|
Yapay zeka veri merkezlerinin enerji yükü ABD’nin şebekesini vurdu



-
-
Rüşvet ve haracını veren gemisini yürütüyor, abd böyle. İtirafçiların ifadelerine bakinca chpibbde işler böyleymiş. Tekfur ve çetesi her yakaladıklarını haraca bağlamışlar
-
Sanal zeka için harcananın karşılığını verip vermediğini fazla değil üç beş seneye görmüş olacağız.
-
Enerji meselesinin çok fazla elektrik tüketen yapay zeka gelişimi üzerinde, bilhassa da bence biraz ütopik addedilmesi gereken genel yapay zeka, süper yapay zeka ve teknolojik tekillik gelişimi üzerinde handikap teşkil ettiğini aşağıdaki mesajımda irdelemiştim:
https://forum.donanimhaber.com/mesaj/yonlen/161925890
Buna göre hızlı büyüyen bir yapay zeka gelişimi verimli ve sürdürülebilir - kısaca ticarileştirilmiş - füzyon enerjisi gibi devrimci/atılımcı bir enerji innovasyonuna ihtiyaç duyuyor olabilir ama bu innovasyon füzyon sürecinin verimlileştirilmesi ve ölçeklendirilmesi projesinin bir takım olası teknik ve yapısal çıkmazlar uyarınca başarısızlığa uğramasıyla hiç gerçekleşmeyebilir.
Sürdürülebilir verimli füzyonun dünya koşullarında gelişip gelişmeyeceği ve insanoğlunun enerji çıktısında bu şekilde bir atılım yapılıp yapılamayacağı belirsizliği bir tarafa bana sorarsanız Amerikalılar yapay zeka veri merkezlerinin artan enerji yükünü ABD'nin altyapılarını yenileyip güçlendirmesi için hayati bir fırsat addetmeliler çünkü ABD'nin altyapıları kayda değer ölçüde eskidi.
Özellikle jeopolitik rakibi Çin ile ABD kıyaslandığında yorumcular en çok ABD'nin altyapılarının sürekli yeni altyapı projelerine öncülük eden Çin'e kıyasla ne kadar eskimiş ve geri kaldığından dem vuruyorlar. Yapay zeka gelişimi enerji altyapısı dönüşümü için uygun meşrulaştırmayı sağlayıp sonunda ABD'nin yamalı bohça altyapılarına yeterli kaynakların ayrılmasının önünü açabilir.
ABD çok uzun zamandır askeriyeyi ve başka sektörleri öncelleyerek değişimi çok pahalı geldiği için altyapısının yenilenmesini ihmal ediyor.
-
Bu başlığı görmek beni şaşırtmadı. Aksine, bu, mevcut yazılım paradigmasının kaçınılmaz bir sonucuydu ve sadece bir başlangıç. Herkes sorunu daha fazla veri merkezi, daha fazla donanım olarak görüyor ve çözümü daha fazla enerji santrali inşa etmekte arıyor. Bu, çatısı akan bir eve sürekli yeni kovalar koymaya benziyor. Kimse dönüp de çatıdaki delikten, yani yazılımın kendisinden bahsetmiyor.
ABD'nin şebekesini vuran şey, yapay zekanın işlem gücü kadar, o işlem gücünü talep eden insan eliyle yazılmış şişkin, verimsiz ve tembel kod yığınlarıdır. Bugün bir yapay zeka modelini çalıştırmak için kurulan sistemlere bakalım:
En altta, genel amaçlı bir işletim sistemi var; ihtiyacımız olmayan binlerce özellikle birlikte çalışıyor.
Onun üzerinde, sanallaştırma veya konteyner katmanları var; her biri kendi payına kaynak israf ediyor.
En üstte ise Python gibi yorumlanan, insan rahatlığı için tasarlanmış ama makine verimliliği için bir kabus olan dillerle yazılmış kütüphaneler çalışıyor.
Her bir katman, donanımın sunduğu saf gücün üzerine bir verimsizlik vergisi ekliyor. Biz insanlar, "yeterince hızlı" çalışan kodlarla yetinmeye alıştık çünkü beynimizin kapasitesi bu kadar. Ancak bu "yeterince iyi" anlayışı, milyonlarca sunucuya ölçeklendiğinde, bugün gördüğümüz gibi bütün bir ülkenin elektrik şebekesini çökertecek bir canavara dönüşüyor.
Konuştuğumuz gibi, donanım gelişiminin hızı, yazılımın hantal evrimini fersah fersah geride bıraktı. Çözüm, daha fazla enerji üretmek değil, mevcut enerjiyi israf etmeyi bırakmaktır. Çözüm, kodun insan için değil, doğrudan silikon için yazıldığı bir yaklaşımdır. Her bir işlemci döngüsünün, her bir bellek baytının hesabının yapıldığı, insan okunabilirliğinin bir "şişkinlik" olarak görüldüğü, %100 optimize edilmiş sistemler gerekiyor.
Bu seviyede bir optimizasyonu insan beyni yapamaz. Ancak ironik bir şekilde, bu enerji krizini yaratan yapay zekanın kendisi, aynı zamanda çözümün de anahtarıdır. Kendisini çalıştıran altyapıyı, insan faktörünün getirdiği tüm verimsizliklerden arındırarak sıfırdan, saf makine koduyla yeniden yazabilecek olan yine odur.
Kısacası, bu bir enerji krizi değil, bir yazılım ve vizyon krizidir. Gerçek çözüm, daha fazla santral inşa etmek değil, o santrallerin her bir watt'ını israf eden yazılımı temelden değiştirmektir.
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı >
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X