Dersim isyanı (3. sayfa)

quote:

Orijinalden alıntı: dersimli62f

quote: Orijinalden alıntı: tnyglle quote: Orijinalden alıntı: dersimli62f quote: Orijinalden alıntı: tnyglle Bu konuyu az önce tartıştığım atatürk düşmanı bir arkadaş yüzünden açtım ve bu arkadaş gibi düşünenler varsa tartışalım.. Dersim isyanı atatürk dönemi aşiretlerin kürtçülüğü savunarak yıllar öncesi hazırlanarak başlattığı bir isyandır. Atatürk ile gelen medeniyete karşı çıkan aşiretlerin artık son umuduydu bu isyan çünkü atatürk aşiretleri birer birer kaldırıyordu bu isyana kadar silahlı hareketlenme olmamıştır bu olayı günümüzde katliam gibi gösteriyor bazı cahiller göç eden nüfusu ölü göstererek ki o zamanın nüfusunu araştıranlar bu katliam gibi saçma şeylerin gerçek olmadığını anlarlar.. Demek istediğim atatürkü ve dersim olaylarını neden farklı şekilde ele alıyorlar? Bu isyanı destekleyen benim gözümde vatan hainidir zaten.. Bu isyan halk hareketi değildir aşiret isyanıdır bu böyle bilinsin artık atamıza yapılan saygısızlıkları görmezden gelmeyelim.. Sen önce taraf olmayı bırak bilgilen kürtcü lük diyip kendinin turkculuk algisi ile konusmanda cok komik olmuş Rakamlara göre 12 bin kişi katledildi bir okadar kişide sürgüne gönderildi. Atatürk'le gelen medeniyete karsi son umutmus. O bölgeleri savunmasaydi senin o kürtcü dediklerin aşiret Ağalarıyla askerler bugün 4 bir yandan kusatilirdi bu topraklar ama kemalist rejim ta o günlerden gösterdi yalan ve hilekarligini. Ulus devlet tek kimlik anlayisini. Eğer yolun dersime düşer ise buyur dedelerimize sor çoluk çocuk dereye indirilup mitralyozlerle nasil oldürulduklerini bizzat yakınım kendisi o ölülerin altinda saklanarak kurtulmustur. Olay agalik olayı değil tamamen dersim alevi zazalarina ve kemalist rejime karşı olanlara yapılmış bir katliamdir. Dersim I. Dünya Savaşı'nda önemli rol oynadı. Dersim aşiretleri 5 bin kişilik bir kuvvetle Dersimin bir bölgesi olan Pülümür de Erzincan'ın, Ruslardan kurtarılması için Seyid Riza öncülüğünde savaştı ve Erzincan kurtarıldı. Ama kürt demi onlar senin icin onemi yok Bu topraklari dersimi hiç bir zaman askeri rejimin mali yapmadik yapmayizda oralar faşistlerin degil hakedenlerin topraklaridir. Tamam ulusalcisin anladikta 12 bin isyancı ve 15 bin sürgün vicdanini hicmi sizlatmiyor. Ailelerinde koparildi cocuklar anasiz büyüdü. Benim gözümde sen insan değilsin atana yapilan haksızlık değil gerceklerdir. O topraklar baskiyla zorla asimile edilmeye çalışılmıştır. Dersim bir katliamdir. Tuncelide değildir ismi her zaman bizim için dersimdir sen ya akp'lisindir ya da kürtsündür ben taraf oldum diyelim senin yaptığın tarafsızlık mı şuan ? o zaman atamız akp politikası gibi gericilerin bölücü emelleriyle uzlaşılarak değil askeri hareketle bastırıldı türk milletinin bölünmesine izin vermedi yahu adamların derdi kürt devleti kurmak ve bunları destekleyenler var isyan öncesi Tunceli nüfusu 1935 rakamlarına göre 100 bindir. İsyan sonrasındaki 1940 sayımındaysa 95 bindir. Aradaki 5 bin fark da isyan sonrası zorunlu göçe tabi tutulan aşiretlerin nüfusudur. Hangi aşiretten kaç kişinin zorunlu iskana tabi tutulduğu belgelerde de sabittir ve bunun toplamı da 3470'tir! üstelik 1940 yılı sayımındaki 95 bin nüfus o dönem için çok büyük bir rakamdır. Tunceli'de bugün bile, 2008 rakamlarına göre, 87 bin kişinin yaşadığını düşünürsek, iddia edildiği gibi bir katliamın yaşanmadığı kolaylıkla ortaya çıkar. bilgilen diyor utanmadan gerçekler zorunuza gidiyor bu kadar basit.

Ben dersimliyim akpli değilim kürt muyum onuda bilmiyorum ama büyük ihtimal öyle olduğumu düşünüyorum. Bak güzel milliyetçi kardeşim Türk milletinin bölünmesi o topraklarda yasiyanlarda izin vermedi savaslarda cephede savasan kürtler de var ama sorun su o topraklarda yaşayanlar kürt idi savaslar bittikten sonra Türk olmaya tek ulus tek millet tek dil olmaya zorlandı askeri rejimlerle. Kürtlere karşı niye bu kadar nefretin var Kürtlerin ülke kurmaya hakki yokmu ezilen ulus kendi kaderini bellirler.

Bak cok bilmis arkadaşım ogun dersimde asker olan 2 kisinin soyledikleri

"Üzerlerine gazyağı döküp yakıyorlardı"

Mağaralara girmekten korkuyorlarmış askerler, ama "girin" talimatı üzerine askerler mağaraları ateşe veriyor; bu kısmı Akyol şu sözlerle anlatıyor: "Bombaları atmak zorundaydık mağaralara. Sonra gidip baktığımızda öyle çoğu yaşlı benim gibi. Getirip üst üste yığıyordu askerler ve üzerlerine gazyağı döküp ateşliyorlardı... Öyle canlı canlı..."

Eskeri Akyol anlatıyor yine: "Çok öldürüldüler! Askerlerden de, ahaliden de çok insan öldürüldü. Yukarı Kutu deresinde ceset kokusundan durulamıyordu. İnsanları öldürüp atmşlardı.Öylesine felaket görülmemiştir. Askerler Allah'ın merine karşı geliyorlardı ha..."

Eskeri Akyol, röportajı yapan muhabirin "Tahminen kaç kişi öldürdünüz?" sorusuna, "Valla ne bileyim işte koşturarak ateş ediyorduk... Kalkıp yalan mı söyleyeyim. Askerdik 'ateş' dediklerinde mecburduk ateş etmeye..." sözleriyle cevaplıyor.

Akyol yutkunarak, gözyaşlarını akıtarak anlatıyor vahşeti... Zamanla öldürmelerin son bulduğunu ve sürgünlerin başladığını söylüyor


Adamları vurduk, vurdular. Şimdi şöyle kol kola taktılar. Şöyle kol kola taktılar beş yüz, alt yüz kişiyi ağır makineli tüfeklerle şöyle öldürdüler. Harçik ırmağına koydular, ırmak kıpkırmızı aktı. Yanız bir kadın kendisini suya attı, kaçtı kurtuldu."

Yine Haydar Dede adlı asker anlatıyor: "Bomba atıp içeri girdiler. Yetmiş üç kişiyi içerden çıkardılar, yedisi erkekmiş. Gerisi kadın ve çocuk."

Belgesele konuşan askerler birisi de Eskeri Akyol. Dersim olaylarının yaşandığı dönem 2. Tabur 9. Bölük'te askerlik yapan 101 yaşındaki Eskeri Akyol, yaşanılanları vahşet olarak nitelendiriyor begeselde...

74 yıl sonra konuşan Akyol, Dersim'e Diyarbakır'dan 7 gün 7 gece yürüyerek gittiklerini söylüyor: "Gittikten sonra bizi Ali Boğazı'na verdiler. Gittiğimizde askerler evleri yakıyordu. Ulaştıkları tüm evleri yakıyorlardı..."

Bu daha hic birseyİki Tutam Saç: Dersim'in Kayıp Kızları, sunu izle bir sürgüne gondrrilen daha çocuk yastaki kizlari bulup konusturuyorlar.

Yav komik arkadaşım Devlet kendi yaptığı katliami ortmeyip ne yapacak nufus sayımı ile katliam yap birde sayim yap sürgüne gönderilmiş sadece de bu kadar aciz olmayin iste dusunmeden yaziyorsun arastirmiyorsun sadece üstünü ortmek için kilif ariyorsun.

Apaçık katliam dır yukarda verdigim askerlerin aciklamalari sana Yetmiş tir umarim.

quote:

Orijinalden alıntı: dersimli62f

quote: Orijinalden alıntı: tnyglle quote: Orijinalden alıntı: dersimli62f quote: Orijinalden alıntı: tnyglle Bu konuyu az önce tartıştığım atatürk düşmanı bir arkadaş yüzünden açtım ve bu arkadaş gibi düşünenler varsa tartışalım.. Dersim isyanı atatürk dönemi aşiretlerin kürtçülüğü savunarak yıllar öncesi hazırlanarak başlattığı bir isyandır. Atatürk ile gelen medeniyete karşı çıkan aşiretlerin artık son umuduydu bu isyan çünkü atatürk aşiretleri birer birer kaldırıyordu bu isyana kadar silahlı hareketlenme olmamıştır bu olayı günümüzde katliam gibi gösteriyor bazı cahiller göç eden nüfusu ölü göstererek ki o zamanın nüfusunu araştıranlar bu katliam gibi saçma şeylerin gerçek olmadığını anlarlar.. Demek istediğim atatürkü ve dersim olaylarını neden farklı şekilde ele alıyorlar? Bu isyanı destekleyen benim gözümde vatan hainidir zaten.. Bu isyan halk hareketi değildir aşiret isyanıdır bu böyle bilinsin artık atamıza yapılan saygısızlıkları görmezden gelmeyelim.. Sen önce taraf olmayı bırak bilgilen kürtcü lük diyip kendinin turkculuk algisi ile konusmanda cok komik olmuş Rakamlara göre 12 bin kişi katledildi bir okadar kişide sürgüne gönderildi. Atatürk'le gelen medeniyete karsi son umutmus. O bölgeleri savunmasaydi senin o kürtcü dediklerin aşiret Ağalarıyla askerler bugün 4 bir yandan kusatilirdi bu topraklar ama kemalist rejim ta o günlerden gösterdi yalan ve hilekarligini. Ulus devlet tek kimlik anlayisini. Eğer yolun dersime düşer ise buyur dedelerimize sor çoluk çocuk dereye indirilup mitralyozlerle nasil oldürulduklerini bizzat yakınım kendisi o ölülerin altinda saklanarak kurtulmustur. Olay agalik olayı değil tamamen dersim alevi zazalarina ve kemalist rejime karşı olanlara yapılmış bir katliamdir. Dersim I. Dünya Savaşı'nda önemli rol oynadı. Dersim aşiretleri 5 bin kişilik bir kuvvetle Dersimin bir bölgesi olan Pülümür de Erzincan'ın, Ruslardan kurtarılması için Seyid Riza öncülüğünde savaştı ve Erzincan kurtarıldı. Ama kürt demi onlar senin icin onemi yok Bu topraklari dersimi hiç bir zaman askeri rejimin mali yapmadik yapmayizda oralar faşistlerin degil hakedenlerin topraklaridir. Tamam ulusalcisin anladikta 12 bin isyancı ve 15 bin sürgün vicdanini hicmi sizlatmiyor. Ailelerinde koparildi cocuklar anasiz büyüdü. Benim gözümde sen insan değilsin atana yapilan haksızlık değil gerceklerdir. O topraklar baskiyla zorla asimile edilmeye çalışılmıştır. Dersim bir katliamdir. Tuncelide değildir ismi her zaman bizim için dersimdir sen ya akp'lisindir ya da kürtsündür ben taraf oldum diyelim senin yaptığın tarafsızlık mı şuan ? o zaman atamız akp politikası gibi gericilerin bölücü emelleriyle uzlaşılarak değil askeri hareketle bastırıldı türk milletinin bölünmesine izin vermedi yahu adamların derdi kürt devleti kurmak ve bunları destekleyenler var isyan öncesi Tunceli nüfusu 1935 rakamlarına göre 100 bindir. İsyan sonrasındaki 1940 sayımındaysa 95 bindir. Aradaki 5 bin fark da isyan sonrası zorunlu göçe tabi tutulan aşiretlerin nüfusudur. Hangi aşiretten kaç kişinin zorunlu iskana tabi tutulduğu belgelerde de sabittir ve bunun toplamı da 3470'tir! üstelik 1940 yılı sayımındaki 95 bin nüfus o dönem için çok büyük bir rakamdır. Tunceli'de bugün bile, 2008 rakamlarına göre, 87 bin kişinin yaşadığını düşünürsek, iddia edildiği gibi bir katliamın yaşanmadığı kolaylıkla ortaya çıkar. bilgilen diyor utanmadan gerçekler zorunuza gidiyor bu kadar basit.

Ben dersimliyim akpli değilim kürt muyum onuda bilmiyorum ama büyük ihtimal öyle olduğumu düşünüyorum. Bak güzel milliyetçi kardeşim Türk milletinin bölünmesi o topraklarda yasiyanlarda izin vermedi savaslarda cephede savasan kürtler de var ama sorun su o topraklarda yaşayanlar kürt idi savaslar bittikten sonra Türk olmaya tek ulus tek millet tek dil olmaya zorlandı askeri rejimlerle. Kürtlere karşı niye bu kadar nefretin var Kürtlerin ülke kurmaya hakki yokmu ezilen ulus kendi kaderini bellirler.

Bak cok bilmis arkadaşım ogun dersimde asker olan 2 kisinin soyledikleri

"Üzerlerine gazyağı döküp yakıyorlardı"

Mağaralara girmekten korkuyorlarmış askerler, ama "girin" talimatı üzerine askerler mağaraları ateşe veriyor; bu kısmı Akyol şu sözlerle anlatıyor: "Bombaları atmak zorundaydık mağaralara. Sonra gidip baktığımızda öyle çoğu yaşlı benim gibi. Getirip üst üste yığıyordu askerler ve üzerlerine gazyağı döküp ateşliyorlardı... Öyle canlı canlı..."

Eskeri Akyol anlatıyor yine: "Çok öldürüldüler! Askerlerden de, ahaliden de çok insan öldürüldü. Yukarı Kutu deresinde ceset kokusundan durulamıyordu. İnsanları öldürüp atmşlardı.Öylesine felaket görülmemiştir. Askerler Allah'ın merine karşı geliyorlardı ha..."

Eskeri Akyol, röportajı yapan muhabirin "Tahminen kaç kişi öldürdünüz?" sorusuna, "Valla ne bileyim işte koşturarak ateş ediyorduk... Kalkıp yalan mı söyleyeyim. Askerdik 'ateş' dediklerinde mecburduk ateş etmeye..." sözleriyle cevaplıyor.

Akyol yutkunarak, gözyaşlarını akıtarak anlatıyor vahşeti... Zamanla öldürmelerin son bulduğunu ve sürgünlerin başladığını söylüyor


Adamları vurduk, vurdular. Şimdi şöyle kol kola taktılar. Şöyle kol kola taktılar beş yüz, alt yüz kişiyi ağır makineli tüfeklerle şöyle öldürdüler. Harçik ırmağına koydular, ırmak kıpkırmızı aktı. Yanız bir kadın kendisini suya attı, kaçtı kurtuldu."

Yine Haydar Dede adlı asker anlatıyor: "Bomba atıp içeri girdiler. Yetmiş üç kişiyi içerden çıkardılar, yedisi erkekmiş. Gerisi kadın ve çocuk."

Belgesele konuşan askerler birisi de Eskeri Akyol. Dersim olaylarının yaşandığı dönem 2. Tabur 9. Bölük'te askerlik yapan 101 yaşındaki Eskeri Akyol, yaşanılanları vahşet olarak nitelendiriyor begeselde...

74 yıl sonra konuşan Akyol, Dersim'e Diyarbakır'dan 7 gün 7 gece yürüyerek gittiklerini söylüyor: "Gittikten sonra bizi Ali Boğazı'na verdiler. Gittiğimizde askerler evleri yakıyordu. Ulaştıkları tüm evleri yakıyorlardı..."

Bu daha hic birseyİki Tutam Saç: Dersim'in Kayıp Kızları, sunu izle bir sürgüne gondrrilen daha çocuk yastaki kizlari bulup konusturuyorlar.

Yav komik arkadaşım Devlet kendi yaptığı katliami ortmeyip ne yapacak nufus sayımı ile katliam yap birde sayim yap sürgüne gönderilmiş sadece de bu kadar aciz olmayin iste dusunmeden yaziyorsun arastirmiyorsun sadece üstünü ortmek için kilif ariyorsun.

Apaçık katliam dır yukarda verdigim askerlerin aciklamalari sana Yetmiş tir umarim.

quote:

Orijinalden alıntı: VirgilSollozzo

Roboski'deki bombalamadan nasil Tayyip Erdogan sorumlu tutulamaz ise ayni sekilde Dersim konusunda da kimse Ataturk'u suclayamaz.Kadrolu Ataturk ve Cumhuriyet dusmanlari ne dusunuyorlar ? Ataturk,altindaki adamlara emir verip coluk cocuk genc yasli kim varsa bombalayin diye emir mi vermis ? Soylemek isteyip de soyleyemedikleri bu mu yani ?

Ataturk'un bolgedeki asiret reislerini,sihlari ve toprak agalarini kaldirmak istedigi bilinen bir gercek.Toprak reformunun amaci bu zaten.Dogudaki insanlara binlerce donum arazi laf olsun diye dagitilmamis herhalde.Ayrica cok ilginctir ki Genc Cumhuriyet'e ne zaman bir saldiri olmussa ya Kurtler ya da dinciler basrolu oynamislar.

Haci hoca tayfasinin sarayla olan menfaat iliskileri daha once bu platformda tartisildi.Toprak reformu ile bu kurt kabile reislerinin de ipleri cekilmis olacakti.Nedense her baskaldirinin altinda bunlar var.

Guneyliler,Egeliler,Karadenizliler neden isyan cikarmamislar acaba ?

quote:



Dersim’de yaşanan kıyımın canlı tanığını 87 yaşındaki Efo Bozkurt yaşadığı ve hala izlerini silemediği katliam gününü anlattı.

Efo dedenin anlattığına göre, köylüler önce meydanda toplanmış. "baba, bizi kıracaklar" diyen çocuklara köy muhtarının cevabı ise, “bizim neyimiz var ki bizi vursunlar" olmuş. Efo’ya göre, köyde o gün 200 kişi öldürüldü. Babası İstiklal Savaşı gazisi Keko Bozkurt ile kendisi kurtuldu. "Ölüleri tarlalara, derelere attılar" diyen Efo amca bu olayda annesini, 4 kız kardeşi ile 2 erkek kardeşini kaybetmiş.

Burcu Karakaş, Dersim’in tanıklarından Efo Bozkurt’un anılarını haberleştirdi. İşte Dersim’de yaşanan katliamın vahşet yönünü ortaya çıkaracak o tarihi tanıklık

”bak güzel yazacaksın.”

Eski adı Lolantaner olan 27 saneli Çaytaşı köyü, Hozat’a 5 kilometre uzaklıkta. Tam yola koyulmak üzereyken Efo amca ile Hozat’ta bir kahvehanede karşılaşıyoruz. Oğlu Cafer Bozkurt’un dediğine göre babası heyecanından köyde bekleyememiş. Beraber arabaya atlayıp dağ tepe aşarak köye varıyoruz. "gel şimdi anlatacağım sana" diyen Efo amca tarafından defalarca "bak, güzel yazacaksın" diye tembihleniyorum. Efo Bozkurt yıllardır bu anı beklemiş gibi elindeki bastonla etrafa işaret ederek anlatmaya başlıyor:

"Askerler gelip hep bu tepeleri sardı. Muhtar herkesi meydana çağırdı. Bazı komşularımızın ellerini ayaklarını bağladılar. Ortaya da bir masa kurdular." Kimisi evlerde yakılmış, kimi meydanda kurşuna dizilmiş. "baba, bizi kıracaklar” diyen çocuklarına muhtarın cevabı, "bizim neyimiz var ki bizi vursunlar?" olmuş.

Çaytaşı o vakitler devlet yanlısı bir köymüş. Bu nedenle de köylülerin anlattığına göre muhtar insanları meydana çağırınca kimse "kötü bir şey" olacağını düşünmemiş, iki dirhem bir çekirdek giyinip gidenler bile olmuş. Öyle ki askerlerden bir tanesi, "Neden koyun gibi evlere doluştunuz? Çıkın, dışarıda vurulursunuz." demiş.

Alay Komutanı öğretmeni katletti.

Efo Bozkurt’un öğretmen olan amcasının oğlu Veli Bozkurt da o gün köydeymiş. Efo amca devletin öğretmenini kurşuna dizmesine akıl erdirememiş olacak ki yüzünde kocaman bir şaşkınlık ifadesi var:

"Veli kaç kere komutana 'Ben cumhuriyet öğretmeniyim' dedi. Bıraksınlar gitsin istedi. Onu bile bırakmadılar. Veli’nin eşine alay komutanı cebinden çıkardığı tabancasıyla 3 el ateş etti. İki çocuğuyla kendisini de işte şuradaki evi ateşe verdikten sonra oraya attılar. Hepsi öldürüldü.”

"siz gidin, ben ölürüm."

Sıra kendi hikayesine geliyor. 14 yaşındaki Efo konuşmaya başlıyor sanki, gözleri dalıyor:

"İşte bizi bu eve getirdiler. Evin iki tarafına asker makineleriyle yerleşmişti. Biri o yandan, öbürü diğer taraftan ateş ediyordu. Kolumdan yara aldım. Bazıları içeride vuruldu. Sonra bir kız dışarıda ateş eden askerlerden birine bir taş attı."

Taşı atan kızın bir gözü görmüyormuş. Taşın isabet ettiği asker makinenin yerini değiştirmeye koyulduğu sırada evdekiler kaçmaya başlamış. Kaçarken vurulanlar olmuş. Taşı atan kız kapının önünde yere yığılmış. Efo amca şanslı olanlardan… Koşarken kurşunlar kolunu ve karnını sıyırmış. En çok kalçasından aldığı yara canını yakmış. Yere düşmüş, sürüklenerek bir su ambarının yanına sığınmış:

"Bir söğüt ağacının dibine oturdum. Babam gördü beni, ”siz gidin, ben ölürüm” dedim. Aldı beni bir değirmenin altına bıraktI.

Efo amca orada iki gün yatmış. Sağ kalan komşulardan biri tesadüfen kendisini görünce eniştesine haber uçurmuşlar. Yeğeninin bir taşın üstünde kıpırtısız yattığını gören eniştesi,"Mezarını kazalım" deyince Efo amca, "Beni diri diri mi gömeceksiniz?" diye sormuş. Sağ olduğu anlaşılınca babası gelmiş oğlunu almış, beraber köye dönmüşler. ”Bir keçi bile bırakmamışlardı, bütün malımız talan edildi.”

Bizleri gezdirdiği iki ev 1938’de insanların diri diri yakıldıkları evler. 2007 yılında su şebekesi için kazı yapılırken toprak altından kemikler çıkmış. Hala da bazen çocukların oyun için toprağı eşelerken kemik buldukları oluyormuş.

Anlatacakları bitince Efo amcanın iki adım öteden bastonunu havaya kaldırarak sesini duyuyorum: ”dava açtım ben, dava!” Sonra havadaki baston yere iniyor, bu sefer sesi kısık:

"bizi niye kırdınız?
suçumuz neydi?”

quote:

Orijinalden alıntı: Eternades

''Ya akp'lisindir ya kürt'sündür''

-yorumsuz-


Dersim isyanına giden yolu zorunlu iskan politikaları açmıştır. Buyrun şu ırkçılıktan uzak ''Atatürk Milliyetçiliği''ni görün

14 Haziran 1934 tarih ve 2510 sayılı Mecburi İskân Yasası

1- "Türk ırkından olmayanlar, hükümetten yardım istemeseler bile hükümetin göstereceği yerde yurt tutmağa ve hükümetin izni olmadıkça buralarda kalmağa mecburdurlar." (Madde 7)
2- "Ana dili Türkçe olmayanlardan toplu olmak üzere yeniden köy ve mahalle, işçi ve sanatçı kümesi kurulması veya bu gibi kimselerin bir köyü, bir mahalleyi, bir işi veya bir sanatı kendi soydaşlarına inhisar ettirmeleri yasaktır." (Madde 11)
3- "Türk ırkından olmayanların serpiştirme suretiyle köylere ve ayrı mahalle veya küme teş-kil etmeyecek şekilde kasaba veya şehirlere iskânları mecburdur." (Madde 13)


Kimse ''isyan ettiler, hakettiklerini buldular'' diyecek kadar basit, düz mantıklı ve vicdansız hale düşmesin.

Feodal yapıyı kaldırmak ? Çoluk çocuk katledince ağaları mı yokettiler ? Aradan 70 yıl geçmiş, hala ağalık var, neyden bahsediyoruz biz ?

quote:

Orijinalden alıntı: Johan Hegg

Dersim de kürt alevileri, mermi ziyan olmasın deyip önce dipçiklerle, sonra da dipçikler zarar görüyor diyerek meşe kütükleri ile katlettiler.

Ermenileri, yollarda açlığa mahkum ederek, mallarını çalarak, ırzlarına geçerek, asarak, vurarak katlettiler.

Çok uzağa gitmeyin daha 6-7 eylül 1955 de, bunca katliam ve sürgünden sonra sağ salim kalan tüm Ermeni, Rum, Yahudilerin de mallarını yağmaladılar, ırzlarına geçtiler, öldürdüler.

Daha yakın tarihlere gelelim, Maraş'ta, Çorum'da, Sivasta defalarca Alevileri katlettiler.

Tüm katliamlara toplumlar katılır ya da yol verir... ama buna yol açan sistem sorumludur asıl olarak.
Bunu görmeden doğru tahlil yapılamaz. halklar egemenler tarafından aptallaştırılırlar. istedikleri biçimde yetiştirdikleri cahil toplulukların beyinlerine düşmanlık tohumları ekerler. sonra insanları birbirlerine katlettirirler.. ve uzaktan seyrederler kendi çıkarları için.