Şimdi Ara

İlahı kitapların değiştirilmemiş olduğuna nasıl inanıyorsunuz? (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
104
Cevap
0
Favori
3.395
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
6 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Sabah Yıldızı kullanıcısına yanıt
    Evet var sizin gözünüz gönlünüz mucizelere kapanmış bakan kör olmuşsunuz.

    74:30'a ne diyorsunuz o zaman siz? Üzerinde 19 var yazan ayete?

    Resul ve nebi arasındaki farkı bile bilmiyorsun gelmiş bana iftiralar atıyorsun. + Hadisleri savunuyorsun. Ben sana Kuran diyorum sen hadis diyorsun. Attığım yazıları da okumadın, okuma alışkanlığın da yok.

    Büyük ihtimal Kuran'ı da adam akıllı okumadın. Çünkü okusan anlardın çoğu şeyi. Tanrı'ya ortak koşuyor o ayet. Hatta senin hadis diye inandığın kitaplarda bile tüm ayetler için 2 şahit var sadece o 2 ayet hariç bu da mı tesadüf? ARAŞTIRMAMIŞSIN BİLE. Barış ile kal. Tanrı dilerse, öğrenirsin ancak.
  • soruma cevap vermiyorsun ama .. böyle olmaz basit bir soru sordum

    tevbe 128-129 sonradan eklendi diyor edip yüksel

    halife mervan tek orjinal nüshayı yaktırdı o nüshada bu iki ayet yoktu sonradan eklendi demiyor mu..diyor

    oysa sana nüshası çok daha eski tarihli ve o nüshada tevbe 128-129 ayetler var

    yani edip o kadar çok yalan söylüyor ki şaşıyorum fark etmemenize ..

    cevap lütfen edip mi yalancı sana nüshası adlı tarihi bulgu mu ?
  • Sabah Yıldızı kullanıcısına yanıt
    Madem merak ettin oku ama tamam mı ?

    İlk kıvılcım

    Yazıcılar komitesi 9. sureye geldiklerinde onu da uygun yerine yerleştirdiler. Ancak Medinelilerden biri, Allah'ın iki ismini peygambere mal eden bir çift ayetin araya eklenmesini önerdi. Yazıcılar bunu önce reddettiler; ancak tartışmalar sonunda kabul ettiler. Ali b. Ebi Talib ve daha birçok inanan buna büyük bir tepki gösterdi. Nitekim Ali, peygamberin vefatından sonra Allah'ın son peygamberi tarafından yazılmış olan Kuran'a ekleme yapmak isteyenlerin varlığından duyduğu endişe yüzünden ilk halifenin seçildiği toplantıya bile katılmamıştı.

    Ali'nin bu protestosu birçok kitapta anılır. Burada, Celaleddin es-Suyuti tarafından yazılan El-Itkan fi Ulum-il Kuran isimli klasik bir kaynakta yer alan ve İkrime yoluyla nakledilen aşağıdaki rivayeti alıyorum:

    Ebu Bekir halife seçildikten sonra Ali b. Ebi Talib evine çekildi. Ebu Bekir'e, onun seçilişinden hoşlanmadığı için Ali'nin böyle bir tavır gösterdiği biçiminde yorumlar ulaştı. Bunun üzerine Ebu Bekir Ali'ye birini göndererek durumu soruşturdu: "Ebu Bekr'in seçimine mi karşı çıkıyorsun?" diye sorulunca Ali, "Yok vallahi" diye cevapladı. Ali'ye tekrar soruldu: "Neden evinden dışarı çıkmıyorsun?" Cevap verdi: "Görüyorum ki Kuran'a ekleme yapılıyor ve ben Kuran'ı derleyinceye kadar namaz dışında sokak kıyafetlerimi giymemeye yemin ettim." (El-Itkan Fi Ulum-il Kuran, El-Ezher yayınları, Kahire, Mısır, H.1318, C. 1, Sayfa 59)

    Aynı kitabın 28. sayfasında, Zevaidil Müsned ve İbni Merdiveyh'te yer alan ve Übeyy b.Kab yoluyla nakledilen aşağıdaki rivayette konuyu daha da aydınlatıyor:

    Ebu Bekr'in hilafeti zamanında Kur'an derleniyordu. Yazım işlemiyle görevli sahabeler Beraet (Ültimatom) suresinin sonuna, 9:127 ayetine gelince, onun son ayet olduğunu sandılar. Bunun üzerine Ubey b. Kab kendilerine, "Peygamber bana iki ayet daha okudu" diyerek 9:128 ayetlerini okumaya başladı ve, "Bu iki ayet, Kuran'ın en son inen ayetleridir" diye ekledi.

    Aşağıdaki sonuçlara baktığımızda bu suçun korkunç boyutları ortaya çıkmaktadır:

    Halife Osman öldürüldü ve Ali dördüncü halife seçildi.
    Ali taraftarları ile saltanat taraftarları arasında yıllar süren bir savaş çıktı. Kuran'ın tahrif edilmesiyle ilgili bir sürü söylenti Şiiler arasında abartılarak "takiyye" politikasıyla nesilden nesile gizlice aktarıldı.
    Ali şehit edildi.
    Muhammed Peygamber'in torunu Hüseyin yetmişin üzerinde inananla birlikte Kerbela'da şehit edildi.
    Emevi ve Abbasi sultanlarının çevrede estirdiği terörün sonucu olarak cizye ödemeye mahkum olduktan sonra, cizyeden kurtulmak amacıyla güya İslam'a girenler, hadisler rivayet ederek Kuran'a ortak koştular ve böylece peygamberin tebliğ ettiği İslam dinini tahrif ettiler.
    Sonuçta, tahrifçiler savaşı kazandı. Bugüne ulaşan "resmi" tarih, onların fikirlerini yansıtır. Allah düşmanlarının bu görünüşteki zaferi şüphesiz Allah'ın takdirine uygundu. Mekke'nin fethedilmesiyle yenilen müşrikler, peygamberin ölümünden iki yüzyıl geçmeden çok tanrıcılığa geri döndüler. Ne gariptir ki, bu seferki putları Peygamber Muhammed'in kendisiydi. Bu müşrikler, şüphesiz saf Kuran'ı istemezlerdi. Nitekim, Kuran'ı korumak isteyen gerçek müminler şerefli bir biçimde şehit edildiler. Müşrikler görünüşte zafer kazandılar.

    Orijinal Kuran Mervan tarafından yakılıyor

    Bu uzun ve yıkıcı savaştan sonraki barış döneminin ilk Halifesi Mervan b. Hakem'di (Ölümü: H 65/M 684). Yaptığı ilk işlerden biri orijinal Kuran'ı yok etmek oldu. Peygamberin kendi eliyle ve özenle yazdığı Kuran'ı "yeni tartışmalara neden olacağından korktuğu" için yaktı. (Nüzulünden Günümüze Kuran-ı Kerim Bilgileri, Osman Keskioğlu, Türkiye Diyanet Vakfı yayınları, 1987, sa:140; Dr. Suphi es-Salih, Mebahis fi Ulumil Kuran, sa:83 ve Kuran tarihiyle ilgili tüm kitaplara bakılabilir.) Akıl sahibi bir kişi burada şu soruyu sormalı: "Muhammed'in orijinal Kuran'ı o sırada elden ele dolaşan nüshalarla aynı idiyse Mervan b. Hakem onu niye yok etsin??!!!"

    İki tanık gücündeki tek tanık!

    Eski rivayet kitaplarında, sonradan katılan 9:128'dan sürekli şüphelenildiğini öğreniyoruz. Örneğin Buhari'nin ünlü hadis kitabında ve Suyuti'nin El-Itkan'ında Kuran'ın her ayetinin en az iki tanıkla doğrulandığını okuyoruz: "Ancak 9. surenin 128. ve 129. ayetleri müstesna ki onlar yalnız Huzeyme b. Sabit el-Ensari'nin yanında bulunmuşlardı." Sünnilerin en güvenilir hadis kitabı olan Buhari, Suyuti'nin ünlü eseri El İtkan ve Kuran tarihiyle ilgili birçok kitap, Beraet (Ültimatom) suresinin 127. ayetine varıldığında, derleme ve yazım işlemiyle görevli tüm yazıcıların, o ayetin son ayet olduğuna karar verdiğini rivayet eder ve devamla şunları bildirirler:

    Sahabeler, Beraet Suresini 127. ayette noktaladıktan sonra Huzeyme b. Sabit El Ensari adındaki bir Medineli kendisinin yanında iki ayet daha bulunduğunu ileri sürdü. Bu iddiasına bir başka tanık daha getirmesi istendiğinde hiç kimseyi bulamadı. Fakat, arkadaşlarından biri bir hadis rivayet ederek Huzeyme'nin tanıklığının iki kişinin tanıklığına eşit olduğuna tanıklık etti. Bunun üzerine yazıcılar son iki ayeti, yani 9:128, 129 ayetlerini kabul edip 9. surenin sonuna eklediler.

    Ne gariptir ki, bu 9:128 eklemelerinin, Medine döneminin son günlerinde inmiş Medeni bir surede bulunan Mekki ayetler olduğu iddia edilir.

    Konuyla ilgili akla gelebilen birçok soru vardır. Örneğin: Bu Mekki ayetler, çok sonraları müslüman olmuş Medineli birinin yanında, sadece Huzeyme'nin yanında nasıl bulunabilir? Neden dört halife dahil, hiçbir sahabenin tanıklıkları tek başına kabul edilmezken sadece Huzeyme b. Sabit El Ansari'nin tanıklığı iki kişinin tanıklığına denk tutuldu? Huzeyme'nin iki tanığa eşit olduğunu rivayet eden kimdi? Onun bu rivayetine nasıl güvenildi? Yoksa onun da mı tanıklığı iki kişinin tanıklığına eşitti? Beraet Suresinin sonundaki 9:128 hadislerinin, Beraet suresine 'sonundan başlayarak inen biricik sure' unvanını kazandırması ilginç değil mi?

    Ne var ki bütün bu tutarsızlıklara ve 9:128 ile ilgili birçok çelişkiye rağmen, Kerbela katliamından sonra kimse onların doğruluğunu açıktan sorgulamaya cesaret edemedi.

    Ne söyleyebiliriz?

    Her şeye gücü yeten Bilge Tanrı'nın bize sağladığı fiziksel deliller, mesajının doğruluğu ve korunmuşluğu konusunda kuşku bırakmıyor. Sonuç olarak:

    Orijinal Kuran'a herhangi bir tahrif giremez.
    Beraet: 128-129 Kuran'dan değildir.
    Kuran'daki her birim, insan gücünün ötesinde düzenlenmiş matematiksel bir yapı içinde yerini almıştır.
    Şimdi anlıyoruz ki, Yüce Tanrı, 9. sureye bu iki "ayetin" "eklenmesine" özellikle izin vererek:

    Kuran'ın kodu olan 19'un ana işlevini gösterir.
    Kuran'ın ekleme, çıkarma ve bozmalara karşı bir matematiksel zırhla korunduğunu kanıtlar.
    İnananlarla ikiyüzlüleri birbirinden ayıracağına dair verdiği sözü yerine getirir.

    Tamamı için;http://quranix.org/appendix/mesaj/9




  • bu sorular sanki başka birinin kaleminden çıkmış gibi

    quote:

    Eski nüshalarda şu an elimizde bulunan Kur'an nüshalarındaki ayetlerin HEPSİ var mı


    evet farklı nüshalarda tüm ayetler mevcut ..tarihin etkisi ve bulguların piyasada satılması nedeniyle bulunan nüshalarda tek bir örnekte tüm ayetlerin mevcudiyeti söz konusu değil..taşkent nüshası bu konuda en çarpıcı örnek ve o nüshada sadece fatiha suresinin bulunduğu sayfa yok..

    büyük ihtimalle satıldı..yada moskof rejiminin gadrine maruz kaldı ve yeterli bakım özen gösterilmediği için kaybolmuş olabilir..ancak sana mushafında fatiha aynen !! bu günki haliyle mevcut


    quote:

    2- Eski nüshaların YAZILDIKLARI dönemde peygamberin söylediklerinin yazıldığını bilmenin bir yolu var mı?


    elbette ..var ..iki yön itibari ile bilebilirsin..ilki nüshaların ilk olarak ne zaman iki kapak arasına toplandığını ve bu toplama işleminde hangi kriterler eşliğinde kimler tarafından gözetilerek gerçekleştirildiği ..

    quote:

    3-Belki Kur'an'ı çoğaltırken, yazarken, yahut kitaplaştırırken bir şeyler eklediler, eksilttiler, yahut direkt değiştirdiler? Aksini ispatlanılabilir mi?


    kuranın iki kapak arasına toplanması bir kurul ve ashabın şahitliği ile gerçekleşti..eh malumun ..vahiy katipleride o sahabelerden oluşuyordu..aralarında idiler yani keza hafızlarda ve yazılı şekilde kayıt altına alınan materyallerde

    quote:

    4- Eski nüshalarla şu anki nüshalar %100 aynı olsa dahi, ESKİ NÜSHALARIN FARKLI OLMADIĞINI nereden bilebiliriz? Yukarıda dediğim gibi onları da değiştirmiş olabilirler.


    eski nüshaların farklı olmadığını onları inceleyen insanlar sayesinde biliyoruz ..tuebingen ..leiden .. berlin devlet kütüphanesi ..sothebys (ingiltere) ve diğer müzayede salonlarına ait nüsha parçalarına ulaşman mümkün ..

    quote:

    Kur'an değiştirilmiştir demiyorum, ama değiştirilmiş olabilir ve değiştirilmemiş olduğu ispatlanamaz


    inkarcı kafası böyle çalışıyor değiştirilmiştir demiyor !! ama değiştirilmiş olabilir veya değiştirilmediği ispatlanamaz

    bu sorular .. soruluş şekli içine gizlemiş imalar yönlendirmeler ..bana birini hatırlattı..ama o sen değilsin vick..sakın reizin olmasın

    değiştirilmiştir diyemezsin zaten !!!!!

    bunun için elimizdeki en eski tarihli nüshalardan daha eski bir nüshaya sahip olman gerekiyor..

    bu da yetmiyor "o var olmayan" nüshada mevcut kuranda bulunmayan ayetler emirler tavsiyeler kıssalar olması icab eder eksik yada fazla cinsinden

    "var olmayan nüsha" üzerinden şüphe tohumu ekimi sona erdi ..reizine benden selam...söyleme ..nesine gerek selam selamet onun




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sabah Yıldızı -- 3 Mart 2017; 20:53:49 >




  • okudum zaten ..okumasam sana ne diye soru sorup yalan söylediğini ispat edeyim ki..

    sana kuranında tevbe 128-129 var tarih olarak mervanın yaktırdığı idaa edilen nüshadan da çok eski..

    mesele şu ..ya edip yüksel yalan söylüyor yada tarihi sana kuranı !!hangisi
  • Sabah Yıldızı kullanıcısına yanıt
    Eski olması doğru olduğu anlamına gelmez. Muhammed Peygambere indi Kuran diğer kişilere değil onun yazdığı yok sonuçta yakılmış, niye yakmışlar peki aynı ise? başkasının yazdığı var. Mantığını azıcık çalıştırsan anlayacaksın be güzel kardeşim. Ben burada sana mucizeyi anlatmaya çalışıyorum. Amacım seni kötülemek falan değil. Sen buraya kazanmak için tartışmaya gelmişsin. Ben ise insanları bilgilendirmek, bilmediğim bir şeyler varsa o konu hakkında bilgilenmek için geldim. Biraz düşünmeye çalış. Biraz egoya sahipsin onu yen Kuran'ı oku. Mantığını çalıştır göreceksin. Tanrı'dan yardım iste. " Tanrı'dan doğru yolda değilsem beni doğru yola götür." de. Ben de diyorum kendime.
  • eski olması doğru olduğu anlamına gelmez mi ?



    edip tek orjinal nüsha yakıldı diyor..tevbe 128-129 o nüshada yoktu diyor ..nasıl biliyor acaba ? yakılırken yanındamıymış sonra tarih olarak daha eski bir kuran nüshası ortaya çıkıyor ve günümüz kuranı ile birebir uyuşuyor

    ama foggof hala

    selametle abi..

    ha edip hocana ikiyüzlü tavrını terk etmesini söyle..rivayetlere tabi olmak adamı müşrik yapıyorya hani hele senedsiz rivayet uydurmakla meşhur şiilerden bile alıntı yapmış..




  • Sabah Yıldızı kullanıcısına yanıt
    128-129 o nüshada yoktu diye nerede demiş? Onu sormayı unuttum. Öyle bir şey söylediğini duymadım.
  • quote:

    Bu uzun ve yıkıcı savaştan sonraki barış döneminin ilk Halifesi Mervan b. Hakem'di (Ölümü: H 65/M 684). Yaptığı ilk işlerden biri orijinal Kuran'ı yok etmek oldu.(...)

    Orijinal Kuran'a herhangi bir tahrif giremez.
    Beraet: 128-129 Kuran'dan değildir.


    foruma eklediğin cp yazıyor görmedin mi ? direkt değil endirekt belirtiyor..araya sokuşturduğu bilgi kirlilikleri öncesine ve sonrası eklemiş

    kardeş bu edip çok sinsi biri dikkat et ona söylem eylem uyuşmazlığı var
  • Sabah Yıldızı kullanıcısına yanıt
    Okuduğunu anlamama gibi bir özelliğin var üstüne okuduğunu da çarpıtıyorsun Edip oyle bir şey demedi orada matematiksel dayanağa göre o sonuca varıyor. Kafana göre hikaye uyduruyorsun. İftira atıyorsun. Ben eminim elimde mucizevi delil var ayrıca Kuran'da Tanrı, mucizeleri müşrikler göremez-kabul etmez diyor. Buna göre sen müşrik mi oluyorsun? Bu yazıları gören arkadaşlar 19 sistemini araştırsın. Tanrı mushafları korusaydı hiç bir Kuran yakilamazdi hele Muhammed'in yazdığı Kuran. Her neyse daha fazla seninle zamanımı harcamayacağım. Barış ile.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Sabah Yıldızı

    çok basit aslında verdiğimiz kararı anlamak..

    biz kuranın değiştirilmediğini söylüyoruz..bu iddaa neye dayanarak ortaya çıkıyor

    elimizdeki en eski tarihli nüshalar ile günümüzdeki nüshalar arasında fark yok..

    faraza biri çıkıp kuran değiştirilmiştir derse o kimseyi ciddiye almamız için lazım olan şey şudur

    elinde bizim elimizdeki nüshalardan daha eski ve içerik olarak farklı bir nüshanın bulunması

    ama böyle bir nüsha dünya üzerinde yok..var olmayan nüsha üzerinden sadece ama sadece şüphe tohumları ekerek bir yere varılamaz..ciddiye alınmasıda aklen mantıken mümkün değildir..




    İyide Kuran kitap halinde mi indi.Kitap oluncaya dek kayıplar,yanlışlar,değiştirmelerin olmadığına karşı bir kanıtınız yok.




  • Survival kullanıcısına yanıt
    istediğim soruyu sordun bunu neye dayanarak söylüyoruz kurana kuranın doğruluğunu ise onun değiştiğini iddia edicek bir kaynak olmadığını bildiğimizden onaylıyoruz dolayısıyla incilin değiştiğini biliyoruz yani herşey mantıklı
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Citizen'in Pengueni


    quote:

    Orijinalden alıntı: Sabah Yıldızı

    çok basit aslında verdiğimiz kararı anlamak..

    biz kuranın değiştirilmediğini söylüyoruz..bu iddaa neye dayanarak ortaya çıkıyor

    elimizdeki en eski tarihli nüshalar ile günümüzdeki nüshalar arasında fark yok..

    faraza biri çıkıp kuran değiştirilmiştir derse o kimseyi ciddiye almamız için lazım olan şey şudur

    elinde bizim elimizdeki nüshalardan daha eski ve içerik olarak farklı bir nüshanın bulunması

    ama böyle bir nüsha dünya üzerinde yok..var olmayan nüsha üzerinden sadece ama sadece şüphe tohumları ekerek bir yere varılamaz..ciddiye alınmasıda aklen mantıken mümkün değildir..




    İyide Kuran kitap halinde mi indi.Kitap oluncaya dek kayıplar,yanlışlar,değiştirmelerin olmadığına karşı bir kanıtınız yok.

    https://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=124450968

    aynı şeylerimi yazayım tekrar tıkla linke oku




  • stuff2 kullanıcısına yanıt
    İslamdan sonra gelen dinler mevcut. İslam son gelen din değildir.

    https://eksisozluk.com/islamdan-sonra-baska-bir-dinin-gelmemis-olmasi--2488785



    Burada birkaç örnek verilmiş

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Sabah Yıldızı


    quote:

    Orijinalden alıntı: Citizen'in Pengueni


    quote:

    Orijinalden alıntı: Sabah Yıldızı

    çok basit aslında verdiğimiz kararı anlamak..

    biz kuranın değiştirilmediğini söylüyoruz..bu iddaa neye dayanarak ortaya çıkıyor

    elimizdeki en eski tarihli nüshalar ile günümüzdeki nüshalar arasında fark yok..

    faraza biri çıkıp kuran değiştirilmiştir derse o kimseyi ciddiye almamız için lazım olan şey şudur

    elinde bizim elimizdeki nüshalardan daha eski ve içerik olarak farklı bir nüshanın bulunması

    ama böyle bir nüsha dünya üzerinde yok..var olmayan nüsha üzerinden sadece ama sadece şüphe tohumları ekerek bir yere varılamaz..ciddiye alınmasıda aklen mantıken mümkün değildir..




    İyide Kuran kitap halinde mi indi.Kitap oluncaya dek kayıplar,yanlışlar,değiştirmelerin olmadığına karşı bir kanıtınız yok.

    https://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=124450968

    aynı şeylerimi yazayım tekrar tıkla linke oku

    Yazdığın şeyle sorduğumun alakası yok.Sen bana başka bir nüsrası çıkmadı diyorsun.Ben kitap haline getirilirken ki şüphemden bahsediyorum.Peygamberin zamanında kitap olmadı Kuran.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Sabah Yıldızı

    test yapılıyor ..evet karşılaştım

    sende rahatlıkla karşılaşabilirsin
    http://www.bbc.com/turkce/haberler/2015/07/150722_en_eski_kuran_1

    başka nüshalarda var bütün halde

    sana nüshası..mesela

    işin komik yanı ülkemin inkarcı tayfası bu nüshayı bile yalan söyleyip çarpıtarak kendi lehlerineymiş gibi kullanmaya kalktılar vaktiyle ..tabi aldılar cevaplarını oturdular kaba etleri üzerine

    Yalniz haberde sadece eski bir kuran bulunmustur diyor. Simdiki nushalarla kiyaslanmistir ve tek bir kelime dahi degistirilmedigi tespit edilmistir demiyor. Bunu sen uyduruyorsun veya buna inanmak istiyorsun. Konuyla ilgili o universitenin doktora calismasi filan varsa paylas inceleyelim.

    Turkce haber kaynaklari zaten "muslumanlarin asiri hosgorusu (!) yuzunden" boyle bir haber yapacak "karpuza" sahip degil.

    Muhafazakarlarin boyle haberlerle gaza gelmesine sasmamak lazim. inanmak istedigine inanirsan sana her yol paris

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • insanoğlu denen o çocuk büyüdü,

    masallara kanma yaşını geçti, serpildi,

    eğriyle doğruyu hayalle gerçeği tefrik edebilir hale geldi,

    aklı ermeye başladı, korkularından sıyrıldı,

    öcülerini gardroptan kovdu,

    ufkunu kapayan sisi dağıttı,

    kendine çok zor sorular sordu,

    üşenmeden ve ürkmeden cevap verebildiklerine cevaplar verdi,

    cevap veremediklerini kolay mazeretlerle açıklamaya kalkmadı,

    doğayla uzlaşmanın yollarını keşfetti,

    yaşamını anlamlı hale getiren meşgaleler buldu,

    varlık sorunlarını aşacak kavramlar geliştirdi

    ve dini diğer tarihi olgular gibi ele alıp

    bir kültürel miras olarak kabullenerek

    ait olduğu konuma oturtabildi.



    bundan sonrası, bizim ve gelecek nesillerin

    dinin gelişimimize katkısını ve mitolojik değerini saygıyla incelemesine

    ve insanlığın geçmişten bugüne kadar nasıl geldiğini kavrayabilmek için

    dinleri ve dinlerin merkezindeki tanrı fikrini iyi anlamasına kalıyor.



    geldiğimiz mesafe küçümsenemez

    ama önümüzdeki yol da çok uzun.

    aramızda çocukluk çağlarını,

    güvenlik battaniyelerini,

    dinin ebeveyn işlevlerini terkedemeyen

    milyarlarca soydaşımız var.

    onlara yardımcı olmamız lazım.



    dini, istismar aracı olarak kullanan,

    yaygın bir sömürü düzeni var.

    yoksulluk, eşitsizlik ve haksızlığın

    süregelmesinin nedeni bu düzendir.

    onunla da mücadele etmemiz lazım.



    bununla birlikte

    ve en az bunun kadar vahim olmaz üzere,

    din sömürüsü düzeni sürdüğü ve

    çocuklara has sorumsuzlukla hareket edildiği müddetçe

    gezegenin dengesi bozulmaktadır.

    dinin telkin ettiği sonsuzluk mefhumu,

    sonlu kaynakların bilinçsizce tüketilmesinin başlıca müsebbibidir.

    yardım ve mücadele görevlerimizin aciliyeti bu yüzdendir.



    islam'dan sonra başka bir dinin gelmemiş olması,

    tarihçiler ve ortadoğu coğrafyasını inceleyen kültürel antropologlar açısından,

    islam'la birlikte irili ufaklı bütün dinlerin kat ettiğimiz mesafeye

    olumlu ve olumsuz tüm katkılarını ve işlevlerini anlamaları için iyi bir fırsattır.



    felsefeciler ise insanlığın önünde çözüm bekleyen sorunlara

    yeni analitik araçlar geliştirerek eğilmelidir;

    dinler onlara ışık tutacak herhangi bir bir içerik veya yöntem barındırmamaktadır

    yahut bu içerik ve yöntemler geçersizliği ortaya konarak tüketilmiştir.



    bütün yetişkinlere düşen sorumluluk,

    7'den 77'ye tüm çocukların

    ve büyüyüp kendi göbeğini kesmeyi,

    ve kendi yağında kavrulmayı reddedenlerin

    büluğ çağı sorunlarını aşmasına yardımcı olmaktır;

    biberonu bırakmayan bebelerin,

    yemeğini önünde hazır isteyen ergenlerin

    o inatlarına rağmen

    ve onların iyiliği için.

    kardeş sevgisinin gereği budur.



    Ekşiden alıntıdır

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • otofaresi mahsun kullanıcısına yanıt
    quote:

    Simdiki nushalarla kiyaslanmistir ve tek bir kelime dahi degistirilmedigi tespit edilmistir demiyor.


    yahu cidden bunları düşünerek mi yazıyorsun

    şimdi düşünmeye başla ..ama beynini kullanarak

    acaba neden ..ona "Birmingham Kuranı" denmekte !!? mevcut kuran nüshaları ile birebir uygunluk benzerlik arzetmesinden ötürü olabilir mi sana bi sır vereyim mi ..o nüshada aslında kuran ayetleri yok yemek tarifi var : bi tutam sıpagetti canavarı 2 kaşık zeus gerçekse şurubu 3 damla darvinik aynı zamanda balzamik sirke 30 dk kısık ateşte pişiriliyo..pişirilirken din yalan Allah yok tekerlemesi söyleniyor..bu tekerleme daha doğrusu telkin yemeğe ayrı bi lezzet katmakta

    türkçe haberi beğenmedin demek
    http://www.birmingham.ac.uk/news/latest/2015/07/quran-manuscript-22-07-15.aspx

    bak bizzat ilgili uniden link

    hacı ismini değiştir..cidden ismin cismine etki-tesir ediyor çürük çarık temelsiz değerlendirmeler karşıma çıkıyorsun

    aklın sıra şüphe tohumu ekmeye çalışıyorsun ya ..sana bizzat çalışmanın başındaki prof adresini vereyim
    http://www.birmingham.ac.uk/staff/profiles/tr/thomas-david.aspx

    özelden att bi e posta ..içerikde şöle olsun

    hacı bu nüsha bulmuşsunuz kuran ile uyuşmuyo dimi ..korkudan 3.5 attığın için uyuşuyo dedin dimi he he ..hadi nolur gerçeği söyle

    bakalım sana ne cevap yazacak..


    inkar adamı bu hale sokuyor işte..ama sen yinede kesin şekilde ikna olmak istiyorsan ilgili nüsha sayfa sayfa neşredildi..al eline onları ..sonra günümüz kuranını kelime kelime harf harf kontrol et ..tabi o kapasite varsa

    selametle oto faresi mahssunn



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sabah Yıldızı -- 4 Mart 2017; 14:50:44 >




  • Kuran-ı Kerim kitabımız bir çok kişi tarafından ezberlendiği için değiştirilmesi mümkün değildir. Diğer kitaplar incil vs değiştirilmiştir ve okunması da caiz değildir.

    2 - Diyanet İşleri: Şüphesiz o Zikr’i (Kur’an’ı) biz indirdik biz! Onun koruyucusu da elbette biziz.
  • Survival kullanıcısına yanıt
    yanlız verdiğin örnekler insanların oluşturduğu dindir yani ilahi din değiller en yakını bile islamdan çıkmış tarikat dinidir.dedim ya din inanmak meselesidir sen kendi kurallarına inanırsın din dersin o hristiyanlığa inanır din der ben Allaha inanırım din derim bu meseleyi niye bukadar somutlaştırmaya çalışıyorsunuz anlamıyorum bu gün mavi kot giydin yarın siyah bi önemi varmı neyi tercih edersen olay odur.
  • 
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.