utangaçlık ve çekingenlik (2. sayfa)

utangaçlık ve çekingenlik - Sayfa 2

Loading · 2008-08-02T12:06:59.0000000+03:00

bayan olsun erkek olsun çok utangacım çekingenim... arkadaşlarıma karşı pek değil ama yeni tanıştığım kişilere karşı... alışmak çok uzun zaman alıyor neden böyle oluyor

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar

Editörün Seçtiği Fırsatlar

Daha Fazla

Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az

1 Misafir - 1 Masaüstü

5 sn

31
Cevap

1
Favori

1.959
Tıklama

Daha Fazla
İstatistik

Konu İstatistikleri Yükleniyor

Konuya Özel

0 oy

Öne Çıkar

Cevapla

Sayfa:

önceki 1 2

Giriş

Mesaj

@Lo@ding; Her şeyden önemlisi yazılanları sadece okumayacak ve mutlaka uygulamaya çalışacaksınız. Hemen her ortamda çekingen olmak, insanlara çok uzun sürelerde adapta olmak, iletişim problemlerini aşamamak bir sorundur. İnsan sosyal bir varlıktır ve mutlaka yaşamında diğer insanlar ile etkileşime girmek zorundadır. Kimi ile samimiyetini ilerletmek kimi ile de anlık iletişime geçkem zorundadır. Bilet gişesinden bilet aldığınız bir insan ile iletişiminiz kısa süreli olurken, sınıf arkadaşınız ile ilişkileriniz uzun bir süreci kapsayan farklı davranış örüntülerini gerektiren bir süreç olabilir. Bu sorunun üstesinden gelmek yine senin elinde, gerektiği yerde gerektiği gibi davranacak, insanlarla iletişime girmekten korkmayacaksın. Bunun anlamı hemen her yerde anlamsız konuşmak ve gereksiz davranmak olarak algılanmamalıdır. Gereken ortamlarda gereken davranışları sergilemek doğru olanıdır. Bu hem insanın kendine güvenini arttırır hem de karşıdaki insanın size olan bakış açısını pozitif yönde etkiler. Benim uyguladığım ve büyük oranda başarılı olduğum bir yöntemi paylaşmak istiyorum. Diyelim ki sizin için önemli olan bir insan ile buluşmanız var ve bu buluşma sizin üzerinizde ciddi derecede kaygı yaratıyor. Öncelikli olarak bu durumu beyninizde bir canlandırın. Buluşmaya giderken kendinizi hayal edin, sandalyede oturduğunuzu, neler konuşabileceğinizi, karşıdan nasıl görüntüğünüze bir bakın. Bunun amacı beyni o duruma adapte etmek ve aşinalık sorununu ortadan kaldırmaktır. Çünkü beyin o kadar ilginç bir organdır ki bazen hayal etmek bile size o ana götürmüş kadar etki bırakabilir. Beyin aşina olduğu görüntülerle karşılaştığında anormal bir tepki vermez. Hemen her davranışımızın sistematik hale gelmesi bundan farklı değildir. Yine bir yerde konuşma yapacağınızı düşünün, yine kendiniz konuşma yaparken hayal edin, gözünüzde o anı canlandırın. İnsanlarla konuşurken kendinizi görün. Böylece beyine mesajlar verin ve beyniniz de bunları algılayıp bir daha böyle bir durumla karşılaştığında anormal bir tepki vermesin. Beyin öğrenilmiş, alışılmış davranışları sistematize edip, kişiliğe entegre eder. Bu davranışlar artık bilinçli olarak, kendinizi ayarlayarak değil de kendiliğinden yapılıverir. Bu konuda size sayfalarca yazı da yazabilirim. Ancak konuyu daha fazla uzatmanın, farklı örnekler ve telkinler ile size cesaret vermenin pek anlamı yoktur. Sonuçta burası sanal bir pltform ve yazılar size ne derece yardımcı olup, üzerinizde etkisi ne kadar olabilir? Eğer çözmekte zorlandığınız sorunlarınız sürüyorsa bir psikologtan yardım alınız. Arkadaşlar her ne kadar ilaç. tedavisi öneriyorlarsa da ben ilaç yazılacak bir durum sizde göremiyorum. Birçok gencin hayatının bazı dönemlerinde az/çok yaşadığı sorunlardan birisidir. İlaç daha çok psikotik vakalarda kullanılmalıdır. Gerçek anlamda sosyal fobisi olan bireyler toplumdan kaçmakta, farklı bir insan ile konuştuğunda terlemekte, titremekte, bundan daha ağır vakalarda ise bayılmaktadır. Sizin sorununuz bunlara oranla görece daha hafif kalmakta ve terapi ile çözlebilecek durumdadır.

< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >

Loading

Yarbay

5091 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

dark alien

Binbaşı

1403 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

@dark alien; Sizin de bir grupla beraber yaşadığınız duygu durumları @loading' den farklı gözükmüyor. Her ikiniz de bir grupla beraber olduğunuz da kendinizi anormal derecede tedirgin ve kaygılı hissediyorsunuz. Grup bireylerin tek tek toplamından farklı bir oluşumdur. Elbette yalnızca bir bireye karşı konuştuğunuz, tartıştığınız konuları grup ortamında dile getirirken biraz çekimser davranacak ve yapacağınız yanlış bir eylemden veya söylemden rahatsız olma duygusu taşıyacaksınız. Ancak bu durumlar bireyler üzerinde ciddi bir şekilde psikolojik baskı oluşturuyor ise bu durum normal olarak karşılanmaktan çıkmış ve psikolojik bir rahatsızlık haline dönüşmüştür. Bir grubun içerisinde akıcı konuşmak, düşüncelerinizi ve kendi benliğinizi insanlara sunmak bir anda kazanılabilecek bir özellik değildir. İnsanın karşı tarafa düşüncelerini aktarmasını engelleyen bazı psikolojik engeller vardır. Bunlar sizlerin de belirttiği gibi konuşurken hata yapmaktan korkmak, bunun sonucunda grup tarafından yadırganmak, insanların kendilerine karşı farklı duygular besleyeceğine dair yanlış bir inanç engellerin başlıcalarıdır. Öncelikle yapmanız gereken çok okumak ve yazmaktır. Hemen her konu hakkında fikir sahibi olmak ve herhangi bir konuda diksiyonu düzgün bir şekilde kendinizi ifade etmeniz için okumanız gerekmektedir. Karşı tarafın aktarımlarını dinlemeli ve ona göre cevap vermelisiniz. Özgüven eksikliğini yenmenin bir yolu da okumaktan geçer. Okuyan insanları gözlemlediğinizde anlatımlarının ve kendilerini ifade edebilme becerilerinin yüksek olduğunu görür ve bazen onlara hayran kalırsınız. Bunda en büyük etken okumak ve farklı konular hakkında bilgi edinmektir. Farklı konular hakkında bilgisi olan bir insan da grup içerisinde konuşmaktan çekinmez, doğru bilgiye sahip olduğu için söylediklerinden dolayı dışlanacağından korkmaz. Karşıdaki insanların da sizin gibi bir birey olduklarını asla unutmayınız. İnsanların eğitim düzeyi, sosyoekonomik durumu, aile yapısı, dış görünüşü, dili, dini, ırkı her ne olrsa olsun, tek bir gerçek vardır; o gerçek de her insanın hata yaptığıdır. Neymiş o gerçek ''Her insan hata yapar.'' Bütün insanlar konuşmaları sırasında ve bazı davranışlarda hata yapabilirler. Grup içerisinde iken hata yapmaktan korkmayın. Aklınıza gelen düşünceleri mantık süzgecinden geçirmişseniz bunları söylemekten korkmayın. Hata yapmaksızın doğru olanı öğrenemezsiniz. Kaldı ki eğer grup sizi bir hatanızdan dolayı eleştiriyor ise o grup pek sağlıklı değildir. Yapılan hatalar insanların doğru davranışlarının yanında çabuk unutulur. Hemen her insan grup içerisinde temkinlidir, siz ne kadar kendi iç dünyanızda onların hiç çekinmediğini düşünüyorsanız da her insanın mutlaka farklı gruplar içerisinde bir çekingenliği vardır. Bütün insanlar, sizin gibi hata yapabileceklerinin bilincini taşırlar. Ancak bu bilincin olması insanların hiçbir zaman konuşmamasını meşru kılmaz. Hiçkimse bizi bizden iyi tanıyamaz. Ben de birçok kez yanlış davranış sergiledim, söylememem gereken sözleri(anlamsız, absurd) grup içerisinde sarfettim. Önceleri tepki almama rağmen daha sonra segilemiş olduğum tavrım ve söylemlerim ile bunların telafisini fazlası ile yaptım. Aynı şekilde bütün insanlar bu tür durumlarla karşılaşmakta ve sizin sandığınız gibi bu tür davranışları takıntı haline getirmemektedir. İnsanlara yaşanan olumsuz anıları unutturmak kolaydır. Son cümlelerimle toparlamam gerekirse sana önerim kendini sansürlememendir. Grup içerisinde rahat görünmeye çalış, suskun kalma, eğer ortam her telden çalıyor ve muhabbet muhabbeti açıyor ise senin için daha iyi, insalara bu tür durumlarda ayak uydurmaya çalışmazsan asıl o zaman senin hakkında yanlış düşüncelere sahip olacaklardır. İnsanlar kendilerine benzer düşüncelere, davranışlara sahip olan bireylerle arkadaşlık kurmaya daha eğilimlidir. Yerine göre absürd de konuşabilirsin. Önemli olan nerede ne söyleyeceğini, nerede rahat davranman gerektiğini, nerede çekingen olacağını, nerede atak davranacağını belirlemendir.

< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >