Merhaba arkadaşlar ben 21 yaşında üniversite öğrencisiyim. Hacettepe Fizik Mühendisliğinde okuyordum ancak bana göre olmadığını anladım ve babamla konuşarak okumak istemediğimi söyledim, o da "ben istediğim bölümü okuyamadım bari sen oku" diyerek bana hep arka çıktı, destek oldu. Okuldaki kaydımı dondurdum ve dershaneye yazdırttım tekrar kendimi.
Amacım ilk bölümden Bilkent Burslu Bankacılık ve Finans'a girmekti. YGS sonuçları sonrası bu bölümün burslusu olmayacak %100 bir şekilde. Bu sıra içinde, bana yeni araba alındı. Belki de okul parası arabaya verildi, bu yüzden paralı istemiyordum ama babam yine de "olduysa oldu, olmadıysa canın sağ olsun" diyerek paralı(%50) göndermeye de razı oldu.
Ama benim gerçekten çok moralim bozuk. Hem okuldan ayrılarak bir defa hayal kırıklığına uğrattım babamı, sonra dershaneye yazıldım ve babamın kazanacağıma inancı tamdı, yapamadım, bir kez daha hayal kırıklığına uğrattım. Yine de istediğim bölümde okumam için paralı(%50) göndermeye bile razı oldu.
Babam sen de çalışıyorsun ben de çalışıyorum beraber öderiz dedi. Aslında okul parasını ödeyecek gücüm var ama ben seni de iş hayatına hazırlamaya çalışıyorum bir yandan dedi. Ben fotoğrafçılık yapıyorum, şu an çok profesyonel değilim bir akrabamın yanında asistan gibiyim, kışın para kazanamasam da yazın ayda kazandığım benzin paramı anca karşılıyor. Yani biliyorum ki bu beraber ödeme ayakları falan yalan olacak. Araba da bu şekilde alınmıştı yine babamın sırtına biniyor.
Ve babamın dediği bir kaç şey beni etkiledi. "Sen artık büyüdün. Eskiden küçüktün, sırtıma alıp gezdirebiliyordum ama artık sırtıma alamıyorum, sırtımdan in, koluma gir beraber yürüyelim artık" dedi. Babam 64 yaşında, ben her ne kadar duymak istemesem de "okul hayatın süresince hayatta kalıp kalmayacağım kesin mi? Veya çalışıp çalışamayacağım kesin mi?" diye bir soru sordu bana ve devam etti "yani birikimimi şimdi harcaman saçmalık olur, mezun olduktan sonra işin için kullan diye bırakıyorum" dedi.
Bu sözler beni çok derinden etkiledi açıkçası. Şu an tabiri caizse "mal" gibiyim. Ne yapacağımı bilmiyorum. Bilkent'te 3.(Muhasebe Bilgi Sistemleri) veya 4.(Turizm ve Otel İşletmeciliği) tercihime burslu girebilme ihtimalim var, onları yazıp, arabayı da satıp krediyi kapatarak babamı rahatlatmak istiyorum, kalan parayla yine kendime araba alabilirim. ama arabayı sattırmayacak bana biliyorum. Gizli yaparsam da çok sinirlenme ihtimali yüksek.
Babamı çok seviyorum, şimdiye kadar bana hiç hayır demedi ne yaparsam yapayım destekledi ama ben karşılığında hiç bir şey veremedim. Hani bir an gelir hayatınızda sahip olduğunuz hiç bir şeyi haketmiyormuşsunuz gibi hissedersiniz ya... Yemin ediyorum ağlamaklı yazıyorum şu konuyu. İyi bir evlat değilim ya galiba...
hic kimse yok mu fikir belirtecek
Bir yandan baban da şanslı senin gibi düşünceli bir çocuk yetiştirdiği için. Sevdiğin bölüme git. Eğitime harcadığın paraya acıma. Zamanı gelince karşılığını alır, borcunu ödersin. Ben olsam arabayı satardım çünkü öğrencilikte gereksiz bir maddi yük oluşturur ama o sana kalmış.
arabayı sat bilkentte oku. araba gereksiz büyük şehirlerde şehir içi her noktaya ulaşabiliyorsun biraz zahmetli oluyor o kadar. en azından böyle yaparsan için daha rahat olur. üni yaşlarında araba sahibi olmak tam bir saçmalık zaten, hiç bir gerekliliği yok.
Babam arabayı sattırmamak için diretecektir kesin, sizce ne yapıp, ne deyip ikna edebilirim onu ?
Dostum 1.si arabayı sakın satma , sakın . Babanın açısından bir kere düşün kendini onun yerine koy ve ben düşüneceği şeyi söyleyeyim sana " Ben yetişemiyorum artık ailemin ihtiyaçlarını karşılayamıyorum " deyip içten içe kendini yer.. Bu araba satma olayını teklif bile etme babana . 2.si de mutlu değilsen o bölümde okuma zaten okusan bile hayat boyu o bölümle ilgili işler yapacaksın ve bu seni ömür boyu etkileyecek eşini ve çocuğunu bile etkileyecek. Bankacılık bölümüne gitmek istiyorsun , herkesin bir hayali vardır demek ki senin de bu git bu bölüme layığı ile derslerine çalış başarılı olduğun da hem kendi üstünden yük atarsın hem de ailen bu kadar zorlandık ama bak bu çocuk uğraşıyor didiniyor ve karşılığı alıyor deyip mutlu olacaklar . Hangi aile maddiyatla evladının mutluluğunu kıyaslayabilir ki ?
quote:
Orijinalden alıntı: |Mustafa|
Dostum 1.si arabayı sakın satma , sakın . Babanın açısından bir kere düşün kendini onun yerine koy ve ben düşüneceği şeyi söyleyeyim sana " Ben yetişemiyorum artık ailemin ihtiyaçlarını karşılayamıyorum " deyip içten içe kendini yer.. Bu araba satma olayını teklif bile etme babana . 2.si de mutlu değilsen o bölümde okuma zaten okusan bile hayat boyu o bölümle ilgili işler yapacaksın ve bu seni ömür boyu etkileyecek eşini ve çocuğunu bile etkileyecek. Bankacılık bölümüne gitmek istiyorsun , herkesin bir hayali vardır demek ki senin de bu git bu bölüme layığı ile derslerine çalış başarılı olduğun da hem kendi üstünden yük atarsın hem de ailen bu kadar zorlandık ama bak bu çocuk uğraşıyor didiniyor ve karşılığı alıyor deyip mutlu olacaklar . Hangi aile maddiyatla evladının mutluluğunu kıyaslayabilir ki ?
Hocam onu da düşündüm arabayı satıp arabasız kalmayacağım yine krediyi kapatıp kendime araba alacağım kalan parayla. Yani arabayı satmamdaki amaç krediyi kapatmak sadece :)
kardes bilkentten baska okul yok mu, hirs mi yaptin olay nedir anlatsana.
quote:
Orijinalden alıntı: ata1606
kardes bilkentten baska okul yok mu, hirs mi yaptin olay nedir anlatsana.
Bilkent gerek bölüm eğitimi, gerek dil eğitimi, okuldayken kazandırdıkları, okul sırasında staj yaparken bile kazandırdıkları olsun, okuldan mezun olduktan sonra bile yurt dışındaki master olanakları ve "bilkent mezunu" olduğun için iş verenlerin sana olan bakışındaki değişim, bence yeterli gitmek için:)
quote:
Orijinalden alıntı: Beamer
quote:
Orijinalden alıntı: ata1606
kardes bilkentten baska okul yok mu, hirs mi yaptin olay nedir anlatsana.
Bilkent gerek bölüm eğitimi, gerek dil eğitimi, okuldayken kazandırdıkları, okul sırasında staj yaparken bile kazandırdıkları olsun, okuldan mezun olduktan sonra bile yurt dışındaki master olanakları ve "bilkent mezunu" olduğun için iş verenlerin sana olan bakışındaki değişim, bence yeterli gitmek için:)
cok gozunde buyutme okulu diger okullarda kotu degil.
Bence babanla konuşup arabayı sat, kredi borcunu kapat, ondan sonra daha iyi bir dershaneye yazıl ve bir daha sınava gir, mutlaka başaracaksın, Hacettepe Fizik Mühendisliği'ne girebildiğine göre kafan çalışıyor demektir, yaparsın, Bilkent'teki saydığın bölümler sana hafif kalır bence Fizik mühendisliğinden sonra, Bilkent İşletme'de okursan daha da iyi olabilir eğer ilgi alanına giriyorsa, dediğim şekilde yaparsan 1 senen daha gidecek ve bir sene daha sınava hazırlanıp strese gireceksin ama sonrasında hem bilkentte tam burslu bir bölümü tutturma ve para vermeden okuma imkanın olur, hem de para kalırsa kalan parayı üniversite hayatında yeme-içme-giyim-gezme gibi harcamalarında kullanırsın, araba almanız zaten baştan hata olmuş, şu durumda araba fuzuli, kır dizini çalış bir sene daha, anladığım kadarıyla baban olumlu ve mantıklı bir adam, uygun bir dille anlatırsan ikna olur. Bence en güzeli böyle olur, yine duruma göre tavsiye veririm, sakın yapamam diye düşünme senin girdiğin okula millet giremiyor.
kolay gelsin
Bu arada üniversite seçimin çok doğru, sakın Bilkent'ten başka bir üniversite düşünme, en geniş olanaklar Bilkent'te.
quote:
Orijinalden alıntı: fincankahve
Bu arada üniversite seçimin çok doğru, sakın Bilkent'ten başka bir üniversite düşünme, en geniş olanaklar Bilkent'te.
hocam guzel ve mantikli yazmissin ancak benim yasim geciyor. yani ben bu sene bile zor dayandim dershanede. 2 sene hacettepede okudum, koskoca 2 sene. 1 sene de dershanedeydim. etti 3 sene. benimle birlikte giren arkadaslarim mezun olurken ben dershaneye gidemem yani. dedigim gibi bu yarim donem bile zor dayandim. butun cevrem yok oldu. universiteye hic gitmemis olsam zorluk cekmezdim ama uniden snra dersneye gitmek cok koyuyor ve cok zorluyor.ben bu sene bile her seyi birakip geri bolume donmeyi dusundum. cok bunaldim. yani anlatamak da zor bunlari yasamadan bilinmeyecek duygular. arkadaslarin kampuste gezerken disarda eglenirken sen test cozuyorsun. yemin ederim nefret ettigim lab raporu icin bile keske arkadaslarimla olsam da rapor yazsak diye dusundum. git gide dustum boylece. yoksa ilk 2 ayki calismam olsa ben ilk 10 bine bile rahat girerdim ama ben braktim calismayi su kitap kapagini acip icimden cozmek gelmedi. bi de kendime cok guveniyodum. son 2-3 hafta calissam bile ilk 50-60 bine girerim gozuyle bakiyodum, yeter diyodum ki yapardim da belki ama 3 hafta kala cok agir bir grip gecirdim 2 haftami yataktan kalkamadan hatta gozumu acamadan gecirdim. son 1 hafta calistim anca bu kadar oldu maalesef.
tamam, o zaman bu puanla Bilkent'te dediğin yerlere yüzde 50 burslu olarak gir, Bilkent'te öğrenci olduğun sürece bursun da kesilmiyor istersen okulu 7 yılda bitir, arabayı da sat okumana bak, Bilkent'ten mezun olduğunda hayatın çok farklı olacak, sen elinden geleni yapmışsın, hiç kendini ezik hissetmeden gir oku derim.
Baban 50 yaşında olsaydı babana kızardım ama 64 yaşında. Emekli olma zamanı gelmiş... Bence de arabayı sat...
yeni mesaja git
Yeni mesajları sizin için sürekli kontrol ediyoruz, bir mesaj yazılırsa otomatik yükleyeceğiz.Bir Daha Gösterme