Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Arian Galatian -- 23 Eylül 2013; 5:15:11 > |
Hızlı 
Bildirim
Planlı Şehir Hakkında
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
3 Misafir (2 Mobil) - 1 Masaüstü, 
2 Mobil
2 Mobil
Giriş
Mesaj
-
-
Plansiz oldugu konusuna katiliyorum. Yalniz sunu gozardi etmemek lazim. Ankara veya IStanbul ne yaparsaniz yapin bir Los Angeles olamaz. Los Angelesta 1820 yilinda 600 kisi yasiyormus. Ankarada ise Milattan once 2000 yilindan beri bir yasam var. Yani Los Angeles dogdugu gunden itibaren arabaya gore dizayn edilmisken buyuk ihtimal Ankara at veya trafigi uzerine kurulmus bir sehir. Zate 1800 ve 1900lerdeki ekonomik durumlara hic girmeyelim. O yuzden Los Angeles gibi duzgun olmasini beklememek lazim.
Tabi bu demek degilkbastan kotu olmus kotu devam edelim. Ben Istanbulda da Ankarada da hatta Turkiyenin hic bir sehrinde adam akilli bir plan oldugunu dusunmuyorum. Oraya onu yapalim buraya bunu yapalim, bak oradan iyi para gelecek, buraya bunu yaparsak iyi oy aliris hop oldu bitti mantigi ile yonetiliyor hepsi. uzun donemli dusunene yazikki yok. Adam gibi muhendisin mimarin olacak onlar planlayacak sen uygulayacaksin. Biz de ise tepeden inme hersey. Basbakan Istanbulun parkina AVMsine bile karisiyor. Oyle olacak boyle olacak aciklama yapiyor. Yikilacak dedigi parka ertesi gun belediye agac dikiyor. Bundan ala plansizlik mi olur.
Neyse bu plansizligin sebebini de basimdan gecen bir olayla aciklayayim ve bu zihniyet ile neden planli bir sehir yapilamayacagini herkes anlasin. Okuldan yeni mezun olmustum, trafik konusunda okumus bir insaat muhendisiydim. Istanbul buyuksehir belediyesinden bir telefon aldim ve mulakata davet ettiler. Derece ile mezun olmusunuz mulakat yapmak isteriz dediler. Heyecanlandim ve seve seve kabul ettim. Ordakilerin fikri sana uymaz yapamazsin diyenelr oldu aldirmadim. Gittim. Neyse mulakati yaptik. Sonucta bir trafik muhendisi olarak bir seyleri degistirebilecegim bir yer belediye bu yuzden cidden o ise girmek istedim. Yine bir sabah telefon caldi. Telefonda kaba bir ses
-IBB: IBBden ariyorum haftasonuna kadar susu evraklari bize getir.
-Ben: neden?
-IBB: Ise alicaz.
( Simdi boyle is teklifi mi olur? Evraklari getir ne demek. Neyse yine de hemen bir sey demedim.)
Ben: Is teklifi mi yapacaksiniz?
-IBB: Sen getir evraklari biz seni ise alicas dedi.
-Ben: ben daha teklif almadim bu isin ne maasini biliyorum, ne sartlarini ne isin tam olarak ne oldugunu biliyorum.
-IBB: Ya ise alcas iste daha ne bir sey verices
- Ben: Tesekkurler ilgilenmiyorum.
- IBB: Ne yani getirmicek misin evraklari?
- Ben: getirmicem
-IBB: (tam hatirlamiyorum) Is buldun da reddediyorsun gibilerinden bir seyler
- ben : tesekkurler iyi gunler
Simdi bu sekilde bir zihniyetin bulacagi muhendis ne olur koyun olur. Evrak getir deyince kosa kosa getircek daha maas bile bilmeden. Sonra o koyun napar kendi fikrini kendi dusuncesini soyleyebilir mi? Soyleyemez. O yuzden ne havaalani, ne kopru, ne kanal istanbul gercek isini bilen muhendislerle mimarlarla planlanamaz. Sadece ve sadece yukaridan bir fikir cikar ve muhendis onu destekler.
-
Yağmanın olduğu yerde bir düzen olmuyor ne yazık ki. Mülkiyete ihtiyaçlar dahilinde kaldığı sürece karşı değilim ama Türkiye'de mülkün ediniliş biçimi ne yazık ki yağmadan başka bir kelimeyle açıklanamaz. Ki 6-7 Eylül gibi olaylar gasp ifadesinin hakkını verenler de olduğunu gösteriyor. Daha üstüne söyleyecek birşey bulamıyorum. -
Şehir ve Bölge Planlama okumayı düşünüyordum, kaç kişinin nerede istihdam edildiğine baktım sordum soruşturdum.1 kişi işini iyi biliyorsan sorun olmaz demedi.Gelen cevaplar hep tanıdığın var mı? Torpilin var mı? Adamın var mı? Gerisini siz düşünün artık 
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
o zaman sizi Ege'nin küçük bi kasabası olan atça'ya alalım.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
quote:
Orijinalden alıntı: alionurtsn
o zaman sizi Ege'nin küçük bi kasabası olan atça'ya alalım.
kesin buranın ilk planını yapan adam mühendisdir,yada belediye başkanı mühendistir yada okumuş biridir...
çok güzel bir planlama tebrikler kasabamıza
-
türkiye'nin ilk modern imarlı şehri olarak geçiyor.
küçük paris derler hatta. ama kim tasarladı kim planladı bilmiyorum.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi -alize- -- 23 Eylül 2013; 11:25:19 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Hemican
kullanıcısına yanıt
Ankara başkent olduğunda bir köydü.Sadece kale etrafındaki 3-5 bin nüfustan oluşuyordu.2000 yılından beri yaşam olması bir şey değiştirmez.Atatürk Avrupa'dan şehir planlamacıları getirtip Ankara'nın planını yaptırtmıştı.Ulustaki yolun o kadar geniş yapılması bugünler düşünüldüğü içindir.Atatürk Orman Çiftliği'de Atatürk'ün ileri görüşlülüğünün bir tezahürüydü.Talan edilmeseydi bugün New York'taki Central Park gibi olacaktı.Siyasete girmeyelim deniyor ama nasıl olacak bilmiyorum.Malum gezi parkına avm,Atatürk Orman Çiftliği'nin göbeğine başbakanlık şatosu yapılıyor.Hal böyleyken nasıl bir plandan bahsediliyor.Ankara dediğiniz şehir 20 yıldır bir hüloğ un esareti altında...bugün hala yaşanabilir bir şehir olması bile mucize... -
ankaranın şehir planını görünce aklıma bir picasso resmi geldi.
aslında bu da bir ağlayan kadın resmi ise , ankaranınki de bir şehir planı -
türkiyede köşeyi kimse dönemez..köşeyi dönmeyelim diye yolları radyuslu yapıyorlar..
-
quote:
Orijinalden alıntı: Starhe
Ankara başkent olduğunda bir köydü.Sadece kale etrafındaki 3-5 bin nüfustan oluşuyordu.2000 yılından beri yaşam olması bir şey değiştirmez.Atatürk Avrupa'dan şehir planlamacıları getirtip Ankara'nın planını yaptırtmıştı.Ulustaki yolun o kadar geniş yapılması bugünler düşünüldüğü içindir.Atatürk Orman Çiftliği'de Atatürk'ün ileri görüşlülüğünün bir tezahürüydü.Talan edilmeseydi bugün New York'taki Central Park gibi olacaktı.Siyasete girmeyelim deniyor ama nasıl olacak bilmiyorum.Malum gezi parkına avm,Atatürk Orman Çiftliği'nin göbeğine başbakanlık şatosu yapılıyor.Hal böyleyken nasıl bir plandan bahsediliyor.Ankara dediğiniz şehir 20 yıldır bir hüloğ un esareti altında...bugün hala yaşanabilir bir şehir olması bile mucize...
cumhuriyet döneminde ankara yapılanırken, avusturya'dan bir uzman getirilmiş ve hava kalitesi ölçümleri yapılarak tavsiye istenmiş. yapılan ölçümler sonucu, hava sirkülasyonu ve kalitesi açısından en uygun bölgeler keçiören ve sanatoryum (ki burada sanatoryum hastanesi kurulu), etlik (burada da eskiden kışın kullanmak üzere et kurutulduğu için adının etlik olduğu rivayet edilir) bölgeleri tavsiye edilmiş.
şu an şehrin en merkezi yeri olan yenişehir bölgesi (kızılay semti) ise bu konuda en kötü yer olarak gösterilmiş ve coğrafi konumu gereği tüm kirli havanın orda birikerek asla sirkülasyona giremedeği gerekçesiyle, şehri kurmak için en verimsiz ve kötü bölge olarak ilan edilmiş.
peki sonuç? "asla kurmayın" denilen yere şehrin merkezini yerleştirdiler. ne zaman? cumhuriyet döneminde...
onu da mı bugünkü beğenmediğiniz yönetim planladı? laf söylerken işinize geleni görmek işin kolay kısmı ne de olsa...
bu işin özeti şu ki ;
biz ne kadar batıya özenirsek özenelim ve ne kadar batıya yaklaşmaya çalışırsak çalışalım, biz doğuluyuz. bizim genetiğimiz batı ile uyuşmaz. batı, kural koyar ve o kurala ne pahasına olursa olsun uyar, toplu ve bir arada yaşamanın gereğini bilir. oysa bizim genetiğimiz, orta asya'nın uçsuz bucaksız steplerinde tek başına at üstünde koşturmak üzerine programlı. yalnızlığı ve kendimizi severiz biz. toplum olmak, bir arada yaşamak, başkalarını dinlemek bizim yaratılışımıza aykırı bir durum.
o nedenle devir hangi devir olursa olsun, yönetim ne olursa olsun, plan program bize göre bir iş değil. biz yapı olarak egoist bir milletiz. hiç bir zaman ortak menfaatleri gözetmeyiz, konu ne olursa olsun, bizim menfaatlerimizi kurtarıyorsa başkasının menfaatleri umrumuzda bile olmaz.
sonuç olarak, şehir plancılığı filan, tutmaz bizde. fıtratımıza aykırı bir durum bu...
-
quote:
Orijinalden alıntı: Starhe
Ankara başkent olduğunda bir köydü.Sadece kale etrafındaki 3-5 bin nüfustan oluşuyordu.2000 yılından beri yaşam olması bir şey değiştirmez.Atatürk Avrupa'dan şehir planlamacıları getirtip Ankara'nın planını yaptırtmıştı.Ulustaki yolun o kadar geniş yapılması bugünler düşünüldüğü içindir.Atatürk Orman Çiftliği'de Atatürk'ün ileri görüşlülüğünün bir tezahürüydü.Talan edilmeseydi bugün New York'taki Central Park gibi olacaktı.Siyasete girmeyelim deniyor ama nasıl olacak bilmiyorum.Malum gezi parkına avm,Atatürk Orman Çiftliği'nin göbeğine başbakanlık şatosu yapılıyor.Hal böyleyken nasıl bir plandan bahsediliyor.Ankara dediğiniz şehir 20 yıldır bir hüloğ un esareti altında...bugün hala yaşanabilir bir şehir olması bile mucize...
Zaten ne duzgun yapildiysa Ataturk doneminde duzgun yapilmis. Isin uzmanina muhendise mimara danisilarak uzun donenli planlanarak yapilmis. Ama ondan sonra ozellikle son yillarda her sey rant kapisi olmus muhendise mimara fikrini soran yok. Ulkenin basindaki adam savci muhendis mimar sehir planlamacisi sosyolog pisikolog vs. Hepsi olmus durumda. Uzmankmdan cok bildigini iddia adiyor. Gercek isin uzmanlarina sadece imza atmak dusuyor. Yukarida sebebini anlattim zaten koyunlari alip imza attiriyorlar.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Hocam nerden buldunuz o resimleri??
Baya iyiymiş. -
aya
kullanıcısına yanıt
Söylediğiniz çok mantıksız.Bir şehrin merkezine sadece hava sirkülasyonuna göre mi karar verilir? O zamanki merkez ulus,kızılay da ona yakın bir bölge,sanatoryum dediğiniz yer hem dağın başı hemde kızılayın iki katı mesafede.Bugünkü ulaşım imkanlarına rağmen bile hava sirkülasyonu var diye haydi Polatlı'ya şehir merkezi kuralım diyebilirmisiniz? Savaştan çıkmış elinde avucunda beş kuruş olmayan devlet o zamanki imkanlara rağmen şehir planlamacısı istihdam ediyor.Yüzde 99'u köylü olan bir milletin yöneticilerinin düşündüğü inceliğe bakın;şehir planlaması...Bir de bugün dünyanın 17. ekonomisiyiz diye övünen yönetimin kaç tane şehir planlamacısı istihdamı sağladığına bir bakın.Var mı böyle bir şey? Yok...imam hatip mezunları çılgın projeler üretiyor.Bu işin genlerle alakası yok.Bugün Japonya dünyanın en gelişmiş ülkelerinden,hatta Tokyo dünyanın en teknolojik şehri.Japonlar Afrikalı mı? Ya Güney Kore? Beğenmediğimiz Çin'in başkenti bile harikülade şekilde planlanmıştır.
Ekleme:Ha birde bu işin karı kışı var.O hava sirkülasyonu var denilen yer kışın nasıl olacak acaba.Hava sirkülasyonu = rüzgarlı bölge...kar yağdığında hiç incek taraflarına gitmeyi denediniz mi? Hani yazın havadar ya...
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-8325D5344 -- 23 Eylül 2013; 17:43:04 >
-
quote:
Orijinalden alıntı: Thomassee
Hocam nerden buldunuz o resimleri??
Baya iyiymiş.
Facebook'ta Ankara'nın Bugları diye bir sayfa var oradan. Zaten resmin ortasında yazıyor. -
quote:
Orijinalden alıntı: Hemican
quote:
Orijinalden alıntı: Starhe
Ankara başkent olduğunda bir köydü.Sadece kale etrafındaki 3-5 bin nüfustan oluşuyordu.2000 yılından beri yaşam olması bir şey değiştirmez.Atatürk Avrupa'dan şehir planlamacıları getirtip Ankara'nın planını yaptırtmıştı.Ulustaki yolun o kadar geniş yapılması bugünler düşünüldüğü içindir.Atatürk Orman Çiftliği'de Atatürk'ün ileri görüşlülüğünün bir tezahürüydü.Talan edilmeseydi bugün New York'taki Central Park gibi olacaktı.Siyasete girmeyelim deniyor ama nasıl olacak bilmiyorum.Malum gezi parkına avm,Atatürk Orman Çiftliği'nin göbeğine başbakanlık şatosu yapılıyor.Hal böyleyken nasıl bir plandan bahsediliyor.Ankara dediğiniz şehir 20 yıldır bir hüloğ un esareti altında...bugün hala yaşanabilir bir şehir olması bile mucize...
Zaten ne duzgun yapildiysa Ataturk doneminde duzgun yapilmis. Isin uzmanina muhendise mimara danisilarak uzun donenli planlanarak yapilmis. Ama ondan sonra ozellikle son yillarda her sey rant kapisi olmus muhendise mimara fikrini soran yok. Ulkenin basindaki adam savci muhendis mimar sehir planlamacisi sosyolog pisikolog vs. Hepsi olmus durumda. Uzmankmdan cok bildigini iddia adiyor. Gercek isin uzmanlarina sadece imza atmak dusuyor. Yukarida sebebini anlattim zaten koyunlari alip imza attiriyorlar.
-
quote:
Orijinalden alıntı: aya
quote:
Orijinalden alıntı: Starhe
Ankara başkent olduğunda bir köydü.Sadece kale etrafındaki 3-5 bin nüfustan oluşuyordu.2000 yılından beri yaşam olması bir şey değiştirmez.Atatürk Avrupa'dan şehir planlamacıları getirtip Ankara'nın planını yaptırtmıştı.Ulustaki yolun o kadar geniş yapılması bugünler düşünüldüğü içindir.Atatürk Orman Çiftliği'de Atatürk'ün ileri görüşlülüğünün bir tezahürüydü.Talan edilmeseydi bugün New York'taki Central Park gibi olacaktı.Siyasete girmeyelim deniyor ama nasıl olacak bilmiyorum.Malum gezi parkına avm,Atatürk Orman Çiftliği'nin göbeğine başbakanlık şatosu yapılıyor.Hal böyleyken nasıl bir plandan bahsediliyor.Ankara dediğiniz şehir 20 yıldır bir hüloğ un esareti altında...bugün hala yaşanabilir bir şehir olması bile mucize...
cumhuriyet döneminde ankara yapılanırken, avusturya'dan bir uzman getirilmiş ve hava kalitesi ölçümleri yapılarak tavsiye istenmiş. yapılan ölçümler sonucu, hava sirkülasyonu ve kalitesi açısından en uygun bölgeler keçiören ve sanatoryum (ki burada sanatoryum hastanesi kurulu), etlik (burada da eskiden kışın kullanmak üzere et kurutulduğu için adının etlik olduğu rivayet edilir) bölgeleri tavsiye edilmiş.
şu an şehrin en merkezi yeri olan yenişehir bölgesi (kızılay semti) ise bu konuda en kötü yer olarak gösterilmiş ve coğrafi konumu gereği tüm kirli havanın orda birikerek asla sirkülasyona giremedeği gerekçesiyle, şehri kurmak için en verimsiz ve kötü bölge olarak ilan edilmiş.
peki sonuç? "asla kurmayın" denilen yere şehrin merkezini yerleştirdiler. ne zaman? cumhuriyet döneminde...
onu da mı bugünkü beğenmediğiniz yönetim planladı? laf söylerken işinize geleni görmek işin kolay kısmı ne de olsa...
bu işin özeti şu ki ;
biz ne kadar batıya özenirsek özenelim ve ne kadar batıya yaklaşmaya çalışırsak çalışalım, biz doğuluyuz. bizim genetiğimiz batı ile uyuşmaz. batı, kural koyar ve o kurala ne pahasına olursa olsun uyar, toplu ve bir arada yaşamanın gereğini bilir. oysa bizim genetiğimiz, orta asya'nın uçsuz bucaksız steplerinde tek başına at üstünde koşturmak üzerine programlı. yalnızlığı ve kendimizi severiz biz. toplum olmak, bir arada yaşamak, başkalarını dinlemek bizim yaratılışımıza aykırı bir durum.
o nedenle devir hangi devir olursa olsun, yönetim ne olursa olsun, plan program bize göre bir iş değil. biz yapı olarak egoist bir milletiz. hiç bir zaman ortak menfaatleri gözetmeyiz, konu ne olursa olsun, bizim menfaatlerimizi kurtarıyorsa başkasının menfaatleri umrumuzda bile olmaz.
sonuç olarak, şehir plancılığı filan, tutmaz bizde. fıtratımıza aykırı bir durum bu...
Hiç Ankara'da yaşadın mı?
Şu yorumun o kadar yavan ve basitki. Keçiörenle Etlik'e şehir kurulmamış da bilmem neymişde.
Gitde cumhuriyet dönemindeki Ankara resimlerine bak önce. Kızılay'ın bu halini alması kaçınılmaz zaten. Şehrin kuzey ve güney noktalarının genişleyeceği yer belli. Zaten bahsedilen Keçiören Etlik gibi semtler full yerleşim alanı. Şu an bile Ankara batıya doğru uzuyor.
Yani laf olsun torba dolsun.
-
Türkiye'de aşağıdaki planın uygulandığı yer şehir var mı bilmiyorum ama uygulanmış bir örneğinin olduğunu dasanmıyorum .
Aşağıda bilgisayarımı formatlamam hiçbir cad programı bulunmadığından paint vasıtası ile çizmiş olduğum şehir planı otoritelerin öne sunduğu bir plan
Ortada ki şehir merkezi kent İş merkezleri hastane okul kamu kurumlarını barındıran şehir
diğer uydu şeklindekiler ise banliyo mantığı ile kurulmuş yerleşim yerleri bunlarda kendi bünyesinde yerel hastane ve okulları barındırmakta. Bu banliyolar merkezi kente banliyo veya metro hatları ile bağlı ve kendinden küçük banlyolar için ise merkezi kent vasfı taşımakta.
Bu arada bana göre Türkiye'nin En iyi planlanmış şehirleri Kayseri,Konya ve Eskişehir'dir.
edit:yazım hataları
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi hamza_007 -- 23 Eylül 2013; 18:02:09 >
-
quote:
Orijinalden alıntı: hamza_007
Türkiye'de aşağıdaki planın uygulandığı yer şehir var mı bilmiyorum ama uygulanmış bir örneğinin olduğunu dasanmıyorum .
Aşağıda bilgisayarımı formatlamam hiçbir cad programı bulunmadığından paint vasıtası ile çizmiş olduğum şehir planı otoritelerin öne sunduğu bir plan
Ortada ki şehir merkezi kent İş merkezleri hastane okul kamu kurumlarını barındıran şehir
diğer uydu şeklindekiler ise banliyo mantığı ile kurulmuş yerleşim yerleri bunlarda kendi bünyesinde yerel hastane ve okulları barındırmakta. Bu banliyolar merkezi kente banliyo veya metro hatları ile bağlı ve kendinden küçük banlyolar için ise merkezi kent vasfı taşımakta.
Bu arada bana göre Türkiye'nin En iyi planlanmış şehirleri Kayseri,Konya ve Eskişehir'dir.
edit:yazım hataları
fotoğrafını gönderdiğim belde buna benzer şekilde planlanmış. merkeze dik bağlantıların yanında 45 derecelik açıyla da yollar bulunuyor. ve her yol merkeze çıkıyor.
ancak küçük bir belde olduğu için merkezde sadece büyük bir park, bankalar, belediye vs. bulunuyor.
internetten araştırırsanız görebilirsiniz. hatta google Earth yeterince detay verecektir.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Hocam neden hayal olsun geçen günlerde bir hesap yaptılar şu ana kadar teröre harcanan para olmasa Türkiye İsviçre olurdu diye..
Türkiye 75 milyonluk dev bir ülke alınan vergiler de diğer ülkelerden kat kat daha fazla (araba ve akaryakıt başlıca) yani devletin kasasına giren verginin haddi hesabı yok (Dev şirketlerin milyonlarca lira vergi kaçırmasına müsaade edilmesine rağmen)..
Yapıcak olan adam çoktan yapardı ama devlete gelen paranın bir şekilde silaha verilmesi lazım ki başka ülkeler de kazansın
Benzer içerikler
- çekme belgeli araç alınır mı
- trafik cezasına itiraz ettim kaybettim mahkeme masrafı ne kadar
- arabada ses sistemi bulundurmak yasak mı
- trafik cezası e devlette gözükmüyor
- 46/2-g trafik cezası itiraz
- trafik cezası itiraz
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
