Şimdi Ara

++ türlerin ayrışması

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
77
Cevap
0
Favori
6.631
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • bu konu canlılar hakkında en fazla tartışılan konuların başında gelmektedir.

    türler acaba ilk ortaya çıktıkları günden bugüne pek az değişiklikle mi günümüze kadar gelmişlerdir

    yoksa

    evrimin de iddia ettiği gibi türden türe geçiş ile mi ?

    bir diğer konu canlıların yeryüzüne yayılışı bu konuyu da tartışmaya açmış görünmektedir.

    ama ne yazık ki elimizde olan somut veriler henüz türden türe geçiş konusunda yeterli verilere sahip değildir. türden türe geçiş bu durumda bir varsayımdan ibaret gibi görünmektedir.

    bu noktadan hareketle sormak istediğim sorular şunlardır ?

    türden türe geçiş nasıl olmaktadır ?

    yeryüzünde milyonlarca canlı arasında tespit edilen başka türe dönüşme aşamasında bir canlı var mıdır ?



  • Aslında bunun örnekleri çok. "varsayımdan ibaret" sözü sanki tüm biyoloji dünyasının resmi sözü gibi söylenmiş ve bu haliyle iddialı bir laf.

    Türden türe geçişin örnekleri aslında her yanımızda. Birbirlerine yakın hayvan türleri çoğu zaman çiftleşebilirler. Çünkü ayrı türler olsa da genleri henüz birbirine yakındır. Mesela aslan ile kaplan. Mesela daha bilinen bir örnek at ile eşektir. Bu türler farklı türler olarak ayrılsalar da henüz yavru meydana getiremeyecek kadar ayrılmamışlardır. Zebra biraz daha uzak bir tür olduğu için at ile çiftleşmediği düşünülürdü. Çünkü genelde sonuç alınamıyordu. Mesela A zebrası ile B atı çiftleşince sonuç alınamıyor fakat C zebrası ile D atından sonuç alınabiliyor gibi birşey. Oysa at ile eşek daha yakın olduğu için genelde hepsinden sonuç (katır) alınabiliyor. Zebra ile ilgili hanber aşağıda.

    http://news.bbc.co.uk/1/hi/sci/tech/1408717.stm




  • quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    Aslında bunun örnekleri çok. "varsayımdan ibaret" sözü sanki tüm biyoloji dünyasının resmi sözü gibi söylenmiş ve bu haliyle iddialı bir laf.

    Türden türe geçişin örnekleri aslında her yanımızda. Birbirlerine yakın hayvan türleri çoğu zaman çiftleşebilirler. Çünkü ayrı türler olsa da genleri henüz birbirine yakındır. Mesela aslan ile kaplan. Mesela daha bilinen bir örnek at ile eşektir. Bu türler farklı türler olarak ayrılsalar da henüz yavru meydana getiremeyecek kadar ayrılmamışlardır. Zebra biraz daha uzak bir tür olduğu için at ile çiftleşmediği düşünülürdü. Çünkü genelde sonuç alınamıyordu. Mesela A zebrası ile B atı çiftleşince sonuç alınamıyor fakat C zebrası ile D atından sonuç alınabiliyor gibi birşey. Oysa at ile eşek daha yakın olduğu için genelde hepsinden sonuç (katır) alınabiliyor. Zebra ile ilgili hanber aşağıda.

    http://news.bbc.co.uk/1/hi/sci/tech/1408717.stm



    aslanlar afrikada kaplanlar asyada yaşar. aslan ile kaplanın çiftleşitiğini de hiç duymamıştım. varsa kaynak link verebilir misin ?

    at ile eşek arasındaki fark da belki de benim tartışmama önemli zemin oluşturabilir.

    yıllar yılı aynı ortamda yaşayan at ile eşek neden farklı tür oluştursun. bu farklılaşmanın açıklaması nedir ?

    ayrıca türlerin memeli ve sürüngen olarak ayrışması benim mantığımın almadığı bir konudur. böyle bir ayrışma yarı sürüngen yarı memeli bir canlı meydana getirirki böyle bir canlının tabiaatta yaşaması imkansızdır.

    böyle radikal ayrılıklar hakkında fikirleriniz nelerdir.?




  • Ara geçiş formu iki ucu açık bir kavram. Şu anda yaşayan herhangi bir canlının aslında ara geçiş formu olmadığını ispatlayabilir miyiz? Bana ara geçiş formu göster diyen birine ben de ara geçiş formu olmayan bir canlı göster diyebilirim. İkisi de aynı şey.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Target Human
    Ara geçiş formu iki ucu açık bir kavram. Şu anda yaşayan herhangi bir canlının aslında ara geçiş formu olmadığını ispatlayabilir miyiz? Bana ara geçiş formu göster diyen birine ben de ara geçiş formu olmayan bir canlı göster diyebilirim. İkisi de aynı şey.


    Bu şekildeki bir kavramın bilimselliği olabilir mi peki?

    Nesli tükenmiş canlılar acaba ara geçiş formu olmayan canlılar olarak değerlendirilemez mi?
  • Aslan ile kaplan yavrusu hakkında internetten link vermeyi banal bulduğum için çocukluğumdan kalan eski bir ansiklopediden örnek vermeyi tercih ettim. Arkın kitabevi, Bilimler Ansiklopedisi (telif: Grolier inc.) Kedigiller bahsi.
     ++ türlerin ayrışması

    http://img248.imageshack.us/img248/6981/aslankaplannw5.jpg

    Burada diyor ki: "Kaplan ve aslanlar birbirlerine çok yakındırlar; aralarında çiftleşme bile olabilir. Resimde kaplan bir baba ile aslan bir annenin yavrusu görülüyor."

    Yan sayfadaki resimde ise aslan ile kaplanın birbirlerine daha yakın oldukları görülüyor. Oysa leopara (pars) çok benzeyen çita ise daha uzak bir kedigil türü olduğu için yani evrimde daha önce ayrıldığı için aslan ile aralarında çiftleşme olmaz.

     ++ türlerin ayrışması

    https://store.donanimhaber.com/92/f6/17/92f6174888faacbed0f2c3dad74b76bd.jpg




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Tam olarak başka türe dönüşmek üzere olan bir canlı türü mü istiyorsunuz. Onu da gösteririm. Afrika avcı köpeği ya da kap av köpeği diye geçer (african wild dog ya da lycaon pictus diye de geçebilir). Bu köpek türünün diğer köpeklerden farklı olarak sırtlana benzeyen yuvarlak kulakları ve ön ayaklarında beş parmak yerine dört parmak vardır. Yani körelmiş olan beşinci parmak kaybolmuştur. Bu köpeğin yaşam alanı ve tarzı diğer köpeklerden ayrılmış kelimenin tam manası ile başka türe dönüşmek üzeredir. Bu köpek hakkında internetten kendiniz araştırma yapabilirsiniz.

     ++ türlerin ayrışması

     ++ türlerin ayrışması

     ++ türlerin ayrışması

     ++ türlerin ayrışması

     ++ türlerin ayrışması




  • quote:

    Orjinalden alıntı: Deep Impact


    aslanlar afrikada kaplanlar asyada yaşar. aslan ile kaplanın çiftleşitiğini de hiç duymamıştım. varsa kaynak link verebilir misin ?



    Aslında bir bakıma haklısın. Bu iki hayvanın doğal çevreleri birbirinden ayrı olduğu için biraraya gelmeleri biraz zor. Ancak aslanla kaplan çiftleşmesi halihazırda mevcut. Hatta doğan yavruya Liger deniliyor. Bununla ilgili bir belgesel seyretmiştim. Ayrıca bu tanımı ve nasıl meydana geldiğini açıklayan linki de vereyim.

    http://tr.wikipedia.org/wiki/Liger




  • quote:

    Orjinalden alıntı: redstorm

    Aslında bir bakıma haklısın. Bu iki hayvanın doğal çevreleri birbirinden ayrı olduğu için biraraya gelmeleri biraz zor. Ancak aslanla kaplan çiftleşmesi halihazırda mevcut. Hatta doğan yavruya Liger deniliyor. Bununla ilgili bir belgesel seyretmiştim. Ayrıca bu tanımı ve nasıl meydana geldiğini açıklayan linki de vereyim.

    http://tr.wikipedia.org/wiki/Liger


    demek ki habitatları oldukça farklı ve birbirlerinden milyonlarca yıl önce ayrılmış canlılar arasında bile böyle yavru verebilen türler (misal kaplan aslan) verebiliyorken, at ile eşek arasında aynı habitatta yaşamalarına rağmen verimli döl verememeleri ve ayrışmaları enteresan geliyor.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    Tam olarak başka türe dönüşmek üzere olan bir canlı türü mü istiyorsunuz. Onu da gösteririm. Afrika avcı köpeği ya da kap av köpeği diye geçer (african wild dog ya da lycaon pictus diye de geçebilir). Bu köpek türünün diğer köpeklerden farklı olarak sırtlana benzeyen yuvarlak kulakları ve ön ayaklarında beş parmak yerine dört parmak vardır. Yani körelmiş olan beşinci parmak kaybolmuştur. Bu köpeğin yaşam alanı ve tarzı diğer köpeklerden ayrılmış kelimenin tam manası ile başka türe dönüşmek üzeredir. Bu köpek hakkında internetten kendiniz araştırma yapabilirsiniz.



    bu köpek avlanma kaabiliyeti yönünden gayet müthiş bir canlıdır. üremesinde beslenmesinde ve diğer şartlarında herhangibir aksaklık yoktur.

    dolayısı ile bu şartlardaki bir canlının diğer bir canlı türüne dönüşmesi için sebep yoktur. dönüşüp dönüşmeyeceğine de bugün karar veremeyeceğimize göre sanırım bu sorulan soruya delil olamayacaktır.

    bu şekilde canlıları değerlendirdiğimizde eşeğin de ata dönüşebileceğini iddia edemez miyiz ?




  • Canlılar izole olur, çevre şartları değiştikçe canlılar da değişir. Ama doğanın canlıları türlere ayırmak gibi bir derdi yok. Değişim başka, türlere ayrılmak başka. Doğa: "Ben şu canlıyı ayırayım da başka tür olsun, genetik kodları uymasın diye düşünmüyor. Değişimler birikiyor ve öyle bir an geliyor ve genetik kodlar uymaz hale geliyor. Böyle bir ihtiyaç yok, bu uyumsuzluk kendiliğinden oluşan birşey. Afrika avcı köpeği paşa paşa yaşamaya devam ederken gün gelecek diğer köpeklerle genleri uymaz hale gelecek. Biz insan olarak sınıflama tanımlama eğiliminde olduğumuz için "türleşme" üzerine fazla durmuşuz. Doğada değişim vardır fakat türleşme denilen olay sadece hataların birikmesidir.
  • aynı ortamda yaşayan at ile eşek ve farklı ortamlarda yaşayan aslan ve kaplan verimsiz de olsa döl vermektedirler.

    halbuki at ile eşek aynı ortamda yaşarken aslan ile kaplan tamamen farklı ortamlarda yaşamaktadırlar.

    ortam farklılıkları gen havuzları açısından önem teşkil etmektedir.

    bu durumda

    quote:

    Değişimler birikiyor ve öyle bir an geliyor ve genetik kodlar uymaz hale geliyor.


    ifadesi aslan ve kaplan için geçerli olmamakla birlikte aynı ortamda yaşayan at ve eşek için de şüpheli hal almaktadır. zira eğer at ve eşek ortak bir atadan geldiyse aynı ortamda yaşadıklarından dolayı gen havuzları hiçbir zaman ayrışmamalı idi.

    bu konu üzerinde biraz daha durmada fayda var sanırım.

    quote:

    Doğada değişim vardır fakat türleşme denilen olay sadece hataların birikmesidir.


    bu ifadeye de katılmam mümkün değil. hata dediğin durum başka bir canlı için mükemmel ötesi bir hal alıyor.

    mesela tavuk ile kartal ortak bir atadan geliyorsa kartalın 4 km mesafeyi insanın 1 metre mesafe keskinliğinde görmesi hata mıdır?




  • Dünya o kadar küçük mü ki atla eşek sürekli karşılaşsınlar? Sapiens ve neandertal de aynı atadan gelen türler ve ikisi de aynı zaman diliminde Ön Asya ve Avrupa'da yaşamışlar ama buluntular bunların hiç karşılaşmadıklarını söylüyor.
  • At ile eşek aynı ortamda yaşıyor diyoruz, ne kadar geçmişini biliyoruz. İnsanın atı, eşeği evcilleştirmesi bilemedin birkaç bin yıl. Evet Nasreddin hocanın ahırında at ile eşek aynı ortamda yaşıyor olabilir fakat gidin bakalım on milyon, yirmi milyon yıl önceye aynı ortamda mı yaşıyorlar.


    quote:

    Doğada değişim vardır fakat türleşme denilen olay sadece hataların birikmesidir.
    Burada eksik kelime kullanmışım. Canlı türlerinin genlerinin birbirlerine göre uyumsuzlukların birikmesidir. Bizim türleşme dediğimiz olay sadece budur. Bir canlı türü için mükemmel bir gen diğeri için hatadır.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    At ile eşek aynı ortamda yaşıyor diyoruz, ne kadar geçmişini biliyoruz. İnsanın atı, eşeği evcilleştirmesi bilemedin birkaç bin yıl. Evet Nasreddin hocanın ahırında at ile eşek aynı ortamda yaşıyor olabilir fakat gidin bakalım on milyon, yirmi milyon yıl önceye aynı ortamda mı yaşıyorlar.


    aslında çok da fazla birşey bildiğimiz söylenemez. bu konuda haklısın. zaten bu konuda bilgilerimiz yeterli olsa idi tartışmaya mahal kalmazdı. benim düşüncelerimin temelini genel olan biyoloji kanunları oluşturuyor. varsayımlardan, senaryolardan ziyade ortada bulunan gerçekler bilim için daha değerli verilerdir.

    quote:


    quote:

    Doğada değişim vardır fakat türleşme denilen olay sadece hataların birikmesidir.
    Burada eksik kelime kullanmışım. Canlı türlerinin genlerinin birbirlerine göre uyumsuzlukların birikmesidir. Bizim türleşme dediğimiz olay sadece budur. Bir canlı türü için mükemmel bir gen diğeri için hatadır.


    işte bu ifadeler monitörde kalmaktadır (kağıt üzerinde) . bu düşünceleri destekleyecek argümanlarımız mevcut değildir. hal öyle olsa idi milkyon yıllık geçmişe sahip insanların kutuplardan ekvatora kadar her coğrafyada yaşaması bizlere farklı insan türlerini meydana getirmesi gerekirdi.

    ya da 300 milyon yıllık köpekbalığı fosilleri ve diğer milyonlarca yıllık fosiller günümüz ile pek farklılık göstermemekte.

    dolayısı ile ifadeleriniz varsayımdan ibaret kalmakla birlikte bilimsel destekten yoksun olduğunu düşünmekteyim.




  • genetik kodu değişmeiş canlılar üreme fonksiyonları açısından da kısır nesiller yaratmaz mı? Genetik kodta farklılaşma çoğalma değil ortadan kalmayı meydana çıkarmaz mı?
    burada her farklışma bunu yapar diye düşünmüyorum, kimi uzun kulaklı olur kimi kısa kulaklı yavrularında bu değişimi gösterebilir, ancak farklı türler ve üst sınıf yetenekler oluşturabilen canlıların bir üst atadan genetik olarak farklılığı mevcut ise nasıl üreyebiliyorlar.

    yani bir tane farklılaşan çıkaıyopr da bütün nesili mi peşinden değiştiriyor.Kesinlik yok.Delil yok (ben bilmiyorum belki de) araştırmaya devam edilmeli hemen bir fikre kapılıp diğerini hatalı kabul etmemeli bence .


    quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    Canlılar izole olur, çevre şartları değiştikçe canlılar da değişir. Ama doğanın canlıları türlere ayırmak gibi bir derdi yok. Değişim başka, türlere ayrılmak başka. Doğa: "Ben şu canlıyı ayırayım da başka tür olsun, genetik kodları uymasın diye düşünmüyor. Değişimler birikiyor ve öyle bir an geliyor ve genetik kodlar uymaz hale geliyor. Böyle bir ihtiyaç yok, bu uyumsuzluk kendiliğinden oluşan birşey. Afrika avcı köpeği paşa paşa yaşamaya devam ederken gün gelecek diğer köpeklerle genleri uymaz hale gelecek. Biz insan olarak sınıflama tanımlama eğiliminde olduğumuz için "türleşme" üzerine fazla durmuşuz. Doğada değişim vardır fakat türleşme denilen olay sadece hataların birikmesidir.




  • quote:

    ya da 300 milyon yıllık köpekbalığı fosilleri ve diğer milyonlarca yıllık fosiller günümüz ile pek farklılık göstermemekte.


    Bana 300 milyon yıllık maymun fosili gösterebilir misiniz? Değişim bütün türleri kapsayacak diye bir kural yok. Bazı türler değişmeden kalırken yeni türler oluşur.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    quote:

    ya da 300 milyon yıllık köpekbalığı fosilleri ve diğer milyonlarca yıllık fosiller günümüz ile pek farklılık göstermemekte.


    Bana 300 milyon yıllık maymun fosili gösterebilir misiniz? Değişim bütün türleri kapsayacak diye bir kural yok. Bazı türler değişmeden kalırken yeni türler oluşur.


    bunun kriteri nedir ?
  • bu tartışmalr sonuç alması biraz zor , çünkü tüm canlı hayatın dünya üzerinde kapalı bir evre içinde olduğunu öne süren fikirler için bir şeyi bir başkasına bağlama gereksinimi zorunludur.

    halbuki belirli evrelerde dünyaya gelmiş ve tohumlanmış olabileceklerini farazi olarak bile düşünmek yeni bir açılım sağlayacaktır.Kimin yaptığı ve nasıl olduğu konusu bu tartışmaların dışında, ancak büyük yaşam ağcında yeni bir başlangıç ve müdahaleler olabilme olasılığı,yaşayan ve yaşamış olan tüm canlıları birbirine ağaç dalı şeklinde bağlamaktan daha akılcı görülmektedir.

    Tamamen reddetmeden önce, hayatın dünya üzerinde müdahaleler ile değişebileceği (sadece doğa olayları değil) fikrini en azından olasılık anlamında kabul etmek gerekmektedir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi vezir -- 6 Nisan 2007; 15:20:25 >
  • 
Sayfa: 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.