< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-0985F6AB6 -- 28 Mart 2018; 23:7:42 > |
Bildirim
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-0985F6AB6 -- 28 Mart 2018; 23:7:42 > |
Etrafımdaki üniversite öğrencilerinin hemen hemen hepsi o kafe senin bu kafe benim nargile kahve vb. çıkmıyorlar. Konu sahibi haklı
|
10 lahmacun niye 55 lira demiyo da öğrenciye saydırıyo akıllı
öğrenciye askere her zaman para lazımdır insan gibi yaşamak herkesin hakkı ama bu ülke survival modda olduğundan adama tuhaf geliyor kahve içmek falan. Asıl eleştirilmesi gerekeni eleştirin tıpanız tutuyorsa. |
İstersen ferrarin olsun bana ne şu ağlaklığı yapma yeter ki.Bak kendin demişsin soğanı bölüp yedik diye.Bunların cebinde 70 lira var.Sanırsın ceplerinde 10 tl var adamdan lahmacun dileniyorlar.
|
şu dilencileri de anlamıyorum tamam diyelim ki paran yok. ulan şunu yazarken utanmıyor musun? para isterken utanmıyor musun ? aç olan insan 2 yumurta kırar soğan ekmek yer gerekirse. hadi onu da geçtim 55 lira paraları var bütün pişmiş tavuk alsalar 15 liraya yanına da bir makarna veya pilav yapacaksın çok mu zor.
|
Katılıyorum. Bir de öğrenim kredi borçları affedilsin diye ağlıyorlar ya bunlar. Neymiş; "Abi öğrenciyiz de..." Hadi be oradan. Rezil bir olay. Buna bakıp duygulanan/gururlanan kendini sorgulasın.
O mekan sahibinin Türkçesi de ayrı bir konu. Toplum cidden bitik. |
domates+biber= 2 lira
yarım kilo tavuk göğsü: 7 lira 3 ekmek: 3 lira toplam: 12 lira Şeref ve onurunu çiğnetmeden doymak: paha biçilemez |
İş hayatında 1 milyonluk arabaya binip 100-200 tl için pazarlık yapmaya çalışan insanlar var. Binalar için enerji kimlik belgesini 2 tl daha ucuz çiziyor diye dışarıya veren gördüm. Kısaca bunun öğrencilik ile alakası yok karakter meselesi.
Ben öğrenci iken nargile kafeye her gün giden ama okulun fiyatları fazla diye her gün yakaran isanlar gördüm. |
Esnaf adam kendi oğlundan pay biçerek bir iyilik yapmış büyütmeyin. Altı üstü iki tane fazla istemişler.Çiğköfte söyle demişsin de belki canları lahmacun çekti insanız yani. Herkes ektiğini biçer bu dünyada ya da öbür dünyada.Takılmayın böyle şeylere.
|
Burada ülke durumundan da giriş yapmayacağım. Bu konuyu ele alıp tartışan arkadaşlar zaten olmuş. Benim diyeceğim şey ise hak etmek. Sadece öğrenci için de sınırlamıyorum. Bir insan bir şeye ihtiyacı olduğunda veya istediğinde bunu gerçekten ne kadar hak ediyor buna bakmak lazım. Açıkçası üniversite öğrencisi tam bir laylaylom havada. Buna kimse itiraz dahi etmesin apaçık ortadadır. Ayrıca gerçekten ihtiyacı olan birilerinin ihtiyacı olduğunu ya da sıkıntıda olduğunu çok iyi sakladığını ve kimseye açmadığını biliyorum. Ama bunun yanında rahatına düşkün insanlar daima oflayıp oflayıp duruyor ve sürekli şikayet ediyor. Ülkenin durumundan tutun da vizelerden aldığı puanlara kadar şikayet ederler. Tamam buyrun edin. Ama neden neden? Biliyorum hepimizn tabii ki hak ettiği hayatı en azından huzuru yaşaması gerek. Ama bu size asla ve asla kendi ayağıyla gelmeyecek. Ne için kim için çalışıyorsunuz buna bakınız. Bu dünyaya yatmaya gelmedik bunu unutanlar var. Gecenin köründe sabahın köründe daha yeni uyuyan, öğlene kadar uyuyan, sonra uykusuzluktan şikayet eden, abur çukura dahi para veren sonra yemek yerken düşünen ya da abartan, bilmem ne soslu değişik değişik şeyler tüketmeye hevesi olan, marka giyinen ya da en azından öyle görünmeye çalışan, sigarası alkolü eksik olmayan ve iyi bir şey ediyormuş gibi bunlar benim hayatım diyen, o kafe senin bu kafe benim dolanan saatlerini ilim öğrenmek için değil de çok yüksek sesli yalandan mutlu kahkahalar atarak geçiren, çoğunun sevgili bulma derdinde olduğu, partileri ve gece hayatını takip eden ama faydalı konferans ve seminerlerden haberi olmayan, başarılı bir insan görünce hemen atıfta bulunan ve çekemeyen, kızlar için alışverişe bolca kozmetik ve giyim e bolca para harcarken düşünmeyen erkek için ise nargile sigara çay alkol partiler geziler vb daha çok eğlence amaçlı şeyler için düşünmeden para harcayan, değişik restoranlara giden öğrenciler neredeyse kafayı her çevirdiğinizde görebilirsiniz. Sabah starbuckstan kahve içmeden uyanamam diyeni de var, sabah kalkıp koşuya çıkıp sadece bir şu veya limon sıkıp içeni de. Vaktim yok diyip gezeni de var, o kadar çalışmasına rağmen vaktim var daha çok şey yapabilirim diyeni de. Çok büyük idealleri olan orta halli ama çok çabalayan ve başarısı da yüksek olan şikayeti de olmayan öğrenciler de var, idealleri olduğunu söyleyip de zerre peşine düşmeyen ve başarıyı bile sınavlardan yüksek almak zanneden ve düşük aldıkça kuduranlar da. Ama inanın vasıflı insan sayısı çok düşük. Nerede sadece önüne bakan dimdik yürüyen ve güleryüzlü insan var ve saçma saçma kahkahalar basmıyorsa o insan her işi kendisinin yapması gerektiğini bilen insandır. Önce herkes bir durmalı ve elini vicdanına koymalı. Zengin de olsan orta da olsan sıkıntılı da olsan önce şunu sor kendine. Sana verilen maddi de manevi de imkanları gerçekten hak ediyor musun? Birisi 20 lirasını güzel yemeğe, diğeri playstation vb oyun kısımlarına, diğeri alışverişe, diğeri eğlenceye, diğeri spora vb harcarken bir başkası bununla hem kitap alabiliyor ise yahut tiyatro bileti alabiliyorsa veya bir konferansa bilet alabiliyorsa ve bunun için vaktini harcıyorsa ya da birisi bununla hem yemek yiyip hem de sonrası için kullanabiliyorsa o zaman şikayet edenler durup düşünsün. Anne babalarınız neyse de siz ne sıkıntı gördünüz henüz? Bunlar sıkıntı mi? Asıl bir hedef edinin ve peşinden gidin ter dökün de o zaman görün sıkıntı ve darlık neymiş. İşte böyle insanlar da hayattan da çok şey öğrenirken diğerleri ben yoruldum hayat, kahpe felek, burada yaşanmaz şurada yaşanmaz şu imkansız diye diye dolanırlar. Nefsine hakim olamayıp da illa lahmacun ya da illa şunu şunu istiyorum bu kadar istiyorum diye bir mantık olabilir mi? Daha kendisini yönetemeyen nasıl sıkıntılarından kurtulabilir ki? Kim olursanız olun birşey istediğinizde bu sizin boyunuzu aşıyorsa imkan yoksa durun ve kendinize "şu an bunu isteyip de imkanı olmayan tek ben miyim" diye sorun. Sonra da sabretmeti öğrenin. Tamam bazı şeyler tahammül sınırınızı aşabiliriz. İnsaniz hepimiz. Anlayışlı olmalıyız. Lakin her şeye en küçük şeylere basit şeylere bile tahammül edemeyen ve sabır nedir ve bunun kıymeti nedir bilmeyen kim ise işte o aciz ve güçsüzün ta kendisidir. Böyle olan ve rahatsızlık duymayan da herşeyi hak eder. Şunu da unutmayın neye inanırsanız inanın emeğinizin karşılığını da isteklerinizi de size veren insanlar değil. Sabrınız iyiyse ve bu yerine geldiğinde kibire kapılmıyorsanız durup bunu size vereni düşünmek gerek. İnsanlardan medet ummayın. Üç beş günlük planlar ile de yaşamayın. Uzun menzilli hedefler koyun ve sabretmeyi, ter dökmeyi öğrenin. Var sen lahmacun al. Senin aldığın tat ile gerçekten yorulmuş bitkin düşmüş bir insanın alacağı tat aynı olmadıktan sonra neye yarar.
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |