Şimdi Ara

Sabah spora gidilir mi (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
38
Cevap
0
Favori
2.284
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: JxEeRroD


    quote:

    Orijinalden alıntı: ihtiyarjedi


    quote:

    Orijinalden alıntı: ihtiyarjedi


    quote:

    Orijinalden alıntı: JxEeRroD

    Pump olmadan kas büyümez arkadaşlar!



    İş çıkışı yapılan ağırlık idmanı, sabah tek öğünle yapılan ağırlık idmanından 10 kat daha etkili olucaktır.



    Denemesi bedava...



    Hepinize saygılar, iyi forumlar.

    kaynak?



    kendim demeyin lutfen.
    https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4562558/



    ve


    https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/24714538



    bu iki makale de hipertrofi hakkinda bilgi edinebilirsiniz.



    pump sadece 45dk ligina sisrmektir.

    Pump dediğimiz olayı sadece kası şişirip bırakmak olarak algılamayın!



    Hipertrofi ile ilgili güzel örnek vermişiniz ama kas hipertrofisinin 2 çeşidi vardır; sarkoplazmik hipertrofi, myofibril hipertrofi.



    Sarkoplazmik hipertrofi, kasın şişmesiyle kas hücresinin glikojenler yardımıyla genişlemesini sağlayan hipertrofidir.



    Myofibril hipertrofi ise kasın yırtılarak hasar aldığı kasın yırtılması ve onarılması ile olan hipertrofidir.



    Bizim büyüme dediğimiz olayın %70 kadarı sarkoplazmik hipertrofidir. Bu yüzden myofibril hipertrofi daha önemlidir.



    Myofibril hipertrofi: ağır kilolar ve hızlı kasılmalarla kasta yırtık oluşmasıyla oluşuyor. Şimdi soruyorum sen kası şişirip gerdirdikten sonramı daha fazla hasar verirsin yoksa kası şişmedenmi ?



    İşte bu yüzden antrenman öncesi karbonhidrat önemlidir; ne kadar karbonhidrat+su, o kadar pumptur; ne kadar pump, o kadar gerilmedir; ne kadar gerilme olursa kasıda o kadar yırtarsın.



    Yani kısaca pump dediğimiz olayı, hafif kilolarla kası şişirip çıksam bile gelişirim anlamında anlamayın! Sizi pump değil, pump olduktan sonra kasın üzerine yapılan vurucu darbeler büyütür.



    Myofibril ve sarkoplazmik hipertrofiye bakmanı öneririm kas hipertrofisi konusu o dur.





    En baştan hipertrofi tanımını yanlış anlamışsınız.

    Sarko-plazmik hipertrofi: Kası besleyen sarkoplazmanın büyümesidir (su/glikojen/metaller-tuzlar)
    Miyofibril hipertrofi ise: güç karşısında daha fazla fibrilin işe katılmasıdır. (Yani sayıca artış değil , zaten VG forumlarındaki broscience en başta bunu yanlış bilmekten geliyor.)
    Fibril sayısındaki artışa hiperplazi denir. Lif boydan yarılarak bölünür sonra kendi sarkoplazmasını büyüterek lif sayısı artırmış olur. (Bu nadir bir olaydır. 2B<->2A kas liflerinin en fazla %20 oranında birbirlerine çevirilme süreci bu şekilde gerçekleşmektedir.)

    Pump ise sadece kanı pompalamak altındaki damarların hacmini artırmak, glikojen olarak beslemek ve özellikle 1.tip yani oksidatif kas liflerini doldurmaktır. Sizin yanlış anladığınız konu pump ile sarkoplazmik hipertrofiyi aynı şey sanmanız.

    Kısaca özet olarak kas gelişim sistematiğinden de bahsedeyim,

    Kasa gergi verdikten sonra lifler yırtılır, bu yırtıklar onarılır (lif sayısında değişme olmaz) Bu onarım hızı/onarımdan sonraki lif kesit hacmi ise tamamen satelite sayısına yani genetiğe bağımlı olarak az ya da çok olmaktadır. Bu olaya hipertrofi denir.
    Aynı lif sayısında, önce yırtılmış sonra onarılarak eskiden daha güçlü ve hacimli hale gelmiş lifler sayesinde genel kas kesit hacmi artar.
    Tabi ki aynı anda bu onarılmış liflerin artık mukavemeti ve sarfiyatıda artacağı için sarkoplazma da artar, yani daha güçlü motora daha çok benzin gibi düşünebilirsiniz.

    Bu hipertrofi olayı, mantığı bu kadar basit olmasına karşın genellikle bro'ların anlamadığı kısım şudur:
    Her kaldırma/çalışma sırasında tüm kas lifleri aynı anda sinyal ile kasılmaz. Dolayısıyla hipertrofi tüm liflerde görülmez.

    İşte zaten benim asıl anlatmak istediğim nokta burada başlıyor.
    Kas lifleri 3 tiptir (1,2A ve 2B, 2C'de var fakat konu ve gözlem dışı düşüm miktarlar olduğu için bahsi geçmez)
    Bu tipler her eforda aynı miktarda çalışmazlar.
    Örnek verirsem:
    %60 şiddet(intensity) de 1.tip + az olarak 2.tip
    %70 şiddet(intensity) de 1.tip + biraz daha fazla olarak 2.tip
    %75 şiddet(intensity) de 1.tip + 2.tip dönüşümlü olarak farklı demetleri nöbetleşe dinlenerek devreye girer
    %80-85'de 1+2A lar dönüşümlü olarak her saniye her tekrar bazı demetler kasılırken bazıları dinlenir
    %90 üstünde ve dinamik hızlı çalışmalarda ise 1+2A+2B 3 tipte birden maksimum lif sayısı ile işe katılır.

    Yani yüksek şiddet antrenmanında daha fazla lif işe katılır ve daha fazla kas hasarı meydana gelir daha dolayısıyla sonuç olarak daha fazla hipertrofi olur. (tabi hipertrofi çalışma sırasında olmaz, gece siz uyurken ve protein süreci devam ederken ki anabolik faaliyetler sırasında onarım gerçekleşiyordur.)
    Pump sırasında değil yani,

    Pump'ladığınız kasın hacmini en fazla 45dk korursunuz ya da 1 saat, 1 saattten sonra o kas aynı şekilde çalışmıyorsa söner.

    Yıllarca %50 eforla çalışın, 10 yıl boyunca şişer şişer inersiniz. İleri götürmez sizi, tabi ki az bir gelişme olur.
    Fakat sizi asıl geliştiren şiddete göre kasa yüklediğniiz stressin lifleri yırtarak sizinde onu onarmanız.

    Misal ben 2.5kg ile 100 tekrar ve yavaş çalışarak kaslarımı balon gibi şişirebiliyorum. Bu beni geliştirseydi eğer spor salonuna gidipte 80-90kg bench press yapmama gerek olmazdı.

    İşin tabi birde merkezi sinir sistemi kısmı var, çok detaylı ve çok uzun bir konu.

    Yukarıdaki bilimsel araştırmaları incelemediniz sanırım.

    Daha detaylı bilgi edinmek isterseniz, google'da "Kas Fizyolojisi" diye aratabilirsiniz. Çok güzel türkçe anlatım slaytları çıkıyor. Forumlardan öğrenmek yerine elinizin altında bilimsel kaynak okumak daha yerinde bir seçim olur.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ctauren -- 18 Mayıs 2017; 21:20:47 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ihtiyarjedi


    quote:

    Orijinalden alıntı: JxEeRroD


    quote:

    Orijinalden alıntı: ihtiyarjedi


    quote:

    Orijinalden alıntı: ihtiyarjedi


    quote:

    Orijinalden alıntı: JxEeRroD

    Pump olmadan kas büyümez arkadaşlar!



    İş çıkışı yapılan ağırlık idmanı, sabah tek öğünle yapılan ağırlık idmanından 10 kat daha etkili olucaktır.



    Denemesi bedava...



    Hepinize saygılar, iyi forumlar.

    kaynak?



    kendim demeyin lutfen.
    https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4562558/



    ve


    https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/24714538



    bu iki makale de hipertrofi hakkinda bilgi edinebilirsiniz.



    pump sadece 45dk ligina sisrmektir.

    Pump dediğimiz olayı sadece kası şişirip bırakmak olarak algılamayın!



    Hipertrofi ile ilgili güzel örnek vermişiniz ama kas hipertrofisinin 2 çeşidi vardır; sarkoplazmik hipertrofi, myofibril hipertrofi.



    Sarkoplazmik hipertrofi, kasın şişmesiyle kas hücresinin glikojenler yardımıyla genişlemesini sağlayan hipertrofidir.



    Myofibril hipertrofi ise kasın yırtılarak hasar aldığı kasın yırtılması ve onarılması ile olan hipertrofidir.



    Bizim büyüme dediğimiz olayın %70 kadarı sarkoplazmik hipertrofidir. Bu yüzden myofibril hipertrofi daha önemlidir.



    Myofibril hipertrofi: ağır kilolar ve hızlı kasılmalarla kasta yırtık oluşmasıyla oluşuyor. Şimdi soruyorum sen kası şişirip gerdirdikten sonramı daha fazla hasar verirsin yoksa kası şişmedenmi ?



    İşte bu yüzden antrenman öncesi karbonhidrat önemlidir; ne kadar karbonhidrat+su, o kadar pumptur; ne kadar pump, o kadar gerilmedir; ne kadar gerilme olursa kasıda o kadar yırtarsın.



    Yani kısaca pump dediğimiz olayı, hafif kilolarla kası şişirip çıksam bile gelişirim anlamında anlamayın! Sizi pump değil, pump olduktan sonra kasın üzerine yapılan vurucu darbeler büyütür.



    Myofibril ve sarkoplazmik hipertrofiye bakmanı öneririm kas hipertrofisi konusu o dur.





    En baştan hipertrofi tanımını yanlış anlamışsınız.

    Sarko-plazmik hipertrofi: Kası besleyen sarkoplazmanın büyümesidir (su/glikojen/metaller-tuzlar)
    Miyofibril hipertrofi ise: güç karşısında daha fazla fibrilin işe katılmasıdır. (Yani sayıca artış değil , zaten VG forumlarındaki broscience en başta bunu yanlış bilmekten geliyor.)
    Fibril sayısındaki artışa hiperplazi denir. Lif boydan yarılarak bölünür sonra kendi sarkoplazmasını büyüterek lif sayısı artırmış olur. (Bu nadir bir olaydır. 2B<->2A kas liflerinin en fazla %20 oranında birbirlerine çevirilme süreci bu şekilde gerçekleşmektedir.)

    Pump ise sadece kanı pompalamak altındaki damarların hacmini artırmak, glikojen olarak beslemek ve özellikle 1.tip yani oksidatif kas liflerini doldurmaktır. Sizin yanlış anladığınız konu pump ile sarkoplazmik hipertrofiyi aynı şey sanmanız.

    Kısaca özet olarak kas gelişim sistematiğinden de bahsedeyim,

    Kasa gergi verdikten sonra lifler yırtılır, bu yırtıklar onarılır (lif sayısında değişme olmaz) Bu onarım hızı/onarımdan sonraki lif kesit hacmi ise tamamen satelite sayısına yani genetiğe bağımlı olarak az ya da çok olmaktadır. Bu olaya hipertrofi denir.
    Aynı lif sayısında, önce yırtılmış sonra onarılarak eskiden daha güçlü ve hacimli hale gelmiş lifler sayesinde genel kas kesit hacmi artar.
    Tabi ki aynı anda bu onarılmış liflerin artık mukavemeti ve sarfiyatıda artacağı için sarkoplazma da artar, yani daha güçlü motora daha çok benzin gibi düşünebilirsiniz.

    Bu hipertrofi olayı, mantığı bu kadar basit olmasına karşın genellikle bro'ların anlamadığı kısım şudur:
    Her kaldırma/çalışma sırasında tüm kas lifleri aynı anda sinyal ile kasılmaz. Dolayısıyla hipertrofi tüm liflerde görülmez.

    İşte zaten benim asıl anlatmak istediğim nokta burada başlıyor.
    Kas lifleri 3 tiptir (1,2A ve 2B, 2C'de var fakat konu ve gözlem dışı düşüm miktarlar olduğu için bahsi geçmez)
    Bu tipler her eforda aynı miktarda çalışmazlar.
    Örnek verirsem:
    %60 şiddet(intensity) de 1.tip + az olarak 2.tip
    %70 şiddet(intensity) de 1.tip + biraz daha fazla olarak 2.tip
    %75 şiddet(intensity) de 1.tip + 2.tip dönüşümlü olarak farklı demetleri nöbetleşe dinlenerek devreye girer
    %80-85'de 1+2A lar dönüşümlü olarak her saniye her tekrar bazı demetler kasılırken bazıları dinlenir
    %90 üstünde ve dinamik hızlı çalışmalarda ise 1+2A+2B 3 tipte birden maksimum lif sayısı ile işe katılır.

    Yani yüksek şiddet antrenmanında daha fazla lif işe katılır ve daha fazla kas hasarı meydana gelir daha dolayısıyla sonuç olarak daha fazla hipertrofi olur. (tabi hipertrofi çalışma sırasında olmaz, gece siz uyurken ve protein süreci devam ederken ki anabolik faaliyetler sırasında onarım gerçekleşiyordur.)
    Pump sırasında değil yani,

    Pump'ladığınız kasın hacmini en fazla 45dk korursunuz ya da 1 saat, 1 saattten sonra o kas aynı şekilde çalışmıyorsa söner.

    Yıllarca %50 eforla çalışın, 10 yıl boyunca şişer şişer inersiniz. İleri götürmez sizi, tabi ki az bir gelişme olur.
    Fakat sizi asıl geliştiren şiddete göre kasa yüklediğniiz stressin lifleri yırtarak sizinde onu onarmanız.

    Misal ben 2.5kg ile 100 tekrar ve yavaş çalışarak kaslarımı balon gibi şişirebiliyorum. Bu beni geliştirseydi eğer spor salonuna gidipte 80-90kg bench press yapmama gerek olmazdı.

    İşin tabi birde merkezi sinir sistemi kısmı var, çok detaylı ve çok uzun bir konu.

    Yukarıdaki bilimsel araştırmaları incelemediniz sanırım.

    Daha detaylı bilgi edinmek isterseniz, google'da "Kas Fizyolojisi" diye aratabilirsiniz. Çok güzel türkçe anlatım slaytları çıkıyor. Forumlardan öğrenmek yerine elinizin altında bilimsel kaynak okumak daha yerinde bir seçim olur.


    Öncelikle yanlış anladın; bir üstteki cevabımdada dediğim gibi, siz olayı kası şişirip çıksam bile gelişirim dediğimi sanmışınız; nedense pump olayını herkes fazla tekrar olarak algılıyor. 100 tekrarlı setleri yapın demiyorum...

    diyelim 80 kilo ile 8 tekrar çıkarttın ve pump olmadıysan, üzgünüm ama kasa yeterince hasar verememekle birlikte sakatlanmayı bile göze almış oluyorsun. hiç bir yazımda 100 tekrar örneği göstermedim dediğim tek şey ne kadar karbonhidrat o kadar pump, kendin bile demişin kasa gerginliği verdikten sonra lifler yırtılır diye kasa gerginliği pump verir. Pumpuda karbonhidrat verir.

    Kas kütlesi kazanmak icin tam olarak durumu açıklamaya çalışayım...
    1) En önemlisi yüksek karb alınacak.
    2) Şekerden mümkün olduğunca uzak durulacak insulin hassasiyeti dusurulmeyecek...
    3) bol su icilecek
    4) mineral takviyesi alınacak ve potasyum kalsiyum eksiği kapatılacak
    5) aşırı doymuş yağdan uzak durulacak ama bir miktar alınacak çünkü doymuş yağlar anabolik hormonların sentezi için onemlidir...
    6) aşırı ağır çalışmak yerine kas sürekli gergin tutularak hareketler yapılacak maksimum pump elde edildikten sonra kas son noktasına kadar kasilarak tekrarlar devam edecek.
    7) Antrenmanda alınan pump değil pumptan sonra yapılan vurucu darbeler kütle kazandırır kasa kalite kazandırır...
    8) kg x2.5 proteini geçmeyin gereksizdir... Kası hem yipratan hem dolduran ve fibrillerde mikrotrawma yaratan karbonhidrattır...
    9) dünyada işi bilen hicbir vücut gelistirmeci kütle kazanmak için 200g karb almaz... Olimpialarin karb alımı 1200 1400g dir... Hatta kahvaltıda donut yediklerini bile görürüz bu aldıkları hormonlardan değil bu işin doğasındandir kendinizi kandirmayin...
    10) Supplement kütle belirlemez... Kütleyi belirleyen beslenmedir...
    11) Bulk dönemde adeledeki karb önemlidir 1g karb 2.7g su çeker bu kasa doluluk verir bu dolulugu karb ve su ile koruyacaksınız savaşınız buna karşı olsun...
    12) sık ve çok yemeye çalışın... +500 kalori alın kg alın yok böyle bir dünya... Günde yakılan karb en az benim için belki 600g dir antrenmanda ise 100g ben 700g karbin altında alırsam büyüyemem mantığımız bu olsun...
    13) bu işi traştan yapan kolum 52 diyen adamlara kanmayın...
    14) Sonuncu madde sabredin... Spor geçmişi yok ise bu yol sancılı olacaktir bekleyin...

    Maddeler alıntıdır.




  • Ertuğ Evrekli hocamızdan öğreneceğimiz çok şey var.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ihtiyarjedi


    quote:

    Orijinalden alıntı: JxEeRroD


    quote:

    Orijinalden alıntı: ihtiyarjedi


    quote:

    Orijinalden alıntı: ihtiyarjedi


    quote:

    Orijinalden alıntı: JxEeRroD

    Pump olmadan kas büyümez arkadaşlar!



    İş çıkışı yapılan ağırlık idmanı, sabah tek öğünle yapılan ağırlık idmanından 10 kat daha etkili olucaktır.



    Denemesi bedava...



    Hepinize saygılar, iyi forumlar.

    kaynak?



    kendim demeyin lutfen.
    https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4562558/



    ve


    https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/24714538



    bu iki makale de hipertrofi hakkinda bilgi edinebilirsiniz.



    pump sadece 45dk ligina sisrmektir.

    Pump dediğimiz olayı sadece kası şişirip bırakmak olarak algılamayın!



    Hipertrofi ile ilgili güzel örnek vermişiniz ama kas hipertrofisinin 2 çeşidi vardır; sarkoplazmik hipertrofi, myofibril hipertrofi.



    Sarkoplazmik hipertrofi, kasın şişmesiyle kas hücresinin glikojenler yardımıyla genişlemesini sağlayan hipertrofidir.



    Myofibril hipertrofi ise kasın yırtılarak hasar aldığı kasın yırtılması ve onarılması ile olan hipertrofidir.



    Bizim büyüme dediğimiz olayın %70 kadarı sarkoplazmik hipertrofidir. Bu yüzden myofibril hipertrofi daha önemlidir.



    Myofibril hipertrofi: ağır kilolar ve hızlı kasılmalarla kasta yırtık oluşmasıyla oluşuyor. Şimdi soruyorum sen kası şişirip gerdirdikten sonramı daha fazla hasar verirsin yoksa kası şişmedenmi ?



    İşte bu yüzden antrenman öncesi karbonhidrat önemlidir; ne kadar karbonhidrat+su, o kadar pumptur; ne kadar pump, o kadar gerilmedir; ne kadar gerilme olursa kasıda o kadar yırtarsın.



    Yani kısaca pump dediğimiz olayı, hafif kilolarla kası şişirip çıksam bile gelişirim anlamında anlamayın! Sizi pump değil, pump olduktan sonra kasın üzerine yapılan vurucu darbeler büyütür.



    Myofibril ve sarkoplazmik hipertrofiye bakmanı öneririm kas hipertrofisi konusu o dur.





    En baştan hipertrofi tanımını yanlış anlamışsınız.

    Sarko-plazmik hipertrofi: Kası besleyen sarkoplazmanın büyümesidir (su/glikojen/metaller-tuzlar)
    Miyofibril hipertrofi ise: güç karşısında daha fazla fibrilin işe katılmasıdır. (Yani sayıca artış değil , zaten VG forumlarındaki broscience en başta bunu yanlış bilmekten geliyor.)
    Fibril sayısındaki artışa hiperplazi denir. Lif boydan yarılarak bölünür sonra kendi sarkoplazmasını büyüterek lif sayısı artırmış olur. (Bu nadir bir olaydır. 2B<->2A kas liflerinin en fazla %20 oranında birbirlerine çevirilme süreci bu şekilde gerçekleşmektedir.)

    Pump ise sadece kanı pompalamak altındaki damarların hacmini artırmak, glikojen olarak beslemek ve özellikle 1.tip yani oksidatif kas liflerini doldurmaktır. Sizin yanlış anladığınız konu pump ile sarkoplazmik hipertrofiyi aynı şey sanmanız.

    Kısaca özet olarak kas gelişim sistematiğinden de bahsedeyim,

    Kasa gergi verdikten sonra lifler yırtılır, bu yırtıklar onarılır (lif sayısında değişme olmaz) Bu onarım hızı/onarımdan sonraki lif kesit hacmi ise tamamen satelite sayısına yani genetiğe bağımlı olarak az ya da çok olmaktadır. Bu olaya hipertrofi denir.
    Aynı lif sayısında, önce yırtılmış sonra onarılarak eskiden daha güçlü ve hacimli hale gelmiş lifler sayesinde genel kas kesit hacmi artar.
    Tabi ki aynı anda bu onarılmış liflerin artık mukavemeti ve sarfiyatıda artacağı için sarkoplazma da artar, yani daha güçlü motora daha çok benzin gibi düşünebilirsiniz.

    Bu hipertrofi olayı, mantığı bu kadar basit olmasına karşın genellikle bro'ların anlamadığı kısım şudur:
    Her kaldırma/çalışma sırasında tüm kas lifleri aynı anda sinyal ile kasılmaz. Dolayısıyla hipertrofi tüm liflerde görülmez.

    İşte zaten benim asıl anlatmak istediğim nokta burada başlıyor.
    Kas lifleri 3 tiptir (1,2A ve 2B, 2C'de var fakat konu ve gözlem dışı düşüm miktarlar olduğu için bahsi geçmez)
    Bu tipler her eforda aynı miktarda çalışmazlar.
    Örnek verirsem:
    %60 şiddet(intensity) de 1.tip + az olarak 2.tip
    %70 şiddet(intensity) de 1.tip + biraz daha fazla olarak 2.tip
    %75 şiddet(intensity) de 1.tip + 2.tip dönüşümlü olarak farklı demetleri nöbetleşe dinlenerek devreye girer
    %80-85'de 1+2A lar dönüşümlü olarak her saniye her tekrar bazı demetler kasılırken bazıları dinlenir
    %90 üstünde ve dinamik hızlı çalışmalarda ise 1+2A+2B 3 tipte birden maksimum lif sayısı ile işe katılır.

    Yani yüksek şiddet antrenmanında daha fazla lif işe katılır ve daha fazla kas hasarı meydana gelir daha dolayısıyla sonuç olarak daha fazla hipertrofi olur. (tabi hipertrofi çalışma sırasında olmaz, gece siz uyurken ve protein süreci devam ederken ki anabolik faaliyetler sırasında onarım gerçekleşiyordur.)
    Pump sırasında değil yani,

    Pump'ladığınız kasın hacmini en fazla 45dk korursunuz ya da 1 saat, 1 saattten sonra o kas aynı şekilde çalışmıyorsa söner.

    Yıllarca %50 eforla çalışın, 10 yıl boyunca şişer şişer inersiniz. İleri götürmez sizi, tabi ki az bir gelişme olur.
    Fakat sizi asıl geliştiren şiddete göre kasa yüklediğniiz stressin lifleri yırtarak sizinde onu onarmanız.

    Misal ben 2.5kg ile 100 tekrar ve yavaş çalışarak kaslarımı balon gibi şişirebiliyorum. Bu beni geliştirseydi eğer spor salonuna gidipte 80-90kg bench press yapmama gerek olmazdı.

    İşin tabi birde merkezi sinir sistemi kısmı var, çok detaylı ve çok uzun bir konu.

    Yukarıdaki bilimsel araştırmaları incelemediniz sanırım.

    Daha detaylı bilgi edinmek isterseniz, google'da "Kas Fizyolojisi" diye aratabilirsiniz. Çok güzel türkçe anlatım slaytları çıkıyor. Forumlardan öğrenmek yerine elinizin altında bilimsel kaynak okumak daha yerinde bir seçim olur.


    En baştan hipertrofi tanımını yanlış anlamışsınız.

    (Sarko-plazmik hipertrofi: Kası besleyen sarkoplazmanın büyümesidir (su/glikojen/metaller-tuzlar)

    (Pump ise sadece kanı pompalamak altındaki damarların hacmini artırmak, glikojen olarak beslemek ve özellikle 1.tip yani oksidatif kas liflerini doldurmaktır. Sizin yanlış anladığınız konu pump ile sarkoplazmik hipertrofiyi aynı şey sanmanız)

    Arkadaşım sarkoplazmik hipertrofinin su ve glikojen ile alakalı olduğunu söyleyip sonrada kası glikojen olarak beslemenin pump ile olduğunu kendin demişsin

    Konu 100 tekrarlı setlerde değil arkadaşım senin en başından yanlış anladığın konu budur zaten, yaptığın 8 tekrarlı, 6 tekrarlı; ağır kilolar ile alınan pumplar önemli burda pumpun bir önemi yok demişsin sonrada (Kasa gergi verdikten sonra lifler yırtılır) diye eklemişsin, e aynı şeyi diyoruz iki saattir neyin alıntısını yaptın bu kadar.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Lburgazlı


    Ertuğ Evrekli hocamızdan öğreneceğimiz çok şey var.

    Maddeleri Ertuğ Evrekli hocamızdan aldım bu arada
  • Ertuğ'un sıkı takipçisiyim.

    Vücut geliştirmeyi farklı bir boyuta taşıdı.Kimsenin paylaşmadığı bilgileri, akademisyen kariyeriyle çok iyi açıklayarak bizlere sunuyor.
  • Makale aramaya ve oturup kısa kısa özet yazmak için harcadığım süreye yazık...
    Suç bende pump'ı bilmeyen adama fizyoloji anlattım. Gelmiş bana Ertuğ Evrekli'den karbonhidrat falan maddeler yazıyor.
    He amk he herşeyi biliyonuz zaten.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ctauren -- 18 Mayıs 2017; 22:43:45 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Lburgazlı


    Ertuğ'un sıkı takipçisiyim.

    Vücut geliştirmeyi farklı bir boyuta taşıdı.Kimsenin paylaşmadığı bilgileri, akademisyen kariyeriyle çok iyi açıklayarak bizlere sunuyor.




    Bu arada bende Lüleburgazlıyım hocam
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ihtiyarjedi

    Makale aramaya ve oturup kısa kısa özet yazmak için harcadığım süreye yazık...
    Suç bende pump'ı bilmeyen adama fizyoloji anlattım. Gelmiş bana Ertuğ Evrekli'den karbonhidrat falan maddeler yazıyor.
    He amk he herşeyi biliyonuz zaten.





    Arkadaşım 4 yıldır bu sporda araştırma deneme yanılma yoluyla ilerledim; araştırmadığım okumadığım makale kalmadı, denemediğim antrenman sistemi kalmadı; bana gelmiş pumpu bilmiyorsun diyorsun... SEN PUMPUN KARBONHİDRATIN VE SUYUN BU SPORDAKİ ÖNEMİNİ ANLAYAMADIYSAN BU SPORU ANLAYAMAMIŞSIN DEMEKTİR!

    Bu yüzden o dev Mr.Olympia dediğimiz adamlar kahvaltıda binlerce kalori yiyor dimi Karbonhidrat önemsiz pump önemsiz çünkü, bu adamlar işi bilmeden Mr.Olympia oluyor dimi...

    Fazla söze gerek yok, herkese iyi forumlar...




  • Pump yaparak onlar gibi büyü kardeşim, arkandayım ben. 4 yılda eminim yaklaşmışsındır da olypia'ya
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ihtiyarjedi

    Pump yaparak onlar gibi büyü kardeşim, arkandayım ben. 4 yılda eminim yaklaşmışsındır da olypia'ya

    Ne demişler Kör bir insana rengi anlatmak ne kadar imkansızsa; cahil bir insana laf anlatmak o kadar imkansızdır...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: JxEeRroD


    quote:

    Orijinalden alıntı: ihtiyarjedi

    Pump yaparak onlar gibi büyü kardeşim, arkandayım ben. 4 yılda eminim yaklaşmışsındır da olypia'ya

    Ne demişler Kör bir insana rengi anlatmak ne kadar imkansızsa; cahil bir insana laf anlatmak o kadar imkansızdır...

    Ulan ne çamur adamsın, devam etmeyeceğim.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Flying Dutchman


    quote:

    Orijinalden alıntı: emrelegrand


    quote:

    Orijinalden alıntı: JxEeRroD

    Önemli olan gün içinde aldığın kalori değil spordan önce aldığın kaloridir!



    Kısaca şöyle: bulk dönemi dediğimiz dönem, "temiz" beslenerek yüksek kalori aldığımız dönemdir. Bu kalorinin çok yüksek bir miktarını karbonhidrattan almamız gerektiğini hepimiz biliyoruz...



    Peki neden karbonhidrat ? Çünkü glikojen depolarını doldurmak için. Glikojen depoları ne kadar dolu olursa, ağırlık idmanında o kadar pump oluruz; ne kadar pump olursak, kas o kadar gerilir; ne kadar gerilirse, o kadar hasar alır...



    Gidilmez demiyorum; ama gelişim süreci glikojen depolarını doldurmak için karbonhidrat yüklemesi yapan birey kadar hızlı ilerlemez.

    merak ettiğim cevap buydu teşekkürler . broscience bilmem ne diye ağlayan salakların yorumları tatmin etmemişti.


    adam yerine koyup sana cevap yazanda hata. bildiğini oku hatta gece 10 da işten çıkınca git o zaman en çok öğünü almış oluyorsun.. ekstradan glikojen tankları bile ekleniyor vücuduna benim salak olmayan çok akıllı karşim.

    ağlama spora aç gidiyim o zaman akşama kadar da aç dururum akşamda 6 bin kalori yerim tek öğünde yarın olurum o zaman

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Arkadaşlar herkesin vücudu farklı diyet ve antremanlara tepki veriyor. Ben uyku dahil 16-17 saat aç kalarak antremana aç girip antremandan sonra öğünümü yiyorum. Şimdiye kadar ne baygınlık geçirdim ne ağırlıklarımda düşüş oldu aksine yükseliş oldu. Fakat tutupta kimseye bunu dayatmam çünkü herkesin ne genetiği ne vücudu aynı. Ben 1.93 boyumdayım, 105 KG'yim ve %17 yağ oranına sahibim daha önceden yarı-profesyonel olarak basket ve kürek çektiğim için sert bir beslenme veya antreman olmadan tepki alamıyorum.
  • ağlama? seni bir çizdirim de forum adabını, saygı ve terbiyeyi öğren biraz genç kardeşim.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Flying Dutchman

    ağlama? seni bir çizdirim de forum adabını, saygı ve terbiyeyi öğren biraz genç kardeşim.

    Bu konu bataklık,
    çamur dolu, cehalete laf anlatılmıyor.
    Yazdıkça bilgilensinler diye sinir yapıyor. Hiç bulaşmamak en iyisi.
  • Sabah elbette spora gidilir.Ancak tek öğünüm kahvaltı olacak derken onu anlayamadım?
  • bloodletting. kullanıcısına yanıt
    spordan önceki yemeğin güçlü olması lazım ya

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.