Şimdi Ara

YAHUDİ SEMBOLÜ

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
27
Cevap
0
Favori
11.127
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • İslam inancına göre Hz. Adem'in cennetten getirdiği üç şeyden biri olan Mühr-ü Süleyman, tüm semavi dinlerce kutsal kabul edilmiştir. Üstelik, sözkonusu sembolün tarihi bu dinlerin tarihinden daha eskidir; arkeolojik kazıların ortaya çıkardığı tunç çağı buluntularında bile bu sembole rastlanmaktadır.

    Farklı topluluk ve zamanlarda farklı anlamlar atfedilen bu sembol; bereket, güç, hikmet, yahut ilahi himaye beklentisiyle bir tılsım olarak görülmüştür.

    Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde çok yaygın olarak kullanılan Mühr-ü Süleyman, sadece kılıçlar üzerinde değil, cami duvarlarında, mezar taşlarında, çeşme ve şadırvanlarda, kapı kanatlarında, tepsi ve tabaklarda, sikke ve mangırlarda, hatta rüzgara hükmetmek isteyen Barbaros Hayrettin Paşa'nın sancağında da kullanılmıştır. Rivayetlere göre Hz. Süleyman peygamber bu mühür sayesinde cinlere ve rüzgarlara hükmetmekteydi

     YAHUDİ SEMBOLÜ

    Barbaros Hayrettin Paşanın kullandığı sancak

    Bu sembole Batı dünyasında "Davud'un Yıldızı" denmesinin sebebi, onların altı köşeli yıldız sembolünü sözkonusu mühür-yüzükten önceye götürmeleri ve bu sembolü Hz. Süleyman'a değil, O'nun babası olan Hz. Davud'a atfetmelerindendir. Daha yalın bir ifade ile, Batı inancında Mühr-ü Süleyman'ın üzerindeki, Davud'un Yıldızı'dır. Yahudiler'in bu sembolü sahiplenmeleri ve İsrail devletinin bayrağında kullanmaları, görece yakın tarihlere ait olaylardır ve her ne kadar bu durum sözkonusu sembolün günümüzde insanlar tarafından algılanışını değişikliğe uğratarak kullanımını kısıtlamışsa da, Mühr-ü Süleyman bu coğrafyanın bir kültür öğesidir, geleneğin bir parçasıdır ve bu anlamda asla "Yahudi sembolü" olarak görmemek gerekir. Bu üç semavi dinde manası olan bu sembole nefretle bakmak bence çok yanlış.

     YAHUDİ SEMBOLÜ



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mr.respect -- 4 Haziran 2010; 23:43:59 >







  • Kaynak?
    Sizin eğitiminiz?
  • ne yani o altı köşeli yıldızı ters çeirip yalayıp 67 derece açıyla bakınca allah yazısımı çıkıyor abovvvvvvvvvv
  • din kitabında bi cami duvarında bu sembolün resmi vardı. hocaya sordum afalladı kaldı düşündü tahtaya çizdi bi daha imanın 5 şartını sembol ediyo dedi kestirip attı

    ama yıldız 6gen ne hikmetse



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi UcanSpagettiCanavarı -- 4 Haziran 2010; 23:53:00 >
  • Hepsi sonradan çıkmış işaretlerdir. Hz.Adem cennetten falan getirmemiştir.
  • Davut Yıldızı veya Davut Kalkanı(Magen David) olarak biliniyor. Kabala inancının eseri olduğu düşünülüyor. Yanılmıyorsam Dan Brown bir kitabında bu işaretin ortaya çıkışı üzerinde durmuştu. Dan Brown'un bir yorumuna göre bu yıldızı oluşturan ve birbirine geçmiş 2 üçgen kadın ve erkeği sembolize ediyor.(Avenjelizm ile alakalı olabilir) Yazıda tartışmaya açık yerler var ve kesin doğrular şeklinde yayınlanmamalı bence..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Masonry -- 4 Haziran 2010; 23:55:45 >
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Tarihteki ünlü bakirler
    3 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • örnek:

     YAHUDİ SEMBOLÜ
  • Hz. Süleyman Allahın ona verdiği hikmetlerle Cinlere ve Rüzgara hükmediyordu. Mühürün gücü filan yoktur. Allah nasıl dilerse öyle olur.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Cagdas dv6196

    Kaynak?
    Sizin eğitiminiz?

    Biraz olsun gayretin olsa google'e Mührü Süleyman yazar binlerce kaynak bulursun.

    Daha düne kadar ülkemizdeki din yobazları osmanlı eserlerinde ve motiflerinde bulunan bu sembolü bize ne şekil anattılar? Neymiş, içimize giren yahudilerin ve müslüman görünen yahudilerin ülkemizi parçalamak için birbirleriyle gizliden anlaşmalarının işaretiymiş. Bu saçmalıklara inanan milyonlarca dindar insan var bu ülkede. Mesele sırf siyasi olsunda Allah adına ne uydurursan uydur.

    Birileride gerçeği yazınca kaynak istersiniz. Deli saçmalarına kaynak isteyin.





  • quote:

    Orijinalden alıntı: MetronoM

    http://forum.donanimhaber.com/m_35134081/mpage_1/f_/key_//tm.htm#35145531


    Barbaros Hayreddin'in sancağındaki avatarımda da seçileceği üzere Gönye-Pergel değil Zülfikar (kılıç)'dır.
    Barbaros Hayreddin'in İspanya'dan kurtardığı yahudiler, mason yapılanmasını oluşturuken bu sancaktaki sembolü kullanmış olabilirler.
    Bunlar sadece kendi yorumlarımdır.. Hiçbir yerden alıntı yapmadım. Kronoloji ve mantık olarak da güzel bir tez oluşturduğumu düşünüyorum.




  • Bende bu dönem Kanuni'yi anlatıyordum tarih dersinde Kanuni dönemindeki denizlerdeki gelişmelerde Barbaros Hayrettin Paşa'nın donanmasının sancağıydı öğretmene sormuştum Mühr-ü Süleyman doğru mu diye evet demişti.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: CasparoF

    Hz. Süleyman Allahın ona verdiği hikmetlerle Cinlere ve Rüzgara hükmediyordu. Mühürün gücü filan yoktur. Allah nasıl dilerse öyle olur.

    Peki Bakara süresinde geçen ayete ne dersin!

    Ve onların Peygamberi, onlara dedi ki: “Muhakkak ki onun melikliğinin âyeti (delili), içinde Rabbinizden sekînet ve Hz. Musa ailesinin ve Harun ailesinin bıraktığı şeylerden bakiye (kalıntı) bulunan, meleklerin taşıdığı bir tabutun (tahta sandığın) size gelmesidir. Muhakkak ki bunda, sizin için elbette âyet (delil) vardır, eğer siz mü'minlerseniz.” BAKARA 248. AYET

    Buradan anlaşılıyorki kutsal emanetlere ve peygamberlerden kalan emanetlere saygı ve hürmetin hiçbir zaman paganizimle alakası yoktur.

     YAHUDİ SEMBOLÜ

    Kuranda adı geçen, iki melek tarafından taşınıp korunan sekinet tabutu.

    Muhakkak ki Allahın dediği olur fakat Allah bazı güçleri sembolik cisimlere bağlamıştır. Bu açıkça kuranda geçiyor.

    Benim asıl anlatmak istediğim şudur. Bugün birilerine kızarken o kızdığımız insanların dinlerine ve dini sembollerine hakaret etmemeliyiz. Bir bakıyorsunuzki o dini semboller apaçık kuranda ayet olarak geçiyor. Bu durumda hürmet göstermekten başka çare kalmıyor.

    Bayrak yakmak başlı başına bir acziyettir fakat bugün israil bayrağını yakan yobazlar acaba orada Süleyman peygamberin mührünü yaktıklarının farkındalarmı?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mr.respect -- 5 Haziran 2010; 0:31:16 >




  • o mühür tek başına hiçbir anlam ifade etmez yanlızca bir çizimden ibaret. Orijinal sembolleri, yazılacak tılsımları ve onları bir araya getirip amacına ulaştıran babayiğit olmadan bir önemi yok. Yani o altıgen şeklin şu halde ne maddesel ne de manen bir değeri vardır. Tabiki bayrağın üzerinde kullanılması, bayrağın bir parçası olması onu benimseyen insanlar için önemlidir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Leone_510 -- 5 Haziran 2010; 0:43:40 >
  • http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazino=185571

    Yazıyı okumanızı tavsiye ederim. Konunun cevabı yazıda.
  • benim bildiğim

    o işaret iç içe geçmiş 2 üçgen, birinin ucu yukarı birininki aşağı bakıyor.

    yukarı bakan manevi hayatı, yani ruhlar alemini temsil ediyor.

    aşağı bakan ise maddesel hayatı, yani dünya hayatını temsil ediyor.

    bunların tam ortasında ise bir insan var.

    kafa manevi tarafın uç kısmında kalıyor. yani maddesel dünyaya değmiyor. yani insan vücudunu kontrol edenin ruh olduğu beliritiliyor.

    kollar iki yana açık şekilde maddesel üçgenin iki köşesini gösteriyor ve manevi üçgene değmiyor. insanın dünyaya sarıldığını belirtiyor. ayaklarda maddi üçgenin alt köşesinde birleşik duruyor. buda aynı şekilde insanın dünyaya bastığını gösteriyor.

    manevi üçgenin alt iki ucu boşta, merkezde yani iki üçgenin ortasında ise kalp var.
  • Kaptan-ı Derya Barbaros Hayreddin Paşa'nın orjinal sancağı
     YAHUDİ SEMBOLÜ


    sancaktaki şekillerin ne manaya geldiğini aşağıya alıntı yapıyorum,

    Barbaros Hayreddin Paşa’nın, Beşiktaş’taki Deniz Müzesi’nde bulunan mübarek sancağının en üstünde نصرا من الله ففتح قريب فبشر المؤمنين يامحمد «Nasr'un minallahi ve fethun kariybun ve beşşiril mü'mi-niyne» "Allah'tan bir yardım ve yakın bir fetih vardır. (Ya Muhammed) Mü'minlere müjde ver" (Saff Suresi 13.) ayet-i kerimesi bulunmaktadır.

    Ortasında bulunan kılıç ise Zülfikar'dır. Zülfikar, Hz. Muhammed (S.A.V)'in damadı ve evliyaların pîri olan Hz. Ali'nin çatal şeklindeki meşhur kılıcının adıdır.

    Hayreddin Paşa'nın sancağında, Zülfikar'ın yanındaki "beyaz el" ise "Pençe-i Âl-i Aba"yı yani Hazreti Muhammed (S.A.V.), kızı Hz. Fatma (r.a.), damadı Hz. Ali (r.a.) ile torunları Hz. Hasan (r.a.) ve Hz. Hüseyin (r.a.) olmak üzere 5 kişiyi temsil eder.

    Sancağın dört köşesinde, 4 Büyük Halifenin ; Hz. Ebubekir, Hz. Osman, Hz. Ömer ve Hz. Ali'nin mübarek isimleri bulunmaktadır.

    Sancağın alt ortasındaki iç içe iki üçgenden oluşan yıldız şeklindeki Hz. Süleyman (A.S.)'ın mührü ise geçmişte müslümanlar tarafından yaygın olarak kullanılan ve Mühr-ü Süleyman olarak bilinen Rahmani bir simgedir. İstanbul'daki yüzlerce yıllık tarihe sahip pek çok caminin tavan, duvar ve cam süslemelerinde de Mühr-ü Süleyman deseni bulunmaktadır. Mühr-ü Süleyman, İslam tezyini sanatlarının metal, ahşap, mimari, dokuma gibi pek çok dalında da nakış amaçlı kullanılmıştır. Taş, ağaç, cam, kağıt vb. satıhlarda merkezî motif niyetine kullanılmıştır. Tekke vb. mekanların kubbe veya tavan nakışlarında yahut medhal sövelerinde Mühr-ü Süleyman desenleri bulunur. Anadolu Selçukluları, Artukoğulları ve İlhanlılar'ın eserlerinde bilhassa kubbelerin kilit taşlarında sık rastlanır. Osmanlılar'da ise başta hamam kubbe delikleri olmak üzere mezar taşları, cami tezyinatları, padişah gömlekleri, sancaklar, anıtlar ve kemer kilit taşlarıyla çini, seramik gibi mimariyi ilgilendiren hususlarda, mutfak eşyalarında, çeşmelerde, sebillerde, giyim eşyaları ve takılarda kullanılmıştır. Nitekim Barbaros Hayreddin Paşa’nın, "rüzgara hükmedebilmek maksadıyla" sancağına Mühr-ü Süleyman motifi nakşettirmesi de bu geleneğin bir neticesidir.

    Hz. Süleyman Kuran-ı Kerim'de övülerek bahsedilen ve Allah tarafından kendisine muhteşem bir medeniyet bahşedilmiş "Hükümdar" bir peygamberdir. Hz. Süleyman, “Ey Rabbim! Beni bağışla. Bana, benden sonra kimseye layık olmayacak bir mülk (hükümranlık) bahşet! Şüphesiz sen çok bahşedicisin!” (Sâd Suresi: 35) şeklinde dua etmişti. Allah da rüzgarı, şeytanları, cinleri ve hayvanları onun emrine vermişti. Kur'an'da belirtildiği üzere "Rüzgâr" onun emriyle dilediği yere eserdi. İşte her denizci gibi kaderi denizde esen rüzgarlarla doğrudan bağlantısı bulunan Barbaros Hayreddin Paşa da dünyanın en büyük deniz savaşı olan Preveze'de ters esen rüzgara karşı Allah'a yalvarışını hatıralarında şöyle dile getiriyor: "Muharebe başlarken güney rüzgarı çok sert esiyor, kadırgalarımıza muhalif geliyordu. Kur’an-ı Kerim’den ayet-i kerimeler yazılı varakları derya yüzüne serptirip Cenab-ı Hakk’ın ben aciz kulundan bugüne kadar esirgemediği lütuf, merhamet ve inayetini niyaz ettim. Duam kabul buyuruldu. Rüzgar önce hafifledi, sonra cihet değiştirdi."

    İslam, Türk ve Barbaros düşmanı amiral Jurien de la Graviere iftira ve haçlı bağnazlığıyla dolu olan "Doria ve Barbaros" adlı kitabında bu olayı mertçe şöyle itiraf ediyor: "Gözlerini göğe kaldırıp, kızıl sakalları arasında kimsenin bilemeyeceği bazı sözler mırıldandıktan sonra Hayreddin sonunda tevekkül etmişti. Kaptan Paşa'nın dindarlığı cesaretine eşitti. Hayreddin asla bir savaşa oruç tutmadan ve namaz kılmadan girmemiştir. İki uzun şerit flamalara yazılmış Kuran'dan ayetler amiral gemisinin iki yanına asılmıştı ve muhteşem olan da rüzgarın aniden durmasıydı. Allah'ın ve Peygamber'in istediği buydu herhalde!"

    Türk-İslam tarihinde sıkça kullanılan bu "altı köşeli yıldız" deseni zaman içinde "Seal of David" adıyla Yahudi ve Masonlar tarafından da kullanılmaya başlandı. Yahudiler sonraki dönemlerde bu şekli kutsal kabul edip sancak, flama ve muskalara işleyerek büyücülük tılsımı yaptılar. Bu şeklin Yahudiler tarafından bir sembol olarak sıklıkla kullanılmaya başlanmasıyla birlikte müslümanlar tarafından kullanımı da o oranda azalmış ve günümüzde ise hemen hemen terkedilmiştir.



    Konuyla dolaylı yoldan alakalı olarak Abdullah Ziya Kozanoğlu'nun Türk Korsanları adlı bir kitabı var ,Oruç Barbaros'tan başlayıp Turgut (Dragut) Reise kadar olan süreyi roman tadında tarihi bir kitap olarak yayınlamış, zevk alark okuyacağınıza emin olabilirsiniz




  • quote:

    Orijinalden alıntı: mr.respect

    quote:

    Orijinalden alıntı: Cagdas dv6196

    Kaynak?
    Sizin eğitiminiz?

    Biraz olsun gayretin olsa google'e Mührü Süleyman yazar binlerce kaynak bulursun.

    Daha düne kadar ülkemizdeki din yobazları osmanlı eserlerinde ve motiflerinde bulunan bu sembolü bize ne şekil anattılar? Neymiş, içimize giren yahudilerin ve müslüman görünen yahudilerin ülkemizi parçalamak için birbirleriyle gizliden anlaşmalarının işaretiymiş. Bu saçmalıklara inanan milyonlarca dindar insan var bu ülkede. Mesele sırf siyasi olsunda Allah adına ne uydurursan uydur.

    Birileride gerçeği yazınca kaynak istersiniz. Deli saçmalarına kaynak isteyin.

    Son derece seviyesiz bi cevap...
    Yazdıysan bir yazı kaynağını da vericeksin, fellik fellik biz mi arıcaz?
    Google her konuda veya herhangi tek bir konuda bile mutlak doğruların kaynağı mıdır?

    O zaman gogle'a yaz bakalım ERMENİ SOYKIRIMI diye, doğru muymuş değil miymiş? Bütün dünya da kasmasın!!!
    Daha 1910larda oldu bu olay, ki sen Hz. Adem zamanını google'lamışsın.

    Hala kaynak ve senin eğitiminle ilgili bilgi bekliyorum.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: mr.respect
    quote:

    Orijinalden alıntı: CasparoF

    Hz. Süleyman Allahın ona verdiği hikmetlerle Cinlere ve Rüzgara hükmediyordu. Mühürün gücü filan yoktur. Allah nasıl dilerse öyle olur.

    Peki Bakara süresinde geçen ayete ne dersin!

    Ve onların Peygamberi, onlara dedi ki: “Muhakkak ki onun melikliğinin âyeti (delili), içinde Rabbinizden sekînet ve Hz. Musa ailesinin ve Harun ailesinin bıraktığı şeylerden bakiye (kalıntı) bulunan, meleklerin taşıdığı bir tabutun (tahta sandığın) size gelmesidir. Muhakkak ki bunda, sizin için elbette âyet (delil) vardır, eğer siz mü'minlerseniz.” BAKARA 248. AYET

    Buradan anlaşılıyorki kutsal emanetlere ve peygamberlerden kalan emanetlere saygı ve hürmetin hiçbir zaman paganizimle alakası yoktur.

     YAHUDİ SEMBOLÜ

    Kuranda adı geçen, iki melek tarafından taşınıp korunan sekinet tabutu.

    Muhakkak ki Allahın dediği olur fakat Allah bazı güçleri sembolik cisimlere bağlamıştır. Bu açıkça kuranda geçiyor.

    Benim asıl anlatmak istediğim şudur. Bugün birilerine kızarken o kızdığımız insanların dinlerine ve dini sembollerine hakaret etmemeliyiz. Bir bakıyorsunuzki o dini semboller apaçık kuranda ayet olarak geçiyor. Bu durumda hürmet göstermekten başka çare kalmıyor.

    Bayrak yakmak başlı başına bir acziyettir fakat bugün israil bayrağını yakan yobazlar acaba orada Süleyman peygamberin mührünü yaktıklarının farkındalarmı?

    Resmin iki satır altındaki cümlene kaşılık :

    Eğer sembollere/cisimlere bahşedilmiş güçler olsaydı, müzemizde duran, kızıl denizi ikiye yaran asa, hala gücünü koruyor olurdu. Bunlar çarpık düşünceler. Önemli olan asayı taşıyan eldir.




  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.