Şimdi Ara

Virüs-ül Nefret - Bilim Kurgu

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
3
Cevap
0
Favori
93
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Arkadaşlar 1. Bölümünü tamamladığımı düşündüğüm bilim kurgu öykümü ve ilerleyip; geliştirmeyi düşünürsem romana doğru gidip ücretsiz olarak sunacağım taslağı sizlere sunuyorum.

    Değerli fikirlerinizi bekler ve iyi okumalar dilerim.


    Bölüm 1


    Niyahet o gun gelmisti, Bilal Cift anadal yaparak; okul 3.lugu, kimya muhendisliginde bolum ikincisi, bilgisayar muhendisliginde bolum birincisi olarak ailesinin onunde gururla okuldaki en buyuk destekcisi Halil Hocasindan diplomasini alirken bir nefes, bir kagitla 4 yilin bittigini hissetti.

    Bir isci oglu olarak, babasinin gurur kaynagi; annesinin hala bolumleri karistirarak gunlerde gurur duyarak, hayirli kismet sirasinin geldigi bir gencti artik.

    Akrabalarini saymiyordu bile, kendisine gore para ister ya da lazim oldugunu dusunseler de vermeyecekleri olan kimselerden baska birsey degildi.

    En buyuk destekcisi, Akil hocasi, tek cocuk olmasindan dolayi abisini, kardesini secebilecegi dusuncesiyle abisi olarak sectigi Halil Hocaydi.

    Halil hoca ile baslangiclari da bir klasikti. Nefretle baslayan bir dusunce ve sonrasinda gelecegini planlayan bir abi.

    -----

    Halil Hoca ile baslangici iyi olmamisti. Bilal in geriden gelen merakla ilgilendigi Ağ Bilisimi konusunda Halil hocanin gafini ilk derste yakalamis ve hocayi ilk gun muhendislik fakultesinde 1. siniflarin ilk dersinde akademik olarak yerle bir etmisti. Tum dikkatleri uzerine hocanin dersten atmasiyla cekmisti. O siranin ustunden defterini ve cizgi romanini eline alip cikarken Halil Hocanin hem uzuntu hem de adam olacak cocuk bakisiyla baslamisti ogrencilerin degimiyle "buyuk ask"...

    -----

    Sinifin kapisini kapatirken ayni anda okulu bitirmenin de kapisinin kapattigini dusundu bilal. Cunku patavatsizca davrandigini dusundugu Halil Hoca bolum baskani ve 37 yasinda profesor olan dahi bilgisayar ve elektronik haberlesme muhendisligi hocasiydi.

    Muhendislerin ilham aldigi, hocalarin gibtayla baktigi bu hocayi sinifin icerisinde bozmanin cezasini okul degistirmek hatta bolum degistirerek Halil Hocayla bir daha karsilasmamak oldugunu dusunerek, fakultenin girisindeki banklara oturup, hergun birakmayi dusundugunde bir sigara daha yaktigi ani yasadi ve sigara cikardi cantasindan. Sigaranin filtresine bakti ve patavatsiz bir agza yakisacak tek sey diye dusunup yakti, nefesiyle oyle bir cekti ki nikotini ve dumani icine, halil hocayla beraber tum fakulteyi cigerlerine atti, dumaniyla oyle bir ufledi ki, fakultede acilan tum defter ve kitaplarin sayfalarini cevirdi. Cizgi romana biraz ara vermeliyim diye dusunurken kapida onun keyfini izleyen Halil hoca ve arkasindan ususen ogrencileri gordu.

    -----

    Halil Hoca nin yavas yavas yaklasip, arkasinda tum yillarini birakip Bilal in yanina gencligiyle geldi, oturdu ve bilalin soru soran gozlerine bakti. " Benim gencligim degilsin bunu demeye gelmedim, tebrik etmeye de gelmedim. Sinirlenip azarlamak icin de. Geriye ne kaldi diye soruyorsan, ates. atesim yok, ne bakiyorsun oyle icemez miyim ? " derken bilal heyecanla cakmagini cikarip yakti ve halil hocanin sigarasini yakti. simdi sana bir cay borcluyum dedi ve yuruyup fakultenin diger ucuna dogru giderken saat 2 de odama gel ama cizgi roman okumak yok dedi ve yurudu. Bilal anlamsiz bakarak cizgi romanlarindan kalan senaryolari dusundu, kahramanlarin akil hocalari, tanismalari, diyaloglari diye icinden gecirdi. Gidecekti ama anlam veremedi, onu derste bozan cocugu mu adam edip makaminda rezil edecekti. Tehdit edecek birisi olmadigini da dusundu, olsa olsa bak bir daha bunu yapma diye ogut verecek bir abi roluydu sadece bugunku gorusme diye dusundu. Yemekhaneye dogru giderken, cebindeki parasini, KYK yurdundaki oda arkadaslarini, ailesini ve olmadigi sevgilisini dusundu. yururken arkasindan dusunce bulutlari oldugunu hayal etti sonra yine cizgi romani mi yoksa sigarayi mi biraksam diye dusundu.

    -----

    Yemekhaneye girdiğinde etrafına bakındı; bir sürü insan, bir sürü amaç diye. Kafasını sallayıp tabldotu aldı eline, yemekleri alırken ne kalorisine ne de tipine bakacak durumdaydı. Tamamen kafası Halil Hoca ile yapacakları görüşmedeydi. Hızlıca yedi ve Halil Hoca ile görüşmek üzere tekrar fakülteye doğru yol aldı.

    Fakülteye gittiğinde, Halil Hocanın odasını soracak birisini aradı ve orada "O" nu gördü. Fakültenin içindeki koltuklara oturmuş, bilgisayarı kucağına almış "Meltem'i" . Bir insan bu kadar mı güzel bakardı bir plastiğe, bu kadar mı yakışırdı bir işletim sistemi bir kıza. Sanki fakülte O'nun rahatça burda oturması için boşaltılmışcasına boştu. Ruhu yeltendi Bilal'in ama vucudu hayır diyerek; "Halil Hoca'nın Odasını biliyor musunuz" demesine izin verdi sadece. Şuradan 3 kapı sağda dedi ve bitti. Adını sonradan öğreneceği Meltem, Bilal'e göre olmayacak ve uğraşacak zamanı da olmayan bir serüvendi.

    Rüzgarı arkasına alarak, kovboy ayakkabılarıyla süzülürcesine, az önce bir düellodan sağ çıkmış bir kasaba Şefi gibi Hoca'nın odasına girmek Bilal'in de hayaliydi tabi. Olmadı, sünepece çaldı ve sünepece bekledi. Hoca'nın karşısında 1-0 galip te olsa hayat ve kapılar ona bu zaferin tadını vermeyecekti (!)

    -----

    Halil Hoca, "Gel" dediğinde koşarcasına girdi, aynı hızla kapıyı kapatıp ellerini önünde birleştirip, kararı beklercesine hakimden bekledi. Hocası biraz gülerek ve keyfini çıkartarak baktı ve otur şöyle dedi. Yapacak çok şeyimiz var Bilal, korkman gereken ben değilim yapacaklarımız olacak dedi.

    Nasıl Hocam , anlamadım ben dediyse de hoca lafını hızlıca devam ettirdi.

    "Bak Bilal, Benim hakkımda birkaç fikir sahibisindir. Orada burada, sözlüklerde, kitaplarda, facebook soru paylaşım gruplarında bir türlü adımı duymuş yahut öğrenmek zorunda kalmışsındır.ilk dersimde beni düzeltmen gibi birşey yapmasan da bugün bu odada konuşuyor olacaktık, tabi sen biraz daha özgüvenli ve az tedirgin olacaktın" derken önüne bir dosya çıkardı.

    "Bu dosya ne biliyor musun ?" diye sordu ve cevabını beklemeden, "Burada gelecek var, belki senin ve burada ismi olan herkesin, belki üniversitenin, belki de ülkemizin" dediğinde Bilal, Adını bilmediği kızı, çizgi romanda nerede kaldığını, sigarası akşama yetecek mi sorusunun cevabını, yurttaki dolabını kitleyip kitlemediğini... Hepsini unuttu.

    -----

    Bilal, Hocasının sorusuna, içerisindeki isimleri, ülkeyi etkileyebilecek konuyu hayret ve heyecanla düşünürken, hocası tekrardan konuşmayı yönlendirip; Bilal'e ," Var mısın Yok musun ?" dercesine bir göz hareketi yapıp, anlatmaya başladı.

    "Yıllardır etkeni ve etkisi yüksek olan projenin belli bir kısımını yalnız başıma yürüttüm; üniversitenin belli belirsiz kadrolarından, nerelerden atandığı, kimlere neleri servis ettiği belli olmayan adamlardan ve gruplardan habersizce; yalnızca Türkiye'de iki kurumun ve listedeki kişilerin haberleri olduğu bir hareketten bahsediyorum." derken bilal'in vaşak gibi kesilen gözlerine bakıp devam etti, "Bu projeye layık olup olayacağın, sonrasında proje içerisinde bulunup bulunmayacağın seçeneklerin arasında var, projeden tabi ki bahsedeceğim; hatta fikirlerini de almak isterim. Lakin bu projedeki yerini ve rolünü tamamen ben belirleyeceğim. Konuşmamın başından beri dinlediğini düşünerek, aramızda sır olarak kalması gerektiğini çözdüğünü düşünüyorum" Bilal, heyecanla; mevsimin ilk eriğini görmüş ve yemeğe hazırlanırcasına; "Tabi, Hocam" diyebildi sadece.

    Halil Hoca, "Hepsi aynı heveste" diye içinden geçirdi ve sesli düşünmeye başladı yeniden;

    "Bilal, şu an ekibimizde, Kurtlar Vadisindeki gibi olmasa da epey adam var" diyerek ortamdaki kasvetli ve heyecanlı havayı Bilal'i hem şaşırtıp hem tebessüm ettirerek normale döndürdü.

    "Şu an üzerinde çalıştığımız projenin konusuna gelince; Nano Teknoloji." Uzak değilsin konuya tabi ki; Mahalle pazarına kadar düşmüş nano kumaşlardan, son model telefonlarda üzerinde çalışılmaya başlanmış olan işlemcilere, şu an orduda birçok alanda kullanmak üzere duyulmuş ve geliştirmelerin yapıldığı bir alan.

    Bizim yapacağımız tabi ki bu değil; bunları yapacak; hatta bizden daha iyi yapabilecek olan kurum ve çalışanlar, aktif süper beyin takımları mevcut.

    Bu ekibimizle birlikte yapacağımız öz konuya ulaşman için yapman gerekenler var; tabi ki teklifimi kabul edersen; daha detaylı olarak yapman gereken ve zorunda kalacağın tüm koşulları kabul ettiğini var sayarak, daha detaylı ve rahat bir ortamda..

    -----

    Bilal Halil Hocayı hevesle dinlerken; aklından geçen çoğu soru işaretini durdurmaya ve konuşmaya konsantre olmaya çalışıyordu.

    Halil Hoca bu konuşmayı 7. kez yapmış ve hepsinin aynı bakış ve sorularla dönmesinin sebebini anlayamamıştı. Bu konuşmayı yaptığı tüm öğrencilerin ne geçmişleri, ne yetiştikleri yer, ne memleketleri ne de aldıkları puanlar eşitti. Olması da imkansızdı tabi ki, ama tüm tepkilerin aynı olması da bir o kadar imkansız olsa da...

    Bilal yemeği bekleyen bir kedi gibi hocanın devam etmesini beklerken, halil hoca birden : " Çok çalışacaksın, kimsenin çalışmadığı kadar, Çift anadal yapman için tüm derslerden en iyisini alman gerekiyor"
    dediğinde Bilal, "Çift anadal ?"

    diye sorduğunda Hali Hoca devam etti, " Çift Anadal ile Kimya Mühendisliği okuyacaksın; tabi teklifimi kabul ettiğini düşünerek."

    Bilal, neler olduğunu kavrayamamakla beraber, çzigi romanlarda kahramanlara yapılan konuşmaları, Kimyayı, dedektif gadget'i düşünerek geçirdi hocanın verdiği boşlukta; "Evet" diyebildi sadece ilk önce; geçen saniselerin ardından, " Hocam bana yaptığınız teklifi, listedeki kişileri, destekleyen kurumları, buradaki hocaları ve servis ettikleri kişileri, kimin atadığı konuları düşünmeden, Neden Kimya Mühendisliği ?"

    "Bilal, bu projede yararını düşünecek olursak, sadece bilgisayar mühendisliği diye adlandırılan, belli başlı müfredat ile diploma hakkı kazanan ve okul bitince aslında hiç birşey bilmediğini anlayan bir öğrencilik hayatından bahsetmiyorum, sana özel bir program ve öğrenmen gereken proglamlamalar ile gerçekten mühendislik öğrencisi olacak; kimya bölümünde Örgen hoca ile ki yakında tanışacaksın, gerçekten bir kimya mühendisi olacaksın."

    "1 saatlik konuşma herhalde şu an için fazla, gerçi yakın gelecekteki diğer 7 arkadaşından yarım saatten sonra birkaçı esnemeye ve ayaklarını oynatmaya başlamıştı, iyi dayandın"derken masanın kenarından bir not kağıdı alıp," ne zaman istersen arayabileceğin numaram ve adresim; istediğin zaman da uğraya bileceğin bir ev tabi ki. Şimdi dersine git ve çizgi romanına biraz ara vererek konsantre ol. Bize lazımsın ! " dedi ve güldü, "herhalde yumruk tokuşturmamı beklemiyorsun benden ?" diye sorup bilali kendine getirdi.

    Bilal yavaşça kalktı, kağıdı aldı ve Hocasına " iyi günler" diyip kapıdan çıktı.

    Aslında bir sürü soracağı soru, kim, neyi, ne zaman, neden, nerede gibi tüm saçma soru kalıpları kullanacağı cümleler vardı. Ama soramadı yahut sormak istemedi belki de derste başını dinlemek istedi. Acaba bizim sınıfta da bu projede yer alan var mıydı diye yeni bir soru geldi aklına. Hepsini kafasından silerek; telefonu çıkardı; incisozluk'ü * açtı tarayıcıdan; telefonunla oynama dememişti sonuçta halil hocası. Birkaç entry okuyup sırıtırken sınıfa girdi ve tüm bakışlar ona döndü, sadece 1 saniyeliğine tabi ki; yakışıklı desek olmazdı, çirkin de değildi. 176 boyunda; ince siyah saçlı; wax kullanan temiz giyimli, 65 kilo; fit vucudlu ama kassız bir vucuda sahipti. Sakalları yanaklarında çıkmıyordu; nedense doğuştan top sakalı vardı sık olmasa da; alalade bir çocuktu vesselam.

    Bu sefer oturduğu sıra, ilk dersinden 2 öndeydi. Hocaya daha yakın ve derse daha istekliydi. Bilmese de belli bir amacı vardı ya da olacaktı.

    ------

    Aklında o kadar çok soru vardı ki. Neden projenin konusunu sormamıştı ki, saçma diye düşündü; söylemezdi Halil Hoca. Peki diğer 7 kişi, kabul etmiş miydi ? Ettilerse, konuyu biliyorlar mıydı ? Aslında kafasında kıskançlıkla ilgili bir soru daha belirdi, "benden zeki ve yetenekliler miydi ?" hemen es geçti ve derse konsantre olmaya çalıştı. inkılap Tarihi. Severdi, tarihi kafasında canlandıracak hayal gücüne ve süslemeye sahipti.

    Ders biter bitmez, Halil hocanın odasına doğru yönelen ayaklarını bir an durdurdu; sonrasında vazcaydı. Zaten elinde Hocasının kartviziti duruyordu; whatsapptan yazmak saçma geldi, evini de basacak değildi. okuldayken araması onu asosyallik merdivenlerinden aşağı doğru takla atarak gitmesi demekti.

    Şu an için en iyisi hiç birşey yapmamaktı. Kimya mühendisliği hakkında düşünmeliydi. Sevmek ile sevmemek arasında kaldığı bir dersti . Yani sadece Üniversite giriş sınavı için anahtarlardan birisiydi onun için. Neden kimya diye sorduğunda kendine; aklına nano boyutta silah endüstrisi geldi; acaba burada mı kullanacaktı hoca kendisini. Öyle bile olsa; neden kimya; atomik boyutları ve yapılarını bilebilecek alan biyolojide de olmalıydı.

    Tamamen saçmalıyordu; koridorun ortasında; yönü hocasının odasına doğruyken, boş boş düşünüp dikkat çekmekten başka birşey yapmıyordu. Fakültenin arka kapısından sızıp; sigara içmeye karar verdi.

    -----



    _____________________________




  • okumadım ama 6. hissime güvenerekten başarılı diyorum
    _____________________________
    Only you,there is no other.
  • Just My Life kullanıcısına yanıt
    İnşallah 6. hissin ile kitap yazmazsın hocam, okuyamayız yoksa.

    Teşekkürler.
    _____________________________
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
    
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.