Şimdi Ara

Reflü Hastalığı :(

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
21
Cevap
1
Favori
15.154
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Arkadaşlar şu sıralar sıkıntısını baya çektiğim illet bir hastalığı sizinle paylaşayım dedim, önleminizi alın derim şimdiden...




    REFLÜ NEDİR?
    Halk arasında Mide Reflüsü olarak bilinen Gastro Özofageal Reflü hastalığı mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçmasıdır. Reflü, asitli mide içeriğinin yemek borusuna gelmesi ve uzun süre temas etmesiyle yemek borusunun asitten kendini koruma özelliğinin yok olmasından kaynaklanır. Erişkinlerin yaklaşık %20'sinde reflü görülmektedir.

    Mide içeriği midenin salgıladığı hidrojen iyonu nedeniyle belirgin derecede asittir. Eğer onikiparmak barsağından mideye doğru safra geri akımı varsa mideden yukarı çıkan içerik hem asit hem de safra içerir. Alkali özellikli olan safra da mide asidi gibi yemek borusunun tahrişine neden olur. Reflü hastalığı, asitli veya safralı mide içeriğinin yemek borusuna gelmesi ve uzun süre temas etmesiyle yemek borusunun kendini asitten veya safralı mide içeriğinden koruyamaması nedeniyle oluşur.

    Yemek borusunun alt ucunda mide içeriğinin yemek borusuna geçişini engelleyen bir kapak mekanizması vardır. Reflü hastalarında en sık görülen özellik bu mekanizmanın gevşekliğidir. Bu durum sıklıkla mide fıtığıyla birlikte yaşanır. Mide boşalım bozukluğu ya da bozulmuş yemek borusu hareketi bu hastalığı tetikleyen diğer nedenlerdir.
    REFLÜ ŞİKAYETLERİ NELERDİR?

    Hastalarımızın en sıklıkla başvurduğu şikayet mide yanmasıdır.
    Bunun yanında göğüste yanma ve ekşime,
    Ağıza gelen acı bir tat,
    Ağız kokusu,
    Özellikle yemeklerden sonra ve tok karna yatıldığında geceleri rahatsız eden şişkinlik, geğirme ve boğulma hissi
    Göğüste takılma ve sıkışma hissiyle birlikte kalbe baskı ve çarpıntı hissedilebiliyor.
    Derin nefes almada güçlük çekilebiliyor.
    İleri aşamalarda da;
    kronik farenjit,
    kronik sinüzit,
    alerjik astım
    ve diş çürüklerine gidilen bir süreç yaşanabiliyor.

    REFLÜ ŞİKAYETLERİ BAŞKA HANGİ HASTALIKLARI ÇAĞRIŞTIRIR?
    HAZIMSIZLIKLA İLGİLİ OLAN ŞİKAYETLER
    Şişkinlik, geğirme, midede yanma ve hazımsızlık hissi
    safra kesesi taşı olan insanlarda
    Ülseri olan insanlarda
    Gastriti olan insanlarda
    görülebilir.

    KULAK BURUN BOĞAZ HASTALIKLARI İLE İLGİLİ OLAN ŞİKAYETLER
    Kronik farenjit
    Kronik sinüzit
    Ses kısıklığı
    Kronik tahriş öksürüğü

    GÖGÜS HASTALIKLARI İLE İLGİLİ OLAN ŞİKAYETLER
    Alerjik astım
    Kronik öksürük

    KALP HASTALIKLARI İLE İLGİLİ OLAN ŞİKAYETLER
    Çarpıntı
    Kalpte sıkıntı hissi

    Çocuklarda Reflü Meydana Gelişi
    Yenildikten sonra yutulan besin içeriği veya tükürük kitlesel olarak yemek brorusun kasılma hareketleri ile yavaş yavaş ilerleyerek yemek borusunun alt ucuna gelir. Yemek borusunun tam mideye bağlanma yeri (ki burası göğüs kafesi içinde kalır) bir borunun diğer ucu gibi düşünülse de normalde kapalıdır. Bunu göğsümüzde nefes alırken negatif basınç, midenin üst kısmında (fundus) biriken gaz ve diyafragma kaslarımızın oraya yaptığı kıskaç rolü sağlar. Biz buna "kardioözofageal sfinkter" (KÖS) diyoruz, halk arasında ise "mide kapakçığı" olarak bilinir. Bir kapakçık değildir. Bu kapalı olan uç mide içeriğinin yemek borusuna geçmesini önler, ama yemek borusundan gelen besinleri ve tükürüğün mideye geçmesine izin verir. Yani yemek borusundan mideye doğru tek yönlü bir valf gibi çalışır. Eğer bu KÖS'ün olduğu noktadaki kaslar bebeklerde olduğu gibi tam gelişmemişse, buraya basınç uygulanırsa ya da gevşemesine neden olacak besin ya da ilaç alınırsa, bu noktavi bölge biraz aşağıda olursa ya da yukarı çekilirse buranın mekanizması bozulur. Böylelikle mide içeriği yemek borusuna geçer.

    Reflü Hastalığı nedir?
    Mideden yemek borusuna geçen (reflü olan) mide içeriğinin yukarıda belirtilen yerlere ulaşarak o bölgelerde (yemek borusu yüzeyi, yutak, ses tellerinin olduğu gırtlak, bronşlar) hasar, yangı, irritasyon oluşturması ile çocukda o bölgeye ait ortaya çıkan bulgulara "Reflü Hastalığı" denir. Ancak reflü olmasına rağmen bu bulgular her çocukda çıkmayabilir. O zaman bulgusuz reflü vardır. Ama bu potansiyel bir hastalık demektir.

    Çocuklarda Reflü Hastalığı: Her Reflü Hastalık mıdır?
    Mide ile yemek borusu arasında normal sağlıklı durumalarda da reflünün var olabileceğini yukarıda belitmiştik. Çünkü yutulan lokma veya tükürüğün mideye geçisi esnasında KÖS açılır ve bu sırada özellikle dolu bir mide ya da mide üst kısmında salgı varsa bir miktar yemek borusuna geçiş olur. Ama bunun miktarı az ve süresi kısadır. Yemek borusu bunu kasılarak mideye atar ve kendini temizler. Ancak buradaki KÖS'in çalışmasını bozacak yapısal neden yada fonksiyonu bozacak bir ilaç, besin vs kullanımı varsa temizleme uzun yada yetersiz olur. Süre uzun olursa reflü içeriği yemek borusunun ilk başlangıç kısmına (orafarenks) ve üst solunum yoluna oradan da gırtlak ve bronşlara kadar gider. Bu gidiş esnasında asit ve sindirici enzim içeren reflü içeriği önce yemek borusunun son derece zayıf, dirençsiz olan yüzeyini (mukozasını) dejenere eder. Yüzey (mukoza) harap olunca altındaki sinir uçları açığa çıkar ve bu da midenin hemen üstünde yanma vb bulgulara neden olur. Komşu organ olan kalp önünde de yanma olabilir ve bu kalp ağırısı ile karşabilir. Tam mide çıkışı yani dışarıdan KÖS'e uyan yerde en çok dejenerasyon ve yangı görülür. Bu yangı nedeniyle olan şişlik KÖS'ün kapanmasını daha da bozar. Bu yangı uzun sürerse bu önemli noktavi bölgenin (KÖS) daha yukarı kaymasına neden olur. Bu KÖS'ün kapanmasını daha da engeller. Daha yukarı bölgelere giden reflü içeriği hangi bölgede yangı oluşturusa orada bulgulara neden olur. Ancak ilginçtir ki her reflü olan çocukda reflü içeriği aynı olsa da aynı yangısal değişiklikler görülmeyebilir. Hatta bir çocukda yemek borusunda yangı, diğer çocukda yutak ve bir diğer çocukda yalnızca bronşlarda olabilir. Bunun nedeni her çocuğun genetik yapıdaki farklılıktan dolayı yemek borusu ve yemek borusuna olan kaçağın etkileyeceği yüzeylerin (boğaz, gırtlak, bronş?) direnci ve duyarlılığındaki değişik özellikleridir. Bu nedenle her çocuğun reflüye ait klinik bulguları farklılık gösterebilir. Hatta reflü olmasına rağmen bulgular yani hastalık tabi "reflü hastalığı" olmayabilir.

    Mide içeriğinin özefagus (yemek borusu) içine geri kaçması ve özefagus mukozasının anormal şekilde uzun süreli olarak bu içerikle teması sonucunda ortaya çıkan distal özefagus yanığı ve buna bağlı yakınmalar dizisidir.

    Gastrik içeriğin tek başına özefagusla teması daha ılımlı bir yanığa neden olurken duodenal içerikle birlikte reflünun ortaya çıkması daha ciddi yanıklara ve dolayısıyla komplikasyonlara neden olmaktadır.

    GÖRH oldukça sık rastlanılmaktadır. Türkiye'de ki oranlar konusunda tüm populasyonu tarayan çalışma olmamasına rağmen rastlanma sıklığı batı ülkeleriyle benzer olduğu düşünülmetedir.

    GÖRH yaygın bir hastalıktır ve özefagus patolojilerinin %75’ini oluşturur.
    Hastaların bir çoğu antiasidler, H2 reseptör antagonistleri ve proton pompa inhibitörleri ile doktorlara uğramadan kendi kendilerini tedavi etmektedir.
    Hastalığın iki yönü vardır.
    Hasta açısından; neden olduğu bulguların hayat kalitesini bozucu etkileri
    Hekimler açısından; oluşturduğu özefajitin tedavisi ve muhtemel komplikasyonların tedavisi
    Önemli olan reflu ataklarının sayısı, toplam reflu sayısı,en uzun süreli reflu, toplam reflu zamanının toplam zamana oranıdır.
    Neden Olur?
    İnsanlarda mide içeriğinin özefagus içine kaçmasını engelleyen mekanizmalar
    Etkili olarak çalışan bir alt özefagus sfinkteri (AÖS)
    Özefagusun içeriğini mideye doğru ilerleten peristaltik dalgalar
    Yeterli fonksiyonlu mide hacmi
    Bu üç faktörden herhangi birindeki yetersizlik reflüye neden olarak özefagusta mukozal hasara neden olur. Reflunun uzun sürmesi durumunda komplikasyonlar (özefajit, Barret, darlık....) ortaya çıkar.
    Norolojik ve motor hastalıklar
    Özefagus peristaltizmin bozulması: Reflü, skleroderma, diffüz özefagus spazmı ve akalazya gibi hastalıklar sonucu peristaltik hareketlerin bozulmasıyla özefagus daha sık ve daha uzun süre mide asidi ile temas eder. Bu temas sonucu özofajit ortaya çıkar ve bu da özefagus peristaltizmindeki bozukluğun daha da artmasına neden olur.
    Alt Özefagus sfinkterin yetersizliği: Gastroözefageal reflü hastalığının (GÖRH) en sık nedenidir. Mekanik olarak hasarlı bir sfinkter aşağıdaki özelliklerden biriyle tanımlanır:
    -Ortalama alt özefagus sfinkter (AÖS) basıncının 6 mmHg'dan az olması
    -Sfinkterin toplam uzunluğunun 1 cm veya daha az olması
    -Sfinkterin karın içi uzunluğunun 1 cm veya daha az olması

    Boğaza yabancı bir cisim takılması hissi, inatçı bir öksürük, ses kısıklığı, nefes almada zorluk ve ağız kokusu… Bunlar, “Boğaz Reflüsü/üst reflü”nün (Laringofarengeal Reflü) belirtilerinden sadece birkaçı. Boğaz Reflüsü, zaman zaman mide asidininin yemek borusuna kaçması ile kendini gösteren “Gastroözofageal reflü (GÖR) ile karıştırılmaktadır. Tedavi edilmediği takdirde sinüzitten astıma; uyku apnesinden gırtlak kanserine kadar pek çok ciddi sağlık sorununa yol açabilen bu rahatsızlıkta, doğru tanıyı koymak ve uygun tedavi seçeneğini belirlemek önem kazanır. Ataşehir Memorial Tıp Merkezi KBB Bölümü’nden Doç. Dr. ç. Dr. Erkan Tarhan, “Laringofarengeal Reflu ve tedavisi” hakkında bilgi verdi.

    Mide reflüsü yatarken, üst reflü ayaktayken rahatsız eder

    Mide, kendisine gelen yiyecekleri sindirebilmek için asit salgılar. Mide içeriğinin ve sıvısının mide dışına çıkmaması için var olan kapakçık sistemi mide sıvısının mideden dışarı kaçağını önlemeye çalışır. Mide ile yemek borusu arasındaki kapakçık (alt özofagus sfinkteri) uygun çalışmadığı zaman, midenin asitli içeriği yukarıya yemek borusuna doğru kaçar. Buna “Gastroözofageal reflü (GÖR)” denir. Yemek borusu ile boğaz arasındaki kapakçık (üst özofagus sfinkteri) çalışmadığı zaman ise, mide içeriği aside, mide içeriğine ve safraya karşı çok daha hassas olan boğaza ve larinkse yani ses tellerine kadar ulaşır. Bu duruma ise, “Laringofaringeal reflü (LFR)” adı verilir. Bu reflü yaygın olarak bilinen mide reflüsundan farklıdır. Boğazda olan üst reflü gün içinde ve ayakta daha fazla iken, mide reflüsü yatarken daha sık ve rahatsız edicidir. LFR gelişiminde gırtlak ve yutak dokularının hassas yapısı ve bazı sinirsel refleksler, yemek borusu hareketleri de önemli role sahiptirler.

    Reflüye bağlı ses problemleri ya asidin doğrudan irritatif etkisiyle ya da boğaz, gırtlak ve boyun kaslarının aside karşı refleks olarak kasılması ve sertleşmesiyle ortaya çıkar.

    Her 10 KBB hastasından biri bu şikayetten yakınıyor

    Avrupa popülasyonunun yaklaşık %30’unun reflü şikayeti olduğu bilinmektedir. Boğazda olan bu reflü nadir değildir ve KBB Polikliniklerine başvuran her 10 hastadan birinde görülmektedir. Ayrıca ses problemleri nedeniyle KBB Hastalıkları uzmanına başvuran hastaların en az %50’sinde LFR’nin ses probleminin ana veya yardımcı nedeni olduğu belirtilmektedir.


    Hastalıkta sıklıkla karşılaşılan problemler;

    -Ses kısıklığı, seste kabalaşma, ses problemleri

    -Kronik öksürük, inatçı öksürük

    -Geniz akıntısı

    -Boğaz temizleme

    -Boğazda takıntı hissi, yabancı cisim hissi

    -Yutma problemleri

    -Ağızda acı/ kötü tat

    -Nefes almada zorluklar

    -Ağız kokusu

    -Kulağa yansıyan ağrı

    -Ağza acı su gelmesi, göğüs ağrısı, mideden asit gelmesi, hazımsızlıktır.

    Beslenme alışkanlıkları hastalığı gelişiminde büyük rol oynuyor


    Tanı koymak her zaman kolay değildir. Çünkü hastaların şikayetleri bu hastalığa spesifik olmamaktadır. Öncelikle hastalardan ayrıntılı bir hikaye alınmalı, beslenme biçimleri, hayat tarzları, vücut kitle indeksleri, sigara, alkol, çay, kahve alışkanlıkları, mideye dokunan ilaç kullanımları, akşam yemeği ile yatış arası süre, çikolata, kuruyemişler, acı, sirke, acılı soslar, yağlı, şekerli beslenme alışkanlıkları, stres ve stresle baş edebilme durumları ve hatta dar kemer ve giysi kullanımları sorgulanmalıdır. Hastalarımızın daha önceki mide hastalıkları, bu hastalıklara yönelik kullandıkları ilaçlar ve geçirdikleri cerrahi operasyonlar da yine bilmemiz gereken noktalardır.

    Ayrıntılı bir KBB ve baş boyun muayenesi şart

    Videolarengoskopi bize reflü hakkında en çok bilgi veren görüntülü endoskopi sistemidir. Bunlar fiberoptik endoskopi veya videolarengoskopi ile üst solunum ve sindirim yollarının görüntülenerek değerlendirilmesidir. Bu sistem mide endoskopisine benzemez. Kameralı endoskoplarla boğazdan, gırtlaktan ve ses telleri ile yemek borusu başlangıç yerinden kayıtlı görüntüler elde edilir

    Kesin tanıda iki problu asit ölçüm çalışmalarına da başvurulmaktadır.

    Stres de tetikliyor

    Maalesef LFR zor tanı konulan, düzenli tedavi alamayan bir hastalık olma özelliği taşımaktadır. Son yıllardaki tıptaki baş döndürücü gelişmelere teknolojik dönüşümün de eşlik etmesi sonrası LFR, önümüzdeki yıllarda ismini çok daha fazla duyuracak bir hastalık olacaktır. Hatalı beslenme tarzları ve yaşam şekillerine eklenen yoğun stres sonucu bu hastalık da görülme sıklığını artıracaktır.

    LFR birçok hastalığın oluşumunda suçlanmaktadır: Bunlardan en önemlileri;

    -Astım,

    -Mikroaspirasyonlar (solunum yollarına asit ve mide içeriğin kaçışı),

    -Akciğer hastalıkları,

    -Hava yolu daralması (larengeal stenoz),

    -Uykuda solunumun durması ile kendini gösteren tıkayıcı uyku apnesi,

    -Ataklarla seyreden larengospazm,

    -Gırtlak kanseri,

    -Ani bebek ölüm sendromu,

    -Kronik sinüzit,

    -Kronik farenjit olarak sıralanabilir. Kronik farenjiti tedavisi olmayan bir hastalık olarak sayılmamalı, mutlaka bu hastalarda reflü varlığı sorgulanmalıdır.

    Düzenli diyet, hastalığın tedavisinin en büyük yardımcısıdır.

    Diyetin düzenlenmesi bu hastalığın sadece tedavisinde değil, aynı zamanda tekrarlamamasında da çok önemli bir yere sahiptir. Günümüzün modern yaşam biçiminde artık geçici, haftalık, aylık, mevsimlik dietler yerine doğru beslenme biçimini kendi hayat tarzımız olarak benimsememiz gereklidir. Bu öneriler ise;

    -Yatmadan 3 saat önce herhangi bir gıda yememek/ içmemek (su dışında),

    -Aşırı yemekten kaçınmak ve yemeklerden sonra hemen yatmamak,

    -Kızartılmış gıdalardan uzak durmak,

    -Alkol, kahve, çay, çikolata ve asitli içeceklerden kaçınmak,

    -Rahatsız ettiği bilinen yiyecekleri tüketmemek olarak özetlenebilir.


    Yaşam tarzı değişiklikleri de LFR’ de ilaç tedavisini destekleyen önemli parçalardan biridir.

    Yatarken yatak başın 10-15 cm yükseltilmesi gerekir. Burada çift yastıkta yatmak değil, yatak başının yükseltilmesi amaçlanmaktadır. Dar giysilerden ve sıkı kemerden kaçınmalıdır. Sigara, alkol kullanılmamalı; ideal kilo korunmalıdır. Ayrıca karın bölgesini aşırı sıkan kıyafetlerden kaçınılmalıdır. Ek olarak:

    -Yemeklerden hemen sonra yatmaktan ve eğilmekten kaçınmak,

    -Aspirin gibi mideye dokunan ilaçları zorunluluk yoksa kullanmamak,

    -Yoğun stresden kaçınmak veya stresle başa çıkma sanatını öğrenmek,

    -Karın solunumu yapmak,

    -Sık ve az miktarda öğünlerle beslenmek,

    -Kafein ve nikotinden uzak durmak,

    -Domates ve domates sosu içeren yiyecekler, acılı yiyecekler, ananas, sirke ve turunçgilleri ölçülü tüketmek,

    -Çikolata, kuruyemişler, mentol ve alkollü içecekler alt yemek borusu kapakçığını bozar, bunlardan da uzak durmak,

    -Yağlı yiyeceklerden kaçınmak,

    -Tam yağlı süt yerine yağı azaltılmış veya yağsız süt ve süt ürünlerini tercih etmek sayılabilir.


    Bu uzun öneri listesini okuyan hastalarımıza burada bir noktayı hatırlatmak istiyorum. Elbette “Hayatımızdan yukarda sayılan besinlerin hepsini çıkarmamız şarttır.” diye bir çıkarım da bulunmak ağır bir istek olacak ve muhtemelen hiç uyulmayacaktır. Doğrusu ise adı geçen besinleri sınırlı ve az miktarlarda tüketmek olacaktır.







  • İyi forumda olmamasına sevindim benim gibi reflü olan...
  • yaklaşık 1 yıldır çekiyorum. şu an üst dişlerim çürük
  • quote:

    Orjinalden alıntı: mehmet2468

    yaklaşık 1 yıldır çekiyorum. şu an üst dişlerim çürük


    Çürük mü, çürüğe ne sebebiyet veriyor?
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Cpt.Tsubasa


    quote:

    Orjinalden alıntı: mehmet2468

    yaklaşık 1 yıldır çekiyorum. şu an üst dişlerim çürük


    Çürük mü, çürüğe ne sebebiyet veriyor?


    reflü yüzünden ağızda asit erezyonu başlıyor. ileri safhalarda dişler çürümeye başlıyor. reflü olanların diş doktoruna görünmeleri gerekir.
  • sadece 1 defa ilaç yüzünden başıma geldi gerçekten çok kötü birşeymiş. Allahtan arkadaşta rennie diye bir ilaç vardıda verdi hemen geçirdi
  • Herkeze geçmiş olsun.Bende de reflü problemi var.Beyler bunu hafife almayın arkadaşımız saolsun çok güzel açıklamış yapılması ve yapılmaması gereken şeyleri.
    -Yemek yedikten sonra kesinlikle 1-2 saat içinde yatmayın uzanmayın,
    -Midenize baskı uygulayacak şeylerden kaçının.Sıkı giysiler,kemer vs..

    ileride daha büyük problemlere yol açıyor.
    Önce ses tellerime vurdu benim sonrada boğazlarıma.Aman dikkat..
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Reflü
    5 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • BENDE HEM REFLÜ HEM DE MİDE FITIĞI HASTASIYIM, BERBAT BİR HASTALIK, ALLAH BETERİNDEN SAKLASIN, ÜSTELİK KİLOLUYUM DA, MİDE EGZERSİZİ YAPMAK İSTİYORUM ANCAK REFLÜYÜ ARTIRIR DİYORLAR. NE YAPACAĞIMI ŞAŞIRMIŞ DURUMDAYIM.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: melih_

    BENDE HEM REFLÜ HEM DE MİDE FITIĞI HASTASIYIM, BERBAT BİR HASTALIK, ALLAH BETERİNDEN SAKLASIN, ÜSTELİK KİLOLUYUM DA, MİDE EGZERSİZİ YAPMAK İSTİYORUM ANCAK REFLÜYÜ ARTIRIR DİYORLAR. NE YAPACAĞIMI ŞAŞIRMIŞ DURUMDAYIM.


    Banada sırt üstü yat dediler.Sırt üstü yatıncada belde problem çıkıyo.Bende ne yapacağımı şaşırdım...
  • Bende reflü hastalığı olabileceğimi düşünüyorum. Yazılarınızı okudum bir kötü oldum.
  • bendede var şu lanet hastalılk çok kötü bir şey ..
  • allah kimseye böyle hastalık vermesin
  • Zayıflamak, çareler arasında yazılıyor hep. Benim de ilk etapta göbeğimi eritmem gerekiyor.

    Sabah akşam düzenli olarak yapılan yarım mekik reflü yü ilerletirmi?
  • Arkadaşlar konu açmıştım göğüs kemiği altında yanma diye.Nedeni bu hastalık olabilir mi?
  • Yok abi ben kesin Reflüyüm ya.Sabah nefes alırken kalbime bi ağrı girmişti nefeslerimi tam alamıyordum.Hastaneye gitmeye gerek varmı ?
  • Ramazanda nabacaksak
  • 2aydır opagis kullanıyorum reflüden dolayı 4ay daha kullanacakmışım.
  • Arkadaşlar ben de aynı dertten muzdariptim, düzenli olarak kefir içmeye başladım, şu an bir sıkıntım yok. Size de tavsiye ederim. Akşamları yemekten yarım saat sonra bir büyük bardak içiyorum. Hepinize geçmiş olsun.
  • Bu arada başlığı açan arkadaşa ve paylaştığı bilgiye teşekkürler.

    Bazı doktorların da ufak önerileri var. Mesela:

    Prof dr. İbrahim Saraçoğlu her yanma da 2 yudum ılık süt önermiş. Sadece 2 yudum, fazlası değil.

    Ender Saraç anason leblebi rezene tohumu

    Başka bir doktor da her sabah aç karnına toz haline getirilmiş çörek otuyla bal karıştırılacak ve yenecek.


    Zor hastalık ben de başlangıcı çıktı. Nexium kullanıyorum. Dr 40 lık vermişti ben 20 liğe döndüm. Onu içtiğim sürece yanma ekşime vs yok. Yalnız merak ettiğim bu yarım mekik çekmenin zararı var mı?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: GT6


    Zayıflamak, çareler arasında yazılıyor hep. Benim de ilk etapta göbeğimi eritmem gerekiyor.

    Sabah akşam düzenli olarak yapılan yarım mekik reflü yü ilerletirmi?


    ben de bunu merak ettim

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.