Fahri Trafik Müfettişi kaybetti, ben kazandım

Önceki emsal kararlara ilave olması bakımından konuyu açtım. Süreç uzun sürdü ama dün UYAP sisteminden aldığım sms ile öğrendim ki tarafıma kesilen haksız trafik cezası İPTAL EDİLMİŞ. Fahri trafik müfettişi denilen “bazı” kişilerin elindeki görevi size karşı “fırsat” olarak kullanmasına izin vermeyin, mutlaka mahkeme yoluna gidin. Eşşek gibi KANITLAMAK zorundalar! Yok öyle keyfi ceza kesmek, milletin güç bela kazandığı parayı hiç etmek. 

Teşekkür ederim yorumlarınız için. Paylaşım amacım gerçekten insanları bu konuda biraz olsun yüreklendirmek, "aman be" diyip geçmemek gerektiğinin altını çizmek sadece.

Hakkınızı aradığınız için takdir ediyorum fakat "görevini kötüye kullanmış olan bir Fahri Müfettiş’e haddini bildirmiş olmak" kısmına katılamıyorum. Olay anlattığınız gibi ise de bu kişinin yazdığı cezanın iptal olduğundan muhtemelen haberi dahi olmayacaktır. Yazı trafik denetleme şubesine gider ama buradan fahri trafik müfettişine ulaşır mı bir yaptırımı var mı ? Burada anlattığınız kadar eminseniz cezanın kesiliş amacından hem cezaya itirazda bu durumu açıklayıp hem de Cumhuriyet Başsavcılığı'na görevi kötüye kullanmaktan suç duyurusunda bulunabilirdiniz. Hem kimliğini öğrenir hem de hakkında dava açılmayacak olsa bile bir ifadesinin alınmasını sağlardınız. O zaman biraz akıllı biraz da vicdan sahibi ise "ya ben yanlış yaptım" belki derdi. Bizim ülkede birine bir yetki verilmesine bakıyor, yetkiyi alan kişinin güç zehirlenmesi yaşaması.

bu bu kadar kolay olmamalı,

aynı şekilde diğer tarafın kasıtlı suç atmak ya da görevini kötüye kullanmak gibi nedenlerle ceza alması gerekir.

ama maalesef burası T.C,

iftira atıp birisinin canını aldırabilirsiniz.

sonra babam öldürmesin sevgilimi diye başkasına söyledim deyip cezadan yırtılabilir.

ha bi de akp'li iseniz; Allah Affetsin deyip pirüpak olabiliyorsunuz.

Benim de başım bundan bir kez yandı. Konuyu yukarıda tutalım arkadaşlar. Haksız ve keyfi cezalar kesilemesin..

Öncelikle yorumunuz için teşekkürler. Şimdi siz mahkeme delilleri istememiş midir diyorsunuz yani? Ben delil talep etmişim, bu durumda kimden istenecek peki bu? Fahri müfettişe kadar gitmiştir diye düşünüyorum. Ya da diğer bir ihtimal ceza tutanağını hazırlayan trafik şube (çanakkale) kendilerine de delil sunulmamış olduğunu mahkemeye bildirmiştir sadece ve böylece fahri müfettişe konu aksettirilmemiştir bile. Fakat bu durumda da trafik şubedeki polis memuru, delil sunulmamış bir olay için neden cezayı hemen gözü kapalı düzenlesin? Bu kendileri için daha sıkıntılı bir durum oluşturmaz mı? O zaman mahkeme demez mi "fahri müfettiş madem delil sunmamış ne diye sorgusuz sualsiz ve delilsiz bu cezayı kestiniz" diye konunun üstüne gitmez mi? Bu süreçleri pek bilmediğim için soruyorum sadece, sadece tahmin yürüyorum.

Diğer bir husus da görevi kötüye kullanmakla ilgili. Olay anlattığım gibi ve yazıda büyük harflerle bahsettiğim gibi BASİT bir olay. Ben ne diye böylesi basit bir olay için savcılığa gidip de kamuyu gereksiz meşgul edeyim? Bazı insanlar kanunların dibini sıyırıp en sonuna kadar gitmeyi kendine vazife görebilir ama ben bu olayda buna gerek görmedim. Yoksa daha da ileriye gitmek için kapı açık elbette.

bu tür davaların masrafı ve paranın değer kaybı fahri trafik müfettişinden çıkmadıkça böyle cezalar yemeye devam ederiz

üstüne bir de görevi kötüye kullanmadan yargılanmaları gerekir

Fahri Müfettişliğe başvurmayı düşünüyordum,

Müfettiş arkadaş "Sakın ! Her önüne gelen itiraz ediyor, mahkemelerde tanıklık yapmaktan işini yapamaz hale gelirsin" deyince vazgeçmiştim...

konu bambaşka yere gitmesin :) Fahri Müfettişlere de ihtiyacımız var yok değil. Trafikteki her aşırılığa maalesef trafik polislerimiz yetişemiyor. Sadece kendilerinden beklenen, görevlerini başkalarına karşı art niyetle kullanmamaları. "Bana yol vermedi, önüme geçti, yolumu kapattı dur şuna makas atma cezası verdireyim" demeleri kabul edilemez. Çoksa emsal karar var böyle.

asıl garabet, fahri trafik müfettişinin yazdığı haksız ceza değil, fahri trafik müfettişi diye bir şey olması.

normal bir hukuk ülkesinde polisin yazdığı cezanın bile mahkemenin onayına tabi olması gerekirken, burada kim olduğu belirsiz insanlara sorumluluksuz yetki veriliyor.

Fahri trafik müfettişliği, gerekli video ve fotoğraflar sunulduğu sürece aslında çok iyi bir uygulama. Gün içinde onlarca trafik kuralsızlığı görüyorum ve araç kamerasıyla kayıt altına da alıyorum. Müfettiş olsam hepsine ceza gelebilirdi. Bu vakadaki sorun herhangi bir kanıt olmadan ceza kesilmesi. Polisin hiç kaale almaması gerekirdi.

Örnek olayda;

Polis memuru parketmek yasak olan kamu binası önünden araç çektiriyor.

Ancak memur bu defa sert kayaya çarpıyor, zira aracını çektirdiği kişi fahri müfettiş ve memur hakkında şikayetçi olup Ceza Mahkemesine görevi kötüye kullanma davası açtırıyor.

Çünkü iddia şöyle "Senin görevin ancak trafik ceza makbuzunu düzenleyip tebliğ etmek ötesi değil"

Memur ceza aldı mı bilemiyorum...

aklıma bir soru takıldı: karşı taraf suçlu ise bunun cezası neden yok?

bu sadrazam veliahtları kafasına göre keyfi ceza kesebiliyorlar ama ne hikmetse cezalandırılmıyorlar he mi?

biz sürücüler için nasıl ki "Trafik Ceza Puanı" uygulaması varsa müfettişler için de buna benzer bir şey olmalı. Örneğin mahkemeden dönmüş olan karar sonrasında o müfettişin ceza puanı arttırılmalı. Belli bir eşik aşıldığında ya görevi elinden alınsın ya da görevine devam etmek istiyorsa mecburi bir eğitime girsin. Dediğiniz gibi böyle tek taraflı ve bizim aleyhimize oluyor.

maddi cezası da olmalı, bu şekilde kim bilir kaçta kaçı geri dönüyor cezaların. belki binde bir.

misal 1339 tl ceza geri döndüyse bunu devlet ödemeli.

İçim buz gibi oldu, elinize, kolunuza sağlık. Geçmiş olsun.

Ben olayın yaşandığı yere yakın bir yerde oturuyorum. Aynı şekilde bir ceza babama geldi, adam 74 yaşında, makas atmış. Hayatında ani hareket yaptığını görmedim. Orada bir işgüzar var, herkes bunu bulup ceza yazdırıyor gibi geliyor bana.