Şimdi Ara

DH Doğa ve Çevreyi Koruma Kulübü- 129 üye olduk- Türkiye Çöl Olmasın! (9. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
368
Cevap
1
Favori
42.398
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 7891011
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Haklısın tech_türk konuyla ilgilenemedik.
    Forumda işler epey yoğun oluyor.

    Küresel eylem bir işe pek yaramaz, biz hocalarımızla da bu konuyu uzun uzun konuşuyoruz.
    Her şey, dünyadaki enerji kaynaklarının 3 te 2 sini tüketen Amerika'nın önlemler almasına bağlı.
  • benide eklermsiniz
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Saltuk

    Haklısın tech_türk konuyla ilgilenemedik.
    Forumda işler epey yoğun oluyor.

    Küresel eylem bir işe pek yaramaz, biz hocalarımızla da bu konuyu uzun uzun konuşuyoruz.
    Her şey, dünyadaki enerji kaynaklarının 3 te 2 sini tüketen Amerika'nın önlemler almasına bağlı.


    Evet, Amerika ürettiği sera gazlarını %10 oranında azaltması bile Kyoto Protokolü için yeterli ama emperyalist politikaları buna izin vermiyor.
  • Up
  • Tam ben yukarı çekeyim diyordum konu yukarıya gelmiş zaten.

    Bu gece size su kirleticilerinden bahsedeceğim, tabi önce yarın ki kimya deneyi için çalışmam lazım İngilizce föyden bir şey anlayabilirsem.

    Düzenleme: Bu gece anlatacaktım ama ödev olduğunu hatırladım yarın anlatacağım artık.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Saltuk -- 6 Mart 2007; 21:49:37 >
  • beni de eklersen sevinirim, izmir ve muğla daki etkinliklerinizi de bilmak isterim, iştirak açısından
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Saltuk

    Tam ben yukarı çekeyim diyordum konu yukarıya gelmiş zaten.

    Bu gece size su kirleticilerinden bahsedeceğim, tabi önce yarın ki kimya deneyi için çalışmam lazım İngilizce föyden bir şey anlayabilirsem.

    Düzenleme: Bu gece anlatacaktım ama ödev olduğunu hatırladım yarın anlatacağım artık.


    Up...
  • Forumdaki işler arasında kaynamış çalışmalara başlayayım
  • Başlığı yukarı yukarıda görür görmez girmişsin hocam.
  • Evet aklıma geldi su kirleticilerini anlatacaktım hemen girdim. Neyse defter şu an önümde yazmaya başlayacağım.
    Yalnız ders İngilizce olduğu için çeviri hatası yapabilirim anlam veremediğiniz yerler olursa sorarsınız.
  • Ben de eklemelerde bulunabilirim
  • saltuk benide eklersen sevinirim yakın zamanda bizde okulla ağaç dikmeye gidicez

    aranıza hoşbuldum
  • Su Kirliliği

    Suyun fiziksel, kimyasal ve biyolojik olarak olumsuz yönde etkilenmesi olayıdır.

    İki şekilde sınıflandırılır:

    1) Kirlenen Çevre Birimleri

    - Akarsular
    - Göller
    - Denizler
    - Yeraltı suları

    2) Su Kirleticileri

    - Organik atıklar
    - Patojenler
    - Azot ve Fosfor türevi bileşikler
    - Ağır metaller
    - Sediment (Bahsettiğimiz konuda tam Türkçe karşılığı yok ama açıklayacağım)
    - Sıcaklığı artırıcı atıklar
    - Radyoaktif atıklar

    Fabrikalar atıklarını genellikle nehire tek noktadan boşalttıkları için biyolojik arıtım yapmak daha kolaydır. Ancak fabrika atıkları bir tarım alanına sızarsa hem tarım yapılan bölgedeki ürünler olumsuz yönde etkilenir, hem de tüm tarım alanından nehir kıyısına atık sızması gerçekleşir. Eğer böyle olursa da o nehirdeki canlı yaşam çok kötü etkilenir ve kontrol altına almak zorlaşır.
    Bu yüzden fabrikaların, atıklarını arıtırken aynı zamanda ummadık yerlere sızmasını da engellemeleri gerekiyor.

    Şimdi su kirleticilerini açıklayayım;

    1. Organik Atıklar

    Yapısında organik bileşik bulunan atıklar. Suda yaşayan bakteriler organik bileşikleri oksijen kullanarak yakabiliyor ve karbondioksit ve su açığa çıkartabiliyor.
    Ancak yakma işlemi sırasında sudaki oksijeni kullanarak yaktığı için o nehirdeki oksijen oranını düşürüyor ve balıklar için gerekli olan oksijen azalmış oluyor.
    Havadaki oksijen sürekli olarak nehirde çözündüğü için bir noktaya kadar organik bileşiklerin suya bırakılması ve bakteriler tarafından yakılması sorun olmuyor. Ancak gereğinden fazla atık boşaltılırsa o nehirdeki balık ve bitki yaşamı olumsuz yönde etkileniyor; su zehirli hale gelebiliyor.

    Ayrıştırılamayan Organik Atıklar

    Bazı organik atıklar var ki bunlar inatçı davranıyor ve bakteriler tarafından ayrıştırılamıyor. Deterjan, böcek ilacı, fenol vb. maddeler suyu zehirliyor ve bakteriler bu maddelere etki edemediği için biyolojik arıtım yapılamıyor ve su büyük oranda zehirlenmiş oluyor.
    Elbetteki bunlar için de arıtım yolları var ama maliyeti epey artıyor.

    2. Patojenler

    Atıksularda yer alan ve bulaşıcı hastalıklara neden olan mikroplardır. Bu atıksular belli bir oranın üstünde nehire karışırsa suda zehirlenmeye sebep olur ve bazen haberlerde duyduğumuz gibi nehirden ya da şehirdeki içme sularından kaynaklanan tifo, kolera gibi bütün bir bölgeyi etkileyen hastalıklarla karşılaşabiliriz.

    3. Nitrat, Fosfat ve türevleri atıklar

    4. Ağır Metaller

    Bazı sanayi işletmelerinin atık grubunu oluşturan ağır metaller vücutta zehirli etki yapar ve hatta öldürebilir.
    Örneğin demir ağır bir metaldir ve kanın yapısının çökmesine neden olarak vücudu zehirler. Tıpkı kurşun gibi.

    5. Sediment

    Erozyon sonucu suya bulaşan toprak.
    Toprak kayması sonucu bir kısım toprak göle karıştı diyelim. Bu toprak balıkların üreme alanlarını kapatır ve örneğin balığın yumurtasını bıraktığı bir yerin üstüne toprak gelirse yavrular yumurtadan çıkamaz, böylece üreme engellenmiş olur.
    Ya da yumurtaların bırakıldığı taş aralarını toprak doldurursa balıklar yumurtaları çok kolay erişilebilecek yerlere bırakmış olurlar ve diğer balıklar yumurtaları yediği için üreme engellenmiş olur.

    İkinci olarak toprak parçaları suyun derinliklerine ışık gelmesini engellediği için su altındaki bitkilerin fotosentez yapmalarını engeller ve canlı yaşam olumsuz yönde etkilenebilir, oksijensiz kalan canlılar yok olabilir.

    Üçüncü olarak ise gelen toprak parçaları balıkların solungaçlarını tıkayarak oksijen almalarına engel olur.

    İşte bu yüzdendir ki erozyonun önüne geçilmelidir. Bunun için de en etkili çözüm ağaç dikmenin teşvik edilmesidir. bu konuda devlete ve vatandaşa büyük görevler düşüyor.

    6. Sıcaklığı Artırıcı Atıklar

    Arkadaşlar kimyaya ilgisi olanlar bilirler, gazlar soğuk sularda daha iyi çözünürler. Sıcak suları ise sevmezler.
    Oksijen de bir gaz olduğuna göre soğuk sularda daha çok çözünecektir ve canlı gelişimini olumlu yönde etkileyecektir.
    Bu yüzden tüm balıklar soğuk suları severler.
    Şimdi bir fabrika içilebilecek kadar temiz de olsa nehire ya da göle sıcak su boşaltırsa nehirdeki suyun sıcaklığını da artırmış olur ve ısınmış suda oksijen daha az çözüneceği için bir süre sonra sudaki oksijen canlılara yetmeyecektir ve canlı yaşam olumsuz yönde etkilenecektir.

    7. Radyoaktif Atıklar

    İnsanlığın baş belası radyoaktif atıklar suyu da kirletirler ve canlı yaşamı yok eder. Tamiri mümkün olmayan çevre sorunlarına yol açabilirler. Bu yüzden nükleer santraller kurulurken çok özen gösterilmesi gerekiyor. Radyoaktif sorunun kesin çözümü hiçbir zaman yoktur çünkü.

    Evet arkadaşlar su kirleticileri bunlar, elimden geldiğince basit bir şekilde anlatmaya çalıştım.




  • Gayet güzel olmuş hocam. Ellerine sağlık.
  • Benide eklermisin
  • Eyvallah tech_türk.

    Herkesi ekledim, yeni arkadaşlar hoşgeldiniz.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Saltuk

    Eyvallah tech_türk.

    Herkesi ekledim, yeni arkadaşlar hoşgeldiniz.

    Saolasın kardesim
  • elime bilgiler geçtikçe yardın mı olacağım

    annanemin dediği bi söz le dewam ediyim

    "kıyamet günü yaklaştıkça heryer altın olacak ama insanlar su için birbirlerini öldürcekler"

    SAYGILAR...
  • hazır su konusu açılmışken bende su kaynakları hakkında bilgi veriyim


    İnsanların su gereksinimi ile mevcut su kaynakları arasındaki uçurum dünyanın pek çok yerinde gittikçe büyümektedir. Yer altı su düzeylerinin inanılmayacak derecede hızlı düşüşü, suların akıl almaz derecede kirletilmesi, bir çok akarsuyun denize ulaşmadan kaybolup gitmesi, sanayide ve tarımda su kullanımının son derece artması, bu uçurumun başlıca nedenleridir. Bütün bunların sonucunda su kaynakları için rekabet, uluslar arası düzeyde güncel hale gelmiştir. Bu nedenle bir zamanların BM Genel Sekreteri Boutros GALİ, “ Geleceğin savaşları politik nedenlerden değil, su için çıkacaktır” demişti.

    Su, yalnız son zamanlarda değil, çok eski tarihlerden beri en değerli doğal kaynaklardan biri olarak kabul edilmektedir. Örnekler:

    M.Ö. IV. yüzyılda, yani bundan yaklaşık 2.400 yıl önce Empodekles, “ Dünya su ve topraktan meydana gelmiştir” diyordu.
    Daha sonraları, bu tanımlamanın sınırları genişletilerek “Dört Eleman Kuramı” ortaya atılmıştır. Bu kurama göre, “ Bütün cisimler su, toprak, hava ve ateşten oluşmaktadır” şeklinde bir tanımlama yapılmıştır.
    Modern bilimde ise: “Yaşam suda başlamıştır”, “Susuz yaşam olmaz” şeklinde tanımlamalar yapılmaktadır.
    Bütün bu ifadeler, dünyanın yapısı ve canlıların yaşamı için suyun ne kadar değerli bir kaynak olduğunu göstermektedir. (Prof. Dr. Necmettin ÇEPEL)

    1 Lt Su = 4 Lt Benzin
    Dünyada suyun benzinden bile pahalı olduğu kentin hangisi olduğunu biliyor musunuz? Birleşik Arap Emirlikleri'nin en güzel kıyı kenti olarak anılan Dubai'de pahalı olan tek bir şey var: "Su". İsrail, teknolojisiyle kullanma suyunu deniz suyundan elde etmeyi başaran Dubaililerin çeşmelerinden akan bu su rahatlıkla içilebiliyor. Ancak teknolojinin gelişmesi sayesinde çölü vaha haline dönüştürmeyi başaran bu kentin insanları bir litre su içebilmek için tam dört litre benzin parası ödemek zorunda kalıyorlar.




  • up
  • 
Sayfa: önceki 7891011
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.