Şimdi Ara

Robotlar ve insanlar ilk kez aynı maratonda koştu: İnsanlar robotlara fark attı

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
9
Cevap
0
Favori
454
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Robotlar ve insanlar ilk kez aynı maratonda koştu: İnsanlar robotlara fark attı
    Çin, kısa bir süre önce dünyanın ilk insansı robot yarı maratonuna ev sahipliği yaparak sıra dışı bir yarışa sahne oldu. İnsanlar ve iki ayaklı insansı robotların katıldığı yarış daha önceden duyurulmuş ve onlarca robotun katılacağı açıklanmıştı. Gerçekleştirilen maratonun galibi ise beklendiği gibi insan oldu. İnsan yarışmacılar, robotlara oldukça büyük farklar attı.



    Yarışa 20'den fazla iki ayaklı robot katıldı. Aralarında üniversite ekiplerinin ve teknoloji şirketlerinin geliştirdiği modellerin bulunduğu robotlar, 21 kilometrelik parkuru tamamlamak için ter döktü—ya da daha doğru bir ifadeyle, batarya tüketti.



    Yarı maraton, Çin’in insansı robot teknolojisinde ABD ile arasındaki farkı kapatma hedefinin bir parçası olarak değerlendiriliyor. Ülkede son dönemde bisiklet süren, kung-fu yapan ve akrobatik hareketler yapabilen robot videoları sosyal medyada sıkça gündeme geliyor. Bu yarış ise bu teknolojilerin uzun soluklu fiziksel performansını test etmek için sahaya inmiş bir vitrin gibiydi.



    Yarışın robot galibi: Tiangong Ultra



    Robotlar ve insanlar ilk kez aynı maratonda koştu: İnsanlar robotlara fark attı
    Beijing Humanoid Robot Innovation Center tarafından geliştirilen 1.8 metre boyundaki “Tiangong Ultra” adlı robot, robotlar arasında parkuru ilk tamamlayan model oldu. Yarışı 2 saat 40 dakikada bitiren Tiangong Ultra, batarya değişimlerini yalnızca üç kez yaparak istikrarlı bir performans sergiledi. Ancak bu süre, insan kategorisinde yarışı kazanan koşucunun 1 saat 2 dakikalık derecesinin oldukça gerisinde kaldı. Dünya rekoru ise halen Ugandalı atlet Jacob Kiplimo’ya ait: 56 dakika 42 saniye.






    Her ne kadar robotlar “koşuyor” olsa da, pek çoğu parkur boyunca yardım aldı. Bir kısmı yanında koşan görevlilerle desteklenirken, bazıları düşmeleri engellemek için fiziksel güvenlik önlemleriyle yürütüldü. Hatta bazı robotlar uzaktan kumandayla yönlendirildi. Robotlara izin verilen batarya değişimi ve yedek robot kullanımı gibi esneklikler bile, teknolojinin hala insan dayanıklılığına yetişemediğini ortaya koyuyor. 



    Etkileyici bir başarı



    Esasında insan vücudu bu anlamda oldukça eşsiz ve aslında robotların 21 kilometreyi koşarak tamamlaması bile muazzam. İnsan, koşu konusunda gezegendeki en hızlı canlı değil ancak bunu uzun bir süre devam ettirebilen ve inanılmaz bir dayanıklılık gösteren bir tür. Robotlar fark yemiş de olsa parkuru tamamlayanlara haklarını teslim etmek gerekiyor.



    Ayrıca Bkz.Katlanabilir ilk e-kitap okuyucu tanıtıldı



    Öte yandan Çin, 2023 yılında yayınladığı bir politika belgesinde insansı robotları “teknolojik rekabetin yeni cephesi” olarak tanımlamıştı. Hedef ise 2025 itibarıyla seri üretim ve çekirdek bileşenlerde güvenli tedarik zincirleri kurmak. Bu yarış, bu hedef doğrultusunda bir kilometre taşı olarak görülüyor.






    Kaynak:https://edition.cnn.com/2025/04/19/asia/china-first-humanoid-robot-half-marathon-intl-hnk/index.html







  • Baba bu Çin neymiş böyle

    < Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >
  • Koymuşuz

    < Bu ileti Android uygulamasından atıldı >
  • 2:16 tutmayın küçük enişteyi.

  • süper. özellikle 2:47 dakikalık videonun 0:37 ve 0:47 dakikalarındakilerin içinde biri varmış hissi veriyor.

  • Milyonlarca yıllık evrim sürecinin biyolojik makineleriyle onları birkaç bin yıllık - hatta sanayi devrimi öncesini saymazsak birkaç yüz yıllık - taklitleriyle hemen yenmemiz beklenmemelidir; sonuçlar şaşırtıcı değil. Beyin - bildiğimiz kadarıyla varolan en karmaşık makine - kadar kompleks bir bilgisayar da yapamıyoruz. Ancak yapay zeka algoritmalarında beyin etkisini taklit edebiliyoruz. Maratondaki insan fizyolojisi ve kaslarının robotlara üstünlüğü beynin eşsizliğine bir analog.

    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
  • Alıntı

    metni:
    Baba bu Çin neymiş böyle



    Kültür. Bazı kültürler üstündür. Çin'in de pek çoğundan daha üstün bir kültürü - aslında sanılanın aksine monolitik/ tek tip olmaktan ziyade yerelde çokça farklılaşabilen zengin bir kültür havuzu - var. Peki Çin'in üstün olmadığı bir kültür havuzu var mı? Kesinlikle var. Batı hariç. Çinliler en üstün Batı kültürünü benimseyip kendi kültürlerinin güçlü yanlarıyla en üstün olan Batı kültürü arasında sinerji kurarak uçtu gittiler. Kendi kültürlerinin kötü yanlarını - gelişime kapalılık gibi - Batı kültürüyle törpülediler ve bir yandan güçlü yanlarıyla Batı kültürünün bazı olası açmazlarına karşı disiplin veya farkındalık kazandılar.


    Materyalizmi ve ilerleme fikrini kapitalizmden veya demokrasiden ziyade hayata tarihsel bakan Marksizmden öğrenmeleri de bir avantaj. Marksizm onlara kapitalizmin bir kaçınılmazlık veya iktisadi ahlaki hakikatten ziyade tarihsel bir süreç sonucunda evrilmiş kusurlu ve sömürülebilir bir sistem olduğunu öğretti. Bir şeyin kusurlarını bilen onu en iyi uygulayacak ve yeri geldiğinde prensiplerine itibar etmeyecek kişidir. :D (Şirketlerini sübvanse etmeleri, yabancı şirketlere karşı ayrımcı tutumları, teknolojik patent sistemini gizlice takmamaları vs burada Çin'e özgü şark kurnazlıkları ve kökleri ta efsanevi Lao Zi ve Sun Zi'ye kadar giden bir stratejik düşünce geleneği de etkili, Çin felsefesi hayata sabit ve nihai bir hakikat bazında değil, daimi gelişimi ima eder biçimde ilişkisel ve gidişat - Yol, Dao - odaklı bakıyor)


    Çinlilerin kusurları var mı elbette var ama hep #1 olmaları veya ilk üçte bulunmalarının da anlamlı bir açıklaması olmalı ve bence iş "Batı'yı" Batı'dan daha iyi icra eden/edebilen sentetik ve çalışkan kültürlerinin özgünlüğünde bitiyor (sadece Çin'in değil, genel anlamda - orada ufukta aslında bir güneş gibi doğan Meiji Japonyası'ndan beri - Uzak Asya'nın başarısının sırrı bu).


    Atatürk'ün aklındaki de zaten bence buydu. Türkleri Batılılardan çok "Batılı" yapmak ve Batılıları geçmek ve onlara bir ders vermek başat vizyonuydu (Türkiye'de kadınlara seçme ve seçilme hakkının Batı'ya nazarla ne kadar erken geliştiğini, şu anda dünyada kadınların yarı yarıya gibi çok yüksek bir oranla en çok yer aldığı iş dünyası camialarından birisine sahip bir ülke olmamızı düşünün).


    Burada "Batı" terimini "bilim ve teknolojiye dayanan kozmopolit açık ilerlemeci medeniyet" anlamında kullanıyorum; bu medeniyet menşei itibarıyla arada Yunan'a eklemlenen İslam uygarlığı fazının da bulunduğu Yunan-Roma-Cermen kıta Avrupası'ndan yeşerdiği için.

    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
    
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.