Şimdi Ara

Tarih Tekerrür Eder Sözü Bir Yanılsama mı, Gerçeklik Payı Var mı?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
10
Cevap
0
Favori
180
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Bir kaynakta okuduğum kadarıyla, şartlar kişiler aynı olmadığı için tarih tekerrür etmez diyordu. Sizin düşünceleriniz neler?




  • eder, napolyonun rusyaya girmesi aynı şeyi Atatürk de kullanıyor sakaryada.

    bir tane daha vardı aynı ama unuttum hangi ülkelerdi.

  • Savaş taktiği aynı yani, ama kişiler ülkeler şartlar ve savaş yerleri farklı. 

  • evet

  • Fikirlerin insanlari vardir. Sartlar zaten herzaman benzer sekilde olur cunku var olan fikirler belirlidir ve her insan gecmiste yasayipta olmus kisilerin benimsedigi uzerine giydigi o fikirleri uzerine giyer. En basit ornek, universitede solculugu ogrenen birinin yasami ve benimsedigi kisilikte ideolojisine gore ayni fiktri benimseyenlerinkine benzer ve o ideolojiden onceki yasaminda hic kullanmadigi terimleri kullanip farkli bir hayat yasar. Cunku kisi var olan bir fikri ve onun kaliplarini benimsemistir.

    Simdi bunlari niye anlattim, oda Tarih tekerrurden inarettir sozunun dogrulugunu belirtmek icin. Sartlara gelince zaman icinde yine benzer sartlar olusur ve ayni seyler yasanir. Tarihte daha once bir hata yapan insanlar aynisinin tipkisi veya ayni irka karsi olmamakla beraber farkli bir konu veya irka karsi benzer sekilde ayni tarihi hatayi veya felaketi yapar. Psikolojik olarak insanin verecegi tepkiler bellidir, buna gore insan istenirse o kivama getirilmek icin o noktaya surulebilir ve sartlarda hazirlanir. Ne oldum degil olacagim demeli.

    < Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >




  • Tarih felsefesindeki tarihin tekrar eden bir döngüselliğe sahip olduğu görüşü tıpatıp aynı tekrarlamadan ibaret değil. Daha çok insanın evrensel konumunun tarihsel izahıyla alakalı bir durum.
    Bana göre tarihin tekrarsal niteliğini kıracak bir şey yok evrende, sadece iki sey hafifletebilir bu durumu; ideal tek dünya devleti ve ölümsüzlük. İkisine de mümkünat vermiyorum, en azından bu dünyada. Özneyi değiştirmek bir yana sahip olunan koşullar da özne kadar etkili

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yanılsamadan ziyade günümüzden geçmişe bakan referans noktamızdan birbirine benzer olayların geçmişte yaşandığını görmek tarihin döngüsel (tekerrür eden) bir yapısallık arz ettiği inancına yol açıyor. Tarih tekerrür etmek zorunda mıdır sorusu daha anlamlı. Kısmen evet, kısmen hayır. Evet, Persler, Napolyon'un Grande Armee'si ve Hitler'in Wehrmacht'ı yazın arazisi çamura dönen kışın ise donan uçsuz bucaksız Rus steplerinde yenilmişledir. Ama (özellikle isimleri zikredilmeye değer Subutay Bahadır ve Kurt Çepe komutasındaki) Cengiz Moğolları ve fetihle kurdukları Uluğ Orda Hanlığı mesela bu tekerrürde bir tezatı veya belirli bir kırılma anını teşkil ediyor. Tabiatın veya fiziğin yasalarına karşı gelmek, dünyanın (çeşitli dillerde world, mundus, welt) içsel kurulu düzenini değiştirmek evet imkansız veya çok çok zor ama tarihte benzer vukuatlar değişen veya evrilen dinamiklerle birlikte farklı şekillerde sonuçlanabilirler. Özünde tüm tarihselci inançlar yani "tarihe bakarak ders alıp ilerlemeyi" düstur edinen düşünceler tarihin bu tekerrür etmeyen ama değişen (ve değişebildiği için de ilerleyebilen) yönüne inanırlar. Hegelciler ve Marksçılar açısından bu ilerleme mutlak veya kaçınılmazdır. Evrimsel biyoloji açısından bu değişim veya "ilerleme" raslantısal (random) ama koşullar ve uyumluluk (fitness) temelinde deterministiktir (doğal seleksiyon). Bir volkanın patlaması çeşitli olayların karmaşasından türer veya büyük bir astrodin dünyaya çarpması evrenin hengamesinde yaşanan büyük bir talihsizliktir ama volkan patlaması veya astroidin yaratacağı iklim değişiminin, küresel çapta soğuma ve kararmanın ne tür organizmaları sona erdireceği oldukça mekanik, matematiğe dökülebilir bir neden sonuç ilişkisinden çıkarılabilir. Fotosenteze bağımlılık (bitki olma niteliği), fotosentezle varolanlara bağımlılık yani otçulluk, bitkilere bağımlı otçullara bağımlılık yani etçillik, fazlasıyla büyük bir biyokütle hepsi bu koşullar altında büyük dezavantajlara dönüşürler. Ama okyanusun karanlık derinliklerinde yaşayan canlılar için fazla değişen bir şey yoktur. Böylece fener balıklarının ataları devam ederken büyük kütleli dinozorlar piyasadan silinirler. Ama hafif kemikli, oldukça küçük biyokütleli, geniş bir beslenme spektrumuna sahip daha az besinle idare edebilen nispeten daha ufak uçan dinozorlar devam ederler ve bugün "kuşlar" diye bildiğimiz canlıların atası olurlar. Kuşlar zamanın sınavını verdiler. Ama günün birinde veya zaman içerisinde tekrardan verebileceklerinin garantisi yok. İnsanın da yok. Bu belirsizlik faktörü tekerrür mantığını kırıyor. Modern parçacık fiziğine göre tabiatı tanımlayan bir özelliktir simetrinin veya sürekliliğin (zamanın belirli anında, belki de "zaman" algısını kökten yaratır şekilde) kırılması.





  • İlber Ortaylı tarih tekerrür etmez diyor. belli durumlar belli vakıalar benzer gelişir ancak tarih tekerrürden ibarettir sözü yanlıştır diyor.

  • Genelde beşeri hataların ele alındığı bir deyimdir.


    Tarih elbette, tekrarlanmaz. Bardağı, aldığınız masaya koyup, tekrar aldığınızda bile uzay zaman konum ilişkisinde aynı pozisyonda olmaz.


    Burada bahsi geçen şey, belirli düşünce yapısını benimseyen kitleler, benzer şartlar ve imgeler altında benzer davranışları sergileyerek yine benzer sonuçlara varır. Geçmişte yaşanmış benzer durumların tekerrürü, benzerlikten öteye geçmez. Bu bile sonuç minvalinde yeterlidir.

  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.