Şimdi Ara

Uyku Problemim Hakknıda

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
24
Cevap
4
Favori
1.868
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Merhaba arkadaşlar,
    Ben 20 yaşında üniversite öğrencisiyim. senelerdir uykuya dalma ve uykudan uyanma problemi çekiyorum. Psikiyatriye gidiyorum yaklaşık 1 senedir ve düzenli olarak ilaç kullanıyorum. Defalarca ilaç değiştirmeme rağmen uykumu bir türlü düzene sokamadım. Denemediğim bitki çayı kalmadı ama yok yatağa yattığımda düşüncelerimden dolayı uyuyamıyorum bir türlü. Benim gibi olup bu sorunu aşan var mı aranızda? Yardımcı olabilirseniz çok sevinirim. Artık hayatımı düzene sokmak istiyorum
    Kullandığım ilaçlar:zestat,tranko buskas,tolvon bunlar uyku için kullandıklarım hiçbiri işe yaramadı. Antidepresan olarakta şu an zedprex kullanıyorum. Spor tavsiye etmeyin yaşadığım şehirde pek iyi imkanlar yok ortamları iyi değil o yüzden onu yapamam.

    Şimdiden yardımlarınız için çok teşekkür ederim

    Konu yanlış yere açıldıysa kusura bakmayın sağlıklı yaşam forumunda pek aktiflik yok o yüzden buraya yazma gereksinimi duydum







  • bire bir aynı sorunu yıllarca yaşadım. sonra, akşam film izlerken film karşısında uyuya kaldığımı fark ettim ve bundan faydalanabileceğimi düşündüm. her akşam yattığımda laptobu yan çevirip film açmaya başladım. böylece her gece film ile uykuya dalıyordum. problemi aşmış oldum. yıllarca böyle film izleyerek uyudum ve problemi tamamen unuttum. sonra film açmayı da bıraktım. bildiğin yatıp uyuyan biri oldum. sorunu tamamen unutmuştum nasıl olsa.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi 01001101 -- 28 Nisan 2019; 5:21:1 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: 01001101

    bire bir aynı sorunu yıllarca yaşadım. sonra, akşam film izlerken film karşısında uyuya kaldığımı fark ettim ve bundan faydalanabileceğimi düşündüm. her akşam yattığımda laptobu yan çevirip film açmaya başladım. böylece her gece film ile uykuya dalıyordum. problemi aşmış oldum. yıllarca böyle film izleyerek uyudum ve problemi tamamen unuttum. sonra film açmayı da bıraktım. bildiğin yatıp uyuyan biri oldum. sorunu tamamen unutmuştum nasıl olsa.
    Ne güzel hocam ya, şu uyku işi hayatımı o kadar etkiliyor ki hiçbir şey yapasım gelmiyor gece olunca artık endişeleniyorum ne zaman uyuyabileceğim diye bir türlü çözüm bulamadım
  • quote:

    Orijinalden alıntı: IntroVert17

    Ne güzel hocam ya, şu uyku işi hayatımı o kadar etkiliyor ki hiçbir şey yapasım gelmiyor gece olunca artık endişeleniyorum ne zaman uyuyabileceğim diye bir türlü çözüm bulamadım

    Alıntıları Göster
    aynı ben. bana ayda 2-3 gün olurdu bu. bi kez oldu mu ard arda 2-3 gün sürerdi yani. gece yatağa yatınca bi anda endişelenirdim uyuyamıcam diye. ve o endişe gelince de artık uyuyamazdım zaten.

    bu tamamen psikolojik bir olay ve bu sorunu kendimiz yaratıyoruz aslında. sorunun nedeninin bu olduğunu çözebilirsen, kendin çözüm yolları bulup bu sorunu aşarsın.

    bu gece uyuyamama olayını herkes yaşıyor aslında. ama, başka biri 3 ayda bir yaşar, sen haftada bir yaşarsın. tek farkı bu. sen sık sık yaşayınca, bu sefer: "bu olaydan hiç kurtulamayacağım" gibi yanlış bir yargıya kapılıyorsun ve normalde uyku sorunu yaşamayacağm halde sırf bu yanlış yargı nedeniyle tekrar tekrar yaşıyorsun. olayın tekrar tekrar gerçekleşiyor olması senin ümidini iyice kırıyor. düzeleceğine olan inancın azalıyor ve bu sorunun seni hiç bırakmayacağını düşünüyosun.

    şimdi tavsiye vermek bana düşmez, doktor değilim, ama yine de tavsiye vermek gerekirse, bence her şeyden önce bunun ciddi bir sorun olmadığını kendine anlat. şöyle düşün, bu olay gerçekleiyor mu? evet. peki, bu olayın gerçekleşiyor olması sana çok mu büyük zarar veriyor? seni evsiz mi bırakıyor? seni silahlı bir savaşın ortasına mı atıyor? hayır. sen yine evindesin. güvendesin. sorun yok. üniversite öğrencisi isen daha da güzel, her sabah işe gitme zorunluluğun yok. gece 3'e kadar uyuyamasan bile sabah geç kalkarsın. yani özetle, şunu anlamak zorundasın: "kötü bir şey olduğu yok, altı üstü uykuya geç dalıyorum"

    bu uyku sorunubu kafanın odak noktasına koymuşsun farkında olmadan (ben de böyle yapmıştım) ama bunu aşmalısın. uyku sorununu önemsemeyi bırakırsan, artık onu unutmaya başlarsın. ve yaşamazsın. şimdi sen: "sürekli yaşıyorum, nasıl unutayım!" diyceksin. şöyle, ben sana hemen unut demiyorum. ben sana: "bu sorunu önemsemeyi bırakmalısın" diyorum. bunu başarırsan, o sorunu unutursun. ve artık yaşamazsın. yaşarsın ama 6 ayda bir kez yaşarsınç normal insanlar da 6 ayda bir yaşıyolar zaten (yani ara sıra)

    yine de bunları söylemek yeterli değil. o sorunu önemsememenin bir yolunu bulmalısın. zamanında bunlar bana söylenseydi, bu sözler bu halleriyle pek işime yaramazlardı çünkü benim de bir yol bulmam gerekirdi. ben bu sorunu önemsememe yolunu şans eseri buldum. film izlerken uyuya kalma olayını fark edince, her gece film izleyerek yatmaya başladım ve gerçekten de bunu yapınca uyuduğumu gördüm. bu bana büyük bir rahatlık verdi. bu sorunu aşmış olduğuma dair özgüven verdi.

    aslında ben sorunu film izlemem sayesinde aşmadım. ben: "sorunu aşmış olduğuma inandığım" işin onu aştım. psikolojik bir şey yani.

    bu sorunu aşma adına çok ümitsizliğe kapılma. uyuyabilmek bir yetenektir. çocukken annelerimiz bize uyuymayı öğretirler. ve isannın yaşı ilerleidkçe, iş hayatına girince, stres artınca, uyuyamama sorunları olabiliyo, ve insanlar bu sorunları aşmayı zamanla öğreniyolar. sen de zamanla öğreneceksin. öğrendiğin zaman özgüven gelecek, artık: "ya o sorunu her gün yaşamaya devam edersem" gibi bir korkun artık olmayacak. sorunu gene yaayacaksın ama aşacaksın. korkmadığın için o sorun artık sürekli gerçekleşmeyecek.

    birçok taktik denenebilir. kitap okumak, film izlemek, müzik dinlemek. aklına gelen her şeyi dene. dikkatini dağıtmalısın. benim uyuyamıyor olmamın nedeni, aklımda hayal kuramıyor olmam idi, çünkü aklım sürekli: "uyuyamıycam, kesinlikle uyuyamıycam!" diye korku ile dolu olurdu. dikkatim asla dağılmazdı. dikkatim dağılmadığı için, düşüncelere dalamazdım. düşüncelere dalamadığım için de uykuya da dalamazdım. film izlemek bana bunu sağladı. filmi izlerken filmin konusunu düşünüp kendi sorunumu unutuyordum ve kısa sürede uykuya dalıyordum.

    son zamanlarda gece yatarken telefondan hafif uyku müzikleri açmayı denedim. dinlemeyi sevdiğim için. ama hiç beklemediğim bir şey oldu. bu hafif müzikleri dinlemesi çok güzel olsa da o müzikler beni öyle hayallere daldırıyordu ki dikkatim dağılmıyor tam tersine dikkatim toparlanıyordu ve uyumamı engelliyorlardı. bu yüzden böyle müzik açmayı bıraktım. ara sıra açıyorum ama her gün değil. gece genellikle hiçbir şey açmıyorum. eğer komşulardan konuşma gürültüsü geliyor ise, o zaman telefondan matrak bi podcast açıyorum, podcast içerisinde geçen muhabbetleri dinlerken uyuya kalıyorum. kitap okumak da çok uyku getiriyo ama kitap okumak için pozisyon almak gerek, uyku pozizyonunda kitap okunmuyo, bu yüzden pratik değil. ama telefondan kitap okuyacak olursam uyku pozisyonunda yapabiliyorum. ara sıra yan yatıp telefondan kitap ya da başka eğitsel yazı okuyorum (siyah arka plan ve çok düşük ekran parlaklığı ile tabii ki) o zaman anında uyuya kalıyorum (adeta ilaç verilmiş gibi)

    sen de dene. birçok şey dene. korkma. evdesin, vakit sana ait. uyuyamıyosan aç telefondan oyun oyna, oynarken uyursun. kilit faktör: oyuna odaklan ve başka şeyleri unut. eninde sorunda sorunu aşacaksın. unutma, bu sorun tamamen aşılabilir bir şey. yani bi enfekte bir hastalık değil. bu senin düşüncelerinle aşamayacağın mikrobik ya da virüs kaynaklı bir hastalık değil. bunu söylüyorum ki cesaretlen diye. bu tamamen senin kafanda biten bir şey. ben busorunu 12 sene yaşadım. neden? çünkü çözemeye gayret göstermedim. gayret göstermedim çünkü çözülebileceğini bilmiyodum. film olayını şans eseri fark ettim. fark eder etmez sorunu çözdüm. çok kolaymış aslında. eğer ümitsizliğe kapılıp sorunu kabullenmiş olmasaymışım, çözüm aramış olsaymışım, 12 sene bu sorunu çekmeme gerek kalmayacakmış.

    ekleme: bi laf vardır ya; "sorunu aşmaya çalışma, sorunla barışmaya çalış" diye. sen şimdi "kimse bu sorunu yaşamıyo bi tek ben yaşıyorum!" diye korkuyosun, ümitsizlik yaşıyosun. kendini diğer insanlardan farklı görüyosun. aslında herkes yaşıyo bu sorunu. tek farkı, onlar bu sorunu yaşadıklarında deli gibi endişelenmiyolar. uyuyamamış olmayı normal karşılıyolar. umursamıyolar. evet, ertesi sabah işe uykusuz gidiyolar, bu doğru, ertesi gün berbat oluyo yani, ama, diğer insanlar bu sorunu umursamadıkları için bu sorunu tekrar tekrar yaşamıyolar. onlar bu sorun ile barışıklar. yukarıda da birkaç kez söylediğim gibi, bu sorun seni bir savaşın ortasına atmıyor, bu sorun seni depremde yıkılmış bir enkazın içine de atmıyor, bu sorun gerçekleşse bile hâlâ güvendesin, evindesin, hatta istersen açıp pc bile oynarsın. sorun yok! hayat devam ediyor! her şey güzel! bunları düşün, ve boş yere endişe yapıyor olduğunu anla. buu anlarsan sorunu aşacaksın.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi 01001101 -- 28 Nisan 2019; 17:0:1 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: 01001101

    aynı ben. bana ayda 2-3 gün olurdu bu. bi kez oldu mu ard arda 2-3 gün sürerdi yani. gece yatağa yatınca bi anda endişelenirdim uyuyamıcam diye. ve o endişe gelince de artık uyuyamazdım zaten.

    bu tamamen psikolojik bir olay ve bu sorunu kendimiz yaratıyoruz aslında. sorunun nedeninin bu olduğunu çözebilirsen, kendin çözüm yolları bulup bu sorunu aşarsın.

    bu gece uyuyamama olayını herkes yaşıyor aslında. ama, başka biri 3 ayda bir yaşar, sen haftada bir yaşarsın. tek farkı bu. sen sık sık yaşayınca, bu sefer: "bu olaydan hiç kurtulamayacağım" gibi yanlış bir yargıya kapılıyorsun ve normalde uyku sorunu yaşamayacağm halde sırf bu yanlış yargı nedeniyle tekrar tekrar yaşıyorsun. olayın tekrar tekrar gerçekleşiyor olması senin ümidini iyice kırıyor. düzeleceğine olan inancın azalıyor ve bu sorunun seni hiç bırakmayacağını düşünüyosun.

    şimdi tavsiye vermek bana düşmez, doktor değilim, ama yine de tavsiye vermek gerekirse, bence her şeyden önce bunun ciddi bir sorun olmadığını kendine anlat. şöyle düşün, bu olay gerçekleiyor mu? evet. peki, bu olayın gerçekleşiyor olması sana çok mu büyük zarar veriyor? seni evsiz mi bırakıyor? seni silahlı bir savaşın ortasına mı atıyor? hayır. sen yine evindesin. güvendesin. sorun yok. üniversite öğrencisi isen daha da güzel, her sabah işe gitme zorunluluğun yok. gece 3'e kadar uyuyamasan bile sabah geç kalkarsın. yani özetle, şunu anlamak zorundasın: "kötü bir şey olduğu yok, altı üstü uykuya geç dalıyorum"

    bu uyku sorunubu kafanın odak noktasına koymuşsun farkında olmadan (ben de böyle yapmıştım) ama bunu aşmalısın. uyku sorununu önemsemeyi bırakırsan, artık onu unutmaya başlarsın. ve yaşamazsın. şimdi sen: "sürekli yaşıyorum, nasıl unutayım!" diyceksin. şöyle, ben sana hemen unut demiyorum. ben sana: "bu sorunu önemsemeyi bırakmalısın" diyorum. bunu başarırsan, o sorunu unutursun. ve artık yaşamazsın. yaşarsın ama 6 ayda bir kez yaşarsınç normal insanlar da 6 ayda bir yaşıyolar zaten (yani ara sıra)

    yine de bunları söylemek yeterli değil. o sorunu önemsememenin bir yolunu bulmalısın. zamanında bunlar bana söylenseydi, bu sözler bu halleriyle pek işime yaramazlardı çünkü benim de bir yol bulmam gerekirdi. ben bu sorunu önemsememe yolunu şans eseri buldum. film izlerken uyuya kalma olayını fark edince, her gece film izleyerek yatmaya başladım ve gerçekten de bunu yapınca uyuduğumu gördüm. bu bana büyük bir rahatlık verdi. bu sorunu aşmış olduğuma dair özgüven verdi.

    aslında ben sorunu film izlemem sayesinde aşmadım. ben: "sorunu aşmış olduğuma inandığım" işin onu aştım. psikolojik bir şey yani.

    bu sorunu aşma adına çok ümitsizliğe kapılma. uyuyabilmek bir yetenektir. çocukken annelerimiz bize uyuymayı öğretirler. ve isannın yaşı ilerleidkçe, iş hayatına girince, stres artınca, uyuyamama sorunları olabiliyo, ve insanlar bu sorunları aşmayı zamanla öğreniyolar. sen de zamanla öğreneceksin. öğrendiğin zaman özgüven gelecek, artık: "ya o sorunu her gün yaşamaya devam edersem" gibi bir korkun artık olmayacak. sorunu gene yaayacaksın ama aşacaksın. korkmadığın için o sorun artık sürekli gerçekleşmeyecek.

    birçok taktik denenebilir. kitap okumak, film izlemek, müzik dinlemek. aklına gelen her şeyi dene. dikkatini dağıtmalısın. benim uyuyamıyor olmamın nedeni, aklımda hayal kuramıyor olmam idi, çünkü aklım sürekli: "uyuyamıycam, kesinlikle uyuyamıycam!" diye korku ile dolu olurdu. dikkatim asla dağılmazdı. dikkatim dağılmadığı için, düşüncelere dalamazdım. düşüncelere dalamadığım için de uykuya da dalamazdım. film izlemek bana bunu sağladı. filmi izlerken filmin konusunu düşünüp kendi sorunumu unutuyordum ve kısa sürede uykuya dalıyordum.

    son zamanlarda gece yatarken telefondan hafif uyku müzikleri açmayı denedim. dinlemeyi sevdiğim için. ama hiç beklemediğim bir şey oldu. bu hafif müzikleri dinlemesi çok güzel olsa da o müzikler beni öyle hayallere daldırıyordu ki dikkatim dağılmıyor tam tersine dikkatim toparlanıyordu ve uyumamı engelliyorlardı. bu yüzden böyle müzik açmayı bıraktım. ara sıra açıyorum ama her gün değil. gece genellikle hiçbir şey açmıyorum. eğer komşulardan konuşma gürültüsü geliyor ise, o zaman telefondan matrak bi podcast açıyorum, podcast içerisinde geçen muhabbetleri dinlerken uyuya kalıyorum. kitap okumak da çok uyku getiriyo ama kitap okumak için pozisyon almak gerek, uyku pozizyonunda kitap okunmuyo, bu yüzden pratik değil. ama telefondan kitap okuyacak olursam uyku pozisyonunda yapabiliyorum. ara sıra yan yatıp telefondan kitap ya da başka eğitsel yazı okuyorum (siyah arka plan ve çok düşük ekran parlaklığı ile tabii ki) o zaman anında uyuya kalıyorum (adeta ilaç verilmiş gibi)

    sen de dene. birçok şey dene. korkma. evdesin, vakit sana ait. uyuyamıyosan aç telefondan oyun oyna, oynarken uyursun. kilit faktör: oyuna odaklan ve başka şeyleri unut. eninde sorunda sorunu aşacaksın. unutma, bu sorun tamamen aşılabilir bir şey. yani bi enfekte bir hastalık değil. bu senin düşüncelerinle aşamayacağın mikrobik ya da virüs kaynaklı bir hastalık değil. bunu söylüyorum ki cesaretlen diye. bu tamamen senin kafanda biten bir şey. ben busorunu 12 sene yaşadım. neden? çünkü çözemeye gayret göstermedim. gayret göstermedim çünkü çözülebileceğini bilmiyodum. film olayını şans eseri fark ettim. fark eder etmez sorunu çözdüm. çok kolaymış aslında. eğer ümitsizliğe kapılıp sorunu kabullenmiş olmasaymışım, çözüm aramış olsaymışım, 12 sene bu sorunu çekmeme gerek kalmayacakmış.

    ekleme: bi laf vardır ya; "sorunu aşmaya çalışma, sorunla barışmaya çalış" diye. sen şimdi "kimse bu sorunu yaşamıyo bi tek ben yaşıyorum!" diye korkuyosun, ümitsizlik yaşıyosun. kendini diğer insanlardan farklı görüyosun. aslında herkes yaşıyo bu sorunu. tek farkı, onlar bu sorunu yaşadıklarında deli gibi endişelenmiyolar. uyuyamamış olmayı normal karşılıyolar. umursamıyolar. evet, ertesi sabah işe uykusuz gidiyolar, bu doğru, ertesi gün berbat oluyo yani, ama, diğer insanlar bu sorunu umursamadıkları için bu sorunu tekrar tekrar yaşamıyolar. onlar bu sorun ile barışıklar. yukarıda da birkaç kez söylediğim gibi, bu sorun seni bir savaşın ortasına atmıyor, bu sorun seni depremde yıkılmış bir enkazın içine de atmıyor, bu sorun gerçekleşse bile hâlâ güvendesin, evindesin, hatta istersen açıp pc bile oynarsın. sorun yok! hayat devam ediyor! her şey güzel! bunları düşün, ve boş yere endişe yapıyor olduğunu anla. buu anlarsan sorunu aşacaksın.

    Alıntıları Göster
    Çok güzel yazmışsınız hocam, çok teşekkür ederim. Dediğiniz gibi düşünmeye çalışıyorum artık, uyuyamadım mı sıkıntı yok açarım bir film izlerim , biraz oyun oynar veyahut biraz kod yazarım uykum gelince yatarım diye düşünmeye başladım. Çok teşekkürler. Ama erkenden uyuyup erken kalkarsam hayatım daha güzel olacak :D




  • Sifonu çekmeden yatma

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • bugün gene 3:45'te uyanıp sonra uyuyamadım. bu da benim pek aşamadığım bi sorun. neredeyse her gece uyanıyorum böyle, lavabo ihtiyacından dolayı. sonra da bazen uyuyabiliyorum, bazen uyuyamıyorum. bu da tamamen psikolojik bi vaka. "uyumalıyım" psikolojisine büründüğüm için uyuyamıyorum.

    askerdeyken bu sorunu aşmıştım. gece nöbet bittikten sonra 2 saat uyuyacağım vakit kalıyodu bazen. ve askerde uyku saati bulabilmek çok önemliydi çünkü ortalama olarak günde 3-4 saat uyuyacak vakit bulabiliyoduk. geri kalan vaktin tamamı ayakta geçiyodu. öyle pestilimiz çıkmıştı yani. normalde olsa 2 saat uyku vaktinde hayatta uyuyamam ama askerde şöyle düşündüm: "bu iki saatte uyuysam da olur uyumasam da olur, uyumasam bile yatakta yatarak dinlenmiş olacağım" böyle düşünerek o kısacık vakitlerde uyuyabilmeyi başarmıştım.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Ne için zedprex kullanıyorsunuz
  • Maalesef aynı sorun bende de var. Özellikle en ufak sesten etkileniyorum. Uykuya dalmam için ortamın çok sessiz olması lâzım vs. Ama daha hiç doktora vs gitmedim. Bakalım ne olacak
  • https://www.voscreen.com/nojs/life/15330/vp3409/en/

    Insomnia is a serious disorder for many people.

    uyku sorununun psikolojik olduğunu söylemiştik. bu bir "kafaya takma" sorunu. kafaya takmayıp durum ile barışık olursanız sorun zamanla geçebilir.

    benim gece 4 te uyanıp sonra uyuyamama sorunum devam ediyor. ara sıra oluyor. kafaya takmamaya çalışıyorum. artık telefondan ingilizce çalışıyorum bi durum meydana gelince. böyle yapınca aklım ingilizce çalışmaya dalıyor ve tekrar uykum gelebiliyir. zaten uyku pozisyonunda yatar vaziyette olduğum için fark etmeden uykuya dalıyorum bu yöntem ile. dalmazsam da o süreç boşa hayıflanarak geçmemiş oluyor, değerlendirmiş oluyorum, ve böylece üzüntü olmuyor ve "tüh gene uykusuz kaldım" üzüntüsü olmazsa sorun zamanla geçiyor. üzüntü = sorunu körüklemek. durumla barışmak = üzüntüyü kapı dışarı etmek = zamanla sorunun yok olması.

    bir de şöyle bir durum var. "illa uyumam lazım" diye kafaya takarsan, uyusan bile yarım saat sonra hafif uyandığında hemen tekrar kafandaki "ama uyumam lazım!" endişesi aktif kalmış oluyor ve tekrar uyanıyorsun. yani zaten uyumuş olduğun uykunu sekteye uğratıp bozuyorsun boşuna. bu yüzden yatarken film izliyor olmak, ya da kitap okuyor olmak, ya da bendeki gibi ingilizce bir şeyler çalışıyor olmak çok işe yarıyor. kafandaki hakim psikoloji "uyumam lazım hemen!" olmaktan çıkmış oluyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Alışmakla alakalı olabilir, yaklaşık 4-5 sene sabahlara kadar otururdum aynı şekilde uykum gelmezdi fakat sonra düzene oturmam gerektiğinin farkına vardım ve artık sabah 6-7 gibi uyanıyorum. Gece 3 de yatsam akşam 10 da da yatsam bu şekilde.
  • Maalesef orta yas sendromu gibi mi oluyor bu durum anlamiyorum. 3 yildir anksiyete hastasiyim ve maalesef deliksiz bir uykum yok. Uyku ilaclari kullandigim halde. Gec saatte de yatsam sabaha karsi, sabah 3-4 kez uyanip tekrar uyuyorum. Uyku apnesimi var diye düşünüyorum ama uyku lavabatuar'ina girmeyede üşeniyorum..

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Muhtemelen zihniniz rahat değil, bir sorun var onu en iyi siz bilirsiniz, çözmeye ve uzaklaşmaya çalışabilirsin, eğer mümkünse, ben redepra ile uykuya geçiyordum, kafamın karışık olduğu dönemler, geçmiş olsun..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bölum ne hocam sizin ??

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bipolarım beynim ilaçlarla bile durmuyor 11 de ilaç içtim sabah saatin 4 ü gram uyku yok

    Allah kimseye böyle dert vermesin

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >


  • yeterli uzunlukta ve uygun şartlarda uyumak, yani genel anlamıyla "uyku", gerçekten çok önemliymiş.

    bi ara forumda bi konu açılmıştı: "uyumak enayiliktir" diye. konuyu açan arkadaş şunları yazmış: ben lise öğrencisiyim, yaz tatili yeni başladı, pc oynuyorum, akşam bazen arkadaşlarla dışarı çıkıp geç saatlere kadar takılıyoruz, çok geç döndüğümde bile uyumak canım istemiyo, gene pc başına geçiyorum. uyumak bence tamamen çöpe atılan vakit. neden uyuyayım? uykudan ölmedikçe yatağa gitmiyorum.

    bu arkadaşın yaşadığını gençliğinde herkes bi süre yaşamıştır. bu arkadaş moral olarak en üst seviyeye ulaşmış durumda kendisi. bu arkadaşın psikolojisi, depresyona girmiş bir kişinin psikolojisinin "zıddıdır". aşırı moral bozukluğu yaşadığımız depresyon durumlarında:

    1- fiziksel olarak yorgun, bitkin hissederiz.
    2- fiziksel zorluğu olmayan (kitap okumak gibi) işler de dahil olmak üzere hiçbir iş yapamayız çünkü kafamızı hiçbir işe konsantre edemeyiz.
    3- sürekli uyumak isteriz. yataktan çıkamayız adeta. günümüzün çoğu boş boş düşüncelerle geçer.

    bunun zıddı olan, yani moralin tavan yaptığı dönemlerde ise:

    1- aslında yorgun olsak bile dinç hissederiz.
    2- bir iş yapmaya konsantre olabilmemiz kolaydır ve günümüzü boş boş düşünerek değil belli şeylere odaklanarak onlarla uğraşarak dolu dolu geçiririz (başarıya ulaşmak mutlu yapmaz, mutlu olmanız sizin başarıya ulaşmanızı sağlar lafı buradan geliyor).
    3- mutlu birinin uyumak canı istemez. mutlu insan olabildiğince uyanık kalıp o an içeirsinde olduğu mutlu yaşamının tadını son zerresine kadar almak ister. bu yüzden moralimizin yüksek olduğu dönemlerde genellikle çok az uyuruz. geç yatar ve erken uyanırız.

    yukarıda bahsettiğim "uyumak enayiliktir" konusunu açan kişi bu mevzulardan henüz habersiz olduğu için öyle bi yargı ortaya koymuştu.

    uyuma eylemi fiziksel gelişimden tutun da hemen her şey açısından çok çok önemli bir eylemdir. vücut kendisini uyurken onarır. vücut kendisini uyurken inşaa eder (geliştirir).

    çok eğlenceli ve hoş bir festival düşünün. çadırlar kuruldu, sahneler kuruldu, panayırlar açıldı, insanlar festival alanına akın ettiler, festival 3 gün sürdü ve bitti. topluluk dağıldığında geride temizlenmesi gereken oldukça dağınık ve pislik içinde bir alan kalmış olur. daha sorna belediye (ya da her kim gelecekse) gelir ve gerekli temizlik işlemlerini yapar. şimdi bu alan henüz temizlenmeden aynı alanda yeni bir festival düzenleyeceğinizi düşünün. düşünmesi bile korkunç değil mi?

    yeterli uyumamak da vücutta bu etkiyi yaratır. gündüz faal olarak çalışan vücut geceleyin uyku esnasında ölü hücrelerin toplandığı, onarma işlemlerinin yapıldığı, ve en önemlisi de, ölen hücrelerin yerine yenilerinin inşaa edildiği faaliyetleri gerçekleştirir. yeterli uyumadan bi sonraki güne başlamak demek aslında çöp dolu festival alanını yıkayıp temizlemeden yeni bir festival için kurulum yapmaya başlamak demektir.

    uyumanın nasıl yapıldığı da önemlidir. uyku ortamı karanlık olmalı, gece lambası bile olmamalı. eğer karanlık odada uyuma şansınız yoksa, gözlerinizin üzerini bir örtü ile örtmeyi deneyebilirsiniz. çünkü siz uyurken gözleriniz ortam ışık seviyesini algılar ve eğer ortam karanlık değil ise o zaman beynimiz bizim aslında "gece uykusu uyumakta olmadığımızı" düşünür, ve, vücutta uyku sırasında yapılacak eylemleri tetikleyen hormonları salgılamaz, ya da az salgılar.

    bu yüzden, süre olarak "yeterli uzunlukta" uyumak da tek başına yeterli değildir. nasıl uyunması gerektiğini de bilmek gerekiyor.

    tabii ki bu konu uyumak isteyip uykuya dalmakta güçlük çekenlerin konusu, ama gene de yan bilgi olarak yazayım dedim. çünkü biz "uyuyabilen" tayfa da uykunun değerini bilmiyoruz.

    sorun yaşayan arakdaşlar için söylüyorum; uyku konusunda yazılmış yazıları okuyup, videoları izleyebilrisiniz. yeterli kafa yorulduktan sonra çözülebilecek bir sorun bu.

    sorun yaşayan arakdaşlara bi taviseyem de "bir iş ile uğraşmanız"dır. şöyle açıklayayım, yukarıda depresif durum psikolojisinden bahsetmiştim. depresif birinin morali bozuktur ve moral kazanmaya ihiyacı vardır. ancak, depresif durumda olan kişi yorgun hissedip sürekli yatakta takılır. ancak burada dikkat etmemzi gereken konu şu; vaktinin çoğunu yatakta bi o yana bi o yana dönüp duvarları izleyerek geçiren biri depresif olmamış olsaydı bile sırf bu süreç yüzünden zaten morali bozulur ve depresif hissetmeye başlardı. yani depresif kişilerin yatakta uyuklamaya fazlasıyla yatkın olmaları kendi kötü durumlarını daha da kötüye götürecek bir "kendi kendini destekleme" durumu yaratır. aynı şekilde, uykuya dalmakta güçlük çeken kişi de her gece yatakta 3 saat boyunca "uyuyamıyorum, zaten uyuyamıyodum, gene aynı şey oluyo işte" diye düşünüp durusa, bu kişi de kendi sorununu çözecek değil tam tersine sorununu daha da kötüleştirecek bir eylem yapmış olur. bir şeylerle ilgilenin. yapacak bir şeyiniz olsun. insan bir şeyler yaparak kafayı dağıtır. "gecenin 01'inde o uykusuzluk ve yorgunluk ile ne yapalım yahu!" diyebilirisiniz. cevabını yukarıdaki mesajımda vermiştim. bir dizi indir telefonuna, ve telefonunu yana dönük olarak dikey konumda tutacak bir destek bul. gece yattığında tenefonu bu şekilde koy, diziyi izle. tabi ilgini çekecek bi dizi olsun. bu sana moral kazandırır ve beynini meşgul eder. 3 saat boyunca içinden 500 kere: "uyuyamyorum" diye sayıklama döngüsünden çıkmak zorundasın ve böyle çıkabilirsin.

    ben de bu sorunu uzun yıllar boyunca yaşamıştım, ve daha sonra sorunu aştım. uyumak konusunda özgüven kazandım. nadiren bazı geceler uyuyamadığım oluyor ama sorun olmuyo çünkü bu uyuyabilme yeteneğine sahip olduğum konusunda özgüvenliyim ve ertesi gece gene sorunsuz şekilde yoluma devam edip uyuyabiliyorum. uykuya dalma eyleminin çok önemli bir yetenek olduğunu, bu yeteneği hiç kaybetmemiş olan kişiler bilmezler.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi 01001101 -- 24 Haziran 2019; 11:25:53 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Cak bi rexapine bakalım gözünü açabiliyor musun

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • hüseyinhayko cepkinci kullanıcısına yanıt
    Bilgisayar mühendisliği hocam

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • hocam ben son zamanlarda yatmadan yarım saat önce benexol b12 alıyorum daha düzgün uyuyorum denemenizi öneririm.
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.