Saat 6'ya soldan yaklasiyordu adeta ve henuz otobusteydim. Is cikisi olmasinin yarattigi yogunluk sagimdan solumdan yuzume carpan nefesler suretiyle kendini bir hayli hissettiriyordu. Bilmedigim lehceler,bildigim dilde ise yabanci oldugum siveler havada ucusuyordu. Lokasyonun esenyurt olmasinin bu duruma olan etkisini anlatmaya gerek yok zannediyorum. Yalniz otobusteki hemen herkesten ayricalikli oldugum bir husus vardi. Onlar islerini bitirmis hurgeneraller olarak yolculuk ederlerken ben dunun yorgunlugunu atlatmis bu aksamki muharebeye hazir hale gelen bir er olarak bu mahser provasini surduruyordum. Guc bela onumdeki kitleyi yarip orta kapiya dogru ilerledim. Bir yandan da cantami ve ceplerimi kolluyordum surekli her gun su kalabaliklarda yer alip da hala birileri tarafindan carpilmamis olmam en az real madridin city karsisindaki mucizesine denk derecede bir mucizeydi. Indikten sonra olabilecek en yuksek hizda adeta kosarak ilerledim mystery glorious wedding palace'a. Esenyurttaki bir dugun salonu icin fazla iddiali bir isimdi acik konusmak gerekirse. Hatta patronumuz Veysi abinin ana dilinde bile yeterli yetkinliginin bulunmamasini goz onunde bulundurunca gercekten ilgincti fakat bunu uzun uzadiya dusunecek vaktim yoktu zira 6da orada olmamiz konusunda talimat almistik dun geceden. Yaklasik bir 10-15 dakika gec kalmistim seri adimlarla soyunma odasina girdim ve pantolon,gomlek,yelek... garson uniformalarami bir bir uzerime gecirdim. Kollarimi duzelttim aynada ufak bir bakis attim kendime. Eldeki malzemeyi de goz onunde bulundurunca bundan iyisi samda kayisi diyerek kostum ekip arkadaslarimin yanina. Bu noktada biraz da ekibi ve salonu tanitmam gerek sizlere. Ismi saray olsa da salonumuz icin saray yavrusu demek biraz daha realist olurdu. Yaklasik 300kisilik bir kapasite soz konusu fakat asiret dugunlerinde bunu esnetebiliyoruz 500e kadar yolu var. Tamamen Veysi abinin inisiyatifinde esasinda bu durum. Bugun yemeksiz oldugu icin sayimiz daha az olacakti. Veysi abinin köylüsü İmameddin abi sef garson olarak Kevin De Brueyne tadinda biz junior garsonlari koordine ediyor mesleginin inceliklerini kendine has uslubuyla bizlere aktariyordu Bahsettigimiz kendine has uslup tahmin edebileceginiz uzere yoresel kufur ve hakaretleri ihtiva ediyor. Bir defasinda bardak dusurup kirmamin akabinde mutfakta yav senin yordamini sqeyim bunlar sayili diyerek baslayan atesli soylevi garsonluk kariyerime yon vermisti. O gun benim icin bir donum noktasi olmustu. Kadromuzun geri kalani Imameddin abinin oglu Bedir, Veysi abinin genc yegeni Esenyurt Endustri Meslek son sinif ogrencisi Necise ve ilcemizin yeni simalarindan Khalil Abbas. Kendisine Halil olarak sesleniyoruz. Bir defasinda uzun uzadiya Halil abinin acikli hayat oykusunu dinledim kendisinden. Zamaninda Sam'da kebapciymis kendisi. Ic savasin patlak vermesi uzerine gosteriler sirasinda dukkani yagmalanmis bunun uzerine de Halil abi elinde ne varsa satip Unkapanindaki arkadasinin yanina gelmis. 2 defa yunanistan sinirini denemis fakat gecemisler bir defasinda dedeagaca dogru tam cikacakken yakalanip ailesiyle birlikte mancinikla catalca taraflarina dogru firlatilmis. 3-4 gun boyunca yollarini bulmaya calismislar genis korularin icerisinde orada. Son kertede yolculuk esenyurtta sona ermis ve su an gayet homojen bir bicimde tam bir uyum halinde birlikte calisiyoruz halil abimle. Imameddin abinin yuksek koordinasyonunda mutfakta halil abi, Muzikte ve karsilamada Veysi abi ve hizmette on saflarda biz genc 3lu kaka-svchenko-inzaghi 3lusu misali efsane milan kadrosuna nazire yaparcasina makine duzeninde isliyorduk. Gec kalmamin da etkisiyle imameddin abi hafif sitemkar bicimde haydi aqqoyim kac oldu geldi millet diyerekten bir cikisti bana. Abi yol mol vs bir seyler zirvaladim gecistirdim. Ve masalari dizen genc kardeslerim bedri,necise ikilisine yardima kostum. Yavastan da dugun sahipleri gelmeye basliyordu arkada hafif asansor muzikleri donuyordu. Evlenen cifte yardimci olmak uzere Necise'yi gonderdik. Imameddin abinin anlattigina gore 1 sene oncesine kadar gelin odasi yokmus salonda. Cikan bir kavga uzerine dugun sahipleri Veysi abinin suratinda lokal hasarlar birakmislar. Bunun uzerine tuvaletin yarisini kirdirip gelin odasi haline getirmis hicbir masraftan kacinmadan Veysi agabeyim. Misafirlerin iyiden iyiye salonu doldurdugunu, ortalikta zincirden kopmuscasina cilginca kosusturan 3-9 yas grubu cocuklardan anlamak hic zor olmuyordu. Bu biz garson takimi icin bir gong sesi sayilirdi. Saatinde ilerlemesiyle birlikte meyve suyu/limonata dagitimina basladik. Veysi abi hicbir masraftan kacinmayip limonatalari toptancidan almaya baslamisti son zamanlarda. Daha onceleri musluk suyu+seker+acik sari gida boyasi 3lemesini kullaniyorduk. Tabi bu gecis kanli mi oldu kansiz mi oldu diye sorarsaniz yine veysi abide birtakim fiziksel hasarlar meydana geldi tahmin edebileceginiz uzere. bir defasinda dugundeki 2 cocugun ayni anda hastaneye kaldirilmasinin akabinde Veysi abi ufak bir dayak sekansina tabi tutuldu ve hemen ardindan bu radikal degisime imza atti. Herkese tek tek egilip ne icecegini sormak, 'limonatanin markasi ne/ananaslisi var mi bunun/ikisini karistiralim gibi gibi sacma sorular ve isteklerle karsilasmak, yuvarlak masa konseptinde daha masayi bitirmeden ilk meyve suyu koydugum sisko tifil bebenin yuzsuzce abii tazeler misin diye bagirmasi bunlar artik cok normal seyler haline gelmisti. Ilk baslarda hemen herkesin soyledigi seyler agirima giderken hatta zaman zaman munakasaya girdigim bile olurken artik iyice kasarlanmistim. Herkesi he ho diyerek gecistiren saldim cayira mevlam kayira bir insan haline donusmustum. Veysi abinin isiklari kapatmasiyla beraber Oya&Bora ikilisinden sevme zamani sarkisi duyulmaya basladi. Biz dünyayı çok sevdik ölüm bizden uzak olsun Aşık olduk yüreklendik kader bizden yana dursun Hasretliği çektirme tanrım gözümüz yollarda kalmasın Ne istersen al götür ama sevda bize aşk bize kalsın Nidaları esliginde ciftimiz de yavas yavas giris yapiyordu salondan iceriye. Normalde bu ambiansta yerden firlayan kivilcim da oluyor ama Veysi abinin o taraklarda pek bezi olmadigini daha onceki anlattiklarimdan cozmussunuzdur diye dusunuyorum. Devaminda pervane sarkisi esliginde dans icip yanip tutusan tum ciftler sahneye firladi. Ozdemir erdogan bu sarkiyi yapmasaydi cok kisi ekmeksiz kalacakti zannediyorum. Ortam her ne kadar guzel olsa da biz garsonlar icin bu dakikalar masalardan boslari toplamak anlamina geliyordu zira birazdan gelecek pasta+kraker kombinasyonu icin yer acmak icap ediyordu. Veysi abinin dj koltuguna oturmasinin akabinde dugun bir anda sira gecesi eksenine kaymisti. Gelin tavana birkac cigkofte yuvarlayip firlatsa hic garipsenmezdi dogrusu. Imameddin abinin direktifi dogrultusunda mutfakta kumelenip Halil Abi ve Necise'nin ortaklasa hazirladiklari pasta+kraker tabagini masalara dagitmaya basladik. Katilimcilarin ekseriyeti menuyu zayif bulmustu ve bunun musebbibi benmisimcesine yaptiklari oflamalar goz devirmeler bir nebze moralimi bozmustu fakat elimden gelen bir sey yoktu. Dugune ac gelip mutfagi basip yemek arayan mi ararsiniz, arka masalara coreklenen dugun sahibinin bile tanimakta gucluk cektigi 20lira sikistirip raki yok mu raki diye bagiran alkolik mi ararsiniz bu tiplerle her gun muserref oldugumuzdan oturu menuyu begenmeyen katilimcilar bunlarin yaninda cok naif kaliyordu dogrusu. Dagitim bittikten sonra mutfakta iki arada bir derede birer pasta da bizler yedik bedir necise ve imameddin abi. Halil abi zaten hep yiyordu hazirlarken. Pastalar da yendikten sonra artik top Veysi abideydi. Dugun sahiplerinin talepleri dogrultusunda demek isterdim fakat onlari da pek taktigi soylenemezdi genelde kendi kafasina gore takiliyordu teybin basinda. Cesitli arap muzikleri,kasap,ankaranin bag bahceleri,urfa d.bakir potporileri derken halay cekmekten bitap dusmus insanlar ordusuna donusmustu hemen herkes. Put gibk masada oturan dugun sahibinin 2.dereceden akrabalari disinda tabii ki. Ilk dugunlerimde delice tepinen mutlu insanlari gorunce sebepsizce ben de cok mutlu olurdum. Mutlu insanlari gorunce onlarin yaninda mutsuz olmaya hakkim yokmus gibi hissediyordum. Fakat yavas yavas her seye oldugu gibi buna da alistim ve hissizlestim. Bir an once is bitsin de eve erken donelim diye ufak ufak arka masalardan etrafi toparlamaya bile basliyordum artik millet halay cekerken. Hasılı bir dugunun daha sonuna geliyorduk yeni bir sey yoktu. Gelin damat halay, geline takilan gosterisli altinlar,birbirleriyle yarisan bekar kizlar ve mecburiyetten dugune katilan sessiz yigin... Yalniz dugunun sonunda herkes gittikten sonra yalnizca gelin ve damadin ailesi kalinca gelini bir aglama tuttu buna anlam veremedim. Gerdek korkusu mu diye dusundum fakat gerdek olmasi icin henuz neyle karsilasacagini bilmiyor olmasi lazimdi eger daha evvel gorduyse bu daha ahlaka mugayir bir davranis olurdu. Bu konu uzerinde fazla durmadim ama bir ara geline soracak kadar da merak ettim esasinda ama sonra bosverip masalari silmeye devam ettim. Her sey guzel giderken ve artik gunu bitirdim diye sevinirken vakit ustumu degistirip yevmiyeyi almaya gelmisti. Normalde gunluk usulu calisip her dugunde 250 alip cikiyordum. Esyalarimi cikarip geldigim kiyafetlerimi giydikten sonra hem ekibe iyi aksamlar deyip hem de yevmiyeyi alip cikacaktim fakat Veysi abi herkese 250 verdikten sonra cikarip bana 200tl uzatinca bir an sasirdim birkac saniye tepkisiz kaldim. Daha sonra tam lafa girecekken -Abi dememin akabinde Veyis dangalagi bugun gec geldin ya lö diyerek sark kurnazi gulumsemesiyle sanki bana hakkimdan daha fazlasini veriyormuscasina bir tavir takindi suratina. Abi dedim ben 10dk gec geldim kusura bakma yol kapaliydi bir daha da olmaz kac saat calistim 10dk erken gelsem ne fark edicekti vs diyerek hakkimi savunmaya calistim. Bunun uzerine yuzundeki piskin ifadeyi koruyarak yedigin pastaya say ehehe dedi. Ben diretmeye devam edince kardes 200 aliyosan al almiyosan aha da kapi ordadir diyerek yanlis vurgu ve tonlamalarla dolu bir cumleyle bana rest cekti. Yanimizda duran imameddin lavugu da agzini acip 1 kelime edip hakkimi savunmadi onun da alacagi olsun kaypak herif. Pısmış gibi yaparak tamam abi dedim aldim 200tlyi. Ardindan iceri gidip uniformami da toparladim ve cantama attim tam cikarken - o 50lirayi g*tune sok tamam veysi denen oce diye haykirdim ve son surat arkama bakmadan metrobuse dogru uzaklastim. Otobuse gidecegimi tahmin eder diyerek sasirtmaca yapmak icin metrobuse dogru kactim. Fakat beyler sabahtan beri apartmanin onunde bir passat bekliyor urkmem gerekli mi sizce lutfen yardim < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
Bildirim