Şu belgeseli izlemenizde de fayda var ( Kitabıda var ) : Elektrikli Arabayı Kim Öldürdü ?
Düşünebilen her insanın anlayacağı şudur : 90'lı yıllarda başlatılan elektrikli otomobil projesi veya projeleri (http://forum.donanimhaber.com/m_55662245/tm.htm ) petrol şirketleri ve onların hükümetlere yaptığı baskılardan ötürü hız kazanamadı ve seri üretime geçilemedi. Bana göre o proje veya projelerin önü kesilmeseydi şuan petrol çok farklı amaçlarla kullanılırdı ve petrolden üretilen yakıtlarla çalışan araçlar sadece nostalji olurdu herkes için.
Ben benzinli bir araç kullanıyorum şuan ve hibrite geçmeyi isteyip geçemiyorum maddiyat yüzünden.
2012 yılında @Huseyin-ZST adlı üye arkadaşımız şöyle bir yazı yazmış kesinlikle buna katılıyorum :
"Önümüzdeki bir 10-15 yıl hibrit araçların yayıldığına tanık olacağız. Ama Türkiye'de vergi sistemi değişmezse, burada çok yayılmayacak. Çünkü bu araçlarda Şu anki araçlarımızda olan herşey var. Üzerine bir AC motor, bir grup akü, kontrol ünitesi, kablolar, elektrik motorunu da şanzımana bağlanabildiğine göre daha özel bir şanzıman falan var. Yani maliyet yüksek. Ancak tüketim düşük. Devlet bu araçlara vergi avantajı getirmezse yüksek fiyatları üzerinden diğerleri ile aynı oranda vergi alırsa, bu araçların fiyatı uçacak. Bu da burada satılmamaları demek.
Hibrit araçlar yurtdışında gayet çok kullanılıyor. Ama 1.8 motorlu toyota prius orta sınıf bir araba olmakla birlikte, diğer 1.8 otomobillerin vergisine tabi olduğu için 100.000TL civarına satılıyor. Kısaca satılmıyor. O sınıfta neredeyse iki normal araba almak mümkün. Bu bizim devletimizin vergi anlayış kıtlığından ve tüketici sömürüsünden kaynaklanıyor.
Hibrit araçların akü ömürleri biraz zayıf. Bu 3 senenin sonunda biraz sıkıntı oluyor. Ama hep yeni teknoloji aküler sorunu çözmeye umut vaadediyor. ----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Bana göre uzun vadede geleceğin çözümü kesinlikle tam elektrikliler. Seri üretim mantığında üretilirlerse günümüzde bile şu anki denk benzinli araçlardan daha düşük maliyetle üretmek mümkün. Elektrik motorunun verimi ve tork bandı çok yüksek. Dolayısı ile düşük kayıplı, sabite yakın torklu motorlar dururken %30 verimle çalışan benzin motorlarını kim ne yapsın? Maliyetleri de daha düşük olacağı için uzun vadede hibriti de benzin-mazotu da gömecektir.
Tam elektrikli araçların önündeki ana engel akü teknolojisidir. Mevcut elektrikli araç menzili 200-250km'yi geçememektedir. Fluance Z.E'nin şehir içinde 120km civarı menzili vardır. Bu rakam 500km'yi bulduğunda benzin veya lpg bulur gibi şarj istasyonu bulabilir hale geldiğimizde normal gündelik kullanıcı için benzinli araca binmeye sebep kalmayacak. Çünkü gözüken o ki, elektrikliler daha performanslı, daha ekonomik ve azalan parça sayısı ve teferruatı sayesinde daha sorunsuz olacak.
Elektrik motorlarının yüksek torkları ve mevcut torku çok düşük devirde de çok yüksek devirde de verebilmelerinden ötürü, 38kw (50hp) civarı güçte bir elektrik motoru normal bir arabayı 0-100'e 9 saniye civarında çıkarıyor. Ancak gücü yetmediğinden 140km gibi bir maksimum hızı oluyor. Maksimum hızı normal araba gibi 200km altında olmayan elektrikli araçlar teoride 0-100 hızlanmayı 6-8 saniyede yapabilecek. Tabii ki bunun tehlikeli olacağı araçlarda yazılımla bunu kısarlar. Ama bu bile elektrik motorunun çok daha iyi bir çözüm olduğunun kanıtı."