Şimdi Ara

Hafıza Kaybım Sonucu Hayatım Değişti

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
128
Cevap
14
Favori
13.263
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
140 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Yahu nerden nasıl başlayım bilmiyorum..

    Sene 2016, Amerika'dayım. Hastanede duvarı izlerken farkına varıyorum ki kendime dair hatırladığım hiçbirşey yok. Trafik kazası geçirmişim ve airbag'ler açılmayınca kafamı sert bi şekilde direksiyona vurmuşum, alnım haricinde başkada hasar yok. Doktorlara durumu anlatınca hafıza kaybı olduğunu söylediler, geçmiş hafızam gelir mi gelmez mi belli değil dediler, şans işiymiş..

    Nedenini bilmiyorum fakat beni tanıyan kimse gelmemişti hastaneye, kimseye ulaşmamışlar durumumla ilgili, telefonum çalmamış bile.
    Polisle görüşerek ev adresimi öğrendim, evime girebildim. Kendim hakkında bilgiler aradım, bilgisayarımda şifre vardı açamadım. Kendi koyduğum şifreyi dahi hatırlamıyordum, en ufak bi fikrim yoktu şifre hakkında.

    Telefonum da şifreliydi, onuda açamadım. Parmak izi özelliği yokmuş malesef. Bu yüzden gidip yeni telefon alayım dedim, kredi kartı şifremi hatırlayamadım. Herşey şaka gibiydi, evime gelen kimse yok, telefonumu arayan kimse yok. Kendim hakkında bilgi alabileceğim bir kişi bile yoktu.
    Para harcayamıyordum yahu kart şifremi bilmiyorum diye. Neyseki bankayla gerekli görüşmeler sonucu o kısmı hallettim. Kendime yeni bir telefon aldım, hattımı taktım, hop bu sefer pin kodu istedi. Lan olm nerden bileyim ben pini. Eski telefona takmaya çalıştığımda da o da pin istedi. Aha dedim telefon hattımda yalan oldu. Simkart üzerine baktım hangi şirket bu, şirketin adı yazmıyor, tek renk bi simkart. Bikaç yere sordum hangi firmanındır bu kart diye, o şekilde buldum firmayı. Bi bayisine uğrayıp durumu anlattım, sosyal güvenlik numaramdan aboneliğim doğrulandı yeni sim aldım. Taktım telefona bekliyorum artık biri beni arasın diye. Hayatım buna bağlı artık, beni tanıyan birisiyle görüşmem lazım.

    Kimse aramadı malesef. Napacağımı bilemedim, kimseyi tanımıyorum.
    Komşularla görüştüm, yeni taşındın zaten bizde tanışamadık dediler. Onların vasıtasıyla ev sahibimin numarasını buldum, o kadında bilmiyorum henüz 2 aydır burdasın dedi. Lan ben nerden geldim ki ?

    Neyse arkadaşlar, bu şekilde depresyon içersinde 2-3 ay süre geçirdim. Banka hesabımdaki parayla yaşadım bu süre boyunca. Kimse ulaşmadı bana. Artık durumu kabullendim, dedim ben demekki tek tabanca, ailesi olmayan bir insanım. Biyerlerden kaçtım geldim buraya heralde, o zaman hayatıma yeni baştan başlayayım..

    Mesleğim var mı yok mu onuda bilmiyorum, yaşım 22, okuyor muyum, çalışıyor muyum bilgim yok. Artık bunları geride bırakarak bi hayata başlamam gerekti. Bi markette kasiyer olarak işe başladım, üniversite giriş için SAT sınavına girmek gerekiyormuş. Boş zamanlarımda bu sınava çalıştım, garip bi şekilde matematikte gereken formüller falan hep aklımdaydı, bunu hatırlarken geçmişimi hatırlayamamak çok koydu.

    Herneyse ben hayatımı toparladım, artık umursamıyordum geçmişimi, geleceğime odaklandım. Hem para kazandım, hem ders çalıştım ve SAT'ide güzel bir puan elde ederek üniversitelerden burs teklifleri aldım. İyi üniversitelerden birini seçtim ve o şehre taşındım. Çalışıp okumaya başladım, fakat okuduğum için part time çalışmaya devam ettim bu yüzden gelirim azaldı. En başında bankada büyük bir mebla param yoktu zaten, 15 bin dolar gibi bi miktar vardı. 2-3 aylık süreçte 6-7 bini harcamıştım, kalanına dokunmak istemedim zor günlerim olursa diye.

    Üniversiteden bi kızla görüşmeye başladım, hikayemi baya ilgi çekici bulmuştu. Sürekli hafızam yerine gelsin diye korkutuyordu :) Arkadaşça başlayan ilişkimiz, karşılıklı hoşlanma sonucu, flörte dönüştü. Yurtta kalıyordu o, o yüzden çoğu zaman benim evde takılmaya başladık. Zaman ilerledi ve farkettim ki beraber yaşamaya başlamışız. Haftada 1-2 gün yurda geçerse geçiyordu, onun harici hep bendeydi. Stacia ile güzel anlaşıyorduk, onun yanında mutluydum, başka yerde olmak istemiyordum.

    Üniversitenin 2. senesinin sonuna yaklaşmıştık. 1.5 yıllık bi ilişkimiz vardı Stacia ile artık. Yurttan tamamen ayrılıp benim yanıma taşınmıştı. Oda part time çalışıyordu bi avm'deki takı standında. Kirama ve ev ihtiyaçlarına yardım ediyordu. Evlilik falan hiç konuşmamıştık ama zaten evli çiftler gibiydik.

    Üniversite'de 2. senemin bitmesiyle yaz tatiline girdik. Planlar yapıyoruz gezelim, tatil yapalım falan. Kapı çaldı, 2 takım elbiseli adam beni sordu, buyrun dedim, Türkçe konuşmaya başladılar. Büyükelçilikten çağırılıyormuşum ? Sebep sordum, gülümseyerek bikaç evrak işi, sıkıntı yok dediler. Hazırlanıp çıktım onlarla beraber.

    Türkiye büyükelçiliği farklı bi şehirdeydi ama yakındı. 2-3 saatlik yolculuk sonrası hedefe ulaştık, büyükelçinin odasına aldılar beni hemen. Büyükelçiyle görüştük, bana geçmişimi anlattı, ailemin bana ulaşmaya çalıştığını anlattı. Acayip bi duygu hissettim, üzüldüm mü sevindim mi hala bilmiyorum. O gün ailemle internet üzerinden tanıştım ve Türkiye'ye davet edildim, uçak biletim alındı hemen, 2 gün sonraki uçakla Türkiye'ye gelecektim.

    Stacia'ye durumu anlattım, çok heyecanlandı, sevindi. Gelmek istedi o da. Yalnız gitmek istediğimi söyledim ama dinletemedim, bi bilette ona aldık.

    Türkiye'ye geldim, ailem havalanında karşıladı beni, gözyaşları ve gülümsemeler eşliğinde. Stacia'yi merak edip kim diye sordular, eşim dedim bende, o an kızın biri uzaklaştı gitti yanımızdan. Ortalık bi sessizleşti, gerildi. Kızın peşinden bikaç kişi gitti, ben ne olduğunu anlayamadım bile. Neyse eve geçelim diyerek eve doğru yola koyulduk.

    Bütün geçmişim anlatıldı, herşey kafamda oturmaya başladı anlatıldıkça. Meğerse yüksek lisans için gitmişim ve daha üni'ye kaydımı başlatamadan kazayı geçirmişim. Hesabımdaki para, üniversite için gerekli olan paranın bi kısmıymış. 2 aylık süreçte evimi kiralayıp, aracımı alıp ingilizcemi geliştirmeye çabalıyormuşum ünide rahat edeyim diye.

    Neden ulaşamadık birbirimize diye konuştuk. PC'mi açamadığım için ordan bilgi alamadık, telefonda ise amerika hattımdaki numarayı bilmiyorlarmış. Türkiye hattımdaki numaradan whatsapp kullanmaya devam ediyormuşum, ordan görüşüyormuşuz. Telefonuda açamayınca, TR numarama kayıtlı whatsapp'ta gitti. O yüzden kimse amerikan hattımdan bana ulaşamamış.

    Benden haber alamayınca, büyükelçilikle görüşmüşler, onlarda hakkımda bilgi toplamak için polisle iletişime geçmiş, o kısımda işler çok yavaş ilerlemiş ve ben üni için taşındıktan hastane kayıtlarından kazam öğrenilmiş ama beni bulamamışlar. Ondan sonrasında ABD nin farklı birimleri ile görüşerek 2 yıl ardından üniversiteden öğrenciliğim hakkında bilgi alarak, adresime ulaşabilmişler.

    Ben ne yapacağımı bilemedim, yani ailem onlar eyvallah, ama tanımıyorum hiçbirini. Tüm vaziyete hakim olduktan sonr, havaalanında uzaklaşan kız geldi. Ağlayarak sordu beni hatırlıyor musun diye, yok yani tanımıyorum.

    Anlattılar onun hakkındaki herşeyi, o benim nişanlımmış lan ? Ya yanıma ABD ye alacakmışım onu, yada ben dönene kadar beklicekmiş. Duruma göre karar verecekmişiz ama o kararı veremeden benim hafıza uçmuş. Ölüm haberim gelmeyince, yıllardır oda beni beklemiş. Çok mahçup oldum, ne yapıcam , ne diyecem bilemedim. Bi yandan Stacia, bi yandan bu kız, bi yandan ailem çok daraldım, kafamı toparlamak istiyorum diyerek çıktım dışarı tek başıma.

    Stacia'yi seviyorum, ama evlenmeye söz verdiğim, yıllardır beni bekleyende hiç tanımadğım bir nişanlım var.
    Ne yapacağımı bilemiyorum...



    ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

    Okuyan ve yorum yapan tüm arkadaşlara teşekkür ederim

    Tüm yorumları tek tek okudum büyük bi keyifle

    Üzerine düşünmeden yazdığım bir hikayeydi, o yüzden illa açıklar vardı, dedektif arkadaşlar çözmüşler hemen olayı

    Yıllar önce kaleme aldığım bir hikaye daha vardı, merak edip okumak isteyen olursa şöyle bırakayım linkini



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi DonhanımNaber -- 17 Nisan 2019; 21:45:20 >







  • csb değil adam yazdığı film senaryosu'nu test etmiş. fena değil çekim kalitesine göre 6 - 6,5 puanlık bir film çıkar buradan. ama bir kaç önerim var eğer Türkçe bilirse Türk konsolosluğuna gider oradan kimliğini bulurlar zaten. araba satın aldığı için kimliğine yine ulaşılır. ama şöyle olabilir. bir dolandırıcı buna çalıntı araba satar. kahramanımız üniversiteye kayıt yaptırmaya yetişmesi gerekmektedir işlemleri sonra halledelim biryerde buluşalım der ama dolandırıcı bunu notere gitmemek için fırsat olarak görür ve abd de kişinin bulunmasına gerek yok sen pasaportunu ver arabayla anca yetişirsin zaten bu havada taksi bulamassın geç kalırsın der kahramanımız'ın çok az sürede yetişmesi gerekmektedir. güvenilir gördüğü dolandırıcı karşısında bu teklifi kabul eder. daha sorna çarpma esnasında Türkçe'yi de unutur ve cüzdanı nı verdiğinden hiçbir kimlik bilgiside yoktur. hastaneye kaldırıldığında hiç bir şey hatırlamaz aksanından amerikalı olmadığı bellidir. yapacak birşeyi olmadığından abd li yetkililer buna iltica başvurusunda bulunursan kabul edilir derler(polisler). iltica başvurusunda bulunur kabul edilir. sonra senidediğin üniversiteye girme kısımları. Stacia'nin yanında bir kaç normal erkek arkadaşı da olur. birde Stacia'nin arkadaşı olur. nereli olduğunu çözmeye çalışırlar. burada tipinin ortalama bir Türk'ten biraz daha farklı olması gerekir ki olayı hemen çözemesinler çok esmer yada çok sarı olması lazım ama abd de türkler araplarla karışıtrılıp onlara benzediği düşünldüğünden sarışın açık tenli olması daha mantıklı gözleri hafif çekik olduğundan asyalılarlada karıştrılabilir çok az da olsa vardır Türkiye'de hafif çekik gözlü. sen karar verirsin ona ben sarışın diyorum iskandinav ülkelerinden başlayarak büyük elçilikleri gezerek sorarlar kayıp ihbarı var mı beni tanıyormusunuz. büyük elçilik te kaydım var mı. tabi bu süreçte komedi filmi olması gerektiğinden aralarında şakalar ve bol bol espiriler yapılır. sonra yavaş yavaş bazı Türkçe kelimeleri hatırlamaya başlar ama çok kısıtlı olduğundan hangi dil olduğunu çözemezler. ve bir tahmin yarışı başlar ve kahramanımızın her gün Türkçe'yi daha çok hatırlamaktadır. artık dil olayına yoğunlaşırlar. internetten ses anlayan program bulmaya çalışırlar ama bulamazlar . artık bir yandan da oyun ve yarış'a dönüşmüştür. üniversitedeki yabancı öğrenciler arasında bu dil hangi dil diye sormaya başlarlar. bir gün üniversite yürürken tahmin etmeye çalışırken bir Türk kız efendim bana mı söyledin der.(söylediği şey nişanlısına söylediği güzel bir söz olabilir) heyecanlanıp ne dediğini anladın mı derler. kız şaşırır. durumu anlatırlar ve evet Türkçe konuştu der. hemen Türk büyük elçiliğine giderler ve 2 senedir arandığını ve enson pasaportları bir çöpte bulunca öldüğü düşünülür. ve 3 gün önce cenaze töreni yapılmıştır. hemen ailesine ulaşırlar. Türkiye'ye hep beraber giderler. ailesi büyük sevinç ve gözyaşlarıyla karşılarlar. nişanlısı aile zoruyla bu çocuğun geleceği parlak evlen demiştir ve kız baskıyla kabul etmiştir oğlan buna deli gibi aşıktır. ama o baştan beri başka biriyle görüşmektedir. ve o sevdiği kişi geçen zamanda evleneceğiz diye oyalayıp şiddet göstermiş daha sonrada terk etmiştir. kız baştan beri erkeğin ailesine sahte üzüntü ile gözükmüştür şu dönemi atlatayım gözüyle ama işler aleyhine dönünce bunu fırsata çevirip güvenli bir liman olan naif kahramanımıza yamanmak ister ve onu ne kadar beklediğini ne kadar üzüldüğünü anlatır. ve kahramanızımız tüm gerçekleri hatırlar nişanlısına aslında ne kadar aşık olduğunu ve onun onu asla sevmediğini Türkiye'deki bir arkadaşı da onu baştan beri aldattığını anlatır. ailesine ve yeni kız arkadaşına sarılır ve biter bence böyle biraz daha iyi oldu senin yazdığın kısmları atladım
  • Baştan sona kadar okudum zebaniyi bekleyerek.

    zhebhany olmasına rağmen her şeyi unutsam keşke şöyle hiçbir şey olmasa diye düşündüm bi' an kendim için.

    Güzel, öne çıkardım.
  • çok güzel hikaye
    ki umarım hikayedir....

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PONRO

    çok güzel hikaye
    ki umarım hikayedir....
    nişanlısı zhebhany miş ama editlemiş arkadaş, hikaye yani.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-9DE6A5ECA

    nişanlısı zhebhany miş ama editlemiş arkadaş, hikaye yani.

    Alıntıları Göster
    stacia olarak okudum ben, iyi bari zephany se bizden

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • bu arada herşeyi unutmayı bende düşündüm bi an, ve gerçekten isterdim...

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PONRO

    stacia olarak okudum ben, iyi bari zephany se bizden

    Alıntıları Göster
    Stacia değil hocam Türkiye'deki havalimanında uzaklaşan kız zephany.
  • Hikaye buyuk Intimal ile :) cok zor bir durum gercekten 😐

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-9DE6A5ECA

    Stacia değil hocam Türkiye'deki havalimanında uzaklaşan kız zephany.

    Alıntıları Göster
    ama çok güzel hikaye bee

    belki bir yerden alıntıdır, bu adam böyle hikayeler yazabiliyorsa ne güzel

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PONRO

    ama çok güzel hikaye bee

    belki bir yerden alıntıdır, bu adam böyle hikayeler yazabiliyorsa ne güzel

    Alıntıları Göster
    valla yazabiliyosa helal olsun

    bu arada eskilerden bi hikaye vardı ama yaşanmış sanırım diye hatırlıyorum ekşide incide filan yayınlanmıştı dh de de vardı

    ankarada geçiyodu baya uzun yazmıştı hüzünlü bi aşk hikayesi bulan varsa atsın tekrar okuyalım
  • Her şeyin şifresini unutmuş ama dhninkini unutmamış.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Csb 'se bile çok güzel beğendim

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Güzel csb yazmışın be :)
  • Güzel hikaye bunun filmini çeksen Türklerin çektiği çoğu romantik/dram filmini geçer tabi biraz hikayeyi uzatmak gerek.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Bilge Türk -- 14 Nisan 2019; 3:26:52 >
  • hafizam silinsin diye bekliyorum. Ancak allah sana kolaylik versin kardeş

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • CSB
    2006'dan kalma hesabının şifresini unutamamış ama.
    Hafıza Kaybım Sonucu Hayatım Değişti

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Eski üye csbsi böyle kaliteli oluyor yeni yetmeler örnek alsın.
  • MehmetNY kullanıcısına yanıt
    Hiç. Ama güzel yazmış. Eskiden böyle adam doluydu forum.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Kızın adı stephany olmalıydı hocam, kalitesiz bir csb olmuş.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Her beğeni bir tekme
  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.