Öncelikle konuya sadece adam akıllı az çok futbol mantığı bulunan kişilerin yazmasını umuyorum...
Başlık biraz provokatif olmuş olabilir ancak dün akşam TRT3'de yayınlanan "Basın Tribünü" proğramında Kemal Akcan ve Fatih Doğan isimli 2 şahsiyetin demeçlerinden bu çıkıyordu. Çok kısa özet geçmek istiyorum...
Carvalhal'ın bir repörtajının gösterildiği ve ardından kendisinin tartışıldığı bir bölümde, Carvalhal'ın Dürüstlüğü ile Adaleti konuşulmaya başlandı. Konuya giren Kemal Akcan Carvalhal'ın Guti konusunda Adaletsiz olduğunu ve kendisini tanımasa da kişilikliğinden öte Atletico Madrid maçında dürüst olmadığını söyledi.
Kemal Akcan'ın söylediklerine göre Atletico Madrid "Mendes'in takımı" olarak geçmekte olduğundan, Mendes'in de bir çok futbolcusunun bulunduğu Beşiktaş'ın hocasının Quaresma'yı İnönü'deki Madrid maçından önce değil, ancak 2 gün sonra Manisa maçında affederek kadroya almasının Atletico Madrid'in turu geçmesinin tehlikeye atılmaması için yapılmış olabilecek bir hamle olduğunu düşündüğünü savundu.
Proğramın sunucusu bu demecin nereye vardığının altını çizerek konunun üstüne gittikçe Kemal Akcan ve Tolga Doğan iyice alevlenmeye başladı. En son sorduğu soru ise "Quaresma 6 ay sonra Atletico Madrid'de oynarsa burada neleri konuşacaksınız merak ediyorum" diye demecinin arkasında olduğunu belirtti. Proğramın sunucusu bu demeçlerin Kemal Akcan ve Fatih Doğan'a ait olduğunu diyerek konuyu kapattı.
Bu sözler oldukça ağırdı... O kadar ağır ki, daha geçen sezon Tayfur Havutçu ve Serdal Adalı hakkında atılan iftiralar hala ortadayken, bu yeni iftira sonuçta BEŞİKTAŞımızın görevde olan hocasının Avrupa Ligi maçını satmış bulunduğunu savunmakta. Gücüme gidiyor açıkcası. Çok gücüme gidiyor.
Düşüncelerinizi bekliyorum...
Nedense konu Beşiktaş olunca herkes o kadar rahat konuşabiliyor ki. Maalesef basında çok zayıfız, hiçbir ağırlığımız yok. Bizi savunan, bunların seslerini kesecek kimse de yok. Şimdi sen kalkıp bunu neye göre söylüyosun kardeşim. Carvalhal'in yerinde olsam öncelikle bu şahıslar hakkında suç duyurusunda bulunurum. Bu nedir böyle ya yeter artık. Ayrıca bu iddialara da inanmıyorum.
quote:
Orijinalden alıntı: erAn_
Nedense konu Beşiktaş olunca herkes o kadar rahat konuşabiliyor ki. Maalesef basında çok zayıfız, hiçbir ağırlığımız yok. Bizi savunan, bunların seslerini kesecek kimse de yok. Şimdi sen kalkıp bunu neye göre söylüyosun kardeşim. Carvalhal'in yerinde olsam öncelikle bu şahıslar hakkında suç duyurusunda bulunurum. Bu nedir böyle ya yeter artık. Ayrıca bu iddialara da inanmıyorum.
aynen oyle, cok zayifiz bu konuda. isteyen bizim takim hakkinda istedigini soyleyebiliyor ama kimseden ses cikmiyor. ayni seyi digerlerine yapmaya cesaret edemiyorlar.
Ya herşeyden önce benim gözümde Carvalhal kadar dürüst, açık ve net konuşan bir adam görmedi bu takım son senelerde. Başarısına ve başarısızlığına bakmadığımızda, adam adil ve dürüst olmaya çalışıyor.
Ayrıyetten Quaresma'yı ilk maçta ilk 11 oynatmadı mı? Sattıysa neden böyle bişey yapsın?
Carvalhal böyle bir şey yapacak adam değil. Böyle bir şeyin olmasına ihtimal bile yok.
Kaldı ki şöyle bir durum var :
Mendes'in Carvalhal ile hiçbir bağlantısı yok. Demirören yönetimi ile bağlantılıdır Mendes. Beşiktaş'ta oynayan 5-6 futbolcu Mendes'in futbolcusu. Mendes gidip hocaya Atletico'ya elenin diyemez. Ama yönetime ya da futbolcularına bunu söyleyebilir. Kaldı ki böyle bir şeye dahi ihtimal vermiyorum. Olamaz.
Antiparantez :
Beşiktaş'ın transfer politikasını her hangi bir menejere bağlı olmaktan kurtarmalı ve başkan teknik heyete danışarak yeteneğe göre transfer yapmalı. Bu Serdar Bilgili döneminde açıkça böyleydi. Şu an Beşiktaş'ın takım futbolu oynayamamasında ki en önemli unsur dış transferde Mendes'e bağlılıktır.
Tamamen, düşmekte olan BJK nın üzerinden yapılmaya çalışılan bir prim. ciddiye bile almıyorum.