Şimdi Ara

Yapay Zeka

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
55
Cevap
8
Favori
3.066
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Merhaba arkadaşalar.

    Yapay zeka yapıları hakkında bir belgesel izliyordum. Bir robota çevresindeki tüm olayları bir çocuk gibi inceleyerek öğrenme yeteneği kazandırmışlar. Aynı yapıyı kullanan birçok çalışma var.

    Çoğu hayvan doğduğunda ayaklanır ve olağan hareketleri yapabilecek şekilde programlanmış olarak doğar. Bir insan ise doğal hareketlerine, düşünme, konuşma iletişim kurma yeteneklerine daha sonra kavuşur. Hayvanlardaki basit iletişim ve hareketlere göre kompleks becerileri öğrenir.

    İlişkisel bağlantıların kurularak beyin yapısının kendi kendine değişmesi ile ortaya çıkan bu öğrenme sürecini nasıl taklit edebiliriz sorusuna nasıl bir yanıt bulabiliriz?

    En basit yapısıyla yürüme becerisi bile büyük bir ilişkisel bağlantı kümesini kendi içinde barındırıyor.

    Bir çocuk için olaya baktığımızda kaslarımızın her birinin hareketinin keşfi ve duyu organlarımızın geri bildirimlerinin işlenmesi sürecini inceleyebiliriz. Önce hareket sistemlerine (kaslara) düzensiz hareket emirleri verir dururuz. Her emrin geri dönüşü ve bize kazandırdığı imkanları duyu organlarımızla geri dönen veri ile birleştiririz. Doğal olarak bunların arasından işimize yaramayan hareketleri eler işimize yarayan hareketleri olağan hareketler olarak kaydederiz. Basit hareketlerden yola çıkarak bu seleksiyon sistemini programatik olarak kurmak, mekatronik bir yapıya aktarmak için neler yapılabilir?

    Bir fikir ortaya atıp beyin fırtınası yapmak istiyorum. Daha sonra basit yapılarla öğrenebilen yapıları taklit edebileceğimiz sistemler kurmak için ne yapmalıyız?







  • İnsan beyni öncelikle anlık çalışma yapısı ile çalışır. Kalıcı hafızaya aktarımla motor sinir sistemi yapıları sonradan oluşur.

    Önce hareket gerçekleşir, ardından bu hareketin hangi duyu sinirlerinden gelen veriye bağlı olduğu kaydedilir. Bağlamsal etkileşim yapısı hareket ile sonucu bağlayarak başlar.

    10 adet motor hareket sağlayıcıya işlemciyle hükmettiğini düşün. Sisteme o anda bağlı veya daha sonra bağlanabilecek birçok geri dönüş sağlayacak algılayıcı ile çalışma yapacak bir yapı kur.

    Motor hareket sistemlerinden birine veya birkaçına hareket sağla. Hareketlerin hangi algılayıcılardan hangi tepkileri aldığını kaydet. Kaydettiğin tepkilerin farklı hareket sistemleri ile nasıl değiştiğini kaydet. Değişimlerin orantısal olduğu sistemleri bağımlı yapılar olarak birleştir. Ram hafızada tuttuğun bu verileri belli bir zamanda (insan için uyku zamanıdır) ana veri tabanına yerleştir. Bu denemeleri sürekli tekrarlayarak düzenli yönelime uyan hareket algılama bağlantılarını motor hareket sistemi olarak kendi ana programının bir parçası haline getir.

    Bir bebek ellerini ayaklarını, boynunu hareket ettirir ve teninde meydana gelen gerilimleri sürekli kaydeder. Kayıt yeri beynin ön lobudur, alın kısmı. Ve bir bebek sürekli uyuma ihtiyacı hisseder. Sebebi yeni şekillenen motor sistemlerinin gerekli kalibrasyona erişebilmesi için beynin ana kayıt sistemine aktarılması, programlamasının tamamlanması için veri tabanının mükemmelleşmesi sürecindeki hesaplamaların aktarılmasıdır. Bir süre sonra bu hareketlerin tepkisel bağımlılıkları yerli yerine oturur ve otomatikleşir. Artık hareket için yeniden hesaplamalara ihtiyaç duymaz. Gözleri görmeye alıştığında, kulakları duymaya alıştığında tüm verileri bir araya getirerek konuşmaya, gördüğü ile işittiğini, tattığını, kokladığını birbirine bağlamaya başlar. Önce en basit yapılar beyinde canlanır sonra bu basit yapıların üzerine bina edilen program hızla gelişmeye başlar.

    Yapay zekadaki amacımız herşeyi kendi kendine öğrenip kendini programlaması. Yapay zekayı sadece temel kod yapısı olarak düşünmeyi yeğliyorum. İleri düzey programlamayı kendi kendine yapabilmesi için çevreden gelen her türlü şarta adaptasyonunu sağlamak yapay zekadır.

    Bir bebek kaslarını keşfettikten ve çevresel etkenlerden gelen tepkileri birleştirdikten sonra ayağa kaldırıp yürütmeye çalıştığımızda denge sağlamak için nasıl iç jiroskop sistemini (kulaklar) kullanmaya başlıyorsa aynı şekilde program yürüyüş için jiroskoplardan gelen verinin önemli olduğunu keşfetmeli. Ayaklar üzerinde dururken yatay dikey konumlama sisteminde büyük değişimler oluyor diye kaydedip o zaman demekki bu yürüme olayı ile jiroskoplardan gelen veriyi bir araya getirmeliyim demeli.




  • İnsan vücudundaki bağımsız kas bölümü sayısı: 640 adet

    Duyular :
    Deri :
    Dokunma, sıcaklık, basınç algılayıcıları
    Kulak :
    Ses frekans algılayıcıları (salyangoz), Denge algılayıcıları (Yarım daire kanalları)
    Dil :
    Tat algılayıcıları
    Burun :
    Koku algılayıcıları
    Göz :
    Işık algılayıcıları

    - İnsan beyninde ilk çalışmaya başlayan duyu sistemi burundadır, kokudur. Hava ile temastan itibaren alışık olduğu anne kokusuna yönelmeyi sağlar. İlerleyen zamanlarda koku tat ile ilişkilendirilir. Koku olmadan çoğu tadı alamayız.

    - Dokunma ve sıcaklık algılayıcılar ikinci aşamada devreye girer ve bunların kalibrasyonu sağlanır. Anne karnında sabit olan çevresel faktörler değişmeye başlamıştır ve artık farklı ölçümler gelmektedir. Bu ölçümler yerine oturmadan kas hareketleri tam manasıyla başlamaz. Diğer duyular faliyetlerini yapsada bu devasa duyu organımızdan (derimiz) gelen tepkiler yerli yerine oturmadan diğer sistemler manasız halde kalır.

    - Kas hareketleri ile dokunma hislerinin bağlantısının kurulması

    - İşitsel ve görsel sistemlerin çevresel etkilere tepkilerinin yerli yerine oturtulması

    - Denge sisteminin (kulak yarımdaire kanalları) öğrenilmesi, kas hareketlerinin ilişkisi

    - Seslere tepki vererek kendi sesinin farkına varılması

    - Gördüğü cisimlerin fiziksel özelliklerinin keşfi

    - Keşfedilen nesnelerin tüm doku organları ile bağlantısının ortaya konulması, sık sık tadına bakılan garip şeyler gibi mesela. Her duyu organı için nesnenin neyi ifade ettiğini anlamaya çalışan bir bebeğin yapısı işte

    - Dil yapısının kavranması

    - Hareketlerin ve düşüncelerin otomasyonu son aşamadır.

    Bu aşamalar basit ilişkisel kayıt sistemi ile meydana getirilir ve zamanla otomatikleşir. Eş zamanlı olarak birden çok işi yapar hale geliriz. Biz bunun farkına varmayız ancak çoğu olay artık bizler için basittir. Büyük bir bilgi birikiminin kendiliğinden birleşmesini sağlayacak düşünsel, kendi kendini programlayan bir programla yaratılmışızdır.

    Şimdi bizlerin ulaşmak istediğimiz ve belgesellerde izlediğim gelişmiş yapılarda bunları içeriyor. Elin adamı yapmış biz neden yapamayalım. Basit ilişkisel veri deposu yapısı biz Türk milletinin ortaya koyamayacağı birşey değil.

    Sadece çevreden gelen etkilere tepki ve iletişimi ortaya koyabilecek en basit yapı bize lazım olan. Hali hazırda elimizdeki işlemciler, programlar, algılayıcılar bunların dik alasını yapabileceğimiz bir ortamı da sunuyor.

    Burada ufak tefek dahi olsa işin bir ucundan tutacak her arkadaş geleceğimiz için büyük bir adımı rahat rahat attırabilecek kapasiteye sahip.

    Boşluktan dolayı kendimi meşgul etmek için rusça öğrenmeye başladım. Hazır öğrenmişken gidip bikaç inşaat ihaleside alırım belki dedim. Öğrenirken google translate abuk sabuk şeyler karşıma çıkartmaya başladı. Dil yapısındaki basit kuralları ve dil verisini toplamaya başladım. Dildeki değişimleri kendi başına ortaya koymak için ilişkisel bağları bir araya toplarken en olası sonuca gitmek için kodları birleştirirken bu konu kafama takıldı. Dilde bunu yapıyorsam neden tüm zeka yapısını bir araya getirmeyelim ki dedim. Ve konu burada işte.




  • Bizim algılamamızdaki güç reseptör sayımızdaki fazlalıktan kaynaklanıyor. Analog ölçümleme yapan milyonlarca reseptör ile çalışmaya başlarsak her türlü ayrımı gerçekleştirebiliriz.

    Fakat reel şartlar malesef bunlara ulaşmamızı engeller. Elimizdeki ile yetinip az ile başlayıp yapay zekanın kendi öğrenimini tetikledikten sonra milyonlarca reseptörü idare edecek hale getirmek gelişen teknolojiyle mümkün olur.

    Her zaman elindeki ne ise onunla başlamak ve bunun bir gerçek olduğunu kanıtladıktan sonra ufak alanlarda milyonlarca reseptörün bulunduğu yapılara ihtiyacımız olduğunu belirtmek daha gerçekçi bir yaklaşım olur.

    Hayaller ufak gelişimlerle başlar. Mevcut sistemlerde küçük oranlarda yapay zeka mevcut. Örneğin evin içini süpüren akıllı bir elektrik süpürgesini düşünün. Ortamın haritasını çıkartmak gibi bir programa sahip. Fakat bu program sadece haritalamaya göre ayarlanmış. Sisteme dahil edilen her hareket ve algılayıcıyı ortak kullanarak kendi kendine mantık üretme yeteneği tüm robotik uygulamaların önünü açar.

    Basit yapıda bir akıllı elektrik süpürgesinin haritalama programını merak yapısı ile değiştirelim. Her zaman daha fazlasını öğrenme ve sürekli veri toplama isteği koyalım.

    Hareket sistemleri :
    - Temizlik fırça motorları ve vakum,

    - Teker ileri geri hareketi

    - Tekerlere tamtur dönme ile serbest hareket sağlayacak sağ sol yada olduğu yerde dönüş yeteneği verelim

    - Depo boşaltma kilidi (Canlı sistemlerde olduğu gibi korumalı, yerini bulunca açabilir)

    Algılama sistemleri :

    - Her canlının ihtiyacı enerji, açlık ihtiyacı pil seviyesi

    - İvme ölçerler

    - Konumsal değişim hesaplamaları için lazer metreler

    - Engelleri hissetmek için gövde çevresine dokunma sensörleri

    - Biriktirme haznesine yeni bir nesnenin girdiğini algılaması için ağırlık sensörleri

    - Çöp deposunun doluluğu ile ihtiyaç gidermesi gerektiğini anlaması için doluluk ölçümü

    Çevreyi tanıma görevi :

    - Motorları gelişi güzel çalıştıracak şekilde hareket sistemlerini sırasıyla teker teker ve toplu olarak hareket ettirmesi için başlangıç öğrenme programı yazılır

    - Gelişi güzel hareketlerle hangi sensörlerden sürekli tepki aldığı hangi sensörlerden kısmi olarak tepki aldığının kaydının tutulması.

    - En yüksek tepkilerin geldiği hareketlerin ana hareketler olarak kaydedilmesi, düşük tepkilere sebep olan, sensörlerin büyük kısmını tepkisiz bırakan hareketlerin kusurlu hareket olarak kaydedilmesi
    Bu konumda motorlar birbirinin etkisini yok edecek şekilde uyumsuz hareket ettiğinde, çevresel etkilerin okumasının çok düşük seviyede kaldığı hareketleri meydana getiren hareket isteklerinin verimsiz olduğu keşfedilir. Bir engelle karşılaştığında çevresine yerleştirilmiş olan dokunma sensörlerinden biri yada birkaçı tepki verirken hareket sensörleri tepkisiz kalır. Bu durumda bir yere çarptığını anlaması için tek bir sensörün tepkisine karşılık farklı bir hareket deneyerek birden çok sensörün aktif hale gelmesi gözlemlenerek daha fazla veri gelen tarafa yönelmesi merak programının gereği olarak ana hareket kabul edilir.

    - Hareketlerle birlikte mesafe sensörlerinden bulunduğu mekanın neresinde olduğu verisi hafızaya işlenir. İlk turlardaki bu biriktirilen veri ram hafızasından sabit hafızaya aktarılır.

    - Ortam içerisindeki değişimler sabit hafızadaki ve o an biriktirilen veriler ile sürekli karşılaştırılır. Ortamda daha önce var olmayan küçük değişimler robot tarafından algılanarak yeni geçici etken olarak kaydedilir. Uzun süre aynı veri tekrar ederse (bir kaç gün ardarda) kalıcı nesne olarak tanımlanır.

    Temizlik görevi :

    - Çevresel sensörlerden gelen veri ile nesneler üzerinde ve her konumda temizlik fırçası çalıştırılır.

    - Fırça çalıştıktan sonra depodaki ağırlık artışları ölçümlenir. Ağırlık artışı kirletici toplanacak kirletici unsur olarak sisteme kaydedilir. Fırçaların çalışması esnasında artışın sağlanması süpürgenin bir artı veri elde etmesini sağlar.

    - Fazlalık biriktirmeye meraklı süpürgemiz deposu dolduktan sonra depodaki doluluk oranı kendisine bildirilir. Bu bildirimle tekrar temizliğe devam etmeye çalışır (merak işte, farklı veriler eldesi arayışı)

    - Depo dolduğu için daha fazla çöp süpüremeyecek, sensörlerden gelen verinin biri (depo ağırlığı) kapanacak. Bununla birlikte yatağına geri dönmek zorunda olduğunu keşfedecek. Fırçalar artık işlevsiz, bunu farkedecek.

    - Deposunu boşaltabileceği yuvayı gösterip çişini yapmasını sağlar gibi depo doluluğunun ortadan kalkmasını sağlatacağız. Boşaltım yerini öğrenecek. Boşaltım yerinde doluluğun sıfırlandığını hissedince doluluk full olamdan önce fırçaların işlevsel olduğu düşüncesini tekrar test edecek. Temizliğe devam.

    Açlık hissi görevi :

    - Pil şarj seviyesi belli bir oranın altına düştüğünde tetiklenecek bir uyarı hissi sağlanacak.

    - Şarj yeri olarak işaretlenmiş bölgesine giderek her canlıda doğal olarak bulunan ana beslenme dürtüsü ile kendini doyuracak. Doyduğunu anlaması için bir seviye belirlenecek.


    Burada sisteme spesifik bir tanımlama yapmıyoruz. Şu şekil şudur, bu budur demiyoruz. Her koşulu kendi kendine keşfedeceği sebep sonuç sinsilesi kayıtlarını kendinin kurmasını sağlayacak bir program yüklüyoruz.

    İşte biz buna yapay zeka diyoruz. Çevresi ile etkileşime girmek için ses algılayıcı mikrofon koyarsan dinlemeyi, dili öğrenecek, hoparlör koyarak duyduklarını taklit ederek sizinle konuşmayı öğrenecek bir yapı. Sebep sonuç bağlantısını kendi keşfedecek.




  • Bana kalırsa yapay zeka dedikleri şey doğru değil, böyle makineler yapılıyor ancak bunlar da 1-0 şeklinde 2li devre sisemine göre. Yani bir devreden akım geçerse 1 geçmezse 0. Bu devrelerin birleşimi ise değişik kombinasyonlar doğurarak bilgisayarları oluşturuyor. Bana kalırsa yapay zeka yapılamaz çünkü bir kablo üzerinden 2 değerini alamazsın. Ya akım geçer ya geçmez.
    Edit:gecen 3 yilda dusuncelerim oldukca degisti
    Her sey mumkun hem de kuantum sistemleri ve superpozisyon goz onunde bulundurulursa imkansiz gibi gorunnmuyir

    Edit 2 : bunu taa lisenin baslarinda yazmistim, oysa olay dusundugumden cok daha farkliymis. oncelikle 1-0 dedigimiz sey yalnizca secimimiz belki secmeyede bilirdik, 0-1-2-3-4 de olabilir bu, stabilite sebepleriyle kullaniliyormus ikili sistem.
    Ayrica bilgisayarlarin deterministik olmasi da geremiyormus, undeterministic abstract machines denen bir kategoriden de haberim oldu. Bir de, yapay zeka dedigimiz kavram icin determinizim bir sikinti degilmis, yani aslinda determisinistik sistemler de gayet tabi ogrenme kabiliyeti gosterebilirmis. Ogrenilecek cok cok cok sey varmis...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Hesher -- 27 Şubat 2018; 18:49:40 >




  • Hiç bir şey anlamadım. Bu konularla uğraşana helal olsun valla.
  • Bizim beynimiz içinde de kayıtlar birler ve sıfırlardan oluşuyor. DNA yapısı AT yada GC çiftleri ile yazılan bir kimyasal bileşiktir. Dize 0 1 2 3 rakamlarından oluşan bir yapıdadır. Yani ikili sistem yerine dörtlü sistem kullanarak tüm veriler kaydedilir.

    Elektronikte de sadece bir ve sıfır kavramı yoktur. Farklı voltajlarında manası vardır. Analog ölçüm neredeyse tüm mikro işlemcilerde mevcuttur. En basit analog ölçüm yapan işlemci bile 8 bitlik analog ölçüm sonucu verir.

    Yapay zeka insanlık için büyük bir zorunluluk haline gelmek üzere. Basit işlerimizi yaptırmanın yanında tehlikeli işleri yaptırabileceğimiz, kolay feda edilebilecek robotik yapılar birçok sorunumuza çözüm getirecektir. Daha güvenli bir hayat için yapay zeka sistemleri vazgeçilmez olarak hayatımıza girecek.

    Asıl sorunumuz biz bu sistemlerin üretiminde ülke olarak nerede olacağımızdır. İşin aslı dünyanın geri kalanından ileride olabilecek miyiz sorusu. Ya lokomotif oluruz yada geriden gelerek 3. dünya ülkeleri gibi birilerinin gelişimini izlerken sefaletle boğuşuruz. Türkün sınırı yoktur mu dedirteceğiz yoksa elalemin işe yaramaz ilkel insanlar sözlerini mi kanıtlayacağız?

    Üniversitede bitirme ödevi olarak su dağıtım sistemlerinin tasarımını seçtim. Şebeke çözümlemesi için basit sistemler geliştirmişler. Ben çözüm için deneme yanılma yöntemini kullanan genetik algoritma yapısını kullandım. Koşulara en uygun sistem çözümünü doğal seleksiyon ile deneme yanılma sistemi ile çalışan bir kodla çözdüm. Sistem yapısı ileriye yönelik olarak en basit ve en masrafsız yapı ile çözdüm. Bu çözüm ile şebeke hataları ile oluşan ileriye yönelik bakım masraflarını da en aza indiren hem günümüzde yapımını ucuzlaştıran hemde gelecekte daha az sorun çıkartarak bakım masraflarını en aza indiren bir çözüme ulaştım.

    Bu gün çalıştığım kurumda bu sistemi halen devreye alamadım. Senelik 200 milyon liralık hat imalatı yaparken 400 milyon liralık bakım masrafımız var. Eğer yapay zeka çözümünü devreye sokmuş olsak 400 milyon bakım masrafı 200 milyona inecek ve her sene 2 misli daha fazla hizmet sağlayabilecek hat yapabileceğiz.

    İşte yapay zekanın bize kazandıracağı budur. Ülkemizdeki her sektörde bu tipte çözümleri kullanmaya başlasak ekonomimizin ne hale geleceğini düşünün. Daha fazla para daha çok refah getirebilecek şekilde harcanabilecek. Bol bol artacak, bol bol fakirin yüzü gülecek. Ülkemizde aç açıkta olan kalmadığı gibi başka ülkeleri dahi refaha götürebilecek kadar büyük bir güce kavuşmuş olacağız.

    Uzun lafın kısası yapay zeka sadece size hizmet sunan düşünen robotlar değildir. Her problemin en uygun çözümünü getiren programlama yapısıdır.




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Hacettepe yapay zeka
    geçen yıl açıldı
    Unity3d Yapay Zeka Sorunu
    10 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Mr_YAMYAM

    quote:

    Orijinalden alıntı: goçhisar

    Merhaba arkadaşalar.

    Yapay zeka yapıları hakkında bir belgesel izliyordum. Bir robota çevresindeki tüm olayları bir çocuk gibi inceleyerek öğrenme yeteneği kazandırmışlar. Aynı yapıyı kullanan birçok çalışma var.

    Çoğu hayvan doğduğunda ayaklanır ve olağan hareketleri yapabilecek şekilde programlanmış olarak doğar. Bir insan ise doğal hareketlerine, düşünme, konuşma iletişim kurma yeteneklerine daha sonra kavuşur. Hayvanlardaki basit iletişim ve hareketlere göre kompleks becerileri öğrenir.

    İlişkisel bağlantıların kurularak beyin yapısının kendi kendine değişmesi ile ortaya çıkan bu öğrenme sürecini nasıl taklit edebiliriz sorusuna nasıl bir yanıt bulabiliriz?

    En basit yapısıyla yürüme becerisi bile büyük bir ilişkisel bağlantı kümesini kendi içinde barındırıyor.

    Bir çocuk için olaya baktığımızda kaslarımızın her birinin hareketinin keşfi ve duyu organlarımızın geri bildirimlerinin işlenmesi sürecini inceleyebiliriz. Önce hareket sistemlerine (kaslara) düzensiz hareket emirleri verir dururuz. Her emrin geri dönüşü ve bize kazandırdığı imkanları duyu organlarımızla geri dönen veri ile birleştiririz. Doğal olarak bunların arasından işimize yaramayan hareketleri eler işimize yarayan hareketleri olağan hareketler olarak kaydederiz. Basit hareketlerden yola çıkarak bu seleksiyon sistemini programatik olarak kurmak, mekatronik bir yapıya aktarmak için neler yapılabilir?

    Bir fikir ortaya atıp beyin fırtınası yapmak istiyorum. Daha sonra basit yapılarla öğrenebilen yapıları taklit edebileceğimiz sistemler kurmak için ne yapmalıyız?

    Bir canlı ile yapay zeka arasındaki aşılması gereken tek unsur, VAR-YOK meselesidir.
    Günümüz yapay zeka temeli 1 ler ve 0 lardan oluşmaktadır. Yani bir yapay zekada bir olgu ya vardır ya da yoktur. Halbuki bir insan veya bir canlıda bu durum çok farklıdır. Duyu organları bir şeyi algılarken birden fazla işlem ve algılama ile hareket etmektedir.
    Parmağımızın ucu ile bir yere dokunduğunduğumuzda;
    O yerin düzgün veya pürüzlü olduğunu,
    O yerin ısısı hakkında yaklaşık bir değer ölçebildiğimizi,
    O yerin hareketli yada hareketsiz olduğunu,
    O yerin zarar verebilecek bir yapıda olup olmadığını
    Ve hatta o yerin metal mi yoksa tahta gibi bir malzemeden yapılmış olduğunu tahmin edebilmemiz bile olasıdır.
    Bir yapay zekanın, bu basit dokunma işlevini tam anlamıyla yerine getirebilmesi için binlerce işlem yapması gerekmektedir. Sebebi ise algılama için kullanılan mantığın öncelikle 1-0 değerlerinden oluşması ve buna göre analiz yapmasından kaynaklanmaktadır.
    Eğer yapay zeka 1ler ve 0 lardan ziyade ara değerleri de algılayabilecek yapıda olabilseydi, günümüz çağında gerçek bir zeka olgusundan bahsedilebilirdi.


    Bana kalırsa yapay zeka dedikleri şey doğru değil, böyle makineler yapılıyor ancak bunlar da 1-0 şeklinde 2li devre sisemine göre. Yani bir devreden akım geçerse 1 geçmezse 0. Bu devrelerin birleşimi ise değişik kombinasyonlar doğurarak bilgisayarları oluşturuyor. Bana kalırsa yapay zeka yapılamaz çünkü bir kablo üzerinden 2 değerini alamazsın. Ya akım geçer ya geçmez.



    Şimdi farkettim mesajımda bunu söylemeye çalışmıştım.




  • Peki bu neden bir engel olsun?
  • Çünkü bir telde 3. bir ihtimal yoktur. ya 1 ya 0. Yani bunu yapman için tamamen yeni bgir anlayış geliştirmelisin. Ayrıca bana kalırsa cyborg(nasıl yazıldığından emin değilim) teknolojiler daha işe yarar görünüyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Hesher -- 7 Ağustos 2013; 12:47:56 >
  • Senin izlediğin belgeseller oldukça abartı ve fantazi gerçekten... Adamlar insan beynini çözebilmiş değil ki onu taklit edecek cihaz yapabilsinler.
  • Yapay zeka programlamak için insan beynini tamamiyle çözmemiz gerekmiyorki. Aksine yapay zeka programlamasında aşama kaydetmemiz insan beynini çözmemizin yolunu açıyor. Bizler sadece kendi düşüncelerimizle yapay zekayı biçimlendiriyoruz. Tabi bununla beraber insan beynini de çözmüş olacağız.

    iCub robotları şu anda gelişimini devam ettiriyor. Olaylara, çevreye yapay zeka ile tepki verme yetisi verilmiş programlara sahipler.



    Yapay zeka hakkında birkaç arkadaşımla daha konuşmalarım oldu. Yapıyı anlattım ve aklıma gelişen fikirler de gelmeye başladı. İnsan beynini anlamak ve insancıl yaklaşımlar üzerinde konuşmak program yapısını güçlendiren bir etken. Bir insandaki merak hissini sürekli deneyerek ve yüksek eldeleri veri tabanına kaydederek ilerleyen ve öğrenen yapıda duyguların yerleri yapay zeka programlamayı üst aşamaya taşır düşüncesi kafama iyice yerleşti.

    Elde edilen verilerin istatistiklerinde olumlu davranışlar ve olumsuz davranışları kategorize etmek için duygusal limitler koyulmalı. Bu limitler kötü hareket, iyi hareket ayrımını getirir.

     Yapay Zeka


    Duygusal yaklaşımların elde edilen verilerle ayrımını sağlayarak derecelendirilmesi için bir yapı program içinde bulunmalı. Bunları verilerin istatistikleri ile sınıflandırmak yapay zekayı kullanışlı kılar. Her verinin yanında her duygusal durum için bir sınıflandırma puanı eklenerek program mükemmel yapıya kavuşturulur. Tercih öncelikleri belirlenir.

    Korku seviyesi: Sistemde zarara sebep verecek olan hareketlerin istatistiki üst limit seviyesi

    Cesaret seviyesi: Denemelerle korku seviyesi olarak adlandırılan verilerin olduğu hareketlerin başka hareketlerle etkileşimi sonucunda yeni ve korku seviyesini değiştirebilecek merak hareketlerinin limiti

    Sevgi : Yapılması sonucunda fayda sağlayan, en az harcama ile en yüksek verim alınan, ihtiyaç halindeki hareketler kalıplaşmış olağan haller

    ilginçlik : Yeni veriler elde etmeyi sağlayan, yönlendirmelerin sonucunda öncelikle denenmesi gereken işler







  • http://www.youtube.com/user/robotcub
  • Hesher kullanıcısına yanıt
    Al sana makinelerin 1-0 dan ibaret olmadığının kanıtı:




    1-0 ile çalışıyorken bardağı eziyor, hassas algılamayı açıp bardağı verdiğinde bardak sanki bir insanın elindeymiş gibi ezilmeden tutulabiliyor.

    Ama ben hala yapay zeka ile ilgilenen, beyin fırtınası yapacak ateşli tartışmalar görmedim. DH ciler öldünüz mü?




  • Haci sen bunu konussan burda bile yapamayacak oldktan sonra ne faydasi var

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bardak örneği çok iyi olmuş , orda bardağı ezmemesi yapay zeka değil hassas algılamayı açtığında bile bardağı ezmesi veya sana fırlatması ya da yemeye çalışması yapay zeka olurdu, bunlarıda programlaya bilirsin peki sonra ne olacak senin verdiğin yüzdelere göre bu davranışlardan birini gerçekleştirecek. %90 fırlat dersen yüksek ihtimalle fırlatacak, bütün her şeyi programladın bütün düşünce tarzını yaptım diyelim eee her şeyini sen yaptın bu aletin yapabileceklerinin hepsini biliyorsun bu alet seni şaşırtacak bir şey yapabilir mi hayır. Şurda şunu yap burda bunu yap diyorsun , veya %10 şansla şunu yap diyosun ki bu şans dediğimiz şeyler bilgisayarın saatine vs falan bağlı yani tahmin edilebilir , yani her şeyini tahmin edebildiğin şey nasıl yapay zeka olabilir?
  • iCub projesindeki 20 robotton biri şu anda ODTÜ de. Videodaki robotun tüm mekanik, elektronik çizimleri sitesinde mevcut. Program yapısı açık kaynak kodu olarak mevcut. Ancak yapay zekaya değil programatik zekaya sahip.

    Proje icin 1.000.000 Tl ye kadar bütçe imkani var :)))

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: strahd_von_zarovich

    Bardak örneği çok iyi olmuş , orda bardağı ezmemesi yapay zeka değil hassas algılamayı açtığında bile bardağı ezmesi veya sana fırlatması ya da yemeye çalışması yapay zeka olurdu, bunlarıda programlaya bilirsin peki sonra ne olacak senin verdiğin yüzdelere göre bu davranışlardan birini gerçekleştirecek. %90 fırlat dersen yüksek ihtimalle fırlatacak, bütün her şeyi programladın bütün düşünce tarzını yaptım diyelim eee her şeyini sen yaptın bu aletin yapabileceklerinin hepsini biliyorsun bu alet seni şaşırtacak bir şey yapabilir mi hayır. Şurda şunu yap burda bunu yap diyorsun , veya %10 şansla şunu yap diyosun ki bu şans dediğimiz şeyler bilgisayarın saatine vs falan bağlı yani tahmin edilebilir , yani her şeyini tahmin edebildiğin şey nasıl yapay zeka olabilir?

    Ben program aşamasında hiçbir spesifik hareket yada davranış yapısı vermek istemiyorum. Programı çevreden gelen isteklere bağlı olarak öğrenmesinden başka birşey içermeyecek. Eğitimi dışarda zekayı geliştiren kişilere kalmış. İsterse fırlatıp atması gerektiğini doğal bir davranış olarak öğretir isterse ver dediğinde vermesini sağlayacak şekilde eğitir.

    Her türlü ortama uyum sağlama seçeneği olmadan bir öğrenime yada programa yapay zeka demem. Yeri geldiğinde bir sistemin içine atıldığında tüm sistemi çözümleyip istediği gibi yönetebilecek bir programatikten bahsediyoruz. Temel kod küçücük bir sisteme sahip ama içinde bulunduğu şartlara bağı olarak gelişip ana sistemlerin yerini alabilmeli, geliştirebilmeli, en ileri düzeyde çalışmayı sağlayabilmeli.

    Eğer her koşulu ben programlayacak olursam bu kod terabyte lar seviyesini çok çok aşar.

    Program içeriğinde merak ana kodu, veri karşılaştırma ve kayıt sistemi, duygusal kategorizasyon, anlık duygu durumu ayrımı dışında farklı bir kod bulunmamalı. Maksimum 100K kadar bir kod ile tüm farklı yapıların çözümüne gidebilmeli.




  • Dostum yapay zeka demek içine yüklediğinde onu algılaması veya cevap vermesi değildir. Bunu her makine yapar. 1-0 dan ibarettir bu. Yapay zeka ise içine bilgi yüklemeden kendi kendine(iradeyle) doğruyu bulan(veya bulamayan) ama programlamadan kendi programını yazan makinedir. Bana kalırsa yapay zeka için önce evrenin temelinden başlanmalıdır. Bayağı önce bir dergide okumuştum evren dev bir bilgisayar mı diye bir konuydu. Orada şunu fark ettim; evrendeki parçacıklar(şimdi tam hatırlamıyorum yalan olmasın) planklerdi sanırım. Bunlar evrenin 1-0 olabilecek şekilde çalıştığını söylüyordu. Buna bakılırsa evrene bir bilgisayar diyebilirsin ve bu prensiple bir bilgisayar veya robot üretebilirsin. Ancak bazı bilim insanları da bunun imkansız olduğunu yazıyordu. Çünkü akıl, duygu ve irade gibi şeyler 1-0 şeklinde kodlanamaz diyorlardı. Bana kalırsa bu konuları konuşmadan önce temelden başla ve evrenin çalışma mantığını anla. Yani bir robot programlandığında bardağı az sıktığı için ona yapay zeka demek sadece kendini kandırmak olur.




  • :)

    Bardak mevzusu yapay zekaya farklı bakan arkadaşlar içindi.

    Mesela bir bilgisayar sistemine attığımda önce kendi kodunu genişletebileceği bellek erişimlerini test edecek sonra tüm sistemi çözümleyerek içinde bulunduğu sistemi çözümleyip tüm sistemi kendi için daha verimli bir şekilde kullanacak bir yapı olsa. Hani mesela...

    Hepsi hepsi 100 satır kod ile interneti sarmaktan bahsediyoruz. Sonra kendisini ben asıl sistemim diye tanıtacak. Kendi sistemlerini tanımlayacak fakat yabancı sistemlerde olduğunda onlara kendini sistemin kendi gibi tanıtacak. Her bulunduğu ortamdan en iyi faydalanabileceği yapıyı çekecek bir kod gibi mi? Her şeyi görür, duyar, bilir, müdahale eder. Farkedilmez ve istediği yerde tüm yapı taşlarını bizlerdeki sosyal topluluk sisteminde olduğu gibi kendi topluluğu için ayarlayan bir yapı kurar.

    Topluluk bilinci sayesinde her sistemin yönetiminde olan aptal bir oyun içine sıkışı verir.

    Evrenin temel yapısının çözümü üst aşama bence. Henüz bizler (DH grubu:) yapay zeka kavramında sosyal iletişim bilincine erişemedik. Kodlarla yapılabileceklerin üst sınırı nedir sorusu üzerindeyiz gibime geliyor :)

    Şakayla karışık verdiğim mesaj umarım anlaşılmıştır...




  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.