Şimdi Ara

Kader'i anlamamakta ısrar (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
97
Cevap
1
Favori
3.593
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
2 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • limbesh kullanıcısına yanıt
    belki Allah öyle bir yaratmıştır ki, herkes gideceği yere uygun düşünüyordur

    Bu cümleniz ile kendi söylediklerinizle çeliştiniz. Bu söylediğinize inanmayı bırakın ihtimal veriyorsanız dahi demek ki kaderimiz önceden belli.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • uğur37 kullanıcısına yanıt
    Evet bu tahmini eleyelim.

    Edit: sonu cehennem olacak olanlar ile sonu cennet olacak olanların düşünce ayrılığı



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi limbesh -- 31 Mart 2020; 21:48:16 >
  • limbesh kullanıcısına yanıt
    Diyanetin bu konudaki tefsiri:

    Birçok âyete göre kâfirlerin (müşrik, münafık, mürted) bu inançları, dünyada yaptıkları iyi işlerin dinî sonuçlarını iptal etmekte, onlardan–sevap, ecir, âhiret azığı ve sermayesi olarak– fayda görmelerini engellemektedir (Mâide 5/5; En‘âm 6/88; Tevbe 9/17, 69). Kâfirler dünya hayatında “kardeşlik, velâyet (birbirinin velileri olmak), vârislik, ganimet payı, evlenmenin câiz olması” gibi müslümanlara mahsus bulunan haklardan ve ilişkilerden mahrum kaldıkları gibi âhirette de cehenneme girmekte ve orada devamlı kalmaktadırlar.

    Yani doğru dini seçmediği müddetçe hangi kader seçimini yaparsa yapsın, ne kadar iyi de olsa ebedi cehennem hayatı. Sonuç olarak kadere müdahil olabiliyorsak sadece inancımız konusunda olabiliriz.

    Ekleme: Bu soruyu sormaya çekiniyorum. Yanlış anlaşılabiliyor. Kimseyi rencide etmek ya da bir inancı kötülemeye çalışmıyorum. Soru ise şu 'Diyelim İslam'ın yanlış mezhebindeyiz. Ya da başka bir din gerçek. Bu durumda İslam'a inananların seçimleri de aynı oranda boşa gitmiş olmaz mı?'



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi uğur37 -- 31 Mart 2020; 22:2:56 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • uğur37 kullanıcısına yanıt
    --Gayrimüslimlerin iyi amelleriile ilgili--

    Soru sorarken çekinmemeliyiz çünkü bizi yaratan kalbimizi biliyor, art niyetli değiliz.
    Bence gerçek olabilecek potansiyel dinler üç büyük din sadece, bunları da kabaca biliyoruz ama daha da iyi bilmek gerekebilir.

    --Gayrimüslimler, link 1--
    --Gayrimüslimler, link 2--



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi limbesh -- 1 Nisan 2020; 13:12:30 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: sething

    bu nasıl apaçık din..

    her biriniz bi telden çalıyonuz..

    Alıntıları Göster
    Seni döverim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Redmi K20 Pro kullanıcısına yanıt
    Ne dövmesi hocam ya, herkes bildiklerini anlattı işte, o da okumuştur birşeyler herhalde.
  • limbesh kullanıcısına yanıt
    Seni de döverim.
  • Redmi K20 Pro kullanıcısına yanıt
    Öyle şeyler yazmayın hocam, sonra "asıp-kesen dinciler" diye ayrı bir grup oluşuyor insanların kafalarında
    (inanmayan ve az dindar olanlarda böyle bir algı var, şeytan medya da bunu harlıyor zaten)
  • kaderi anlamamkta ısrar demeyelim de bence insan kaderin dışına çıkamayacağına inanınca özgür olmadığını, seçimleri ne olursa olsun sonucunun değişmeyeceğini düşünüyor. o zaman neden irade sahibiyiz, o irade ne işe yarıyor sorusuyla derin çelişkiler yumağı başlıyor.
  • Eğer senin düşündüğün gibi bir kader varsa insanlar doğrudan cennete cehenneme gonderilmeliydi. Nasilsa karşında koskoca tanrı var, itiraz şansın yok

    Ama senin düşündüğün gibi değil de alinyazisi şeklinde tarif ettiğin kader varsa bu sefer cennet ve cehennem olmamalıydı. Çünkü insanların özgür iradesi yok. Ne yüklenmişse onu yapan robotlar var. Cezasını insan degil tanrı çekmeli.

    Sonuç olarak her türlü mantıksızlık var

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Kader bir meselenin sonunun değil başının bilinmesidir.
    İlah sonucu da bilebilir ancak kaderi yaşamak zorunda olan insanımsı ise başı bilinen Bi sondan bahsedilir.

    Esasen başı çok iyi tahlil edilmiş Bi olay örgüsü sonu insanımsı tarafından dahi bilinebilir olduğu ölçüde-ki böyledir- bilinemez bir şey de değildir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi HADO77 -- 28 Nisan 2020; 16:37:58 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 5 sayfa oldu,
    aynı şeyleri yazmamıza gerek yok, sorularınızın cevabı zaten vardı
    ama ben yine de aynı sorulara cevap veriyorum ki "kaçtı" demeyesiniz

    ----------------------------
    Sayın Jeapol ve beğeneni;
    Benim düşündüğüm kaderi tam anlamamış olabilirsiniz (aslında en basit olan bu)
    Anladığını varsayarak ilk cümlene cevap yazıyorum,
    Evet karşımızda Allah var nasıl isterse öyle yapar ve bizi özgür seçimlerimiz sonucuna göre yargılayacağını söylüyor,
    yani doğrudan cennet/cehenneme gönderebilir ama Allah sınava tabi tutup sonuçlara göre göndereceğim diyor.
    mantıksızlık yok.
    -----------------------------------------------
    Sayın HADO77
    Kader başın değil sonucun bilinmesidir yada herşeyin bilinmesidir, (özgür iradeli seçimler veya varsa özgür iradesiz seçimlerin sonuçları)
    bence böylesi mantıklı sen başka türlü düşünüyorsun bişey diyemem.
    -----------------------------------------------
    Sayın GriPaltoluAdam
    Bu açmış olduğum konu zaten senin söylediği gibi olmadığını anlatıyor, özgür irade gerçekten de özgür iradedir,
    Allahın bir şeyleri önceden veya hep bilmiş olması ayrı konudur, ve birşeyleri etkilemez, zorlamaz,
    benim kader anlayışımda Allah zorla kötüyü seç veya iyiyi seç demez
    --------------------------------------------
    --------Allah'ın bilmesi birşeylere zorlamaz (anlaması basit değil mi ?)-----------



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi limbesh -- 4 Mayıs 2020; 17:53:31 >




  • limbesh kullanıcısına yanıt
    İlgi için teşekkürler.

    Kaderini yaşayan kişi için başı belirlenebilir bi durumdan bahsetmiştim.

    Biz kendi kaderimizi yaşamıyorsak her bir an bilinmez olabilir. Ancak kendi kaderini yaşayan biri için başı belli olan durum sonu da açıklar.

    Daha açık tabirle kaderi yaşayacak olanın kendi kaderini bilmesi kaderi değiştirmedi ölçüde o kaderi bilebiliyor olması dahi şaşılacak şey değildir denebilir.

    Kaderin bilinebilir olması kader denen argumanın yapısına ters değildir kader yine yaşanacak olandır, adı üstünde kader olandır.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi HADO77 -- 4 Mayıs 2020; 23:47:56 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Diyanet boyle konulari aciklayamiyor..Cunki her tani tanrinin eksikligine yol acar..Secimlerimizi bilmesi gereken bir tanri yine bizi yargilayan bir tanri bu celiskidir..Yinede tasavvuf gibi ogretilerde ustu kapali baska anlamlar mevcut..Tasavvufa gore kader ve kaza belirlidir tanri herseyi bilir ne yasiyacagini bilir ve sen bu kaderden tek sekilde kurtulabilirsin baska turlu hicbir sekilde kaderini degistiremessin..Kaderini degistirmek mumkun ve bunu farkederek yaparsin..Kotu seyler de yapabilirsin bu senin kaderindir.. Belki trilyonlar kazanirsin ama bu da senin denenme yolundur..Sen her sekilde trilyonluk bir adam olarak yasar ve olursun bu senin kaderindir. Tasavvufta tanri sana ne kadar para kazandin diye sormaz ve ne yasadin diyede sormaz bunlardan mesulde tutmaz cunki o planda ona aittir..Birtek seyden mesl tutar o da o parayi ne icin harcadigindan..O kadar para ile iyilik yapmak yerine kotuluk yapmayi tercih ettin..Bu insanin sinavi...Ama burada da yine su sorun cikar ortaya benim neden o parayla kotuluk yaptigimi bilmiyormusun? Yine eksik bir tanri...Tanri benim neden kotu oldugumu da bilmeli..Ama yinede cok daha derine inersek tanri aslinda kendini sinar..Bu tasavvufun en derin kisimlarinda yine gunumuz karma felsefesinde ve yine bazi eski ogretilerde en temelinde boyledir..Tanrinin aslinda kendini sinadigi dusunulur..Semazenler kendi etraflarinda donerler cunki tanrinin bir parcasi olduklarina inanirlar..Herseyin tanri oldugu felsefesi tasavvufunda derinlerinde yatiyor..Bu celiskiye ben makul bir cevap bulamadim..En makul cevap sanirim tanrinin kendini sinadigi fikridir..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • İlahın insanımsı şeklinde görünümü arada yeyip içip def-i hacet görüp çoluğa çocuğa karıştığı inancı islamda yoktur. Doğrudur yanlıştır bilemem ancak İslam retoriği böyle değildir ve bu anlayış yoktur.

    Eskiden yahudi isevi putperest olanların İslamı kendi dinlerine benzetme çabası net şekilde gözüküyor zaten. Bu sen ben değil ancak uygulanan hal ve gidiş anlaşılıyor.

    Hatta gayrimüslim olup dini tartışanların tartışması ile İslam veya en genel manada teist olanın tartışması bile apaçık belli oluyor.

    Yaratıcı anlayışı çok çetrefillidir kabul ancak anlaşılmaz bi şey değildir.

    Bu anlaşılırsa insan bitki kainat atom vs. İlahın zatıyla asla karışmaz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • cevaba123
    1- Bence her tanı Allah'ın eksikliğine değil bilakis yüceliğine yol açıyor,
    Kuran'daki ve evrendeki ayetler Allah'ın yüceliğini gösteriyor.
    2-Bence çelişkinin ç'si bile yok, ayrıca Allah
    seçimlerimizi bildiği halde yine de yaratmasında hiç bir zorluk yoksa, mantıksızlık da yoktur, teşekkürler.

    HADO77
    "İlahın insanımsı şeklinde görünümü arada yeyip içip def-i hacet görüp çoluğa çocuğa karıştığı inancı"
    bence de islamda yoktur.
    Bana göre Allah anlayışı, çetrefilli de değildir zira nihayetinde bu bir inaçtır, teşekkürler.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi limbesh -- 8 Mayıs 2020; 17:55:20 >
  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.