THE LAST OF US: PART II | ANA KONU | TÜM ZAMANLARIN EN ÇOK ÖDÜL ALAN OYUNU (1070. sayfa)

Ellie’nin ısırılan elindeki parmağı kopardığı için Abby’nin öleceğini düşünmüyorum. Hatta bir arkadaş bunun neden olamayacağını uzunca çok güzel bir şekilde izah etmişti. Açıkçası senin de dediğin gibi ısırılan elle koparılan parmağın aynı el olması bilerek yapıldığını gösteriyor gibi, ama umarım bu şekilde öldürmezler Abby’yi. Çünkü mantıklı olmuyor. Neden diyeceksin.

Ve birazdan değineceğim dediğim, kaçırdığını düşündüğüm konuya gelmiş oluyorum böylece. Abby ile Ellie’nin ilk kavgalarında Ellie Abby’yi kolundan ısırmıştı. Arada geçen zamanda Abby, Levy ile tanışıyor. Ateşböcekleri’ni arıyor. Ellie, Dina ile bebeği bırakıyor, Abby’yi aramaya gidiyor derken uzun bir zaman geçiyor. Eğer Ellie’nin kanı bulaşabilecek şekilde enfekte ise bu zamana kadar Abby çoktan dönüşürdü.

Ama Abby ile Ellie’nin final sahnesinden hemen önce Ellie’nin ısırılıp Abby’nin de aynı eldeki parmağı koparması bilinçli yapılmış bir hareket gibi duruyor. Az önce anlattığım olayı baz alırsak, Abby’nin bu ısırıktan virüsü kapması mantıklı olmuyor. Şimdi enfekte olanın normal insanı ısırması ile normal insanın enfekte insanı ısırma arasında fark var diyen olursa bu da mantıklı olmaz. Sonuçta enfekte bir hastalıklı bizi ısırdığında direkt dönüşüyorsak, ve Ellie’nin parmağı koptu diye Abby’ye virüs bulaşacaksa, Ellie Abby’nin kolunu ısırdığı anda da bulaşabilirdi. Sonuçta zombiler ağzımızın içine kanlarını fışkırtmıyor.

Ve şöyle bir şey var. Hastanedeki ses kayıtlarının birinde, Ellie’nin kordinal bilmem nesinin mutasyona uğradığını, Ellie’nin bu sayede bağışıklık kazandığını söylüyordu. Ve Abby’nin Ellie tarafından ısırıldıktan sonra dönüşmemesi olayını da baz alırsak, Abby bırak virüs kapmayı, bağışıklık kazanmış bile olabilir. Üçüncü oyun da Abby’nin bağışıklık kazandığını fark etmesi üstüne bile ilerleyebilir. (Umarım bu olmaz, Abby ile geçen bir 3. Oyun kaldırabileceğimi sanmıyorum.)

Sonuç olarak hangisinin doğru olduğunu şu an bilemeyiz. Ama olayları ele alıp mantıklı baktığımızda Abby’nin virüs kapma olasılığı mantıklı gelmiyor. Bağışıklık kazanma ihtimali daha yüksek.

Ellie’nin Joel’in yalanını öğrendiği kısımlar bence iyiydi.

Başta düşündükleri senaryoda Joel Abby ve arkadaşlarını Jackson'a davet edecek , bizi Jackson'da bir süre Abby ile oynattıktan sonra Abby Joel'i öldürüp öldürmeme konusunda ikilem yaşayıp sonunda yine öldürecekmiş, ancak sonra açık dünya olayından vazgeçmişler ve Joel'i hemen oyunun başında öldürmeye karar vermişler.

Ben bu sahneyi demek istemiştim hocam. Kapışıyorlar sonra bir anda oraya gitmeyi kabul ediyor. Hiç tanımamasına rağmen ve joel kendi ismini söyledi diye lincliyorlar (kendisi de söylemiyor da neyse). Yoksa ben de sam ve henry karakterini sevmiştim. Demek istediğim saçma şekilde kötülemeye çalışmaları. (Biraz da abby-lev tanışmasına benzetmiştim hocam yolda buluyor güveniyor felan belki de yanlış düşünmüşümdür)
Abby’de yolda buluyor ikisini ama hayat aracına getiriyor Dediğiniz gibi buraları çok hizli geçmişler zaten önceden de size katıldığımı söylemiştim.

Abby’ye de güvenmesi gayet normaldi. Zaten iki olayda da Joel kendilerini tanıtmıyor, başkası tanıtıyor (Ellie ve Tommy).

Hocam bir arkadaş atmıştı ilk oyun broşürü. Onda kan yoluyla geçebileceği yazıyordu. Bir de vücut sıvısı (tükürük vb) şeylerle geçmeyeceğini zaten ellie söylemişti (yoksa dina’nin helvasını çoktan yerdik :)).

Ellie birini ısırdığı zaman tükürüğünü iletmiş olur hocam kanını degil ama ellie’nin parmağını koparırken direkt kanıyla temas etmiş oluyorsun hatta yutmuş oluyorsun. Orda da yaranın taze olması devreye giriyor. Taze olduğu icin hala mantarların orada olduğunu ve daha yok olmadıklarını düşünüyorum. Yara taze olmasaydı yine bir şey olmazdı cunku dina ellie’nin kanına temas ediyor bir çok kez cunku ellie bağışıklığı sayesinde mantarın kan dolaşımda kalmasını engelliyor ve hastalık yapamıyor. O yüzden hastalıklı birinin ısırmasıyla ellie’nin ısırması arasında fark var. Birinde mantar vücut dolaşımında kalıyor(hastalık) diğerinde yok ediliyor(ellie) (kuduz gibi hocam hastalıklı kopek isirigiyla geçer sana ama hastalığı taşımıyorsa istediği kadar kopek ısırsın kuduz geçmez). Aklıma böyle bir şey geldi hocam mantık olarak.

Dedim acaba cebimizde dursun ne olur ne olmaz diye mi düşündüler çunku ellie’nin isirilmasinin bir amaci olmazdı ve koleleri kurtarırken bir daha üstüne basıyor oyun.

Zaten ölecek olsaydi ana menü değişmezdi hocam. Resmen orda bize abby’nin ateş böceklerine katıldığını gösterdi ama dediğiniz gibi hangisi doğru bilemeyiz :))

Bir de ateş böceklerine gittikten sonra orda dönüşüp bütün ateş böceklerini bitirdiğini öğrensek. Çoğu kişinin icin rahatlar valla :))

Sonuçta öldüğü icin o kadar üzüldüm sonra hoop bak bu karakterin suyunu biraz daha sıkalım gibi durur o zaman adama neden 2. Oyunda öldurdun derler 3. Oyuna saklasaydın derler

Şimdi yazdıklarınıza imzamı atmakla birlikte şunu eklemek istiyorum bu konu hakkında.

Joel artık kaçak hayatı yaşamıyor, 21 yıl sokaklarda çatışmalarda geçen hayatı ilk defa 4 yıldır düzene girmiş durumda, yaşının verdiği ağırlıktan dolayı da olsa gerek biraz salmış kendini Joel, arada bir kardeşi Tommy ile devriye sırası onlara gelince ya 3 - 5 clicker öldürüyor, ya da hiçbir şey göremeden sadece kontrol edip kasabaya geri dönüyorlar.

Yani artık birilerini kovalamadığı ya da birilerinden kaçmadığı için ister istemez bulunduğu ortam onun biraz yumuşamasına, hayata farklı bir gözle bakmasına neden olmuş.

Bazıları da diyor ki mesela, Joel Abby'i niye kurtarsın saçmalıktı, yahu ilk oyunda bir kız için neleri göze aldığını bilmesek, nelerden vazgeçtiğini görmesek tamam diyeceğim, Joel Last of Us'ta hiçbir zaman kendisine zarar vermeyen insanlara kasıtlı olarak zarar vermedi, ancak kendisine tuzak kuranlara, ya da yanlış anladığı durumlarda gerekeni yaptı.

Ellie'ye tüfeği verip aşağıya inip düşman temizlediğimiz bölümlerin oralarda bir yerde bir sahne var, o sahnede ise 2 masum kişinin acımasızca katledilişini izliyoruz, fakat silah olarak çok donanımlı olduklarından ve alanın açık olmasından kaynaklı olarak bir şey yapamıyoruz, Joel diyor ki Ellie'ye, "Üzgünüm, onlara yardım edemezdik" , Ellie'de diyor ki, "BİLİYORUM" buradan ne anlam çıkarmamız gerekir? Joel zaten imkan dahilinde zor durumda kalmış insanlara yardım etmekten çekinmez, hele hele artık hayata farklı bir gözden bakan Joel hiç çekinmez.

Neyse, "Bilmediği yere gidiyorlar" , "İsim söylüyorlar" , "Yerlerini belirtiyorlar" diyenler var, en büyük eleştiri de bu 3 cümle içerisinde aslında.

Kendimce cevaplayayım...

Bilmediği yere gidiyorlar: Joel gittikleri yerin neresi olduğundan haberdar, "Baldwin'in mekanı" diyor, gerçi bu da önemsiz, göz gözü görmüyor ve zombiler sürü halinde saldırıyor, yoğun bir kar fırtınası var, iyi düşünüp hızlı karar vermek zorundalar, (o aceleyle karakterlerimizin olası mantıksız bir hareket sergilemeleri de normal olabilir) Abby'nin önerdiği dağ evine gitmeseler, at üzerinde Jackson'a ya da başka bir yere sığınayım derken %100 yine öleceklerdi, Baldwin'in dağ evine bile ucu ucuna yetişiyorlar hatırlarsanız.


İsim söylüyorlar: Sizde belirtmişsiniz zaten, Joel değil, Tommy söylüyor, sonradan Joel'in onlara, "Ben Joel" demesinin bir artısı eksisi yok zaten, başta Abby Tommy sebebiyle öğreniyor her şeyi, Tommy'nin bu yaptığına ise mantıksızlık ya da karakter çelişmesi diyemeyiz, Tommy kardeşinin aksine daha yumuşak, daha saf bir karakter, hatta öyle ki, The Last of Us'ta, Joel ve Tommy ikilisinin yollarının bir yerde ayrılma sebepleri Joel'in ikisi için gurur duymadıgı fakat yapmak zorunda olduğu şeyler, abisi bunu kendilerinin iyiliği için yapmış olmasına rağmen ilişkisini koparıyor ve baraja ilk geldiğinde yine atıfta bulunup veriyor veriştiriyor.

Yerlerini belirtiyorlar: İkamet ettikleri kasaba dış bölgelerden gelen insan gruplarıyla temas halinde, eşyalar, malzemeler takas yapılıyor, ticaret gerçekleşiyor, Joel son flashback sahnesinde diyor ki mesela, "Kahveyi geçenlerde gelen gruptan aldım, bir eşyam ile takas ettim" bu cümleden ve daha bir çok oyuna serpiştirilmiş öğelerden zaten Jackson'ın insanlarla iletişim halinde olan, artık kasaba haline gelmiş bir yer olduğunu biliyoruz, öyle bir ortamda, "Başta iyi görünmüş, hatta el sıkışmış" insanlara ne denilirdi? ya da ne denilmeyi bırakalım, Tommy'nin böyle bir teklifte bulunması, konumlarını söylemeleri anormal mi? bana göre kesinlikle değil.

Joel zaten fark edileceği üzere daha girer girmez, "Biraz soluklanalım, yolunuzdan çekiliriz" diyor, yani içerisinde bulunduğu ortamda fazla kalmak istemiyor, isim söylediği gibi hepsinin ona artık değişik bir gözle baktığını direk anlıyor ve "Bizi tanıyor gibisiniz" diyor, net söylüyorum, eğer Abby orada bacağına ani bir şekilde sıkmayıp Joel'in boş anını yakalamamış olsaydı, Joel yine orada ölecekse ölürdü fakat 2 kişiyi de yanında götürürdü, Joel, oyun dünyasının belki de en iyi baba figürü karakteridir ve son anında dahi babacan bir şekilde, yiğitliği ile ölmüştür, tek bir replik dahi her şeyi değiştirebiliyor o sahnede.

Çok bahsettim ama şunu da tekrar eklemek istiyorum, bu sahneler hakkında yapabileceğim tek eleştiri uzunluk daha fazla olabilirmiş, keza yine Joel biraz daha farklı bir şekilde, daha iyi bir kurguyla ölebilirmiş, ama aynı eleştiri de bulunduğum sahnelerde Naughty Dog'u takdir ettiğim bir durumda var.

Ses performansları ve tüm olayların hızlı bir şekilde gelişip oyuncuyu dumura uğratmasıyla ben hayatımda öyle şok edici bir sahne görmedim, belki de karakterlere olan bağımdan dolayıdır ancak onları 1 saniyede yerde görünce şok oldum, aynı zamanda performanslarını takdir ettim, ortam sesi, acı sesleri, arkadaki gerilim müziği, karakterlerimizin şokları ve çaresiz çabalayışları, ardından gelen Ashley Johnson performansı, çekim açıları, şiddet yoğunluğu bu sahneyi gözümde teknik kalite olarak 5'e 10'a katladı, bazıları bu sahnenin içeriğinden memnun olmayabilir, sinirlenmiş, nefret etmiş olabilir, fakat kimse, bakın "Hıç kimse" bu sahne hakkında "Etkileyici değildi" diyemez, vuruculuk olarak oyun dünyasının kalbe dokunan, en acıklı sahnelerinden biridir benim için.

Lev ve Yara'nın yerde yatan annesi için bile capture aldıkları gözden kaçmıyor :)