Şimdi Ara

Fabrika verisi max hız değerleri neden yanlış (6. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
164
Cevap
3
Favori
17.080
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Fatih211
    Peki size bir soru 14' lastik kullanan bir aracımız var.Aynı araçtan bir de 17' lastik kullanan var.100 km yol gidecekler.İkisini de düz yolda 100 km/sa hıza göstergeye göre ayarlasak hangisi önce varır ?

    -Lastikler arasındaki inç farkını biraz daha açsak sonuç nasıl degişir ?

    17 inç olan daha çabuk varır. Lastik büyürse rediksüyon düşer o yüzden daha hızlı gider
  • quote:

    Orijinalden alıntı: alikum


    quote:

    Orijinalden alıntı: Bergspyder


    quote:

    Orijinalden alıntı: alikum


    quote:

    Orijinalden alıntı: Bergspyder


    quote:

    Orijinalden alıntı: alikum

    evet küspe ile yemlediğinde iyi geliyormuş..

    hamuru hiç denedinmi


    Aramızda zeka küpü arkadaşlar da varmış.

    1 kilo demir ile 1 kilo pamuğun aynı olduğunu bildiğiniz için sizi tebrik ediyoruz tüm forum ahalisi olarak.


    oooo gözüm nerelerdesin yaaa,...ne oldu geçengün dönmedin videodan sonra, işin mi çıktı

    Yollamadın videoyu yolla dedim sana. Yoktun ortalıkta.

    Aaaaaa milleti mahrum bıraktın şimdi, kurallara aykırı ayağına.

    Neyse bak suda 4. viteste 250 yaparsın 1 kilo pamuk üzerinde, sağı solu yemlerken.


    5 Mayıs 2011; 12:58:14 de sana attığım pm'i görmüyorsun bide gelmiş "göndermedin videoyu" diyorsun..

    alemsin valla




    Vallahi billahi gelmedi PM.

    Tekrar yolla bakayım.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ncrdbl

    hız birim zamanda kat edilen mesafeyi gösterir,
    bu konuda polemiğe girmeye bile gerek yok, eğer hızlar aynıysa, ister uçak, ister tank isterse traktör olsun bu onun birim zamanda, (burada 1 saat oluyor) katettiği mesafe aynı demektir.
    Bu idda çok saçma, başka insanlardan da duydum bunu, ama bu forumda buna inanan birilerinin olduğunu görmek şaşırttı beni doğrusu..


    quote:

    Orijinalden alıntı: Polemik

    Şunu da kesinlikle unutmamak gerekir ki, otobüs ve kamyon gibi büyük tekerlekli araçların 100 km hızı, Golf, Focus, Accord, Avensis gibi binek araçlardan daha fazladır çünkü otobüs ve kamyonların tekerleri büyüktür.




    diğerlerini bilmiyorum ama hava araçlarında bu söylediğiniz geçerli değildir, birincisi oto yol gibi düz bir yolda ilerlemediği için pilota göre mesafe uzayabilirde kısalabilirde, yine hava araçlarında rüzgarın çok etkisi vardır, karşıdan rüzgar alıyorsanız diyelimki göstergede 100 görünüyor ama karşıdan gelen rüzgar 40 ise siz aslında 60 ile gidiyorsunuz demektir,bir de tersi olduğunu düşünün göstergede 100 görüyorsunuz ama arka rüzgarı 40 ise bu defa 140 ile gitmiş oluyorsunuz,yine bir de yan rüzgarı durumunda değerler yine değişecektir,aslında hava araçlarındaki hız göstergeleri emniyetli uçuş amacını taşır,misal bir hava aracı normal hava koşullarında çok rahat 500 yapabiliken kötü hava şartlarına bağlı olarak bu hız 250-300 lere kadar düşmenizi gerektirir,yok ben illa 500 gideyim derseniz paraşütünüzü hazırda tutun derim




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Polemik

    Şunu da kesinlikle unutmamak gerekir ki, otobüs ve kamyon gibi büyük tekerlekli araçların 100 km hızı, Golf, Focus, Accord, Avensis gibi binek araçlardan daha fazladır çünkü otobüs ve kamyonların tekerleri büyüktür.


    Küçük bir çocukla yetişkin bir insanın adımları gibi yani doğru.





  • Elinize GPS cihazı alıp yanyana giden uçak, gemi, otobüs, tank, traktör içinden GPS ile hızları ölçün. gördüğünüz değerler hepsi için aynıolacaktır. Bunlar yanyana gittiği için hızları da aynıdır.
    Göstergelerde okuduğunuz değerler üzerinden gitmeye kalktığınızda bunu belirtmeniz lazım, "Tekeri büyük olan araçların göstergeleri şu nedenle hızı daha az gösterir" demedikten sonra söylenenler saçmalıktan öteye gitmez.

    Uçaklarda hız verilirken rüzgara(aslında havaya) göre verilmez, yer hızı olarak söylenir.

    Hızın formülü de şudur, burada ne tekerlek büyüklüğü, ne de rüzgar, ne de başka etmenler vardır,
    Hız = Mesafe / Zaman




    quote:

    Orijinalden alıntı: alptuğ56


    quote:

    Orijinalden alıntı: ncrdbl

    hız birim zamanda kat edilen mesafeyi gösterir,
    bu konuda polemiğe girmeye bile gerek yok, eğer hızlar aynıysa, ister uçak, ister tank isterse traktör olsun bu onun birim zamanda, (burada 1 saat oluyor) katettiği mesafe aynı demektir.
    Bu idda çok saçma, başka insanlardan da duydum bunu, ama bu forumda buna inanan birilerinin olduğunu görmek şaşırttı beni doğrusu..


    quote:

    Orijinalden alıntı: Polemik

    Şunu da kesinlikle unutmamak gerekir ki, otobüs ve kamyon gibi büyük tekerlekli araçların 100 km hızı, Golf, Focus, Accord, Avensis gibi binek araçlardan daha fazladır çünkü otobüs ve kamyonların tekerleri büyüktür.




    diğerlerini bilmiyorum ama hava araçlarında bu söylediğiniz geçerli değildir, birincisi oto yol gibi düz bir yolda ilerlemediği için pilota göre mesafe uzayabilirde kısalabilirde, yine hava araçlarında rüzgarın çok etkisi vardır, karşıdan rüzgar alıyorsanız diyelimki göstergede 100 görünüyor ama karşıdan gelen rüzgar 40 ise siz aslında 60 ile gidiyorsunuz demektir,bir de tersi olduğunu düşünün göstergede 100 görüyorsunuz ama arka rüzgarı 40 ise bu defa 140 ile gitmiş oluyorsunuz,yine bir de yan rüzgarı durumunda değerler yine değişecektir,aslında hava araçlarındaki hız göstergeleri emniyetli uçuş amacını taşır,misal bir hava aracı normal hava koşullarında çok rahat 500 yapabiliken kötü hava şartlarına bağlı olarak bu hız 250-300 lere kadar düşmenizi gerektirir,yok ben illa 500 gideyim derseniz paraşütünüzü hazırda tutun derim




  • Ben Polemik'i şaka yapıyor sanmıştım. Hala şaka yaptığına inanıyorum.
  • Uçakları karıştırmak talihsiz olmuş biraz çünkü uçağın dinamik kontrolü için hava içindeki hızı esas alınırken gideceği mesafe için yer hızı hesaplanır... İkisi arasındaki fark da ölçüm hata payı, irtifa, sıcaklık ve rüzgar faktörleri eklenerek bulunur.

    Polemik nickli kişinin demek istediği şaka değilse, kalibre edilmemiş göstergelerde farklı tekerlek çapları yanılmamıza sebep olur gibi bir şey. Ya da alenen herkesle oynuyor.

    Öte yandan araç göstergeleri isteseler de 100% hatasız ölçüm yapamazlar, bunda en büyük araç hız ölçüm sistemlerinin hayati keskinliğe ihtiyaç duymaması ve yüzbinlerce ölçüsünde seri üretimden geçmesidir. Bu yüzden hiç bir zaman bir hız ölçer alet başına 1 dolar da pahalı olsa daha hassasından seçilmez. Diğer faktörlerden de sıcaklıktır, ısının genleşme yaratması mekanik sistemin hassaslığını azaltır.




  • Dört-dörtlük bir açıklama. Teşekkürler.

    quote:

    Orijinalden alıntı: aviator007

    Uçakları karıştırmak talihsiz olmuş biraz çünkü uçağın dinamik kontrolü için hava içindeki hızı esas alınırken gideceği mesafe için yer hızı hesaplanır... İkisi arasındaki fark da ölçüm hata payı, irtifa, sıcaklık ve rüzgar faktörleri eklenerek bulunur.

    Polemik nickli kişinin demek istediği şaka değilse, kalibre edilmemiş göstergelerde farklı tekerlek çapları yanılmamıza sebep olur gibi bir şey. Ya da alenen herkesle oynuyor.

    Öte yandan araç göstergeleri isteseler de 100% hatasız ölçüm yapamazlar, bunda en büyük araç hız ölçüm sistemlerinin hayati keskinliğe ihtiyaç duymaması ve yüzbinlerce ölçüsünde seri üretimden geçmesidir. Bu yüzden hiç bir zaman bir hız ölçer alet başına 1 dolar da pahalı olsa daha hassasından seçilmez. Diğer faktörlerden de sıcaklıktır, ısının genleşme yaratması mekanik sistemin hassaslığını azaltır.




  • *Lastik seçimi.

    *Yol durumu ve eğimi.

    *Lastik basıncı.

    *Rüzgar durumu.

    *Hava koşulları ve sıcaklığı.

    *Motor ve aktarma organlarının sağlığı.

    *Gösterge kalibrasyonu.

    *Bunlar son hıza etki eden önemli faktörlerdir hocam.

    *Bunlardan bir kaçının farklılaşması aracın son hızına kayda değer derece de etki edecektir.
  • Fabrika verisi hız bence ölçülen bir hız değildir. Teorik olarak hesaplanan bir değerdir...
    Elbetteki yanlış değildir.

    Fabrika hızlarında yöntemin bu olduğuna emin misin?

    Üretim bandından araç çıkıyor. Mühendisler arasında şöyle bir konuşma geçiyor...
    Arkadaşlar alet edevatı toplayın piste gidiyoruz. Aracın hızını ölçmeye gidiyoruz. Gprs i unutmayın. Hesap makinesini aldınız mı? Radar tamam mı?
    Piste çıkıyorlar. Önce batı yöne gidiyoruz. Bakalım kaça kadar çıkacak. Bas bas, kaç oldu? 210 u gördüm. Eminsin değil mi 210 gördüğüne. Evet evet eminim valla billa gördüm. Neyse önemli değil, nasılsa kamerayla kayıttayız. Ofise dönünce tekrar bakarız. Bir de doğu yönüne doğru basalım, bakalım kaça çıkabileceğiz. Şurdan dön. Bas bas. Kaç oldu? 180. Tamamdır. Hesap makinesi kimdeydi? 210+180/2=195... İşlem tamam. Kitapçığa kaç yazılacakmış? 195...

    Bunun bu kadar ilkel bir yöntemle ölçülemeyeceğini düşünüyorum...

    Ben diyorum ki:
    Fab verisi son hızlar, araç daha üretilmeden kağıt üzerinde hesaplanan teorik değerlerdir...
    Ve tam doğru değerlerdir.

    Ölçü şu: Motorun (daha araca takılmadan önce belli olan) max gücünü ürettiği devir...

    quote:

    Orijinalden alıntı: tralles

    Farika hız verileri yanlış değildir, aksine en hassas ölçümlerdir. Doğru olmayan sizin yaptığınız hızdır çoğu durumda. Fabrika hızları 2 yönlü koşulan bir pistte radar veya 5. teker bilgisayarı ile ölçülür. 2 Yönlü koşunun ardından rüzgar ve eğim faktörlerini sıfırlamak için ikisinin ortalaması alınır. Örneğin fabrika aracı bir yönde 210 koşşun. Aynı araç bu defa ters yönde 180 koşşsun. Fabrika hız verisi bu iksinin ortalaması olacaktır, yani 195 kms.

    Peki sizin ölçtüğünüz hızın doğru olduğuna nasıl kanaat getiriyorsunuz?
    Göstergeye bakarak!..

    Göstergeleriniz son hızlara yakın hızlarda +%10 mertebesinde hata ile hız gösterebilir. Bu doğaldır. Bunun belli başlı 2 nedeni vardır:
    1. Cihaz üretim toleransları ve ölçüm tekniğinden kaynaklanan toleranslar.
    2.Batı ülkelerindeki yüksek tazminat oranları.

    İkincisinin açıklaması şöyle: Eğer siz hız göstergenizde 90 ile gittiğinizi görür ve o hızda giderken radara 100 ile girip ceza yerseniz, firmaya hatalı gösterge ile dava açma hakkınız doğar. Fabrikaların 0 hatalı gösterge üretmeleri 1. madde yüzünden çok zor ve pahalıdır. Bunun yerine fabrikalar hata toleransını - alandan + alana taşır ve böylece olası ceza davalarından kurtulurlar.

    Göstergeniz %10 kadar hata gösteriyor. Peki hızınızın yanlış çıkmasına yol açan başka faktörler var mı? Evet var:

    1. Aşınmış lastikler. Yeni lastiklerle ömrünün sonuna gelmiş lastikler arasında %2 kadar hız farkı vardır.
    2. Değiştirilmiş jant ve lastik ebatları. Orjinal ebatlardan farklı ebat ve yuvarlanma ölçülerine sahip lastikler takarsanız göstergeniz de daha çok yanlış göstermeye başlar (zaten yanlış gösteriyordur, iyice artar)
    3. Arkadan alınan rüzgar. Bunu anlatmaya gerek yok herhalde. Arkadan aldığınız rüzgar son hızınızı artırır.
    4. Yol eğimi. Son hızı artıran en önemli unsurlardandır. Yoldaki gözle anlaşılamayacak çok küçük eğimler bile son hızı artırma potansiyeli taşır.
    5. Lastik basıncı (doğru basınca sahip olmayan lastiklerle yapılan hızlarda göstergede olması gerekenden farklı ölçümler çıkar.

    SONUÇ:
    1.Göstergeniz hatalıdır hız yükseldikçe hatalı gösterme oranı artar. Göstergenize güvenmeyin.
    2. GPS ölçümleri de 5-10 metrelik hata toleranslarına sahiptir. Onlara çok bel bağlamayın.
    3. Polis radarına girdiğiniz hız kalibrasyonu doğru yapılmış bir radar cihazıyla ölçülmüşse doğru bir ölçümdür.
    4. lastiğinizin durumu son hız ölçümünüzü etkiler
    4.Yol ve hava durumu da son hız ölçümünüzü etkiler.

    Dolayısyla göstergede gördüğünüz SON HIZ hemen hiç bir durumda gerçek hızınız değildir.

    Edit: Ekleme




  • Üstad, aslında ikiniz de yanlış değilsiniz. Teorik hesap yapıp orada bırakmak, ya da sadece pratikte ölçmek elbette ki tek başına benimsenen bir yöntem değildir.

    Otomobil olsun, motosiklet olsun hatta her türlü taşıtın yapabileceği kağıt üzerinde (bilgisayar üzerinde) hesaplıdır. Ama gel gelelim bu verilere ölçümleri de yapıp eklerler.




    quote:

    Orijinalden alıntı: roverci


  • aslında şu da var.
    tekerleğin dönme hızı arttıkça(aracın hızı arttıkça) merkez kaç kuvvetinden dolayı lastiğin taban alanı azalıp yanakları yükselir,dolayısıyla lastiğin çapı artar.tabi bunun yanında aracın rüzgar karşısında hafiflemesi de var.
    lastiğin çapı arttığından daha az dönecek,böylece aracın kadrandaki hızı normalden az görünecek.
    bunu önlemek için de kadran sapmasını fazla ayarlıyorlar diye düşünüyorum.
    belki bu söylediğim %0,5 bile etmez ama bi tahmin.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: stilll

    aslında şu da var.
    tekerleğin dönme hızı arttıkça(aracın hızı arttıkça) merkez kaç kuvvetinden dolayı lastiğin taban alanı azalıp yanakları yükselir,dolayısıyla lastiğin çapı artar.tabi bunun yanında aracın rüzgar karşısında hafiflemesi de var.
    lastiğin çapı arttığından daha az dönecek,böylece aracın kadrandaki hızı normalden az görünecek.
    bunu önlemek için de kadran sapmasını fazla ayarlıyorlar diye düşünüyorum.
    belki bu söylediğim %0,5 bile etmez ama bi tahmin.

    aracın hızı arttıkça bahsettiğiniz durumun tam dersi olur diye düşünüyorum, rüzgar direnci artacağından, araç daha da yere basar duruma gelir, yanak mesafesi kısalırken, lastik taban alanı artar




  • Hocam aynen böyle ölçülüyor. Bununla ilgili 2 kitap öneriyorum, bulursanız (Amazon'dan sipariş edilebiliyor) detaylarını okuyun.

    Fundamentals of Vehicle Dynamics
    Yazarı: Thomas D. Gillespie

    Auto Fundamentals: How and Why of the Design, Construction, and Operation of Automobiles
    Yazarı: Martin W. Stockel

    Otomobiller olsun, motosikletler olsun, spek değerleri hesaplanarak değil, ölçülerek verilir. Her üretici ölçümlerini belirlenen uluslararası standartlara göre yapar. Teorik son hız ile ölçülen son hız farklı şeylerdir. Teorik son hız daima ölçülen son hızdan yüksektir. teorik son hızı biz de hesaplayabiliriz. İlgilenene bununla ilgili hazırladığım Excel dosyasını gönderebilirim.

    Teorik son hızı hesaplamanız için bilmeniz gereken şeyler:
    - Lastik ebatları
    - Son dişli ve son vites dişli oranı (otomobiller için - motosikletler ve arazi araçları için farklıdır)
    -Motorun redline devri veya devir kesici devri.

    Bunları bildikten sonra her aracın teorik son hızını hesaplayabiliriz. Ancak teorik son hız anlamsız sadece istatistiki bir değerdir. esas olan ölçülen son hızdır.

    Ayrıca son hız ölçümleri, senin basitleştirdiğin senaryo dahilinde yapılmıyor. Araçın göstergesine de bakılmıyor. GPRS? de kullanılmıyor. Ya radar kullanılıyor ya da 5. teker dediğimiz ölçüm bilgisayarı. Otomobille ilgilisiysen 5. tekerlek dediğimiz ölçüm aparaının otomobil üstündeki bir resmini mutlaka görmüş olman gerekir. Eskiden radarlar yaygın değilken hız ölçümleri 5. teker bilgisayarlarıyla yapılırdı. Şimdilerde "radar trap" dediğimiz yöntem kullanılıyor. Aracın koşuyolu uzunluğu hesaplanıyor. Bu uzunlukta düz bir koşuyolu (genellikle havalanı pistleri) kiralanıyor. Koşuyolunun belli bir diliminde radar spot zonu oluşturuluyor. Araç burdan geçebildiği maksimum devirde geçerken, ölçüm alınıyor. Aynı ölçüm rüzgar ve eğim faktörünü sıfırlamak için ters yönde alınıyor. Daha sonra barometre basıncı, nem oranı, rakım gibi değişkenlerden kaynaklanan ölçüm farklarını gidermek için endüstri standartlarının öngördüğü düxeltici faktörler uygulanıyor.

    Sonuçta son hız testleri dediğim gibi yapılır ve ardından uluslararası standartların belirlediği düzeltme (correction ) faktörleri uygulanır. Mesela SAE standartlarından örnek vereyim. Bu standartlar paralıdır. Merak eden 65 $ ödeyip ilgili standardı indirebilir (SAE için):

    http://standards.sae.org/vehicles-performance/vehicle-performance/standards/current/
    international automobile performance measuremetn standards

    Dediğin gibi herşey hesaplanıyor olsaydı, mesela rüzgar tünellerine gerek kalmazdı. herşey hesaplanamaz. 0-100, 0-400 100-0, roll-on testleri ve son hız testleri hep endüstri standartlarının belirlediği kurallar dahilinde ölçülerek yayınlanır. Bu ölçümlerin doğruluğundan üreticinin kendisi sorumludur. Bu ölçümler bağımsız dergiler vs. taraından da tekrarlanarak doğruluğu sınanır.

    Yani son hız ölçümü, aynen dediğim gibi çift yönlü koşularak ölçülür.

    Bunun basit bir ispatını vereyim. SSC firması Aero modelinin son hızını nasıl ölçmüş buradan okuyabilirsiniz:
    http://en.wikipedia.org/wiki/SSC_Aero
    (Speed Attempt başlığı altında güzel bilgiler var)

    Ayrıca Top Speed kısmında Bugatti firmasının Veyron'un son hızını nasıl ölçtüğünü de buradan okuyabilirsiniz.
    http://en.wikipedia.org/wiki/Bugatti_Veyron

    Edit: ekleme

    quote:

    Orijinalden alıntı: roverci

    Fabrika verisi hız bence ölçülen bir hız değildir. Teorik olarak hesaplanan bir değerdir...
    Elbetteki yanlış değildir.

    Fabrika hızlarında yöntemin bu olduğuna emin misin?

    Üretim bandından araç çıkıyor. Mühendisler arasında şöyle bir konuşma geçiyor...
    Arkadaşlar alet edevatı toplayın piste gidiyoruz. Aracın hızını ölçmeye gidiyoruz. Gprs i unutmayın. Hesap makinesini aldınız mı? Radar tamam mı?
    Piste çıkıyorlar. Önce batı yöne gidiyoruz. Bakalım kaça kadar çıkacak. Bas bas, kaç oldu? 210 u gördüm. Eminsin değil mi 210 gördüğüne. Evet evet eminim valla billa gördüm. Neyse önemli değil, nasılsa kamerayla kayıttayız. Ofise dönünce tekrar bakarız. Bir de doğu yönüne doğru basalım, bakalım kaça çıkabileceğiz. Şurdan dön. Bas bas. Kaç oldu? 180. Tamamdır. Hesap makinesi kimdeydi? 210+180/2=195... İşlem tamam. Kitapçığa kaç yazılacakmış? 195...

    Bunun bu kadar ilkel bir yöntemle ölçülemeyeceğini düşünüyorum...

    Ben diyorum ki:
    Fab verisi son hızlar, araç daha üretilmeden kağıt üzerinde hesaplanan teorik değerlerdir...
    Ve tam doğru değerlerdir.

    Ölçü şu: Motorun (daha araca takılmadan önce belli olan) max gücünü ürettiği devir...

    quote:

    Orijinalden alıntı: tralles

    Farika hız verileri yanlış değildir, aksine en hassas ölçümlerdir. Doğru olmayan sizin yaptığınız hızdır çoğu durumda. Fabrika hızları 2 yönlü koşulan bir pistte radar veya 5. teker bilgisayarı ile ölçülür. 2 Yönlü koşunun ardından rüzgar ve eğim faktörlerini sıfırlamak için ikisinin ortalaması alınır. Örneğin fabrika aracı bir yönde 210 koşşun. Aynı araç bu defa ters yönde 180 koşşsun. Fabrika hız verisi bu iksinin ortalaması olacaktır, yani 195 kms.

    Peki sizin ölçtüğünüz hızın doğru olduğuna nasıl kanaat getiriyorsunuz?
    Göstergeye bakarak!..

    Göstergeleriniz son hızlara yakın hızlarda +%10 mertebesinde hata ile hız gösterebilir. Bu doğaldır. Bunun belli başlı 2 nedeni vardır:
    1. Cihaz üretim toleransları ve ölçüm tekniğinden kaynaklanan toleranslar.
    2.Batı ülkelerindeki yüksek tazminat oranları.

    İkincisinin açıklaması şöyle: Eğer siz hız göstergenizde 90 ile gittiğinizi görür ve o hızda giderken radara 100 ile girip ceza yerseniz, firmaya hatalı gösterge ile dava açma hakkınız doğar. Fabrikaların 0 hatalı gösterge üretmeleri 1. madde yüzünden çok zor ve pahalıdır. Bunun yerine fabrikalar hata toleransını - alandan + alana taşır ve böylece olası ceza davalarından kurtulurlar.

    Göstergeniz %10 kadar hata gösteriyor. Peki hızınızın yanlış çıkmasına yol açan başka faktörler var mı? Evet var:

    1. Aşınmış lastikler. Yeni lastiklerle ömrünün sonuna gelmiş lastikler arasında %2 kadar hız farkı vardır.
    2. Değiştirilmiş jant ve lastik ebatları. Orjinal ebatlardan farklı ebat ve yuvarlanma ölçülerine sahip lastikler takarsanız göstergeniz de daha çok yanlış göstermeye başlar (zaten yanlış gösteriyordur, iyice artar)
    3. Arkadan alınan rüzgar. Bunu anlatmaya gerek yok herhalde. Arkadan aldığınız rüzgar son hızınızı artırır.
    4. Yol eğimi. Son hızı artıran en önemli unsurlardandır. Yoldaki gözle anlaşılamayacak çok küçük eğimler bile son hızı artırma potansiyeli taşır.
    5. Lastik basıncı (doğru basınca sahip olmayan lastiklerle yapılan hızlarda göstergede olması gerekenden farklı ölçümler çıkar.

    SONUÇ:
    1.Göstergeniz hatalıdır hız yükseldikçe hatalı gösterme oranı artar. Göstergenize güvenmeyin.
    2. GPS ölçümleri de 5-10 metrelik hata toleranslarına sahiptir. Onlara çok bel bağlamayın.
    3. Polis radarına girdiğiniz hız kalibrasyonu doğru yapılmış bir radar cihazıyla ölçülmüşse doğru bir ölçümdür.
    4. lastiğinizin durumu son hız ölçümünüzü etkiler
    4.Yol ve hava durumu da son hız ölçümünüzü etkiler.

    Dolayısyla göstergede gördüğünüz SON HIZ hemen hiç bir durumda gerçek hızınız değildir.

    Edit: Ekleme





    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi tralles -- 12 Mayıs 2011; 13:22:59 >




  • Still doğruyu söylüyor. Ters airfoil le donatılmamış tüm otomobiller yüksek hızlarda alttan akan hava akımının etkisiyle bir miktar hafifler/havalanır. Ayrıca merkezkaç kuvvetinin etkisiyle lastik çapı, dolayısıyla çevresi büyür. Bu etkiye aşırı ısınan lastik içindeki havanın genleşmesi de katkıda bulunur.

    Çoğu otomobilin alt yüzeyi aerodinamik olarak kirlidir. Bir otomobile profilden bakıldığında onun bir airfoil'e (uçak kanadı) benzediği görülür. Hız altındayken araç gövdesi bir airfoil gibi davranır. Alttan akan hava kirli yüzey yüzünden düzensiz akar ve hızı yavaştır. üstten akan hava ise akıcı yüzeyden ve yüzey şekli nedeniyle daha hızlı akar. Aerodinami bilgisi olanlar bunun Bernoilli etkisi yarattığını bilir. Aradaki basınç farkı aracı hafifletir. Bu etkiyi kırmak için yarış otomobilleri ve SS tarzı otomobiller ters airfoil ile donatılır, ayrıca alt yüzeyleri de mümkün olduğunca düz ve pürüzsüz tutulmaya çalışılır (bkz. F1 aracının altı)


    quote:

    Orijinalden alıntı: crazyarif


    quote:

    Orijinalden alıntı: stilll

    aslında şu da var.
    tekerleğin dönme hızı arttıkça(aracın hızı arttıkça) merkez kaç kuvvetinden dolayı lastiğin taban alanı azalıp yanakları yükselir,dolayısıyla lastiğin çapı artar.tabi bunun yanında aracın rüzgar karşısında hafiflemesi de var.
    lastiğin çapı arttığından daha az dönecek,böylece aracın kadrandaki hızı normalden az görünecek.
    bunu önlemek için de kadran sapmasını fazla ayarlıyorlar diye düşünüyorum.
    belki bu söylediğim %0,5 bile etmez ama bi tahmin.

    aracın hızı arttıkça bahsettiğiniz durumun tam dersi olur diye düşünüyorum, rüzgar direnci artacağından, araç daha da yere basar duruma gelir, yanak mesafesi kısalırken, lastik taban alanı artar




  • quote:

    Orijinalden alıntı: time_keeper

    100 km/h hızla giden bir otobüs, 100 km/h giden bir otomobilden hızlıysa eğer 1 kilo demir de 1 kilo pamuktan ağırdır.

    ayrıca 100km hızla giden renodaki adamın prestiji 100km hızla giden vwdeki adamdan daha azdır, bunu da söylemeden geçmeyeyim
  • Sirocco 122 hp'de 280 kadran var ama 200'ü zor geçiyor...Böyle olanlarıda var.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi GT_55 -- 12 Mayıs 2011; 14:11:09 >
  • furkan doğru söylemiş
  • Bu konuda crazyarif gibi düşünüyorum...
    Araç hızı arttıkça, aerodinamiğin etkisi ve rüzgar basıncıyla lastikler yere daha çok basar. Söylediğiniz gibi olsaydı, yüksek hızlara çıkıldıkça direksiyonun hafiflemesi gerekirdi. Oysa direksiyon sertleşir...

    quote:

    Orijinalden alıntı: tralles

    Still doğruyu söylüyor. Ters airfoil le donatılmamış tüm otomobiller yüksek hızlarda alttan akan hava akımının etkisiyle bir miktar hafifler/havalanır. Ayrıca merkezkaç kuvvetinin etkisiyle lastik çapı, dolayısıyla çevresi büyür. Bu etkiye aşırı ısınan lastik içindeki havanın genleşmesi de katkıda bulunur.

    Çoğu otomobilin alt yüzeyi aerodinamik olarak kirlidir. Bir otomobile profilden bakıldığında onun bir airfoil'e (uçak kanadı) benzediği görülür. Hız altındayken araç gövdesi bir airfoil gibi davranır. Alttan akan hava kirli yüzey yüzünden düzensiz akar ve hızı yavaştır. üstten akan hava ise akıcı yüzeyden ve yüzey şekli nedeniyle daha hızlı akar. Aerodinami bilgisi olanlar bunun Bernoilli etkisi yarattığını bilir. Aradaki basınç farkı aracı hafifletir. Bu etkiyi kırmak için yarış otomobilleri ve SS tarzı otomobiller ters airfoil ile donatılır, ayrıca alt yüzeyleri de mümkün olduğunca düz ve pürüzsüz tutulmaya çalışılır (bkz. F1 aracının altı)


    quote:

    Orijinalden alıntı: crazyarif


    quote:

    Orijinalden alıntı: stilll

    aslında şu da var.
    tekerleğin dönme hızı arttıkça(aracın hızı arttıkça) merkez kaç kuvvetinden dolayı lastiğin taban alanı azalıp yanakları yükselir,dolayısıyla lastiğin çapı artar.tabi bunun yanında aracın rüzgar karşısında hafiflemesi de var.
    lastiğin çapı arttığından daha az dönecek,böylece aracın kadrandaki hızı normalden az görünecek.
    bunu önlemek için de kadran sapmasını fazla ayarlıyorlar diye düşünüyorum.
    belki bu söylediğim %0,5 bile etmez ama bi tahmin.

    aracın hızı arttıkça bahsettiğiniz durumun tam dersi olur diye düşünüyorum, rüzgar direnci artacağından, araç daha da yere basar duruma gelir, yanak mesafesi kısalırken, lastik taban alanı artar






  • furkan doğru söylemiş
  • 
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.