İnternat kafe ortak alanda bulduğum ilginç yazı

CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA/ İSTANBUL

Konu: Kimlik

Beni Herkes Hidayet Baş isimli şahıs; kardeşlerimi ise 1-Fatma isimli şahıs 2- Ayşe isimli şahıs 3- Kendim isimli şahıs 4- Emine isimli şahıs 5- Hacı Mehmet isimli şahıs 6- Nurgül isimli şahıs 7-Ertuğrul isimli şahıs olarak bilir. Bir ile bağlı ilçenin Köyün yaylasında doğduğumu herkes biliyor, doğum tarihimin 1977 olduğunu resmi kayıtlardan biliyorum. Ancak gün ve ayının ne olduğunu tam bilmiyorum. (kayıp kimliğimde gün ve ay tam olarak yazılı.)Ölen bir kardeşim varmış bunu bana annem söyledi. Duyumuma göre annem küçükken önce kaybolmuş ve onu daha sonra bir çalılıkların arasında köyde bulmuşlar ve Anneme herkes ‘Bulduk’ lakabı takmış ve anneme dedem; ‘Helime’ kızım diye çağırırmış bunu bana samimi iken anlattı. Annemi herkes şifahen (sözlü) karıştırıyor. Herkes Hatice diyor resmi kayıtlarda Halime olarak yazılı. Bana herkes sen nerelisin ne iş yapıyorsun diyor zoruma gidiyor. Annemle babam önce ayrılmışlar ve babam bir ülkeye çalışmaya gitmiş ve Annemi götürmemiş ve babamın erkek kardeşi Osman isimli şahıs eşini boşa diye babamın çalıştığı ülkeye mektup göndermiş ve babam kardeşine önce sen eşini boşa daha sonra ben boşarım demiş bu olayı köyde herkes biliyor. Babam herkese anlatmış. Babam daha sonra annemle birleşmiş. Bebekken hep bir tarafa kafamı koyduğumdan kemik taze iken kafam yassı (yamuk) Aynı şekilde Emine’nin da kafası yassı (yamuk) Sakatım evin ilk erkek çocuğu iken hastalık sonucu annem Kamil isimli şâhısa götürerek bu şahsın bana iğne yapması sonucu sakat kaldığımı bana anlattı. Çocukken evde herkes varken sürekli korku yaşıyordum. Çocuktum. Annem yaylada hiç suçum yokken beni tehdit etti. Üzerimde baskı ve tehdit oluşturdu etkilendim. Nedenini bilmiyorum. Babam Mahmut Baş isimli şahıs komşu Ramazan Dere isimli şahsın evine elimden tutarak götürürdü onlarda ailecek bize gelirdi.<span> </span>Ramazan Dere isimli şâhısı Herkes ‘Abdurrahman’ın salak’ lakaplı, biliyor eşinin ise Ayşe Dere isimli şahıs olduğunu herkes biliyor. Çocukluğum hem köyde hem de köyün yaylasında geçti. Babam yurtdışından geldiğinde bir elma bahçesi satın almış kısaca babamın mesleği çitçilik annemin mesleği ev hanımlığı yaptığı herkesçe biliniyor Babamı herkes ‘Harar ve hâkim’lakabı seslenir ve her iki lakabı da karışık kullanırlar. Kardeşim Emine ile ben ilkokula aynı tarihte birlikte yazıldık Kim yazdırdı hatırlamıyorum. Ona kimin dediğini bilmiyorum anlatımda geçen komşumuz Ayşe ve Ramazan, dan olma Mikail Dere isimli şahıs önce seninle tavuk becerek dedi.beni yan komşumuz Bahri Atılgan isimli şahısın evinin arkasına götürerek bahçede tuttuğu tavuğa önce kendisi tecavüz etti . Daha sonra ben tecavüz ettim. Bu olayı herkes biliyor (Duyumuma göre Komşumuz Ayşe Atılgan isimli şahsın önceki eşinden ayrılıp ikinci evliliğini daha sonra Bahri Atılganla yaptığı herkesçe biliniyor.) Ramazan Dere isimli şahsın kardeşinin komşumuz Mehmet Doğan’ ın kızı Nuran Doğan isimli şahsı kaçırdığı herkesçe biliniyor. Köyün Yaylasında yaylarken çocukken Önce Ali Baş’ın teklifi ile kendisi ve Hakan Baş isimli şahısla birbirimizle cinsel ilişkiye girdik. Bu olayı herkes biliyor. Köyün yaylasından eşekle köye malzeme taşırdım eşeğe yük atıldıktan ve eşşeğe bindikten sonra annem beni dağ yaya yolundan çekerken bir taşlık setten eşşeğin geçmek isterken atlaması sonucu beni yere taşlık alana atması sonucu kafam arka kısımdan yarıldı ve kanadı Bu nedenle kafamın arkasında yara izi var. (daha sonra bu eşeğe tarlada tahıl hasadı yaparken dinlenme saatinde tecavüz ettim) Köyden yaylaya aynı zamanda yayladan köye malzeme taşımaya devam ettiğimi herkes biliyor. Kardeşim Hacı Mehmet Baş Babamın işini fazla görmezdi kaçardı zorba ve ukala olduğunu herkes biliyor aynı şekilde Nurgül ‘ünde ukala ve dengesiz olduğunu da herkes biliyor. Kız Kardeşlerim sonbahardan ilkbaharın sonuna kadar Halıcılık yapar ve babamın aldığı hayvanlara bakardı. Babamda çalışmayı sevmeyen çalıştıktan sonra asık suratla eve gelerek herkese kötü söz kullanır çatardı. Kavga ederdi. Kardeşim Ayşe’nin beni bir müzik kaseti yüzünden feci şekilde dövdüğü herkesçe biliniyor Kardeşim Ayşe’nin Komşu Mehmet oğlu Musa Doğan ile ilişki yaşadığını intikam için babama ihbar ettim. Komşu Mehmet Doğan Kız kardeşimi ailemizden istemedi. Ayşe Komşunun oğlu Musa ile kaçtı. Ailemizin Komşu Mehmet Doğan’ ın oğlu Musa Doğan ve ailesi ile Mahkemelik olduğunu herkes biliyor. Babam Emine ile Beni Develi ağır ceza mahkemesine tanık olarak yazdırmış ben ve emine kardeşim Ayşe hakkında kaçırıldı diyerek mahkemeye yalan beyanda bulunduk. Çünkü önceden babam ne demek istediğimizi bize öğretmişti İlkokulu bitirdikten sonra İstanbul’a sanat okuluna babam beni gönderdi herkesçe biliniyor. Sakat olduğum için ayakta çalışamayıp daha sonra köye döndüm. Aynı yıl Babam beni ortaokula birkaç ay sonra yazdırdı. Bu arada babam elma yetiştiriciliği yaptığından İlçe Tarım Müdürlüğünde bulunan Muammer Yılmaz isimli şahısla Ziraat Mühendisi ile tanışmış ve Ziraat Mühendisi Hanımı Makbule’nin herkesin sadettin olarak seslendiği – (Tun cer Demire zen’e) erkek kardeşine Kız kardeşim Ayşe Baş (Demir ezen) in ailesinin istemesi üzerine babam verdi bunu herkes biliyor. Ona kimin dediğini bilmiyorum 12-15 yaş arası Ali Baş İsimli şahıs Hidayet gel seninle birlikte cinsel ilişkiye girelim birlikte olalım dedi 15 yaş altı çocukken Ali Baş isimli kişiyle isteği üzerine ilişkiye girdik, bu olayı kime anlattı bilemiyorum. Aynı şekilde amcam Emin Baş (Babamın erkek Kardeşi) Arıcılıkla uğraşırdı. Herkes babamın kardeşi Emin Baş’ı yalancı olarak bilir ve lakap olarak ona herkes kürtemin der. Bir gün amcamın oğlu Mehmet Baş gezmeye gidiyoruz dedi beni ilçeden alarak ilçe dışında bir dağa arıların olduğu yerdeki çadıra getirdi Yanında kardeşi Emin Baş’ ta vardı Beni bir süre sonra götümden taciz etti. Kardeşi Emin Baş bu olayı bilmesine rağmen müdahale etmedi. Bana Emin baş’ın tecavüz ettiğini görmedim. Geçen zaman zarfında Halamın oğlu Mehmet Dere bize gelerek herkese veriyormuşsun birde bana ver dedi ne demek istediğini açıkça söylemedi. Lise yıllarımda Amcam Emin Baş’ın kızı Şerife’yle aşk yaşadım ve onunla cinsel temas yaptık onunla aşk yaşamama rağmen tecavüzden kaçındım. Ailemden beni iste dedi ancak Annenle geçinemem dedi. İçlerinde ben de dâhil aralarında okuyup sonradan kamu görevine atanan zamanında hayvanlara tecavüz eden şahısları herkes tanır. Ortaokulu iki köyün ortasında bulunan Ortaokulda okudum. Liseyi zar zor geçer notla ilçede bitirdim matematiğe ve fen Bilimlerine ve yabancı dile kafam çok fazla çalışmaz. Dershaneye gittim. İlk ÖSS de barajı aşarak Üniversiteye girişe hak kazandım. Açık öğretim hakkımı kullanmadım. Aileme elimden geldiğince yardım etmeme rağmen ailem tarafından sürekli tehdit edildim ve hakarete uğradığımı sakatlığımın yüzüme vurulduğunu herkes biliyor. Özürlü/sakat olduğumdan Herkes benimle alay ederdi sakatlığımı yüzüme vururdu. Babamı hiç sevmem çünkü bana ters davranır. Beni hiç sevmez bende onu hiç sevmem Giyimime özen gösteririm. Yalan söylediğim ortam çok ve doğru konuştuğum ortam az oldu. Genellikle yapıcıyım. Yapmak isterken bozduğum çok şey oldu. Genellikle sakin ve bayanlar dışında arkadaşlığı sevmeyen bir tipim var. Yalnızlığı seçerim. İşime bakarım. Sakacıyım. Kimseye muhtaç olmama gibi bir niyet sahibiyim. Genellikle çevredeki insanların ahlak yönünden bozuk olmasından dolayı benim kişiliğiminde bozulduğunu herkes biliyor. Daha çok Kendimi düşünürüm. Kahvehane alışkanlığım yoktur. İçki kullanmam kumar oynamam. Başka hiç kimse umurumda olmaz. Dinime düşkün değilim. Allaha içimden küfrederim Liseden sonra dershaneye gittim. Suruç’ta Yüksekokul kazandım. Başbakanlıktan karşılıksız burs aldım. Yüksek Öğrenimden harç kredisi aldım ödemedim. Öğrenim kredisine müracaat etmedim. Önce kalacak yerim yoktu. Okul kantininde Mersinli Ali İhsan Şenol isimli şahısla tanıştım. Suruç Milli gençlik vakfında kalıyormuş Daha sonra Mersinli Ali İhsan Şenol isimli şahıs beni kaldığı yere götürdü. Vakıf yurdunun hocası ile görüştük. Birlikte kaldık. İkimiz birlikte geziyorduk. Vakıf yurdu sıkıcı idi. Namaz kılmaya zorlanıyordum. Aksi halde orada kalamayacaktım. Formaliteden namaz kılıyordum hoşuma gitmiyordu. Mersinli Ali ihsan Şenol l isimli şahısta benim namaz kılmam için sürekli ısrarcı oluyordu. Serbest olmayı istiyordum. Bir gün Milli gençlik vakfının hocası beni çarşıda dolaşırken uzaktan bana bağırarak Hidayet Kızlardan Uzak dur diyordu. Ne demek istediğini anlayamamıştım. Ne kızı daha ortada kız falan yoktu birlikte olduğum gezdiğim bir bayan yoktu. Okula kayıttan bir süre sonra yanımda sırada oturan Müslüm isimli sahış oturuyordu. Soy ismini hatırlamıyorum. Bana basın kartını göstererek Suruç’un sesi gazetesinde çalıştığını ve aynı zamanda imamlık yaptığını söyledi. Öğrenci Feride Oğuztimur isimli bayan şahıs önce bana bir köşe yazısı yazmamı istedi. Müslüme vereceğini söyledi. Bende yazdım verdim. Müslüm’e verip vermediğini bilmiyorum. Müslüm’ün Şahsı bana benziyordu Psikolojisinin bozuk olduğunu sanki bir yerden duydum sanki gibi ama tam hatırlamıyorum. Daha sonra herkes Müslüm Kendini namus yüzünden Asmış dediler okul olarak gündüz başsağlığına gittik daha sonra 2. Sınıf öğrencisi Abdullah isimli şahıs Motorla bir akşam evlerine götürdü bana bir şeyler ikram ettiler çekinerek yedim korkuyordum çünkü bir köşe yazısı vermiştim. Daha sonra bana elektrikli soba vermişler diye hatırlıyorum. Ölüm İlanını gazetede okudum. Ancak ölüsünü görmedim. Okulda Bazı öğrenciler kendilerine kız arkadaş edinmişler. Bende sakat/özürlü olduğumdan kız arkadaşlık kim ben kim arkadaşlık kim hepsi bana hayaldi. Yurttan ayrılmış ev arkadaşlarımızla birlikte kendimize ev tutmuştuk. diğer evlerde kalan öğrenci arkadaşların evine ziyarete gitmiştik. Öğrenciler gezdikleri kız arkadaşlardan söz ediyordu. Sohbet ilerledi ve Diyarbakırlı Abdullah Dalbaşı isimli şahıs Hidayet dedi Adıyamanlı Nevin Baltacı isimli şahsı sana ayarlayalım dedi. . Öğrenci Nevin Baltacı ile konuşmamı istedi. Arkadaş olmak istiyorum de dedi seni seviyorum de dedi. Önce Ben telefonu açarım sen konuşursun dedi Bana denileni yaptım. İlerleyen zaman dilimi içinde Nevin Baltacı isimli şahıs önce Ali ihsan Şenol’un peşine takılmış. Onunla konuşmak istemiş ve bir süre sohbet etmişler. Ona isteğini yaparım namaz kılarım örtünürüm demiş. Ali İhsan Şenol’da bana anlattığına göre Nevin Baltacı bana asıldı yüz vermedim dedi. Abdullah Dalbaşı isimli şahıs Mersinli Şerife Katılmış isimli şahıs ile Arkadaştı. Ayşegül Doygun isimli şahıs İsmini bilmediğim rütbeli/rütbesiz bir Asker şahıs ile arkadaştı. Daha sonra Şerife Katılmış isimli şahıs ile Abdullah Dalbaşı isimli şahıs arkadaşlıktan ayrıldı. Abdullah Dalbaşı isimli şahıs’ın birlikte olduğu/gezdiği kız arkadaşlığı gurubundan ayrıldı. Abdullah Dalbaşı isimli şahıs Karslı Yıldırım Bulut (Kayseri Bir ecza deposunda çalışan) isimli şahıs Aydın/Çineli Ergüven Emek isimli şahıs İstanbul/Silivrili Kadir Tekdemir isimli şahıs ile aynı evi paylaşıyordu. Abdullah Dalbaşı isimli şahıs beni telefonda görüştürdüğü Nevin Baltacı isimli şahısla henüz gezmiyorduk. Daha sonra Urfalı Hüseyin Elçi isimli şahıs Şerife Katılmış isimli şahıs, Hale Nizamoğlu isimli şahıs ve Nevin Baltacı isimli şahısla geziyordu. Ben onlardan hala uzaktım ilerleyen zaman dilimi içinde bir gün akşam Nevin Baltacı isimli şahıs yüksekokul yurduna ilerlerken Hüseyin Elçi isimli şahıs git Nevinin Arkasından onunla konuş dedi ve ben denileni yaptım. Nevinle görüştüm Nevin ileriye dönük bir evlilik yapabileceği bir arkadaşlık isteğini bana iletti. Arkadaşlığımı kabul etti. Mektuplaştık ve telefonlaştık. Henüz birlikte gezmiyorduk Nevin bana durumu ailesine bildireceğini anlattı. Hüseyin Elçi isimli şahıs, Şerife ve Hale ve Nevin ve Ayşegül’le, çok sık görüşüyorlardı. Bir gün çarşıya çıkmıştık ve yaya halde yürürken Nevin Baltacı isimli şahıs Hüseyin Elçi isimli şahsın gözlerine tedirginlikle bakıyordu. Nevinin Konuşması düzgündü Boyu küçük şahsiyeti/surat kısmı bozuktu gözleri oyuktu kısa küt saçlı idi. Nevinin beni sevip sevmediğini bilmiyorum. Önce seni seviyorum diye karta yazıyordu daha sonra üzerine çizik çekiyordu. Nevin Balltacı isimli şahıs Müsait bir zamanda ailesini benimle görüştüreceğini bildirdi. Bir gün Balıklı göle gezmeye giderken kimliğimin olmadığı Jandarma tarafından biliniyordu. Ve onlara Nüfus Kayıt örneği ibraz ettim. Urfa Balıklı gölde Ailesi ile tanıştık. Babası yoktu Annesi bana Kimse duymasın namuslu bir aileyiz diyordu. Beni tanıyan (Aynı köylüm Faruk Demir yürek) isimli şahıs gezerken bizleri gördü. Suruca geldik tam tersi oldu beni bırak diyerek ayaklarımı tekmeliyordu. Yıldırım Bulut isimli şahıs tanıktır. Çelişki içinde kalmıştım. Bir süre sonra görüşmedik. Kayserili bir bayan hemşerimle okul bahçesinde dolaşırken Nevin Baltacı isimli şahıs beni camdan seyrediyordu o anda bana sinirlenmiş. Hakkımda ne düşündü bilemiyorum. Daha sonra okulda Ayşegül Doygun İsimli şâhısı da yanına alan Nevin Baltacı İsimli Şahıs bana sürtünmeye başlamıştı. Tekrar konuşmaya başlamıştık. Bana artık bir kız arkadaşın var diyordu. Nevini sevmiştim. Nevin Baltacı isimli şahıs bana Memur ol gel beni iste diyordu Hidayet diyordu benim hiç kimsem yok dersen memur olursan istersen evleniriz babam beni sana verir diyordu. Nevin okulda iken sürekli telefonda görüşüyordum birlikte geziyordum ancak bana bir kez bile elini tutturmadı. Bir gün Atakan Gürbulak isimli şahıs ve Kız arkadaşı Nilüfer Soytürk ile eve gittik ufaktan -Adıyamanlı Nevin Baltacı isimli şahısla Hidayet Baş isimli şahıs - İzmirli Atakan Gürbulak isimli şahısla Zonguldaklı Nilüfer Soytürk isimli şahısla-sevişiyorduk. Nevin Baltacı isimli şahsa hiçbir zaman tecavüz etmedim. Ayşe gülün asker arkadaşı için ona ayrılması için neden yalan söylemem gerektiğini Nevinin istediğini bilmiyorum. Bende he öyle dedi diyerek ayrılmalarını sağlamıştım. Bu arada 1. Sınıfı bitirmiştim öğrenci kimliğimi teslim edip 2. Öğrenci kimliğimi almıştım. Oda kayboldu Bir süre sonra öğrenci kimliğimde kayboldu. Ancak herhanbir yere müracaatım yoktur. Gerek kimlik için ve gerekse diğer kimlikler için. Nevin Baltacı isimli şahıs Bana; Hidayet diyordu Bizde akraba evliliği olmaz dedi. Dayımın çocukları özürlü diyordu. Komşumuzun da adı Hidayet Bilgiç dedi oğluna almak istiyorlar ancak ben onlardan hoşlanmıyorum diyordu. Nevinin okulda iken çarşıya tek başına gidip geldiğini gördüm kiminle görüştüğünü bilmiyorum. Yalova,dan Yunus Akşahin,le Mektuplaşıyordu. Babasının Bursa da memurluk yaptığından bahsetti. Okulda iken ailesinin fotoğraflarını gösterip ağlıyordu. Menzile tövbeye arkadaşlar Minibüs ayarlamış beni de tövbe için götürdüler. Ancak Kadir Tekdemir isimli şahıs tövbeye girmedi. Ev arkadaşlarım Ali ihsan Şenol isimli şahıs, Ethem Bayram isimli şahıs, Ayhan Ay isimli şahıs ve İsmet İşit‘isimli şahıs,dir. Ağrılı ilinden İsmetin abisi Fransa’dan kardeşini ziyarete geldi. İsmini bilmiyorum. Öğrenci iken evde kacak elektrik kullandık. Babam kardeşim Hacı Mehmet Baş’ Suruç’a gönderdiğini ve Nevinin ev arkadaşları ile gezdiğini ve fotoğraf çektirdiklerini biliyorum o fotoğrafları kardeşim Hacı Mehmet Baş bana göstermedi. Nevin Bana Nüfus cüzdan örneği kullan diyordu. 1998 yılında 15 tatilde nüfus cüzdanı çıkarttım. Öğrenci olarak Hilvan, a toplu olarak öğrencilerin gittiğini biliyorum Ethem, in ablasının Hilvan, da öğretmen olduğunu duydum. Bir ara öğrenciler Hilvan, da bir şeyler yemişler içmişler Etmem, e nevin şunu al Hidayete ver yesin demiş bende yedim. Nevin Okulu bitirmemi ve benim mutlaka memur olmamı istiyordu. Toplu olarak resim çektireceğimizi Nevin bana söyledi. Arkadaşlarla birlikte gezerken çektirdik. Kadir Tekdemir; Gülser Bozok’la çıkıyordu. Nevin Benim için Gülser Bozok isimli şahıs la yurtta kavga etmiş. Mehmet Atmaca isimli şahıs ise Esma Karaosmanoğlu isimli şahıs ile çıkıyordu. Mehmet Atmaca isimli şahıs bir şiir yüzünden Hale Nizamoğlu şahıs ile tartışmış. Kırşehirli Oktay isimli şahıs Okulu terk etti Aynı şekilde( 1998 1.sınıf) Halil İbrahim Baş isimli şahıs da okulu terk) etti. Nevin Bana Hidayet funda evlenmiş diyordu. Hidayet diyordu bana Hale İzmir’den gazeteden arkadaş bulmuş kendine diyordu. Hale Nizam oğlu isimli şahıs Suruç sağlık ocağından bir memur arkadaş bulmuş. Bunlar sohbet ederken ben duymuştum. Bir gün Nevin Baltacı isimli şahıs Arkadaşları ile birlikte doğum günü kutlaması için Suruç’ta bir eğlence kafeteryasını seçmiş orda Fevzi isimli şahıs Nevini taciz etmiş. Mehmet Zeki Ogeday Kılıç isimli şahıs bu şahsı tanıyor. Ferdi isimli bir şahısta aynı şekilde bu şahısın nasıl bir insan olduğunu bilmiyorum. 1998-1999 yılında Zonguldaklı Nilüfer Soytürk isimli şâhısa Nevin Baltacı Benden için Hidayet’ ayrıldım dediğini Nilüfer bana söyledi. Evlenmedim ki ayrılacaktım. Kimlik yoktu o ayrı mevzu. Ama ben manzarayı çakmamıştım. Anlamamıştım. Stajyerlik için önce Adıyaman iline bir kuruma dilekçe göndermiştim ne oldu hatırlamıyorum. Hazırladığım Bitirme tezimi Suruç İlçe Jandarma Komutanlığında karakol komutanı görev yapan şifahen Yahyalı’lı olduğunu bana söyleyen İsmail Çopur İsimli şahıs’ ricam üzerine oda bitirme tezini daktilograflıktan anlayan bir askere yazdırmış daha sonra ben daktilo edilen bitirme tezimi matbaada çoğaltmış ve okula teslim etmiştim. Namuslu bir insan mı? yok sa namussuz bir insan mı? ‘ nasıl değerlendirilmem gerektiğini bilmiyorum. Karar devletin. Artık nevini seviyordum ona bağlanmıştım. 2. Sınıf öğrencisi İsmail Yerebasmaz isimli şahıs yüksekokulda erkek öğrencileri bayan öğrencilerin avuç içine aldığından bahsetmişti. Nevin Baltacı isimli şahıs İşçi olmamı istemiyordu, İlla memur ol gel diyordu. Kardeşim Hacı Mehmet Baş İsimli şahıs bir matbaada işçi olarak çalışıyordu, Köydeki şahıslar önceden olduğu gibi Kardeşim Hacı Mehmet Başı bana karalamışlar Kardeşim Hacı Mehmet Baş isimli şahısla Bağ-Kur il Müdürlüğünde Stajyerlik yaptığım esnada Tuttuğu evde kalıyordum. Bana yardımcıda oluyordu kırıcıda dengesizdi bunu herkes biliyor. Nevin Baltacı isimli şahısla hala görüşüyor mektuplaşıyorduk. Ancak memur olmadan Nevin Baltacıyı isimli şahısla birlikteliğim hayaldi, Ankara ya gittim, Ankara da Karayolları Genel Müdürlüğünün sınavına girdim yedekten kazandım öğrenci iken Kayseri Devlet Hastanesinden Burs için aldığım raporuma %40 oranında işgücü kayıptır şeklindeki raporuma eklemeyi kendim yapmıştım. Bu Rapor Karayolları Genel Müdürlüğünde. Ankara iş müracaatlarım ve Memur olma Müracaatlarım için Kalacak yerim yoktu. Safa dershanelerinin Ankara/Balgat’ta bulunan yurduna sorumlu müdüre ricamla kaldım. Özürlü idim ancak Ankara da dikimevi Semtinde bir hastaneye gittim istediğim raporu doktor bana vermek istemedi. Askerlik raporumda ağır düzeyde yazıyordu. Neden vermek istemedi anlayamamıştım. Kemik yoğunluğu olarakta özürlü idim. Ancak yürürken pek belli değildi. Ancak çok hızlı yürürken aksama sağa yatma olarak kendimi belirliyordu. Ankara İş ve İşçi Bulma Kurumu Sıhhiye Şubesinden yazı alarak Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesine gittim. Rapor alanlara çok düşük derecede yüzde verdiklerini gördüm. Bana da %40 oranında rapor vermezler diye endişelenmiştim. Koltuk değneği satan bir dükkâna girmiştim oradan kendime bir koltuk değneği satın aldım. Ağır düzeyde sakat olmama rağmen bana rapor vermek istemeyen Hastane Rapor Heyetinin karşısına Koltuk Değnekli çıktım. Bir süre sonra istediğim rapor suretini aldım. Bu raporu önce işçi bulma kurumunca iş için beni işe gönderdiği gittiğim bir markete işçi olmam için verdim. Market işletmecisi beni işe aldı. Bir süre çalıştım. Bir yandan bir markette çalışıyor, diğer yandan memurluk müracaatlarımı takip ediyordum. En son Başbakanlık Vakıflar genel Müdürlüğünün özsakat sınavını kazandım atanmam İstanbul yapıldı. Nevin Baltacı İsimli şahısla hala görüşüyordum. Her yerden evlerine telefon açtım. Bir babası ile görüşmüyordum. Utanıyordum insan mıydım ki sanki utanma yüzü var mı idi bende bilmiyorum. Kendime düzenli bir hayat seçtiğimi düşündüm Nevin’de yanıma alırsam işler iyice düzelir diye ümit ediyordum. Bir süre kardeşimler de kaldım orada istenmeyince Personel Müdürü Süleyman Mert ve Diğer Özürlü Personel Arkadaşlarımla İstanbul Kadıköy semtinden Vakıflara ait bir lojman verildi. Oraya Mehmet Ali ve Nihat isimli şahısların neden gelmediğini bilmiyorum. Önce Vakıf Gureba hastanesinin bir yerinde kaldım. Nihat isimli şahısla Mehmet Ali isimli şahısın gelip gelmediğini bilmiyorum. Beni Bur da Mahmut Baş isimli şahıs gördü. Bize verilen Kadıköy ilçesindeki evin 3. Katını temizledim. Önce bana Mehmet İnam isimli şahıs Ekrem Esmer isimli şahısın marangoz atölyesinin 2. Katında kalmamı istiyordu. Pislik yerde burada yat diyordu neden bilmiyorum. Üzerime baskı oluşturuyordu. Beni sıkıyordu komşusu ile bir gün Rıhtım yol kenarında iç çamaşırı satarken gördüm komşusu Kayserililer yobaz olur diyordu Önce Babam Mahmut Baş isimli şahıs elinde bir çuvalla Vakıf Gureba Hastanesine gelmişti.

Uzun biliyom ama başlarını okurken çok gülmüştüm

drejtc

Yarbay

6446 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

akcanon

Yarbay

4211 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

OrQuN

Yarbay

5941 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Tolgasm

Yüzbaşı

757 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Caped 117 Crusader

Yarbay

17930 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

SSamet.

Yarbay

2965 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Oğuz.

Yüzbaşı

558 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Poison Was The Cure

Yüzbaşı

691 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

benimadimkuntakinte

Yüzbaşı

287 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

benimadimkuntakinte

Yüzbaşı

287 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

oktay86

Yüzbaşı

470 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

İnternat kafe ortak alanda bulduğum ilginç yazı

Benzer içerikler