Şimdi Ara

Öldükten sonra yok olmanın neresi rahatlatıcı? (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir (1 Mobil) - 2 Masaüstü1 Mobil
5 sn
71
Cevap
2
Favori
4.213
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Osorkon

    İntihar etmeyi çok düşündüm.Şuan öğrenciyim.Herhangi bir işte çalışmıyorum.Bu tatmin olma oyununa katılmıyorum.Çabalamıyorum yani.Film izleyip kitap okuyorum.Felsefeyle ilgileniyorum.Filozofların, düşünürlerin öğretilerini anlamak
    istiyorum.Ama varoluşum pek de uzun sürmeyecek.En fazla birkaç yıl.Belki de daha az.

    Kız arkadaşın falan yok mu ?
    Seni hayata tutan şey ? Yaşatan şey ? Yok mu hiç ?
    Pozitif düşünmeyi dene biraz.
  • Osorkon kullanıcısına yanıt
    Bir soz vardir ya onemli olan yolculugunun sonunda varacagin yer degildir , onemli olan yolculugun kendisidir . senin farketmen gereken bu.

    Bu arada felsefe alaninda bizim icine dustugumuz bu sacma olayini betimleyen ve cozum yollari oneren yani tam senin sorununa parmak basan kisi Albert Camustur.

    Sen sacmayi kesfetmissin, Cogu.insan gercegi kesfettikten sonra bu gercekle yasayamayip intihar eder ama bu yanlistir sadece bu gercekle birlikte yasayabilen insan kendi varolusunu gerceklestirir. Cunku gercekten yasiyordur.

    Yani ortadasin hicbir amacin yok ama koca bir evren seni bekliyor kesfedilmek icin. Sandbox bir oyunda gibi dusun kendini.

    Albert Camus Sisifos Soyleni bu kitabi mutlaka ama mutlaka oku. Aradigin bu cunku.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Periah -- 12 Ağustos 2016; 14:51:39 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Periah kullanıcısına yanıt
    Geçen sene okumuştum Sisifos Söyleni'ni.Felsefe'ye ilgim var.Çok iyi öğretileri olan çokça filozof var.Bu sene felsefe bölümüne başlayacağım.Bu Üniversite döneminde varlığımı devam ettirip ettirmeyeceğim belli olacak.
  • Osorkon kullanıcısına yanıt
    Yorumun nedir sisifos söyleni ile ilgili olarak,

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bence değil. Keşke yok olmasak. Bir din gerçek olaydı da bedavadan cennete gideydik iyi olurdu. Ama malesef yok olacağız.
  • Toprağın altı, Ahiret olmasa hayat çekilmezdi.

    Ölüm Güzel Şey

    Ölüm güzel şey,budur perde ardından haber...
    Hiç güzel olmasaydı ölürmüydü peygamber?...
    Öleceğiz müjdeler olsun,müjdeler olsun !
    Ölümüde öldüren Rabbe secdeler olsun!

    Kapı kapı, yolun son kapısı ölümse;
    Her kapıda ağlayıp o kapıda gülümse!
    O demdeki,perdeler kalkar,perdeler iner,
    Azraile hoşgeldin,diyebilmekte hüner...

    O dem çocuklar gibi sevinçten zıplar mısın?
    Toprağın altındaki saklambaçta varmısın?
    Ölüm ölene bayram,bayrama sevinmek var;
    Oh ne güzel,bayramda tahta ata binmek var.!...

    Ufka bakarlar;ölüm uzaktamı uzakta...
    Ve tabut bekler,suya inmek için kızakta.....
    Sultan olmak dilersen,tacı,sorgucu,unut !
    Zafer araban senin,gıcırtılı bir tabut!

    Necip Fazıl Kısakürek




  • batuhanefe B kullanıcısına yanıt
    "Toprağın altı, Ahiret olmasa hayat çekilmezdi."

    Yanlış. Asıl bir "ahiret" bir "ötedünya" inancı olduğunda hayat çekilmez. Bak, sende ölümü övüp duruyorsun yaşamı övmüyorsun. Demekki ahiret inancı sana yaşamı değil ölümü çekici kılıyor yani ölümü katlanılabilir kılıyor yaşamı değil.

    Öteki taraftan, ötedünya inanışları kusursuz bir dünya ve kusursuz bir hayat varsayar -bu ne demektir? Dünyayı ve hayatı küçümseyeceksin demektir. Bunu şöyle izah edeyim, sen öldükten sonrasında kusursuz bir dünya ve kusursuz bir hayat varsaydığın sürece içinde bulunduğun dünyanın ve hayatın kusurlu olduğunu düşünecek, horgörecek hatta nefret edeceksin. Kusursuz dünyaya ve kusursuz hayatada öldükten sonra kavuşacağın hayalini taşıdığından yaşamdan çok ölümü arzulayacak, ölüme güzellemeler dizeceksin.

    "Ölüm Güzel Şey"

    Hastalıklı bir düşünce. Şu dünya üzerinde ölümü istemek, ölmeyi övmek kadar hastalıklı bir şey varmı? Biz depresyonlu bir kişiyi gördüğümüzde yani hayatı horgören, dünyayı reddeden ve ölmek isteyip ölümü öven bir kişiyi gördüğümüzde onun tedavi edilmesi gerektiğini düşünürüz. Neden? Çünkü bu hastalıklı bir davranıştır. Ancak ironik olan şurada; dindarlarda depresyonlu kişi gibi düşünüp davranır, sadece ayrıyetten kendilerini uyuşturabilecek bir şeyler bulmuştur. Biz bir depresyonlu kişinin tedavi edilmesi gerektiğini düşünürken bir dindarı serbest bırakıp sağda solda hastalıklı fikirlerini yaymasına izin verir hatta devlet tarafından propagandasının yapılmasına izin veririz. Tamamıyla saçmalık. Bir depresyonlu kadar dindarda hastadır ve tedavi edilmelidir. Ona yapışmış ve yaşam isteğini emen parazit, hastalık yayan düşünceleri yokedilmelidir.

    (Bknz:http://esteticus.blogspot.com.tr/2016/08/otedunya-ve-cennet-uzerine-bir-deneme.html?m=1 )



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Homo Esteticus -- 12 Ağustos 2016; 20:54:51 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Periah kullanıcısına yanıt
    Uzun süre geçti okuyalı.Kitabı okuduğum zaman da bir boşluktaydım.Ama intiharı pek düşünmüyordum.Tek seferde okuyup bitirilecek bir kitap değildi açıkçası.Bu yüzden yakın zamanda tekrar okumayı düşünüyorum.
  • Osorkon kullanıcısına yanıt
    Tekrar okuyun hocam sizin durumunuzu anlatiyor cunku.

    Yalniz degilsin sadece senin basina gelmiyor bole seyler evrensel bir sorun bu.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Aslında yoksan ölüm ne olur?
  • Yok olmak rahatlatici falan degil, korkunc bir sey hatta.
    Oldukten sonra cennete gitmek cok daha guzel. Ama gercek degil.
    Pembe bir masaldansa, korkunc bir gerceklik, yapilmasi gereken tercih bu.
    Ayni sey adalet kavrami icin de gecerli.
    Bu dunyada yok. Ilahi adalet diye bir sey de yok. Masum olup da olenlerin hesabi falan sorulmayacak. Yasadigimiz hayata dair b*ktan ne varsa temizlemek icin bir "ilah" uydurulmus. Inaninca daha mutlu oluyorsun belki de ama pembe yalan vs kara gerceklik. Gercek hayat bu, yalnizca bu.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Homo Esteticus kullanıcısına yanıt
    Her insan ölümü bilir. Asıl mesele ölüme inanmak (imanın şartı). Ölüme inanan ölüm korkusuyla depresyona girmez. Avrupa'da yaşlılar depresyona girer ama bizim ülkemizde yaşlılar kendini ölüme hazırlar. Ölüme inanan hayatına düzen verir ve ona yüce anlamlar katar (erdemler, iyi davranışlar, güzellikler). Hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünya için, (sorumluluklar) yarın ölecekmiş gibi ahiret için yaşa mutlu ol.
  • Öldükten sonra ben olmayacağım için bunun önemi yok diyecekler genel olarak ama bu rahatlatıcı olmadığı gerçeğini değiştirmiyor insan yapısı gereği var olmak ister, istemiyorsa bir sorun vardır. Diğer konuya gelirsek cennet cehennemle ilgili kanıt falan istenmiş cennet cehennem tek başına kanıtlanması gereken bir şey değil ki yaratıcıya inanıyorsan onun adaletli olduğuna inanıyorsan cennet cehenneme de inanırsın veya en basit haliyle islama inanıyorsan cennet cehenneme inanırsın sadece cennet cehenneme dair kanıt sunmak mantıklı değil ama senin için bir örnek vereyim bu dünyadaki hiçbir şey aslında yok olmaz bir şeylere dönüşür veya bir yerlere iz bırakır insanı da bir şekilde tanımladığımızı varsayarsak bu tanımı bilen ve bu izleri takip ederek bulan veya zaman içinde olmuş her şeyi bilen bir şey (nasıl tanımlarsan artık inanmıyorsan uzaylı da diyebilirsin)insanı yeniden bir araya getirip oluşturabilir yani yeniden diriliş mümkündür insanı yeniden dirilten bir akılda adalet kavramının da olması gerekir bu adalete göre de insanın cezalandırılması veya ödüllendirilmesi varlığı sonsuz kabul etsen de yaratıcıyı kabul etsen de olucaktır.




  • Yok olmaktansa bilinçli varlığımla cehennemde yanmayı tercih ederim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • orientem kullanıcısına yanıt
    Dostum gerceklerde boyle degil midir soguk ve acimasiz. Filmlerdeki gibi son dkda sizi kimse kurtarmaya gelmez.

    Gercek bu begensende begenmesende.

    Bal akan nehirler , hergun baskasiyla sevisecegin huriler , ucan konaklar bunun cocuklarimiza anlattigimiz masallardan ne farki var Allahaskina ?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Osorkon

    İntihar etmeyi çok düşündüm.Şuan öğrenciyim.Herhangi bir işte çalışmıyorum.Bu tatmin olma oyununa katılmıyorum.Çabalamıyorum yani.Film izleyip kitap okuyorum.Felsefeyle ilgileniyorum.Filozofların, düşünürlerin öğretilerini anlamak
    istiyorum.Ama varoluşum pek de uzun sürmeyecek.En fazla birkaç yıl.Belki de daha az.

    Düşünce sistemini acilen değiştirmelisin. boşlukta kayboluyorsun. Kendine tutunacak bir dal bulmalısın. Tanrı'nın ve öteki dünya'nın varlığına inanmazsan toparlayamazsın.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Periah

    Dostum gerceklerde boyle degil midir soguk ve acimasiz. Filmlerdeki gibi son dkda sizi kimse kurtarmaya gelmez.

    Gercek bu begensende begenmesende.

    Bal akan nehirler , hergun baskasiyla sevisecegin huriler , ucan konaklar bunun cocuklarimiza anlattigimiz masallardan ne farki var Allahaskina ?

    Konuşmamın başında bahsettiğim insanın var olmak istemesiyle arkadaşın istediği kanıta verdiğim cevabın bir ilgisi yok yani insan öyle istiyor diye vardır gibi düşüncede değilim zaten bu düşünceyle hareket ederek yanlışlamak da doğrulamak da yanlış zaten ama ben bunun tersinin daha çok yapıldığını düşünüyorum yani dine ait olayları farklı bir şekilde nedenliyerek yanlışlamaya çalışan çok ama bunun tek başına olayın gerçekliğiyle bir alakası yok bir arkadaşın sana kendisine ikramiye çıktığını söylediğinde yalan söylüyor aslında ikramiye çıkmadı ikramiye çıkmasını istediği için öyle söylüyor diyemeyiz veya öğretmenin dersine girdiği akrabasının 100 almasını öğretmenin akrabası olduğu için torpil yapmıştır o yüzden o notu almış olamaz diyemeyiz bu gerçeklikle alakalı bir bilgi vermez çalışıp 100 almış olmadığına bu mantıkla karar veremeyiz.




  • orientem kullanıcısına yanıt
    Kardesim aristo mantigi 2000 yil oncede kaldi. Felsefede mantik konusunu biraz bakarsaniz gorursunuz lise ders kitaplarinda ve öss lysde soruyor bu sorular.

    Senin soyledigin mantik cok eskiden cikmis ilkel bir mantik tanimlamasi o terkedileli ve mantik kurami cok daha gelistirileli yuzyillar gecti.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Periah -- 14 Ağustos 2016; 23:34:26 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Periah

    Kardesim aristo mantigi 2000 yil oncede kaldi. Felsefede mantik konusunu biraz bakarsaniz gorursunuz lise ders kitaplarinda ve öss lysde soruyor bu sorular.

    Senin soyledigin mantik cok eskiden cikmis ilkel bir mantik tanimlamasi o terkedileli ve mantik kurami cok daha gelistirileli yuzyillar gecti.

    Açık yazamıyorum sanırım ben onu savunmuyorum zaten bana göre bahsedilmesi bile saçma çünkü hiçbir şeyi göstermez ama aristo mantığı bahane edilerek tersten aristo mantığı kullanılıyor ondan bahsedeyim dedim anlaşılmamış. Yani sen aristo mantığı kullanıyorsun bu yüzden dediklerin yanlış da bir çeşit aristo mantığıdır.
  • orientem kullanıcısına yanıt
    Basit dusunelim yani sen iyi bir sirin olursan

    Yarin bal akan nehirlerin oldugu
    Seninle hergun sex yapmak isteyen hurilerle dolu
    Ucan satolarda keyiften keyife yelken acacagin ucan gemilerde gezecegine mi ?

    Inaniyorsun ?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.