Şimdi Ara

••••TÜRK ve OSMANLI TARİHİ KULÜBÜ •••• (65. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
1.816
Cevap
16
Favori
435.898
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
4 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 6364656667
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orjinalden alıntı: whim

    klübünüz paylaşımdan çok tartışma yerine dönmüş,
    Bence gereksiz bir topik ,tarihe gömülmüş bir devleti aramak nafile


    İlk cümlenize katılıyorum, gereksiz tartışmalar yapılıyor, yapılacak yerin burası olmamasına rağmen fakat ikinci cümlenize maalesef katılamayacağım zira klübün adı Türk ve Osmanlı Tarihi. İlk sayfadaki bir cümleyi alıntı yapıyorum.

    quote:

    Geçmişini bilmeyen, geleceğini bilemez. Geçmişini bil ki yere sağlam basasın. Nereden geldiğini bil ki nereye gideceğini de bilesin. Edebali


    Ayrıca kime göre, neye göre tarihe gömülmüş? Biliniz ki gömülen tarihin hükmettiği topraklarda yaşıyorsunuz.




  • Benide eklerseniz sevinirim
  • Benide ekler misin arkadaşlar?
  • Benide ekleyin...Ama adaplı ahlâklı bir Osmanlı Devleti Ve TÜRK Tarihi konusuna.
  • Adaptan bahsediyosun.
    etmediğin küfür yok bu ne yaman çelişki?
  • Adam ağır bir küfür ediyor ve sadece 7 gün ceza alıyor çok ilginç.
  • benide eklerseniz sevinirim imzama ekledim
  • Eklermisn hocam
  • Konumuz Canlansın.

    İLK TÜRK UÇAĞININ UÇUŞU

    İlk Türk uçağının uçuşu, Sultan Mehmed Reşad'ın 27 Nisan 1912 tarihindeki cülus töreninde yapılmıştır.

    Bir Fransız Okulu olan Bleriot uçuş okulundan 1912 yılında mezun olan Yüzbaşı Feza ve Teğmen Kenan Bey, Tayyare mektebinde göreve başlamışlardı. Bu iki pilotun, Fransa'dan yeni alınan Deperdessin marka iki adet çift kişilik bir uçakla deneme uçuşu yapmalarına karar verilmişti. Fakat şiddetli bir fırtına sonucu Yeşilköy'de bulunan uçakların üzerindeki sundurmalar yıkılarak, uçaklar kullanılmayacak hale gelmişti. Bu nedenle alınan bu ilk uçaklar uçurulamamış, bunun üzerine birkaç ay sonra, Fransız uçak fabrikasıyla yapılan sözleşmeyle 30.000 franka yeni bir uçak satın alınmıştı. Uçağın 27 Nisan'da yapılacak olan cülus törenindeki şenliklere katılması isteniyordu. 26 Nisan'da pilot Gordon Bell idaresinde İstanbul'a gelen uçak, Yeşilköy'den havalanarak İstanbul üzerinde 45 dakikalık bir deneme uçuşu yaptı. Cülus törenine katılmak için gelen Mehmed Reşad, törenin yapılacağı yer olan Hürriyet-i Ebediye tepesine (Okmeydanı) ulaştığında Gordon Bell tarafından kullanılan uçak da 13.20'de Yeşilköy'den havalanmış, 13.30'da tören alanına ulaşarak tören kıtaları üzerinde resmi geçite katılmıştır.




  • Beni de ekleyin lütfen.
    Cok güzel bir konu olmus. Yazilari okurken osmanli tarihini yasamis gibi oldum.
    Emegi geçen arkadaslara tesekkür ediyorum.
  • Ekler misin?
  • Gazneli Mahmut



    Gazneli Mahmut (d. 2 Ekim 971 - ö. 30 Nisan 1030)(Farsça Yemin el-Devlet Mahmut)(Tam ismi: Yemin el-Devlet Abdülkasım Mahmut ibn Sebük Tigin), 997-1030 yılları arasında Gazne Devleti'nin hükümdarıydı. 'Gazneliler Devleti'nin kurucusu Sebük Tekin'dir. Gazne'nin gurur simgesi olarak bilinir. Ayrıca yüzyıllarca sevilmiş örnek bir devlet adamıdır.

    Gazneli Mahmûd, gerek iyi idâresi, gerekse hak severliği ve adâletiyle yüzyıllarca sevilmiş örnek devlet adamlarından biridir.Ayrıca ülkeninde bir nevi gurur simge olarak da bilinir.

    Samanîler, Karahanlılar, Selçuklularla mücadele etmişlerdir. En parlak dönemlerini Sultan Mahmut zamanında yaşadılar. Sultan unvanını ilk kullanan hükümdar olan Gazneli Mahmut, Hindistan'a 17 sefer yapmış, Hindistan'ın kuzey bölümlerine İslamiyet'in yayılmasını sağlamıştır.

    NOT: Gazneli Mahmut, İslamiyet'in koruyuculuğunu yapan ilk Türk hükümdarı olmuştur. Bu yüzden Abbasi halifesi kendisine Sultan ünvanını vermiştir. NOT: Bu seferler sonucu İslamiyet, Hindistan'da yayıldı. Bu durum ileride, bölgede kurulucak Gazneliler döneminde ilk kez İran topraklarına yerleşildi. Dandanakan savaşından sonra zayıflamışlar ve yıkılış sürecine girmişlerdir. Gaznelilere, Afgan yerlilerinden olan Gurlular son vermiştir. (1187)

    Eylül 1000’de ilk Hindistan seferine çıkan Sultan Mahmut, 1027’ye kadar Hindistan’a on yedi büyük sefer yapmıştır. Bu seferler sırasında Hindistan’da birçok cami yaptıran ve İslâm Dinini öğretmek üzere Hindistan'a âlimler yerleştiren Gazneli Sultan Mahmut, 'İslâm Dini'nin Hindistan’da yayılıp kabul görmesini sağlamıştır. Sultan Mahmud 1025'te Hindistan'da bulunan Sumnat'a sefer yapmıştır. Seferden önce, şu an Karsta metfun bulunan, Ebu'l Hasan Harakani Hazretlerini ziyaret etmiş, şeyh de Sultana hırkasını vermiştir. Sefer esnasındaki zaferi kendisi, (Gazneli Mahmud) "Ebu'l Hasan Harakaninin hırkasının yanında olmasına bağlamıştır. Seferde düşman ordusunun, Gaznelilerin ortasına kadar geldiği bir anda Allah'a şöyle dua eder, "Senin üstün kıldığın o kişinin hırkası hürmetine, 'İslâm Ordusu'nu zaferlerle üstün kıl"; ve Allah'ın yardımı ile Sumnat seferi zafer ile sonuçlanır.

    Seferden sonra Ebu'l Hasan Harakani Hazretleri'ne durumu anlatınca, şu cevabı almıştır : "Dileseydin, düşmanın hidayetine vesile olabilirdin".

    Mahmut ve Ayaz
     ••••TÜRK  ve OSMANLI TARİHİ KULÜBÜ ••••




  • Tarih öğrenmek iyi birşey ama düzgün ve doğru öğrenmek gerekir.
    Benide eklersen sevinirim.
  • Her hür insan Atatürk'ü sevmeyebilir ancak, her Türk Vatandaşı Atatürk'e saygı duymak zorundadır.

    Kavga ettiğiniz mevzular şuanın şartlarını ele alırsak boş. Zaman kaybı..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Güven -- 13 Şubat 2009; 23:03:00 >
  • Bir paylaşımda ben yapayım


    NEFRET - ŞAHİ




    Bin yillik saltanat,
    1453'te Sahi güllesiyle,
    Istanbul oldu Konstantinapolis denilen yalan,
    Istanbul'um oldu Marmara'm kan, gökyüzü duman,
    Simdi bakiniz lan, Onun gibi beyinlere vuran
    Bir kahraman yok mu lan? Var!
    Sesi kabus korkutur, düsmani buz keser,
    Esen rüzgarla birlikte gülleler yikti,
    Duvar tanimadi, Ama simdi nerede sahi nerede?
    53 günde zafere kosan ordu nerede?
    Istanbulu simdi görselerdi keske,
    Akillari basa toplayacak ama düsmani bozacak,
    Alabildigine gülleleri kusacak
    Bir sahi olsa vursa keske
    Istanbulu mahvedenlerin kalelerine

    Sahi, kaleleri deldi kahramanca,
    Sahi, güllelerle saltanati yendi
    Sahi, namert korksun onda,
    Sahi, nefretimle geri geldi

    Kahraman yok artik, Heryerde mafya,
    Parsellendi topragim, Güzelim ormanlarim
    hep oldu villalarin, Denizim kapkara,
    Paralarin çöpü burasi bir arena,
    Ceza!!! Patlayan bir bomba,
    insan insani ne kadara vuruyor acaba?
    Nefret bir sahi sözleri ise gülle,
    Tarihini unutmus olana güle güle.

    Geçmisle övünmekten biktim be biktik,ahh!!
    Yeni zaferlere kosmak tarihe borcumuz,
    Dünyaya hükmetmek artik yetmez bize,
    Yeni cepheler ver sen pasam,
    Sahi kadar güçlüyüm tek basima tahrip edecegim,
    DÜsmanlari koyarim siraya,
    Dikkat! Nisan al, Atess!
    Bu sana ilk sahim olsun içimdeki kalles.

    Sahi, kaleleri deldi kahramanca,
    Sahi, güllelerle saltanati yendi
    Sahi, namert korksun onda,
    Sahi, nefretimle geri geldi

    Benim ugurlu sayim 1453,
    bir arti dört arti bes arti üç,
    Onüç'ü ugursuz sayan batililara,
    Osmanlidan bu sahi hediye olsun sonsuza,
    Torunlari ise batiya hayran olmus,
    Senelere damgasini vurmus olan ruhsuzlar,
    sahi geri gelecek,
    Artik dur diyebilecek gücün kalmamis,ha
    kalmamis, sanki Duvara baglanmis
    Zorla izlettirilen bir korku filminin parçasi olmussun,
    Sen donmusmusun yoksa korkmusmusun?
    Ona buna sorsana aslanim,ha sorsana!
    Aslinda donup kalmis olarak seni izleyen insanlar var,
    10 üzerinden 7 kere geri çekilmissin,
    Istanbuldaki surlarin içersinde ezilmis ve hükmen yenilmissin.




  •  ••••TÜRK  ve OSMANLI TARİHİ KULÜBÜ ••••
    Oku vatanının düşürüldüğü durumu gör.
  • Madem osmanlıdan bu kadar nefret ediyorsunuz hatta "anti osmanlııııııııı" diye yorum atıyorsunuz bu klüple niye ilgileniyorsunuz?İlgilenme sebebiniz habire trtışma çıakrmak ona buna laf yetiştirmek yani resmen içinizi osmanlıya karşı büyük bir kin le dolmuş taşıyor..Bu,bunun kanıtıdırŞu konuya biraz saygınız olsun.Bize Atatürk düşmanı falan demeyi biliyonuz ama biz sizin topicine sizin yaptıklarınızı yapıyormuyuz
  •  ••••TÜRK  ve OSMANLI TARİHİ KULÜBÜ ••••
  • Ben Atatürk'ten Geçinenler konusuna mesaj attığım için 7 Gün ceza yedim.
    Burada Ceddimize İftira atanlar maşaallah Hiç bir yaptırımla karşılaşmıyor.


    NİZAM-I CEDİD
    .
    Geniş anlamda, Sultan III. Selim'in Osmanlı İmparatorluğu'nu Batılı usüllerle yeniden düzenlemek amacıyla giriştiği reform (ıslahat) hareketlerine verilen (yeni düzen) addır.

    Dar anlamda ise, bu hareketin bir bölümü olarak yeniçeri ocağının yanı sıra ve ileride onun yerine geçmek üzere Avrupa usulüne göre kurulan yeni ordu anlamındadır.

    PANİSLAVİZM
    .
    Doğu Avrupa ile Orta Avrupa'nın orta kesimindeki çeşitli slav halkları arasında ortak kültürel ve siyasal hedefler doğrultusunda birlik sağlamaya çalışan hareket.

    19. yüzyılın ilk yarısında Batı ve Güney Slav halklarının ulusal kimlik arayışı, bilim adamları, aydınlar ve şairler arasında başladı. İlk Panslavistler, slav halkları arasında şarkılarını, türkülerini, şiirlerini inceleyerek slav birliğini sağlamak istiyorlardı. Bu tür çalışmaların yapıldığı Prag Slav tarihi ve filoloji araştırmalarında ilk panslav merkezi oldu.

    Panslavizm hareketi çok geçmeden siyasal içerik kazandı. 1848'de Avusturya-Macaristan'ın ayaklanmalarla sardıldığı bir sırada Çek tarihçi Frantisek Palacky Prag'da bir kongre topladı. Avusturya yönetimindeki tüm slav milliyetlerinden oluşan temsilcilerin katıldığı kongrede; Merkezi monarşik yapıya son vermek ve Habsburg hanedanı altında eşit haklardan oluşan demokratik bir federasyon yaratmak için eşgüdüm saglanmalıdır şeklinde karar alındı.

    Kongreden bir pratik bir sonuç çıkmamasına karşın canlılığını koruyan hareket 1860'larda özellikle Rusya'da yaygınlaştı.




  • 
Sayfa: önceki 6364656667
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.