Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
|
Hızlı 
Bildirim
Hisler ve Düşünceler
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Levi's 502 Taper Jeans Jean Pantolon Erkek : Amazon.com.tr: Moda
https://www.amazon.com.tr/dp/B0DCX7NM28
dün paylaşıldı
https://www.amazon.com.tr/b/?_encoding=UTF8&node=206209711031&ref_=cct_cg_cd41222b_1a1&pf_rd_p=e9695683-7d64-4515-9ece-461b51e12ba1&pf_rd_r=3HW35GHEDD4H5HMHDCKT
https://www.amazon.com.tr/b/?_encoding=UTF8&node=206209711031&ref_=cct_cg_cd41222b_1a1&pf_rd_p=e9695683-7d64-4515-9ece-461b51e12ba1&pf_rd_r=3HW35GHEDD4H5HMHDCKT
6 sa. önce paylaşıldı
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü, 
1 Mobil
1 Mobil
Giriş
Mesaj
-
-
Düşünmek, söylemekle aynı şey.
Yani sadece dile getirmektir.
Fakat hissetmek...
Hissetmek çok farklı!
Hissetmek bir durum içerisinde olmayı gerektirir.
Örneğin ölümü çok düşünür çok sözünü ederiz, çok bir anlamı olmaz.
Ama bir yakınımız öldüğünde, kaza geçirdiğimizde ölümü hissederiz.
Aşk üzerine milyonlarca şarkı söyleyebilirsiniz yinede aşkı bulamazsınız.
Ama bir gün aşık olduğunuzda dünyanız sarsılır, iliklerinizde hissedersiniz.
Güller için yazılmış binlerce şiir okuyabiliriniz yinede gül kokusu alamazsınız.
Velhasıl diyerek sözü Charlie chaplin'in great dictator filmindeki bir sözü ile bitirelim;
"...We think too much and feel so little,
more than machinery we need humanity,
more than cleverness, we need kindness and gentleness.
Without all these qualities, life will be violent
and will be lost..."
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi El-Cezeri -- 15 Temmuz 2012; 20:17:44 >
-
hissetmek:dışarıdan gelen algıyı, suurunla yada şuuraltınla yada derinşuuraltınla alma.
duygu:dışarından gelen algıyı ve iç potansiyelinde olan hayal gücününü suurunla yada şuuraltınla yada derinşuuraltınla dışarı verme.
düşünce: dışarıdan gelen algıyı,yada iç potansiyelinde olan hayal gücünü şuurunla yorumlama.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ıYı -- 15 Temmuz 2012; 10:00:13 > -
Hissetmek ;Vücudunda tüm derini boydan boya kaplayan epidermisin yüzeyindeki sinir hücreleridir beyne gider.Sıcak ,soğuk,acı,ağrı şiddetli darbeleri hafif dokunmaları bu şekilder algılarsın beynin yorumu ile evrimin eseri..
Duygu; bireyin biyokimyasal (içsel) ve çevresel tesirlerle etkileşiminden doğan kompleks psikofizyolojik bir değişimdir.Kanımca hormonlarında üzerinde etkisi vardır.
Düşünce;Beyinde oluşan psikolojik...Kavramaları biçimlendirdirirken ploblemlerin çözümlerinde sebeplerde ve kararlar vermede meşgul olmak gibi düşünce bilginin beyinsel işletiminin ortaya çıkmasıdır. Düşünce biliş psikolojisinin bir parçası olan bir yüksek biliş işlevi ve düşünce sürecinin analizidir.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi KillerSoldier -- 15 Temmuz 2012; 10:39:20 > -
http://cnx.org/content/m14358/1.93/ aslinda surada genis bir anlatim var ama yazi uzun oldugu icin okumaya usendim.Yorumlariniz icin tsk ederim :)
Ama bu konuyu daha cok psikolojik acidan tartismak istiyorum.Edebiyat ve fizyolojik acidan degil. -
quote:
Orijinalden alıntı: El-Cezeri
Tamda bu gün arkadaşlarla münazarasını yaptığımız bir soru.
Bu konuda çok fazla şey yazabilirim ama başım ağrıyor.
Kısaca şöyle düşünüyorum;
Düşünmek, konuşmakla yada söylemekle aynı şey. Yani sadece dile getirmektir.
Fakat hissetmek çok farklı! Hissetmek bir durum içerisinde olmayı gerektirir.
Örneğin ölümü çok düşünür çok sözünü ederiz, çok bir anlamı olmaz.
Ama bir yakınımız öldüğünde, kaza geçirdiğimizde ölümü hissederiz.
Sözü Charlie chaplin'in great dictator filmindeki bir sözü ile bitirelim;
"...We think too much and feel so little,
more than machinery we need humanity,
more than cleverness, we need kindness...and gentleness.
Without all these qualities, life will be violent
and will be lost..."
evet çok mantıklı geldi dedikleriniz.Ayrıca film çok güzeldir,izlemeyen varsa tavsiye edelim :)
-
Düşünce çok ayrı ikisinden. His içten gelen karşı konulamaz şey, duygu içimizde beslediğimiz şeyler. Sokak ağzıyla anca bu kadar tarif edebilirim 
Chaplin'in sözü zaten açıklıyor
-
adlandırılamayan---adlandırılan---ad konunana toplumsal ve kültürel makyaj -
quote:
Orijinalden alıntı: ßy Spécops.
Hissetmek nedir? Duygu nedir? Düşünce nedir? En önemlisi bu üçü arasındaki fark nedir?
Hocam öncelikle uzun süreden sonra yazmaya başladığını görmek gerçekten güzel.
Ben bu konuda ise hissetmenin dokunmak gibi bir kavram olduğunu düşünüyorum. İnsan başka düşünerek bazı şeyleride hissedebilir. örnek sevdiğimiz bir insanı düşündüğümüzde aldığımız haz ve bazende bunun getirdiği duygu yoğunluğu, işte bu noktada ise duygu ve his birbirine yaklaşıyor. İnsan acaba duyguyu anlamak için soyut noktada hissemi ihtiyaç duymalı diye düşünüyor.
quote:
Ama bu konuyu daha cok psikolojik acidan tartismak istiyorum.Edebiyat ve fizyolojik acidan degil.
dediğiniz için biraz soyut yaklaşıyorum duruma. Hissetmenin yoğunluğu duygulara hitap etmekte ama belli bir eşik noktasına kadar. Mesela eski bir olayı yorumluyorum şu an aklımda ve bir duyguma hitap etmediğini farkediyorum. Ama bu noktadaki hissetmek arzum düşüncelerden öteye geçemiyor. Ne zaman duygu ile birleştirsem hislerde harekete geçiyor. Mesela ayaklarımı akar suya soksam rahatlasam diye düşünüyorum. ama düşünce sadece ne duyguma nede hissime hitap ediyor. boş bir kavram olarak aklıma yer ediyor. Ama ne zaman bu düşüncemi önce hissetme duydusu ile birbirine yaklaştırırsam bir miktar anlamlanıyor. Sonrasında ise bu ikisinden hasıl olan duygu ortaya çıkıyor, bu kadar evirip çevirmemin sebebi ise önce düşünmüş olmam ve ayrıldıkları noktaları anımsayamamam. İşte bu noktada ise bir yanılsamam olduğunu fark ettim zira nokta koyduğum yere kadar düşünmüştüm
Şöyleki. His duygu ve düşüncelerden arınamıyor. Ancak duygu insanın bir an insana gelebiliyor ve bazen anlam veremiyor, sonrasında hislerine bakarak duygunun neye ait olduğuna kadar veriyor. yani duygu ve his birbirinden ayrılmaz gibi düşünüyorum
ancak düşünce bunlardan farklı tek başına ele alınabilir. bir olayı düşündüğünüzde bazen dalarsınız ve hiçbirşey hissetmezsiniz. Sebebi ise olayın daha önceden öğrenilmiş olma ihtimali. Örnek verecek olursak, mesela ben yüzmeye gittiğimde hissen ve duygu olarak birşey yaşamam. Eğer farklı bir durum mevzuu bahis değilse. Ancak yüksek bir yerden atlamak istediğimde bu durum farklılaşır. Zira o ana kadar o düşüncemin olmaması, yüzme girişimimi normal kılmıştı, sadece bir düşüncemi yerine getirmiştim. ama farklı bir olayı gerçekleştirme hissi bir miktar korkuyuda yanında getirebiliyor.
Sanırım çok karmaşık yazdım ancak sonuç olarak hissetmek ve duygu ayrı değil diye düşünüyorum. Zira duygular hislerden ortaya çıkar. Hisler ise belli duyguları tekrar hatırlatır ve düşündürebilir. Ama düşünce bunlardan farklı ve ayrı ele alınabilir...
-
Merhabalar geçen gün Bülent Uran'ın EFT ile ilgili bir kitabını aldım duygu ve hissin bir olmadığını ve arasındaki farkı yazmış ama yazı biraz bilimsele kaçtığı için anlamadım. Duygu mu hissi oluşturuyor yoksa his mi duyguyu oluşturuyor biri somut biri soyut mu acaba? -
quote:
Orijinalden alıntı: mabed528
Merhabalar geçen gün Bülent Uran'ın EFT ile ilgili bir kitabını aldım duygu ve hissin bir olmadığını ve arasındaki farkı yazmış ama yazı biraz bilimsele kaçtığı için anlamadım. Duygu mu hissi oluşturuyor yoksa his mi duyguyu oluşturuyor biri somut biri soyut mu acaba?
Hormonel salgılardan sonra bir hisse kapılıyorsak,his duyguyu oluşturur diye düşünüyorum.Sanırım örnekten yola çikacaksak,aşık olmak his ise sevmek bir duygudur. -
İnsan , Önce Hisseder , Ardından Duygulanır , Ardından Düşünür Ve Onunda Ardından Uygular.. 
Böyle Bir Kısır Döngüdür Yaşam.. -
quote:
Orijinalden alıntı: HavvasTeknolojisi
hissetmek:dışarıdan gelen algıyı, suurunla yada şuuraltınla yada derinşuuraltınla alma.
duygu:dışarından gelen algıyı ve iç potansiyelinde olan hayal gücününü suurunla yada şuuraltınla yada derinşuuraltınla dışarı verme.
düşünce: dışarıdan gelen algıyı,yada iç potansiyelinde olan hayal gücünü şuurunla yorumlama.
Bu olayların hepsi beyinde meydana geliyor.O halde sadece düşünce ile yapay his ve duygu oluşturulabilinir.
-
quote:
Orijinalden alıntı: Harekât
quote:
Orijinalden alıntı: HavvasTeknolojisi
hissetmek:dışarıdan gelen algıyı, suurunla yada şuuraltınla yada derinşuuraltınla alma.
duygu:dışarından gelen algıyı ve iç potansiyelinde olan hayal gücününü suurunla yada şuuraltınla yada derinşuuraltınla dışarı verme.
düşünce: dışarıdan gelen algıyı,yada iç potansiyelinde olan hayal gücünü şuurunla yorumlama.
Bu olayların hepsi beyinde meydana geliyor.O halde sadece düşünce ile yapay his ve duygu oluşturulabilinir.
beyin sadece bir organdır.tıpkı kalp gibi.bedenindeki hücrelerin beslenmesi için kan lazım onuda kalp pompalıyor.
beyinde kainattaki bilgileri alıp ruha aktarıyor.kısaca bu olanlar beyinde değil ruhta oluyor.
ruh dediğimiz şeyde düşüncenin frekansından misli misli yüksek frekansta bir yapı.bazı insanlarda 3 bazılarında 4 fazda oluyor.
1.faz taşıyıcı dalga.her insanda ve her var olan cisimde var.canlı cansız.ağaçlarda,hayvalarda, taşta bile
2.faz bellek dalgası.geçmişindeki olayların üzerinde bıraktığı etki bu dalgada.
3.faz pozitif ve negatif tesirlerin bulunduğu dalga.(pozitif ve negatif tesire en basit örnek.pozitif tesir;arkadaşınız çok güzel bir araba alıyor.sizde içinizden "çok güzel aaba almış.hatasız kazasız belasız sürsün."demeniz.negatif tesir;arkadaşınızın aldığı araba için içinizden;"ulan bu araba senin neyine.bir gün bir kaza yap ta aklın başına gelsin."
4.faz yerçekimi kanununa karşı koyabilen dalga(bu herkezde olmaz.olanlardada (bebeklerde)çok düşük titreşimdedir.bunu güçlendirip güneşin,karadeliklerin,hatta galaksi merkezindeki süper çekimleri bile karşı koyabilecek güce ulaştırılabiliyor)
-
quote:
Orijinalden alıntı: El-Cezeri
Düşünmek, söylemekle aynı şey.
Yani sadece dile getirmektir.
Fakat hissetmek...
Hissetmek çok farklı!
Hissetmek bir durum içerisinde olmayı gerektirir.
Örneğin ölümü çok düşünür çok sözünü ederiz, çok bir anlamı olmaz.
Ama bir yakınımız öldüğünde, kaza geçirdiğimizde ölümü hissederiz.
Aşk üzerine milyonlarca şarkı söyleyebilirsiniz yinede aşkı bulamazsınız.
Ama bir gün aşık olduğunuzda dünyanız sarsılır, iliklerinizde hissedersiniz.
Güller için yazılmış binlerce şiir okuyabiliriniz yinede gül kokusu alamazsınız.
Velhasıl diyerek sözü Charlie chaplin'in great dictator filmindeki bir sözü ile bitirelim;
"...We think too much and feel so little,
more than machinery we need humanity,
more than cleverness, we need kindness and gentleness.
Without all these qualities, life will be violent
and will be lost..."
hocam elinize ağzınıza sağlık nr güzel döktürmüşsünüz böyle....
Sayfa:
1
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
