Şimdi Ara

⇝FİZİK DEVRİM EŞİĞİNDE⇜ (Cern-LHC Deneyi) (9. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
213
Cevap
1
Favori
25.505
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
Öne Çıkar
0 oy
Sayfa: önceki 7891011
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • o alanı boşaltacaklarmı?
    _____________________________
    And the Raven, never flitting, still is sitting, still is sitting
    On the pallid bust of Pallas just above my chamber door;
    And his eyes have all the seeming of a demon's that is dreaming,
    And the lamp-light o'er him streaming throws his shadow on the floor;
    And my soul from out that shadow that lies floating on the floor
    Shall be lifted—nevermore!
  • Geneva, 7 August 2008.
    CERN has today announced that the first attempt to circulate a beam in the Large Hadron Collider (LHC) will be made on 10 September.

    Devamı:http://press.web.cern.ch/press/PressReleases/Releases2008/PR06.08E.html
    _____________________________
    Ievan Polkka
  • Countdown to LHC start-up:
    33 days 10 hours 32 min 11 sec
    _____________________________
  • Bence Reklam Amaclı Yapıyorlar.
    _____________________________
    And the Raven, never flitting, still is sitting, still is sitting
    On the pallid bust of Pallas just above my chamber door;
    And his eyes have all the seeming of a demon's that is dreaming,
    And the lamp-light o'er him streaming throws his shadow on the floor;
    And my soul from out that shadow that lies floating on the floor
    Shall be lifted—nevermore!
  • keşke evreni havaya uçurabilse şu deney....bence 10 eylül e kadar insanlara iyi davranın küslerle dargınlar barışsın, sevenler birbirlerine açılsın ne biliyim içinizde bişiler kalmasın sonra pişman olup gelmeyin yanıma dier tarafta.

    ciddi olmak gerekirse işin içinde insan var. insanoğlu kusursuz deildir illaki bir yerde hata yapar ve ölümcül bir hata yaparsa da sonuçlarına katlanır. aklıma takılan onların yapacağı olası hatanın bedelini bizim de çekmek zorunda olmamız.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi JagerBomb -- 8 Ağustos 2008; 0:09:25 >
    _____________________________
    -
  • quote:

    Orjinalden alıntı: metete

    İlk çarpıştırma denemesi 10 Eylül korkmanıza gerek yok

    www.cern.ch

    Korkulacak bir şey yok ki?O gün abdestli olun yeter
    _____________________________
  • Yaa bu ısın bı zararı yokmu kı¿
    _____________________________
  • sitede eylül yazıyor, bugün olacağını nerden çıkardınızki
    _____________________________
  • Sayın bilimciler;

    Peki bir karadelik oluşur isr diğer bir karadelik ile diğerini yok edilebilir mi?(ikisini birbini yutar)
    _____________________________
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Fenerbahçe.
    Peki bir karadelik oluşur isr diğer bir karadelik ile diğerini yok edilebilir mi?(ikisini birbini yutar)


    2 karadelik karşılaştıklarında birleşirler ve sonuçta daha büyük bir karadelik oluştururlar.

    Karadelikler hakkında ayrıntılı ve hoş bir dille yazılmış şu yazı ve çalışma akılllardaki soruların çoğuna cevap verecektir.

    Kara delikler:

     ⇝FİZİK DEVRİM EŞİĞİNDE⇜ (Cern-LHC Deneyi)

    1-https://store.donanimhaber.com/18/55/c6/1855c6693f7702c30efbf7a9528fa562.jpg

    2-http://img177.imageshack.us/img177/3655/karadelik2qg6.jpg

    3-http://www.biltek.tubitak.gov.tr/haberler/gokbilim/S-421-12.pdf

    Bilim-Teknik



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi El-Cezeri -- 5 Eylül 2008; 11:44:31 >
    _____________________________




  • quote:

    Orjinalden alıntı: asifish

    aşağıdakiler tamamen alıntıdır..

    -----------------------------------------
    bir arkadaşımızın lhc de calısan bir bilim adamıyla (kendisinin yakın akrabası)yapılan ufak soru cevap..

    LHC diye bişey var mı dedim, ilk söyledikleri şey "evet var ve çok tehlikeli" oldu. Bu alet çalıştırılacak mı dedim, evet dedi. Ne zaman dedim, herşey düzeltildiğinde ama şimdi hata(bu hata muhtemelen 2007 yılında olan mıknatıs patlaması) bulmuşlar dedi. Tehlikeli şeyler bunlar, hesap hatası götürmez. Adamların LHC'yi yapış amacı evrenin oluşumu hakkında bilgi edinmek. Dünyamız evrende bir toz bulutuydu zamanında, Big Bang denen patlama ve ardından katılaşma ile dünyamız oluştu diye biliyoruz ama bunu kanıtlayabilmişmiyiz bu zamana kadar???? Denilen şey "Dünya'nın şundan bundan şöyle böyle oluştuğuna İNANILIYOR/VARSALIYOR. Kanıtlanmamış yani, varsayım hepsi. Bilimadamlarının amacı bu bilinmeyeni bulmak. Bu oluşumu kanıtlayan en somut şey benzer özelliklerde gaz ve toz bulutunu yine o Big Bang'a benzeyen bir patlama yaratıp gözlemlemek olmaz mı? Bu da Cern'deki bilimadamlarının amacı değil mi?

    quote:


    LHC GERÇEĞİ..

    İnsanoğlunun tarih boyunca yaptığı en büyük deney, başlıyor.

    Ve bu, son deneyimiz olabilir.

    Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi (CERN), 1983 yılından beri inşa edilen LHC’yi (Large Hadron Collider – Büyük Hadron Çarpıştırıcısı) çalıştıracak.

    CERN, LHC’nin evrenin yaratılışındaki sırları öğrenmemizi sağlayacağını ileri sürüyor.

    Fakat bağımsız bilim adamlarına göre, LHC dünyanın sonu olacak.

    LHC Nedir?

    LHC, dünyanın en büyük makinesi. Fransa – İsviçre sınırında, yerin 175 metre altında, 27 kilometre uzunluğunda, içi 96 ton sıvı helyum dolu ve etrafında dev elektromanyetik mıknatıslar bulunan bir tünel.

    LHC’deki elektromanyetik mıknatısların ağırlığı, 20 – 27 ton arasında değişiyor. Mıknatısların yüklenmesi için, bir ülkenin günlük elektrik ihtiyacını karşılayacak miktarda akım gerekiyor.

    LHC çalıştırıldığında mıknatısların oluşturacağı manyetik alanın gücü, Güneş’in Dünya üzerindeki çekim gücüne eşit. 27 Mart 2007’de yapılan bir deney sırasında, 27 tonluk bir mıknatıs kurşun gibi fırlayarak tünelin büyük bir bölümünü yıktı ve ölçülemeyen miktarda sıvı helyum açığa çıktı.

    LHC 1983 – 2007 yılları arasında, dünya servetinin yıllık 440 milyon Euro’luk bir kısmı kullanılarak inşa edildi. Toplam maliyetinin 6.6 milyar doları geçtiği düşünülüyor. Ana yatırımcıları Amerika ve İngiltere. Hiçbir ülkeye ait değil, hiçbir ülke onu sahiplenmiyor. Hiçbir bağımsız ve güvenilir bilim topluluğu veya kurum LHC hakkında güvenilir raporu vermiyor.

    LHC’nin güvenilir olduğunu iddia eden tek rapor, LHC’yi inşa eden CERN tarafından hazırlandı. CERN, 2007 yılındaki korkunç patlamayı basına “basit bir matematiksel hata” olarak açıkladı.

    “Basit matematiksel hata” sonucu kurşun gibi hareket eden 27 tonluk mıknatıslardan, LHC’de 1624 adet var.

    Çevreci topluluklar, LHC’ye “Kıyamet Makinesi” ismini veriyor.

    LHC Ne Yapar?

    LHC çalıştırıldığında, Hadron ismi verilen atomik parçacıkları 27 kilometrelik tünel boyunca manyetik güçle hareket ettirecek ve hızlandıracak. Parçacıklar, ışık hızının %99.99994’üne ulaştıkları anda da, birbirleriyle çarpışacaklar.

    İlk çarpışma, iki ay içinde olacak. İlk çarpışmadan sonra, çarpışmalar hızlanarak ve artarak devam edecek. 6-7 dakika içinde, milyarlarca çarpışma olacak ve Güneş ısısının 100.000 katı büyüklüğünde ısı enerjisi yaratan bir Büyük Patlama gerçekleşecek.

    Bu patlama, bilim adamlarının evreni yarattığına inandıkları Big Bang’in 2 nanosaniye sonrasına eşit büyüklükte olacak.

    Kısaca, LHC bir Yaratılış Simülasyonu.

    LHC’nin Amacı Ne?

    CERN’e göre LHC’nin amacı, evrenin yaratılışı hakkında bilgi toplamak ve bunu dünyadaki bilim adamlarıyla paylaşmak. CERN, 7000 bilim adamının LHC’nin çalışmasını izlemesine izin verdi.

    LHC’nin Gerçek Amacı Ne?

    Bilim ve din adamları, Yaratılış konusunda tek bir cümlenin etrafında fikir birliğinde varıyor:

    “Karanlık vardı, ve ışık geldi.”

    Din adamları Mutlak Karanlık’ın “hiçsizlik” olduğunu ve Işık’ın yaşamı yarattığını savunuyor.

    Bilim adamları, evreni yaratan şeyin dev bir patlama sonucunda oluşan enerjinin maddeleşmiş hali, veya yaygın ismiyle Strange Matter / Dark Matter / Mutlak Madde olduğunu söylüyor.

    Bazı bilim adamları buna Tanrısal Madde ismini veriyor.

    Evrenin, Mutlak Madde’den oluştuğu düşünülüyor.
    Mutlak Madde, enerjinin maddeye dönüşmüş hali ve maddenin başlangıcı.

    Mutlak Madde bildiğimiz her elementten daha ağır, atomik olarak daha durağan ve iç uzayı olan bir fenomen. Her maddeye dönüşebilir ve her maddeyi, boyutundan bağımsız olarak “yutup” yok edebilir. Yok ettiği maddeler yüzünden atomik yapısı değişmediği için sonsuz yok etme gücüne sahip.

    CERN, Mutlak Madde’yi üreterek Yaratılış’ın sırrını çözmeyi amaçlıyor.

    Ama bu deney, bildiğimiz yaşamın sonu olabilir.

    LHC Çalışırsa Neler Olabilir?

    Bilim adamları, dört senaryo üzerinde çalışıyor.

    Senaryoların hiç biri diğerinden daha iç açıcı değil, ve en korkuncu bu senaryoların birinin veya hepsinin gerçekleşebileceği ihtimali:

    Manyetik Alan Etkisi

    LHC çalıştırıldığında ortaya çıkan muazzam manyetik kuvvet ve titreşim, Dünya’nın çekirdeğindeki erimiş metal magmasının yer değiştirmesine ve manyetik güçle yüklenmesine sebep olur.

    Dünya kutupları kayar ve manyetik alan etkisi durdurulamaz biçimde büyür. Manyetik rezonans ve alan gücü, 9-11 şiddetinde yüzlerce deprem başlatır. Yerküre “fren” yapar ve bir sabah Güneş Batı’dan doğar. Tabii bu manzarayı hiç birimiz göremeyiz.

    Kara Delik ve Hawkins Radyasyonu

    Yapay Big Bang sonrası, parçacıkların çarpışmalarından doğacak enerjiden Kara Delik fenomeni oluşur. CERN, bu Kara Delik’lerin Hawkins Radyasyonu ile emilerek yok olacağı görüşünde. Bilim adamları ise radyasyondan kurtulacak büyüklükte bir Kara Delik oluşumunun Dünya’yı yok etmesinin birkaç dakika alacağını hesaplıyor. Uzayda oluşan bir Kara Delik, bir galaksiyi saniyeler içinde yok edebilir.

    Mekanik Kuantum Vakumu

    Bu teori daha basit. Oluşacak bir mekanik kuantum vakumu, farklı bir boyuta açılacağından, Fransa, İsviçre ve sonra tüm ülkeleri bir lavabo deliğinden akan su gibi içine çekip belirsiz bir sona gönderebilir.

    Ve en korkulan teori, MUTLAK MADDE

    Mutlak Madde, bilinen her maddeden farklıdır ve sürekli devinim içinde olmasına rağmen, atomik olarak durağandır. Her türlü enerji ile biçim değiştirebilir veya her türlü maddeyi biçim değiştirmeden yutabilir. Plazma durumunda ve boyutsuz olduğu için, en büyük maddeleri bile ışık gibi kaplayabilir ve kendine dönüştürebilir.

    Bilim dünyasının en büyük korkusu, CERN’in bu maddeyi üretmesi.

    CERN bu maddeyi üretebilir ve elinde tutabilirse, dini inançları yapay yolla sabote etmiş olacak. Siyasi ve politik kaos bir yana, mutlak madde Güneş’i yok edebilecek bir silah.

    Ancak, bugün sahip olduğumuz teknolojiyle Mutlak Madde’yi tutacak ve depolayacak bilgimiz yok.

    Mutlak Madde oluşursa, tanımlanamayan atomik durağanlığından dolayı çelik, demir, titanyum gibi metallerden bile suyun içinde yüzer gibi geçerek Dünya’nın çekirdeğindeki yüksek ısılı eriyik metalle tepkimeye girecek.
    Oluşacak duruma Yaratılış Çorbası ismi veriliyor. Sonu öngörülemeyen bilimsel bir fenomen.

    Mutlak Madde, her şeyi kendine dönüştürerek hem var, hem yok edecektir.

    Felsefi açıdan bakarsak, Mutlak Madde’yi insan eliyle yaratırsak, “karanlık her şeyi yutacak.”

    Teorik hesaplamalar, bilim adamları tarafından Yaratılış Çorbası ismi verilen bu durumun, LHC’nin ilk çarpışmaları başladıktan sonra 1 gün, 1 yıl veya 1 milenyum sonra oluşabileceğini, ama mutlaka oluşacağını gösteriyor.

    En iddialı hesaplama, LHC çalıştıktan 2-3 ay sonra dünya merkezine inecek Mutlak Madde’nin 6-7 dakika içinde bildiğimiz anlamda Kıyamet’i getireceği yönünde.

    LHC Durdurulabilir mi?

    LHC, kısa zaman içinde çalıştırılacak. Çalıştırıldıktan sonra, durdurulamayacak.

    Hükümetlerimiz farkında bile değil.

    Duysalar da, anlamazlardı.

    Fransa ve İsviçre, Mutlak Madde’yi üretmek için, dünyadaki bütün hayatları riske atabilme kararını, nasıl verebildi? İnsanlığın bildiği her anlamda Kıyamet’i getirebilecek makineyi çalıştırma hakları var mıydı?

    Deney başarılı olursa, sonucu göremeyeceğiz.

    Deney başarısız olursa da sonucu göremeyeceğiz.

    O zaman, denek kim?


    desene zeki müren bizi gercekten gorecek... ue ufak deneyde hep abartıyorlar boyle buyuk bi deneyde bu kadarı az bile hicbir sey ol mayacak... keske olsa dunyayıda yanımızaalır toplu halde baska galksılere gıderız
    _____________________________




  • arkadaşlar adamlar neyle uğraşıyor biz neyle bu kadar büyük deneyin sonucunda adamlar ilimde ne kadar yol katederler biliyormusunuz?biz anca karadelik oluşur muhabbetleriyle uğraşıyoruz bi kere iletişimde devrim olabilir buna hazırlanın ikinci doğru bildiğimiz yalnış böyle deneyler halka duyrulmaz yada doğru tarih verilmez(güvenlik amaçlı,stratejik,politik,vs) şimdi herkesin gözü orda asıl bundan da korkmak lazım yani bu tür pozitif bilimlerin insanlığa zarar verdiğine inandırım kitlelere baskı (köreltme) yapılabileceği aklıma gelmiyor değil....
    _____________________________
    .
  •  ⇝FİZİK DEVRİM EŞİĞİNDE⇜ (Cern-LHC Deneyi)


    Minyatür Parçacık Hızlandırıcı


    Parçacık hızlandırıcılar, atomik ya da atomaltı parçacıkları yüksek hızlara çıkaran aletlerin genel adıdır. Parçacık hızlandırıcıların bir çeşidi olan “senkrotron” (synchrotron) ise, parçacıkların dönmesini sağlayan manyetik alanla, hızlanmasını sağlayan elektrik alanın senkronize edilmesiyle çalışır.

    Senkrotronlar genelde bir futbol sahasından küçük değildir. İsviçre’deki CERN Araştırma Laboratuarındaki senkrotronun çevresi ise 26 kilometreden fazladır.

    Ancak şimdi “Lyncean Teknologies” isimli teknoloji şirketinin geliştirdiği senkrotron, bir odaya sığacak kadar küçük. Bu alet sayesinde bilim insanları X ışını kullanımı gerektiren araştırmalarını kendi laboratuarlarında yapabilecekler.

    Lyncean Şirketinin sahibi Ronald Ruth, bu yeni aletin, büyük senkrotronlar kadar güçlü olmayacağını, fakat daha ucuz ve ulaşılabilir olduğunun söylüyor. Büyük senkrotronları, sadece bazı insanların sırayla kullanabilecekleri süper-bilgisayarlara benzeten Ruth, yeni geliştirilen küçük senkrotronu ise herkesin sahip olabileceği ev bilgisayarları gibi görüyor.

    X ışınları, maddelerin özelliklerini görüntülemek için kullanılabiliyor. Örneğin X-ışını kristalografisi sayesinde proteinlerin yapısı anlaşılabiliyor.

    Bu ucuz ve küçük senkrotron sayesinde X-ışını araştırmaları, büyük devletlerin tekelinden çıkıp, daha yaygın bir hal alabilir.


    Kaynak:http://www.technologyreview.com/Biotech/20149/?nlid=851
    Fotoğraf: Lyncean Technologies
    _____________________________




  •  ⇝FİZİK DEVRİM EŞİĞİNDE⇜ (Cern-LHC Deneyi)


    Parçacıkların Dünyası


    The World of Particles
    Brian Southworth – Georges Boixader
    Çeviri: Hülya Arık

    Sayfa Sayısı: 62
    Boyutları: 29 x 19 cm
    ISBN 978-975-403-444-8
    1. Basım - 10.000 adet

    Evrenimiz nelerden oluşmuştur? Nereden gelmiştir? Neden böyle davranır?

    Bu soruların yanıtlarını tam olarak bilemiyoruz, fakat son yıllarda çevremizdeki evren hakkında pek çok bilgi edindik. Bu araştırmalar gözlerimizle görebildiğimizin ötesinde, minik parçacıklardan ve bunların arasında gidip gelen habercilerden oluşan bir dünya olduğunu gösterdi bize. Bu resimli kitap, sizi parçacıkların büyüleyici dünyasıyla ve onların şaşırtıcı davranışlarıyla tanıştıracak.

    Parçacıklarla ilgili araştırmaların yapıldığı laboratuvarlardan biri Avrupa Nükleer Araştırma Konseyi CERN’in laboratuvarıdır. Burada CERN’in parçacıkların yaratıldığı ve incelendiği güçlü makinelerini, yani hızlandırıcıları ve dedektörleri tanıtacağız.

    Öyleyse sözü daha fazla uzatmadan parçacıklara geçelim...

    TÜBİTAK Popüler Bilim Kitapları 274

    Kitaptan sayfalar:

     ⇝FİZİK DEVRİM EŞİĞİNDE⇜ (Cern-LHC Deneyi) ⇝FİZİK DEVRİM EŞİĞİNDE⇜ (Cern-LHC Deneyi)
     ⇝FİZİK DEVRİM EŞİĞİNDE⇜ (Cern-LHC Deneyi)  ⇝FİZİK DEVRİM EŞİĞİNDE⇜ (Cern-LHC Deneyi)
    _____________________________




  •  ⇝FİZİK DEVRİM EŞİĞİNDE⇜ (Cern-LHC Deneyi)


    Parçacık Hızlandırıcı 10 Eylül'de Faaliyete Geçiyor


    Avrupa Nükleer Araştırmalar Merkezi (CERN) yaptığı açıklamada şimdiye kadar inşa edilen en büyük parçacık hızlandırıcı olan Büyük Hadron Çarpıştırıcı’nın (LHC – Large Hadron Collider) 10 Eylül 2008’de faaliyete geçeceğini belirtti.

    İsviçre-Fransa sınırına yakın bir bölgede, 27 kilometrelik bir tünel içerisinde bulunan parçacık hızlandırıcı, ışınları, diğer parçacık hızlandırıcıların en büyüğünden 7 kat daha fazla enerjiye sahip ve 30 kat daha fazla yoğunlukta hızlandırabiliyor.

    Bu dev hızlandırıcıyı harekete geçirmek de bir düğmeye basmak kadar kolay değil. Öncelikle makinenin 8 ana parçasının -271 dereceye kadar soğutulması gerekiyor. Ardından, 1600 adet süper-iletken mıknatısın düzgün olarak çalıştırılması geliyor. Deneyler sırasında bütün bu parçaların senkronize bir şekilde işlemesi gerekiyor.

    9 Ağustos’ta başlanacak testlerden sonra, 450 GeV enerjiye sahip ilk ışının 10 Eylül’de tünellerde dolaşması bekleniyor. Işının hızlandırıcıda başarıyla dolaşmasının ardından daha sonraki günlerde, 5000 GeV’lik iki ışının çarpıştırılması deneyi yapılabilecek.


    Kaynak:http://www.physorg.com/news137325794.html
    _____________________________




  • @El-Cezeri

    Böylesine güzel bir konuyu paylaşıma açtığın için teşekkür ederim.

    Açıkçası böyle bir deneyin şu zamanda yapılıyor olması bana büyük heyecan veriyor. Geçmişte, kimi buluşların yapıldığı zamanları düşünüp arada kıskançlık krizlerine girerdim ben neden bilimin böyle ani parlamalar yaptığı anlara şahit olamadım hiç diye : ) Öyle görünüyor ki bu deneyin sonuçlarının insanlığa katkısı benim bu krizlerimi giderecek ölçüde olacak : ) Olası risklere -ya da komplo teorileri, her ne ise- gelince, bence bu riske girmeye değer bir deney.
    _____________________________

  • tam olarak öyle değil
    normal karadelikler şöyle oluşur

    sağlıklı bir yıldızda kütle miktarı çokda olsa yıldız içinde patlamalar oluştuğu için muazzam bir basınçla dışa doğru bir kuvvet oluşturur ve bu kuvvet kütle çekimini dengeleyerek yıldızın içine çökmesini engeller
    eğer yıldızın yakıtı bitiyorsa içinde bu kuvveti dengeleyecek kadar patlama olmaz ve yıldız kütle çekiminin etkisi ile kendi içine doğru büzüşür bir noktaya geldiğinde atomun normal yapısı bozulur ve dediğiniz gibi atom içi elektromanyetik kuvvetlerde dağılır ve hızla içine çöküp karadelik oluşur

    O zaman bir gün bütün yıldızlar karadelik mi olacak?
    _____________________________
    Her daim akılcı olmaya çalışan bir üye.
  •  ⇝FİZİK DEVRİM EŞİĞİNDE⇜ (Cern-LHC Deneyi)


    Yüzyılın deneyinde büyük aşama


    Evrenin oluşumundaki sırları ortaya çıkarması hedeflenen Centre Europeen pour la Recherche Nuclearie-Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi`nde(CERN) ...

    Evrenin oluşumundaki sırları ortaya çıkarması hedeflenen Centre Europeen pour la Recherche Nuclearie-Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi`nde(CERN) yapılacak büyük patlama deneyinde 10 Eylülde önemli bir adım atılarak, ``atomaltı parçacık çarpıştırma cihazı`` çalıştırılacak.

    CERN`deki araştırmalara Türkiye`den katılan 50 bilim insanından biri olan ve bir süre önce Türkiye`ye dönen TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Saleh Sultansoy, CERN`deki bilimsel gelişmeleri ve izlenimlerini AA muhabirine anlattı.


    12 Avrupa ülkesi tarafından İsviçre-Fransa sınırında bulunan Cenevre`de 1954 yılında kurulan CERN`in, bugün dünyanın en büyük yüksek enerji fiziği laboratuvarı olduğunu belirten Sultansoy, bu merkezin Avrupa`nın nükleer fizik alanında ABD ve Rusya ile rekabet eder düzeyde olmasını sağlamak amacıyla kurulduğunu anlattı.

    1999 yılında Bulgaristan`ın katılımı ile CERN`e üye ülke sayısının 20`ye yükseldiğini ve Avrupa başta olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinden 6 bin 500 dolayında bilim insanının buradaki araştırmalarda yer aldığını ifade eden Sultansoy, ``Türkiye, maalesef, halen gözlemci statüsündedir. Ancak son üç yılda yetkililerin çabalarıyla büyük bir canlanma başlamıştır`` diye konuştu.

    Kuruluşundan itibaren CERN hızlandırıcıları sayesinde pek çok yeni parçacık bulunduğunu aktaran Sultansoy, özellikle 1970`lerde nötr zayıf akınlar ve zayıf etkileşmeleri taşıyıcısı olan elektromanyetik etkileşmelerin taşıyıcısı fotonun büyük kütleye sahip benzerleri, 1980`lerdeki W ve Z bozonların CERN`de yapılan bulgular arasında olduğunu ve bunların Nobel Ödülü aldığını belirtti.

    ÇARPIŞTIRICI ÇALIŞMA AŞAMASINA GELDİ

    CERN`in dünya kamuoyunun odağı haline gelmesinin nedeninin ``mühendislik harikası olan insanoğlunun kurduğu en büyük hızlandırıcı Large Hadron Collider-Büyük Hadron Çarpıştırıcısı`nın (LHC) çalışma aşamasına gelmesi`` olduğunu vurgulayan Sultansoy, yerin yaklaşık 100 metre altında 27 kilometrelik tünelde kurulan bu çarpıştırıcının üzerinde 4 dev deney aletinin kurulduğunu belirterek, şöyle devam etti:

    ``Bunlardan ikisi, ATLAS(A Toroidal LHC ApparatuS) ve CMS(Compact Muon Solenoid), genel amaçlı detektördür. ALICE(A Large Ion Collider Experiment) detektörü maddenin yeni hali olan quark-gluon plazmasını, LHCb (Large Hadron Collider beauty) deneyi ise evrenin oluşumunu sağlayan madde-antimadde asimetrisini incelemek için tasarlandı.``

    10 EYLÜLDE DENEYİN ÖNEMLİ BİR ADIMI ATILACAK

    8 Ağustos 2008`de ilk protonların ön hızlandırıcıdan ana hızlandırıcıya başarılı bir şekilde aktarıldığını anımsatan Sultansoy, 10 Eylülde ilk proton demetinin ana hızlandırıcıda devrinin sağlanması çalışmasının yapılacağını bildirdi.

    Sultansoy, böylece yapımı yıllar süren ``atomaltı parçacık çarpıştırma cihazı``nın çalıştırılma aşamasına geldiğini söyledi.

    Bu deneyin ardından Ekim ayının başında da 5 teraelektronvolt (TeV) enerjiye sahip proton demetlerinin çarpıştırılmasının öngörüldüğünü anlatan Sultansoy, CERN`deki çalışmalarda evrenin oluşum sırlarıyla ilgili yeni bilgilerin de 2009 yılının sonlarından itibaren alınmaya başlanmasının öngörüldüğünü aktardı.

    Sultansoy, ``Son araştırmalara göre, 2009`un sonlarında deneyler sonunda mini kara delikler görme olasılığı ortaya çıkacak. Ancak büyük patlama henüz olmayacak. Evrenin oluşmasıyla ilgili bilgilere bu tarihten sonra ulaşılmaya başlanacak. 10 Eylüldeki deneyde de büyük bir adım atılacak. Protonların 27 kilometrelik ana halkada dönmesini göreceğiz`` diye konuştu.

    Bu çalışmaların Kasım ayı ortalarında tamamlanmasının ardından gelecek yıl da asıl amaç olan 7 TeV`lik proton demetlerinin çarpıştırılmasının planlandığını aktaran Sultansoy, ``Bu durumda ilk bilgilerin 2009 yılının yaz döneminde fizik camiasına aktarılması söz konusu`` dedi.

    EVRENİN EN SOĞUK YERİ

    Dünyanın 300 Kelvin, evrenin ise 2.7 Kelvin dolayında bir sıcaklığa sahip olduğunu, CERN`deki sistemin ise 1.8 Kelvin sıcaklıkta çalıştığını belirten Sultansoy, ``Dolayısıyla CERN, evrenin en soğuk yeri.. Bu pek çok anlamda mühendislik harikası. 10 Eylülden itibaren hızlandırıcıların çalıştırılması aşamasına girmiş olacağız`` dedi.

    Sultansoy, 10 Eylülde yapılacak deneyde dünyanın pek çok bölgesinden gazetecinin deneyi izleyeceğini ve kamuoyu ile sonuçları paylaşacağını söyledi.

    ``CERN`DEKİ İLERİ TEKNOLOJİLER NELER OLACAK?``

    CERN`deki teknolojilerin üç ana konu etrafında odaklandığını belirten Sultansoy, bunları evrenin oluşum sırlarını ortaya çıkarmayı hedefleyen ``hızlandırıcı teknolojileri``, ``detektör teknolojileri`` ve ``bilişim teknolojileri`` olarak sıraladı.

    Hızladırıcı teknolojisi olmadan bilim ve teknolojide hemen hemen hiç bir alanda geleceğin teknolojilerinin oluşturulamayacağına işaret eden Sultansoy, detektör teknolojilerinin de başta savunma sanayi olmak üzere pek çok alanda kullanıldığını söyledi.

    CERN`deki araştırmalarda dünyanın en önemli bilişim teknolojilerinin geliştirilmeye başlandığını, dünya genelinde pek çok bilgisayarın ortak kullanılmasını sağlayacak ``Grid`` teknolojisinin en ileri araştırma aşamalarının da burada yapıldığını kaydeden Sultansoy, Grid`in www sisteminin bir üst sistemi olduğunu ve bu teknoloji sonucu gelecekte yaşanacakların tahmin bile edilmesinin zor olduğunu belirtti.

    Sultansoy, ``Özellikle e-devlette her mesleğin bilgi alışverişinin çok hızlı yapılacağı dünya genelinde ortak bilgisayar ağı oluşturacak grid projesinin temelleri de burada atılıyor. CERN`in yıllık ürettiği bilgi miktar 15 milyon GB dolayında`` diye konuştu.

    CERN`DEKİ TÜRKLER

    Türkiye üniversitelerinden ve TAEK`ten yaklaşık 50 bilim insanının CERN`de yapılan araştırmalara katıldığını anımsatan Sultansoy, bunun yanında 10 bilim insanının da ABD, İngiltere ve benzeri ülkelerin üniversiteleri üzerinden CERN`de çalıştığını belirterek, şunları söyledi:

    ``Bu sayıya ulaşmamız geçen yıl düşen uçakta kaybettiğimiz Prof. Dr. Engin Arık önderliğinde ve Türk Fizik Derneği başkanlığı desteği ile yaptığımız mücadelenin sonucu. 10 yıl önce bu sayı 10 kişiyi bile bulmuyordu. Son yıllarda Başbakanlığın, DPT`nin ve TAEK Başkanının desteklerini özellikle vurgulamak gerekiyor.

    Tüm bunların yanı sıra Türkiye, mutlaka CERN üyesi olmak zorunda. CERN`de ortaya çıkan yeni teknolojilerden üye ülkeler yararlanabilecek. Ancak gözlemci ülkelerin ne kadar bilgi alabileceği henüz belli değil.. Temel fizikle ilgili konular büyük olasılıkla açık olacak, ancak teknolojilerle ilgili bilgilerin ne kadarının açılacağı belli değil.``

    CERN`deki ATLAS deneyinde Boğaziçi ve Ankara Üniversitesi, CMS deneyinde ODTÜ, Çukurova ve Boğaziçi üniversitelerinin doğrudan katıldığını ancak, diğer bazı üniversite elemanlarının da bu dört üniversite üzerinden CERN`deki araştırmaları izleyebildiğini anlatan Sultansoy, Türk araştırmacıların deneylere katkısıyla ilgili şunları kaydetti:

    ``İki yıl önce Doğuş üniversitesi LHC ile doğrudan bağlantısı olmayan CAST deneyine ve bu sene Yıldız Teknik Üniversitesi ALICE deneyine katıldı. Maalesef bu deneylerin kullandığı detektörlerin yapımına önemli bir katkıda bulunamamışız.

    Ama Trigger and Data Acqusition-Tetikleme ve Veri Algılama ve detektör elemanlarının testi ile ilgili çalışmalarda faal olarak özellikle Boğaziçi ve Çukurova grupları yer alıyor.

    Bununla birlikte Türk grubu, ATLAS deneyinin fizik araştırma programının hazırlanmasında önemli katkılarda bulundu ve bu kapsamda veri alma hazırlıklarında çalışmalarımız devam ediyor.``

    Prof. Dr. Saleh Sultansoy, Türk araştırmacıların hızlandırıcılar konusunda CERN`de 2020`li yıllarda kurulması planlanan Compact LInear Collider-Kompakt Doğrusal Çarpıştırıcı (CLIC) projesi çalışmalarına katıldığını ve bu kapsamda ilk defa genç bilim insanlarının ve yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin en ileri hızlandırıcı teknolojilerden biri ile ilgili doğrudan deneyim kazanma imkanına sahip olduklarını sözlerine ekledi.

    AA

    2008-08-19 Sabah
    _____________________________




  • _____________________________




  • 
Sayfa: önceki 7891011
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.