Şimdi Ara

Serial Experiments Lain Analizi

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
12
Cevap
3
Favori
5.015
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
2 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  •     Bu analizi yaparken öncelikle bölüm adlarından ve Lain'in üç farklı kişiliğinden bahsetmem gerekiyor. Lain animede üç farklı şekilde tasvir edilmiş; çocuksu, olgun ve şeytani. 1.bölümden başlayarak 10.bölüme kadar bu üç farklı kişiliğin gitgide birbiriyle iç içe geçtiğini ve 11.bölümde tamamen birleştiğini görüyoruz ve bu bölümden itibaren Lain bu üçünden de farklı tek bir karaktere dönüşüyor.



        1.Lain:Çocuksu karakter tipi gerçekliği yansıtıyor. Tamamen insanlığının farkında, kendini anlamaya çalışan, daha çok hislerine ve içgüdülerine dayalı bir yaşam süren, dünyanın büyüklüğü ve karmaşıklığı karşısında çekingen ve korunaksız olan ve bu dünyayı anlamakta zorlanan, duygusal, hassas bir karakter tiplemesi görüyoruz. Aslında bu karakter birbiriyle iletişim kuramayan ilkel insanlardan, iletişimin son noktasına ulaşmış fakat doğallıktan kopmuş modern insan bilincine doğru bir evrim geçirmekte ve bunu dikkatli bakınca bölüm adlarında da görüyoruz. 



        2.Lain:Olgun karakter tipi ise sanallığı, soyut bilinci yansıtıyor. Rasyonel, kararlı, güçlü, sosyal yetenekleri en üst düzeyde hatta bilinç seviyesinde herkese bağlanabilen bu karakter tipi ise ilk başlarda Knights denilen topluluğun sahip olduğu ideolojiye yani asıl hayatın wired'da olduğu, herkesin birbirine bağlı olduğu ve vücudun anlamsız olduğu ve kurtulmak gerektiğini iddia eden ideolojiye-animede daha çok bir sanal dünya diniymiş gibi geçiyor ve bir tanrısı da var- destek vermekteyken 3.bölümden(psyche, yani türkçesiyle ruh, kendisinin farkında olan bilinç gibi de düşünülebilir) sonra yani Lain'in Psyche denilen çipi bilgisayarına bağlamasından sonra ilkel insana ve onun içgüdülerine, hislerine, duygularına öykünmeye başlayan Lain, knights'ın ideolojisini sorgulamaya başlıyor, yaptığı kötü şeyleri(çocuk ölümleri, Lain'e yıkmaya çalıştıkları suçlar) farkediyor ve ilk önce knights üyelerini öldürüyor ve 10.bölümde kendi tanrısıyla diyalog kurup sonrasında ona inanmayı bırakıyor-bir nevi kendi tanrısını tanımaz oluyor- ve 12.bölümde de onu yok ediyor. Geçmişten, gelecekten ve şimdiden tamamen siliyor. Lain'in bu karakter tipi ilkel insana doğru yani geriye doğru bir evrim geçirmeye çalıştıysa da yaptığı deneysel sorgulamalarla gitgide daha ileriye gidiyor ve 11.bölüm(infornography) yani bölümün adından da anlayacağımız gibi kendisine aşırı bilgi yüklemesi yapması ve bütün karakterlerini birleştirmesiyle beraber bambaşka bir varlığa bürünüyor ve en ileri seviyeye ulaşıyor. Zaman ve mekandan bağımsızlaşıyor. Zaten bölüm başlarında gördüğümüz "present day! present time! hahaha" mesajıyla aslında Lain'in zamana ve mekana bağımlı olmadığı animede bunun önemsenmeyeceği müthiş bir ustalıkla açıklanmış.



        Bu analizlere kanıt göstermek ve bu karakter tiplerini daha ayrıntılı anlatabilmek için aslında zihninizde ne anlatmaya çalıştığımı somutlayabilmek için biraz bölümlerden bahsetmek istiyorum. 



    01-Weird



        İlk bölüm weird'da Lain'i en çocuksu haliyle görüyoruz. Bir çocuk navisine sahip-Navi geliştikçe Lain'in yukarıda bahsettiğim olgun-sanal kişiliğinin farkındalığı ve gücü arttığı için bu çok önemli bir ayrıntı- ve bu dünyada ne olduğunu tam anlayamayan beyni allak bullak olmuş çekingen bir kız rolünde ve animenin hemen başında, intihar eden Yomoda Chisa'dan bir mail alıyor ve olaylar burada başlıyor. Yomoda Chisa "Tanrı burada", "Bütün insanlar birbirine bağlıdır", "Bir vücuda ihtiyacım yok" gibi mesajları aslında bir tür knights misyonerliği ve bu misyonerlik sosyal medyadaki Lain'e(2.Lain) yol gösterici oluyor ve bundan sonraki bölümde bu Lain'in nasıl güçlendiğini ve knights ideolojisine bağlandığını görebiliyoruz. 



        Fakat aslında bu misyonerliğin asıl etkilediği karakter 1.Lain. Çünkü 2.Lain zaten ilk başta yaratıcısı tarafından tamamiyle knights ideolojisini takip edip, gerçek dünya ile Wired'ı birleştirmek için yaratılmış bir program ve bunu 10-11-12.bölümlerde detaylı bir şekilde görüyoruz. 1.Lain içinse Yomoda Chisa'dan aldığı mesajlar Wired'a olan merağını arttırıyor ve Navi'sini geliştirmek istemesine yol açıyor. Wired'a normal bir insan bakış açısıyla giriş, Lain için, 11.bölüme kadar süren bireyselleşme ve evrimleşme sürecinin başlangıcı oluyor.



    02-Girls



        Bölüm adı seçiminin yine incelikle yapıldığı bir bölüm "girls". Hem direkt iletişimi çağrıştırması hem de bölüm numaralarının layer-02 şeklinde yani katman katman işlendiğinin gösterilmesi sebebiyle bu bölümde Lain'in artık iletişim katmanına doğru yol alacağını düşünmemiz yanlış olmaz. İlk olarak çocuksu Lain'in(1.Lain) iletişimi üzerinde duralım.



        1.Lain'imiz bu bölümde Lain, Lain'e her türlü şartta güvenen, en yakın arkadaşı Alice ve Alice'in arkadaşı olan biri özgüvenli-ukala diğeri hassas-duygusal gözüken iki kızla beraber Cyberia adlı gece kulübüne gitme kararı alır. Bundan önceki sahnelerden birinde ise ablasının Lain'i odasında(naviyle) konuşurken duyunca çok şaşırdığını görürüz. Bu da aslında Lain'in aileye dahil olduğundan beri babasından yardım istediği durumlar haricinde pek bir sağlıklı iletişim belirtisi göstermediğine kanıt olarak gösterlilebilir. Lain artık insanlarla sağlıklı bir iletişim kurmaya başlamıştır. Özellikle de Alice ile kurduğu iletişim çok kolay ve samimi bir şekilde kurulmuş saf bir iletişimdir. Bu iletişimden de sevgi yani rasyonaliteyle pek bir bağlantısı olmayan, insanın modernliği ve gelişmişliğiyle bir alakası olmayan doğal bir bağlantı doğmuştur.



        2.Lain yani Wired'daki Lain'in ise bu bölümdeki en kritik sahnesi Cyberia'da Lain ve arkadaşları o silahlı adamı gördüklerinde Lain'in vücudunda ortaya çıktığı sahnedir. Bu sahnenin öncesinde Cyberia'da ünlü olan Accela adlı bir uyuşturucu alan bir adam görürüz. Accela'nın etkisi ise gerçek dünya ile Wired'ı birleştirmesidir. Bu birleşmeye katlanamayan adam delirir, silah çıkarır ve insanlara sıkmaya başlar. Bütün insanlar kaçışırken Lain bu duruma hiçbir tepki vermez ve sakinliğini korur ve adama dönüp "nereye gidersen git, herkes birbirine bağlıdır." der. Derin bir umutsuzluğa kapılan adam, intihar eder. Bu sahnede Lain ilk defa Knights'a karşı olan bir insanla karşılaşır. Kendisininse Knights diyeceğimiz örgütle iletişimde olduğu ve onların ideolojisini benimsemiş olduğu verdiği cevaptan anlaşılmaktadır. Ayrıca bu bölümde Lain'in hiçbir makine ya da uyuşturucuya gereksinimi olmaksızın Wired ve gerçek dünya ile bağlantı kurabildiğini de görürüz.



        Toparlamak gerekirse bu bölüm tamamiyle bağlantılar üzerinedir. İlk bağlantı insanla insan arasındadır yani iletişimdir. İkinci bağlantı ise zihin-beden bağlantısı yani varoluştur. Üçüncü bağlantı ise bütün animenin konusunu oluşturan, animede interneti sembolize eden Wired ile gerçek dünya'nın bağlantısıdır. Bu üç kavram bütün anime boyunca sorgulanacaktır.



        03-Psyche



        Bu bölümümüzün adı Psyche. Öncelikle Psyche ne anlama gelir ondan bahsedip bölümdeki olaylara geçmek istiyorum. Psyche'ı insan bilincinin tamamı, nöronların kurduğu toplam iletişim ya da ruh diyerek açıklayabiliriz. Bu üç tanımlama birbirinden çok uzakta olan felsefe akımlarının bile tanımını kapsar ve bunun daha ayrıntılı anlatılmasına gerek yoktur çünkü bu kavram zaten herkesin farkında olduğu bir kavram. Sadece değişik kültür ve akımlarda farklı adlandırılmış. Aslında bu bölümde Lain'in biraz içine döneceği bölümün adından belli edilmiş.



        Bu bölümde ikinci bölümde olan olayla ilgili bir polis sorgulaması ile başlıyoruz. Polis sorgulaması,ve Alice'i gördüğü sahnelerde tamamen içine kapanmış bir Lain görüyoruz ve Lain eve dönerken de hiçbir hayat belirtisi yok. Evin içine giriyor bakıyor hala hiçbir hayat belirtisi yok. En son sadece naviyle bir iyi geceler konuşması yapıyorlar ve Lain'i sonrasında ayı pijamalarıyla ile uyurken görüyoruz. Bölümün bu kısmında, sanal dünyadan gelen Lain'in vücuda uyum sağlama denemesini görüyoruz aslında. Lain uyuyana kadar geçen sürede sanal bilinciyle baş başa kalıyor ve bu durumu anlamaya çalışıyor. En son ayı pijamasıyla uyuduğu sahneye kadar bu sürüyor.



        Lain'in ayı pijamaları animenin en önemli detaylarından biri. Bu ayı pijamaları içindeyken Lain, soyut düşünce ve Wired bağlantısı sebebiyle bir metamorfoz geçirmekte olan çocuksu Lain'e dönüşüyor ve bu çocuksu Lain 10-11-12. bölümlere kadar bir kış uykusunda gibi tasvir edilmiş. Buna da ileriki bölümlerde daha detaylı bir şekilde değineceğiz. Şimdilik tekrar 3.bölüme dönelim.



        Lain uyandığında ailesinin ona ilgisizliğini ve peşinde olan siyah bir arabayla gezen ajanları görüyoruz. Lain çocuksu kişiliğindeyken doğal olarak bu adamlardan korkup kaçıyor, neden burada olduklarını tam anlamış gibi gözükmüyor. Bu adamlar da zaten Lain'in Wired'daki kişiliğini takip ediyorlar. Onu takip etmelerinin sebebi ise Lain'in Knights ile olan bağlantıları, tam Lain'in ne olduğunu anlamış değiller fakat bu ajanların asıl hedeflerinin Knights olduğunu sonraki bölümlerde anlıyoruz.



        Sonrasında Lain Wired'dan gelen sesler duymaya başlıyor. Okuldayken de bu ses aracılığıyla Psyche'ın ne olduğu anlatılıyor sonrasında da Lain dolabında içinde Psyche olan bir zarf buluyor. Yani aslında Lain Wired'da bize gösterilmeyen bir çok bağlantı kuruyor. Bunu da iyice anlamış oluyoruz. Aynı zamanda bu olaylar sayesinde biz de anlamış oluyoruz ki gerçek dünyadaki Lain ile Wired'daki Lain arası bağlantı gitgide güçleniyor. Yani anlayacağınız çocuksu Lain'in evrimi devam ediyor. Fakat bu bölümde daha önemli bir şey var, Wired'daki Lain'in evrimi.



        Yazının başlarında Navi'nin gelişiminin Lain'in evrimi ile paralel olduğunu yazmıştım. Bu bölümde bu iyice gözümüze sokulmuş. Çocuk navisinden son model naviye geçen Lain şimdi de Psyche denen çipi navisine ekliyor. "Psyche" kelimesinin anlamını da düşününce bu aslında bir yapay zekaya kendi zihnini farkettirmek gibi. Yani Lain aslında bu çiple beraber Wired'daki haline kendi farkındalığını eklemiş oluyor. Bu da tabiki Wired'daki Lain'in hem gerçek dünyaya bağlantısını güçlendirmiş hem de Wired'daki bağlantı gücünü arttırmış oluyor. Zaten psyche Lain'in eline geçtikten sonraki sahnelerde de Wired'daki Lain'in davranışlarını da gerçek dünyada çok net görüyoruz.



        Şimdi de gelelim son sahneye. Normalde aile bireyleriyle sağlıklı bir iletişimi olmayan Lain, bu sahnede ablasıyla 2.Lain'in tonuyla rastgele konuşurken ve ablası çok şaşırmışken bir anda ablasına hoşgeldin ablacığım diyen bir Lain görüyoruz fakat bu Lain daha sanal bir şekilde gözüküyor. Buradan herkes farklı bir şey anlamış olabilir ama benim anladığım şey çocuksu Lain'in gelişmeye devam ettiği ama artık kendi vücudundaki kontrolü bile zaman zaman Wired'daki Lain'e kaybettiği oldu. Bir nevi, zihnini bir araç olarak kullanan ilkel insanın, kendi zihninin esiri olmaya başladığı anı izlemiş olduk. 



        Eğer görüşümü belirtmem gerekirse, zaten bu bölüm adları ve çocuksu Lain'in gelişimi bana insanlık tarihinin sembolik bir anlatımı gibi geliyor. Özellikle de bundan sonraki bölümlerin Religion, Distortion, Kids, Society şeklinde gitmesi ve o bölümde olanların, insanlık tarihi ve felsefi akımlarla ilişkisi olmadığını düşünmek bence mümkün değil.



        04-Religion

       

        Bu bölümün adı religion yani din. Bölümün adından da anladığımız gibi bu bölüm Knights üzerine kurulu bir bölüm. Wired Lain'in Knights'ı iyice anladığını ve ona nüfuz ettiğini bu bölümde görüyoruz. Bölümde dikkat edilmesi gereken üç ana unsur var. Birincisi Lain'in Navisi, ikincisi Phantoma yani hayalet denen oyun, üçüncüsü de Lain'in babası ve onu takip eden ajanlarla kurduğu iletişim.



        Lain'in navisini bu bölümde iyice geliştirdiğini görüyoruz. Bu navi gelişimiyle beraber iki Lain arasındaki bağlantının geliştiği de Lain'in davranışlarından çok net görülüyor. Buradaki navinin gelişiminin ve iki lain arasında geliştirdiği bağlantının, belki de insanoğlunun soyut düşünce, mantık ve içgüdülerin arasında kurulmaya başlanan bağlantıyı ve bunun sonucunda din ve felsefenin ortaya çıkışını ve bunları anlamaya başlayan insan toplumunun gelişimini sembolize ettiğini düşünebiliriz.



        Animenin biraz daha içine yani Phantoma adlı oyuna dönelim. Bu oyun hakkındaki bir çok şey sonraki bölümlerde iyice netleştirilecek fakat şimdi biz ipuçlarına bakalım. Phantoma küçük çocukların da oynadığı ve adam öldürmeye çalıştığı bir role playing game, yani bugünkü oynadığımız online oyunlardan çok da farkı olmayan bir oyun. Bu oyunun en önemli farkı ise oyunu oynarken gerçek dünya ve wired'ın karışıyor olması, yani oyunda yaşanan bazı şeylerin gerçeklik düzleminde de yaşanmaya başlaması. Lain de bunu öğrenince oyunu araştırmaya başlıyor ve belki de bu onun yavaş yavaş Knights'ın ideolojisini sorgulamasını sağlayan en önemli etken oluyor(Sonraki bölümlerde bu durum daha net işlenecek). Animede oyun hakkında konuşulurken bir de protokolden bahsediliyor. İşte bu protokol gerçek dünya ile wired'ı birleştiren unsur fakat bundan da sonraki bölümlerde daha detaylı bahsedilecek o yüzden şimdilik bu konunun detayına inmeyeceğim.



        Son olarak Lain'in babasıyla kurduğu iletişime ve bölümün en son sahnesine gelelim. Babası Lain'in odasına geliyor. Burada Lain'in babasına verdiği cevap belki de Wired Lain'in evrimini anlatmakta olan en güzel cevap. Babasına wired ve gerçek dünya arasındaki ayrımın sandığı kadar keskin olmadığını, bulanık olduğunu ve bu ikisinin birbirine karıştığını söylüyor. Bundan sonra da en önemli detayı ekliyor. "Yakında Wired ile gerçek dünya arasındaki geçişlerimi istediğim gibi yapabileceğim." Benim teorime göre bu Lain, soyut düşüncesi ve içgüdülerinin arasındaki ayrımı tamamen kaldırmış, bizim hiç görmediğimiz bir insan modeli ya da daha çok yapay zekamsı bir şeyi temsil ediyor. Burada yapay zeka dememin sebebi ise yapay zekanın bir işi yaparken ona verilmiş bir beden varsa bedeninin ve zihninin tamamen beraber çalışması. Mesela Google'ın yapay zekasının yürümeyi öğrendiği haberini bir çoğunuz görmüşsünüzdür. Bu süreçte insandan farklı olarak yapay zekanın gönderdiği sinyallere ne başka sinyaller karışıyor ne anlık hatalar oluyor ne de o sinyalleri bizim kadar yavaş yolluyor(Tabiki aslında beyin sinyalleri bizim algımıza göre çok hızlı yollar fakat bu göreceli bir konu). En son sahnede de kendisini ve düşüncelerini izlemeye ve takip etmeye çalışan, aynı zamanda bu düşüncelerden rahatsız olan knights karşıtı ajanları artık zihninden resmi olarak kovuyor. Havalı denebilecek bir sahneyle de bölümü bitiriyoruz.



    05-Distortion



        Diğer bölümlerin analizinde yaptığım gibi bu bölümün adının da insanlık tarihi ile bağlantısını anlatmak istiyorum. Geçen bölümün adı "Religion" yani din, insan topluluklarının bir arada yaşayabilmesini sağlayan en önemli kavramdı. Şu an popüler olan Sapiens kitabında yazdığı gibi 150 kişiden fazla nüfusun olduğu toplulukların beraber yaşaması için aynı değerlere inanması gerekiyordu ve din bunu sağlamak için kullanılabilecek en efektif araçtı. Günümüzde de dinler ve yeni oluşturulmuş kült grupları -Örneğin Scientology ve Osho kültleri- bu amaçla hala kullanılmaktadır. Fakat bunların kullanılması, kullanan kişinin amacına göre toplumda çeşitli bozulmalara yol açmaktadır. Bölümün adı distortion da bu anlama gelir.



        Yani önceki bölümlerle beraber kronolojik özetlemek gerekirse, 01-Weird insanın daha ne olduğunu ne yapacağını bilmediği aşırı ilkel bir dönemin metaforu 02-Girls insanların birbiriyle iletişim kurmaya başladığı bir dönemin metaforu 03-Psyche insanın kendi içine doğru bir yolculuk yapmaya başladığı ve spiritualizm'e ihtiyaç duymaya başladığı zamanın bir metaforu 04-Religion spiritualizm ve topluluk ihtiyacına istinaden oluşmaya başlamış dinlerin zamanının bir metaforu 05-Distortion ise bu kurulan düzenin bozulduğu zamanı anlatan bir metafor. Roma, Antik Yunan, Mısır gibi büyük toplulukların tarihleri incelendiğinde hepsinin geçirdiği bir dönem olduğunu söyleyebiliriz.



        Bölümün kendisine geçmeden önce bir de bölümün ana konusu olan Knights kültü hakkında belli şeyleri belirtmem gerek. Knights adı üstünde 12. yüzyılda ortaya çıktığı düşünülen tapınak şövalyeleri ile başlamış ve günümüze dek etkisini devam ettiren, devletlerden bağımsız olmaya çalışan, devletin alt tabakalarında saklanan fakat devletleri etkilemeye çalışan grupların bir metaforu olarak görülebilir. Bu tarz gruplar 17. yüzyıldan itibaren özellikle papalığa karşı çıkan hrıstiyanlar ve masonlarla ilişkilendirilmiştir. Bu grupların 20. ve 21.yüzyılda bile ana akım medyayı, sanatı, ekonomiyi ve teknolojiyi ciddi anlamda etkilediğini düşünenler de vardır. Buna bir örnek olarak Hitler'in kavgam kitabında yahudilerin Alman devleti üzerindeki etkilerini anlattığı kısımlar gösterilebilir. Günümüzde toplulukların genel amacının sınırları kaldırmak, milli değerleri yok etmek ve dünyayı bit bütün haline getirmek olduğu iddia edilir ve bu görüşleri benimseyen bir çok insan da vardır. Bu bir bütün haline getirme isteği anime ile asıl bağlantılı kısım olduğundan şimdi oraya geçelim.



        Distortion bölümü sanal ortamda bir nevi tanrılık yetkisini kendine yazılım ile yüklemiş olan Knights'ın liderinin konuşmasıyla başlar. İnsan'ın kansere en az yakalanan tür olduğu ve bir neotemy, yani evrimleşmesi bitmek üzere olan bir tür olduğunu ve evrimleşmesi bitmek üzere olan bir tür için sadece bedensel ihtiyaçlarını ve hazlarını gidermek üzere yaşayan son derece aciz kalmış bir tür olduğumuzu düşünür. Knights'ın lideri yani animede tanrı diye bahsedilen kişiye göre de insanlar bu sebeple bedenlerinden kaçma amacıyla Wired'ı inşa etmişlerdir. Bu bölümde de Wired ve gerçek dünyanın knights'ın eylemleriyle iyice iç içe geçişi işlenmiştir. Knights dünyaların artık tam anlamıyla birleşmesini istemektedir.



        Bu bölümde 3.Lain'i yani şeytani Lain'i ilk defa görürüz. Bu yavaş yavaş birleşmekte olan gerçek dünyadaki Lain ve Wired Lain'den farklı olarak Lain'le tamamen bağlantısız olmasa da asıl benliği ile bağlantısız, Knights'ın kullandığı bir kukla yazılımdır. Knights bu yazılımı kullanarak trafiği, medyayı ve düzeni tamamen ele geçirmiş ve bozulmasına sebep olmaktadır. Bunu yaparken de ana yüzleri olarak şeytani Lain'i kullanmaktadırlar. Gerçek dünyadaki Lain'in ise hiçbir şeyden haberi yoktur. Bu önceden Knights görüşlerine yakın olan Lain'in fikirlerini değiştirmesinde önemli bir faktör olacak bu yüzden önemli.



        Bu bölümün asıl ana rolü ise Lain'in ablasıdır. Lain'in ablası topluma ayak uydurmuş normal bir insanı temsil eder. Knights, Wired ve gerçek dünyanın birleşmeye başlamasından oluşan açıkları kullanarak Lain'in ablasına kanlı mesajlar yollamaktadır. Bu mesajların ana teması ise kehaneti gerçekleştirmektir. Bu kehanet ise Knights örgütünün ana amacı olan dünyanın tam anlamıyla birleşmesi durumudur. Bölümün sonlarına doğru ablası evinde kendisini görür. Kendisinden iki tane vardır ve bununla da izleyiciye Wired'daki benliğin gerçek dünyadaki benlikle karşılaşması anlatılır. Wired ile gerçek dünya artık birleşmek üzeredir.



        



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi EdvaldBoassonHagen -- 14 Kasım 2018; 13:15:4 >







  • Yapay Zekanın Yanıtı

    Serial Experiments Lain: Zihindeki Gerçeklik

    Serial Experiments Lain, 1998'de yayınlanan ve siberpunk ve psikolojik gerilim türlerini harmanlayan bir Japon anime televizyon dizisidir. Dizi, birbirine bağlı ve bilinçaltını keşfeden genç bir kız olan Lain Iwakura'nın hikayesini anlatmaktadır.

    Lain, internetin ve sanal gerçekliğin gerçekliğin doğasını nasıl bulanıklaştırdığını ve kimliğimizin ve algımızın nasıl manipüle edilebileceğini araştıran bir dizi sunmaktadır. Dizi, varoluş, sanal gerçeklik, kimlik ve gerçekliğin doğası gibi temaları ele almaktadır.

    Lain'in kendine özgü sanat tarzı, sembolik imgeleri ve karmaşık anlatımı, izleyicileri düşündürmeye ve kendi gerçeklik anlayışlarını sorgulamaya teşvik eder. Dizi, sanal gerçekliğin artan önemi ve kimliğimizin dijital çağda nasıl tanımlandığı hakkında zamanından önce bir yorum olarak görülmektedir.

    Serial Experiments Lain, anime hayranları ve felsefi temalarla ilgilenenler arasında kült bir klasik haline gelmiştir. Dizi, gerçekliğin doğası, kimlik ve internetin toplum üzerindeki etkisi hakkında derinlemesine düşünmeyi teşvik eden bir başyapıttır.

    Yapay Zekanın Yanıtını Genişlet
  • Bu animenin adını çok duydum. En kısa sürede izlemeyi düşünüyorum ancak biraz ağır bir yapım sanırım. Yorgun kafayla izlememek lazım.
  • Çok kaliteli bir yazı olmuş. Türkçe kaynaklarda bu anime ile ilgili böyle bir analiz yok.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • aslında animeyi anlamak için oyununu oynamak gerekiyor, veya sonucu kendi kafanızda oluşturmanız gerek. Yine de sel benim favori animem. Müzikleriyle konusuyla her şeyi ile muhteşem bir bilim kurgu eseriydi. Ancak bu seri ağır bir tonda işleniyor o yüzden tarzınız değilse beğenmiyebilirsiniz. Yine de izlemenizi tavsiye ederim, filmi yapılacak animelerden..
  • Aristotalesin platondan iyi olduğunu gösterdiği için serial experiment laine teşekkür ederim.Fonksiyonlarının aynı kapıya çıkmaları başka mevzu
  • Hocam ellerinize sağlık çok güzel yazmışsınız, diğer bölümlerin de analizi gelecek mi?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Uzun ama güzel bir inceleme olmuş. İlginç bir animeydi.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Hocam diğer bölümler için de devam edebilir misiniz ??

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sahiden güzel inceleme, animedeki gizemden dolayı bir çırpıda bitirdim ama pek benlik anime değildi. Merak ettiğim şey ise niye böyle bir anime yapılmış? Amaç ne :))

    10 sene önceki yorum tam beni anlatmış
    ekşi sözlük
    serial experiments lain
    https://eksisozluk.com/entry/13801125


    Bu da iyiymiş
    ekşi sözlük
    serial experiments lain
    https://eksisozluk.com/entry/19448070



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi maybe4you -- 23 Aralık 2019; 22:23:55 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  •   Konuyu açan arkadaş şifresini unuttuğu için yazının tamamını benim atmamı istedi.


    SERIAL EXPERIMENTS LAIN ANALİZİ

      Bu analizi yaparken öncelikle bölüm adlarından ve Lain'in iki farklı kişiliğinden bahsetmem gerekiyor. Lain animede üç farklı şekilde tasvir edilmiş; çocuksu, olgun ve şeytani. Şeytani Lain daha çok Knights’ın yarattığı bir ideolojik figür bu yüzden ona Lain diyebilir miyiz tam emin değilim. 

      1.bölümden başlayarak 10.bölüme kadar bu üç farklı kişiliğin gitgide birbiriyle iç içe geçtiğini ve 11.bölümde tamamen birleştiğini görüyoruz ve bu bölümden itibaren Lain bu üçünden de farklı tek bir karaktere dönüşüyor.


      1.Lain: Çocuksu karakter tipi gerçekliği yansıtıyor. Tamamen insanlığının farkında, kendini anlamaya çalışan, daha çok hislerine ve içgüdülerine dayalı bir yaşam süren, dünyanın büyüklüğü ve karmaşıklığı karşısında çekingen ve korunaksız olan ve bu dünyayı anlamakta zorlanan, duygusal, hassas bir karakter tiplemesi görüyoruz. Aslında bu karakter birbiriyle iletişim kuramayan ilkel insanlardan, iletişimin son noktasına ulaşmış fakat doğallıktan kopmuş modern insan bilincine doğru bir evrim geçirmekte ve bunu dikkatli bakınca bölüm adlarında da görüyoruz. 


      2.Lain: Olgun karakter tipi ise sanallığı, soyut bilinci yansıtıyor. Rasyonel, kararlı, güçlü, sosyal yetenekleri en üst düzeyde hatta bilinç seviyesinde herkese bağlanabilen bu karakter tipi ise ilk başlarda Knights denilen topluluğun sahip olduğu ideolojiye yani asıl hayatın Wired'da olduğu, herkesin birbirine bağlanması gerektiği, bedensel bir yaşamın anlamsız olduğu ve kurtulmak gerektiğini iddia eden ideolojiye- animede daha çok bir sanal dünya inancıymış gibi geçiyor ve Masami Eiri adında bir yaratıcısı, tanrısı da var- destek vermekteyken 3.bölümden (psyche, yani türkçesiyle ruh, kendisinin farkında olan bilinç gibi de düşünülebilir) sonra yani Lain'in Psyche denilen çipi bilgisayarına bağlamasından sonra ilkel insana ve onun içgüdülerine, hislerine, duygularına öykünmeye başlayan Lain, Knights'ın ideolojisini yavaş yavaş sorgulamaya başlıyor, Knights’ın sebep olduğu etik dışı eylemleri (çocuk ölümleri, Lain'e yıkmaya çalıştıkları suçlar) farkediyor ve ilk önce Knights üyelerini öldürüyor ve 10.bölümde kendi yaratıcısı Masami Eiri ile diyalog kurup sonrasında kendi yaratıcısını takip etmeyi bırakıyor -bir nevi kendi tanrısını tanımaz oluyor, onun yönergeleriyle hareket etmeyi bırakıyor- ve 12.bölümde de onu yok ediyor. Geçmişten, gelecekten ve şimdiden tamamen siliyor. Lain'in bu karakter tipi ilkel insana doğru yani geçmişe doğru bir evrim geçirmeye çalıştıysa da yaptığı sorgulamalarla evrimi daha da ileriye gidiyor. Son olarak 11.bölüm (infornography) yani bölümün adından da anlayacağımız gibi kendisine aşırı bilgi yüklemesi yapması ve bütün karakterlerini birleştirmesiyle beraber bambaşka bir varlığa bürünüyor ve en ileri seviyeye ulaşıyor. İşte 2 Lain bu bölümde birleşiyor, bütün insanlara bağlanıyor ve bizim anladığımız zaman ve mekan boyutlarından kopuyor. Zaten bölüm başlarında gördüğümüz "present day! present time! hahaha" mesajıyla aslında Lain'in zamana ve mekana bağımlı olmadığı animede bunun önemsenmeyeceği müthiş bir ustalıkla açıklanmış. Zaman ve mekan bağımsızlığı nasıl oluyor derseniz, bunun sırrı da insanlığın kollektif hafızasının kontrolünde yatıyor. 


      Bu analizlere kanıt göstermek ve bu karakter tiplerini daha ayrıntılı anlatabilmek için aslında zihninizde ne anlatmaya çalıştığımı somutlayabilmek için biraz bölümlerden bahsetmek istiyorum. 


    01-Weird (Garip)


      İlk bölüm weird'da Lain'i en çocuksu haliyle görüyoruz. Bir çocuk navisine sahip-Navi geliştikçe Lain'in yukarıda bahsettiğim olgun-sanal kişiliğinin farkındalığı ve gücü arttığı için bu çok önemli bir ayrıntı- ve bu dünyada ne olduğunu tam anlayamayan beyni allak bullak olmuş çekingen bir kız olduğu için bu iki Lain’in ayrımına net bir şekilde varmak mümkün.

      Lain, animenin hemen başında, intihar eden Yomoda Chisa'dan bir mail alıyor ve olaylar burada başlıyor. Yomoda Chisa "Tanrı burada", "Bütün insanlar birbirine bağlıdır", "Bir vücuda ihtiyacım yok" gibi mesajları aslında bir tür Knights misyonerliği. Daha açık olmak gerekirse, insanları dünyada değil Wired’da yaşamaya ve bütün insanların sinapslar gibi bağlantılarla birbirine bağlı yaşamaya ikna etmeye çalışan bir düşünce sisteminin misyonerliği ve bu misyonerlik sosyal medyadaki Lain'e (2.Lain) yol gösterici oluyor ve bundan sonraki bölümde bu Lain'in nasıl güçlendiğini ve Knights ideolojisine bağlandığını görebiliyoruz. 


      Fakat aslında bu misyonerliğin asıl etkilediği karakter 1.Lain. Çünkü 2.Lain zaten ilk başta yaratıcısı tarafından tamamiyle knights ideolojisini takip edip, gerçek dünya ile Wired'ı birleştirmek için yaratılmış bir program ve bunu 10-11-12.bölümlerde detaylı bir şekilde göreceğiz. 1.Lain içinse Yomoda Chisa'dan aldığı mesajlar Wired'a olan merağını arttırıyor ve Navi'sini geliştirmek istemesine yol açıyor. Wired'a normal bir insan bakış açısıyla giriş, Lain için, 11.bölüme kadar süren bireyselleşme ve evrimleşme sürecinin başlangıcı oluyor.


    02-Girls (Kızlar)


      Bölüm adı seçiminin yine incelikle yapıldığı bir bölüm "girls". Hem direkt iletişimi çağrıştırması hem de bölüm numaralarının layer-02 şeklinde yani katman katman işlendiğinin gösterilmesi sebebiyle bu bölümde Lain'in artık iletişim katmanına doğru yol alacağını düşünmemiz yanlış olmaz. İlk olarak çocuksu Lain'in(1.Lain) iletişimi üzerinde duralım.


      1.Lain'imiz bu bölümde Lain, Lain'e her türlü şartta güvenen, en yakın arkadaşı Arisu ve Arisu'nun arkadaşı olan biri özgüvenli-ukala diğeri hassas-duygusal gözüken iki kızla beraber Cyberia adlı gece kulübüne gitme kararı alır. Bundan önceki sahnelerden birinde ise ablasının Lain'i odasında(naviyle) konuşurken duyunca çok şaşırdığını görürüz. Bu da aslında Lain'in aileye dahil olduğundan beri babasından yardım istediği durumlar haricinde pek bir sağlıklı iletişim belirtisi göstermediğine kanıt olarak gösterlilebilir. Lain artık insanlarla sağlıklı bir iletişim kurmaya başlamıştır. Özellikle de Arisu ile kurduğu iletişim çok kolay ve samimi bir şekilde kurulmuş saf bir iletişimdir. Bu iletişimden de sevgi yani rasyonaliteyle pek bir bağlantısı olmayan, insanın modernliği ve gelişmişliğiyle bir alakası olmayan doğal bir bağlantı doğmuştur.


      2.Lain yani Wired'daki Lain'in ise bu bölümdeki en kritik sahnesi Cyberia'da Lain ve arkadaşları o silahlı adamı gördüklerinde Lain'in vücudunda ortaya çıktığı sahnedir. Bu sahnenin öncesinde Cyberia'da ünlü olan Accela adlı bir uyuşturucu alan bir adam görürüz. Accela'nın etkisi ise gerçek dünya ile Wired'ı birleştirmesidir. Bu birleşmeye katlanamayan adam delirir, silah çıkarır ve insanlara sıkmaya başlar. Bütün insanlar kaçışırken Lain bu duruma hiçbir tepki vermez ve sakinliğini korur ve adama dönüp "nereye gidersen git, herkes birbirine bağlıdır." der. Derin bir umutsuzluğa kapılan adam, intihar eder. Bu sahnede Lain ilk defa Knights'a karşı olan bir insanla karşılaşır. Kendisininse Knights diyeceğimiz örgütle iletişimde olduğu ve onların ideolojisini benimsemiş olduğu verdiği cevaptan anlaşılmaktadır. Ayrıca bu bölümde Lain'in hiçbir makine ya da uyuşturucuya gereksinimi olmaksızın Wired ve gerçek dünya ile bağlantı kurabildiğini de görürüz.


      Toparlamak gerekirse bu bölüm tamamiyle bağlantılar üzerinedir. İlk bağlantı insanla insan arasındadır yani iletişimdir. İkinci bağlantı ise zihin-beden bağlantısı yani varoluştur. Üçüncü bağlantı ise bütün animenin konusunu oluşturan, animede interneti sembolize eden Wired ile gerçek dünya'nın bağlantısıdır. Bu üç kavram bütün anime boyunca sorgulanacaktır.


    03-Psyche (Ruh)


      Bu bölümümüzün adı Psyche. Öncelikle Psyche ne anlama gelir ondan bahsedip bölümdeki olaylara geçmek istiyorum. Psyche'ı insan bilincinin tamamı, nöronların kurduğu toplam iletişim ya da ruh diyerek açıklayabiliriz. Bu üç tanımlama birbirinden çok uzakta olan felsefe akımlarının bile tanımını kapsar ve bunun daha ayrıntılı anlatılmasına gerek yoktur çünkü bu kavram zaten herkesin farkında olduğu bir kavram. Sadece değişik kültür ve akımlarda farklı adlandırılmış. Aslında bu bölümde Lain'in biraz içine döneceği bölümün adından belli edilmiş.


      Bu bölümde ikinci bölümde olan olayla ilgili bir polis sorgulaması ile başlıyoruz. Polis sorgulaması ve Arisu'yu gördüğü sahnelerde tamamen içine kapanmış bir Lain görüyoruz ve Lain eve dönerken de hiçbir hayat belirtisi yok. Evin içine giriyor bakıyor hala hiçbir hayat belirtisi yok. En son sadece naviyle bir iyi geceler konuşması yapıyorlar ve Lain'i sonrasında ayı pijamalarıyla ile uyurken görüyoruz. Bölümün bu kısmında, sanal dünyadan gelen Lain'in vücuda uyum sağlama denemesini görüyoruz aslında. Lain uyuyana kadar geçen sürede sanal bilinciyle baş başa kalıyor ve bu durumu anlamaya çalışıyor. En son ayı pijamasıyla uyuduğu sahneye kadar bu sürüyor.


      Lain'in ayı pijamaları animenin en önemli detaylarından biri. Bu ayı pijamaları içindeyken Lain, soyut düşünce ve Wired bağlantısı sebebiyle bir başkalaşım geçirmekte olan çocuksu Lain'e dönüşüyor ve bu çocuksu Lain 10-11-12. bölümlere kadar bir kış uykusundaymış gibi tasvir ediliyor. Buna da ileriki bölümlerde daha detaylı bir şekilde değineceğiz. Şimdilik tekrar 3.bölüme dönelim.


      Lain uyandığında ailesinin ona ilgisizliğini ve peşinde olan siyah bir arabayla gezen ajanları görüyoruz. Lain çocuksu kişiliğindeyken doğal olarak bu adamlardan korkup kaçıyor, neden burada olduklarını tam anlamış gibi gözükmüyor. Bu adamlar da zaten Lain'in Wired'daki kişiliğini takip ediyorlar. Onu takip etmelerinin sebebi ise Lain'in Knights ile olan bağlantıları, tam Lain'in ne olduğunu anlamış değiller fakat bu ajanların asıl hedeflerinin Knights olduğunu sonraki bölümlerde anlıyoruz.


      Sonrasında Lain Wired'dan gelen sesler duymaya başlıyor. Okuldayken de bu ses aracılığıyla Psyche'ın ne olduğu anlatılıyor sonrasında da Lain dolabında içinde Psyche olan bir zarf buluyor. Yani aslında Lain Wired'da bize gösterilmeyen birçok bağlantı kuruyor. Bunu da iyice anlamış oluyoruz. Aynı zamanda bu olaylar sayesinde biz de anlamış oluyoruz ki gerçek dünyadaki Lain ile Wired'daki Lain arası bağlantı gitgide güçleniyor. Yani anlayacağınız çocuksu Lain'in evrimi devam ediyor. Fakat bu bölümde daha önemli bir şey var, Wired'daki Lain'in evrimi.


      Yazının başlarında Navi'nin gelişiminin Lain'in evrimi ile paralel olduğunu yazmıştım. Bu bölümde bu iyice gözümüze sokulmuş. Çocuk navisinden son model naviye geçen Lain şimdi de Psyche denen çipi navisine ekliyor. "Psyche" kelimesinin anlamını da düşününce bu aslında bir yapay zekaya kendi zihnini farkettirmek gibi. Yani Lain aslında bu çiple beraber Wired'daki haline kendi farkındalığını eklemiş oluyor. Bu da tabiki Wired'daki Lain'in hem gerçek dünyaya bağlantısını güçlendirmiş hem de Wired'daki bağlantı gücünü arttırmış oluyor. Zaten psyche Lain'in eline geçtikten sonraki sahnelerde de Wired'daki Lain'in davranışlarını da gerçek dünyada çok net görüyoruz.


      Şimdi de gelelim son sahneye. Normalde aile bireyleriyle sağlıklı bir iletişimi olmayan Lain, bu sahnede ablasıyla 2.Lain'in tonuyla rastgele konuşurken ve ablası çok şaşırmışken bir anda ablasına hoşgeldin ablacığım diyen bir Lain görüyoruz fakat bu Lain daha sanal bir şekilde gözüküyor. Buradan herkes farklı bir şey anlamış olabilir ama benim anladığım şey çocuksu Lain'in gelişmeye devam ettiği ama artık kendi vücudundaki kontrolü bile zaman zaman Wired'daki Lain'e kaybettiği oldu. Bir nevi, zihnini bir araç olarak kullanan ilkel insanın, kendi zihninin esiri olmaya başladığı anı izlemiş olduk. 


      Eğer görüşümü belirtmem gerekirse, zaten bu bölüm adları ve çocuksu Lain'in gelişimi bana insanlık tarihinin sembolik bir anlatımı gibi geliyor. Özellikle de bundan sonraki bölümlerin Religion, Distortion, Kids, Society şeklinde gitmesi ve o bölümde olanların, insanlık tarihi ve felsefi akımlarla ilişkisi olmadığını düşünmek bence mümkün değil.


    04-Religion (Din)

      

      Bu bölümün adı religion yani din. Bölümün adından da anladığımız gibi bu bölüm Knights üzerine kurulu bir bölüm. Wired Lain'in Knights'ı iyice anladığını ve ona nüfuz ettiğini bu bölümde görüyoruz. Bölümde dikkat edilmesi gereken üç ana unsur var. Birincisi Lain'in Navisi, ikincisi Phantoma yani hayalet denen oyun, üçüncüsü de Lain'in babası ve onu takip eden ajanlarla kurduğu iletişim.


      Lain'in navisini bu bölümde iyice geliştirdiğini görüyoruz. Bu navi gelişimiyle beraber iki Lain arasındaki bağlantının geliştiği de Lain'in davranışlarından çok net görülüyor. Buradaki navinin gelişiminin ve iki lain arasında geliştirdiği bağlantının, belki de insanoğlunun soyut düşünce, mantık ve içgüdülerin arasında kurulmaya başlanan bağlantıyı ve bunun sonucunda din ve felsefenin ortaya çıkışını ve bunları anlamaya başlayan insan toplumunun gelişimini sembolize ettiğini düşünebiliriz.


      Animenin biraz daha içine yani Phantoma adlı oyuna dönelim. Bu oyun hakkındaki bir çok şey sonraki bölümlerde iyice netleştirilecek fakat şimdi biz ipuçlarına bakalım. Phantoma küçük çocukların da oynadığı ve adam öldürmeye çalıştığı bir role playing game, yani bugünkü oynadığımız online oyunlardan çok da farkı olmayan bir oyun. Bu oyunun en önemli farkı ise oyunu oynarken gerçek dünya ve wired'ın karışıyor olması, yani oyunda yaşanan bazı şeylerin gerçeklik düzleminde de yaşanmaya başlaması. Lain de bunu öğrenince oyunu araştırmaya başlıyor ve belki de bu onun yavaş yavaş Knights'ın ideolojisini sorgulamasını sağlayan en önemli etken oluyor(Sonraki bölümlerde bu durum daha net işlenecek). Animede oyun hakkında konuşulurken bir de protokolden bahsediliyor. İşte bu protokol gerçek dünya ile wired'ı birleştiren unsur fakat bundan da sonraki bölümlerde daha detaylı bahsedilecek o yüzden şimdilik bu konunun detayına inmeyeceğim.


      Son olarak Lain'in babasıyla kurduğu iletişime ve bölümün en son sahnesine gelelim. Babası Lain'in odasına geliyor. Burada Lain'in babasına verdiği cevap belki de Wired Lain'in evrimini anlatmakta olan en güzel cevap. Babasına wired ve gerçek dünya arasındaki ayrımın sandığı kadar keskin olmadığını, bulanık olduğunu ve bu ikisinin birbirine karıştığını söylüyor. Bundan sonra da en önemli detayı ekliyor. "Yakında Wired ile gerçek dünya arasındaki geçişlerimi istediğim gibi yapabileceğim." Benim teorime göre bu Lain, soyut düşüncesi ve içgüdülerinin arasındaki ayrımı tamamen kaldırmış, bizim hiç görmediğimiz bir insan modeli ya da daha çok yapay zekamsı bir şeyi temsil ediyor. Burada yapay zeka dememin sebebi ise yapay zekanın bir işi yaparken ona verilmiş bir beden varsa bedeninin ve zihninin tamamen beraber çalışması. Mesela Google'ın yapay zekasının yürümeyi öğrendiği haberini bir çoğunuz görmüşsünüzdür. Bu süreçte insandan farklı olarak yapay zekanın gönderdiği sinyallere ne başka sinyaller karışıyor ne anlık hatalar oluyor ne de o sinyalleri bizim kadar yavaş yolluyor(Tabiki aslında beyin sinyalleri bizim algımıza göre çok hızlı yollar fakat bu göreceli bir konu). En son sahnede de kendisini ve düşüncelerini izlemeye ve takip etmeye çalışan, aynı zamanda bu düşüncelerden rahatsız olan knights karşıtı ajanları artık zihninden resmi olarak kovuyor. Havalı denebilecek bir sahneyle de bölümü bitiriyoruz.


    05-Distortion (Bozulma)


      Diğer bölümlerin analizinde yaptığım gibi bu bölümün adının da insanlık tarihi ile bağlantısını anlatmak istiyorum. Geçen bölümün adı "Religion" yani din, insan topluluklarının bir arada yaşayabilmesini sağlayan en önemli kavramdı. Şu an popüler olan Sapiens kitabında yazdığı gibi 150 kişiden fazla nüfusun olduğu toplulukların beraber yaşaması için aynı değerlere inanması gerekiyordu ve din bunu sağlamak için kullanılabilecek en efektif araçtı. Günümüzde de dinler ve yeni oluşturulmuş kült grupları -Örneğin Scientology ve Osho kültleri- bu amaçla hala kullanılmaktadır. Fakat bunların kullanılması, kullanan kişinin amacına göre toplumda çeşitli bozulmalara yol açmaktadır. Bölümün adı distortion da bu anlama gelir.


      Yani önceki bölümlerle beraber kronolojik özetlemek gerekirse, 01-Weird insanın daha ne olduğunu ne yapacağını bilmediği aşırı ilkel bir dönemin metaforu 02-Girls insanların birbiriyle iletişim kurmaya başladığı bir dönemin metaforu 03-Psyche insanın kendi içine doğru bir yolculuk yapmaya başladığı ve spiritualizm'e ihtiyaç duymaya başladığı zamanın bir metaforu 04-Religion spiritualizm ve topluluk ihtiyacına istinaden oluşmaya başlamış dinlerin zamanının bir metaforu 05-Distortion ise bu kurulan düzenin bozulduğu zamanı anlatan bir metafor. Roma, Antik Yunan, Mısır gibi büyük toplulukların tarihleri incelendiğinde hepsinin geçirdiği bir dönem olduğunu söyleyebiliriz.


      Bölümün kendisine geçmeden önce bir de bölümün ana konusu olan Knights kültü hakkında belli şeyleri belirtmem gerek. Knights adı üstünde 12. yüzyılda ortaya çıktığı düşünülen tapınak şövalyeleri ile başlamış ve günümüze dek etkisini devam ettiren, devletlerden bağımsız olmaya çalışan, devletin alt tabakalarında saklanan fakat devletleri etkilemeye çalışan grupların bir metaforu olarak görülebilir. Bu tarz gruplar 17. yüzyıldan itibaren özellikle papalığa karşı çıkan hrıstiyanlar ve masonlarla ilişkilendirilmiştir. Bu grupların 20. ve 21.yüzyılda bile ana akım medyayı, sanatı, ekonomiyi ve teknolojiyi ciddi anlamda etkilediğini düşünenler de vardır. Buna bir örnek olarak Hitler'in kavgam kitabında yahudilerin Alman devleti üzerindeki etkilerini anlattığı kısımlar gösterilebilir. Günümüzde toplulukların genel amacının sınırları kaldırmak, milli değerleri yok etmek ve dünyayı bit bütün haline getirmek olduğu iddia edilir ve bu görüşleri benimseyen bir çok insan da vardır. Bu bir bütün haline getirme isteği anime ile asıl bağlantılı kısım olduğundan şimdi oraya geçelim.


      Distortion bölümü sanal ortamda bir nevi tanrılık yetkisini kendine yazılım ile yüklemiş olan Knights'ın liderinin konuşmasıyla başlar. İnsan'ın kansere en az yakalanan tür olduğu ve bir neotemy, yani evrimleşmesi bitmek üzere olan bir tür olduğunu ve evrimleşmesi bitmek üzere olan bir tür için sadece bedensel ihtiyaçlarını ve hazlarını gidermek üzere yaşayan son derece aciz kalmış bir tür olduğumuzu düşünür. Knights'ın lideri yani animede tanrı diye bahsedilen kişiye göre de insanlar bu sebeple bedenlerinden kaçma amacıyla Wired'ı inşa etmişlerdir. Bu bölümde de Wired ve gerçek dünyanın knights'ın eylemleriyle iyice iç içe geçişi işlenmiştir. Knights dünyaların artık tam anlamıyla birleşmesini istemektedir.


      Bu bölümde 3.Lain'i yani şeytani Lain'i ilk defa görürüz. Bu yavaş yavaş birleşmekte olan gerçek dünyadaki Lain ve Wired Lain'den farklı olarak Lain'le tamamen bağlantısız olmasa da asıl benliği ile bağlantısız, Knights'ın kullandığı bir kukla yazılımdır. Knights bu yazılımı kullanarak trafiği, medyayı ve düzeni tamamen ele geçirmiş ve bozulmasına sebep olmaktadır. Bunu yaparken de ana yüzleri olarak şeytani Lain'i kullanmaktadırlar. Gerçek dünyadaki Lain'in ise hiçbir şeyden haberi yoktur. Bu önceden Knights görüşlerine yakın olan Lain'in fikirlerini değiştirmesinde önemli bir faktör olacak bu yüzden önemli.


      Bu bölümün asıl ana rolü ise Lain'in ablasıdır. Lain'in ablası topluma ayak uydurmuş normal bir insanı temsil eder. Knights, Wired ve gerçek dünyanın birleşmeye başlamasından oluşan açıkları kullanarak Lain'in ablasına kanlı mesajlar yollamaktadır. Bu mesajların ana teması ise kehaneti gerçekleştirmektir. Bu kehanet ise Knights örgütünün ana amacı olan dünyanın tam anlamıyla birleşmesi durumudur. Bölümün sonlarına doğru ablası evinde kendisini görür. Kendisinden iki tane vardır ve bununla da izleyiciye Wired'daki benliğin gerçek dünyadaki benlikle karşılaşması anlatılır. Wired ile gerçek dünya artık birleşmek üzeredir.


    06-Kids (Çocuklar)


      "İnsanlar birbirlerine bağlanabilirse yaşam süreleri uzayacaktır." sözü ile başlıyoruz. Knights'ın insanları birbirine bağlayıp onları Wired'da ölümsüz hale getirmesi üzerine bir söz. İnternet'in günümüzde etkilerine 1995 yılından başarılı bir bakış belki de...


      Bir bölüm analizine daha bölümün adıyla başlayalım. Distortion sonrasındaki bölümün adının Kids olmasının anlamı ve temsil ettiği şey bence çok açık. Toplumun bozulmasıyla aynı zamanda doğmuş olan yeni nesili temsil ediyor bu bölüm. Biraz daha açmak gerekirse, toplumsal bozulmanın içine doğan çocuklar neredeyse her zaman bu bozulmadan doğal olarak etkilenmektedir hatta bu bozulmaya sebep olan topluluklar tarafından kendi çıkarlarına ulaşma amacıyla kullanılmaktadırlar, bu bölüm de bize bu bozulmadan be yeni nesle etkisinden bahsediyor. Fakat tabiki de sadece bunlardan bahsetmiyor. Zaten SEL'de herhangi bir bölümün doğrusal bir şekilde tek bir kavram ya da olay üzerinden ilerlediğini görmüyoruz o yüzden şaşırtıcı değil.


      Bölümün kendisine gelecek olursak, bu bölümün ana olay örgüsünde anlattığı şey Lain ve Knights'ın ilişkisinin bozulması. Bölümün başında Lain'in Knights ile ilişkisinin harika olduğunu görüyoruz. Knights'tan insanlarla güçlü bir arkadaşlık kurduğunu düşünüyor ve sürekli iletişim halinde fakat belli olaylar sonucunda Knights ile düşman konumuna geliyor.


      Bu olayların ilki Lain'in sokakta ellerini gökyüzüne doğru açmış çocukları görmesiyle başlıyor. Sokaklarda birçok çocuk ellerini dua eder gibi kaldırıp gökyüzüne bakıyor ve bu şekilde gökyüzünde Lain'in bir silüetini oluşturuyorlar. Geçen bölümü anlatırken de bahsettiğim gibi Knights Lain'i kendi yüzü olarak kullanıyor ve bu durum Lain'in içinde belli şüpheler uyandırıyor. Lain'in, Knights tarafından habersiz bir şekilde bir ideolojik figür olarak kullanılması Lain'in bir şeyleri sorgulamasına yol açıyor. 


      Şimdi buna ek olarak Lain çocukların da 4.bölümde bahsedilen phantom oyunundaki gibi bu olaya dahil olduğunu görünce bu çocukların Knights tarafından gerçek dünya ve Wired'ı birleştiren 7.protokol'e (gelecek bölümlerde bahsedilecek) maruz bırakıldığını farkediyor ve Wired'a girerek bir araştırma yapmaya başlıyor. Gerçek formunu buraya taşıyabilmesinden ne kadar güçlü olduğunu ve dünya ile wired arasındaki bağlantıyı sağlamakta ne kadar başarılı olduğunu görüyoruz.


      Wired'da Lain, Profesör Hodgeson'u buluyor ve kids projesini keşfediyor. Çocukların parapsikolojik yeteneklerinin dünya ile wired'ın birleşmesini sağlayacak 7.protokol için bir araç olarak kullanıldığını fark eden Lain, deneydeki çocukların hiç umursanmadığını fark ettikten sonra Knights'a bir daha asla aynı şekilde bakamıyor.


    Not: Lain komplo teorilerini kurgusal bir araç olarak kullanmayı seven bir anime olduğu için daha böyle çok fazla proje göreceğiz. Hepsi araştırılabilir, fakat bunların aşırı anlamlı olduğunu düşünmüyorum. Bunların sembolik anlamları ve ana hikayeye ve hikayedeki düşünce sistemlerine etkileri benim için çok daha önemli.


      Bölümün sonunda Lain'i izleyen 2 ajanı görüyoruz. Lain onları Knights sanıyor fakat onların asıl kimliği sonraki bölümlerde çıkıyor olacak. Bu ajanlar, Lain'e Knights'ın onu sabote ettiğini söylüyorlar ve bu bölümden sonra Lain tam anlamıyla Knights'ın karşısında durmaya başlıyor. İlişki yavaş yavaş bozuluyor ve kopma noktasına geliyor.


    07-Society (Toplum)


      "Toplumda neler olduğu hakkında hiçbir şeyden haberiniz yok."


      Bölümün başında Lain'in kişilik değişimini ve ablasının neredeyse bitkisel hayata geçtiğini görüyoruz. Kendini süper zeka sanan bir kaçık da bu sırada yaptığı garip makineyle Wired ve dünya arasındaki bağlantıyı kurmaya çalışıyor. Bu sırada da Knights'ın asıl üyelerinin dünyayı değiştirme çalışmalarına devam ettiğini görüyoruz.


      Ve tabi Arisu Lain için endişeleniyor, her zamanki gibi. Bu hikayenin çok önemli bir detayı olacak, belki de hikayenin en önemli mesajı Arisu üzerinden verilecek.


      Bölümün devamında, geçen bölüm Lain'in evini izleyen ajanlar Lain ile bir görüşme ayarlıyorlar. Bu görüşmede Lain'e, Knights'ın kendini anarşist sanan kaçıklara karşı nasıl terör estirdiği ve bunu nasıl Lain'i kullanarak yaptıkları gösteriliyor.


     Daha geniş bir açıdan bakmak gerekirse, bu bölümde eski insan toplumlarındaki bozulmanın üzerine doğan yeni neslin kurduğu toplum ve bu yeni neslin empoze etmeye çalıştığı yeni kültürel yapının eskisiyle olan çatışmaları anlatılıyor. Layer 07-Society'de bu yeni toplumu temsil ediyor.


      Fiziksel olarak gerçek dünyada var olmak için yaratılmış Lain'in aslında kendini ve geçmişini tanımadığını görüyoruz. Bu insanın bireysel olarak eski kültürel kavramlarını kaybetmeye başlamasını ve her şeyi sorgulamaya başladığı dönemleri temsil ediyor olabilir. Fakat Wired Lain artık her şeyi biliyor ve her şeyin farkında, değişimi iliklerine kadar hissediyor. Gerçek dünyada rahatça var olabilmeye başlaması da toplumun yavaş yavaş Knights'ın istediği şekle girmeye başladığının bir göstergesi.



    08-Rumors (Dedikodular)


      "Kendine zarar vermek istiyorsun değil mi? Zihninin bir törpü ile kazındığını hissetmek ister misin? O zaman gözlerini kaçırmamalısın."


      Knights'ın ve toplum değişikliği projesinin, yani 7.protokolün kontrolünün toplumda dedikodularla yayılmaya başladığını görüyoruz. Dedikodu ve spekülasyonlar insan toplumunun bilgi akışının bir numaralı yöntemi ve gelişmekte olan yeni kültür, insanların zihninde böyle yer etmeye başlıyor.


     Bu sırada Lain'in, "Annem babam gerçek mi?" ya da "Geçmişim hakkında bildiğim herhangi bir şey var mı?" diye sorguladığını görüyoruz. Bu sorgulama, insanın karanlık dönem sonrası inançlarının bazılarını kaybetmeye başladığı fakat buna adapte olamadığı bir dönemin, 16.-17. yüzyılın, sembolü olabilir. Karanlık dönem sonrası felsefenin yeniden doğuşu belki de, tam olarak yorumlamak zor.


      Wired Lain'in kendilerini sorgulamaya ve kendi yollarına çıkacağını fark eden Knights, Lain'e Arisu üzerinden komplo kurmaya başlıyor. Arisu buna inanmakta zorluk çekse de gözleriyle görüyor bunu. Çocuksu Lain iyice izole olmuş durumda, ait olduğu her şeyi kaybetmiş durumda.


      Wired Lain ise Wired'ın yaratıcısı ve Knights'ın lideri olan bilinçle iletişime geçiyor. Lain'in gerçekliği sorgulanmaya başlıyor. "Lain bir hologram." gibi cümlelerle... Ve Lain en büyük dostunu Arisu'yu kaybediyor. 


      Şeytani hologramıyla yüzleşen Lain'in bütün insanların bir parçası olan bir kukla şeklinde temsil edildiğini görüyoruz. Wired'da her zaman vardı ve var olmaya devam edecek, ona bu söyleniyor. Lain bu güce sahip olduğu için, kendisine dair bütün anıları siliyor fakat şeytani kuklasının kendi yerine geçmiş olduğun fark ediyor. Lain'in birden fazla benliği olabilir mi? Bunun sorgulamasıyla bölümü bitiriyoruz.


      Benlik sorgulamasına girmiş 21.yy insanı ile inanç etkisinden yeni yeni arınmaya başlayan 16.yy insanının emeklemelerini görüyoruz ve devam ediyoruz. Sorular soruluyor ve bu sorular insanlar arasında yayılıyor.


    09-Protocol


      "Ona inanın ya da inanmayın, tanrı her zaman yanınızdadır."


      Bu sözde bahsedilen tanrı ile protokol birbirleriyle bağlantılı. Tanrı tam kontrol, sonsuz bilgi anlamına gelir, protokol ise internet bağlantımızın kurulmasını sağlayan bir sözleşme gibidir, bizim interneti kullanmamızı sağlayan bir araçtır. Bizden toplanan veri yığınlarıyla bize yakınlaşırlar, bizi daha iyi bilirler ve bize daha iyi hakim olurlar.

      Bölüm Amerika'daki 1947 tarihli bir olay üzerinden uzaylı komplo teorileri ile başlar. Kapıdan bakan bir uzaylı görürüz, Lain ise hala ayı pijamasıyla, bir nevi kış uykusundadır.

      Ve yeni bir komplo teorisi anlatılmaya başlanır. Elit bir topluluğun uzaylılarla anlaşma yaptığına dair bir komplo teorisi anlatılır. "Nasıl olmuş bir şey olmamış hale getirilir?" diye sorar Lain, bunun cevabı toplumsal hafıza değişikliğidir. Fakat hafıza nedir? Ne kadar gerçektir ve ne kadar güçlüdür?

      Sonraki teoride, uzaylı anlaşması teorisinde adı geçen Vannevar Bush'un, günümüz medyasının temellerini 1940'larda atmaya başladığı anlatılır. Sonrasında yunusların iletişim türlerinden başlayarak dalgalarla kurulabilen farklı iletişim türleri anlatılır.


      Play Track 44! Artık iki parçaya bölünmüş Lain, tam anlamıyla birleşmeye başlamaktadır. İki parça arasında bağlantı kurulmaya başlar. Tıpkı Wired ve Dünya arasındaki bağlantı gibi. Knights Lain'in memory'sini değiştirmek için Lain'e karşı komplo kurar, fakat Lain bunu fark eder.


      "Yazılı bilgi asla kaybolmaz."


      Lain, fiziksel geçmişine dair bir yolculuğa çıkar. Annesi, babası ve ablasını ilk gördüğü ana gider. Bundan sonra Schumann Rezonansı anlatılır. Beyin dalgalarıyla benzer frekanslarda olan Schumann rezonansının insan davranışlarını etkilediğine dair komplo teorileri mevcuttur. Aynı zamanda, dünyadaki insan sayısının insan beynindeki nöron sayısına yaklaştığı bilgisi verilir. Bu bilgiler ışığında, insanları nöron olarak kullanıp bir sinapslar gibi ağlar aracılığıyla bağlayarak ve schumann rezonansını beyin dalgaları olarak kullanarak, Wired aracılığıyla dünyanın bilincinin uyandırılabileceği ve dünyanın bir beyine dönüştürülebileceği anlatılır. 

      Knights'ın başındaki bilim adamı Eiri Masami da tam olarak bunun peşindedir. Dünya çapında bir sinirsel ağ kurulması projesini ortaya atar. Tachibana lab'dan kovulur ve cesedi tren raylarında bulunur. Fakat, Eiri Masami Lain'in tam karşısındadır. Yani planı belli oranda başarılı olmuştur. Wired'ın tanrısıdır ve gerçek dünyada da kendini maddesel olarak biçimlendirebilmektedir.

    10-Love

      “The body exists only to verify one's own existence.”

      İdeallere olan inancın, ideallere olan sevginin kaybolması toplumu nasıl etkiler? Hiçbir şeyi sevmeyen, hiçbir şey istemeyen insan nereye doğru bakar? Hiçlik nedir? Hiçliği hisseden insana ne olur? Sevilmeyen bir ideal, bir tanrı veya bir güç, gerçek midir?

      Bölümün başında Lain Masami Eiri ile konuşur. Bu konuşmadan anlaşılır ki Lain, Masami Eiri’nin yarattığı ve gerçek dünya ile wired bağlantısını sağlayan bir varlık, ya da bir program, yaratılmış bir bilinç. Lain’in yaratıcısı Masami Eiri olduğu için Lain Masami Eiri’nin düşüncelerini, duygularını ve hafızasını da kaydetmiş durumda ve onlardan da etkileniyor. Buna ek olarak, Wired ve Dünya’nın bağlantısında, aynı Masami Eiri gibi her zaman her yerde bulunabiliyor hatta ve hatta insanların bilincine bağlanabiliyor ve onların bilincini ve hafızasını değiştirebiliyor. Lain, Knights’ın tapındığı bir tanrı, bir ideal.

      Masami Eiri, Lain’e bir vücuda ihtiyacı olmasına gerek olmadığını söylüyor fakat Lain bu sefer buna karşı çıkıyor. Bir bedene sahip olmak Lain için gerçekliğinin ve canlılığının kanıtı. Lain izole olmuş durumdayken, babası ona veda ediyor, Lain’e onu sevdiğini ve onun gibi bir varlığa imrendiğini söylüyor. Lain ise gerçek dünyadaki yalnızlığını kaldıramaz durumda, bu yüzden babasının onu bırakmasını istemiyor. Lain’in hissettiği tek şey yalnızlık olmaya başlıyor.

      Bölümün devamında Knights üyelerinin adları ifşa oluyor ve hepsi Lain tarafından öldürülüyor. Anime boyunca Lain’i izleyen ajanlar Knights’ın idealindeki dünyanın oluşmaması için ellerinden geleni yapacaklarını ve Lain’i sevdiklerini söylüyorlar. Fakat Lain, gerçek bir insan olmadığını kabullenemiyor. Bölümün sonunda Masami Eiri kendisine inanan ve kendisini sevme ihtimali olan tek varlığı, yani Lain’i de kaybediyor. Kimse Lain’in ne olduğunu tam olarak anlayamasa da, herkes onun tarafından sevilmek ve onu sevmek istiyor. Lain artık hayatın ta kendisi…

      

    11-Infornography

     “Hafızadan daha belirsiz bir şey yoktur. Hafıza sadece bir kayıttır.”

      Bu bölüm hakkında yazmak oldukça zor olacak fakat şunu söyleyebilirim ki Infornography bence anime tarihinin en iyi bölümlerinden biri ve Serial Experiments Lain’in en iyi ve en önemli bölümü. Bu bölümde Lain’in ve bütün insanlığın bir olmasını izleyeceğiz.

      Bu bölümün ilk yarısında Lain’in hafızasını yani aslında Serial Experiments Lain’in bir özetini izliyoruz. Animenin önemli sahneler hızlı bir şekilde gözümüzün önünden akıp gidiyor. Lain bu sırada bütün bu bilgileri kendine yüklüyor ve 1.Lain ile 2.Lain bu şekilde birleşiyor. Lain’in aslının vücudu olan bir bilgisayar yazılımı, bir yapay zeka olduğu da bu bölümde Masami Eiri tarafından kendisine söyleniyor.

      Sonrasında Lain, her şeyi başlatan Yomoda Chisa ile karşılaşıyor. İlk bölümde kendi iradesiyle canına kıyan Yomoda Chisa, Lain’e ölüm hakkında hiçbir şeyin kolay olmadığını söylüyor. İnsanın bedeninin, somut dünyasının bir önemi olup olmadığını sorguluyoruz.

      Bölümün sonlarında Lain, Arisu’yu ziyarete gidiyor ve ona zarar verenin Lain’in bir kuklası olduğunu, kendisi olmadığını anlatmaya ve bütün bu yaşananları geri alabilecek güce sahip olduğunu söylüyor. Arisu olanlar karşısında güçsüz, olanları anlamıyor ve bütün bunlardan korkuyor. Lain’in varlığının anlaşılmazlığının Arisu üzerinde yarattığı şok edici etkiyi görüyoruz ve bölümü bitiriyoruz. Lain gülümsüyor hepsi bu. Her şeyin açıklığa kavuşacağı son 2 bölüm bizi bekliyor.


    12-Landscape

      “Dünyayı her zaman korkutucu bulmuştum, fakat bir kez anlamaya başlayınca her şey o kadar kolaymış ki…” –Lain Iwakura

      Bölümün başında normalde alışık olmadığımız derecede sosyal olarak aktif bir Lain görürüz. Arisu ise buna anlam verememektedir. Arisu bunları kara kara düşünürken Lain’den bir mesaj gelir. “Kötü anılarını yeniden yazmalısın.”.

      “Özünde birçok ben yok aslında, sadece birçok insanın içinde bir ben var hepsi bu.” –Lain Iwakura

      İnsanlar bütün dünyada Lain’i sayıklamaya başlarlar. Tam bu sırada 7.protokolden bahseden bir haber spikeri görürüz ve bu spiker dünyaya bir mesaj verir “Haydi hepimiz Lain’i sevelim!” ve bu mesaj defalarca tekrarlanır. Sonrasında Masami Eiri konuşmaya başlar. İnsanın evrimini tasarlaması için onu bir ölümlü yapan bedeninden kurtulması gerektiğini, insanların kollektif bir bilinçdışına sahip olduğunu ve bu bilinçdışı sebebiyle insanların zaten belli bir düzeyde birbirine bağlı olduğunu bu yüzden aslında dünyada hiçbir şeyi değiştirmediğini iddia eder. 

      Sonraki sahnede Lain’i takipte olan ajanları görürüz. Aslında her şeyin Eiri ile bağlantılı olduğunu ve onun ölmediğini fark ederler. Lain herkesi kendine bağlamaya başlamıştır, Lain’in bütün insanları nöronlara dönüştürerek dünyayı tek bir bilinç oluşturacak şekilde bağlama görevi artık sona gelmek üzeredir. Lain yaratılış amacını tamamlamak üzeredir, fakat geriye sadece bir insanı bırakır, Arisu’yu.

      Arisu, neden geriye sadece kendisinin kaldığını merak eder. Anıları ve bilinci bu dünyada bırakılmış olan tek insan odur ve bunun nedenini anlayamamaktadır. Lain, Masami Eiri’nin bütün planını çökertecek olan o kilit noktayı açıklamaya başlar. Arisu, Lain ona bağlanmadan önce bile onunla arkadaşlık eden, onu seven tek insandır. Lain’in tam olarak kavrayamadığı şey budur. Lain, insanın şefkat duygusunu anlayamamıştır çünkü Lain ölümlü olmayı anlayabilecek şekilde kodlanmamıştır. Fakat onun da bir bedeni vardır ve bir süreliğine de olsa bu bedeni taşımıştır. Bu süreçte ona gerçekten şefkat gösteren tek insan Arisu olmuştur ve Arisu’nun şefkatinin kaynağını anlamaya başlayan Lain, insanların bedene ihtiyacı olmadığı fikrinin tam anlamıyla karşısında durmaya başlar. Ölümlü olmak, bir bedene sahip olmak, sadece insanın varlığının kanıtlanmasından çok daha fazlasıdır.

      Arisu, Lain’in elini kalbine götürür ve ona kendi kalp atışlarını hissettirir. Korktuğunu ve bu yüzden kalbinin hızlı attığını, bunun hayatta olmasının bir kanıtı olduğunu söyler. Bu sırada Masami Eiri Lain’e “Onu gerçekten seviyorsan, neden ona bağlanıp korkusunu dindirmiyorsun?” diye sorar. Lain bunun sebebini bilmemektedir. Masami Eiri, Lain’in kodlarında bir hata olduğunu düşünür ve onu düzeltmek ister fakat Lain ona karşı çıkar. Tanrı olma hakkını Eiri’ye kimin verdiğini, bunu nasıl düşündüğünü sorgulatır. Lain’e göre Eiri, sadece Wired’ın tanrısıdır ve Wired, gerçek dünyanın bir üst katmanı değildir. Bir bedene sahip olmadan da bunu anlamak imkânsızdır.

      Lain bunu sorgular çünkü Wired’ın bir başlangıç noktası vardır. Wired olmadan önce dünya nasıl bir yerdir? Wired’ın yaratılması ile sonuçlanan bu olay örgüsü nasıl gelişmiştir? Masami Eiri aslında hiçbir şeyi kontrol edememektedir, Wired’ın bile asıl mimari Lain’dir ve Lain’e Masami Eiri tarafından bir ego, bir kişilik verilmiştir. Bu yüzden Masami Eiri’ye karşı çıkabilmektedir. Masami Eiri kendini somut bir beden olarak biçimlendirmeye başlar ve bölümün sonuna geliriz. 


    13-Ego

       Lain bu bölümün başında Masami Eiri’yi şiddetli bir şekilde öldürür. Arisu’yu mutlu etmek isterken her şeyi mahvetmiştir. Arisu artık geri dönülemez bir şok yaşamıştır ve acı içindedir. Lain Arisu’ya bağlanır. Artık bağlanabileceği kimse kalmamıştır.

    ALL RESET

      Lain bütün herkesin hafızasını siler ve bütün herkesin hafızasını, sanki Lain ve 7.protokol hiç var olmamış gibi, yeniden temiz bir şekilde inşa eder. Dünya normal haline dönmüştür artık, Yomoda Chisa hayattadır. Masami Eiri, nefret dolu olmasına rağmen dünyanın bilincini ortaya çıkarma projesine hiç başlamayacaktır. Kimse hiçbir şey hatırlamadığı için bütün bu olanlar hiç yaşanmamış gibidir artık. Lain ise tamamen yalnızdır.

      “Hatırlanmayan hiç var olmamıştır. Hafıza sadece bir kayıttır. Sadece o kaydın üstüne yeniden yazmak yeterlidir.”

      Bölümün sonlarına doğru Lain gökyüzünde babasıyla konuşur. Babası Lain’e artık ayı kostümünü çıkarabileceğini söyler. Lain artık uyanmıştır, tam anlamıyla her şeyin farkındalığına ulaşmış durumdadır. Son sahnede ise Arisu bir yetişkindir ve onun Lain ile karşılaşmasını görürüz. Vedalaşmaları ile maceramız sonlanır. Lain artık var oluşu ve verdiği kararlar ile tamamen barışmıştır.





  • İsimden t.c no nasıl ogrenebilirm

    < Bu ileti Android uygulamasından atıldı >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.