Şimdi Ara

Sizce Poligami ( çok eşlilik ) ve eşcinsel evlilik serbest olmalı mı? -anketli-

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
16
Cevap
0
Favori
525
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1

Sizce Poligami ( çok eşlilik ) ve eşcinsel evlilik serbest olmalı mı? -anketli-


(En Son Oy Tarihi: 15.7.2017)
Giriş
Mesaj
  • Madem özgürlük istiyoruz eşcinsel evlilik ve poligami'nin serbest olması gerekmez mi siz ne düşünüyorsunuz? anketi işaretlemeyi unutmayalım.


    -ANKET GELİYOR-



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi PeaceDluffy -- 21 Ocak 2015; 0:17:40 >



  • Eşcinsel evlilik özgürlüktür evet. Poligami ise eğer özgürce sağlanabilecekse. Kadın/erkek fark etmez gerçekten kendi rızası ile 2. 3. eş olabilmeyi kabul ediyor ise olabilir.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: CastamereDH

    Eşcinsel evlilik özgürlüktür evet. Poligami ise eğer özgürce sağlanabilecekse. Kadın/erkek fark etmez gerçekten kendi rızası ile 2. 3. eş olabilmeyi kabul ediyor ise olabilir.

    bencede
  • Bireyler karşılıklı razı olduğu sürece her çeşit ilişkinin özgürce yaşanabileceğine inanıyorum.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Olmasın arkadaş sapkınlığa gerek yok.

    Mümkün olsaydı çocuk yapma sınırı bile getirtirdim.Nerde çokluk orada... Neyse siz anladınız
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Scritous

    Önce türkiyede neden striptiz kulubu ve kumarhane yok diye konu aciyorsun, sonra kiz vermiyorlar diye konu aciyorsun, sonra hoca derste seksen yerine seks dedi diye konu aciyorsun, sonra musluman ulkelere fakir diyen ateistler diye konu aciyorsun ve sonra bu konuyu aciyorsun. Kimsin sen forumun yeni trollu mü?

    2012'den beri Troll amacım yoktur kendi düşüncelerim tamamen. Sizi neden gerdi anlayamadım? Ciddi konular ve fikirlerinizi sordum burada yanlış bir şey yok

    Konularımı takip ediyorsun demek çapkın




  • Eşcinsellik haramdır kim bilir kac kavim helak edildi bu sebepten Allah ın bizi yarattığı sekilde yasamalıyız bişeyleri.ayrıca ağbi insan sevdiğini baskasıyla paylasır mı biz göz değmesin deriz baskası tövbe ya

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • quote:

    Orijinalden alıntı: rocky bayboğa

    Eşcinsellik haramdır kim bilir kac kavim helak edildi bu sebepten Allah ın bizi yarattığı sekilde yasamalıyız bişeyleri.ayrıca ağbi insan sevdiğini baskasıyla paylasır mı biz göz değmesin deriz baskası tövbe ya

    1. si eşcinselliğin günah olduğuna asla inanmıyorum.abi adamın vücudu östrojen salgılıyorsa adamın ne suçu var? Madem günah Allah neden öyle yarattı? Neden kulunu cehenneme mâhkum etti? Ben Allah'ın böyle bi çelişkiyi düşünemeyeceğini kabul etmiyorum.

    2. dediğine katılıyorum çok eşlilik bizim ülkemiz için gericilik unsuru taşır. Kontrollu planlı yapma ihtimalimiz yok malesef. Sakallı hacı hocalar kendine harem kurar 15-16 yaşında kızlardan rezil rüsva olur millet.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Halit.


    quote:

    Orijinalden alıntı: rocky bayboğa

    Eşcinsellik haramdır kim bilir kac kavim helak edildi bu sebepten Allah ın bizi yarattığı sekilde yasamalıyız bişeyleri.ayrıca ağbi insan sevdiğini baskasıyla paylasır mı biz göz değmesin deriz baskası tövbe ya

    1. si eşcinselliğin günah olduğuna asla inanmıyorum.abi adamın vücudu östrojen salgılıyorsa adamın ne suçu var? Madem günah Allah neden öyle yarattı? Neden kulunu cehenneme mâhkum etti? Ben Allah'ın böyle bi çelişkiyi düşünemeyeceğini kabul etmiyorum.

    2. dediğine katılıyorum çok eşlilik bizim ülkemiz için gericilik unsuru taşır. Kontrollu planlı yapma ihtimalimiz yok malesef. Sakallı hacı hocalar kendine harem kurar 15-16 yaşında kızlardan rezil rüsva olur millet.

    Eşcinsellik günah değil. Allah öyle yarattıysa yapacak birşey yok. Ama eşcinsel ilişki yaşamak haram.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: OnceuponatimeIwasloser


    quote:

    Orijinalden alıntı: Halit.


    quote:

    Orijinalden alıntı: rocky bayboğa

    Eşcinsellik haramdır kim bilir kac kavim helak edildi bu sebepten Allah ın bizi yarattığı sekilde yasamalıyız bişeyleri.ayrıca ağbi insan sevdiğini baskasıyla paylasır mı biz göz değmesin deriz baskası tövbe ya

    1. si eşcinselliğin günah olduğuna asla inanmıyorum.abi adamın vücudu östrojen salgılıyorsa adamın ne suçu var? Madem günah Allah neden öyle yarattı? Neden kulunu cehenneme mâhkum etti? Ben Allah'ın böyle bi çelişkiyi düşünemeyeceğini kabul etmiyorum.

    2. dediğine katılıyorum çok eşlilik bizim ülkemiz için gericilik unsuru taşır. Kontrollu planlı yapma ihtimalimiz yok malesef. Sakallı hacı hocalar kendine harem kurar 15-16 yaşında kızlardan rezil rüsva olur millet.

    Eşcinsellik günah değil. Allah öyle yarattıysa yapacak birşey yok. Ama eşcinsel ilişki yaşamak haram.

    Katılıyorum




  • Ilık rüzgarlar esiyor

    SEÇİM >-Eşcinsel evlilik hayır poligami sadece erkekler için-



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi thenemne1 -- 21 Ocak 2015; 13:40:40 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: thenemne1

    Ilık rüzgarlar esiyor

    -Eşcinsel evlilik hayır poligami sadece erkekler için-

    Kardeş o erkekler birbiri arasında anlamında değil erkekler için yani erkek birden fazla kadın alsın ama kadın erkek alamasın anlamında o
  • Origami daha iyi

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PeaceDluffy

    quote:

    Orijinalden alıntı: thenemne1

    Ilık rüzgarlar esiyor

    -Eşcinsel evlilik hayır poligami sadece erkekler için-

    Kardeş o erkekler birbiri arasında anlamında değil erkekler için yani erkek birden fazla kadın alsın ama kadın erkek alamasın anlamında o

    yok kardeş ben eşcinsellik için dedim alta yazdığım seçtiğim şey :D




  • Evliliğe genel olarak karşıyım ben. Çok gereksiz bence.
  • Bu arada çok eşlilik hakkında Arthur Schopenhauer yazısı okumak isteyen varsa;

    Avrupalıların hanımefendisi, aslında doğrusunu söylemek gere­kirse asla var olmaması gereken bir yaratıktır: O, ya bir ev kadını ya da kibirli ve kurumlu olmamak için ev kadını olmayı umut eden bir genç kız olmalıdır. Her şeye karşın, uysal ve söz dinleyecek şekilde yetiştirilmemelidir. Toplumun alt sınıflarında yer alan kadınların, bir başka ifadeyle, bu cinsin büyük çoğunluğunun Doğu’da olduğundan daha çok mutsuz olması Avrupa’daki hanımefendiler gibi yaratıklar var olduğu içindir. Lord Byron bile bize şunları aktadır (Letters and Papers, der. Thomas Moore, C. II. sh. 454):

    Antik Yunanlılar döne­minde kadınların durumu düşünülecek olursa, bu yeterlidir. Şimdiki durum, şövalyeliğin ve feodal çağlarda yaşanan barbarlığının bir kalıntısıdır. Kesinlikle sunidir ve doğal değildir. Onlar eve göz ku­lak olmalıdır (yedirilip içirilmeli, giydirilip kuşandırılmalıdır) fakat topluma ve toplumsal sorunlara karıştırılmamalıdır. Din konusunda iyi eğitim de görmeli, ama ne şiir ne siyasetle meşgul olmamalı, din ve yemek kitaplarından başka bir şey okumamalılar. Müzik, resim, dans Keza az biraz bahçecilik ve ara sıra da çift sürme… Epirus ’ta yollan başarıyla tamir ettiklerini gördüm. Ne en aynı zamanda ot biçme ve süt sağma olmasın?"

    Avrupa’da geçerli olan kanunlar, kadını erkeğin dengi olarak kabul etmektedir. Dolayısıyla bu yola yanlış noktadan başlamak­tır. Tek eşlilik geçerlidir.. Evlenmek demek haklan bölüşmek, ödev yahut sorumlulukları ise ikiye katlamaktır. Bu durumda, kanunlar kadınlara erkeklerle eşit haklar sunduğuna göre, onlara aynı zaman­da erkeklere özgü bir akıl gücü de kazandırmış olmalıydı. Halbuki, kanunların kadınlara sunduğu imtiyaz ve payeler tabiatın onlara ti­tizlikle ölçüp biçerek taksim ettiği şeyi aştığı nispette, bu imtiyazları gerçekten paylaşan kadınların sayısı da o ölçüde azalmaktadır. Dolayısıyla geri kalanlar, diğerlerine tabiatın bağışladığından fazla­sı verildiği kadarıyla doğal haklarından mahrum edilmektedir.

    Çünkü tek eşliliğin ve ona eşlik eden evlilik yasalarının kadın­lara tahsis ettiği tabiat kanunlarının tamamen zıttı olan bu ayrıcalıklı konum (bu sayede onlar her bakımdan erkeklerin dengi olarak ka­bul edilmektedir, oysa hiçbir surette böyle değillerdir ve yanlıştır) aklı başında ve basiret sahibi erkeklerin böylesine haksız bir dü­zenlemeye büyük bir fedakârlıkta bulunmadan ve rıza göstermeden önce bir hayli düşünmelerine (titizlenmelerine) neden olmaktadır. Ancak, evlenecek durumda olup da evlenmeyenlerin sayısı çok daha fazladır. Bu durumda olan erkeklerin hemen hepsi arkalarında çoğu kez kendisini geçindirecek ekonomik imkânlardan yoksun ve kendi cinsi için uygun olan uğraşı kaybettiği için her halükarda az veya çok mutsuz olan evlilik yaşı geçmiş kızlar bırakmaktadır. Diğer taraftan, birçok erkeğin evliliğin hemen ardından baş gösteren ve belki otuz yıl veya daha fazla bir zaman sürecek müzmin bir hastalığı bulunan bir karısı vardır; bu durumda ne yapacaktır o? Bir başka erkek için karısı artık çok yaşlı hale gelmiştir; bir üçüncüsü için karısının iç dünyası şimdi ona karşı öfke ve nefretle dolmuştur. (Doğudaki durumun tam tersi olarak) Avrupa’da tüm bu erkeklerin ikinci kadınla evlenmelerine izin verilmez. Hâlbuki Asya ve Afrika’da durum kesin olarak böyle değildir. Tek eşlilik kuramına rağmen güçlü kuvvetli ve sağlıklı bir erkek, her zaman cinsel dürtüsünü hisseder… Haec nimis vulgaria et omnibus nota suni. (Ancak, böyle şeylerin önemsiz olduğu herkesçe bilinir.)

    Bu sebepten ötürü, çok evliliğe izin veren uluslar arasında kadınlar mutlaka geçinmenin bir yolunu bulmaktadır. Hâlbuki tek eşliliğin geçerli olduğu ülkelerde evli kadınların sayısı sınırlıdır ve bir geçim yolu bulamayan kadınların sayısı artmaktadır; yüksek sınıfa mensup olanlar hiçbir işe yaramayan kız kuruları olarak meraksız, heyecan­sız kupkuru bir hayat sürmekte, aşağı tabakadan olanlarsa doğalarına uygun olmayan çok zor ve iğrenç işler yapmaya mahkûm edilmekte ya da fahişeliğe zorlanmaktadır. Onları onurdan yoksun olduğu ka­dar sevinçsiz ve neşesiz de olan bir hayat beklemektedir. Fakat bu şartlar altında erkeklerin arzularını tatmin etmek için bir gereklilik haline gelmektedirler. Bu durumda konumları açıkça, koca bulmuş ya da bulmayı umut edebilecek derecede talihin kayırdığı diğer ka­dınları yoldan çıkmaktan koruyacak ve toplum nezdinde kabul gör­müş bir sınıf yahut meslek olarak tanınmaktadırlar. İşte bu nedenle sadece Londra’da seksen bin fahişe vardır. O halde, bu en korkunç akıbete böylesine koşarcasına yaklaşmış olan bu kadınlar, aslında tek eşliliğin sunağına götürülen insan kurbanlar değil de nedir?

    Burada sözü edilen ve böylesine mutsuz ve uğursuz bir konuma yerleştirilmiş kadınlar, kibir ve kurumlarıyla, yapmacık ve sahte­likleriyle Avrupalı hanımefendinin kaçınılmaz bir şekilde yansımasıdırlar. Bu yüzdendir ki, çok evlilik bütün yönleriyle ele alınacak olursa itiraf etmek gerekirse gerçek anlamıyla kadın cinsinin yara­rınadır. Diğer yandan karısı müzmin bir hastalıktan mustarip olan, çocuk doğuramayan ya da kendisi için zaman içerisinde yaşlı hale gelmiş olan bir erkeğin neden bir ikinci kadın almaması gerektiğinin açıklanabilir bir nedeni yoktur. Görünen o ki, çoğu insan sırf bu do­ğal olana aykırı tek eşlilik kurumunu reddettiği için Mormonluğu be­nimsemektedir. Cinsel ilişki anlamında hiçbir kıta, bu tabiat kurallarına tamamen ters tek eşlilik kurumu yüzünden Avrupa kadar adaba aykırı bir durum içerisinde değildir. Kadınlara doğal olana aykırı hakların bahşedilmesi doğalarına uygun olmayan vazifeleri zorla kabul ettirmiştir, ne var ki bunların yerine getirilmemesi onları mutsuz hale getirmektedir.

    Eğer örneklersek, çoğu erkek, sosyal konumu ve mali duru­mu söz konusu olduğu kadarıyla bu yolla parlak bir eşi kendisine bağlama umudu olmadıkça evliliği akıllıca bir yol olarak düşün­memektedir. O zaman evliliğin şartlarından farklı, yani karısına ve çocuklarına güvenli bir gelecek sağlayacak olan koşulların dışında kendi seçimi olan bir kadını elde etmeyi arzulamaktadır. Bu koşullar ne kadar adil, makul ve uygun olursa olsun ve kadın medeni toplu­mun temeli olarak sadece evliliğin bahşedebileceği aşırı imtiyazlar­dan vazgeçerek ne kadar rıza gösterirse göstersin, mutlaka belirli bir ölçüde saygınlığını kaybedecek ve yalnız bir hayat sürecektir. Çünkü insan doğası bizi başkalarının görüşlerine değeri ne olursa olsun aldırmayacak derecede bağımlı kılar. Buna karşılık eğer ka­dın razı olmazsa, sevmediği bir adamla evlenmeye zorlanma veya bir kız kurusu olarak pörsüyüp buruşma tehlikesiyle yüz yüze ge­lecektir, ancak bir yuva kurmak için ona ayrılmış olan zaman çok kısa ve sınırlıdır.

    Tek eşlilik kurumunun bu yanı göz önünde alın­dığında, Thomasius’un derin biçimde bilgilendirici incelemesi olan “De concubinatu” gerçekten okunmaya değerdir. Luther Reformuna kadar bütün uygar uluslarda ve bütün çağlarda cariyeliğe (kapatmalığa) izin verildiğini, hatta belli bir ölçüde kanunlarca tanınmış ve haysiyetsizlikle birlikte anılmamış bir kurum olduğunu gösterir. Sahip olduğu bu konumu Luther Reformuna kadar korumuştur. Bu reformlardan sonra da, ruhban sınıfının evliliğini meşrulaştırmanın bir başka aracı olarak kabul edilmiştir; bunun üzerine Katolikler bu konuda geride kalmayı göze alamamışlardır.

    Çok eşliliğin tartışılacak bir yanı yoktur, her yerde bulunan ve karşılaşılan bir olgu olarak kabul edilmelidir, çözülmesi gereken so­run bu konunun nasıl düzenleneceğinden ibarettir. O halde, gerçek tek eşlilik taraftarları nerededir?

    Hepimiz en azından bir müddet, çoğumuz ise her zaman çok eşli yaşarız. Dolayısıyla, her erkek çok kadına ihtiyaç duyduğundan, ona bu konuda izin vermekten, hatta çok kadın bulmayı ona yerine getirilmesi gereken bir vecibe ola­rak yüklemekten daha doğru bir şey yoktur. Bu suretle kadın boyun eğen bir varlık olarak eski doğru ve doğal konumuna geri döndürü­lecektir ve saygı ve hürmet konusundaki gülünç iddialarıyla hanı­mefendi, bu Avrupa uygarlığının ve Hıristiyan-Töton budalalığının hilkat garibesi, artık var olmayacaktır. Kadınlar yine var olacak, fa­kat Avrupa’nın şimdilerde dolu olduğu mutsuz kadınlar değil. Bu anlamıyla değerlendirildiğinde, Mormonların evliliğe bakış açısı doğrudur.




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.