Herşeye Rağmen Hala Nasıl Veriliyor ?

quote:

Orijinalden alıntı: Kutbulmus

Yaşı büyük olanlara sor, eskiden tüp, yağ, gaz kuyruğu vardı derler.

quote:

Orijinalden alıntı: Fasist Diktator

İnadına Tayyip Ak Parti. Sürünme filan demişsin kendini anlattın galiba ben gayet rahatım hamdolsun.

quote:

Orijinalden alıntı: senersongur

Diğer partilerin yada liderlerin mevcut durumdan iyi olmayacağını düşündükleri için oy veriyorlar.



Açıkçası son dönemde Türkiye'ye karşı ciddi bir saldırı var. Bu da önemli bir etken. Ekonomik ve siyasi olarak yabancılar önemli baskı yapıyorlar.



Dövizin durup dururken saçma sapan yerlere gelmesi, AB'nin son 2-3 yıldır ülkemize karşı takıntığı anlamsız negatif tutum, ülke ekonomisi iyi gittiği zamanlarda bile Kredi Derecelendirme kuruluşlarının hiçbir zaman notumuzu ve görünümüzü pozitife çevirmemesi gibi birçok ek neden de bunda etken olarak görülebilir.



Siyasilerin de zaman zaman yaptığı hatalar elbette yadsınamaz. Halk güvenecek birilerini arıyor her zaman. Son 15 senede eski dönemlere göre ekonomik ve sosyal olarak önemli mesafeler alındı. Bunu da kendisi hissettiği için oyunu bu yönde kullanıyor.



Sağlık sektörü önemli ölçüde düzeltildi. Herkes TOKİ sayesinde ev sahibi oldu yada olmaya yaklaştı. Otomobil satışları arttı ve eskiden belli kesimin bindiği araçlar herkes tarafından ulaşılır hale geldi.



İnşaat sektörü sayesinde birileri eski çapulcu ev ve arsalarını kat kat fazla bedele satıp para sahibi oldu.



Eskiden özel okula sadece zenginler giderken, artık orta gelirli de çocuğunu özel okula gönderir oldu.



Yurtdışına seyahat etmek, tatil yapmak, iş gezisi ve fuarlara katılmak en sıradan insanların ve firmaların bile rutini haline geldi.



Ülkemizde fakirlik hala var, işsizlik hala var. Bunlar elbette bitmedi. Ancak 80li ve 90lı yıllarda ezik yaşayan önemli bir kesim para pul sahibi oldu.



Bayram zamanlarında herkes şehir dışına, ülke dışına çıkar oldu. Otobüs parasını zor bulan insanlar, kendi özel araçlarıyla ülkenin her yanına gidebilir oldu. Uçağa binemeyen insanlar artık uçakla ulaşımı otobüs gibi kullanır hale geldi.



Bunların hepsi halkın mevcut yönetimi benimsemesine yol açtı.



Olayın özeti bence bu.

quote:

Orijinalden alıntı: webbie

quote: Orijinalden alıntı: senersongur Diğer partilerin yada liderlerin mevcut durumdan iyi olmayacağını düşündükleri için oy veriyorlar. Açıkçası son dönemde Türkiye'ye karşı ciddi bir saldırı var. Bu da önemli bir etken. Ekonomik ve siyasi olarak yabancılar önemli baskı yapıyorlar. Dövizin durup dururken saçma sapan yerlere gelmesi, AB'nin son 2-3 yıldır ülkemize karşı takıntığı anlamsız negatif tutum, ülke ekonomisi iyi gittiği zamanlarda bile Kredi Derecelendirme kuruluşlarının hiçbir zaman notumuzu ve görünümüzü pozitife çevirmemesi gibi birçok ek neden de bunda etken olarak görülebilir. Siyasilerin de zaman zaman yaptığı hatalar elbette yadsınamaz. Halk güvenecek birilerini arıyor her zaman. Son 15 senede eski dönemlere göre ekonomik ve sosyal olarak önemli mesafeler alındı. Bunu da kendisi hissettiği için oyunu bu yönde kullanıyor. Sağlık sektörü önemli ölçüde düzeltildi. Herkes TOKİ sayesinde ev sahibi oldu yada olmaya yaklaştı. Otomobil satışları arttı ve eskiden belli kesimin bindiği araçlar herkes tarafından ulaşılır hale geldi. İnşaat sektörü sayesinde birileri eski çapulcu ev ve arsalarını kat kat fazla bedele satıp para sahibi oldu. Eskiden özel okula sadece zenginler giderken, artık orta gelirli de çocuğunu özel okula gönderir oldu. Yurtdışına seyahat etmek, tatil yapmak, iş gezisi ve fuarlara katılmak en sıradan insanların ve firmaların bile rutini haline geldi. Ülkemizde fakirlik hala var, işsizlik hala var. Bunlar elbette bitmedi. Ancak 80li ve 90lı yıllarda ezik yaşayan önemli bir kesim para pul sahibi oldu. Bayram zamanlarında herkes şehir dışına, ülke dışına çıkar oldu. Otobüs parasını zor bulan insanlar, kendi özel araçlarıyla ülkenin her yanına gidebilir oldu. Uçağa binemeyen insanlar artık uçakla ulaşımı otobüs gibi kullanır hale geldi. Bunların hepsi halkın mevcut yönetimi benimsemesine yol açtı. Olayın özeti bence bu.

Bak, mesela sen bu ülke için bir sorunsun. Senin gibi birçok kişi de bu ülke için birer sorun teşkil ediyor. Bu söylediğimi hakaret olarak ya da seni aşağılamak olarak algılama; ben sadece Türkiye gerçeği olarak seni ve benzerlerini görüyorum.

Sana hemen nedenini açıklayayım;

Doların ve daha doğrusu döviz kurlarının artışındaki nedenler hakkında bilgin yok ve elindeki bilgi ile buna bir yorum getiriyorsun. Oysa ki, döviz kurlarının yükseleceği çoktan beri bilinen birşeydi ve bu yükselişin birçok kesin yani tartışılmaz nedeni vardır. Bu nedenlerin en dikkat çeken 3 tanesi sana anlatayım;

1- Amerika Merkez Bankası, yani adını sıklıkla duyup da anlam veremediğiniz FED uzun süre faizleri düşük tuttu ve paranın global piyasada gezmesini sağladı. Bu süreçte bazı ülkeler parayı teknolojiye ve üretime yatırırken, bazı ülkeler ise köprü, yol ve saray yapımına yatırdı. Parayı saraya yatıranlar, bugün döviz kurundaki yükselmeden etkilenen ülkelerdir.

2- Risk oranımız arttı. Bunu da şöyle açıklayayım sana; Senin Merkez Bankanın açıkladığı faiz ne kadar yüksek olursa olsun, paranın yurt içinde kalmasını ya da daha fazla paranın ülkene girmesi için tek başına yeterli bir etken değildir. Sermaye için faiz oranı ile birlikte risk oranı da önemlidir. Yani, bir ülkeye yatırım yapmadan önce, o ülkeye yatıracağı parayı geri alıp alamayacağı ile ilgilenir. Biz en riskli ülkeler arasında yer alıyoruz.

3- Ülkede üretim yok. Daha doğrusu, katma değeri yüksek üretim mevcut değil. Montaj üzerine kurulu ağır sanayin, fason üretim yapan tekstil sanayin dışında, en güçlü olduğun sektör olan inşaat işinde, iş yaptığın tüm ülkelerle savaşma noktasına geldin. Yani, ülkeye döviz girişi sağlayacak bir üretime sahip değilsin. Üzerine, turizmi de kaybettin. Böyle bir durumda, döviz senin ülkene nasıl gelebilir ki?

Gelelim asıl konumuza, yani seni ve senin gibileri neden eleştirdiğime;

Bu konu sadece bir örnektir. Bilmediğiniz konularda fikir yürütmek ve bunu da bizim yaşamımızı yönlendirmek gibi çok acı bir hakka sahipsiniz. Kahve köşelerinde oturan ve yeri geldiğinde teknik direktör, anayasa profesörü, doktor, dış siyaset uzmanı ya da din alimi olan bir ecdadın torunları olduğunuzdan, karar mekanizmasında yer almamanız gerekirken, sizin kalabalıklığınız maalesef ülkenin aydınlarının fikirlerinin gölgede kalmasına neden oluyor.

Devamlı söylüyorum; demokrasi ile mediokrasi arasında ince bir çizgi vardır ve demokrasi yerine mediokrasi gelirse, sonunda diktatorya yaşanmaya başlar.

Bu nedenle, bilmediğiniz konularda fikre sahip olsanız bile, o fikrin doğruluğunu mutlaka bir araştırın ama araştırırken de o işin uzmanlarının yazdıklarını okuyun. Konu ekonomi ise ve sizin her zamanki gibi okumaya zamanınız yoksa, o konuda yorum yapmayın ya da fikir yürütmeyin. Onun yerine, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi davranın ve sizi yönetenleri suçlayın. Çünkü ülkenizi 15 yıldır tek başına ve demir yumrukla yöneten bir ekip varken ve ülkenize durduk yere bir ülke savaş açmadıysa, ekonomik krizin tek sorumlusu o hükümettir.

quote:

Orijinalden alıntı: senersongur

Diğer partilerin yada liderlerin mevcut durumdan iyi olmayacağını düşündükleri için oy veriyorlar.



Açıkçası son dönemde Türkiye'ye karşı ciddi bir saldırı var. Bu da önemli bir etken. Ekonomik ve siyasi olarak yabancılar önemli baskı yapıyorlar.



Dövizin durup dururken saçma sapan yerlere gelmesi, AB'nin son 2-3 yıldır ülkemize karşı takıntığı anlamsız negatif tutum, ülke ekonomisi iyi gittiği zamanlarda bile Kredi Derecelendirme kuruluşlarının hiçbir zaman notumuzu ve görünümüzü pozitife çevirmemesi gibi birçok ek neden de bunda etken olarak görülebilir.



Siyasilerin de zaman zaman yaptığı hatalar elbette yadsınamaz. Halk güvenecek birilerini arıyor her zaman. Son 15 senede eski dönemlere göre ekonomik ve sosyal olarak önemli mesafeler alındı. Bunu da kendisi hissettiği için oyunu bu yönde kullanıyor.



Sağlık sektörü önemli ölçüde düzeltildi. Herkes TOKİ sayesinde ev sahibi oldu yada olmaya yaklaştı. Otomobil satışları arttı ve eskiden belli kesimin bindiği araçlar herkes tarafından ulaşılır hale geldi.



İnşaat sektörü sayesinde birileri eski çapulcu ev ve arsalarını kat kat fazla bedele satıp para sahibi oldu.



Eskiden özel okula sadece zenginler giderken, artık orta gelirli de çocuğunu özel okula gönderir oldu.



Yurtdışına seyahat etmek, tatil yapmak, iş gezisi ve fuarlara katılmak en sıradan insanların ve firmaların bile rutini haline geldi.



Ülkemizde fakirlik hala var, işsizlik hala var. Bunlar elbette bitmedi. Ancak 80li ve 90lı yıllarda ezik yaşayan önemli bir kesim para pul sahibi oldu.



Bayram zamanlarında herkes şehir dışına, ülke dışına çıkar oldu. Otobüs parasını zor bulan insanlar, kendi özel araçlarıyla ülkenin her yanına gidebilir oldu. Uçağa binemeyen insanlar artık uçakla ulaşımı otobüs gibi kullanır hale geldi.



Bunların hepsi halkın mevcut yönetimi benimsemesine yol açtı.



Olayın özeti bence bu.