Yanlış okudunuz göndermiyor yazdım. |
2002 Dünya Kupası Zamanında Türk Milletinin Hali ( Video ) (2. sayfa)
-
-
Hocam twitterdan geçenlerde bir video gördüm gene bir turnuvayla ilgili ve millet gene dans ediyordu, hangi ülkeydi hatırlamıyorum. Genel olarak mutluluk azaldı ve umutsuzluk arttı herkeste bunu görebiliyorum.
-
yahu `safir tuz reklamindaki asci` gibi her konuda peydah olup sacma sapan yanli yorumlarla aklin sira algi kasiyorsun,laf ustune laf yiyorsun ,sonra bana aktroll diyorlar diyorsun..ne diyelim? Mahmut mu??? bir de haktan bahsediyor..senin hakkini yediklerin ne olacak??? burada karsi cikip laf yetistirdigin adamlar zaten ulkenin iyiligini isteyenler..bu kadar lafin onda birini yesem bunalima girer foruma falan da ugramazdim ben olsam..
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi sub182 -- 30 Nisan 2022; 1:23:35 > -
2002-2003 yılları Türkiye'nin Dünya'da çok iyi anıldığı yıllar olmuştu.Eurovision'da birinci olmuş,Dünya kupasında ise üçüncü olmuştuk.Tüm Dünya'da Türkiye iyi bir şekilde anılıyordu.
lithuanian14youtubeThe Eurovision Song Contest 2003 was the forty-eighth Eurovision Song Contest, held at the Skonto Hall in Riga, Latvia on 24 May 2003. The hosts were Marie N and Renārs Kaupers. Sertab Erener, the Turkish entrant, won the contest with "Everyway That I Can", scoring 167 points. The winning songwriters were Erener and Demir Demirkan. Belgium and Russia were second and third respectively, within three points of Turkey's score. LYRICS I feel you moving on a different course Making a way for a distant cause You say you love me and you roll your eyes Turn to stare at the empty skies I thought it was over and we passed all that All we've done is to pass back to frame number one Come on, now, now I wanna show you all again what it would be like If you just let go and let me love you Everyway that I can I'll try to make you love me again Everyway that I can I'll give you all my love and then Everyway that I can I'll cry, I'll die, make you mine again Hold me closer, oh, so good You make me feel just like I should I know what you're thinking, uh uh, good Now the rest of the world is overruled Tell me what you see in other girls all around Come on closer and tell me what you don't find here Come on now, now I wanna give you everything, you've been missing out Just let go and let me love you Everyway that I can Everyway that I can I'll give you all my love and then Everyway that I can I'll cry, I'll die, make you mine again I'm in love with you I'll do all you want me to You make me wanna huh-huh Make me wanna huh-huh-huh I'm in love with you I'll do all you want me to You make me wanna huh-huh Make me wanna uh-uh-uh Nothing in the world that could stop me, no sir Nothing in the world that could stop me, no sir Nothing in the world that could stop me, no sir Nothing in the world that could stop me, no sir No, no, no, no, no Everyway that I can I'll try to make you love me again Everyway that I can I'll give you all my love and then Everyway that I can I'll give you all my love and then Every way that I can I'll cry, I'll die, make you mine againhttps://www.youtube.com/watch?v=vq9OAEBZmAg&ab_channel=lithuanian14TarkanyoutubeTarkan YouTube kanalına abone olmak için tıklayın: https://goo.gl/CuzXcK iTunes'dan İndir / Download on iTunes https://itunes.apple.com/tr/artist/tarkan/102640 2002 - TARKAN - Bir Oluruz Yolunda Öyle sakin durduğumuza bakma Habersizce kopan fırtınalara benzeriz Ne olur bu kalpleri yabana atma Peşinden çölleri denizleri geçeriz Yar etmez ellere sahaları dar ederiz Unutmadık kurduğumuz o düşleri Göz göze etmişiz bütün yeminleri Kaç mevsim bugünü bekledik Zaferlerini gözledik Aman aman aman Bu kadar yetmez ah Türkiyem ilerle Ay yıldızım at golünü coştur yine Ay yıldızım at golünü coştur yine Arar buluruz izini Bilirsin zır deliyiz biz Hem yazında hem kışında nerde olsan seninleyiz Bir oluruz yolunda Haydi bastır gönüller coşsun O kupalar sana helal Al gel de buralar bayram olsun Söz: Tarkan Tevetoğlu, Ozan Varışlı Müzik: Tarkan Tevetoğlu #tarkan #biroluruzyolundahttps://www.youtube.com/watch?v=EBwjmeDoE6A&ab_channel=TarkanDahası terör sorunu da bitmişti.1999'da Apo yakalanmış ve PKK dağılma sürecine girmişti.Bu o dönem verilen şehit rakamlarına da yansımıştı;
1999 yılında 13 Şehit (Aponun yakalandığı yıl)
2000 yılında 2 şehit
2001 yılında 2 şehit
2002 yılında 3 şehit
2003 yılında 3 şehit
Ancak ne olduysa 2003'ten sonra şehit sayılarında hızla bir artış olduğu görülür;
2004 yılında 5 Şehit
2005 yılında 7 Şehit
2006 yılında 8 Şehit
2007 yılında 22 Şehit
2008 yılında 135 Şehit
2009 yılında 55 Şehit (Açılım Sürecinin başladığı yıl)
2010 yılında 88 Şehit
2011 yılında 96 Şehit
2012 yılında 128 Şehit
Kaynak:
https://www.21yyte.org/tr/veri-tabanlari/terorle-mucadelede-verdigimiz-sehitler
Türkiye'nin çevresinde baş edebileceği kendisinden daha zayıf ülkeler vardı.Güney sınırlarımızda sadece Suriye hükümeti ve Irak hükümeti vardı.Mülteci ve kaçak sorunu yoktu.AB'ye üye olmamız çok kuvvetli bir ihtimaldi.Türkiye 2001 ekonomi krizinden çıkmaya başlamıştı.1999'da İstanbul depreminin yaraları da sarılıyordu.Cemaatler ve tarikatlar ülkede şimdi ki gibi kuvvetli değildi.Devlet makamları bu tür yapılar tarafından işgal edilmemişti.Daha laik ve modern bir eğitim sistemi vardı.Türk milliyetçiliği ve Cumhuriyet değerleri kuvvetliydi.Yargı ve basın daha bağımsız ve özgürdü.Seçimler daha güvenilir bir ortamda gerçekleşiyordu.Millet arasında 1980 öncesi dönem ki gibi bir kutuplaşma ve bölünme yoktu.
Ancak 2002 yılı aynı zamanda Türkiye'nin hem içinin hem de dışının değişmeye başladığı yılın başlangıcı da oldu.BOP Amerika tarafından uygulanmaya sokuldu ve Türkiye'nin başına her fırsatta 'BOP' eş başkanı olmakla övünen bir zihniyet geçirildi.
Türkiye 2011 seçimlerine kadar (Ergenekon ve diğer kumpas davalara rağmen) yine eski laik ve cumhuriyetçi yapısını bir şekilde korumaya başardı.Ancak 2011'de Suriye iç savaşı çıktıktan sonra Amerika'nın,AB'nin ve İsrail'in gazlamasıyla Türkiye 90 yıl sonra ilk defa ümmetçi ve mezhepçi bir anlayışla bodoslama Orta doğuya daldı.İlk başlarda Arap baharı sayesiyle Türkiye'nin tekrar Orta doğuda söz sahibi bir ülke olacağı hayaline kapıldılar.Hatta o dönem hızlarını alamayıp ''90 yıllık reklam arası sona erdi'',''Osmanlı geri dönüyor'',''Yeniden Osmanlı oluyoruz'' şeklinde içi boş hayallerle sloganlarla Türkiye'yi bataklığa soktular.Hayallerinde Libya'da,Mısır'da ve Suriye'de Türkiye'den emir alacak adamlar olacak ve Türkiye dolaylı olarak tekrar Orta Doğuyu yönetecekti.Ancak bu temelsiz hevesleri kursaklarında kaldı.Libya'da iç savaş çıktı ve iki ayrı hükümet kuruldu,Mısır'da Mursi darbeyle devrildi,Suriye'de ise ''üç ay içinde Esad gidecek'' dedikleri Esad 11 yıldır Suriye'nin başında kalmayı başardı.
Kısacası 'yeni osmanlı' hedefleri her alanda fiyaskoyla sonuçlandı.
Dış siyasette bunlar olurken iç siyasette bitmiş olan PKK'ya yönelik askeri operasyonları sona erdirdiler,G.Doğuda OHAL'i kaldırdılar,Amerika'nın Irak'ı işgaline destek verdiler ve böylece Türkiye'yi Amerika ile komşu ettiler.2011 Suriye iç savaşına destek vererek Türkiye'yi hem Amerika hem de Rusya ile Güneyden komşu etme beceriksizliğini başardılar.Açılım sürecini başlatarak Türkiye içinde Kürt ırkçılığını pompaladılar.Türk milliyetçiliğini ayaklar altına almakla övündüler.Kumpas davalarla TSK içinde vatan sever,milliyetçi ve laik subayları tasfiye ettiler.Sivil idarede yaptıkları hukuksuz ve kanunsuz atamalarla devlet makamlarının cemaat ve tarikat mensuplarınca işgal edilmesini sağladılar.Gençlerin girdiği KPSS,ÖSS,YGS,LYS,OKS gibi sınavların hiçbirinin güvenliğini sağlayamadılar.İç siyasette oylarını korumak için nefret söylemini sürekli kullandılar ve hala daha kullanmaya devam ediyorlar.Anayasayı ve kanunları dilediklerince ezdiler,işlerine gelmeyince Anayasayı kendilerine uydurdular,şaibeli bir referandumla parlamenter sistemi tasfiye ettiler.2019 Belediye seçimlerini bile ''Birşey olmasa bile kesinlikle birşey oldu diyerek'' YSK'ya baskı kurarak zorla ve cebren iptal ettirdiler.Demokrasiyi ve seçimleri adeta meydan savaşına çevirdiler.Ekonomide satmadıkları kurum,fabrika ve işletme bırakmadılar.Memleketi mülteci,sığınmacı ve kaçak çöplüğü haline getirdiler.Sınırlarımızın yol geçen hanı şekline gelmesini engellemediler.Laik ve bilimsel eğitimi yok ettiler.Her yere üniversite açarak üniversitelerin kaliteli öğrenci yetiştirme imkanlarını yok ettiler.2012'de düz liseleri kapatarak gençleri zorla imam hatip liselerine yönlendirdiler.Türkiye'yi cihatçılarla anılan bir ülke haline getirdiler.AB'ye girme hedefimizi tamamen imkansız hale getirdiler.Türkiye'yi bir orta doğu ülkesine çevirdiler.Türk vatandaşlığını bile sudan ucuza satmaya başladılar.Türk milleti yerine arapların Türkiye'de ev ve mülk edinmelerini sağladılar.Türk esnafı yok ederken arap esnafın güç kazanmasının önünü açtılar.Türk lirasının değerini 'pul' a çevirdiler.Milli ve manevi ne kadar değerlerimiz varsa hepsini iliğini kurutuncaya kadar sömürdüler.Bu değerlerin içini boşalttılar.Demokrasi ve tartışma ortamını bile ''vatan sever ve vatan hainliği' şekline çevirdiler.
Velhasıl Türkiye her açıdan geriledi ve o mutsuz arap ülkeleri gibi bir yer oldu.
Böyle bir ortamda insanlar nasıl mutlu olsun?
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Long Nightt -- 30 Nisan 2022; 2:4:32 >
-
pardon o halde...
-
Normal. Ülkenin ruhunu yok ettiler. İnsanlarda ne eğlence ne huzur ne mutluluk bıraktılar.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Lo bari yalan atma 2002 yok çok iyi falan babam o zaman 3 ay çöp topladı evi öyle geçirdi di makarna çorba ile
Size laf anlatmak zor
Şuan 2002 den bjr farkı da Yok aynı
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Savaşırsan Şehit verirsin. Savaşmazsan zaman zaman pusuda şehit verirsin demek ki.
Şimdi ki şehit sayımız hakkında bir diyeceğin var mı ?
İlk yıllarda silah teknolojimiz bugünkü gibi miydi?
PKK uzantıları ülkenin iliklerine kadar girmemişler miydi? Şimdi tekrar Giriyorlar İBB misali.
FETO ile mücadele zaten başlı başına bir mevzu değimliydi?
Şarkı türkü .... sen neyi kıyaslıyorsun ...
-
dünya kupası zamanı okulda toplanıp maçları izlerdik hey gidi. şimdi milli takımın maçlarını izlemeyi bırak milli takıma küfür eder hale geldi millet
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Ciddi ciddi Akpyi Fetö mücadelesi için mi onaylayacaksın. İnsanların aklı ile dalga geçmeyin Fetö AKP ilişkisini hepimiz biliyoruz 15 temmuz öncesi... Devletin bütün koruma mekanizmalarını kimin ortadan kaldırıp Fetöye yol açtığı, kimin kozmik odaya Fetöyü sokup bu ülkenin namusunu günlerce yağmalattırfığınız, kozmik oda yapmasının ardından yüzlerce Türk istihbarat görevlisinin infaz edilmesinin kanı hep sizlerin elinde.
Bugun de butun Ortadoğu kanalizasyonunu ülkeye boşaltıyorsunuz. Git İstanbula dolaş Arabistan mı Türkiye mi anlayamazsın artık.
Bu arada da senin ülkende Cemal Kaşıkçı'yı öldürüp, parçalara ayırıp, asitli suda eritenlerle Erdoğan kucaklaşmakla meşgul.
Türkiye' nin eskiden en azından biraz olsun haysiyet ve onuru vardı bugunun aksine. Ankara Kızılay'da Metrodan çıkarken Arapça bir tabela üzerinde 250 bin dolar ve Türk pasaportu resmi görüyorum.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Periah -- 30 Nisan 2022; 12:37:42 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Erdoğan, Rahmetli Erbakan gibi yapsaydı da 3 ay sonra indirilse miydi ? Yıllardır bu Ülkede ki vesayet düzenini kırmak için oyuna oyunla karşılık vermiştir. Fetoyu kullanarak Ergenekon vs. oluşumları bitirmiş daha sonrada Fetoyu bitirmiştir. (Henüz Bitmemiş olsa da). Bunu görmek zor değil.
Bak feto nediyor..
Mehmet TaşçıyoutubeFethullah Gülen Diyor ki : Tayyip Erdoğan bizim için Evvela bunları bitirmek gerek dedihttps://www.youtube.com/watch?v=hfk_nNCCNfE -
Erdoğan kazandı fakat Türkiye kaybetti.
Bu mülteci akını önümüzdeki 50 yıl çocuklarımızın gelevegini karartmaya devam edecek.
Suriye ve Irak'a iyi bak Türkiye'nin 20 yıl sonrasında aynı öyle olacak. Size Araplastirmayin şu ülkeyi dedik ama dinletemedik...
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
içine etmişler ülkenin nerden nereye.......
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Sokaklarda suriyeli, şalvarlı mis gibi büyücüler geziyor artık daha ne istiyorsunuz (!)
Reiz ya allahın elçisi ya sonuçta bir şey diyemiyoruz.
-
Yorumumda belirttiğim gibi PKK 1999 yılında Apo'nun yakalanmasından sonra dağılma sürecine girmişti.Bu o yıllarda verilen şehit rakamlarıyla sabittir.O yıllarda PKK terörü Türkiye'nin ve Türk halkının artık gündeminden çıkmıştı.Ancak 2002'de Türkiye'de bir zihniyet değişikliği oldu.Türkiye bölgede ki statükonun korunması politikasından vazgeçerek BOP eş başkanlığını üstlendi.Buyur bak bakalım 6 Ekim 2002'de yani 3 Kasım 2002 seçimlerinden önce beğenmediğiniz Ecevit neler diyormuş;
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/ecevit-kuzey-irakta-fiili-devlet-askeri-mudahale-nedeni-102035
Beğenmediğiniz Ecevit Irak'a Amerikan müdahalesinin bölgeyi kaosa sürekleyeceğini ve Türkiye'nin bundan ciddi oranda olumsuz bir şekilde etkileneceğini ve Türkiye'nin böyle bir işgale karşı olduğunu belirtmiş.Dahası K.Irakta bağımsız bir Kürt devletinin kurulmasının Türkiye için müdahale nedeni olacağını açık açık söylemiş.
Ancak bazıları 2002 seçimlerinden sonra Amerika'nın peşine takılarak Irak'a demokrasi getirdi.Amerika Irak'a girdikten sonra Türk ordusuda uzun yıllar K.Irak'a operasyon yapamadı.Irakta bunlar olurken dağılan Irak ordusundan çok sayıda cephane ve silah Amerika tarafından el altından K.Irakta konuşlanmış PKK'ya devredildi.PKK,Amerikanın şemsiyesi altında ve Amerika askeri yetkililerince tekrar diriltildi.Kısa sürede bölgeden çok sayıda kişiyi militan olarak bünyesine katmaya başladı.
Irak'ta bunlar olurken Türkiye'de 2002'den sonra birileri nedense G.Doğudan OHAL'i kaldırdı.Türk Jandarmasının insiyatif alarak terör unsurlarına anında müdahale etmesini sağlayan kanunlar kaldırılarak yerine 'Terörle Mücadele Kanunu' getirildi.Buna göre askeri unsurlar anlık istihbaratları insiyatif alarak operasyona çıkamayacak önce mülki amirlere bildirecek onlar Ankara'ya haber verecek ancak Ankara'dan operasyon için onay gelirse askeri unsurlar terör birliklerine karşı operasyona çıkabilecekti.Yani askeri harekatların içine 'bürokrasi' sokularak adeta Türk askerinin eli kolu bağlanmış oldu.Dahası Türk jandarmasının ve Türk polisinin şüpheli gördükleri kişileri araması,araçları durdurması yine savcılık iznine bağlanarak anında ve hızlı reaksiyon gösterilmesinin önüne de geçilmiş oldu.
Tabi bunlar olurken 'tarihimizle hesaplaşıyoruz'' denilerek Cumhuriyet tarihinin ilk yıllarında çıkan bölücü ve kürtçü isyanlar yüceltildi,isyanları bastıranlar 'kafatasçı' ve 'ırkçı' ilan edildi,isyancı ele başları 'mazlum' olarak tanıtıldı.2007 seçimlerinden sonra ise bir cemaatin güdümündeki savcılar tarafından TSK'ya yönelik kumpas davalarla operasyon çekildi.TSK içinde hayatlarını terörle mücadeleye adamış çok sayıda yetişmiş subay 'darbeci' iftirasıyla ya ordudan atıldı ya pasif görevlere çekilerek köreltildi ya da emekli edildi.Bu kumpas davalarda Şemdin Sakık gibi (kendisi 1993'te Bingölde 33 silahsız askerin kurşuna dizilmesinden sorumlu teröristtir) teröristler ve gizli tanıklar 'tanık' olarak ifade verdi.Çok sayıda vatansever subay teröristlerin sözde 'tanıklıkları' altında bozuk para misali harcandı.
https://www.youtube.com/watch?v=NzxI1byh9zI&ab_channel=T%C3%BCrkeli
Bunlar olurken PKK'nın yurt içinde yaptığı terör eylemleri nedeniyle çok sayıda tekrar şehit vermeye başladık.Milletin öfkesi üzerine 21 Şubat 2008'de K.Irak'a sadece 1 hafta süren Güneş Harekatını yaptık.Harekat devam ederken Amerikan başkanı Bush'un ''Türk askeri artık geri çekilmeli' ifadesinden sonra harekat apar topar sona erdirilmiş ve Türk ordusu 29 Şubat 2008'de yurda geri dönmüştü.Hatta o dönem bu durum sert tartışmalara neden olmuştu;
https://www.amerikaninsesi.com/a/a-17-2008-02-29-voa9-88126617/868672.html
https://www.milliyet.com.tr/the-others/gercegin-pesinde-503621
Güneş harekatından sadece bir yıl kadar sonra ise 'açılım süreci' başlatıldı.Bu açılım süreciyle yurt içi ve yurt dışı tüm operasyonlar bıçak gibi kesildi.Açılım süreci kapsamında Türkiye'ye gelen PKK'lılar adeta bir kahramanlarmış gibi bölgede otobüs üzerinde il il gezdirildi.Kürt ırkçılığı pompalandı.Türk ordusu ve PKK kıyaslanarak ''iki tarafta birbirini yenemedi.Artık barış olsun'' dendi.Şehit anneleri ile PKK'lı teröristlerin anneleri bir tutuldu.Türk milletini açılım sürecine ikna etmek için 'akil adamlar' dahi oluşturuldu.Her fırsatta Cumhuriyetin ilk yıllarında çıkan bölücü ve kürtçü isyanlar övüldü,yüceltildi ve bu isyanları bastıran dönemin devlet erkanı faşist ve kafatasçı ilan edildi.Türk milliyetçiliği ayaklar altına alındı,andımız yasaklandı,milli bayramların statlarda kutlanması engellendi.Hatta televizyonlarda ''Türk bayrağının adı değişsin'',''Türkiye'nin adı Anadolu Birleşik Devletleri' olsun diyen tipler oldu.Eyalet sistemi övüldü,üniter devlet yapısı yerin dibine sokuldu.Üniversitelerde PKK'lı militanların serbestçe örgütlenmesine göz yumuldu.Aponun kitapları dahi 'düşünce özgürlüğü' kapsamında yasal hale getirildi.Medyada pkk paçavralarını ve apo görsellerinin açık yayınlanmasının önündeki engeller kaldırıldı.Nevruz gösterileri bahanesiyle G.Doğuda dev pkk mitinglerinin yapılmasına göz yumuldu.Meydanlarda apo posterleri,pkk paçavraları serbestçe asıldı.Buyur açılım süreci rezaletleri;
https://www.sozcu.com.tr/2013/gundem/aponun-kitaplarina-yasak-kalkti-179862
https://www.youtube.com/watch?v=2Ra6UqptcSU&ab_channel=H%C3%BCk%C3%BCmetYalanlar%C4%B1
https://www.youtube.com/watch?v=_PNHUaQpxxc&t=41s&ab_channel=PasurunsesiKulp
Açılım süreci ancak 7 Haziran 2015'te HDP bir parti olarak meclise girip G.Doğu'da birinci parti çıkınca ve doğal olarak malum partinin tek başına iktidar olmasına engel olunca sona erdirildi.Temmuz 2015'te açılım süreci resmen sona erdi ve PKK ile tekrar 'eski Türkiye'de'' olduğu gibi silahlı mücadele başladı.Ancak açılım sürecinde zayıflaması ve dağılması beklenen PKK'nın bu süreçte G.Doğuda ırkçı düşüncelerini yaydığı,bir taban elde ettiği ve dahası şehirlere terörist ve cephane yığdığı ortaya çıktı.Temmuz 2015-Haziran 2016 tarihleri arasında G.Doğuda çoğu şehir yaşanılan çatışmalardan dolayı büyük hasar aldı.Terörün en azgın olduğu 1990'lı yıllarda şehirlerin böyle harabe hale geldiği görülmemişti.Yaşanılan çatışmaların şiddetini ve PKK'nın şehirlerde açılım sürecinde nasıl militan ve cephane yığınağı yaptığının en açık görüntüleri bunlardır;
https://www.youtube.com/watch?v=K5JdirzfUWs&ab_channel=%C3%9C%C3%A7oklarProduction
Açılım süreci sona erdiği andan itibaren yani 24 Temmuz 2015-24 Mayıs 2016 tarihleri arasında 483 şehit verdik ve 2.859 güvenlik görevlisi de yaralandı.Lafta açılım süreci 'analar ağlamasın' sloganları ile başlamış ancak sürecin sonunda çok daha fazla ana ağlar hale gelmişti.Halbuki açılım süreci yapılmasaydı,askerin ve polisin eli kolu bağlanmasaydı,operasyonlara devam edilseydi bu kadar şehit ve yaralı vermezdik.
2021 yılında ise kaç şehit verdik öyle mi? 138 şehit verdik;
https://medyabar.com/haber/9021289/2021in-en-aci-tablosu-138-sehit-verdik
Bunca şehidi milli savunma sanayinde o kadar gelişmiş olduğumuz halde vermişiz.Buna diyeceğin birşey var mı peki?
Bugün ise PKK yine beceriksiz ve öngörüsüz Suriye politikası nedeniyle K.Suriye'de devletleşme aşamasına gelmiş durumda.Bugün K.Suriye'de 50 bin kadar silahlı YPG militanı olduğu söyleniyor.Dahası bunların elinde tanklar ve zırhlı araçlarda var.Üstüne 2011'de Suriye'ye demokrasi getirmek için müttefik olduğumuz Amerika'nın doğrudan koruması altındalar.Her ay gözümüzün içine baka baka mali ve silah/cephane yardımında bulunmaya devam ediyorlar.HDP ise açılım süreci sayesiyle Türkiye'de bir taban kazanmış vaziyette.Her ay tıkır tıkır bu ülkenin hazinesinden mali yardım ve vekilleri maaş almaya devam ediyor.İBB içindeki teröristi bulan İçişleri bakanlığı ise ne hikmetse meclisteki HDP'ye dokunamıyor.Apo'nun yeğeni ve HDP'de vekil olarak bulunan kişi daha geçenlerde ''Türkiye devletinin ömrü uzun değil.Bağımsız Kürt devletini kurmamıza az kaldı'' derken nedense tık yok.Neden acaba?
Hayır yani şu yakın tarihi kanlı canlı yaşamasak,tanık olmasak ciddi ciddi milleti uyutacaksınız.
Pes gerçekten...
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Long Nightt -- 30 Nisan 2022; 15:39:37 >
-
Olayları yazıp, birleştirip kendince yorum yapıp bağlamışsın. Fikri olmayanlar ve kendin gibi düşünenler için etkili olur. Bende kendimce bağlayıp yorumlayabilirim. Ama biraz araştırırsan görebileceğin bilinenleri yazayım.
Asala liderinin öldürülmesi ile başka bir aşamaya geçilmesi, yani devamı olan PKK nın ortaya çıkması ve zamanı gelip te konjonktür gereği Öcalan'ın Türkiye sunulmasından sonra başka bir aşamaya geçileceği belli idi.. BOP projesi... Okyanus ötesindeki ABD ve ortakları Avrupa ülkeleri komşu sınırlarımızda proje çizecek biz dışardan yoo yapmayın müdahale ederiz diyeceğiz sadece. Öylemi? Hangi askeri güçle yapacağız bunu...
"Eş başkanıyım" ifadesi "Eğer komşu olduğum topraklarda bir proje yapacaksanız bunda söz hakk önceliği bende, benim isteğim olacak sizin değil" demekten başka bir şey değildir. Netice de bu iktidarın siyasi ve askeri girişimleri ile bölgede etkili ABD ve Avrupa askeri kalmamıştır. yani BOP projesi suya düşmüştür şimdilik. Tabiki vazgeçmeyecekler. Rahmetli Erbakan ile ters olduğunu sandığınız ve ABD nin belki de büyük ümit bağladığı Erdoğan'ın kendileriyle oyun oynadığını anlamaları "One Minute" ile ortaya çıkmaya başlamış, açılım, ergenekon vs., feto mücadelesi ile iyice ortaya çıkmıştır.
Evet, "AÇILIM" ile PKK nın bir kürt sorunu meselesi olmadığı ortaya çıkmış, bu Kürt olan vatandaşlarımız bunu anlamış, PKK ve Terör destekçileri köşeye sıkıştırılmıştır. Çünkü ortada Kürt sorunu diye bir şey olmadığı dünyaya gösterilmiştir. Açılımdan sonra da terörün devam etmesi bunun bir kürt sorunu olmadığının dünya ve kamuoyu tarafından anlaşılmıştır. En ufak bir operasyonda "TC. Kürtleri vuruyor" argümanı suya düşmüş PKK destekçisi avrupa ve basını bu argümanı kullanamaz olmuştur.
Bu hükümetin ilk icraatı ordumuzdaki gereksiz harcamaları kısıp, askeri silah ve teknoloji atılımları olmuştur. Bunu bilenler bilir. Güçlü bir ordun olmazsa sözün geçmez. Uluslararası ilişki okuyanlarda bunu bilir. Şu anda bunu büyük ölçüde başardık. Bunu görmemezlikten gelmek, hafife almak nankörlüktür.
Ülke Yönetmek Hele Türkiye gibi bir ülkeyi yönetmek apartman yönetmeye benzemez.
Şehit sayısını düşürmek için ABD kucağına oturup PKK ile anlaşırsın, düşer... Ancak varlığın olmaz..
Yada, Çanakkale de olduğu gibi bedeli ağır olur ama özeti istiklal Marşımız olan varlığını onurunla sürdürürsün.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ayzeb -- 30 Nisan 2022; 17:18:18 >
-
O daha çocuk yaşta hocam.Bir kaç sene önce kendi söylemişti.Çocuk yaşta değilse bile aklı çocuk kadar.
Anlayacağın bırak yani veletlerle uğraşma.He de gitsin.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Bizim insanımız şükretmesini gayet iyi biliyor. Bizim insanımız hakkını aramasını bilmiyor, siz de düzeninizin bozulacağından korkup hakkını aramak isteyen insanları şükürsüzlükle suçluyorsunuz.
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı > -
öyle olduğunu kim söylüyor, sizden başka..
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X