Rauf Denktaş Kuzey Kıbrıs için savaştığı yılların ardından hayatının en zor dönemlerini FETÖ’ye karşı geçirmişti. Kim ne yazmıştı, hangi gazete manşetlerle nasıl hedef göstermişti... Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) kurucu lideri Rauf Raif Denktaş 13 Ocak 2012’de hayatını kaybetmesinden 10 yıl sonra mezarı başında anıldı. Rauf Denktaş Kuzey Kıbrıs için savaştığı yılların ardından hayatının en zor dönemlerini FETÖ’ye karşı geçirmişti. FETÖ’nün Ergenekon kumpasında doğrudan hedefi olan Rauf Denktaş, örgüt tarafından iddianameye yazılmış ancak cezaevine sokma girişimleri "başarısız" kalmıştı. Rauf Denktaş ise Türkiye’de o dönemde birçok gazete ve ismin hedefindeydi. Öyle ki dönemin KKTC Başbakanı Ferdi Sabit Soyer, bazı Ergenekon “belgeleri” nedeniyle Rauf Denktaş ve Derviş Eroğlu hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Tutuklanmasını istiyordu. ![]() (Aynı dönemde FETÖ'nün yayın organı Zaman'da da Ferdi Sabit Soyer'in iddialarına yer veriliyordu) 2009 seçimlerinden bir gün önce Türkiye’deki iktidar gazeteleri bile onu hedef alan manşetlerle çıkmıştı. Gazetelerin arasında FETÖ’nün yayın organları da vardı. O manşetler şöyleydi: Sabah: Bu da Yavru Ergenekon Yeni Şafak: Yavru Ergenekon Star: Ergenekon Yavru Vatan Türkiye: Ergenekon Kıbrıs’a uzandı Bugün: Ergenekon Ada’ya Çıktı Zaman: Kıbrıs’ta Ergenekon Depremi Taraf: Kirli İşler ‘Kurul’u Seçimleri Ulusal Birlik Partisi (UBP) kazanmasının ardından, Derviş Eroğlu’nu ve Rauf Denktaş’ı “Ergenekoncu” olmakla suçlayan bu gazeteler bir gün sonra direksiyonu kırıp şu manşetleri atmışlardı: Sabah: KKTC’de eskiye dönüş Yeni Şafak: Ada’da Seçimleri Muhalefet Kazandı Star: Ada’da Sandıktan Derviş Eroğlu Çıktı Türkiye: KKTC’de Zafer UBP’nin oldu Bugün: Yavru Vatan’da Eroğlu Dönemi Zaman: Kıbrıs’ta Zafer UBP’nin Taraf: ‘Hayırcılar’ kazandı ![]() (FETÖ o dönemde hergün farklı bir yayın yaparak Zaman gazetesi üzerinden Ergenekon kumpasını KKTC'ye bağlamak için çaba sarf ediyordu) AHMET ALTAN VE DİĞERLERİ… Gazetelerde Rauf Denktaş’a karşı çıkan hatta onu "Ergenekoncu" bile ilan eden köşe yazarları da vardı. Bunların başında dönemin Taraf gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan geliyordu. O dönemde Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan da, "Denktaş hastalanmasaydı Ergenekon'dan tutuklanacaktı" ifadeleriyle arka arkaya gelen tutuklamalara kinayeli gönderme yapmıştı. Star yazarı Ahmet Kekeç ise Ahmet Hakan'ı hedef aldı ve Ergenekon kumpası savcılarına "Gel bakalım sen bunu nereden biliyorsun arkadaş diye sorsun" çağrısında bulunmuştu. Taraf gazetesi yazarı Ahmet Altan ise "Denktaş'ın Türkiye'deki müttefikleri bugün Ergenekon'dan yargılanıyor" sözleriyle "tutuklayın" çağrısı yapmıştı. O dönemde Ahmet Altan ise Rauf Denktaş’ı savunanları eleştirerek özetle şu satırları kaleme aldı: “Denktaş'ın Türkiye'deki müttefikleri bugün Ergenekon'dan yargılanıyor. Ama biz bir bakıyoruz, televizyonlar günlerdir Denktaş güzellemeleriyle dolu, bir bakıyoruz AKP iktidarı Kıbrıs'a en büyük kötülüğü yapan anlayışın temsilcisinin cenazesine en üst düzeyden katılıyor, bir bakıyoruz resmî demeçlerle Denktaş anlayışı kutsallaştırılıyor. AKP, iktidarının ilk yıllarında haklı bir biçimde mücadele ettiği Denktaş zihniyetiyle bugün barışıyor, bu anlayışı yüceltiyor, bu anlayışı yeniden diriltiyor. Denktaş zihniyeti AKP iktidarı için bu kadar değerli bir zihniyetse, Ergenekon sanıkları niye hapiste yatıyor? Onlar da aynı zihniyetin ve aynı eylemlerin insanları.” Ruaf Denktaş’ı Ergenekon kumpasının içerisine dahil etmek isteyen yazar vs. isimler az değildi. Taraf’tan Taner Akçam da KKTC liderini hedef alarak, “İttihat Terakki ile Ergenekon arasında süreklilik var. Anti-Ermeni kampanyanın Talat Paşa-Rauf Denktaş ekseninde yürütülmesi tesadüf değil” ifadelerini kullanmıştı. RAUF DENKTAŞ: BENİ SUSTURMAK İSTİYORLAR AMA BUNLARLA SUSTURAMAZLAR Tarih: 23 Şubat 2009 Herkesin bulanık suda köşe kapmaca oynadığı dönemde, FETÖ’ye karşı duran bir avuç insana açıktan destek veren Rauf Denktaş, öngörüsü bugünlere bile uzanan şu sözleri söylemişti: “Türkiye’de ’Ergenekon’ davası adı altında, laikliğin tehlikede olduğunu, ılımlı İslam diye Türkiye’nin bir yerlere götürülmekte olduğunu gören, Atatürkçü, Cumhuriyete sadık, vatanperver insanların tevkif edildiğini, birçoğunun yedi-sekiz ay, bir tanesinin 13 ay yattıktan sonra evinden ölüme gönderildiğini ve niçin tevkif edildiğini bilmediğini görüyoruz, üzülüyoruz. Şüpheyle içeriye alınan insanlar, ‘içerde kal, ben delil arıyorum, ben delil bulduğumda aleyhine dava getiririm’ dercesine hapiste tutulmaktadırlar. Ergenekon dosyası nedir ki Kıbrıs’ta arıyorlar, Ergenekon dosyası eğer Türk hükümetini düşürmek için bir hareket ise, öyle diyorlar, Kıbrıs’la ilgisi ne. Ama hayır, Kıbrıs’a da getirecekler, Türk Mukavemet Teşkilatı’na (TMT) bağlayacaklar. Herkes TMT’ye bağlı olduğu için, hizmet ettiği için şeref duymaktadır. Bu milli direniş teşkilatını kirletmeye kalkmasınlar, bütün Kıbrıs Türkleri’ni karşılarında bulurlar. Beni susturmak istiyorlar ama bunlarla susturamazlar. Rauf Denktaş'a kimler "ERgenekoncu" demişti... İsim isim manşet manşet https://odatv4.com/siyaset/rauf-denktas-a-kimler-ergenekoncu-demisti-isim-isim-manset-manset-226559< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-7735754F2 -- 14 Ocak 2022; 16:5:47 > |
Rauf Denktaş'a kimler 'Ergenekoncu' demişti... İsim isim manşet manşet ayrıntılı liste



-
-
-
bizi hiç şaşırtmayan üçlü
-
Dört oldu. Birde sönük fırtına var.
-
Bugün Rauf Denktaşı sahiplenen kitle çok değil 2004 yılında Kofi Annan Planı Kıbrısta oylamaya sunulacağı vakit buna karşı çıkan Rauf Denktaşa ağza alınmayacak laflar ediyordu.Kofi Annan planını bilenler bilir.Bilmeyenler için özetle şuydu;
1)1983'te kurulan KKTC devleti ortadan kalkacak ve tüm adada Rumların hakim olduğu 'Kıbrıs Cumhuriyeti' tek egemen güç olacaktı
2)Türkiye 1974 Kıbrıs Barış Harekatından zarar gören yerli Rumlara ve yabancılara yüklü miktarda tazminat ödeyecekti
3)Kıbrıs adasında bulunan Türk ordusu (yaklaşık 40 bin kadar) tamamen Kıbrıstan çekilecekti.Geride ancak küçük bir tören birliği kalacaktı
4)Londra ve Zürih anlaşmalarının sağladığı garantörlük hakkı 'fesh' edilecekti
5)1974 Kıbrıs Harekatından sonra Kıbrıs adasına sonradan gelip yerleşen Türkler adadan ayrılmak zorunda kalacaktı
6)Kıbrıs'ın Kuzeyinde çoğunluk olan Türklerin bütün bir Kıbrıs adasına yayılması sağlanacaktı.Böylece bir yerde toplu bir nüfus gücü olmalarının önüne geçilecekti.Yani Rumlar içinde zamanla asimile olmaları sağlanacaktı
7)Kıbrıslı Türklerin 'Kıbrıs Cumhuriyetinde'' sadece nüfusları oranınca memuriyet almalarına izin verilecekti
Şimdilik aklıma gelenler bunlar....
Ve Rauf Denktaş bu plana karşı çıktığı için Türkiye'de çok ağır şekilde eleştirilmiş ve hatta hakaretlere uğramıştı.Üstelik bunu yapanlar bugün ''D.Akdenizde Türkiye'nin haklarını savunuyoruz'' diyerek ortalıkta dolaşanlarla aynı kişilerdi.Bir dönem rahmetli Rauf Denktaş'ın Türkiye'ye girişine bile yasak koymaya çalışanlar yine aynı kişilerdi.
Sonuçta ne mi oldu?
Rumlar tamamen Türkler aleyhine olan bu anlaşmayı bile kabul etmeyerek tek taraflı olarak AB'ye alındılar.Böylece 2004'ten önce sadece Türkiye,Yunanistan ve İngiltere arasında bir sorun olan Kıbrıs meselesi bugün Türkiye ve AB üye ülkelerinin sorunu oldu.
Yani Türkiye 2004 Kofi Annan Planına destek vererek aslında hem Kıbrıs adasındaki hem de D.Akdenizdeki haklarını kendi eliyle zayıflatmış oldu.
Şimdi ise son üç-dört yıldır yana yakıla 2004 fiyaskosunun sonuçlarını Akdenizde savaş gemileri yüzdürerek düzeltmeye çalışıyoruz.
-
Adam akp sayesinde kahrindan öldü....
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X