''SUBARU FORESTER'' Detaylı Kullanıcı Anlatımı (3. sayfa)

İlkerA. · 2013-04-24T23:38:49.0000000+03:00

Arkadaşlar merhaba. Ekim ayında aldığım 2009 model Subaru Forester ile yaptığım yaklaşık 9.000km sonrası izlenimlerimi paylaşmak istiyorum. Her ne kadar artık yeni kasasının satışına başlansa da 2. eldeki uygun fiyatı sebebiyle, yakıt ve vergi konusundaki sıkıntılarına rağmen kullanım ozellikleri ile guzel bir alternatif olarak karşımıza çıkıyor. KONFOR VE DONANIM ÖZELLİKLERİ İlk olarak 1997 yılında piyasaya çıkan Forester ve 2. nesli daha çok crossover olarak nitelendirilecek boyutlara sahipti, bu kasayla buyuyen 3. nesil Forester kucuk bir SUV görunumune kavuşmuş ama çok beğenilen çerçevesiz camlarından vazgeçilmişti. Subaru crossover segmentindeki boşluğu ise yeni XV ile doldurdu. Boyutları ne kadar buyuse de Forester aslında Impreza temelleri uzerine inşa edilmiş bir araç ve içine girdiğinizde Impreza'nın konsolunun biraz daha heybetlisi ile karşılaşıyorsunuz. Neredeyse tamamen sert plastikten oluşan konsoldan hafif arazi kullanımı da yapmama rağmen daha hiç bir tıkırtı gelmedi. Durust olmak gerekirse bir önceki Forester'ın konsolu yumuşak malzeme ile kaplı ve daha kaliteli duruyor. Özellikle vites çevresi ve kapı içlerindeki gri boyalı kısımlar kolaylıkla çizilebiliyor ya da renk atabiliyor. Bununla beraber limited versiyonla gelen ısıtmalı deri koltuklar gerçekten kaliteli ve arkada, önde fazlasıyla buyuk bir diz ve baş mesafesi aracın içinde kendinizi iyi hissetmenizi sağlıyor. 4 yaşında ve 50.000km yapıldığı halde hiç bir yerinde sararma, solma, sökulme, dökulme yok. Ayrıca suruş pozisyonu da oldukça guzel ayarlanmış, herşey elinizin altında. Yuksek bir araç kullanmanıza rağmen koltuğu yeteri kadar alçaltıp, içine gömulebiliyorsunuz. Sandalye uzerinde gider gibi bir his yaşatmıyor. Konfor açısından araç içinde başka guzel özellikler de var. Elektrikli surucu koltuğu, sırtlıklarına eğim verilebilen arka koltuklar, derinlik ve yukseklik ayarlı direksiyon bulunuyor. Otomatik klimanın performansını daha tam olarak test edemedim ama 7 kademeli fan oldukça sessiz çalışmakta. Ön camda, sileceklerin altında ısıtıcı bulunuyor ve gerçekten çok işe yaradı. Eski aracımla kışın yol alırken, silecek suyu donmasa da lastikleri donar ve iş göremez olurdu, bunda böyle bir sıkıntı kalmadı. Silecek suyunun sprey şeklinde fışkırması da daha geniş bir yuzeyin ıslanmasını sağlıyor, hoş bir özellik. Konsol içindeki saklama gözu, vites bölgesi ve arka koltukların arasından açılan bardaklıkları aydınlatan mavi led aydınlatmalarla beraber kilometre ve devir saatlerinin zemini de efsanevi ralli mavisinin renginde, böylece markanın sportif yönune bir gönderme yapılmış sanırım :) Mp3 çalma özellikli 6'lı CD çaların ses kalitesi ise çok guzel ve surucu koltuğunun altında ayrıca bir subwoofer bulunuyor. İsterseniz kol dayamanın içinde bulunan 3.5'luk soketle mp3 çalar ya da telefonunuzu bağlayabilirsiniz.Cd ve cruze control ve duğmeleri, direksiyon uzerinde konumlandırılmış. Pasif guvenlik açısından da Forester'a oldukça iyi diyebiliriz. Diz hava yastığı dışında ön, yan ve perde hava yastıklarını standart olarak sunuyor ve 2009 yılında Amerika'da IIHS tarafından yapılan çarpışma testlerinde sınıfındaki tum araçlardan daha yuksek puanlar alarak ''en guvenli tercih'' ödulune layık görulmuş. Sonuç olarak oldukça rahat ve ferah ve guvenli bir iç mekan sizi bekliyor. Ferahlık hissinin en buyuk sebeplerinden biri ise neredeyse arka koltuğa kadar uzanan oldukça buyuk bir sunroof ve diğer cam yuzeylerin genişliği. Buna bir de direksiyonundan, emniyet kemerlerine kadar açık renk doşemeler eşlik edince ışıl ışıl bir şekilde yolculuk yapıyorsunuz. Bagaj alanı da oldukça buyuk, yukleme eşiği yok ve bir tanesi bagajda olmak uzere 3 adet çakmak girişini araç içi buzdolabı ya da şarj için kullanabilirsiniz. Bir çok sabitleme ve asma kancası mevcut Arka koltuların sırtlıklarını yatırınca, duz bir zemin elde ediliyor. Geçen kış yaptığım kampta, biraz da meraktan bir gece araçta yatmış, eğilip bukulmeden rahat bir gece geçirmiştim. Hatta 2 kişi bile rahatlıkla sığabilir ama daha test edilmedi :) İç mekandaki en buyuk eksik ise otomatik kararan dikiz aynasının olmaması, her ne kadar diğer binek araçlardan daha yuksekte olduğunuz için farları çok rahatsız etmese de aynayla sık sık oynamak zorunda kalabiliyorsunuz. Yine aracınız yuksek olduğu için merceksiz xenon farlarınız oldukça kısa mesafeye ayarlı ve açıkçası gece suruşlerinde bana yeterli gelmiyor. Farların yıkama ve otomatik yukseklik ayarı olmasına rağmen far sensöru bulunmaması da bir eksiklik. Ayna ayar duğmelerinde aydınlatma yok ve camlardan sadece surucu kapısı tek dokunuşla kapanıyor. Yol bilgisayarı da sadece ortalama yakıtı gösteriyor, anlık tuketim ya da kalan yakıt ile yapabileceğiniz kilometreyi öğrenmeniz mumkum değil ne yazıkki. İlginç bir sorun ise ön camları kapatırken kapı içi döşemenin hafifçe esnemesi. Başka Forester ve Impreza sahiplerinden de araçlarında aynı şekilde olduğunu duydum. Bu tarz araç dusunenler genelde kullanışlılığa önem verdiği için iç mekanı detaylı anlatmaya çalıştım. Forester için benim gibi 2 çocuklu bir ailenin tum ıvır zıvırını rahatlıkla alan tam bir konfor ve uzun yol aracı diyebilirim. SURUŞ KEYFİ VE S-AWD Söz konusu Subaru olunca suruş dinamikleri en çok merak edilen konu oluyor. Açıkçası yukarıda iç mekan için anlattıklarımın hiç birisi benim bu aracı seçmemdeki gerçek sebep değil. Bu aracı alırken Subaru'nun simetrik AWD ve boxer motorun getirdiği duşuk ağırlık merkezi gibi vazgeçmediği özelliklerinden etkilendiğimi söyleyebilirim. 2.0 lt benzinli boxer motor 150 beygir guce sahip ve manuel olarak da kontrol edilebilen 4 ileri klasik tam otomatik şanzıman var. Motorun çalışması puruzsuz ve hızlanmaya istekli, zorlanmadan istediğiniz hıza ulaşabiliyorsunuz. Bu bileşenler bir de AWD sistemiyle biraraya gelince, bir yakıt canavarıyla karşı karşıya kaldığınızı dusunuyorsanız eğer hemen söyleyeyim ortalama tuketimim genelde 10 litrelerde geziyor. (Son 2.500km ortalamam 10.4 lt ) Aracın ağırlığının 1500kg civarında olmasının da buna katkısı vardır sanırım. Subaru'nun bu araçta uyguladığı ve DC3 denilen dinamik şasi kontrolu konsepti ve kullanılan yuksek dayanımlı ama hafif çelik ile ağırlık mumkun olduğunca dusuk tutulabilmiş. Aracı kullanırken oldukça rijit bir şasiye sahip olduğunu ve tok suruş denen duyguyu hissedebiliyorsunuz. Boxer motorun yapısından dolayı motorun hemen arkasına yani aracın ortasına yerleştirilebilen şanzıman da bu denge ve simetriye, aynı zamanda diğer motor tiplerine göre daha kayıpsız guc aktarımına yardımcı oluyor. Bağımsız çift salıncaklı arka amortisörlerin, arazi ve yol için optimum ve biraz da konfor ağırlıklı bir şekilde ayarlandığını dusunuyorum. Kısa kasislerden biraz yaylanarak geçen Forester darbeleri iç mekana pek yansıtmıyor. 215/65/16 lastiklere sahip olan araç yerden 215mm yuksek olmasına rağmen otoyol suruşlerinde oldukça stabil bir şekilde yol almakta, virajları da cussesinden beklenmeyecek kıvraklıkta alıyor ve çok zorlanmadığı surece tedirgin edici bir şekilde yatmadan, salınıma girmeden dönebiliyor. Otoyol suruşlerinde ilk başlarda vitese kararsızlık yaşatabiliyordum ama alışınca gaz pedalı vasıtasıyla istediğim viteste yol almasını sağlayabiliyorum. Vites geçişleri sarsıntısız ve neredeyse hissetmeden gerçekleşiyor. Rahata alıştım, bir daha duz vites alır mıyım? Sanmıyorum. 4 ileri olmasına rağmen 130km/h gibi bir hızda yaklaşık 2700 devir çevirdiği için içeride motor sesi pek duymuyorsunuz. Aynı şekilde suspansiyon da sessiz çalışıyor, başka bir aksamdan da ses gelmiyor. Daha çok ruzgarı duyuyorsunuz ki o da uğultu şeklinde ve rahatsız edici değil. Yalnız stabilize yola çıktığınızda hatcback kasa yapısınından da kaynaklanan dezavantajla bagajda sabit olmayan bir şey varsa tıkırtılar oluyor. Simetrik AWD sistemini de biraz açalım. Otomatik vitesli Foresterlarda Subaru çekiş sistemini ATS olarak adlandırıyor. ATS sistemi, direksiyon, gaz pedalı tepkileri ve yol şartlarına göre şanzımanın hemen arkasında konumlanan MPT unitesine ön ve arka akslar arasında olması gereken guç dağılımının komutlarını veriyor. MPT unitesi de otomatik vitesin çalısmasına benzer bir prensiple, birbirini kavrayan plakaları sıkıştırıp ya da bırakarak arkaya %50 ye kadar çekiş gucu gönderebiliyor. Manuel kullanımda 1. viteste guç %50 ön, %50 arka aks olarak dağıtılıyor. D modunda ise default ayarlar %60 ön ve % 40 arka aks olarak araç yuruyor. Yol durumuna göre, örneğin yokuş inerken yakıt ekonomisi için ön aksa giden guç %90' a kadar çıkabiliyor. Yani bu oranlar surekli değişiyor. Örneğin bir viraja girerken çok gazlamazsanız önden çekişli gibi hissettiren bir şekilde dönuyorsuz. Devirli girdiğinizde ise arka aksa %50 gönderilerek daha sağlam bir dönuş yapma şansınız oluyor. Surekli 4 çeker bir araç özellikle yakıt açısından gereksiz görulse ve 4 çekerim sadece karda, çamurda aracı kaldırmaya yarasın diye dusunenler çogunlukta olsa da suruş guvenliği ve yol tutuştaki katkıları emin olun fazladan yaktığı her litreyi karşılar nitelikte. Tabi ki her 4 çeker araba size Subaru'nun sunduğu suruş guvenliğini sunamayacak ya da buna yakın sistemlere başka markaların çok çok daha pahalı versiyonlarını alarak ancak ulaşabileceksiniz. ATS yol tutuş için ön ve arka aks arasında guç dağılımından başka ne işe yarıyor? ESP olarak bildiğimiz ama Subaru'nun VDC dediği sistemle beraber çalışıp, herhangi bir tekerde tutunma kayıpları baş gösterdiğinde o tekere yapılan frenlemenin haricinde diğer tekere giden gucu artırabiliyor. Böylece araç diğer ESP sistemlerinden farklı olarak sadece frenleme ile değil aynı akstaki tekerlekler arasındaki guç transferiyle de daha etkin çalışmış oluyor. Bu şekilde bir tekeriniz suya ya da çakıla girdiğinde, tutunma kaybı olduğunda ya da araç herhangi bir şekilde kaymaya başlamadan VDC görevini yapıyor ve daha başlamadan tehlikeyi savuruyor. Aynı özellik arazide de çok işe yarıyor. Arka aksta viskoz LSD yerine açık tip diferansiyele geçilmiş olsa da herhangi bir tutunma kaybı olduğunda arka sağ ya da sol tekerleklerden biri temas ediyorsa bulunduğunuz yerden çıkabiliyorsunuz. Bu durum ön aks içinde geçerli ve Forester 3 tekeri yere tutunamasa bile sadece tek ön teker ile kendini yurutme kabiliyetine sahip. Açıkçası bu amaçla almasam da böyle bir guc altınızda olunca ister istemez hafif arazi şartlarında aracınızı zorluyorsunuz. Bu MPT ne kadar dayanıklıdır, aks kırarım, şaftı dağıtırım gibi sorular oluşabilir ama işte burada yine Subaru farkı ortaya çıkıyor. Tum bu çekiş sistemi, mekanik dayanıklılık uzerine kurulmuş ve benim bildiğim kadarıyla, aracın bu anlamda kronik bir arızası bulunmamakta. Bu yuzden servis yakınlığı ya da azlığını da çok dert etmiyorum, en yakın yetkili servis bana 250 km uzakta ama oldukça tecrubeli özel servisler de bulunmakta. Biraz uzun bir yazı oldu ama umarım Forester'ı merak edenler için bir çok soruya cevap verecektir. Bu yuzden lutfen bu ilk mesajı alıntılamayınız. Okuduğunuz için teşekkurler.

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar

Editörün Seçtiği Fırsatlar

Carlover A3 4K Wifi Dahili Gps Araç Kamerası (Ön + Arka Kamera) https://www.amazon.com.tr/dp/B0FJ4CLM8S 20 sa. önce paylaşıldı

Amazon.com.tr: 3 Al 2 Öde promosyon https://www.amazon.com.tr/promotion/psp/A3GF7UX9TVHV1H?ref=psp_aw_cart_collapse 5 sa. önce paylaşıldı

Bosch Home and Garden Easypump Elektrikli Hava Pompası Mini Kompresör, 3.0 Ah Akü, 3.6 V, Otomatik Durdurma Fonksiyonu, 150 Psi, 10.3 Bar, Led, Usb-C Şarj, Yeşil https://www.amazon.com.tr/dp/B08HQHW4LS/?th=1 22 sa. önce paylaşıldı

Daha Fazla

Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az

4 Misafir - 4 Masaüstü

5 sn

81
Cevap

3
Favori

13.640
Tıklama

Daha Fazla
İstatistik

Konu İstatistikleri Yükleniyor

Konuya Özel

2 oy

Öne Çıkar

Cevapla

Sayfa:

önceki 1 2 3 4 5

Giriş

Mesaj

Elmanders

Yarbay

2805 Mesaj