Şimdi Ara

Code Geass'in neresi güzel ?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
97
Cevap
0
Favori
7.636
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • İlk önce belirteyim de, yeni anime izlemeye başlayanlardan biri değilim. Hani forumumuz da ilk anime izlemeye DN ile başlayanlar ve sonra konu açıpta; ''DN tarzı hangi animeyi önerirsiniz'' diye soranlardan değilim.

    Aşağıda yazdıklarım Code Geass dışında Death Note hakkında da spoiler içermektedir. Ona göre okuyunuz.


    Konuya gelecek olursak, Code Geass'in çizimlerini beğenmedim. Özellikle karakterlerin çizimlerini. Sanki her birinde bilerek farklı renk saç ve göz rengi kullanmışlar. Diyeceksiniz Britanyalı olduklarını belirtmek için yapılmış birşey. Ama Japonlar da bile farklılık görüyoruz -ki normal de olmayan renklerde kullanılmış. Bir de daha ilk bölümler de Lelouch satranç oynamaya gittiğinde şah ile ilk hamlesini başlatıyor. Sonra okuldan arkadaşıyla motorda konuşurken arkadaşı şöyle soruyor : ''Niye ilk hamlene şah ile başladın ?'' Lelouch'da şöyle cevap veriyor: ''Şahı ileri oynamazsan adamları arkasından gelmez'' Ne kadar saçma birşey, amaç oyunda şahı korumak değil midir ? Birkaç tane böyle saçma diyalog daha var, C.C'nin kar yağdığında şöyle demesi gibi: ''Lelouch neden karın rengi beyazdır bilir misin ? Çünkü hangi renk olduğunu unutmuştur.'' Mao ile satranç oynarken şahı şahla çekiyor. Ana karaktere geleyim şimdi. Heralde Code Geass'i önerenler, DN izlediklerinde Kira fanıydı. Çünkü, Lelouch Kira'dan daha gıcık kapılası bir karakter. İlk sezonda kimlere kıydıklarını biliyorsunuzdur heralde ? Bir kere elinde ki bir güçle ''dünyayı tekrar eskisi gibi yaşanılır bir hale getiricem'' hayali ne olursa olsun boş bir hayaldir. Sen ne kadar dikkat edersen et, sevdiklerine ve masumlara zarar veremeden bu hayalini gerçekleştiremezsin. Ve ister istemez kötülüğe kapılırsın. Okul konseyinden kızın babasını savaşta öldürmüş olması, prenses olayı ve o kadar kişinin ölümünü kendisi yapmış olmasına rağmen kullanması. O zaman bu adalet olmuyor ki ? Senin amacın sadece babanı yenmek. Dediğim gibi sevilecek bir karakter de yok. DN'yi 25'de bırakanlar niye bırakmıştı ? L öldüğü için değil mi ? Kurgu olarakta süper bir olay göremedim. DN'ye benzer bir sahne de(Kira ile Lelouch karakterlerinin muazzam benzerlikleri dışında) Şimdi söyleyin bana benim hiç bir sevdiğim karakter olmamasına rağmen ben bu animeyi izlemeyi niye sürdüreyim ? Bir tek knightmare ile dövüş sahnelerini beğendim o tür animelere de mecha deniyor sanırım.

    Son olarak 25.bölüm sonunda, merak ettiğim birşey var. Lelouch 2.sezonda ölüyor mu ? Onurlu Britanyalı'ya ne oluyor ? İzleyenler cevaplarsa sevinirim.







  • İzleyenlerden bir cevap yok mu ?

  • Lelouch 2.ci sezonda ölüyor. Ama yerini Suzaku'ya bırakıyor. Yani kendi isteği ile ölüyor. Hem ölüp ölmediği belli değil. Kesin olarak. Ben Code Geass'ı gerçekten çok severim. Adam herşeyi lehine çevirmeyi çok iyi biliyor. Mantıksız cümleler diyorsun ama mantıksız cümle başka animeler de yokmu? Ben(şahsi fikirim) dn den daha çok beğendim bu animeyi. Karakter çizimleri gerçekten çok güzel. O kızın babasını bilmeden öldürüyor. Prenses olayı ise geassı kontrol edemediği için oluyor.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: painscream93


    Lelouch 2.ci sezonda ölüyor. Ama yerini Suzaku'ya bırakıyor. Yani kendi isteği ile ölüyor. Hem ölüp ölmediği belli değil. Kesin olarak. Ben Code Geass'ı gerçekten çok severim. Adam herşeyi lehine çevirmeyi çok iyi biliyor. Mantıksız cümleler diyorsun ama mantıksız cümle başka animeler de yokmu? Ben(şahsi fikirim) dn den daha çok beğendim bu animeyi. Karakter çizimleri gerçekten çok güzel. O kızın babasını bilmeden öldürüyor. Prenses olayı ise geassı kontrol edemediği için oluyor.



    Dediğin olay(Lelouch'un ölümü ve yerini Suzaku'ya bırakması) 2.sezonun başında mı oluyor ? Prenses olayında Lelouch'un oraya hangi amaçla gittiğini hatırlatırım. Sonuçta baştan hatalı, hatasının sonucunu kontrol edemediği geassle aldı. Bir de anime nasıl sonlanıyor yazarsan sevinirim. Bir de önceden dediğim gibi: Bir kere elinde ki bir güçle ''dünyayı tekrar eskisi gibi yaşanılır bir hale getiricem'' hayali ne olursa olsun boş bir hayaldir. Sen bu uğurda ne kadar çabalarsan da masum ve iyi insanlar ölür.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi WapTRyphoon -- 12 Eylül 2009; 16:35:29 >




  • Death Note bana göre sıradan konu sistemi olan bi anime idi. L,Misa,Ryuk,Watari,Matsuda,Aizawa gibi karakterler yüzünden izledim. Polis Suçlu kovalamacası ilginç karakterler etrafında güzel işlenmişti. DN yi izlenebilir kılan budu bana göre.CGı izlemediğim için bilemiyecem.

  • Animenin sonunda oluyor. Suzakuya bırakması. Hatta Lelouchu da Suzaku öldürüyor. Benim için kaliteli bir seri. Britanya yı ele geçiriyor. Japonya oluyor sanırım Britanya. Aksiyon daha fazlaydı dn den bana göre. Akıl oyunlarının oynandığı çok az anime var(benim bildiğim).
  • Ben bu kadar diyalektiği hiç bir animede görmedim, verilen her iddianın tam tersi de mutlaka veriliyor anime de. Ve günümüz türkiyesine pek çok gönderme var anime de. Suzaku ile o kzııl saçlı kız arasındaki mücadele mesela şu anki kürt açılımı eleştirisidir. Kızıl saçlı kız sorunların çözümü için dağa çıkmayı savunurken, suzaku olayların bürokratik yollarla çözülebileceğini iddia etmektedir. daha birşey demem gerek var mı?
    Çoğu japon animesinde olan mesaj verme kaygısı bunda yoktur. Bir fikir verdiyse, mutlaka karşı fikri de o ölçüde bu animede bulabilirsin.
    Mesela çözüm için bir kaç bin kişinin ölümü önemli midir? İdealler mi yoksa sevdiklerimiz mi? Yalan nereye kadar etiktir? Baştan sona savaşın anlamını, gerekliliğini, liderlerin amaçlarını, insanların eşitliliğini sorgulayan bir anime.
    Mesela basit bir örnek daha. Avrupa demokrasiyi savunup, insanların eşit olduğunu dile getirirken, britanya kimse eşit doğmaz, eşit olarak da yaşamasına da gerek yoktur demektedir.

    Ayrıca pek çok yönden Cesur Yeni dünya ya gönderme var. Mesela refrain, numaralar, teknoloji, yönetim, eşitsizlikler.....

    Türkiyedeki sorunlardan birini de mesela 11 muhabbeti ile eleştirmiş mesela.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi UcanHollandali -- 15 Eylül 2009; 3:07:17 >




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Code Geass gayet güzel bir anime yani kurgusuyla ve hikaye anlatımıyla gayet iyi bazı yerlerde çelişkiler var tabi ama böyle bir hikaye kurupta tüm çelişkileri ortadan kaldırmak imkansıza yakın bir durum ayrıca UcanHollandali yada katılıyorum her şekilde Code Geass fikirlerin çarpışması örnek olarak

    Schnaizel in barış için milyonlarca insanın ölümünü önemsemeden korkuya dayalı bir çözüm getirmeye çalışmasına karşılık Lelocuh bütün nefreti üstünde toplayıp kendini yok ederek dünya barışını sağlamaya yöneliyor. Ve Code Geass kesinlikle bitti diğer manga serilerinden birşey çıkarırlar mı bilemem ama Lelouch of the Rebellion serisi kesinlikle bitti. Yazarın açıklamasına göre Lelouch oldukça ölü.
    ha tabii izleyip izlememek sana kalmış tavsiyem izlemen yönünde zamanına değer




  • Fanservice'nin böbreğini bu kadar patlatmasalar ve zeka oyunlarıyla dolu seri misyonuyla başlayıp daha serinin başlarından itibaren yönetmen balı faktöründen başka birşeyle açıklanamaz hale gelen şeylerle günün kurtarmaya çalışmasalar, C.C. ve Lelouch bu kadar da antipatik karakterler olmasa (aynısını birçok kişinin sevdiği Gundam SEED'deki Lacus - Kira için de düşünmüştüm, seriden zevk almaktan soğutmuştu beni) , imkansıza yakın durumları sık sık kullanıp artık bir noktadan sorna buna bağımlı hale gelmeseler vs "izlenebilir" bir aniem olarak niteleyebilirdim. Şu haliyle ve hatta finaliyle bile 10 üzerinden 4'ü hakettiğini bile -kendi Anime anlayışım adına- söylemem çok zor. Benzer şekilde ana karakter Lelouch'un ona yardım edenleri bile "köprüyü geçene kadar" yaşatması, kendi egosu için kendi safından sayısız adamı yok yere ceset torbasına sokması onun misyonunu ve mücadelesini tümden reddetmeme yolaçmakta. Zira bir noktadan sonra benim için empati yapılacak HİÇBİR karakter kalmadı.

    Kedi peşinde koşturulan fiiler'imsi bölümlerden yada ya toplu cinayet ya intiharı düşündüğüm malum iç huzur katili, dadaizme varacak şekilde mantık fakiri sahnelerden hiç bahsetmiyorum. Bir yapımcı ekip ki satrancın kurallarından bile habersiz bir dolu adam sözkonusu, nerede kaldı zeka oyunları, nerede kaldı politika?

    Goro Taniguchi'nin Code Geass önceki işlerine ve bir de Code Geass'a bakarsanız nedenlerimin bir kısmını siz de görebilirsiniz. (örneğin Planet ES) Code Geass'ın öncesindekileri Code Geass'la yan yana koyarsanız nasıl bir zaman kaybı, nasıl bir tribün şovu, nasıl bir tatlı su animesi ile karşı karşıya olduğunuzu ve yönetmenin tribüen oynamadan evvel nasıl bir anlatım yakalayıp da sonradan bunu nasıl kendi elleri ile sürüp attığını daha iyi anlayabilirsiniz.

    edit: bir de her tür Anime'yi Türkiye'yle karşılaştırarak örneklemezsek sevinirim. En son Utawarerumono'yu "Kurtuluş Savaşımızı anımsayacaksınız" gibi gaz bir sözle övmüşlerdi, daha OVAsındaki bitmeyen hamam, nemfomansı davranan 11-12'lik kızlar, şu bu sahnelerinden baydım bıraktım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Akuma_Blade -- 15 Eylül 2009; 21:24:30 >




  • 50 küsür bölüm boyunca o salladığı elleri bir yerine kaçacak Rürüşün diye bekledim. İzlemeyin Code Geass falan, ciddiyim, zaman kaybıdır, tamamıyla fan servicedir, piyasının gereklerine bakılıp biraz Gundam'dan biraz Death Note'dan çalınıp, ortaya çıkarılan bir şeydir Code Geass. Türkiye'ye dokunulduğunu söyleyen arkadaşa cevap olarakta diyebileceğim tek şey var, eminim Code Geass'ın yapımcıları Türkiye'nin şuanki durumundan, hatta bir çok alanıyla Türkiye'den haberdar değildir, kendinizi avutmayınız. Eğer ortadoğu ile ilgili bir anime izleyeyim, fikir sahibi olayım diyorsanız Gundam 00 izleyin, orada en iyi şekilde Ortadoğunun durumu işlenmektedir. Türkiye'yi arıyorsanızda D.Gray-Man'daki İstanbul seyahati gibi durumlara bakabilirsiniz..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Flara -- 15 Eylül 2009; 21:15:00 >
  • Açıkçası Code Geass'ı ben de beğenmedim.
    Hatta kafasına motosiklet kaskı geçirip ortalarda ben Zero'yum diye dolanan bir ana karakterden sonra.

    Ama yinede seyredilmeyecek kadar kötü bir yapım olduğunu düşünmüyorum.

    UcanHollandalı'ya bazı konularda katılıyorum, bazılarına değil.

    Katılmadığım konu, anime de Türkiye'ye karşı bir gönderme yok. Yani "arkadaşlar Türkiye'de şöyle bir durum var, biz şuna şöyle bir gönderme yapalım" mantığıyla kaleme alınmamış. Diğer kısımlara ise katılıyorum.

    Bir de Türkiye'de 11'ler, 12'ler diye farklı sınıflandırılan bir kesim yok, bu ülkede herkes Britanyalı




  • @WapTRyphoon


    O söylediğin diyaloglarda felsefe yapıyorlar dostumŞahla şah çekmesini birçok kişi gibi ben de anlayailmiş değilim.

    Code Geass çok sevdiğim bir anime olmasına rağmen Lelouch'un ilk sezondaki hali şu ana kadar en nefret ettiğim karakterdir. 2. sezonda daha insancıl bir karakter olmuştu.

    "Hatırladığım kadarıyla" Lelouch'un amacı adalet değil,kardeşinin yaşayacağı dünyayı temizlemekti.


    Ve bir animeyi beğenmediysen bırak,izleme.Senin zevkine uymuyordur,isyan etmene gerek yok ^^.

    ------

    Ayrıca,Code Geass veya diğer animelere "Zaman Kaybı","Bırakın,İzlemeyin" gibi sözler söylemek yanlış.Sonuçta benim gibi fanları da var,sizin gibi sevmeyenleri de var.İsteyen merak eder izler,isteyen uzak durur.




  • @AtArdAmAr
    Arkadaş da zaten "herkes mutlaka izlemeli!!! 111" türü cümlelerle "anime izlemeye Death Note ile başladım, şimdi neyi izleyeyim" türü cümlelerle herkese dayatılmasına, abartılmasına da karşı çıkıyor orada. Beğenmedi ise somut gerekçelerini yazmasına neden karşı çıkılsın ki... Zaman kaybı olduğunu, abartıldığını düşünüyorsa, düşünebilir de yazabilir de, ki yanlız da değil. Örneğin One Piece'ye yada Sailormoon'a "...zaman kaybı, sevmedim, ama somut gerekçelerim şunlar şunlar şunlar" diye sayfa doldurup yazarsam da "izleyen izler kardeşim, yazmayacaksın!!!" şeklinde mi cevap verilecek? Yapmayın.

    Kimse reddetmesin: Zeka oyunu diye limitsiz kullanılan "bal" , felsefe niyetine de kerameti kendinden menkul sahneler gördük. (Böbreği patlatılmış bir fanservice anlayışından hiç bahsetmiyorum, ki liste çok uzatılabilirdi) Tamam, herşeyi geçtik, herkesin zevki kendine de, o halde nedendir bu Code Geass'a bu dokunulmazlık yaratma çabası, anlamak zor.




  • Ben geçen gün bitirdim 2. sezon 1. sezondan daha iyiydi beğendim güzeldi zevkler ve renkler tartışılmaz isteyen istediğini izler.
  • @Akuma_Blade

    Hocam,demek istediğim şudur;senin veya bir başkasının beğenip beğenmemesi önemli değil,eğer bunu seven birileri varsa ve bu işte emek geçmişse,o şeyi(Sadece animeler değil.) bu denli kötülememek gerekir.Yani "İğrenç,zaman kaybı" türü yazılar ayıp olur,sonuç olarak benim ve benim gibi arkadaşların çok sevdiği bir anime.Bu aynen,bir yemeğe iğrenç,berbat demek gibi.

    DN ile kıyaslanacak bir anime değildir bu,DN'den ayrı bir havası vardır.Death Note ile Code Geass arasındaki benzerlik,ana karakterlerin egzantrik bir güç kazanıp bunu belli bir amaç için,değişik taktik ve akıl oyunlarıyla kullanmalarıdır.

    Ayrıca 0.5 sn gecikmeli silahtan koşarak kaçmak,0.bilmemkaç saniyelik arayla bilmemne bombasını etkisiz hale getirmek bana da saçma geldi.
  • @AtArdAmAr

    Kötülediğin şeyi açıklamazsan millet neyi sevmediğini anlamaz. Yani bazıları vardır, sadece; ''Sevmedim, çok saçmaydı'' yazarlar. E söyle ki bilelim neyi saçma bulmuşsun ? Belki olayı anlamadın ve kendince ''saçma'' damgasını vurdun. Ya da uzun serili animedir diyelim, One Piece. İlk bölümü izler, dandik çizimler der, sevmedim der. Ama 10 yıllık anime olduğunu bilmez, 417 bölüme kadar geldiğini bilmez, böyle shounen animeler de ilk 15-20 bölümde normalin üstünde bölüm beklentisi beklememesi gerektiğini bilmez. Çünkü daha karakterler tam olarak olaya girmemiştir, bazıları tam olarak oturmamıştır, kurgu da aynı şekilde. Ama bak @WapTRyphoon arkadaş adam-akıllı bir şekilde yazmış ve benim de çok katıldığım nokta var. Sevebileceğim ve empati kurabileceğim karakter yok, ana karakter sevilesi biri değil ve şu diyalog ve mantık hataları. Bu olumsuz yönleri seven de sevmeyen de kabul ediyordur heralde ? O diyaloglar da felsefe yapılıyor demişsin. Benim felsefe ile aramda gayet iyidir.( Felsefe ile ilgili kitapları çok severim ve mezun olmadan önce felsefe en sevdiğim dersti.) Ama ben böyle felsefe yapıldığını hiç görmedim.

    quote:

    Yani "İğrenç,zaman kaybı" türü yazılar ayıp olur


    Bu noktaya katılıyorum. Fakat ''Bence'' diye lafa başlamışsa sadece o şahısın kendince görüşleridir. Ama ''Bence'' yoksa ortada düşüncelerini herkese empoze etmeye çalışan birisidir ve o zaman da sen haklı olursun.




  • Burası tartışma forumu değil ama cevap verme ihtiyacı hissediyorum.

    Sanırım yanlış anlaşılmışım.Benim değinmek istediğim nokta şu,ne olursa olsun bir şeye iğrenç,berbat,saçma sapan,zaman kaybı denmez,ayıptır. Bunun "Bence"si "Sence"si de olmaz.Animeyi sevmemiş olabilir ve nereleri saçma bulduğunu söyleyebilir buna karışmıyorum ki....Arkadaş izleyip bitirmiş ve sevmemiş,çok doğal.

    O felsefe dediğim kısımlarda gerçeklik payı mı arıyorsunuz acaba?Kar,ne renk olduğunu unutmuş olabilir mi?Yoksa bu sadece bir kişileştirme midir?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: AtArdAmAr

    Burası tartışma forumu değil ama cevap verme ihtiyacı hissediyorum.

    Sanırım yanlış anlaşılmışım.Benim değinmek istediğim nokta şu,ne olursa olsun bir şeye iğrenç,berbat,saçma sapan,zaman kaybı denmez,ayıptır. Bunun "Bence"si "Sence"si de olmaz.Animeyi sevmemiş olabilir ve nereleri saçma bulduğunu söyleyebilir buna karışmıyorum ki....Arkadaş izleyip bitirmiş ve sevmemiş,çok doğal.

    O felsefe dediğim kısımlarda gerçeklik payı mı arıyorsunuz acaba?Kar,ne renk olduğunu unutmuş olabilir mi?Yoksa bu sadece bir kişileştirme midir?

    Hocam, senin hiç iğrenç, saçma, zaman kaybı diyebileceğin bir film, anime veya başka birşey olmadı mı ? İzleyen kişiler bu yorumları yapmazsa izlemeden önce nasıl fikir sahibi olacağız ? Mesela Pulp Fiction adlı film IMDB'de ilk 5'dedir. Ve puanı yüksektir. Beyazperde'de yüksekti ama yorumları okuyunca 1/10 verenler iğrençti, saçma sapan birşeydi diyenler vardı. Benim içimde yine de merak oluştu ve o filmi indirip izledim, ilk 20dk. izlediğimde filmin saçmalığında ötesinde birşey olduğu anladım. Sonra anladım ki filmi sevenler garip bir şekilde Q.T fanları. Fanları hep oyunu 9'dan 10'dan yana kullanmış. Kötü filme vasat dersin, ama iğrenç filme de iğrenç dersin. Arada fark vardır, o filmi sevenleri için bu tür yorumlar sinirlendirici, can sıkıcı olabilir ama yorumu yapan kişiye göre film iğrençse öyledir.

    O kısım da ne renk olduğunu unutmuş değil. C.C laf olsun diye söylüyor, felsefe yaptığını sananlar izleyenler. Tamam felsefe sorgulayıcıdır, ama bilinen şeyleri sorgulamaz. Ne için yaşıyoruz diye bir soru yöneltilebilir ama kar neden beyaz yağar ? diye bir soru asla!




  • Sahneye hatırlasam,hakkında konuşabilirdim ama çok hatırlayamıyorum.

    Ve "İğrenç,berbat" kısmına gelince de...Bana ailem,başka insanlar tarafından sevilen bir şeye iğrenç denmeyeceğini öğretti.Sevmediysen sevmedim,sevdiysen sevdim dersin.Hayatında gördüğün en kötü yapım bile olsa,onu seven birisi vardır mutlaka.Bu nedenle emek geçen bir şeye iğrenç denmez.Benim bildiğim,öğrendiğim bunlar...
  • Ya emek var, reddetmiyorum, yok da demedim, ama benim beğenilerime hitap etmediği gibi somut şekilde göze batan mantıksızlıkları, sarhoş kafayla çekilmiş gibi duran sahneleri, haftalık yazılmış gibi senaryosu var. Yeri geliyor, 4chan'dekilere malzeme çıksın diye göz göre göre "kanırtıldığı" yerler var. (Yok derseniz, screenshot'ları getireyim sahneler üzerinden, alıntılanmış diyaloglar üzerinden konuşalım artık) Emek var, reddetmiyorum, ama anime var, anime var. Beyblade'de de Sailormoon'da da One Piece'de de, Code Geass'de de emek vardır, ama kanımca LOGH'da, Ghost in the Shell'de, yada Ryutaro Nakamura-Satoshi Kon yapımlarında da emek vardır, ama ikinci grup -kanımca- zihne daha dokunan, daha uğraşılmış, daha derinlikli emek harcanmış işler izlenimi bırakmıştır. Emek varsa, gördüğümüz her anime'ye 10/10 basalım gitsin, hatta Kanokon'a, Queen's Blade'e, Princess Lover'e de yapalım, ne de olsa emek var, "zaman kaybı..." filan demek de neymiş.

    AtArdAmAr arkadaşım, Code Geass'la Death Note ile kıyaslanmaması gerektiğini zaten kendin de yazmışsın, bizim zaten en baştan beri yazdığımız şey de bu. İlk anime olarak Death Note izlemiş bitirmiş adamın önüne sunulacak bir anime olduğunu düşünmüyoruz ve gerekçelerimizi de yazıyoruz. Yoksa örneğin Detective Conan bile "beyin fırtınası" konseptine Code Geass'a nazaran yüzlerce defa daha uygun düştüğünü -hedef kitlesi farklı olmasına rağmen- gördüğümüz halde 10 Code Geass'a karşı 2 kez yazıldığını görmüyoruz. Hal böyleyken bizim sorduğumuz soru da şu, Goro Taniguchi'nin Code Geass öncesi tüm işlerini izlediniz mi, Code Geass'la karşılaştırdınız mı, eleştirirken bunu göz önüne alma gereği hissettiniz mi? Anime'ye zaten yeni başlamış adama fanservice'in böbreğini pankreasını patlatmış serilerle devam yolu vermek ne derece doğru? Artıları ezen eksileri görülüyorsa gözardı etmek doğru mu? Yada Code Geass'dan fanservice'i, fiiler'imsi bölümleri, bal faktörü ile kurtarılan günleri çıkartırsanız ne kalıyor, onun üzerine tartışalım artık. "Emek var lan, bir kamyon dolusu arkadaşım hasta buna, sevdim ben, dokundurtmaaaaaaaam lan" argümanına sarılacaksak zaten konu o noktada anafora giriyor. Her seferinde çıkmaz sokağa gazlayacaksak anlamı yok tartışmanın, cevap yazmak için her seferinde ömürden harcamanın.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Akuma_Blade -- 18 Eylül 2009; 22:55:39 >




  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.