Şimdi Ara

RTE'YE SORU: KAZANSAYDINIZ İTİRAZ EDECEK MİYDİNİZ? (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
49
Cevap
0
Favori
4.700
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
25 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-74F84D677

    Böyle bi diktatörün karşısında o kadar derine giremez.
    %53 oyla gelmiş adam sen diktatör görmemişsin böyle diktatörün Allahına Gurbannnnnnn



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Hekim Bey -- 22 Mayıs 2019; 14:7:40 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Cevap: Hebele hübele.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: apran

    Kazanan neden itiraz etsin Mesela CHP kazandığı yerlerde itiraz etmiş mi seçimlere..
    Düşünsene; Senin şak diye verebildiğin cevabı "koskoca" Cumhurbaşkanı veremiyor. Ne kadar acı değil mi(!)
  • Oha bu topluluk ak gençler değil miydi, kim nasıl böyle bir soruya cüret edebilir yüce ulu önder başkomutan aile ve sosyal politikalar bakanı ekonomist düşünür recep tayyip'e?
  • dünyanın en saçma sorusu olabilir, kazanan insan neden itiraz etsin saçmalık.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hekim Bey

    %53 oyla gelmiş adam sen diktatör görmemişsin böyle diktatörün Allahına Gurbannnnnnn

    Alıntıları Göster
    Hehehe! Hala aynı terane...

    Almanya'da Hitler seçimle geldi, seçimle kaldı. Savaşa kadar seçimler devam etti. Kendisini "tek adam" yapan seçimi de kazandı. Halkı ona gayet yüksek oy verdi. Hatta enteresandır, bu seçim öncesi meşhur Reichstag (parlemento) yangını gerçekleşmiştir. Bina birden fazla yerden ateşe verilmiş, ama Hollandalı bir Komunist tutuklanmış ve eylemi tek başına gerçekleştirdiğini itiraf etmiştir. Hitler konuyu uluslararası komunizme bağlamış ve sonradan sosyal demokratları da içine alacak şekilde, aşama aşama sol kanadın tamamına savaş açmıştır. Tabi bundan önce seçimi de kazanmıştır.

    İtalya'da Mussolini 1922 yılında seçimle gelmiştir. Ve seçimler belli aralıklarla tekrar etmiştir. Mussolini savaşa kadar seçimle kalmış bir diktatördür.

    -----------------------------

    "Hitler ve Mussolini diktatör değildi" de, hep birlikte gülelim. Diktatörlüğü belirleyen faktör halkın çoğunluğunun oy vermesi değildir özetle.

    Demokrasiler seçim var mı, yok mu ile ölçülmez. Seçim Saddam Hüseyin diktasında bile vardı.

    1) İfade özgürlüğü
    2) Basın özgürlüğü
    3) Yargı bağımsızlığı - Yargıya güven
    4) Sosyal, ekonomik, hukuki baskı

    - Türkiye'de ifade özgürlüğü kısmen var.
    - Basın özgürlüğü yok. Basının çoğu satın alınmış. Direktifle çalışıyor.
    - Yargı bağımsızlığı olmadığı çok çok açık. Yargıya güven de %25 seviyelerine gerilemiş durumda.
    - Muhaliflere yönelik ekonomik, hukuki ve sosyal baskı da açıkça görünmekte.

    Özetle, Türkiye demokratik bir ülke değil. Zaten hiçbir zaman değildi de, şu anki durumu demokratlık açısından eskisinden de kötü. Bunu kabul edin. Fazla uzatmayın bu konuyu. "Tek adam rejimi eyidir eyi" gibi bir savla çıksanız daha mantıklı olur.

    --------------------------

    Daha sayayım:
    - Seçim kanunu, particilik kanunu ve %10 barajı sebebi ile, meclisimiz halkımızı temsil etmekten aciz. Normalde seçim bölgesindeki seçmen halkı temsil eden vekil, halkın vekili değil, PARTİ BAŞKANININ YALAĞI konumunda.

    - Halkın, desteklediği parti hangisi olursa olsun, partisinde söz hakkı son derece kısıtlı. Yönetimine karışamadığı gibi, yaşadığı bölgedeki taşra örgütlenmesini bile belirleyemiyor.

    - Yeni sistemle hükümet meclisin dışında. Hiçbir bakan temsili demokrasinin süzgecinden geçip göreve başlamak zorunda değil. Dolayısı ile bakanlarımız bizi dolaylı olarak bile olsa temsil etmiyor.

    Sonra da bazı cahiller çıkıp "yau demograsi işte %52" falan diyor. Yok abi demokrasi. Bir yalanın içindesiniz. Türkiye'de temsili bir temsili demokrasi var. Bunu ne kadar çabuk kabul ederseniz, eksikleri, sorunları, hataları o kadar hızlı telafi etmeye başlayabiliriz.

    --------------------------

    Dikkatini çekerim, RTE diktatördür demiyorum. Olmaya hevesli. Çok otokratik. Gücünü de geldiği günden beri arttırıyor. Buna da son derece hevesli. Ama bu güç hevesinin sonunu hızlandırdığını düşünmekteyim. Benim dediğim RTE diktatör mü değil mi konusu değil. Benim dediğim, Türkiye'deki demokrasi son derece tırt. Hızla güçlendirilebilir. Çünkü temeli sağlam. Ama Türkiye'de Demokrasinin D'si var. Siz de bunu bir şey sanıyorsunuz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Huseyin-ZST -- 23 Mayıs 2019; 9:57:16 >




  • Cevaptan zerre bir şey anlamadım.
  • tigers615 T kullanıcısına yanıt
    Madem ortada bir usulsüzlük olduğuna inanıyorsun kazan veya kazanma sonuca itiraz edip yarışın tekrarını talep etmen dürüstlük sportmenlik ve insanlık gereğidir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Şeriatın kestiği parmak acımaz. Kelle de acımaz o zaman... Düşünceye bak. Korkulur bunlardan.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi darkest earth -- 23 Mayıs 2019; 10:40:43 >
  • Milletin aklıyla dalga geçiyorlar. Yıllar sonra bu görüntüleri izleyip dalga geçecekler bu adamla. Ne günlerden geçmişiz diyecekler.
  • Kazanınca kim itiraz eder ki ? Chp geçmişte kaybettiği yerlere itiraz etmişti,bugün kazanınca tekrar itiraz mı etti ?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Huseyin-ZST

    Hehehe! Hala aynı terane...

    Almanya'da Hitler seçimle geldi, seçimle kaldı. Savaşa kadar seçimler devam etti. Kendisini "tek adam" yapan seçimi de kazandı. Halkı ona gayet yüksek oy verdi. Hatta enteresandır, bu seçim öncesi meşhur Reichstag (parlemento) yangını gerçekleşmiştir. Bina birden fazla yerden ateşe verilmiş, ama Hollandalı bir Komunist tutuklanmış ve eylemi tek başına gerçekleştirdiğini itiraf etmiştir. Hitler konuyu uluslararası komunizme bağlamış ve sonradan sosyal demokratları da içine alacak şekilde, aşama aşama sol kanadın tamamına savaş açmıştır. Tabi bundan önce seçimi de kazanmıştır.

    İtalya'da Mussolini 1922 yılında seçimle gelmiştir. Ve seçimler belli aralıklarla tekrar etmiştir. Mussolini savaşa kadar seçimle kalmış bir diktatördür.

    -----------------------------

    "Hitler ve Mussolini diktatör değildi" de, hep birlikte gülelim. Diktatörlüğü belirleyen faktör halkın çoğunluğunun oy vermesi değildir özetle.

    Demokrasiler seçim var mı, yok mu ile ölçülmez. Seçim Saddam Hüseyin diktasında bile vardı.

    1) İfade özgürlüğü
    2) Basın özgürlüğü
    3) Yargı bağımsızlığı - Yargıya güven
    4) Sosyal, ekonomik, hukuki baskı

    - Türkiye'de ifade özgürlüğü kısmen var.
    - Basın özgürlüğü yok. Basının çoğu satın alınmış. Direktifle çalışıyor.
    - Yargı bağımsızlığı olmadığı çok çok açık. Yargıya güven de %25 seviyelerine gerilemiş durumda.
    - Muhaliflere yönelik ekonomik, hukuki ve sosyal baskı da açıkça görünmekte.

    Özetle, Türkiye demokratik bir ülke değil. Zaten hiçbir zaman değildi de, şu anki durumu demokratlık açısından eskisinden de kötü. Bunu kabul edin. Fazla uzatmayın bu konuyu. "Tek adam rejimi eyidir eyi" gibi bir savla çıksanız daha mantıklı olur.

    --------------------------

    Daha sayayım:
    - Seçim kanunu, particilik kanunu ve %10 barajı sebebi ile, meclisimiz halkımızı temsil etmekten aciz. Normalde seçim bölgesindeki seçmen halkı temsil eden vekil, halkın vekili değil, PARTİ BAŞKANININ YALAĞI konumunda.

    - Halkın, desteklediği parti hangisi olursa olsun, partisinde söz hakkı son derece kısıtlı. Yönetimine karışamadığı gibi, yaşadığı bölgedeki taşra örgütlenmesini bile belirleyemiyor.

    - Yeni sistemle hükümet meclisin dışında. Hiçbir bakan temsili demokrasinin süzgecinden geçip göreve başlamak zorunda değil. Dolayısı ile bakanlarımız bizi dolaylı olarak bile olsa temsil etmiyor.

    Sonra da bazı cahiller çıkıp "yau demograsi işte %52" falan diyor. Yok abi demokrasi. Bir yalanın içindesiniz. Türkiye'de temsili bir temsili demokrasi var. Bunu ne kadar çabuk kabul ederseniz, eksikleri, sorunları, hataları o kadar hızlı telafi etmeye başlayabiliriz.

    --------------------------

    Dikkatini çekerim, RTE diktatördür demiyorum. Olmaya hevesli. Çok otokratik. Gücünü de geldiği günden beri arttırıyor. Buna da son derece hevesli. Ama bu güç hevesinin sonunu hızlandırdığını düşünmekteyim. Benim dediğim RTE diktatör mü değil mi konusu değil. Benim dediğim, Türkiye'deki demokrasi son derece tırt. Hızla güçlendirilebilir. Çünkü temeli sağlam. Ama Türkiye'de Demokrasinin D'si var. Siz de bunu bir şey sanıyorsunuz.

    Alıntıları Göster
    Ben demokrasiye inanan bir insan değilim biz türklerde ve islam da demokrasi olmamalı zaten ben tek doğru bir kişi tarafından yönetildiğinde doğru olduğunu düşünüyorum her kafadan bir ses lakin baştaki tek kişi doğru olacak mert dürüst adaletli olacak sen az çok sıfatları anladın selçuklu döneminde de osmanlı döneminde de tek bir kişi yönetiminde nasıldık şimdi demokrasi ayağına biz yönetici seçiyoruz güya bildiğin dışarıya bağımlı yaşıyoruz kimi dayatırlarsa ona oy veriyoruz erdoğan şahsını seviyorum lakin abd tarafından mason lobisi ile kurulmuş bir partinin lideri zannetti ki ilk başta güçlenene kadar abdyi fetöyü kullanırım sonra güçlenip isyan ederim onlara olmuyor o iş öyle rahmetli özal da gördük biz artık tam bağımsızlığını sağlayabilen bir ülke olamayız hükümeti kenara birak halkta ahlak yok dikkatini çekerim din demiyorum japonlara bak %80 inançsız lakin adamlarda ahlak var velhasıl kelam verilebilebilecek gerçek bir lider çıkana kadar erdoğana devam ülkede liderlik potansiyeli olan kimse de yok ayrıca muhsin yazıcı yaşıyor olsa belki ama rahmetli oldu o da
    Ayrıca demokrasi öyle bir illet ki bence %50+1 alan kazanıyor adam onlara göre yönetiyor ülkeyi kalan %49umrunda değil bizim ülkede avrupa kültürü yok yarın Muharrem olaydı başkan bu sefer kalan 49 memnuniyetsiz olacak hrp memnun olmayan birileri olacak demokrasi böyle bizim gibi DOĞU kafalı ülkelere göre değil keşke olsa ama değil



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Hekim Bey -- 23 Mayıs 2019; 12:41:28 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • ilhan_28 kullanıcısına yanıt
    Allah aşkına bana dünyanın herhangi bir yerinde herhangi bir alanında spor siyaset eğitim vs vs bir örnek verebilir misin?
  • Klasik Erdoğan algoritması. Bir sorudan kaçmak istiyorsan cevap vermek yerine "Biz bu soruya daha önce cevap verdik, ben verdim, arkadaşlarım da verdi."gibi kaçamak cevaplar verirsin.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Merdomable

    Cevaptan zerre bir şey anlamadım.
    Amaç o zaten birader

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kanatlandırmayan_Redbull

    Amaç o zaten birader

    Alıntıları Göster
    Başganım <3
  • İşte şimdi daha dürüst oldun. Böyle delikanlı gibi dürüst ol, canımı ye yahu! Ama demokrasinin D'sini bilmediğin de ortada. Ya da bilmeyenler için biraz çarpıtıyorsun. %50+1 aldığında kalan 49'u kimse sallamıyor diyorsun ya, hah işte o gerçek demokrasilerde öyle işlemiyor. Demokrasi aslında o %49'un sesini ne kadar duyduğundur. Kazansan da, kaybetsen de, mümkün olduğunca diğer fikirleri de dinleyip, ortak bir paydada buluşarak ilerlemeye çalışmaktır bu iş. Her istediğini elde edemezsin. Onu verirsin, bunu alırsın. İnsanları ikna edersin falan... "Sandalyenin çoğunluğunu aldım, düdük bende" değildir yani bu iş. Bu tarz adamlar er ya da geç ya güç kaybeder, ya da sebep oldukları gerilim bir patlama yaratır, indirilirler.

    Tek adam devri, adını sen koydun, geride kaldı. Selçuklu'yu saydın, Osmanlı'yı saydın. Tarihin tozlu sayfalarına gömüldüler. Ve bu ülkeyi en ileri seviyeye taşıyabilecek şey bugün demokrasi. Tek adam rejimi değil. Sebebi basit:

    Eskiden bir milyon kişiden 3 kişi 5 kişi eğitimli idi. Dolayısı ile zaten strateji belirleme işi mikro bir zümrenin işi idi. Bugün ise bir ülkede milyonlarca eğitimli insan var. Sen bir adam ve onun çevresindeki 10-15 kişiye bu gücü verdiğin vakit, 15 beyin, 20 beyin, bilemedin 100 beyinle iş yürüyor. Elalemin demokratik memleketinde 300.000 beyin, 700.000 beyin, 5 milyon beyin ile bu iş yürüyor. Hali ile, akıl akıldan üstün olduğu için, seni beni ezip geçiyorlar.

    Sömürmediğin, sömüremediğin için,
    Demokrasin tırt olduğu için,
    Hukuğun zayıf olduğu için,
    Yozlaşman yüksek olduğu için,
    Cahil olduğun için

    eziliyorsun. Antiemperyalist temellere dayalı bir devlet olarak birincisini hiç yapmamalıyız. Kalanı ise yapmamız için bizi bekler.

    Anlayın artık şunu. Saltanat ve saltanat vari artizliğe dayalı karizmatik lider konseptleri tarih oldu. Dedemin dedesi padişahın "teba"sı idi. Bir yönetici aile, Osmanoğlu ailesinin kölesi idi özetle. Koca devlet bir ailenin mülkü idi. Neymiş? Raiya Cenabı Haktan yüce Sultana bir emanetmiş... Bak sen? Allah Koskoca milleti bir kişiye emanet etmiş. Edebiyata bak... Bunlar 16'ıncı yüzyıl edebiyatı. Tanıtayım, 21'inci yüzyıldayız. Üzerinden 500 yıl geçti... Bizim saltanat naipleri gene şanslı. 20'inci yüzyıl çoğunu çok fena harcadı. İbret almak isteyen Romanov'lara baksın. Kurşuna dizilmek de vardı, ucuz yırttılar.

    Neyse, dedemin dedesi teba idi belki, ama dedeme Cumhuriyet dedem köyünde iken ulaştı. Onu okuttu. Yüksek mühendis yaptı. Bu devlete ve bu ülkeye hizmet etmesini sağladı. Dedem gibi unutulmuş anadolu köylerinden çıkarıp da okuttuğu milyonlar vardı. Dedem "teba" değil, "vatandaş" oldu. Bu ülkeyi yöneten en üst mertebedeki adamdan, en zavallı adamın hukuk önünde eşit olması gerektiği bir düzenin neferi idi. Ben de onun torunuyum. 21'inci yüzyılda tekrar teba olmak isteyen, bir aileye veya bir bireye biat etmek isteyen miskinler buyursun etsin. Benim omurgam, dengim olan birinin önünde eğilmeme müsade etmiyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Huseyin-ZST -- 23 Mayıs 2019; 15:15:18 >




  • Huseyin-ZST kullanıcısına yanıt
    Güzel bir yazı, düşüncelerimize tercüman olmuşsunuz.
  • Huseyin-ZST kullanıcısına yanıt
    O vakit gerçek bir demokrasi savunucusu gibi davran ve fikirlerini dayatma başka insanların fikirlerine saygılı ol
    Ol ki eleştirdiğin Erdoğana benzeme 🤔😉



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Hekim Bey -- 23 Mayıs 2019; 17:36:40 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hekim Bey

    O vakit gerçek bir demokrasi savunucusu gibi davran ve fikirlerini dayatma başka insanların fikirlerine saygılı ol
    Ol ki eleştirdiğin Erdoğana benzeme 🤔😉
    Zaten öyleyim. İstediğini düşünebilirsin. İfade de edebilirsin. Gizlemene gerek yok. Az biraz kazıdık, altından ne çıktı gördük. Sen istediğini savun, lafım yok. Olmadığın biri gibi görünme. O kadar.

    Demokratlığı savunduğum için, sizin cenahtan bizim sesimizi tıkamaya çalışanları tıkarım. O kadar. Sonuçta hakkımı yedirecek değilim. Karşılıklı saygı işi bu. Bu saygıyı karşıdan görmezsem, aynı saygıyı onlara göstermem. Saygı hak edilir.

    Saygı gösteren herkese saygı gösteririm. Orası ayrı.
  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.