Sosyal medyaya yönelik kısıtlama sona erdi: Erişim yeniden sağlandı

Yine birisi büyük resmi görmüş, aklı sıra size halt yemek düşer diyor. Tabi bunda herkes hemfikirdir ki, devletin fonksiyonlarından biri de insanlar enkaz altında can verirken sosyal medyayı yasaklamasıdır.

Senin ve devletin basindakinin farki ne?

O tuvalete gidince altin mi cikariyor?

Onun 10 tane mi beyni var?

Senin duyamadigin sesleri mi duyuyor, goremedigin seyleri mi goruyor?

Bu devlet=tanri mantigini, kim nasil mantik cercevesine oturtabilir?

Bu çok kötü işte. Türkiye'deki temel bir sıkıntıya işaret ediyor: Hesap verebilirlik - accountability yani mesuliyet - yoksunluğu.

Bunun demokrasiyle, ifade özgürlüğü vb ile de aslında sanıldığı gibi ilgisi yok. Bu tamamen hesap verebilirlikle ilgili. Maalesef bu nosyonu bu ülkede yerleştirmeyi ülkenin eğitim, kültür ve kalite olarak çok yetersiz kalan insanları beceremediler.

Çin, Singapur gibi gerçekten demokrasi olmayan ama gene de iyi yönetilen ülkelerde bile bu hesap verilebilirlik niteliği güçlü biçimde bulunur ve rejimle halk ve rejimin içerisindeki unsurlar arasında sağlıklı bir ilişki ve gelişimci sinerji kurulmasını sağlar ama buradakiler - Çin gibi bir ülkenin aksine - resmi olarak demokrasi oldukları halde bunun ne kadar önemli olduğunu anlayamıyor.

Bir otorite olağanüstü/olağandışı aksiyon alıyorsa ve bu aksiyonla yurttaşlarının yaşamlarını olumsuz etkiliyorsa bunu muhakkak kamuoyunun bilgisine bir gerekçeyle sunmalıdır; aksi takdirde yönetim halkından kopar; toplum ile devlet hızla ayrışır. Geriye mutsuz bir halk ve hizmet işlevini yitirmiş sadece köstek/keyfi bir devlet kalır.

Böyle ülkeler de gerçekten gelişemez. Yalnızca gelişmekte olduğu delüzyonuyla yaşar. Yerinde saydığı veya kötüye gittiği halde birkaç göstergeye ve sektöre bakıp geliştiğini zanneder. Bakın bir zamanların azametli "hesap vermez" Sovyetler Birliği'ne, Rusya ve diğer eski Sovyet ülkelerine ne olduğunu görün.

Savunma ve uzay sanayii gelişimi ve aşırı aktif jeopolitik etkinliği "hesap vermez" Sovyet gücünü kurtardı mı? Uzun vadede Sovyetlerin politik bekasını sağladı mı? Hayır.

Türkiye 2050'de Aral Gölü gibi bir çöl olduğu zaman keşke zamanında hesap verilebilirliğe dayanan bir düzen kursaydık dersiniz. Esasında zamanında faiz indirimleri konusunda zararlı olacağı gerçeğinden hareketle direten TCMB başkanlarını görevden alıp keyfi faiz indirimleriyle keyfi bir ekonomik deney yapıldığı ve bu yüzden de yüksek enflasyon ve yüksek faiz cehennemi oluştuğu için neden sistemimiz karşılıklı hesap verebilir kurguda değil de tek taraflı kurguda, birileri neden hiç hesap vermiyor diye şimdiden sorabilirsiniz.

ABD'de Trump hesap verebilirliği tamamen parçalamaya çalışıyor ama başta Fed olmak üzere ABD Kurumları ve personeli yasalardan, hukuktan ve halktan aldıkları güçle buna direniyor. Fed (Powell ve ekibi) Trump'a diyor ki istediğiniz seviyede faiz indirimini asla yapmayız çünkü biz ABD ekonomisinin enflasyon sağlığına ve Amerikan halkına karşı sorumluyuz. Gelecekte onlara nasıl hesap veririz? Sizin dediğiniz gibi yaparsak tarih kitaplarına nasıl geçeriz?

Türkiye eğer ABD'nin veya başka herhangi bir gelişmiş modern yerin gösterebildiği şu hesap verebilirlik kabiliyetini sergileyebilseydi en basitinden şu anki yüksek enflasyon ve yüksek faiz cehennemiyle uğraşmıyor olacaktı.

Hala devlet ile hükümet arasındaki farkı bile bilmeyen insanların gelip buralarda yorum yapması...

Ne açıklaması bekliyorsunuz? O sorumluluk duygusu bitip gideli çok zaman oldu bu ülkede.