Şimdi Ara

Quentin Tarantino Üçüncü Filminde Sizce Hangi Konuyu İşleyecek?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
17
Cevap
0
Favori
1.093
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Bildiğiniz gibi Quentin Tarantino tarihte gerçekleşmiş zalimce olayları filmlerinde kanla ve en vahşi şekilde eleştirmiş durumda.
    Şimdilik bu filmlerden iki tane çekmiş olan Tarantino, böyle üçleme yapacağını söylemişti.
    Sizce Tarantino'nun sıradaki hedefi ne olabilir?

    Inglorious Bastards: Nazi işgalindeki Fransa zamanlarını,
    Django Unchained: Amerika'daki İç savaştan iki yıl öncesini anlatıyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Caped Vigilante -- 11 Şubat 2013; 13:40:11 >



  • Aman yesinler onun vicdan ayaklarını. Amacı eleştirmek veya tarihsel gerçekleri ortaya dökmek değil ki. Yapmak istediği macera filmleri için sadece bir parça onlar. Yoksa Tarantino'nun umurunda olmaz bu tür şeyler. Zaten popüler şeyler etrafında dönüyor filmleri. Şimdi çıkar yalandan bir Kızılderili hikayesi üzerinde döndürür filmini.
  •  Quentin Tarantino Üçüncü Filminde Sizce Hangi Konuyu İşleyecek?


    Yeni filminin 2. Dünya Savaşı’nın son günlerine doğru Normandiya’da geçeceğini belirten Tarantino yeni filminde birliğinden firar eden siyah bir asker grubun öyküsünü anlatacağını ve büyük bir kısmını yazdığı öykünün ikinci aşamasına geçtiğini söyledi.

    Hikayenin “Inglourious Basterds” içinde küçük bir öyküye denk geldiğini söyleyen Tarantino ilk filme geri dönmeye ve eski materyalleri yeniden elden geçirmeye karar verdiğini açıkladı. Yeni filminin ismi konusunda da ipuçları veren yönetmen şimdilik akıllarından geçenin “Killer Crow” ismi olduğunu belirtti.

    kaynak:http://www.sinemakulubu.com/blog/2012/12/tarantino-yeni-projesini-acikladi/



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Dr. King Schultz -- 11 Şubat 2013; 15:02:47 >




  • 3 üncü deyince kill bill 3 sandım ama onda ne anlatılacak merakla bekliyorum
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Undomiel26

    3 üncü deyince kill bill 3 sandım ama onda ne anlatılacak merakla bekliyorum

    tek değilmişim :)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Dr. King Schultz

     Quentin Tarantino Üçüncü Filminde Sizce Hangi Konuyu İşleyecek?


    Yeni filminin 2. Dünya Savaşı’nın son günlerine doğru Normandiya’da geçeceğini belirten Tarantino yeni filminde birliğinden firar eden siyah bir asker grubun öyküsünü anlatacağını ve büyük bir kısmını yazdığı öykünün ikinci aşamasına geçtiğini söyledi.

    Hikayenin “Inglourious Basterds” içinde küçük bir öyküye denk geldiğini söyleyen Tarantino ilk filme geri dönmeye ve eski materyalleri yeniden elden geçirmeye karar verdiğini açıkladı. Yeni filminin ismi konusunda da ipuçları veren yönetmen şimdilik akıllarından geçenin “Killer Crow” ismi olduğunu belirtti.

    kaynak:http://www.sinemakulubu.com/blog/2012/12/tarantino-yeni-projesini-acikladi/




    Bu haber beni şimdiden heyecanlandırdı. IB mükemmel bir filmdi. Bir de araya küçük bağlantılar katarsa çok hoş olur.




  • Ortadoğu anlatan film çeksin israil konu alan film çeksin çekebilirmi bilmiyorum.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Yılmaz Güney

    Aman yesinler onun vicdan ayaklarını. Amacı eleştirmek veya tarihsel gerçekleri ortaya dökmek değil ki. Yapmak istediği macera filmleri için sadece bir parça onlar. Yoksa Tarantino'nun umurunda olmaz bu tür şeyler. Zaten popüler şeyler etrafında dönüyor filmleri. Şimdi çıkar yalandan bir Kızılderili hikayesi üzerinde döndürür filmini.

    Hocam Tarantino'yu çok yanlış anlamışsın sen. Popüler kültür üzerinden eleştirilerini yapar her zaman. 90'lar sinemasını şekillendiren Tarantinovari tarzıyla harmanlar. Sinemanın kurgu yönünü çok iyi kullanır. Bu yüzden hikayeleri de gerçeklikten uzaktır. Alt metinleri olağanüstüdür. Hakkında sayısız makaleler yazıldı, bu kadar basit bir yorumla eleştirmek yanlış bence.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Jokě

    quote:

    Orijinalden alıntı: Yılmaz Güney

    Aman yesinler onun vicdan ayaklarını. Amacı eleştirmek veya tarihsel gerçekleri ortaya dökmek değil ki. Yapmak istediği macera filmleri için sadece bir parça onlar. Yoksa Tarantino'nun umurunda olmaz bu tür şeyler. Zaten popüler şeyler etrafında dönüyor filmleri. Şimdi çıkar yalandan bir Kızılderili hikayesi üzerinde döndürür filmini.

    Hocam Tarantino'yu çok yanlış anlamışsın sen. Popüler kültür üzerinden eleştirilerini yapar her zaman. 90'lar sinemasını şekillendiren Tarantinovari tarzıyla harmanlar. Sinemanın kurgu yönünü çok iyi kullanır. Bu yüzden hikayeleri de gerçeklikten uzaktır. Alt metinleri olağanüstüdür. Hakkında sayısız makaleler yazıldı, bu kadar basit bir yorumla eleştirmek yanlış bence.

    Popülerden kastım yahudi soykırımı, siyahilere karşı olan ayrımcılıktı. Yani Holivud tarafından artık benimsenmiş bir malzeme haline getirilmiş olaylardı. Kimse Tarantino'dan çıkıp şu andaki Filistin'de yapılanlar hakkında veya Irak'ta yapılanlar hakkında film çeklemesini beklemesin demek istedim. Yani olay ortada. Adam bunu sırf o olayları kendi bakış açısıyla aktarmak ve yapılan acıları göstermek için çekmiyor o filmleri. Amacı kendi oluşturduğu sinema dilini sürdürmek. Bunun içinde böyle olayların üzerine film yapıyor. Ha bunu istemli olarak yaptığını düşünüyorsan. İronik bir anlatım güdüyor diyorsan işler değişir. Ama ben öyle bir şey göremedim.

    Tarantino'nun kurguyu çok iyi kullandığını, teknik açıdan çok başarılı olduğunu kabul ediyorum. Alt metin konusunda aynı şeyi düşünmüyorum. Bence dediğin kadar bir şey yok ortada. Varsa örneklerle açıklarsanız sevinirim. Son olarak basit bir yorum yapmışsın demişsin ama ben yönetmenin sadece vicdanlı bir sanatçı olmadığı gerçeğini vurguladım. Benim için pek bir anlam ifade etmiyor böyle bir sinema. Sadece çerez niyetine çekilen filmler diye düşünüyorum.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Yılmaz Güney

    quote:

    Orijinalden alıntı: Jokě

    quote:

    Orijinalden alıntı: Yılmaz Güney

    Aman yesinler onun vicdan ayaklarını. Amacı eleştirmek veya tarihsel gerçekleri ortaya dökmek değil ki. Yapmak istediği macera filmleri için sadece bir parça onlar. Yoksa Tarantino'nun umurunda olmaz bu tür şeyler. Zaten popüler şeyler etrafında dönüyor filmleri. Şimdi çıkar yalandan bir Kızılderili hikayesi üzerinde döndürür filmini.

    Hocam Tarantino'yu çok yanlış anlamışsın sen. Popüler kültür üzerinden eleştirilerini yapar her zaman. 90'lar sinemasını şekillendiren Tarantinovari tarzıyla harmanlar. Sinemanın kurgu yönünü çok iyi kullanır. Bu yüzden hikayeleri de gerçeklikten uzaktır. Alt metinleri olağanüstüdür. Hakkında sayısız makaleler yazıldı, bu kadar basit bir yorumla eleştirmek yanlış bence.

    Popülerden kastım yahudi soykırımı, siyahilere karşı olan ayrımcılıktı. Yani Holivud tarafından artık benimsenmiş bir malzeme haline getirilmiş olaylardı. Kimse Tarantino'dan çıkıp şu andaki Filistin'de yapılanlar hakkında veya Irak'ta yapılanlar hakkında film çeklemesini beklemesin demek istedim. Yani olay ortada. Adam bunu sırf o olayları kendi bakış açısıyla aktarmak ve yapılan acıları göstermek için çekmiyor o filmleri. Amacı kendi oluşturduğu sinema dilini sürdürmek. Bunun içinde böyle olayların üzerine film yapıyor. Ha bunu istemli olarak yaptığını düşünüyorsan. İronik bir anlatım güdüyor diyorsan işler değişir. Ama ben öyle bir şey göremedim.

    Tarantino'nun kurguyu çok iyi kullandığını, teknik açıdan çok başarılı olduğunu kabul ediyorum. Alt metin konusunda aynı şeyi düşünmüyorum. Bence dediğin kadar bir şey yok ortada. Varsa örneklerle açıklarsanız sevinirim. Son olarak basit bir yorum yapmışsın demişsin ama ben yönetmenin sadece vicdanlı bir sanatçı olmadığı gerçeğini vurguladım. Benim için pek bir anlam ifade etmiyor böyle bir sinema. Sadece çerez niyetine çekilen filmler diye düşünüyorum.



    Pek tabi ki de kendi sinema dilini sürdürecek. Sonuçta sinemada özgün olmaya çalışıyor, birilerine benzemeye değil. Kendi sinema dilini yaratmış birisi. Filistin ve Irak konusunda tabi ki film yapmayacaktır, çünkü ülkesinin hesaplaşması olduğunu düşünmemekte. Bir de politik olmaktan korkmakta bence. Politik içerikten çok geçmişteki Nazi katliamına kadrajını tutuyor. Üçlemenin ikinci filmi Django da yine "ülkesinin" zencilere karşı uyguladığı ikinci sınıf insan muamelesini eleştiriyor. Filmlerinin herhangi bir yerinden herhangi bir altmetni sana söylersem bunun özelliği, amacı yok olur gider. Bunu seyirci tespit etmeli. Tabi önyargılar ile de bunu tespit etmek bir hayli zor.

    Çerezlik film yaptığını düşünmüyorum. Büyük ihtimal ciddi olayları ciddiyetsizmiş gibi göstermesinden dolayı bu kanıya vardın. Çoğu kişi de bu yoldan zaten Tarantino'yu eleştiriyor. Ama bu onun yöntemi. Sevilme gibi bir derdi yok tüm sinemaseverler tarafından. Her filminin sonunda da "senaryosunun; gevezeliğini, şiddet yanlılığını" eleştirenlerden bıkmış vaziyette. Şiddeti bu kadar gerçekçi ve olayları bu kadar düsturuna uygun yansıtabiliyorsa, Nazileri olabilecek en sert yöntemle yerin dibine sokup faşizmi bu denli müthiş eleştirebiliyorsa ve bunun öncüllüğünü de Django Unchained ile taçlandırıyorsa bence fazlasıyla vicdanı olan bir yönetmendir. Tarkovsky'nin Ivan'ın Çocukluğu'ndaki eleştirisi ayrıdır, Rosselini'nin Savaş Üçlemesi'ndeki eleştirisi ayrıdır, Spielberg'ün Schnidler'ın Listesi'ndeki eleştirisi ayrıdır. Sanırım olay dönüp dolaşıp "tarzı beğenmemeye" gelecek, o yüzden susayım bari.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Jokě -- 12 Şubat 2013; 17:16:16 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Jokě

    quote:

    Orijinalden alıntı: Yılmaz Güney

    quote:

    Orijinalden alıntı: Jokě

    quote:

    Orijinalden alıntı: Yılmaz Güney

    Aman yesinler onun vicdan ayaklarını. Amacı eleştirmek veya tarihsel gerçekleri ortaya dökmek değil ki. Yapmak istediği macera filmleri için sadece bir parça onlar. Yoksa Tarantino'nun umurunda olmaz bu tür şeyler. Zaten popüler şeyler etrafında dönüyor filmleri. Şimdi çıkar yalandan bir Kızılderili hikayesi üzerinde döndürür filmini.

    Hocam Tarantino'yu çok yanlış anlamışsın sen. Popüler kültür üzerinden eleştirilerini yapar her zaman. 90'lar sinemasını şekillendiren Tarantinovari tarzıyla harmanlar. Sinemanın kurgu yönünü çok iyi kullanır. Bu yüzden hikayeleri de gerçeklikten uzaktır. Alt metinleri olağanüstüdür. Hakkında sayısız makaleler yazıldı, bu kadar basit bir yorumla eleştirmek yanlış bence.

    Popülerden kastım yahudi soykırımı, siyahilere karşı olan ayrımcılıktı. Yani Holivud tarafından artık benimsenmiş bir malzeme haline getirilmiş olaylardı. Kimse Tarantino'dan çıkıp şu andaki Filistin'de yapılanlar hakkında veya Irak'ta yapılanlar hakkında film çeklemesini beklemesin demek istedim. Yani olay ortada. Adam bunu sırf o olayları kendi bakış açısıyla aktarmak ve yapılan acıları göstermek için çekmiyor o filmleri. Amacı kendi oluşturduğu sinema dilini sürdürmek. Bunun içinde böyle olayların üzerine film yapıyor. Ha bunu istemli olarak yaptığını düşünüyorsan. İronik bir anlatım güdüyor diyorsan işler değişir. Ama ben öyle bir şey göremedim.

    Tarantino'nun kurguyu çok iyi kullandığını, teknik açıdan çok başarılı olduğunu kabul ediyorum. Alt metin konusunda aynı şeyi düşünmüyorum. Bence dediğin kadar bir şey yok ortada. Varsa örneklerle açıklarsanız sevinirim. Son olarak basit bir yorum yapmışsın demişsin ama ben yönetmenin sadece vicdanlı bir sanatçı olmadığı gerçeğini vurguladım. Benim için pek bir anlam ifade etmiyor böyle bir sinema. Sadece çerez niyetine çekilen filmler diye düşünüyorum.



    Pek tabi ki de kendi sinema dilini sürdürecek. Sonuçta sinemada özgün olmaya çalışıyor, birilerine benzemeye değil. Kendi sinema dilini yaratmış birisi. Filistin ve Irak konusunda tabi ki film yapmayacaktır, çünkü ülkesinin hesaplaşması olduğunu düşünmemekte. Bir de politik olmaktan korkmakta bence. Politik içerikten çok geçmişteki Nazi katliamına kadrajını tutuyor. Üçlemenin ikinci filmi Django da yine "ülkesinin" zencilere karşı uyguladığı ikinci sınıf insan muamelesini eleştiriyor. Filmlerinin herhangi bir yerinden herhangi bir altmetni sana söylersem bunun özelliği, amacı yok olur gider. Bunu seyirci tespit etmeli. Tabi önyargılar ile de bunu tespit etmek bir hayli zor.

    Çerezlik film yaptığını düşünmüyorum. Büyük ihtimal ciddi olayları ciddiyetsizmiş gibi göstermesinden dolayı bu kanıya vardın. Çoğu kişi de bu yoldan zaten Tarantino'yu eleştiriyor. Ama bu onun yöntemi. Sevilme gibi bir derdi yok tüm sinemaseverler tarafından. Her filminin sonunda da "senaryosunun; gevezeliğini, şiddet yanlılığını" eleştirenlerden bıkmış vaziyette. Şiddeti bu kadar gerçekçi ve olayları bu kadar düsturuna uygun yansıtabiliyorsa, Nazileri olabilecek en sert yöntemle yerin dibine sokup faşizmi bu denli müthiş eleştirebiliyorsa ve bunun öncüllüğünü de Django Unchained ile taçlandırıyorsa bence fazlasıyla vicdanı olan bir yönetmendir. Tarkovsky'nin Ivan'ın Çocukluğu'ndaki eleştirisi ayrıdır, Rosselini'nin Savaş Üçlemesi'ndeki eleştirisi ayrıdır, Spielberg'ün Schnidler'ın Listesi'ndeki eleştirisi ayrıdır. Sanırım olay dönüp dolaşıp "tarzı beğenmemeye" gelecek, o yüzden susayım bari.

    Ön yargılı yaklaşmıyorum. Veya kendi sinema dilini sürdürmemesi gerektiğini ima etmedim. Etsin ama bu sinema dili savaşa, zulme, acılara karşı duyarlı bir bakışla işlemiyor. Ben göremiyorum o duyarlı bakışı. Yüzeysel olarak bir şeyleri eleştiriyor. Nazileri eleştiriyor, kendi ülkesinde yaşanan ayrımcılıkları gösteriyor. Ama bunlar Holivud'un malzemeleri zaten artık. Holivud bunlara onayı vermiş. İstediğiniz gibi yahudi soykırımını konu alan film çekin diyor. Ama mesela ilginç değil mi hiç Orta Doğu'daki acıları anlatan film çekilmemesi. Halbuki sürekli acı çekti o topraklar. Kalkıp Tarantino bunu yapayım ve ben bu acıları da göstereyim, burada bu kadar insan katledilmiş demez. "Kendi ülkesinin" yaptığı şeylere karşı bir hesap sorma girişiminde bulunmaz. Çünkü korkuyor. Mesela Oliver Stone, Sean Penn vicdanlı sanatçılardır derim ama Tarantino'ya bunu söyleyemem. Neyin sanat olup olmadığı, kimin sanatçı olup olmadığı ayrı bir konu zaten. Oraya hiç girmiyorum.

    Çerezlik film tabiri biraz abartı olabilir. Ben bir iki filmi hariç bütün filmlerini izledim Tarantino'nun. Diyaloglar zekice, kurgu çok iyi, farklı bir bakış açısı var, şiddet pornosu var vesaire vesaire. Yiğidi öldür hakkını yeme demişler. O yüzden yememeye çalışıyorum hakkını. Ama şurada dururum. Birisi Tarkovsky'nin İvan'ın Çocukluğu filmiyle, Tarantino'nun Soysuzlar Çetesi'nin aynı hassasiyeti paylaştığını söylerse kesinlikle katılamam. Bu tarz meselesiyle alakalı değil. Elem Klimov'un Come and See filmiyle Django yan yana gelmemeli bence. Cidden aynı mantığı gütmüyor bunlar. Ben Tarantino'yu bu açıdan yetersiz buluyorum. Kendi ülkesinin problemi olarak görmediğini söylediğiniz şeyleri, kendi ülkesi yapıyor nedense. Vicdanlı bir sanatçı bunu göstermelidir. En azından böyle bir olayı anlatacaksa. Gerçekleri de bir yerde vurgulamalıdır. Sırf kendi şiddeti gösterme ihtiyacını gidermek için film çekiyorsa bu onu vicdanlı sanatçı yapmaz. Hatta sanatçı bile denmemesi doğru olabilir. Emin değilim.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Yılmaz Güney

    quote:

    Orijinalden alıntı: Jokě

    quote:

    Orijinalden alıntı: Yılmaz Güney

    quote:

    Orijinalden alıntı: Jokě

    quote:

    Orijinalden alıntı: Yılmaz Güney

    Aman yesinler onun vicdan ayaklarını. Amacı eleştirmek veya tarihsel gerçekleri ortaya dökmek değil ki. Yapmak istediği macera filmleri için sadece bir parça onlar. Yoksa Tarantino'nun umurunda olmaz bu tür şeyler. Zaten popüler şeyler etrafında dönüyor filmleri. Şimdi çıkar yalandan bir Kızılderili hikayesi üzerinde döndürür filmini.

    Hocam Tarantino'yu çok yanlış anlamışsın sen. Popüler kültür üzerinden eleştirilerini yapar her zaman. 90'lar sinemasını şekillendiren Tarantinovari tarzıyla harmanlar. Sinemanın kurgu yönünü çok iyi kullanır. Bu yüzden hikayeleri de gerçeklikten uzaktır. Alt metinleri olağanüstüdür. Hakkında sayısız makaleler yazıldı, bu kadar basit bir yorumla eleştirmek yanlış bence.

    Popülerden kastım yahudi soykırımı, siyahilere karşı olan ayrımcılıktı. Yani Holivud tarafından artık benimsenmiş bir malzeme haline getirilmiş olaylardı. Kimse Tarantino'dan çıkıp şu andaki Filistin'de yapılanlar hakkında veya Irak'ta yapılanlar hakkında film çeklemesini beklemesin demek istedim. Yani olay ortada. Adam bunu sırf o olayları kendi bakış açısıyla aktarmak ve yapılan acıları göstermek için çekmiyor o filmleri. Amacı kendi oluşturduğu sinema dilini sürdürmek. Bunun içinde böyle olayların üzerine film yapıyor. Ha bunu istemli olarak yaptığını düşünüyorsan. İronik bir anlatım güdüyor diyorsan işler değişir. Ama ben öyle bir şey göremedim.

    Tarantino'nun kurguyu çok iyi kullandığını, teknik açıdan çok başarılı olduğunu kabul ediyorum. Alt metin konusunda aynı şeyi düşünmüyorum. Bence dediğin kadar bir şey yok ortada. Varsa örneklerle açıklarsanız sevinirim. Son olarak basit bir yorum yapmışsın demişsin ama ben yönetmenin sadece vicdanlı bir sanatçı olmadığı gerçeğini vurguladım. Benim için pek bir anlam ifade etmiyor böyle bir sinema. Sadece çerez niyetine çekilen filmler diye düşünüyorum.



    Pek tabi ki de kendi sinema dilini sürdürecek. Sonuçta sinemada özgün olmaya çalışıyor, birilerine benzemeye değil. Kendi sinema dilini yaratmış birisi. Filistin ve Irak konusunda tabi ki film yapmayacaktır, çünkü ülkesinin hesaplaşması olduğunu düşünmemekte. Bir de politik olmaktan korkmakta bence. Politik içerikten çok geçmişteki Nazi katliamına kadrajını tutuyor. Üçlemenin ikinci filmi Django da yine "ülkesinin" zencilere karşı uyguladığı ikinci sınıf insan muamelesini eleştiriyor. Filmlerinin herhangi bir yerinden herhangi bir altmetni sana söylersem bunun özelliği, amacı yok olur gider. Bunu seyirci tespit etmeli. Tabi önyargılar ile de bunu tespit etmek bir hayli zor.

    Çerezlik film yaptığını düşünmüyorum. Büyük ihtimal ciddi olayları ciddiyetsizmiş gibi göstermesinden dolayı bu kanıya vardın. Çoğu kişi de bu yoldan zaten Tarantino'yu eleştiriyor. Ama bu onun yöntemi. Sevilme gibi bir derdi yok tüm sinemaseverler tarafından. Her filminin sonunda da "senaryosunun; gevezeliğini, şiddet yanlılığını" eleştirenlerden bıkmış vaziyette. Şiddeti bu kadar gerçekçi ve olayları bu kadar düsturuna uygun yansıtabiliyorsa, Nazileri olabilecek en sert yöntemle yerin dibine sokup faşizmi bu denli müthiş eleştirebiliyorsa ve bunun öncüllüğünü de Django Unchained ile taçlandırıyorsa bence fazlasıyla vicdanı olan bir yönetmendir. Tarkovsky'nin Ivan'ın Çocukluğu'ndaki eleştirisi ayrıdır, Rosselini'nin Savaş Üçlemesi'ndeki eleştirisi ayrıdır, Spielberg'ün Schnidler'ın Listesi'ndeki eleştirisi ayrıdır. Sanırım olay dönüp dolaşıp "tarzı beğenmemeye" gelecek, o yüzden susayım bari.

    Ön yargılı yaklaşmıyorum. Veya kendi sinema dilini sürdürmemesi gerektiğini ima etmedim. Etsin ama bu sinema dili savaşa, zulme, acılara karşı duyarlı bir bakışla işlemiyor. Ben göremiyorum o duyarlı bakışı. Yüzeysel olarak bir şeyleri eleştiriyor. Nazileri eleştiriyor, kendi ülkesinde yaşanan ayrımcılıkları gösteriyor. Ama bunlar Holivud'un malzemeleri zaten artık. Holivud bunlara onayı vermiş. İstediğiniz gibi yahudi soykırımını konu alan film çekin diyor. Ama mesela ilginç değil mi hiç Orta Doğu'daki acıları anlatan film çekilmemesi. Halbuki sürekli acı çekti o topraklar. Kalkıp Tarantino bunu yapayım ve ben bu acıları da göstereyim, burada bu kadar insan katledilmiş demez. "Kendi ülkesinin" yaptığı şeylere karşı bir hesap sorma girişiminde bulunmaz. Çünkü korkuyor. Mesela Oliver Stone, Sean Penn vicdanlı sanatçılardır derim ama Tarantino'ya bunu söyleyemem. Neyin sanat olup olmadığı, kimin sanatçı olup olmadığı ayrı bir konu zaten. Oraya hiç girmiyorum.

    Çerezlik film tabiri biraz abartı olabilir. Ben bir iki filmi hariç bütün filmlerini izledim Tarantino'nun. Diyaloglar zekice, kurgu çok iyi, farklı bir bakış açısı var, şiddet pornosu var vesaire vesaire. Yiğidi öldür hakkını yeme demişler. O yüzden yememeye çalışıyorum hakkını. Ama şurada dururum. Birisi Tarkovsky'nin İvan'ın Çocukluğu filmiyle, Tarantino'nun Soysuzlar Çetesi'nin aynı hassasiyeti paylaştığını söylerse kesinlikle katılamam. Bu tarz meselesiyle alakalı değil. Elem Klimov'un Come and See filmiyle Django yan yana gelmemeli bence. Cidden aynı mantığı gütmüyor bunlar. Ben Tarantino'yu bu açıdan yetersiz buluyorum. Kendi ülkesinin problemi olarak görmediğini söylediğiniz şeyleri, kendi ülkesi yapıyor nedense. Vicdanlı bir sanatçı bunu göstermelidir. En azından böyle bir olayı anlatacaksa. Gerçekleri de bir yerde vurgulamalıdır. Sırf kendi şiddeti gösterme ihtiyacını gidermek için film çekiyorsa bu onu vicdanlı sanatçı yapmaz. Hatta sanatçı bile denmemesi doğru olabilir. Emin değilim.

    Ortadoğu'da yaşanan vahşeti Tarantino'nun üzerine yıkmak külliyen yanlış ve bence konuyu sapıtmak oluyor. Hollywood dediğiniz "Amerikan sineması'nın ana akım tarafı", yahudi sinemacıların elinde ve gidip de oradaki zulmü kadrajına alacak yönetmene bütçe desteği vermezler. Bunu bildiği için çekmiyor diyelim, korkuyor demek Tarantino'yu tanımamak demektir. Tarantino o sektörde yaptığı veya yapacağı işten en son korkacak sinemacılardandır. Filmlerindeki cesurluğu bile, inanılmaz farklı anlatımı birden Amerikan sinemasına adapte etmesi bile bunu tasdikliyor.

    İkincisi, Ivan'ın Çocukluğu konusunda yanlış anlaşılma olmuş. Ben asla aynı duyguyu veriyor demedim, yöntemler farklı dedim. Tarkovsky tamamen insanı ve insan doğasını betimler. Bir edebiyat klasiğinden kat be kat müthiştir betimlemeleri -ki zaten bunu biliyorsun. Ama yöntemler farklı. Faşizm ile ikisinin uğraşma yöntemi farklı. Ivan'ın Çocukluğu biraz da Tarkovsky'nin çocukluğudur aslında, neyse burası çok uzun konu hiç girmeyelim. Kendi ülkesinin yaptığı olaylardan Tarantino'yu sorumlu tutmak veya genel anlamda bölgenin sinemacılarına taş atmak yanlış bence. Dünya sineması diye bir şey var ve Bahman Ghobadi mesela, bölgede olan olayları kendi gözüyle eleştirdi mesela. Bu da art house çerçevesinde vicdani bir yaklaşımdı. Tarantino'nun Django Unchained filmi hakkında ekşi sinemada çok güzel bir inceleme yazısı var, lütfen okuyun. İster önyargılı, ister önyargısız. "Geçmişle hesaplaşma" konusunda iddia ediyorum ki Tarantino'dan daha kalburüstü bir sinemacı yok günümüzde.

    Teşekkür ederim tartışma için. Bir yere varamadık ama olsun.

    http://eksisinema.com/django-unchained-alman-idealizminin-pesinde/

    Şöyle bir yazı da gördüm aynı sitede. Hollywood, Orta Doğu'ya gelirse böyle abuk sonuçlar çıkıyor, iş propagandaya dönüyor. Zaten Haneke'nin dediği gibi savaş içerikli tüm filmler propaganda filmidir.

    http://eksisinema.com/amerikalilar-orta-doguda-10-film/



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Jokě -- 12 Şubat 2013; 23:31:00 >




  • direk aklıma osmanlı geldi nedense
  • Kanlı .
  • Inglorious Bastards filmi tamamen ısmarlama oldugu ortada..
    tarantino mümkünse tarih konulu filmler çekmesin..
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Jokě

    quote:

    Orijinalden alıntı: Yılmaz Güney

    quote:

    Orijinalden alıntı: Jokě

    quote:

    Orijinalden alıntı: Yılmaz Güney

    quote:

    Orijinalden alıntı: Jokě

    quote:

    Orijinalden alıntı: Yılmaz Güney

    Aman yesinler onun vicdan ayaklarını. Amacı eleştirmek veya tarihsel gerçekleri ortaya dökmek değil ki. Yapmak istediği macera filmleri için sadece bir parça onlar. Yoksa Tarantino'nun umurunda olmaz bu tür şeyler. Zaten popüler şeyler etrafında dönüyor filmleri. Şimdi çıkar yalandan bir Kızılderili hikayesi üzerinde döndürür filmini.

    Hocam Tarantino'yu çok yanlış anlamışsın sen. Popüler kültür üzerinden eleştirilerini yapar her zaman. 90'lar sinemasını şekillendiren Tarantinovari tarzıyla harmanlar. Sinemanın kurgu yönünü çok iyi kullanır. Bu yüzden hikayeleri de gerçeklikten uzaktır. Alt metinleri olağanüstüdür. Hakkında sayısız makaleler yazıldı, bu kadar basit bir yorumla eleştirmek yanlış bence.

    Popülerden kastım yahudi soykırımı, siyahilere karşı olan ayrımcılıktı. Yani Holivud tarafından artık benimsenmiş bir malzeme haline getirilmiş olaylardı. Kimse Tarantino'dan çıkıp şu andaki Filistin'de yapılanlar hakkında veya Irak'ta yapılanlar hakkında film çeklemesini beklemesin demek istedim. Yani olay ortada. Adam bunu sırf o olayları kendi bakış açısıyla aktarmak ve yapılan acıları göstermek için çekmiyor o filmleri. Amacı kendi oluşturduğu sinema dilini sürdürmek. Bunun içinde böyle olayların üzerine film yapıyor. Ha bunu istemli olarak yaptığını düşünüyorsan. İronik bir anlatım güdüyor diyorsan işler değişir. Ama ben öyle bir şey göremedim.

    Tarantino'nun kurguyu çok iyi kullandığını, teknik açıdan çok başarılı olduğunu kabul ediyorum. Alt metin konusunda aynı şeyi düşünmüyorum. Bence dediğin kadar bir şey yok ortada. Varsa örneklerle açıklarsanız sevinirim. Son olarak basit bir yorum yapmışsın demişsin ama ben yönetmenin sadece vicdanlı bir sanatçı olmadığı gerçeğini vurguladım. Benim için pek bir anlam ifade etmiyor böyle bir sinema. Sadece çerez niyetine çekilen filmler diye düşünüyorum.



    Pek tabi ki de kendi sinema dilini sürdürecek. Sonuçta sinemada özgün olmaya çalışıyor, birilerine benzemeye değil. Kendi sinema dilini yaratmış birisi. Filistin ve Irak konusunda tabi ki film yapmayacaktır, çünkü ülkesinin hesaplaşması olduğunu düşünmemekte. Bir de politik olmaktan korkmakta bence. Politik içerikten çok geçmişteki Nazi katliamına kadrajını tutuyor. Üçlemenin ikinci filmi Django da yine "ülkesinin" zencilere karşı uyguladığı ikinci sınıf insan muamelesini eleştiriyor. Filmlerinin herhangi bir yerinden herhangi bir altmetni sana söylersem bunun özelliği, amacı yok olur gider. Bunu seyirci tespit etmeli. Tabi önyargılar ile de bunu tespit etmek bir hayli zor.

    Çerezlik film yaptığını düşünmüyorum. Büyük ihtimal ciddi olayları ciddiyetsizmiş gibi göstermesinden dolayı bu kanıya vardın. Çoğu kişi de bu yoldan zaten Tarantino'yu eleştiriyor. Ama bu onun yöntemi. Sevilme gibi bir derdi yok tüm sinemaseverler tarafından. Her filminin sonunda da "senaryosunun; gevezeliğini, şiddet yanlılığını" eleştirenlerden bıkmış vaziyette. Şiddeti bu kadar gerçekçi ve olayları bu kadar düsturuna uygun yansıtabiliyorsa, Nazileri olabilecek en sert yöntemle yerin dibine sokup faşizmi bu denli müthiş eleştirebiliyorsa ve bunun öncüllüğünü de Django Unchained ile taçlandırıyorsa bence fazlasıyla vicdanı olan bir yönetmendir. Tarkovsky'nin Ivan'ın Çocukluğu'ndaki eleştirisi ayrıdır, Rosselini'nin Savaş Üçlemesi'ndeki eleştirisi ayrıdır, Spielberg'ün Schnidler'ın Listesi'ndeki eleştirisi ayrıdır. Sanırım olay dönüp dolaşıp "tarzı beğenmemeye" gelecek, o yüzden susayım bari.

    Ön yargılı yaklaşmıyorum. Veya kendi sinema dilini sürdürmemesi gerektiğini ima etmedim. Etsin ama bu sinema dili savaşa, zulme, acılara karşı duyarlı bir bakışla işlemiyor. Ben göremiyorum o duyarlı bakışı. Yüzeysel olarak bir şeyleri eleştiriyor. Nazileri eleştiriyor, kendi ülkesinde yaşanan ayrımcılıkları gösteriyor. Ama bunlar Holivud'un malzemeleri zaten artık. Holivud bunlara onayı vermiş. İstediğiniz gibi yahudi soykırımını konu alan film çekin diyor. Ama mesela ilginç değil mi hiç Orta Doğu'daki acıları anlatan film çekilmemesi. Halbuki sürekli acı çekti o topraklar. Kalkıp Tarantino bunu yapayım ve ben bu acıları da göstereyim, burada bu kadar insan katledilmiş demez. "Kendi ülkesinin" yaptığı şeylere karşı bir hesap sorma girişiminde bulunmaz. Çünkü korkuyor. Mesela Oliver Stone, Sean Penn vicdanlı sanatçılardır derim ama Tarantino'ya bunu söyleyemem. Neyin sanat olup olmadığı, kimin sanatçı olup olmadığı ayrı bir konu zaten. Oraya hiç girmiyorum.

    Çerezlik film tabiri biraz abartı olabilir. Ben bir iki filmi hariç bütün filmlerini izledim Tarantino'nun. Diyaloglar zekice, kurgu çok iyi, farklı bir bakış açısı var, şiddet pornosu var vesaire vesaire. Yiğidi öldür hakkını yeme demişler. O yüzden yememeye çalışıyorum hakkını. Ama şurada dururum. Birisi Tarkovsky'nin İvan'ın Çocukluğu filmiyle, Tarantino'nun Soysuzlar Çetesi'nin aynı hassasiyeti paylaştığını söylerse kesinlikle katılamam. Bu tarz meselesiyle alakalı değil. Elem Klimov'un Come and See filmiyle Django yan yana gelmemeli bence. Cidden aynı mantığı gütmüyor bunlar. Ben Tarantino'yu bu açıdan yetersiz buluyorum. Kendi ülkesinin problemi olarak görmediğini söylediğiniz şeyleri, kendi ülkesi yapıyor nedense. Vicdanlı bir sanatçı bunu göstermelidir. En azından böyle bir olayı anlatacaksa. Gerçekleri de bir yerde vurgulamalıdır. Sırf kendi şiddeti gösterme ihtiyacını gidermek için film çekiyorsa bu onu vicdanlı sanatçı yapmaz. Hatta sanatçı bile denmemesi doğru olabilir. Emin değilim.

    Ortadoğu'da yaşanan vahşeti Tarantino'nun üzerine yıkmak külliyen yanlış ve bence konuyu sapıtmak oluyor. Hollywood dediğiniz "Amerikan sineması'nın ana akım tarafı", yahudi sinemacıların elinde ve gidip de oradaki zulmü kadrajına alacak yönetmene bütçe desteği vermezler. Bunu bildiği için çekmiyor diyelim, korkuyor demek Tarantino'yu tanımamak demektir. Tarantino o sektörde yaptığı veya yapacağı işten en son korkacak sinemacılardandır. Filmlerindeki cesurluğu bile, inanılmaz farklı anlatımı birden Amerikan sinemasına adapte etmesi bile bunu tasdikliyor.

    İkincisi, Ivan'ın Çocukluğu konusunda yanlış anlaşılma olmuş. Ben asla aynı duyguyu veriyor demedim, yöntemler farklı dedim. Tarkovsky tamamen insanı ve insan doğasını betimler. Bir edebiyat klasiğinden kat be kat müthiştir betimlemeleri -ki zaten bunu biliyorsun. Ama yöntemler farklı. Faşizm ile ikisinin uğraşma yöntemi farklı. Ivan'ın Çocukluğu biraz da Tarkovsky'nin çocukluğudur aslında, neyse burası çok uzun konu hiç girmeyelim. Kendi ülkesinin yaptığı olaylardan Tarantino'yu sorumlu tutmak veya genel anlamda bölgenin sinemacılarına taş atmak yanlış bence. Dünya sineması diye bir şey var ve Bahman Ghobadi mesela, bölgede olan olayları kendi gözüyle eleştirdi mesela. Bu da art house çerçevesinde vicdani bir yaklaşımdı. Tarantino'nun Django Unchained filmi hakkında ekşi sinemada çok güzel bir inceleme yazısı var, lütfen okuyun. İster önyargılı, ister önyargısız. "Geçmişle hesaplaşma" konusunda iddia ediyorum ki Tarantino'dan daha kalburüstü bir sinemacı yok günümüzde.

    Teşekkür ederim tartışma için. Bir yere varamadık ama olsun.

    http://eksisinema.com/django-unchained-alman-idealizminin-pesinde/

    Şöyle bir yazı da gördüm aynı sitede. Hollywood, Orta Doğu'ya gelirse böyle abuk sonuçlar çıkıyor, iş propagandaya dönüyor. Zaten Haneke'nin dediği gibi savaş içerikli tüm filmler propaganda filmidir.

    http://eksisinema.com/amerikalilar-orta-doguda-10-film/

    Tarantino'nun muhalif tarafı var bunu kabul edebilirim ama bence abarttığınız kadar değil. Üstte verdiğim örnekler kadar değil mesela. Bir Oliver Stone, Sean Penn kadar cesur bir sinemacı olmadığını düşünüyorum.

    Bence Tarantino ve Tarkovsky'nin yaptıkları arasında sadece yöntemsel olarak farklılıklar yok. Gerçekten birbirlerinden çok çok farklı iki örnek. Ben Tarantino'nun o seviyelerde olmadığını düşünüyorum. Geçmişler hesaplaşma konusunda Tarantino cesur bir yönetmen değil. Bunu bir iki tane artık holivud'un film çekmek içine eline düşmüş olayları kadrajına almasıyla yapacağını düşünmüyorum. Olmaz yani yeterli ve inandırıcı değil.

    Yazıları okuyacağım. Ben de teşekkür ederim tartışma için.




  • 3. Film derken? Bende direk Kill Bill Vol.3 olarak anladım..
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.