Şimdi Ara

TRANSİSTÖR TEKNOLOJİSİNDE DEVRİM

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
17
Cevap
0
Favori
515
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Transistör teknolojisinde devrim

    Transistör teknolojisiyle daha az enerji harcanarak daha çok performans elde edilecek.

    Hafnium elementini kullanarak transistör teknolojisinde devrim yaptıklarını belirten Intel Türkiye Genel Müdürü Ege Ertem, bu teknoloji sayesinde daha az enerji harcanarak 3 kat daha fazla performans elde edileceğini bildirdi.

    Ertem, transistör teknolojisinde bugüne kadar çok yol alındığını, Ar-Ge yatırımları ile yeni yöntemler geliştirildiğini belirterek, gelecek 10 yılda transistör endüstrisinin önünde herhangi bir fiziksel engel görmediklerini söyledi.

    Intel Ar-Ge mühendislerinin çalışmaları sonucu transistör üretiminde Hafnium elementi kullanmaya başladıklarını anlatan Ertem, bunun devrim niteliğinde bir buluş olduğunu söyledi. Ertem, şunları kaydetti:

    “Bu buluş sayesinde önümüzdeki 3 yıllık sürede performansa oranla enerji tüketimi yüzde 300 oranında azalacak. Bugün 1 birim enerji tüketilip 1 birim performans alınıyorsa bu teknoloji kullanılarak 1 birim enerji tüketimi ile 3 birim performans alabilecek.

    Bu teknolojide silikondioksit yerine Hafnium kullanıyoruz. O tabaka 7 atom kalınlığında. Dolayısıyla yeni nesil işlemcilerde 7 atom kalınlığındaki bir tabakanın içinden elektronlarımızı geçiriyoruz. Hafnium bize şunu sağlıyor: Silikondioksit bir tabakadan, 6-7 atom kalınlığındaki bir yerden bir atomu geçirince ortaya çok büyük bir enerji çıkıyor. Bir sürtünme, yani ısınma ortaya çıkıyor. Bizim bu ısınmayı yüzde 30 oranında indirebilmemiz performansa oranla Hafnium elementi kullanarak oluyor. Çok daha geçirgen, iletken bir malzeme dolayısıyla 7 atom içerisinde elektronlar akıyor.”


    İNSAN BEYNİ VE DİZAYNIN SINIRI


    Transistör teknolojisinde her fiziksel sınırın yeni bir yöntemle aşılabildiğini anlatan Ertem, elementlerle ortaya çıkacak sınırın yapı değişikliği ile aşılabileceğini anlattı. Ertem, şunları kaydetti:

    “Silikonun bilinen malzemelerle sınırı var ama örneğin Hafnium elementini bulduk ve süreç yeniden başladı. Şimdi silikonla sınırlı kalmayan, silikon tabanlı olmayan, silikondan başka malzemelerle 10 yıllık geliştirme planları üzerine çalışıyoruz.

    Bu işin yeni elementlerle de bir sınırı olabilir ama yapıda dizayn yapmanın bir sınırı yok. Yapı dizaynı, insan beyni ile doğru orantılı ve sınırsız. Geçmişteki bir dizaynı iyileştirmek mümkün. Bir önceki, bir şey bıraktığı zaman mühendis onu daha da iyiye götürebiliyor. Eğer transistör üretiminin element anlamında bir fiziki sınırı varsa bile insan beyni için sınır daha belki yüzlerce yıl gelmeyecek. Yeni bir dizayn yapılabilir, yapılacak.

    Intel'in 'Tik-Tok' adını verdiği sistemle biz önce bir yıl üretim teknolojisini, ikinci yıl dizaynı geliştiriyoruz. Yani ilk yıl fabrikaları ve fiziki mekanları zorluyoruz, ikinci yıl insan beyninin dizaynını zorluyoruz. Bu yıl transistör üretiminde 45 nanometre (nm) ölçüsüne geçiyoruz ve üretimi zorluyoruz. 2008 yılında dizaynı değiştireceğiz.”

    TRANSİSTÖR FABRİKASI 3,5 MİLYAR DOLAR

    “Önümüzdeki 10 yıllık sürede üretim teknolojilerinde bir sınır görmüyoruz” diyen Ertem, “11. yıl bir sınır bile olsa o zaman tasarım değişiklikleriyle bir şey yapılabilir” görüşünü dile getirdi. Ertem, şöyle devam etti:

    “Örneğin inşaatlardaki çimento teknolojisi de 20 yıl önceye göre değişmiş olabilir. Belki, fiziki limite gelmiştir ama mimarlar ve mühendisler hala çok daha büyük ve karışık binalar tasarlayabiliyor. Bunun da önünde bir engel yok.

    İşlemci teknolojisi geliştirmek çok büyük yatırım gerektiriyor. Biz bir fabrika açarken 3,5 milyar dolar harcıyoruz ve oradan 3 yıl sonra ilk ürün çıkıyor ve o ürün çıktığında PC pazarı ne olacak diye tahmin etmeniz lazım. Bir yandan da talebi tahmin etmeye çalışıyoruz.

    Toplam 17 fabrikamızda çalışanlar dahil tüm Intel'de 92 bin çalışanımız var ve üretim açısından pazarın en az bir yıl önündeyiz. Gartner araştırma şirketinin rakamlarına göre pazar payımız yüzde 86...”


    45 NANOMETRE NE KADAR KÜÇÜK?


    Ertem, Intel'in 45 nanometre teknolojisi ile şu bilgileri verdi:

    “Bir nanometre, metrenin milyarda biri kadardır. Bell Laboratuarları'nın 1947'de geliştirdiği orijinal transistörü elimizde tutabilmemiz mümkünken, bugün tek bir kırmızı kan hücresinin üzerine 45 nm'lik transistörlerden yüzlercesi sığabilir.

    Eğer bir evin boyutları, transistörlerinki kadar küçülseydi mikroskop kullanmadan görmemiz mümkün olmazdı. 45 nm'lik transistörleri görmek içinse çok gelişmiş mikroskoplar kullanmamız gerekiyor.

    Intel'in Penryn kod adlı gelecek nesil işlemcilerinde kullanılacak transistörlerin ortalama fiyatı, 1968'deki transistörlerin yaklaşık milyonda biri kadar. Otomotiv sektöründe de fiyatlar aynı hızda düşseydi, bugün yepyeni bir otomobili neredeyse 1 yeni kuruşa alabilirdik.

    İnsan saçının bir telinin eni kadar alana 45 nm'lik transistör kapılarından 2000 tanesi sığabilir. Çapı yaklaşık 1,5 mm olan bir toplu iğnenin tepesine 45 nm'lik transistörlerden 30 milyon tane sığdırmak mümkün. Eğer 45 nm'lik transistörler lamba anahtarı olsaydı, saniyede yaklaşık 300 milyar kere açılıp-kapanabilirlerdi. Bu anahtarın tek açılış-kapanışı arasında geçen süre içinde, ışık bile 2,5 milimetreden daha az yol kat edebilir.

    İnsan saçı 90 bin, Ambrosia (saman nezlesi) poleni 20 bin, bakteriler 2 bin, Intel'in yeni transistörü 45, soğuk algınlığı virüsü Rhinovirüs 20 ve silikon atomu 0,24 nanometre büyüklüğündedir.”

    Bu haber fazlasıyla ilgimi çekti ve bunu sizle paylaşmak istedim haberin kaynağı hürriyettir.







  • quote:

    Bu buluş sayesinde önümüzdeki 3 yıllık sürede performansa oranla enerji tüketimi yüzde 300 oranında azalacak


    Yani kaç oluyor? %300 azalınca, enerji mi üretmeye başlıyor?
  • %300 azalmak yanlis bi terim olmus. Ayni performansi ucte biri guce elde edecegimizi soyluyor (ya da ayni gucle 3 kat performans elde edecegimizi)
  • yaw bizde hala okulda kol kadar transiztorlerle islem yapiyoruz

    sasiyorum bu egitim sistemine
  • bilgiler için çok teşekkürler gerçekten mükemmel bi devrim ya bi saçın enine 2000 tane 45 nm transistör bu ne yaw
  • svideoz bilgiler için teşekkürler.eline sağlık güzel bir paylaşım olmuş...
  • intel,paralarınızı fazla harcamayın yakında yeni işlemciler,anakartlar vs cıkaracağız o zaman harcarsınız mı,demek istiyor.
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Onu bunu bilmem teknoloji hızla gelişiyor insanda acaba nereye kadar gidebilir sorusunu kendine sormadan edemiyor neyse Allah ömür verirse 10 nm'e görürüz artık.
  • quote:

    İşlemci teknolojisi geliştirmek çok büyük yatırım gerektiriyor. Biz bir fabrika açarken 3,5 milyar dolar harcıyoruz ve oradan 3 yıl sonra ilk ürün çıkıyor ve o ürün çıktığında PC pazarı ne olacak diye tahmin etmeniz lazım. Bir yandan da talebi tahmin etmeye çalışıyoruz.

    Toplam 17 fabrikamızda çalışanlar dahil tüm Intel'de 92 bin çalışanımız var ve üretim açısından pazarın en az bir yıl önündeyiz. Gartner araştırma şirketinin rakamlarına göre pazar payımız yüzde 86...”

    Ben Ege Ertem'in dediklerini biraz açayım:
    Toplam 17 wafer(silikon tablası) fabrikasının dünya üzerindeki dağılımı:
    7 Amerika, 1 İrlanda, 3 İsrail

    Amerika'dakilerden bahsetmeye gerek yok, yıllardır oradalar, yeni bir Arizona fab-32 de yolda.. Bush yönetimi Intel'i yaptığı satışlar toplam cirosu içinde sürekli azalsa da (2007 itibariyle %20'nin altında) kendi ülkesine yatırım yapmaya zorluyor. ABD dışında Bush yönetiminin Intel'in 90nm altındaki herhangi bir teknoloji için yatırım yapmasına izin verdiği sayılı ülke var. (Çin bunlar arasında değil mesela)
    Bu izin verilen ülkeler arasında İsrail sışındaki tek ülke İrlanda, ama İrlanda fabrikasının da artık pek bir önemi yok çünkü Avrupa Birliği İrlanda'nın Intel'e daha fazla yatırım yapması için açıktan 1.6milyar$ kaynak aktarmasını tröst kanunlarına aykırı bularak engelledi, Intel de 2005'te İrlanda'daki yatırımlarını bu karar ışığında gözden geçirebileceğini söyledi ve muhtemelen artık Avrupa'ya yatırım yapmayacak.

    70'lerden beri İsrail'de fabrikası olan Intel zaten yıllardır orada işlemci üretiyordu. Örneğin 386 işlemcilerin yarısı bir zamanlar İsrail Fab-8'de üretiliyordu. AB'nin bu çıkışı karşısında yatırımlarını bugüne kadar kendisine 2 milyar$'a yakın açıktan kaynak aktarımı sağlayan İsrail'e kaydıran Intel şu anda İsrail'in toplam ihracatının %40'ını tek başına yapıyor. 8000'den fazla çalışan ile Silikon vadisinden daha fazla elemanı var ve son 10 yılda İsrail'in ekonomik büyümesinin bir numaralı öncüsü oldu.

    Şimdi bütün bunların ışığında Ege Ertem kalkıp bana fabrika kuruyoruz, insan saçı, atı kuyruğu bıdı bıdı demesin. Kim açıktan kaynak aktarımı yapabiliyorsa ve ABD ile çatışmayan politikaları varsa oraya yatırım yapıyorlar. Bütün bunları dünyanın iyiliği için yapıyorlarmış havasına girmelerine gerek yok.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: CeOfFuture

    yaw bizde hala okulda kol kadar transiztorlerle islem yapiyoruz

    sasiyorum bu egitim sistemine


    Benimde üniversitede dos tabanlı dandik bi qbasic4.5 öğretiyorlar ama dışarda c++ / c# kullanıyorlar düşün artık bu memleketin neyi düzgünki eğitimi düzgün olsun.
  • israil de fabrikası olduguna göre israil üretimi işlemcilere
  • quote:

    Orjinalden alıntı: optimarax

    *
    Hafnium silisyuma göre doğadan daha kolay elde edilebilen bir element mi?Eğer değilse bu maliyetlere nasıl yansır?


    Silisyum dünyada en çok bulunan ikinci elementtir.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: CeOfFuture

    yaw bizde hala okulda kol kadar transiztorlerle islem yapiyoruz

    sasiyorum bu egitim sistemine



    E abi bir yerden başlayacaksın. Hoca önüne milyar trasistör içeren bir çip koyup al bunun aynısı yap mı desin ne yapsın.


    Orada sen temeli çalışma mantığını öğreniyorsun. Önce tek bir tanenin çalışmasını öğreneceksin. Ardından bir kaç ve bleki de onlarcası nasıl etkileşimde bulunuyor öğreneceksin.

    Gerisi ise zaten senden gelecek. Mesela elektrikte hoce sana kontaktör ü gösterir. İşte enerji verince kontaklar ne oluyor gösterir. Zaman rölesini tanıtır.

    Ardından da mühürleme devresini anlatır. Sonra yaz oğlum der. Önüne 20-30 tane kontaktör verir.


    He işte al bunlar la şu istenenleri yap der. Ve sen yaparsın.


    Okul bittiğinde ise adam ben makine şunu şunu yapsın istiyoru der ve sen şip şak tasarlarsın. Niye? Çünki önemli olan mantıktır.


    Ya da farklı markaların farklı PL kodlamaları programlamaları vardır. Ama siz birini öğrenip mantığı kaparsanız çok farklı programaya sahip PLC leri bile kullanabilirsiniz.

    Bu tepki değil, sadece bazı arkadaşlara yeri gelmişken bir şeyi gözlerinde büyütmemeleri gerektiğini anlatmaya çalıştım. Mesela dersiniz ya nasıl hafıza kartı yapmış adamlar. Bilgi buna nasıl yazılıyor falan diye. Oysa öğrendiğinde ne kadar kolay olduğunu görüyorsun.


    Ya da yahu şuna bak adamlar 4 tane kablo bağlamış 4 kablo ile 10 tane led ekrana yazı yazdırmış! Oysa ki bu da çok kolaydır.



    Tabi işlemciler gerçekten karışık ama orada adamlar süper zeka değil. Grup çalışması yapıyorlar ve bu şekilde onların işi de çok kolay olmasa da zor olmuyor veya kolay oluyor.

    En basit örneği araba kullanmak. Başta zordur ama sonra bir refleks haline gelir. Ya da bisiklet kullanmak. Önce iki teker üstünde duramazsınız. 1 hafta sonra ise artık gidonu bile tutmaya ihtiyacınız olmaz.

    quote:

    Orjinalden alıntı: Dahaka90


    quote:

    Orjinalden alıntı: CeOfFuture

    yaw bizde hala okulda kol kadar transiztorlerle islem yapiyoruz

    sasiyorum bu egitim sistemine


    Benimde üniversitede dos tabanlı dandik bi qbasic4.5 öğretiyorlar ama dışarda c++ / c# kullanıyorlar düşün artık bu memleketin neyi düzgünki eğitimi düzgün olsun.




    Bize lisede öğretmişlerdi qbasic i. Hoca göstermişti. 1-2 hafta sonra evde uğraşıp barbut oyunu yapmış hocanın eline vermiştim. Dumur olmuştu.


    QBasic gerçekten çok kolay geliyor. Ayrıca gene orada mantığı çözersen C++ ı bile daha rahat kavrarsın.




  • Hafnium pahalı iş desenize. Hem ayrıştırması zor, hem rezervi az.
  • [Deleted by Admins]
  • quote:




    Az rastlanır bir elementdir.


    Erime noktası: 2227°C
    Kaynama noktası: 4603°C
    Yoğunluğu: 13,31 g/cc

    http://www.biltek.tubitak.gov.tr/bilgipaket/periyodik/Hf.html
    http://www.biltek.tubitak.gov.tr/bilgipaket/periyodik/kullanim4.html#Hf

    Buda silisyum
    Erime noktası: 1410°C
    Kaynama noktası: 2355°C
    Yoğunluğu: 2,33 g/cc
    http://www.biltek.tubitak.gov.tr/bilgipaket/periyodik/Si.html





    az rastlanır bir element ise pekte söylediği tutmayacak...




  • bunları artık elementler bile kesmiyor madenler bitti yerin altı köstebek yuvası gibi oldu
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.