41 SENE ÖNCE BUGÜN 12 EYLÜL 1980 ASKERİ DARBESİ GERÇEKLEŞTİ

Kenan Evren yönetiminde askerler sivil yönetime el koydu tüm partiler kapatıldı hükümet yetkilileri gözaltına alındı bir çok insan idam edildi

ve Türk solu ile Türk milliyetçiliği ağır darbe alırken siyasal islamın,tarikatların ve cemaatlerin önü tamamen açıldı.

Onu birbirlerini ideolojik körlük yüzünden öldürürken düşüneceklerdi, maalesef siyasal İslam yüzünden başımıza gelmeyen kalmadı

Türkiye'nin darbe tarihindeki en planlı,hiyerarşik düzene bağlı,taraf ayırt etmeksizin acımasız hareket etmeye dayalı bir darbedir 12 Eylül müdahelesi..

1974 yılından itibaren darbe şartlarını olgunlaştıran cia ülke içinde siyasi iç savaşı körükleyecek her türlü operasyonu yaptı ve her siyasi ideolojideki grupları kullandı.

Ancak 1979 yılında tarihi bir kırılma oldu.İran rejimi humeyni tarafından şia eksenli bir şeriat yönetimi kurunca abd nin önemli bir kalesi yıkıldı,bu olay o dönemin başkanı carter'ın da sonu oldu.

Bu gelişme sonrası iç savaşa sürüklenen Türkiye'nin de kominist bir darbe ile sovyetlere kayması çekincesi doğdu zira sovyetler irandaki devrim sonrası humeyni ile düşman bir pozisyona girmiş ve onlarda abd gibi istedikleri bölge siyasetini uygulamada saf dışı kalmıştı.Gözler Türkiye'ye çevrilmişti çünkü abd ve sovyetler için Türkiye stratejik bir ülkeydi.79-80 arası dönemde sağ-sol savaşı ve güneydoğudaki ayrılıkçı kürt grupların lideri konumuna gelen aponun bölgeyi TÜrkiye'den ayırma noktasına gelecek güce kavuşması abd nezlinde askeri darbe ile ülkeyi kitleyerek garanti altına almayı düşüncesinde harekete geçti.

27 mayıs ve 12 mart darbelerinde askeri cuntaların başarısız olmaları ve devamlılığı sağlayacak darbe koşullarını yaratamamaları 12 eylül darbesine giden yolda birer eğitim niteliğindeydi zira ne 27 mayıs nede 12 mart darbelerinde tüm ordu tek ses halinde darbe yapmamıştı.Hİyerarşik anlamda bu darbeler her kademede kabul görmedi.12 eylül ise tamamen farklıydı,en baştaki komutadan en sondaki kişiye kadar hiyerarşik düzende hareket edildi.12 eylül 1980 tarihine kadarda darbe şartları zaten yeterince sağlanmıştı.Halkın büyük bir kısmı günde 15-20 siyasi cinayetin işlendiği,her köşe başında patlayan bombaların gölgesinde yaşamak istemiyordu.Yaratılan bu kötü tablodan kurtulmanın darbe ile gelecek orduya bağlanacağı algısı yaratıldı.Böylece Kenan Evren çok kolay bir şekilde darbeyi yaptı.Darbe sonrası akabinde çözülemeyen cinayetler ve saklanan kişiler el koymuş gibi bulundu.Halk bu yaşananları Kenan Evren'in başarısı görürken çok az kesim "bunlar bu şekilde kolayca çözülüyorsa neden ordu suskun kaldı" diyordu..

Evren dönemi öncelikle natoya tam bağlılık içinde olunduğunun garantisini verdi.abd ye bir çok kez ziyaret edip darbenin siyasi tarafının abd yanında olduğunu deklare etti.abd ise bunun samimiyetini görmeleri için ülke içindeki kominist ve aşırı sağ kesimin tasviyesi ile birlikte natodan daha önce çıkan ve sonradan pişman olup geri dönmek isteyen ancak Türkiye'nin vetosuyla giriş yapamayan Yunanistan için Evren'den onay verilmesi istendi.Evren bunların hepsini kabul edip uyguladı.Ülkede en sert adımlar atıldı,kimseye nefes aldıracak nokta bırakılmadı.Yunanistan ise darbeden sonra natoya tekrar kabul edildi.Sol cenah tamamen parçalanırken milliyetçi kesim bölünerek gücü tasviye edildi.

Sağ-Sol kavagası bastırıp insanlar susturulunca devreye tarikat temelli yeni bir Türkiye inşaa edildi.Bu yeni düzende sovyet ve iran karşıtı siyaset uygulanılması istenildi.Mevcut parlementer sistem ise dağıtılan sağ ve sol kesim içinde istikrarsızlık yaratacak bir zemine oturtuldu.70 lerdeki çatışmalara izin verilmedi ama ordunun keskin kılıcı ülke demokrasisi üzerinde hep keskin bırakılarak 27 mayıs ve 12 martta becerilemeyen darbe şartlarının devamlılığıda böylece sağlanmış oldu.

Yapılanması 70lerde başlatılan ancak büyümesi 80 darbesi sonrasına bırakılan fetö örgütlenmesi darbe sonrası dönemde güçlendirildi.70 lerdeki sağ-sol fraksiyonlar yerini 80 lerden itibaren aldığı finansları belirsiz olan tarikatlere bırakmıştı.Onlarca ortaya çıkan farklı tarikatlar içinde fetö örgütlenmesi kendisini gizlemeyi başardı.90larda ise işlerin boyutu 28 şubat dönemine kadar büyüdü.

12 eylül kararını alan Kenan Evren ve konsey üyeleri hayatlarının sonuna kadar dokunulmaz olarak yaşayıp öldüler.Öldükten sonra haklarında açılan darbe davalarında gıyabında kaybetmiş olsalarda fiilen ceza çekmediler..

Olan halka ve ülkeye oldu.

Artık ahirette cezaları çekerler

Kenan Evren ve hayatta kalan diğer Konsey üyesi Tahsin Şahinkaya yargılanıp ceza aldılar. Fakat Yargıtay'da onanmadan öldükleri için dava düştü ve kararlar kesinleşmedi. 15 Temmuz 2016 sonrasında ise Kenan Evren'in ifadesini alan dönemin Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili, Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'ya dava açan dönemin Ankara Cumhuriyet Savcısı, açılan davaya ilk bakan hâkimler ve iddia makamında bulunan savcılar, "Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması" kapsamında meslekten atıldılar. Hukuk bilmediğiniz, "öldükten sonra haklarında açılan darbe davalarında..." deyişinizden belli. Ölü birine dava açamazsınız.

tr.wikipedia.org

12 Eylül Davası - Vikipedi

https://tr.wikipedia.org/wiki/12_Eyl%C3%BCl_Davas%C4%B1

İrticaya taviz 1950 sonrasında Demokrat Parti ile başladı. Necmettin Erbakan siyasete 1969'da başladı. Bülent Ecevit, 1974'te çıkardığı genel af ile Kadir Mısıroğlu ve birçok şeriatçıyı hapisten çıkardı. Süleyman Demirel 12 Eylül'den önce, 1975-1980 arasında, 300'e yakın imam hatip açtı. Bunları yok sayamazsınız sanırım.

Alın birini vurun ötekini bu ülke Fethullah Gülen ve Necmettin Erbakan gibi dini kullanan hocalardan çok çekti

Mevcut yönetim bugün iktidardaysa, bu dolaylı yoldan da olsa Erbakan sayesindedir. Kimileri "Bunların gerçek yüzünü anladığında ilişiğini kesti" falan dese de iş işten geçmişti...

80 darbesi yeşil devrimdir ve irticaya giden youn önünğ açmıştır.

75-80lerdeki karışıklığın sebebide bizzat Tsk içine yuvalanmış abd maşası üstsubayların eseridir.

Tıpkı şuanki gibi yasaların olup uygulanmaması ve kaosun harlanmasına sebebiyet verilmiştir.

Bilerek ve isteyerek darbeye giden yol açılmıştır.Tabi O zaman alkışlarla karşılayan halk 10 yıl sonra lanet okumuştur bunlara ama iş işten geçmiştir.Kafasız halkın sonuçlarının eseridir.Özgürlüklerin kısıtlanması yolunu %92 ile yine bu halk kabul etmiştir.

O sevgi korkudan

he he jandarma kapıda zarflar şefaf sıkıyorsa hayır de ki babam demiş okulun kapısına geldiği gibi bindirmişler nezarette 2 gün yatmış siyasi kaydı olayı olmayınca salmışlar.

Tam bir 68 kuşağı sol davranışı.