Şimdi Ara

Voltran efsanesi geri dönüyor (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
61
Cevap
1
Favori
929
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Hayır tek voltron bu değil trt de yayınlanan birde araç vortron vardı arabalar birleşiyordu o daha teknolojikti.

  • nostalji olan herşeyi yeniden çekip çevirip mahvediyorlar malesef

  • quote:

    Orijinalden alıntı: Özger

    quote:

    Orijinalden alıntı: Mesudum

    70lerde doğanlar ile 80lerin başında doğanlar arasındaki fark burada ortaya çıkıyor işte. Sonradan ortaya çıkıp özel kanallarda verilen çizgi şeylerin TRT hafta sonu çizgi maceralarına yetişme şansı olamaz bu nesil için. Ninjaymış, transformersmış... hikaye. Bir Clémentine, bir Uçan Kaz, Bir Şirinler... Bir Cumartesiden Cumartesiye...Robotekmiş, pöh!


    Pek öyle değil be dostum. :))) Hafızan seni yanıltıyor, zira yaşlanıyorsun artık :-))) 1980 doğumluyum ve bahsettiğin her bir çizgi filmle ben de büyüdüm. 80'lerin sonu desen anlarım ama 80'lerin başı yanlış bir tespit olmuş.

    Les Mondes Engloutis, Vücudumuzu tanıyalım ve akşam çocuk kuşağından Pepen'in Balonu'nu da belirtmeden geçemeyeceğim. Yanlış hatırlamıyorsam Yakari de akşam kuşağındaydı. Ana haber bülteninin ya tam öncesi, ya da hemen sonrasıydı.



    Dalga geçme, bizim yaşımıza az kalmış, seni de görürüz :)

    79'da siyah beyaz Telra TV ile izlediğimi hatırladığım çizgi filmleri yazalım da yaşımız ortaya çıksın:
    Taş Devri, Değerli, Heidi, Şeker kız Candy, Çiçek kız
    Galaktika (gençlerin biri Starbuck ama diğeri Apollo mu, Napolyon mu hala bilmem, Google'a da sormam), Küçük Ev, Dallas (sonra Şahin Tepesi), Smith ve Jones, Komiser Colombo
    1982 dünya kupası

    1982 ilk renkli yayınlar
    1984 tamamen renkli yayın
    1986 TRT2
    1989 TRT3
    TRT GAP ve TRT 4
    ...




  • Voltran mı Voltron mu

  • Bu haberi görünce çocukluğuma döndüm bir an. Belki teknoloji bu kadar gelişmemişti, yoksulluk vardı ama insanlar huzurlu ve mutluydu. İnsanların ve değerlerin bu kadar yozlaşmadığı yıllardı. Çocukluğumun ilk yıllarında televizyonumuz bile yoktu. Komşumuzun evine gidip izlerdik. Ev sahibinin haşarı oğlu çoğu zaman kıllık yapar izletmezdi. Sonra bizim de televizyonumuz oldu. Siyah beyaz bir televizyon. Voltran, He-man, Şirinler, Red Kid ve tabii Pazar sabahlarının vazgeçilmezi Uçan Kaz favori çizgi filmlerimizdi. Şimdi değerini daha iyi anlıyorum o yılların.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi vaskin77 -- 29 Mart 2016; 8:23:05 >
  • Dizi/haber.com

    geyik olsun diye yazdım var galiba böyle bir site...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi shadowtr -- 29 Mart 2016; 9:11:41 >
  • 73 doğumluyum, tam benim zamanımın efsanesidir bu. sokakta arkadaşlarla oynardık, neyse ki yaşımız gereği o zamanlar BAŞINI kimin oluşturacağı sorun olmuyordu
  • Çocukluğum

    Sabırsızlıkla bekliyorum. İzlemeyi geçtim dibinde uyurum
  • quote:

    Orijinalden alıntı: kesbi

    quote:

    Orijinalden alıntı: Bukalemun

    Voltran - Laserion ve Robotek :))


    Transformers, Saber Rider and the Star Sheriffs, Jumaru, Ulysses 31 bikaç tane daha vardı ama adı aklıma gelmiyor.

    Saber Rider and the Star Sheriffs muhteşemdi.Hala da ara sıra açar izlerim.Müzikleri bile harikadır.Bende soundtrack albümü var.Hala da dinlerim.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Lionheart -- 29 Mart 2016; 21:14:23 >




  • o yıllarda bir japon animesi daha vardı,boksör bir babası olan küçük bir çocuk,babasının ringde yaptığı bir maçtan sonra ölmesi küçük çocuğu yanlız bırakmış ama o çocuğun hayatta kalma mücadelesi ve babası gibi bir boksör olma hayalini anlatan ,hikayesi olan bir animeydi ama ismini unuttum,o seri beni etkilemiştir mesela.

    Voltrana ise diyecek laf yok,hafta sonları sabah erken saate çizgi filmi yayınlıyorlar diye çok küfür ederdim :) çareyi o dönemin muhteşem aleti video kaset kayıt edici (VHS) ile zaman ayarlı bir kurulum yaparak otomatik çekim yapar,pazar günü öğlende kaseti geri sarıp izlerdim :) ne günlerdi şimdi hatrıma gelince şuanki jenerasyonun ne kadar şanslı olduğunu bir kez daha görüyorum..
  • Kötülerden cadı hagar vardı.birde kedisi vardı.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • alperen_69 kullanıcısına yanıt
    37 neden ?

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • DARTH_BLACK kullanıcısına yanıt
    Onlar mı şanslı biz mi şanslı ?

    Bana sorarsan biz zira şuandakiler ellerindekinin kıymetini bilmiyor biz ise çok iyi bilirdik oyuncaktan, diziye, Tv'den bilgisayara, okuldan ansiklopediye herşey değerli idi.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • gun kullanıcısına yanıt
    benim çocukluğumda sadece 1 tane oyuncağım oldu
    bir gün annem elimden tutmuş süt almaya gidiyorduk
    bir baktım yolda kağıt para var ,annemin elinden kurtulup parayı almaya çalıştığımda kızarak beni kendine çekiyordu
    anne paya paya dediğimde bir baktı hakikaten para var
    o günden itibaren canlarına okudum ,benim payamla oyuncak alacaksınız diye :)
    ve en sonunda bıkıp bana plastik oyuncak bir araba almışlardı ,resmen sevinçten uçmuştum
    bizim en yaygın oyuncağımız delikli plastik ayakkabılarımızdı
    akşam olup çıkarttığımızda bir bölümü beyaz ,diğer bölümü güneşten ve kirden kapkara olmuş bir ayak ortaya çıkardı
    o ayakkabılar hem oyuncağımız ,hem giyeceğimiz olurdu
    birde telden yapılan çember vardı ,araba olarak düüütt diyerek sürüp büyük zevk alınırdı
    lakin o kadar yalvarmama rağmen bana oyuncak çember araba yapan olmadı
    olanları gördüğümde içim giderdi
    mahalleye donudurmacı gelir "dondu kaymaklı ağlayın bebeler çok tatlı" dediğinde nedense hemen ağlayarak eve koşar para isterdik
    ama sonucu belli olan bir imkansızlıktı
    her defasında boğazın ağrır ,başımıza dert olursun diye terslenirdik

    sadece oyuncak değil
    lise yıllarına kadar abimin eski pantalonu bana uyarlanıp giydirilirdi
    annem birde jilet gibi ütüledi mi sormayın havamı :)
    babama sümerbank ayakkabısı dışında ayakkabı aldıramamışım
    ha birde hep 1 numara büyük alırdı ,seneye de giyersin diye
    bu nedenle bacaklarım çarpık kaldı :)

    teyzemin kocası Almanya'da çalışıyordu ,birgün izne geldiğini duyup hoşgeldine gittik
    teyze oğlu bana babasının Almanya'dan getirdiklerini gösterdiğinde resmen ağzımın suyu akmıştı :)
    minik minik oyuncak arabalar ,kimini kapısı bile açılabiliyordu
    birde çeşit çeşit çikolatalar
    o kadar yutkundum ,belki biraz verirler diye bekledim ama hiç vermediler :)

    hocam şimdiki nesil buluyor ama bulduğunu dahi beğenmiyor
    gerçi onları da suçlayamayız ,şimdilerde bol miktarda eğlencelik var
    ama sorsan değeri var mı diye ?
    hiç yok


    çoksa değeri yoktur ,az ise çok değerlidir




  • Aşığıydık ya :) pazar sabahları saat 10 da olurdu evimizde tv yoktu pazar sabahı yan komşuya giderdim onlarda uyuyor olurdu ::))) girip onlar uyurken seyrederdim çizgi filmi ::))) bir Voltron bir de olimpiyat oyunları diye çizgi film vardı adını tam hatırlayamadım Scooby doo ayı Yogi ve kötüler diye üç grup yarışıyordu tüm çizgi film Kahraman'ları vardi çizgi filmde :)

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Benim şükür öyle değildi ama yinede dünya şimdiye göre çok kısıtlı idi. Değer bilmeyi öğretildik bu nedenle. Siz mi söylediniz bilmiyorum ama pazar öğlen zorunlu opera yüzünden hayatımda bir türlü sevemedim opera'yı.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Bir de Dandin vardı. Sevimli dev çık ortaya O

  • quote:

    Orijinalden alıntı: simbolmina

    Nasılsa eksi oy verilmiyor, biraz voltran kötüleyeyim. Bu arkadaşların anlamadığım saçmalıkları vardı. Bunlardan ilki bir araba dayak yemeden voltran olmuyorlardı. Arkadaş daha fazla elektrik mi yakıyor da donusmuyorsun. Sonra bir de bunların bir kılıcı var. Gene bir ton dayak yemeleri lazım ki kılıç çekilsin. Gökten düşen bir kılıçları vardı yamulmuyorsam. Önce ayrı ayrı sonra beraberce bir ton dayak ye, sonra kılıcı indirip tek hamlede düşmanı kes. Her bölüm böyleydi. İzlemeyi bırakmak için büyümeyi beklememistim. Netflix e kolay gelsin şimdiden. Merakla bekliyor olacağım.

    Voltron ve power rangers birbirinin aynısı bi rengi farklıydı. Heralde herkes aynı şeyi düşünmüştür ama sonra aldıkları heyecan düşünülünce gerisini kimse kovalamamıştır. Power rangers 19 sene öncede böyleydi ve ogün bugündür aynı mantıkla yayınlanmaya devam ediyor ve tutuyorda. Voltron gelsinde kılıcı sona ceksin:)





  • Orjinal müziği daha güzeldi.

  • Nasılsa eksi oy verilmiyor, biraz voltran kötülemeyim. Bu arkadaşların anlamadığım saçmalıkları vardı. Bunlardan ilki bir araba dayak yemeden voltran olmuyorlardı. Arkadaş daha fazla elektrik mi yakıyor da donusmuyorsun. Sonra bir de bunların bir kılıcı var. Gene bir ton dayak yemeleri lazım ki kılıç çekilsin. Gökten düşen bir kılıçları vardı yamulmuyorsam. Önce ayrı ayrı sonra beraberce bir ton dayak ye, sonra kılıcı indirip tek hamlede düşmanı kes. Her bölüm böyleydi. İzlemeyi bırakmak için büyümeyi beklememistim. Netflix e kolay gelsin şimdiden. Merakla bekliyor olacağım.

  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.