlış ne doğru, sonuç alana kadar bilemeyiz ki. Tekrar söylüyorum, spesifik olarak yanlış olduğunu düşündüğün bir nokta varsa eğer, o nokta nedir, nedendir genel ifadelere kaçmadan, açık olarak paylaşırsın, ben de teşekkürümü eder, o konu hakkındaki fikrimi sana belirtirim.

    Bir de benim ne gibi bir cevap vereceğimi benim yerime tahmin etmeye çalışmazsan daha güzel olacak.

    İnsanların neyi nasıl düşündüklerine teşhis koymaya kalkarsan, yanılarak insanları kendinden soğutabilirsin veya daha kötüsü, onları yanıltabilirsin. Bırak kesin açıklama getirilemeyen bazı sorunlar da açıklamasız kalsın, kendi yollarını bulsun zamanla. Sonra tüm bu olup bitenlere gülünüp geçilsin.

    Dostum gerçekten haklısın. Konu altındaki mesajlarımı tekrar okudum ve hata yaptığımı şimdi farkettim fakat niyetim bu değildi. Gerçekten özür diliyorum. Dilersen mesajlarımı silebilirim.

    Fikirlerimin sonuna kadar arkasındayım fakat aktarmada bir sorun oldu.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • TURKISH POWER kullanıcısına yanıt
    Bence silmeye gerek yok hocam ama yine sen bilirsin kendi mesajın. Ben de kırıcı veya moral bozucu bir üslup kullandıysam eğer özür dilerim.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ulusal1923

    Şu ikili var ya beni çok güldürüyor.



    Biri kuantumla bozmuş kafayı



    Diğeride kafa biraz çalışıyor olsada her mesajı kibir ve ego kokuyor ki belkide bunun farkında bile değil.

    Banada geçenlerde yok efendim böyleleri insanları yoldan çıkarıyor yok efendim manipülasyon tekniklerini kullanıyor yok efendim böyleleri şeytanlaşmış falan filan



    Kafayı yemiş bunlar. Özellikle bu ikincisinde paranoyayla karışık bir şizofreni izi görüyorum



    Bunların mesajlarını oku gül eğlen "ibret is loading" ritüelini gerçekleştir sonrada uzaklaş@gandalff

    Ne mal olduğunu bana anlattırma be cengizcim. Yeni ismin yiğit olmuş, fena değil açıkcası. Geçmişte attığın onca post duruyor. İfşa ettirme bana. Seni tanımayacağımı mı sandın? Bide şizofreni demişsin bana. Geçmişte yaşananları düşününce kimin şizofrenik eğilimlerinin olduğu sorusunun cevabını sana bırakıyorum. Zorla konuşturuyorsun. Yoldan çıktın insanlarıda yoldan çıkartıyorsun. Bundan ne zevk alıyorsun gerçekten anlamıyorum. Yarattığınız enkazı önce kendinde sonra zehirlediğiniz insanlarda göremiyor musun?

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: gandalff

    Bence silmeye gerek yok hocam ama yine sen bilirsin kendi mesajın. Ben de kırıcı veya moral bozucu bir üslup kullandıysam eğer özür dilerim.

    Ben anlatıldığ gibi kibirli ve ego kasan biri değilim. En nihayetinde bir sperm parçasıydık, karnımızda dışkı taşıyoruz, geberip gittiğimizde bedenimizin yaşayacağı korkunç son ortada. Biz insanoğlu olarak kibirli olamayız, neyiz ki kibirli olalım.

    Hatamız oldu mu bunu kabullenir ve özür dilemesini biliriz.

    Yok senin üslubunda kırıcı bişey yok. Belki daha sonra tekrar konuşabiliriz bu konuları.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.